Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/8 OLAYLARIN ARDINDAKI (Baştarafı 1. Sayfada) şiliği ile ilgili öıeden beri kimi çevrelerde kuşku bulutlan dolaşır ve Türkiye'yi Batı Avrupa'dan kaldığınf' yineledi. kopartmak istediği öne surülur; M unanistan, biri Limni Adası'nı merkez alan Bu arada, Atina'daki siyasi bu kopuşla da Ankara'nın Wasgözlemciler, Ankara'nın Limni hingıon Riyad eksenine otur iki deniz tatbikatı başlattı. Limni çevresindeki konusundaki sert tutumunun, masımn kolavlaşacağı iddia edi tatbikata denizaltılar ve kruvazörler katılıyor. Yunanistan'ın, sorunu NATO'lir... daki tavrının NATO tarafından ya getirmesi yolundaki uğraşılaSayın Başbakan siyaset mey STELYO BERBERAKİS kabul görmesini bekliyor. Yu rını kolaylaştırdığını öne sürüdamnda pek deneyimli olmasa nan Savunma Bakan Yardımcı yorlar. bile, nerede sert, nerede yumu ATİNA Yunanistan, bin şak, nerede oduncü, nerede kes Limni Adası'nı merkez alan iki sı Andonis Drossoyannis, onceÖte yandan Yunan Savunma kin olacağına daha ustaca karar deniz tatbikatı başlattı. Yunanis ki gün Yunan basın mensuplan Bakanhğı'nın askeri malzeme iştan Savunma Bakanlığı'ndan ya na bir demeç vererek "NATO1 leriyle ilgili bakan yardımcısı verirse, kışiliğine dönük bu tür kuşkuları da dağıtmış olacaktır. pılan ve Yunan radyo ve televiz nun 45 aralık tarihlerinde yapa Pafsanias Zakolikos'un NA* * * yonundan yayınlanan açıklama cağı Savunma Bakanlan Kış Dö TO'nun savunma ile ilgili silahya göre, Yunan donanması dün nemi Toplantısından once YunaEge Denizi'nde iki ayrı ulusal nistaıt'ın Limni ile ilgili önerisi lanma projelerinin görüşüleceği tatbikat başlattı. "Periskopio20 nin kaderinin belii olacağım" toplantısma katılmak uzere Laa" adı altında başlatılan tatbi söyledi. Drossoyannis, "Yuna hey'e hareket ettiği açıklandı. Yunan televizyonu dün geceki katlardan ilkinin Limni Adası' nistan onerisinin Bruksel toplanhaber programında Başbakan nı merkez aldığı ve denizaltılar tısında onavlanması halinde buAndreas Papandreu'nun 2 arala kruvazörlerin tatbikata katıl nun bir NATO karan niteligi talıkta Dublin'de toplanacak AET ANKARA (Cumhuriyet Bü dığı bildirildi. İkinci tatbikat ise, şıyacagını ve doğal olarak Yunarosu) Istanbul'da geçirdiği bir "Aslrapi" (Şimşek) adı altında nistan'ın bu karan memnuniyet Zirvesi ve 45 arahkta Brüksel'de toplanacak NATO Savunma kaJp krizi sonucu ölen emekli ge yapıhyor. le karşılajacağım" belirtti. Bakanlan toplantısından önce neral, HP İstanbul Milletvekili Biri Limni Adası'nı merkez Roma'ya giderek Papa İkinci JeAndonis Drossoyannis, bu Mncip Ataklı, TBMM ve HP Genel Merkezi önünde düzenle alan Yunan deniz tatbikatlan konuda daha aynntıh bilgi ver an Paul ile bir gorüşme yapacakonusunda aynnülı bir açıklama mek istemediğini bildirerek, ğmı ve görüşmede banş ve silahnen törenlerden sonra Ankara'yapılmadı. "Yunan hükümetinin Limni ko sızlanma konulannın ele alınacada toprağa verildi. Yunanistan, Limni konusun nusundaki tutumunun sabit ğını büdirdi. Ataklı Maltepe Camii'nde kılınan oğle namaandan sonra askeri törenle Cebeci asri mezarlığında toprağa verildi. (Baştarafı 1. Sayfada) tamamlandı. Toplantıya katılan Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler, toplanlem Dairesi Başkanı Muhlis tnalpulat, bu yıl tek tı sonrasındagazetecilere, "Anadolu liseleri sınavbasamaklı yapılacak sınavlarda soruların "daha lannı öğretmenlerin başan olçüsu olmaktan çıka(Baştarafı 1. Sayfada) kolay" olacagını söyledi. İnalpulat, soruların bir racagım" söyledi. Bakan, iki gün süren toplamı ilkokul çocuğunun aldığı normal eğitim duzeyinin gou'un işe gidiş yolunu Erdogan sırasında Amerikan ve Japon temsilcilerle, okulgöz önünde tutulacağını vurguladı. Bilgi Işlem DaOzen'in şehit edilmesi üzerine' iresi Başkanı, bununla "fırsat eşitliğini sağlama larda bilgisayar kullanımı konusunda temaslar bes ay önce değiştirdiğini belirnın" amaçlandığını da belirterek, "Bö>klikle yaptı. ledi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Dinçerler, Kars'taki çocuk da, İstanbul'daki çocuk da, ilkoErgun'un cenazesi bugün gazetecilere Anadolu liseleri sınavlarının tek dekul çocuğunun anında tepki verebileceği sorular yurda getirilecek ve yann Istanreceli hale getirilmesi üzerine bilgi verirken, öğkarşısında esit dururaa gelebilecek" dedi. bul'da Teşvikiye Camii'nde kırencilerin bu sınavlara hazırlanmak için zorlanmaMuhlis tnalpulat, bu yıl tek basamaklı olarak lınacak öğle namazmdan sonra larını eleştirdi. Bakan, "Anadolu liseleri sınavlayapılacak olan sınavlara 100 bini aşkın başvuru Zincirlikuyu Mezarhğı'nda topnnı öğretmenlerin başan ölçüsii olmaktan çıkabeklendiğini de sözlerine ekledi. rağa verilecek. racağım" dedi. Bu arada, Fransa hükümeti, Öte yandan Paris muhabirimiz Sabetay Varol'Dinçerler, OECD toplantısı süresince okullarEvner Ergun'un şehit ediknesi un haberine göre, OECD Eğitim Komitesi'nin eğida bilgisayar kullanımı konusunda temaslarda buni kınadıklannı açıkladı. tim bakanlan düzeyindeki ikinci toplantısı Paris'te lundu. GERCEK Yunanistari'da Limni umudu HABERLERİN DEVAMI 22 KASIM 1984 Avrupa Konseyfyle 'Bu sebeple Türkiye'nin 1984 kasım ayında başkan yardımcıuğı ve nisan 1985'te başkanlığı deruhte etmesi meşnı bir hakbr. Bunun tehiri herhangi bir hukuki gerekçeden yoksun olup, Türk hükümeti ile Bakanlar Komilesi arasındaki ilişkileri de zedeleyecektir. Türkive Dışişleri Bakanı'nın Bakanlar Komitesi'ne iştirakinin Komite'nin başkanlığımız konusunda alacağı karara bağlı olduğunu belirtmek isterim. Bir diğer ifade ile, Türkiye Dışişleri Bakanı, Türkiye'nin başkan olma hakkı tanınınca>a kadar Bakanlar Komitesi toplanblanoa iştirak etmeyecektir." BAŞKANLIK SORUNU NEREDEN ÇIKT1? Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Başkanlığı, Konseyin tüzüğüne göre, Ingiüz alfabesi esas ahnarak üye ülkelere 6 ayda bir sırayla devrediliyor. Türkiye'ye başkanlık sırası alfabetik sıraya göre 1981'de gelmişti. Ancak, Türkiye demokratik rejimde olmadığı için bu hakkından feragat etmişti. Türkiye, feragat kararını açıklamadan önce üye ülkelerin nabızlarını da yoklamıştı. Şu anda başkanhğı Fransa yürütüyor. Halen alfabetik sıraya göre Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Federal Almanya bugün tüzük gereğince Başkanlığı devralacak. Türkiye ise, 1981'de feragat ettiği hakkına kavuşabilirse Başkan Yardımcılığı görevini yüklenecek. Bugünku durumda, alfabetik sıraya göre Yunanistan'ın Başkan Yardımcısı olması gerekiyor. Türkiye 1981'de feragat ettiği hakkını Konsey'in statüsünün (tüzüğünün) 8. maddesine dayanarak kullanmak istiyor. Bu madde, bu tür durumlarda üye ülkenin alfabetik sırayı beklemeden başkanlık hakkını alabileceğini vurguluyor. Bundan bir hafta kadar önce, üye ülkelerin elçilerinin ve Türkiye adma da Buyükelçi Filiz Dinçmen'in katıldığı bir toplantıda bu konunun gündeme geldiği öğrenildi. Avrupa Konseyi çevrelerinden ahnan bilgilere göre, Yunanistan ve onun yanı sıra baa ülkeler Türkiye'nin bu isteğini "benüz erken" olarak nitelendirdiler. Türkiye'nin başkanlığına karşı çıkan bazı ülkeler gerekçe olarak tnsan Hakları Komisyonu'nda Türkiye aleyhinde dava açılmasıru gösteriyorlar ve Türkiye'nin henüz demokrasiye tam anlamıyla dönmediğini savunuyorlar. Türkiye, bu yaklaşımın gecerli olmadığmı savunarak başkanlık yaptığı dönemde Ingiltere hakkında tnsan Haklan Komisyonu'nda dava bulunmasını örnek olarak gösteriyor. Bir bölüm üye ülke Yunanistan'dan sonra sırası gelen îzlanda'nın, Türkiye'nin başkanlık hakkını kullanması için kendi hakkından 6 ayhk süreyle feragat edeceğinin büindiğini, ancak ba2i hissi ve politik nedenlerle Yunanistan'ın Türkiye'nin başkanlığı sırasında Başkan Yardımcılığı' nı üstlenmek istemediğini ileri sürüyorlar. Dışişleri Bakanlan kendi aralarında Türkiye'nin isteği doğrultusunda "konsensüs"a vanrlarsa, Türkiye kasım 1984 nisan 1985 dönemi için Başkan Yardımcılığı görevine gelecek. Nisan 1985'te de başkanlık görevini üstlenecek. MucipAtakh toprağa veı Bakanlık söz verdi: Sorular kolay Viyana (Baştarafı 1. Sayfada) 20.30'da "kapalı (oplantT'ya girdiler. Halefoğlu, bu toplantıda söz aldı. Ve yaptığı konuşmada 6 Kasım 1983'te yapılan genel seçimlerden sonra Türkiye'de bir sivil hükümet kurulduğunu, 25 Mart 1984'te de yerel seçimlerin yapıldığını hatırlattı. Türkiye'nin demokrasiye geçtiğini belirten Halefoğlu, Türk parlamenterlerin yetki belgelerinin Konsey Danışma Meclisi tarafmdan onaylandığmı söyleyerek, "Böylece Türkiye'nin Avrupa Konseyi'ndeki temsili tamamlanmıştı" dedi. Halefoğlu şöyle devam etti: "Türkiye'nin Bakanlar Komitesi Başkanlığı'nı deruhte etmesi konusu, hi/jm na/anmızda bir usul meselesidir. Zira 1981 yılında başkanlık sırası Turkiye'ye geldiği zaman Türkiye o sırada parlamenter demokrasi olmadığı için bu hakkından feragat etmiş. buna mukabil o taribte alınan komite karannda Türkiye demokrasiye döndüğü zaman alfabetik sıraya bakılmaksızın Türkiye'nin sırasıyla başkan yardımcılığı ve başkanlığı deruhte edeceği belirtilmişti. Hatırlayacağınız gibi, bu konuyu mayıs 1984'te ortaya atmıştım. O tarihten beri de merkezlerde bu konu hakkında istişarelerde bulunulmuştur. Bu istişareler sırasmda Komite'nin 1981'de aldığı kararın uygulanmasını önlemek araacıyla bazı gayretlerin sarfedildigini gördük. Türkiye'nin başkanlığı ikili bir mesele değildir. Turki>e kirasenin başkanlık sırasına talip değildir. Mesele sadece Türki>e'nin alfabetik sırayı beklemeksizin başkan olabileceğini öngören 1981 tarihli kararın uygulanmasıdır. O tarihte bütün üye ülkeler bu karar ile hemıikirdiler." İLİŞKİLER ZEDELENtR Halefoğlu, konuşmasının bundan sonraki bölümünde Türkiye'nin Avrupa Konseyi'nin tam üyesi olduğunu vurguladı ve şöyle devam etti: POUTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Kuruş Yüzünden Gazetede okudum, bir hayat kadınından söz ediliyordu. Hayat kadını nedir? diye düşünmeye başladım. Hani, bir ücret karşılığı herkesin olan kadınlara hayat kadını deniyordu. Gazetenin yazdığma göre, E.ö. adındaki hayat kadını evine aldığı K.A. adlı gencı uyku ilacı ile uyutarak üstünde ne varsa para, pul, değerli şeylerı almış, sonra da mahkemeye verilmiş. Yapılan duruşması sonucunda aklandığı anlaşılıyor. Ağır ceza mahkemelerinin birinde yapılan duruşmayi bir lisenin öğrencileri sosyoloji dersine örnek olsun diye izliyorlar. Buraya kadar tamam da, bundan sonrası var. Ben gazetede yazılan bu konuyu bir yerden biliyor gibiyim. Olay bana hiç de yabancı değil. Böyle bir şeyi daha önceden ya bir yerde duydum, ya bir yerde okudum. Ama nerde duydum, nerde okudum? Durmadan düşünüyorum. Kafamı avuçlarımın içine aldım bir limon gibi sıkıyorum. Fakat bir türlü de çıkaramıyorum. Ha, sonunda buldum. Ünlü romancı Tolstoy'un üntü yapıtı 'Diriiiş' böyle bir olay üstüne kurulu değil midir? Gerçi özünde böyle bir hayat kadınının bir tüccarı zehirlemesi, zehirleme sonucunda da parasının, pulunun çalinması vardır. Vardır, ama roman daha sonra neler neler üstüne kurulmamıştır. Hıristiyanlık, pişmanlık, ölüp yeniden dirilmeler... Romanın konusunu özetleyecek olursak şöyledir: Prens Nehludov, halalarının evine her gidişinde güzel evlatlık bir kızla karşılaşır. Adı: Katyuşa. Askere giderken son uğrayışında kızı baştan çıkanr. Ayarttığı için kalbi sızlarsa da kızın elıne bir yüz ruble sıkıştırarak iç açısından kendini kurtarır. Katyuşa'nın yaşamı bundan sonra zehirdir. Prensten olan çocuğunu doğurur. Evden kovulur. Bir süre şurda burda sürter, geneleve düşer. Cinayet işler, hapis olur, Sibirya. zindan da cabasıdır. Prens Nehludov ise bu süre içinde subay olur, rütbeler alır, ağır ceza mahkemesi jüri üyeliğine getirilir. Bir gün mahkemede karşısına Katyuşa çıkar. Donacak gibi olur. Mahkeme başkanı sorar: "Babanın adı neydi?" "Babam yoktu." "Pekı, vaftiz babanın adına göre seni nasıl çağınyorlardı?" "Mihaylova." "Soyadın neydi, lakabın?" Maslova, anamınki gibi." "Sınıfın?" "Kent halkındanım." "Ortodoks musun?" "Evet, Ortodoksum." "Mesleğin nedir?" Yanıt vermek istemiyor, susuyor. Başkan yeniden soruyor: "Ne iş yapıyordun?" "Bir evde bulunuyordum." "Ne wiymiş bu?" "Siz bilirsiniz ne evi olduğunu" dedi gülerek. Başkan Katyuşa'yı sorguya çekiyordu: "Sen genelevden otele gelerek tüccar Smelkov'un verdiği anahtaha bavulunu açıp içinden para ve yüzük a/mışsın. Sonra otele gelmişsin, içkisine zehir koyup içirmişsin. Tüccar zehirden ölmüş. Suçu kabul ediyor musun?" "Suçum yok benim, yüzüğü bana kendisi verdi." "İki bin altı yüz rubleyi çalmışsın?" "Kırk rubleden fazla para almadım." "Peki, tüccann bardağına zehir koyduğunu..." "Bunu kabul ediyorum. Ama bana tozun uyku ilacı olduğunu, dokunmayacağını soylemişlerdi. Bu benim aklımdan bile geçmezdi." "Tüccann parasıyla yüzüğünü çaldtğını kabul etmiyorsun. Ama tozu verdiğini kabul ediyorsun?" "Elbette. Yalnız dediğim gibi, bunu uyku tozu sandım da, uyusun diye verdim." Katyuşa, duruşmada öyle içtenlikle kendini savunur ki, mahkeme üyeleri, jürı, dinleyiciler saflığına ınanırlar. Gerçekten parayı, almamıştır. Yüzüğü de tüccar vermiştir. Aldığı para yatma ücreti kırk rubledir. Prens büyük pişmanlık içindedir. İki olay i da birbirine benziyor, ama biri Tolstoy'da evrensel bir roman 1 oluyor. öteki gazetede bir polis olayı kadar yer alıyor. TİYATRO GÖSTERt KULTUR M E R K E Z İ Kddıkoy Halk Egıtım Yam Tcl 33? 01 28 DOSTLAR TIYATROSU M0DA SİNEMASINOA 528 66 29 526 10 00 / 412 OTOBÜS Yönetmen Tunç Okan Pt. Salı Cars 1100 1315 15 3018 4521 00 Prs . Cuttıa 11 00 • 13 15 15 3 0 18 45 C tesı Pazar 21 00 Gelecek Film 2. Hafta AÇOK OYNUYOR AKSAK TİMUR ile HOCA NASREntll BahanyeAdlıye Vanı\Tel 337 01 28 SONOYUNUft TİMUR SELÇUK DİNLETİSİ 24 Kasım /Saat: 21.00 Çarş. 15.30 Cuma 21 00 C tesıPazar 14 3018 00 (Müzikli Çocuk Oynnu) CtesıPHJr 11 00 BİR YUDUM SEVGİ Yann: Eduardo De Fılippo Yöneten: Engin Cezzar uluslararası ödüllü yeni kurgusuyla sinemalarımızda 2. Hafta Türk filmi ŞEHZADEBAŞI DIREKLERARASI TIYATROSUNDA ZORBA SalıÇarşambaPerşembeCuma 18.45 Cumartesi15 00 Pazar 18.45 Yı/ın Tiyatro Olayı Yazan: Nikos Kazancakis Uyarlayan «e Yöneten: Fikret Hakan Tel 522 72 77 528 61 57 SIRASELVlLEROEVEKUŞU SALONUNDM U< 144 4(75 Cıryımbi l i 00 Ptrstmbt 20 30 Cumj 70 30 Cumırtcsı 15 00 11.90 f i i i ' 15 00 1100 Limni için taviz olamaz (Baştarafı 1. Sayfada) kil etmemeleri esası, iki ülke arasında Ege'de var olan askeri stratejik dengenin ana ve somut unsurunu oluşturmaktadır. Bu nedenle 1964 yılından beri Türkiye, Yunan adalarının silahlandırılması çabalarına karşı çıkmış ve 20 yıldır yeri geldikçe bu konudaki kararlı ve ısrarlı tutumunu dile getirmiştir. NATO ittifakı içinde bu sorun gittikçe artan bir endişe kaynağı olmuştur. NATO'nun askeri kanadı, Yunanistan'ın Limni adasını manevralar içine sokmak ve böylece askeri olmayan bir bölgeyi gayrimeşru bir biçimde askerileştirmesini NATO'ya kabul ettirmek çabalarını önceleri desteklememiştir. Ancak, öyle anlaşılıyor ki, Yunanistan'ın bu bahane ile Ege'deki askeri manevralara katılmaması NATO'nun savunma planlamacılarını bir süredir rahatsız etmektedir. NATO'un genel stratejisi Sovyetler Birliği'ne konvansiyonel silahlarla da karşı koyabilecek duruma gelmek emeli üzerine yoğunlaşmaktadır. Zira, artık her iki taraf da nükleer bir savaşın galibinin olmayacağını biüyorlar. Bu nedenle Saros Körfezi, Trakya, Çanakkale Boğazı bölgelerinin hava ve deniz savunma gücünü artırıcı bir Yunan teklifi, yanı Limni'deki gayrimeşru askeri güçlerın ve uçak filolarının NATO emrine verilmesi yolundaki teklif, NATO'nun askeri planlamacılarına şirin görünebilir. NATO'nun siyasal mekanizmaları, daha uzak görüşlü ve daha çok yönlu düşünebilen organlardır. Askeri planlamacıların sadece Sovyet tehdidinin bertaraf edilmesi amacına yö KİNT OYUNCULARI Harbıye 146 35 89 Tunç Okan NMO'da (Baştarafı 1. Sayfada) rar teknik seviyede incelenmesini talep etmesi mümkün. Ancak, BrükseFdeki çeşitli kaynaklardan sızan bilgilere göre ne Türkiye'nin, ne de "arabuluculuk" yapması söz konusu olan Birleşik Amerika'nın bu akşama kadar böyle bir girişimde bulunması bekleniyor. Buna neden olarak da dünkü oturumda üye ülke diplomatlanndan çoğunun artık sonınun bu seviyede çözümlenmesinin mümkün olmadığı eğilimini belli etmeleri gösteriliyor. Bu yüzden Limni'deki Yunan uçaklanrun NATO emrine verilmesi tartışmasının ittifak bünyesinde "tınnanma" kaydedeceğine ve NATO'nun Savunma Bakanlan dışındaki en yüksek organı durumundaki Daimi Delegeler Komitesi'nin gündemine geleceğine kesin gözüyle bakılıyor. Belçika başkentindeki ve NATO merkezindeki gözlemcilere göre, Türkiye'nin tutumunda bir esneme kaydedilmez ve herhangi bir uzlaşma formülü taraflarca benimsenmezse pazartesi günü daime delegeler toplantısında da anlaşma olmayacak. Bu durumda konu, çok büyuk bir olasıhkla 45 aralık tarihlerinde yapılacak NATO Savunma Bakanlan toplantısında masaya gelecek. Brüksel'deki gözlemcilerin üzerinde durduğu bir diğer nokta ise, Ankara'nın son günlerde bazı Avrupa ülkelerine karşı almış olduğu tutum. Bu gözlemcilerce, Başbakan Turgut Özal'ın önceki gün yaptığı ve Avnıpa ülkelerini suçlayan konuşması Avrupa Konseyi'nin dün Strasbourg'daki toplantısında Dışişleri Bakanı Vahit Halefoglu'nun Türkiye'nin Bakanlar Komitt»i'ni terk edebileceğim söylemesi, Ankara'nın "tatlı sertten serte dönebileceğinin" göstergeleri olarak değerlendirüiyor. 12 Kasımdan itibaren Beyoğlu Diinya 149 93 61 KadıUoy Moda 337 01 2S İSTANBUL BELEDİYESİ 111 ııı SBIİR T İ Y A T R 0 U R I ai poyrazoğlu tiyatrosu kenter tiyatrosu'rda Ta i f f 6 * Yılın olaylar yaratan güldürüsü ORTAOYUNCULAR Harbiye M.Ertuğrul (140 77 20) Albert CAMUSBertan 0NARAN CMİ6ULA Yöneten: Mehmet IKSEL VV.ShakespeareN.SEVIN HIRÇIN KIZ Yöneten: Engin ULUOAĞ (Yalnız pazar günten) HAYR0LA KARY0LA ıKÛÇÛtC Tel: 143 84 17 144 43 27 DEVTEKUSUKABARE v; 15.30 18J0 HURHAH DAMCIOĞLJÜ FERHAN ŞENSOY (526 53 10) Loleh BELLONMualla GENEZ PERŞEMBENİN HANIMLARI Yöneten Engin GÛRMEN FATİH GENEL İSTEK ÜZERİNE J Yöneten Konuk oyuncu Müşfik Kenter Korhan Abay SalıPerş . 21.30 Carş 18.0021 30 C tesıPazar 19 3021 30 ^| Antalya Festivali'nin j 5 odullu filmi ÜSKÜDAR (333 03 97) Oktay ARAYICI RUMUZ GONCAGÜL Yöneten: Gül GÜNGÜN Oyun gunlen: Salı Car. Per. Cuma: 20.30 C.tesi: 15.3019.00 Pazar 15.30 19.00 BİR YUDUM SEVGİ Kadir İnanırHate Sovgazi Yöneten: Atıt Yılmaz Moda sinemaİ3mda 4af:aya Beyoölu Luks ve Kadıkcv 23Kasım9Arahk Suadiye ATLANTİK Sineması'nda Biletler satışa sunulmuştur Tel: 355 43 70 UtUSLARAKHSI SMNAT GCSTERlLERI ».Ş. (rfnel Sjnjt TöMtmenı: NâlOUN DODUEN ızım tiyatro uskudar sunar tiyatrosu halk cad 37ı M 333 06 18 nelik ve verirnlilik (efficiency) hesaplannı en üst öncelikle ele alan görüşlerine her zaman itibar etmeyebılir. Nitekim eski NATO Genel Sekreteri Joseph Luns, Limni sorununa NATO'yu bulaştırmak istememiş ve bu konuda bir talimat yayınlamıştır. Şimdi Türkiye ne yapmalıdır? Kanımızca bu konuda 1964'ten beri defalarca teyit edllmiş politikamız olan, Yunan adalarının silahsız statüsünün devamı görüşümüzden asla ve kat'a taviz vermemek gerekir. Esnek dış politika bu çeşlt Yunan oyunlarına gelmeme esnekliğini de göstermek demektir. Biz sıkı durursak, Yunanlılar kendi kazdıkiarı kuyuya düşeceklerdir. NATO'nun da burada hiçbir şey yapmaması, yani eski tutumunu devam ettirmesi en kolay siyasal seçenektir ki, bu b'ızim işimize gelen bir tutumdur. Limni Adası, genel bir Ege sorunlarını çözme konferansı (Yunanistan ve Türkiye arasında) çerçevesinde belki ele alınabilir. Ancak Türkiye'den bu konuda tek taraflı bir taviz beklentisi öyle sanıyorum ki beyhudedir. Devletimizin en yuksek yürütme gücü olan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve ilgili hükümet üyeleri arasında yapılan toplantıların içeriği açıklanmamakla beraber, basında çıkan haberler Türk görüşünün kararlıltktan yana olduğu merkezindedir. Türkiye, ümni konusunda ve Ege'deki Yunan adaları konusunda haklıdır ve bu haklılığını savunacak yürek ve bilek gücüne de sahiptir. Dostun ve düşmanın bunu böyle bilmesinde yarar vardır. OTILMfijlfiİSO (L Hotet Du Libre Ecfıange) KCWEDI :• PERCE DORMEN TOPLULUĞU Georges Feydeau al güjüm ver gülüm miizikli çocuk oyunu yazanyöneten: ' mustaia gezer dakor glysi: behçet mallkler müzik: tan)u duru cumartMip>z>r: 11.00 HAL.DUN DORMEN 28 KASIM ÇARŞAMBA'DAN İTİBAREN 282930 KASIM'84 günlerinde yerımız kalmamıştır. ilginize teşekkür ederiz. 1256789 ARALIK '84 biletleri satışa sunulmuştur Pat Salı narıc Cars 21 15 Per 21 15 Cuma 21 15 CTesı 18 002' 15 Pazar 14 3018 00 EsU m tanı EıgnMkM Cai. M: M Ttt 141 Z7 37 SİNEMATİYATRO İLANLARI HER GÜN BU KÖŞEDE 24 Kasım, Saat 21.00 gerekli izni ahnan dinletinin biletleri satışa sunulmuştur. TİMUR SELÇUK DİNLETİSİ MODA SİNEMASI KÜLTÜR MERKEZİ Baharive Caddesi, Halk Eğitim yanı Tel: 337 01 28