28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
TAKVİM 22 Temmuz 1983 Cumhuriyet lmsak: 3.33 Güneş: 5,45 öğle: 13.20 Sahıbi Cumhuriyel Malbaacılık ve Cîa/etecılık Turk Anonım Şırketı adına Nadir Nadi, • üenel Yayın Mudurır Hasan ( emal, Muessese Muduru Kmine U<,aklıgil, Yazı Işlerı Muduru: Oka> (.onensin, • Ya?ı Işlerı Mudur Yardımcısı. Ahmel Konılsan, Haber Merktvı Muduru Yalçın Ba>er, Sayfa Du/eni Yonetmenı Ali Acar. Temsilciler: ANKARA Yalçın Dogan, IZMIR Hikmet Çetınkaya, ADANA Mehmet Mercan, • Servis Şefleri: İstanbul Haberlerı Selahaltin Guler, üii Haberler Ergun Balcı. Ekonomı. Osman Ulagay, Yurı Haberlerı Barbaros Gençak, Kultur Aydın Emeç, Maga/ın Yalçın Pekşen, Spor Danışmanı Abdulkadir Yucelman, Duzellme Konur'hrcop, Araşlırma ijahin Alpay. Burolar: • Ankara: Kormr Sokak No 24/4 Yenışehır, Tcl 175825 175866, Idare 183335, • l/mır ^ a l ı t Zıya Bulvan No 65/1, Tel 254709 131230 • Adana: Ataturk Caddesı, T H K Işhariı Kaı 2/13, Tel 1455019731 • Basan ve Yayan: Cumhuriytl Maıbaaulık ve Ga/eıeeılık T A Ş Turk Ocağı Cad 39/41, Cağaloğlu, İM PK 246lsl Tel. 5209703 Telex 22246 tkindi: 17.18 Akşam: 20.35 Yatsı: 22.29 Basıldıfcı Yer: YENI ASlRGazeleve Malbaacılık Lıd Ş Mecıdıyekoylst. Memurlar akademisi için kanun kuvvetinde kararname hazırlanıyor Hazırlanan kanun kuvvetindeki kararnameye göre devletin sivil kesiminin üst yöneticileri akademıde Özel bir eğitim gördükten sonra "müsteşar, genel müdür, daire başkanı" olabilecekler. RAFET GENÇ ANKARA Devlet ust yönetiminde görev alacak memurların yetiştirilmesi için yeni bir yasal düzenleme yapılıyor. 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nda değişiklik yapılarak üst düzey yöneticilerinin bir akademik öğrenimden sonra görev almaları öngörülüyor. Bu konuda hazırlanan kanun kuvvetindeki kararname önceki akşam Bakanlar Kurulu'nda ele alındı. Bakanlar Kurulu,kararnamenin, Devlet Memurları Akademisi'nin çalışma biçimi ve öğrenim süresini açıklıkla maddeleştirmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Hazırlanan kanun kuvvetindeki kararnameye göre devletin sivil kesiminin üst yöneticileri, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde olduğu gibi "özel bir eğitim" gördükten sonra, "müsteşar, müsteşar muavini, genel müdür, genel müdür yardımcıları, daire başkanlan" görevlerine gelebilecekler. Kanun kuvvetindeki kararnameye göre, kurulacak akademide başarı gösteremeyenler, üst yönetici olamayacakıar. Bu konuda bir yetkili şöyle dedi: "Vali, bttyük elçi, müsteşar gibi devletin en seçkin yerinde görev alacaklann özel bir egitimden geçmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. O nedenle bir özel eğitim yapdmasına karar verildi. Bunun akademi şeklinde olmast öngörüldü. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde nasıl general olacaklar için bir akademi varsa, siviller için de olmasının doğru olacağı görüşünde birleşildi. Hemen çıkanlması düşünülen bu kararname önemli bir eksikiiği giderecektir." Yeni düzenleme kamu kesiminde görev alan 1,2, 3 ve 4. derecedeki devlet memurlarını ilgilendiriyor. Kamu kurum ve kuruluşlarında anılan derecelerde çalışan devlet memurlannm sayısı 106 bin 442'ye vanyor. Kadrolan genel idare hizmetleri sınıfma dahil olan 37 bin 691 memur bu derecelerde çalışıyor. Bu sayı teknik hizmetler sınıfında 18 bin 437, sağlık hizmetleri sınıfında 7 bin 970, eğitim ve öğretirn hizmetleri sınıfında da 38 bin 597, avukathk hizmetleri sınıfında 1225, din hizmetleri sınıfında 317, emniyet hizmetleri sınıfında 1116, Mülki Idare Amirliği hizmetleri sınıfında ise 1107'ye ulaşıyor. öte yandan, Devlet Memurları Yasası'nın değiştirilerek yapılacak düzenlemeyle ilgili kararname çalışmalarının kısa süre içinde bitirilmesi bekleniyor. Polonyu'da sıkıyönetim bugünden ^ itibaren kaldırıldı VARŞOVA, (AP) Polonya^ da parlamentonun sert önlemler içeren bir yasayı ve siyasal tutuklulara şartlı af öngören iki yasayı onaylamasmm ardmdan tüm Polonya'da bugünden itibaren sıkıyönetim kaldınldı. Dün Polonya parlamentosunda bir konuşma yapan Devlet Başkanı Henryk Jablonski, Askeri Yönetim lideri ve Polonya Komünist Partisi Genel Sekreteri Başbakan Wojcieh Jaruzelski'nin sıkıyönetimin kaldınlması için emir verdiğini açıkladı. Televizyondan da yayınlanan konuşmasında Jablonski, "Sıkıyönetim ilânı bir zorunluluktu, bur savunma önlemiydi, kaldırılması ise bilinçli bir tercihtir," dedi. Sıkıyönetimin kaldınldığına ilişkin açıklamadan önce parlamento, yürütmeye geniş yetkiler veren ve siyasal tütükluların şartlı olarak affedilmesini öngören iki yasayı onayladı. İki tasanya da red oyu verilmedi, ancak Komünist Partili olmayan milletvekillerinin çekimser oy kullandığı bildirüiyor. Dayanışma Sendikası ile hükümet arasındaki görüşmelerin çıkmaza girmesi üzerine 13 aralık 1981'de Başbakan Jaruzilski sıkıyönetim ilân ederek, Daya^ nışma Sendikası'nı yasaklamışt" Işçiler de memurlar gibi başka bölgelere tayin edilebilecekler 13. maddede yapılan değişiklikle, iş akdinin tek taraflı feshi için "işçinin kişisel durumu veya davranışı" yeterli neden sayılıyor. ANKARA,( ANKA) 1475 sayılı iş yasasını değiştiren yasa tasarısının Milli Güvenlik Konseyi gundemine alınarak göruşülmeye başlandığı öğrenildi. ANKA muhabirinin edindiği bilgiye göre, bu ay sonuna dek yasalaşarak yurürluğe girmesi beklenen yeni tasarı, işçiler için de memurlar gibi başka bolgelere ya da işletmelere zorunlu tayin sistemi getiriyor. Tasarının 8. maddesi ile yürurlukteki 1475 sayılı iş yasasının 24. maddesi değiştirilerek işçiler için nakil sistemi getiriliyor. Nakilde işçinin muvafakati aranmayacak. Getirilen düzenlemeye gore, işverenin toplu işten çıkarma konusundaki istemini Bölge Çalışma Müdurluğü istem tarihinden itibaren 6 ay içinde karara bağlayacak. Anılan rnüdurlük, kararını bu süre içersinde veremezse istem kabuledilmiş sayılacak ve işçiler topluca işten çıkarılacak. Tasarı 1475 sayılı yasanın 17. maddesinde de köklü değişiklikler yapıyor. Işverene hizmet akdini bildirimsiz ve tazminatsız fesih hakkı tanıyan bu madde değişikliğinde "Yasadışı grev karannın almmasına veya uygulanmasına katılan" işçilerin iş akitlerinin tek taraflı olarak feshedilebileceği hükmü yeralıyor, Bu arada 13. maddede yapılan değişiklikle de, işveren bakımından iş akdinin tek taraflı feshi için "işçinin kişisel durumu veya davranışı" yeterli neden sayılıyor. Tasanyla işyerlerinde çahştırılması zorunlu sakat işçi oranı yüzde 2 olarak belirlenirken işçilere ihbar ve kıdem tazminatını yasada öngörülen koşullarda ödemeyen işverenin cezalandırılması hükmü tasarıdan çıkanldı. Bu arada, 1475 sayılı iş yasasını değiştiren tasarıya konulan bir ek maddede, işyerlerinde okuma yazma bilmeyen işçilerin eğitiminin sağlanması hükme bağlanıyor. Maddeye göre, okuma yazma kurslarına katılacak işçilere kurs süresince ücretli izin verilecek. Dev kaplumbağa hayatından memnun. Çünküküçüky.kay.cıs.uzerindebirikmişyılların kirini temizlemeye çalışıyor. Ingiltere'nin Southport hayvanat bahçesinde bakıcının kızı ayağında babasının çizmeleri ile bu görevi biiyük bir ciddiyetle haftada 2 gün yerine getiriyor. Hayvanat bahçesinin demirbaşlanndan dev kaplumbağa yıkayıcısı küçük Diane'nın bu iyiliğini karşdıksız bırakmıyor. Onu sırtına alıp kendisine ayrılan bölmede gezdiriyor. I . d O S t U "Marmara acımasızca kirletiliyor" İstanbul Vali Muavini Adnan Kızıldağlı, tüm İstanbul kanalizasyonlarının hiç bir arıtma işleminden geçirilmeden Marmara Denizi'ne boşaltıldığım belirtti. tstanbul Haber Servisi İstanbul Vali Muavinlerinden Adnan Kızıldağlı, Marmara Denizi'ndeki kirlenmenin son aşamaya geldiğini belirterek "Biz Haliç'i kurtarmaya çalışırken, karşımıza Marmara çıktı" dedi. Kızıldağlı, tum istanbul kanalizasyonunun hiçbir arıtma işleminden geçirilmeden Boğaz ve diğer kıyılardan Marmara Denizi'ne boşaltıldığına dikkat çekti. Arıtma tesisleri için Tuzla bölgesinde 400 dönümluk bir arazinin kamulaştırılmasma başlandığını bildirdi. Güzel Haliç Lions Kulübü'nün önceki akşam Marmara Etap Oteli'nde verdiği akşam yemeğinde bir konuşma yapan Haliç Çalışma Grubu Başkanı Kızıldağlı, Marmara Denizi'ndeki kirlenmenin önlenmesinde, üniversitelerin değişik yaklaşımlarda bulunduğunu ve bu yüzden doğruyu bulmakta güçlük çektiklerini belirtti. Kızıldağlı, özetle şunları söyledi: "Önceden yeni bir fabrikanın bacası tüttiiğünde, bir fabrikaya daha sahip oluyoruz diye sevinirdik. Şimdi ise, her yeni fabrikanın kuruluşunda'toacasından tütecek dumanı ve kirlettiği havayı düşünüyoruz. Önceden katı ve sıvı artıklarına degil, ürettiğine bakarken, şimdi denizi ve toprağı ne kadar kirletti diye bakıyoruz. Bu da hükümetleri ve otoriteleri bazı kararlar almaya ve bu kararlan gerektiğinde acımasızca uygulamaya zorluyor." Kızıldağlı, Haliç'in kurtarılması programında suyun temizlenmesinden önce kirliliğin durdurulmasını amaçladıklarını ve bunda da başarılı olunduğunu söyledi. Sıranın Haliç kıyısı ile İSKİ kanalı arasındaki şerit boyunca yeralan sanayi kuruluşlarına geldiğini, bu fabrikaların yer değiştirmeleri için Başbakanlığın onayının beklendiğini belirtti. Haliç bölgesinde 70' civarında iriliufakh fabrika için Çerkezköy, Trakya, Gebze ve Bilecik'te alt yapılan tamamlanmış organize sanayi bölgelerinde yer aynldığınıüldirirerek, İSKİ kanallarının tamamlanmasına değin bu işyerlerinin yeni yerlerine gitmeleri gerektiğini söyledi. Çalışmalar sonunda, Kâğıthane Deresi'nde akan temiz suyun Haliç'i bir ölçüde doğal yoldan temizleyeceğini, turistik tesislerle donatılacak kıyılarıyla bu bölgenin güzel bir dinlenme köşesi olacağını söyledi. Konuşmasında tstanbul'un çeşitli bölgelerindeki çimento fabrikalarına da değinen Adnan Kızıldağlı, insan sağlığının korunması amacıyla bu fabrikaların da yerlerinin değiştirileceğini bildirdi. Ote yandan Anadolu yakası kanallarının Boğaz'ın derinliklerine pompatanarak pis suların Karadeniz'e akmasına ilişkin proje hakkındaki değişik görüşîere karşı da, derinlere verilen artıkların açığa çıktığı ve tekrar Marmara Denizi'ne döndüğü iddiasının ispatlanamadığını söyledi. Ttirk çocuklarını okutan 20 Alman öğretmen İstanbuTda tstanbul Haber Servisi B. Almanya'nın çeşitli kentlerinde Türk çocuklarını okutan 20 Alman öğretmen Şişli Rotary Kulübünün çağrıhsı olarak Türkiye'ye geldi. Istanbul'da bir hafta kalacak olan öğretmenler, dün düzenlenen bir basın toplantısına katıldıktan sonra İstanbul Valisi Nevzat Ayaz'ı ziyaret ettiler ve Kapahçarşı'yı dolaştılar. Basın toplantısında konuşan Şişli Rotary Kulübü Başkam Mustafa Agan 20 Alman öğretmeninin, ülkemizi ve insanımızı tamtmak amacıyla çağrıldığını belirtti. Moskova Olimpiyatları boykot kararı aldı Yeşilada feribotu ile Mersin'den Magosa'ya Kıbrts'a boş giden bavullar dolu olarak döndü Mersin'deki giimrük salonu bir anda kaldınlması mümkiin olmadığı için yerde sürükJenen bavullar, ağırlıktan saplan kopmuş çantalar ve giimrükten nasıl geçeceklerini kara kara düşünen insanlarla doldu. DENtZ SOM MERStN MagosaMersin arasında feribot yolculuğunun en "zorlu" etabı Mersin gümruğünden çıkış... Sabah saat 8'de rıhtıma yanaşan feribottan inmek için acele etmeye gerek yok. Çünkü dar merdivenler erken saatlerde bavullarla tıkanıyor. Salonda yarım saat oturup beklerken ortalık biraz "sakinleşiyor." Üç kat aşağıya ellerinde bavullar, omuzlarında çantalar ve torbalarla inenler bir de emanetteki eşyalarını aldılar mı kendilerini Mersin rıhtımında buluyorlar. Emanetten eşya almak o kadar zor da değilmiş. Çıkanları geriye püskürtüp içeriye dalanlar bavulları şöyle bir karıştırınca kendi eşyalarını kolayca bulabiliyorlar. Ancak önemli olan emanetin dar kapısından eşyalarla dışarı çıkabilmek... Saat 8.30 ama güneş varlığını hissettiriyor. Hava raporuna göre sıcaklık öğle saatlerinde gölgede 34 derece olacakmış fakat güneşin öğleyi beklediği yok... BAVUL KOYMA YARIŞI Gemiden üç kat merdiven inenler ellerinde eşyalarla bu kez rıhtımdan üç katlı bir apartman yüksekliğinde merdiven çıkarak gümrük kontrolünün yapılacağı yere doğru yarışıyorlar. Yukarı çıkınca pencerelerin ardında 810 metre çapında bir daire biçimindeki "muayene bankosu" görülüyor. Içerisi henüz boş.. Dışarıda ise insanlar bavullarını sıraya sokma "savaşı" içinde. önce tek sıra başlayan kuyruk daha sonra çift,en sonunda da üç "kol" olup Mersin "free shop''ına giden yolu tıkadı. Içki ve sigara almak isteyenler ya da görevliler bavullann üzerine basa basa kendüerine geçici bir yol açtılar ama açılan bir "gedik" kısa sürede arkadan gelen eşyalarla doldu. Türk parası ile Kıbrıs'a gidenlerin Mersin'deki "free shop"tan dövizle alış veriş yapmaları da oldukça ilginçti. Sıraya girişimin ilk saati dolarken kendimi arkadan itenlerin de yardımı ile dar bir kapının önünde buldum. Önümdeki yolcunun bavullanm ve çuvallarını kenara çekmesi ile kapıdan içeri girdim ve pasaport polisine pasaportumu uzatırken arkamdan bir el bankonun üzerine başka bir pasaport bıraktı. Neyse sonunda giriş damgası vuruldu ve bu kez kapalı bir koridora geçtik. Havalandırması olmayan, camıpenceresi açılmayan bu bölmedeki bekleyiş de tam bir saat sürdü, O arada fazla sigarasını çorabının içine saklayanlar, ithali yasak elektronik eşyalannı gümnlkte bırakacaklannı arüayıp kara kara düşünenleri, Erzurum'dan Kıbrıs'a göç ettiğini ve memlekete üç çuval ceviz götürdüğünü anlatanları, olmayan sırada sırasını kaptı diye yanındaki ile kavga edenleri, kaldınlması mümkün olmadığı için yerde sürüklenen bavulları, ağırlıktan saplan kopmuş çantalan, torbaların üzerinden seke seke atlayan yaşlı başlı kadınları izleme olanağı buldum... Ama en ilginci, henüz gümrük kontrolleri yapılmamış yolculara gümrüklü sahada simit satmaya çalışan satıcı çocuklardı... SADECE 4 MEMUR 810 metre çapmda, daire biçiminde gümrük kontrolünün yapıldığı bankoda en azından 20 gümrük muayene memuru görev yapabilecekken sadece 4 meraurun çalışmasınm bütün bu tıkanıkhğa neden olduğunu kapının önüne ulaşınca anladım. Yuvarlak bankonun ortasındaki masada oturan bir başka görevli de yolcu beraberinde getirilemeyecek eşyalarla ilgili zabıtları tutuyordu. Tuşlu telefonlar ve radyolar üst üste konmuştu... Kapı ağzmda bekleyenler birbirlerine son moralleri veriyordu artık: Korkma şekerim mutfak eşyası serbest... Baksana şu hanımın mikserini almadılar... Payreks taya ile teflon tavaya birşey demiyorlar... Gümrük muayene memurları aslında, bir bakışta yolcunun niteliğini anlıyorlar. Kimin turizm, kimin ticaret amacıyla Kıbrıs'a gittiğini biliyorlar... Hatta sık sık Kıbrıs'a gidip gelenleri tanıyorlar bile... Onun için de kimi bavulları iyice boşalttırıyorlar, didik didik arıyorlar... Ya da benim başıma geldiği gibi çantamn fermuarını bile açmaya gerek görmüyorlar.. Ama sonuçta turizm amacı ile Kıbrıs'a giderken feribotu seçenler Mersin gümrüğünden kanter içinde 2 saatten aşağı çıkamıyorlar... MOSKOVA (Cumhuriyet) SSCB Olimpiyat Komitesi dün iki buçuk saat süren olağanüstü toplantısı sonunda, ABD'nin, NATO'ya bağlı Avrupa ülkelerine Pershing2 ve Cruise füzeleri ile donatması halinde, önümüzdeki yıl Los Angeles'de düzenlenecek Olimpiyat Oyunlannı boykot etme kararı aldı. Karar, oybirliği ile alındı ve bu karar, Uluslararası Olimpiyat Komitesi ile Los Angeles'deki Organizasyon Komitesi'ne telgraf ile bildirildi. Bu karar, Afganistan olaylan nedeni ile ABD ve bu ülke yanhsı bazı ülkelerin 1980 Moskova Oyunları'nı boykot etmesi üzerine misilleme olarak gösterilmekte. Alman bu karar dünya spor kamuoyunda derin yankılar uyandırdı. ABD'nin Orta Avrupa'ya 572 füze yerleştirme kararım değiştirmeyeceği açıklaması nedeniyle, Sovyetler'in Olimpiyatlara katılmayacağı sanılıyor. Bu ülkenin ardından, tüm Doğu Bloku ülkelerinin de boykot kararını uygulamalan beklenmekte. ABD ise, şu ana kadar karara hiçbir tepki göstermedi. Yagmur yagdı ama, hava serinleyemedi İstanbul Haber Servisi Istanbul'da dün gök gürledi, bardaktan boşanırcasına yağmur yağdı, ama kent yine de serinleyemedi. Uzun süredir sıcak havanın etkisi altında bunalan Istanbul'da dün öğleden sonra başlayan yağışlar aralıklı olaralt çeşitli bölgelerde akşama kadaı devam etti. tstanbul'u etkisi al tına alan mevzi sağanak yağış hava sıcaklığım otuz derecenir altına düşürürken, Istanbullulaı sağanak yağıştan kaçıp sığındık ları saçak altlannda bunaltıcı sı cağın etkisiyle terlemeyi sürdür düler. Yağış öncesi yer yer yıldı nmlardan biri dün, Tozkoparaı Belediye Evleri'nde bir çınar, rastgeldi. Yıldırımın etkisiyl devrilen çınar ağacı çevredeki bi yapıda hasara yolaçtı. Balkanlann doğusundan gele soğuk hava kütlesinin atmosft rin üst katlannda etkin olmasıyl birlikte, Karadeniz'in Batı kıy ları, İstanbul ve giderek Marnu ra'nın doğusuna getirdiği yağış hava mevzi olarak yarın da sı recek. Yeşilköy Meydan Metec roloji Müdürlüğü'nden alına bilgiye göre hızlı hareket ede hava kütlesi yarın da Marmaı bölgesini etkisi altında tuttukta sonra doğuya kayacak. Meteor< loji yetkilileri hava sıcaklıklarıı da önemli düşüş beklenmedig ni yağışlann geçici olduğunu b: diriyorlar. RİZE'DE SELtN BİLANÇOSU: 25 ÖLÜ Rize"ye bağlı Pazar, Fındıkh Ikizdere ilçelerindeki şidde yağmurların yolaçtığı sel ve h yelan nedeniyle ölenlerin say dün 25'e yükseldi. Rize Val Namık Günel, kaybolan iki 1 şinin hayatlarından da umut k sildiğini söyledi. Imar ve Iskân Bakanı Ahır Samsunlu'nun, Ankara'dan a) bölgesine hareket ettiği bildir di. ı rvr~J BU TURKLER DE ÇOK OLDÜLÛR PiPTIK.. \ \ SAViSfNI A AZALTMAK Haldeki ucuz kavunkarpuz Istanbullulara ulaşamıyor İstanbul Haber Servisi tstanbul'un karpuz hali Şeker Bayramı'ndan sonra başta Adana olmak üzere çeşitli üretim bölgelerinden gönderilen kavun ve karpuz akmına uğradı. Fiyatlar toptan 10 liraya kadar düşmesine karşılık, karpuzkavun bolluğundan halk yararlanamıyor. Mevlanakapı'daki belediyenin karpuzkavun haline bayram sonrası 1000'e yakın kamyon geldi. Karpuzun büyük bir bölümü Çukurova'dan getiriliyor. Çukurova yöresinden gelen karpuzlar daha çok V/ashington tipi. Tadıyla son yıllarda çok tutulan bu karpuzun kilosu 3040 lira dolayında. Bunun dışında orta kaliteli çeşitli boylardaki karpuzlar ise 1020 lira arasında fiyat buluyor. Topatan ve Kırkağaç türü kavunlann ise 15 liradan 35 liraya kadar satıldığı görülüyor. Kavun ve karpuz komisyoncuları, üreticinin gönderdiği kavun ve karpuzların büyük bölumünün tüketidye ulaştırılamadığı için çürüdüğünü ve çöplüğe dökülmekte olduğunu söylüyorlar. Nitekim, karpuz hali çevresinde çürük karpuzların atıldığı bir çöplük oluşturuldu. Bozulan karpuzları atmak için belediyenin kepçesi bu işte yardımcı oluyor. Komisyoncular, Belediyece seyyar satıcıların kavun ve karpuz satmasının yasaklandığını öne sürerek, şunları söylüyorlar: "Seyyar satıcılara kavunkarpuz sattığı tespit edilen komis yonculara 10 bin lira para cezası ve kapatma cezası verilmektedir. Bu sebepten seyyar saücılara kavunkarpuz satmamaktayız. Anadolu'nun birçok yerinden hale çeşitli boylarda kavunkarpuz gelmektedir. Manavlar ÇÖPLÜĞE DÖKÜLÜYOR Üreticinin gönderdiği kavun ve karpuzlar seyyar satıcılara yasak konduğu için tüketidye ulaştınlamıyor, bu nedenle de çürüyüp belediyenin kepçesi ile çöplüğe atılıyorlar... (Fotoğraf: Kadir CAN ZtMMERMANN Içişleri: Kurallara uymayan traktör ve kamyonlar tarım işçisi taşıyumayacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Içişleri Bakanı Selahattin Çetiner, kamyon ve traktör römorkları ile usulsüz ve tedbirsiz yolcu taşınması nedeniyle son 11 ayda 118 kişinin oldüğünü açıklayarak, bu araçlarla tarım işçisi taşınmasına şartlı izin verildiğıni bildirdi. Içişleri Bakanı Çetiner'in imzasını taşıyan genelgede kamyon ve traktör römorkları ile ticari amaçla yolcu taşınmasının can ve mal güvenliği açısından sakıncah olması nedeniyle yasak olduğu, ancak ulaşım araçlarındaki yetersizlik nedeniyle traktör ve kamyonlarla yapılan insan taşımacıhğına şartlı olarak izin verildiği belirtildi. Bundan sonraki uygulamaya göre, bu tür taşımacılıkta yolcuların rahat seyahat etmeleri sağlanacak ve istiap haddi aşılmayacak. Ayrıca karoserlerin yan ve arka kapaklan yerden en az 80 cm. yükseklikte ve sağlam olacak. Bu tür araçlann şoför mahalli üstüne de yolcu bindirilmeyecek. Araç hareket halindeyken yolcular ayakta duramayacak. en iyi kalite olan karpuz ve kavunu alıyorlar. Ufak ve orta boy kavunkarpuzlar ise alıcı bulanuyor. Daha öneki yıllarda ufak ve orta boy kavunkarpuzlar, seyyar satıcılar aracılığıyla özellikle dar gelirii yurttaşların oturduğu semtlerde ucuz olarak satılmaktaydı. Seyyar satıcılığın kaldınlması ile ufak ve orta boy karpuz ve kayunlar alıcı bulamadığı için çürümekte ve çöpe atılmaktadır." İstanbul Zabıta Müdürlüğü, geçen 11 EylüFden bu yana seyyar satıcıların kaldırılması yolunda yaptığı mücadele sonucu, karpuz ve kavun satan seyyar satıcılar ortadan kalktığı gibi köşebaşında kurulacağı bıldirilen sergiler de hâlâ açılmadı. Bu durumda, Istanbullular karpuzkavun bolluğunda, bu ürünlerden yararlanamıyor. Çürüme ve bozulma nedeniyle de, hal çevresinde keçilere gıda oluyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear