Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
¥ CUMHURİYET/6 21 HAZİRAN 1983 Devrim otomobili süper benzin ile süper sevginin kurbanı oldu Cumhuriyet Bayramında, 29 Ekim 1961 günü, Meclis bahçesinde Gürsel, ilk Türk otomobili "Devrim"e bindi. Ancak "Devrim" bahçede yarım tur bile atamadı, çünkü içinde benzin yoktu... Yazamadıklarım 'Yh 27Mayts 1960 Devriminden sonra Türkiye'de, "Türk malı otomobil yapımı" konusu gündeme gelmişti. Makine mühendisleri, "Bugünün olanaklanyla Türk malı otomobil yapımı gerçekleştirüemez" savını ileri sürerlerken, Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, bu savın karşısına, "Türkiye'de otomobil yapılabilir, ya da yapılamaz demiyorum. Türkiye'de otomobil yapılacaktır" göriişü ve karanyla çıktu 22 Nisan 1961 günü, (1819) sayılı "Çok Gizli" bir Başbakanlık yazıst, Ulaştırma Bakanlığı 'na gönderilerek, "dört ay içinde, Türk malı bir otomobil yapılmast" bildirildi. TCDD Ankara ve Eskişehir Fabrikalannda Türk mühendisleri ve işçileri, altı ay içinde, motorundan, kablolanna kadar tüm parçalan yerli yapım olan dört adet Türk otomobili yaptılar. "Devrim"adı verüen bu otomobillerden biri, 29 Ekim 1961 günü, TBMM önündeki alanda, Cumhurbaşkanı GürseVe sunuldu. Gürsel, görüşünün gerçekleştiğini görmenin gururu ve mutluluğuyla bu ilk Türk otomobiline bindi ve... Motorunu yapan mühendis tarafından kullamlan Devrim, TBMM alanmdaki turunu tamamlayamadan yarı yolda durdu. Cumhurbaşkanı Gürsel, otomobiün deposunda yeterli benzin bulunmadığından durduğunu öğrenince, kapıyı açtı, indi ve çevresini saran gazetecilert şöyle dedi: "Batı kafasıyla otomobil yapanz, şark kafasıyla içine benzin koymayı unuturuz." Cumhurbaşkanı GürseVin görüşü ve karanyla "doğan"iDc Türk otomobili Devrim, onun bu sözü ile "doğduğu gün yaşammı yitirdi." Devrim otomobilinin yapılışını çeşitli aşamalannda izieyen Mete Akyol, Devrim 'in "yaşamını yitirmesine neden olan olayı" da inceledi ve... "Ama niçin?" sorusunun yamtını buldu. "Özel proje" tamamlandıgında, tarih, 27 Ekim 1961'i gösteriyordu.tki gttn sonra, Cumhuriyet Bıyramında, Cumburbaşkanı Gürsel. Meclis bahçesinde ilk Türk olosu "Devrim"e binecekti... İmal edilen dört "Devrim"otosundan ikisi son blçimlerinin verildigi TCDD Eskişehir Fabrikasıaın bahçesinde gonıluyor. (Fotograf: ASAF UÇAR) Cemal Gürsel, "Batı kafasıyla otomobil yapanz, şark kafasıyla içine benzin koymayı unuturuz" diyordu, Cumhurbaşkanı Cemal Cursel, 29 Ekim '961 gunu, Turkiye Buyuk Mıllet Meclısi salonunda duzenlenen Cumnnriyet Bayramı torenınden çıktıktan sonra, basamakları hızla inerek, merdı\enin altında bekleyen ilk T'irk otomobili Devrim'e yaklaştı ve... Elinı otomobilin kaportası uzennde dolaştınp, otomobili okşadıktan sonra, çevresindekı gazetecılere dondu: "Altı »y önce söylediklerimi hatırladınız, değil mi çocuklar?" dedı "Türkiye'de otomobil yapılacaktır dedim ve işte yapıldı. Şimdi de, bu Turk yapısı otomo bile biniyorum." Cemal Gürsel, yuzunde kolaylıkla okunan bir gurur ve mutluluk ıfadesiyle Devrim'e bindi. ilk Turk otomobilinin yapımında buyuk hızmetleri geçen muhendıs Rıfat Serdaroglu surücu koltuğuna oturdu ve otomobili çalıştırdı. İlk Turk otomobili, yapımcısının vonetiminde, yapım emrinı veren Cumhurbaşkanı'yla hareket ettı Devrım, Turkıye Buyuk Millet Meclisi'nin onundekı alanda bir tur attıktan sonra, içindeki konuğu bıraz once hareket ettiği noktaya getırecekti. Fakat bırşey oldu, galıba... Devnm, yapması beklenen yarım kılometrelik turun yansında durdu. O da ne? Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, otomobilden ındı ve sırtını Devrim'e dönup, gözlerini ilerde belirsiz bir noktaya dıkti. Yuz metre hız yanşı yapan atletler gibi biz oradakı tum gazeteciler, olduğumuz yerden fırlayıp, Devrim'e ve Cumhurbaşkanı Cemal Gursel'e doğru koşmaya başladık. Gürsel, elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibı uzgundu. Dokunsanız, ağlayacaktı sanki. "Niçin durdunuz Sayın Paşam?", "Devrim hakkındaki görüşleriniz, Sayın Cumhurbaşkanım", "Devrim'i nasıl buldunuz, Sayın Paşam?" Cumhurbaşkanı Gürsel hiçbırimizin sorularını duymuyor, hiçbirimizin yüzüne bakmıyordu. Gozlerini, çok ılerde bir yerlere dikmişti. Dikkat çekecek kadar bir sure öyle hareketsız durduktan sonra dudakları hafif hafif kıpırdadı: "Batı kafasıyla otomobil yapanz, şark kafasıyla içine benzin ko>mayı unuturuz" dedi. Ve, Devrim'e başını bile çevirip bir kez daha bakmadan, makam otomobilinin durduğu noktaya doğru yürumeye başladı. Tören alanmda o an duyulabılen tek ses, Cemal Gursel'in ayak sesleriydi. Makam otomobiline binip, alandan aynlırken onu yakından gorenler, gözlerinden yaşlar su"Böyle bir iddiayı asla ciddiye almam" dedi "Bu millet, gerektiğinde donanmasının yelkenlerini atlastan halatlannı ibrişimden vapabilecek kudrette bir millettir. Boyle bir millet, elbette otomobil de >apabilir." Makine Mühendisleri, Gürsel'in bu sözlerini okudukları gün, yeni bir demeç vererek, "Türkiye'de otomobil yapılmasının asla mumkun olamayacağını" bir kez daha belirttıler. Onların bu karşıgöruşlerini de ilettik Devlet Başkanı Gursel'e. Bu kez yanıtı, az ve öz oldu: "Türkiye'de otomobil yapılabilir veya yapılamaz demiyonım" dedı. "Türkiye'de otomobil yapılacaktır di>onım. Bu konuda son sozum budur." tLK RESMİ GİRİŞİM Türkiye'de otomobil yapılmamevzuunun ivedilikle tetkiki..." Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı'nın bu yazısının ahnmasından birkaç dakika sonra, bu kez Başbakanlık'tan gelen bir telefon emrı ise, "Ilerde gerekebilir" ileri görüşüyle not edilip, dosyaya konuldu: "Ilerde ordumuzun cadde binek tipi vasıta ihtiyacını da karşıla>acak, memleketimizin şartlanna uygun. numune bir binek otomobili ve halen ordumuzun başlıca motoriu aracı olan jiplerde de kullanılabilecek bir otomobil motoru ve transmisyon aksamı unal etmek şeklinde ifade edilen gorev, tam dort ay gibi çok kısa bir zaman içinde kesin olarak sonuçlandınlacaktır." • * * Ulaştırma Bakanı Orhan Mersinli, bu görevi TCDD Genel Muduru Orhan Alp'e iletti: "Butıin mühendislerinizi seferber edin, bütun imkanlannızı kullanın. Tam dort ay sonra, içinde Türk motoru olan bir Türk otomobili istiyorum sizden." OTO YAPMAK TCDD'NİN İŞİ DEGİLDİR" Genel Mudur'un, makine ve elektrik muhendisleriyle yaptığı toplantıda bu göreve karşı çıkıldı: "Otomobil imal etmek TCDD'nın görevi değildır" dedi mühendisler, "Bu iş icin ne tesisimiz vardır, ne de teknik kadromuz. Bizden otomobil yapmamızı istemek, ekmek pişirilen fınnda kumaş dokutulmasını istemekten farksızdır." TCDD Genel Muduru Orhan Alp, goruşmeleri tek cumlede ozetleyip emrini verdı: "Ekmek pişirilen fınnda, kumaş dokuyacaksınız, arkadaşlar" dedi. • * * TC Devlet Demiryollan mühendisleri, bu emir (ızerine, kimı uçer, kımi beşer kişilik tam yedı ekip oluşturdular. Fren ekibı, motor etibi, aksesuar ekibi, elektrik ekibi, karoser ekibi, şannmandefransiyel ekibi ve suspansiyondireksiyon ekibı, kurulur kurulmaz çalışmalara başladılar. Ekiplerin çalışma alanları, TCDD Ankara Fabrikası ve TCDD Eskişehir Fabrikası'ydı. Karoser yapmak içın preslen yoktu. Ithal malı pres ıse Dolar'ın on liranın altında olduğu o gunlerin parasıyla uç mılyon lira tutuyordu. Mühendisler beton kalıplar yaptılar, karoseri çektırme yöntemiyle bıçımlendirdiler. Yabana akü kullanılmadı, Istanbul'dan, Mutlu Fabrikası'ndan aküler getirtildı. Kablolar, ozel olarak Kavel'e yaptınldı. Fabrikada mühendisler bir yanş heyecanı içındeydiler; "Hey Secaettin, tahtaya baksana. 65 gunumuz kalmış." "Ben bu gece de burada yalacağım." "Ankara'da Rıfal motonı tamamlamış, yarın marşa basacakmış." "HAYDİ HAYIRLISI..." Makine Muhendisi Rıfat Serdaroğlu, kendi elleriyle çizip, kendi elleriyle yaptığı bu ilk Turk motorunun çalışma sesini duymadan once sevinmek ıstemiyordu. Bir örneği olmayan motor, marşa basıldığında patlayabilirdi ve bu da, kesınlıkle olum demektı. Serdaroğlu, marşa basmadan önce motorun çevresine çelık bir kafes yaptı ve ancak bu onlemden sonra "Haydi hayıriısı" dıyebildi. • • • Uk Türk motorunun "saat gibi" çalıştığı haben Çankaya Köşku'ne ulaştığında Devlet Başkanı Cemal Gürsel, birlıkte bir goruşme yaptığı Başbakan Yardımcısı Fahri Özdilek'i kolundan tutup kaldırdı: "Mujdem var sana Fahri Pasa, mıijdem var" dedı. "İlk Turk motoru iki dakika once ça Bazı mühendisler "Devrim projesi" için "Bizden otomobil ynpmamızı istemek, ekmek pişirilen firında kumaş dokutulmasını istemekten farksızdır" diyvrlardı... zulduğunu gördüklerini soylediler. Devrim'in içinde mühendis Rıfat Serdaroğluise, kollarını ve Daşını dıreksıyona dayamış, içinı çeke çeke ağlıyordu. Sonu, bir bayram gunü gözyaşlarıyla noktalanan Devrim otomobili olayı, altı ay once, yine bir bayram gunu başlamıştı. Ulusal Egemenlik Bayramı'ndan uç dört gun önce, Başbakanlık merdivenlerinde Gursel'e makine mühendislerimizi "çekiştirdik." "Makine muhendislerinin dun kongreleri vardı, Sayın Paşam" dedık "Turkiye'de otomobil yapılamaz diyorlar. Bu konuda sizin göruşıinuzü alabilir miyiz?" Devlet Başkanı Gürsel, bırden kaşlarını çattı: sı konusunda ilk resmı girişim, Devlet Başkanı Gursel'in bu sözunden tam bir hafta sonra, 22 Nısan 1961 günu ytaptMı. O gunun tarıhinı taşıyan (181659) sayılı "Çok Gizli" Başbakanlık yazısı, bayram tatilı başlamadan bir saat önce, motosikletlı bir memur tarafından Ulaştırma Bakanlığfna gonderildi. Yazıda şoyle denıliyordu: "Memleketimize has bir otomobil moloru imali ve ornek olarak bir yerli otomobil numunesi meydana gelirilmesi ve bu numunenin vucut bulmasını miıteakip, diger memleketlerin en iji evsaftaki otomobilleriyle mukayesesinin yapılarak hatalannın da tesbiti suretiyk bu otomobilin zamanla tekamul ettirilmesi Tarih, 22 Ağustos 1960. Devlet Başkanı Cemal Gürsel, Ankara'da at yanşlannı izliyor. Yanında Orgeneral Cemal Tural ve Refik Tulga.. lışmaya başladı. Haydi gel fabrikaya gidelim, görelim." Devlet Başkanı Gürsel, TCDD Ankara Fabrikası'na girer girmez, efeler gıbı gurledı: "Gorelim bakalım şu >a\nıyu" dedi. Ve "yavru"yu bir sure seyredip, sesini dinledikten sonra, kendını tutamayıp, sadece motorun sesini değil, gozlerinde oluşan yaşları da bastınrcasına bir coşku>Ia, yuksek sesle bağırdı: "Aslan be... Aslan be" dedi Sonra da, muhendıs Rıfat Serdaroğlu'nun kolunu tuttu, ona dondu: "Bu işleyen motor var >a, mühendis bey" dedı "İşte bu motonı Turk motoru derler. Türk motorudur bu motor." Mühendis Serdaroğlu da duygulanmıştı: "Evet, Sayın Paşam, Turk motorudur bu motor" dedı. "Sadece bu degil, bundan son"Çok tehlikelidir, Sayın Paşam... Patlarsa hepimiz olebiliriz" de dıyemıyordu. Motora yaklaştı, durdu. Çevresine bakmdı. Gursel ve özdilekın arkasmdakı tum teknik adamlar, sessiz adımlarla gerı çekilıyorlardı. Rıfat Serdaroğlu başını önune eğdi ve... Motora gaz verdı. Fabnkanın ıçini, "Vmnnn, vııınnnn" sesleri doldurdu. Gursel'in keyfine diyecek yoktu. "Kokle Rıfat bey. kokle" diye bağırdı, "vm"lan bastıran bır gur sesle... * * • TCDD muhendıs, tekniker ve işçileri. "Özel Proje" adı venlen gorelerini tamamladıklannda, takvımler 27 Ekim 1961 tarihını gosterıyordu. Herşey ucu ucuna vetiştırılmışti. Şu anda elimizde alınlannda "DEVRİM" yazıiı dört adet Turk otomobili vardı. 29 Ekim sabahı Devrim fab "Türkiye'de otomobil yapılarika kapısından çıkar çıkmaz caktır dedim ve yapıldı. İşte şimkarşısında, kırktan fazla resmi di de biniyorum." makam otomobili buldu. Gursel, yuzunde kolaylıkla Başbakan Yardımcısı, bakan okunan bir gurur ve mutluluk lar, yuksek rütbeli subaylar, ban ıfadesiyle ilk Türk otomobiline genel mudurler, Devrim'i karşı bindi. Mühendis Rıfat Serdaroğlamak ve tören alanına onunla lu ise, dıreksiyona geçti. birlıkte gıtmek için fabrikaya "NİYE DURDUK, gelmışlerdı. RIFAT BEY Devrim. bu işte bu sıyah otoDevrım, çevredeki herkesin almobiller konvoyu arasında yo kışlan arasında hareket etti ve la çıktı ve tabiı kı, konvoydan kırk elli metre gittikten sonra ayrılamadığı içın de Sıhhıye'de birden durdu. ki mobil ıstasvonuna uğrayama"Niye durduk, Rıfat bey?" dı, benzınini alamadı. Rıfat Serdaroğlu, gerçeği Devrim, meclis binası önune açıklamaktan başka birşey gelınce, muhendıs Kemalettin yapamadı: Vardar fabrikaya telefon ettı ve "Sayın Paşam, depoda yeteri bır bıdon benzin aldırtıp, acele kadar benzin yok da" diyebildi. gondermelerini ıstedı. Gursel, tek keüme söylemeden Fabrikadan bır görevlı, yuk aşağı indi. Elinden oyuncağı sek oktanlı benzin dolu bidonu alınmış bir ocuğun üzüntülü v getirir getırmez, Kemalettin Var yüzünden farksızdı yuzü. Dodar benzin deposunun kapağını kunsanız, ağlayacak gibiydi. açtı, benzin bidonunu aldı ve goHiçbirimizin somlaruıı duyrevliye dondu: muyor, hiçbirimizin yüztine bakmıyordu. Gözlerini, çok ilerlerde bir yerlere dikmişti. Dikkat çekecek kadar bir süre öyle durduktan sonra dudakları hafif hafif kıpırdadı: "Batı kafasıyla otomobil yapanz, şark kafasıyla içine benzin koymayı unuturuz" dedi. Ve, Devrim'e başını bile cevirip bakmadan, makam otomobilinin durduğu noktaya doğru yürümeye başladı. Tören alanmda o an duyula"Huniyi ver, evladım" dedı. bilen tek ses, Cemal Gursel'in "Bendc huni yok, efendim". ayak sesleriydi. dedı gorevli. Makam otomobiline binip, Kemalettin Vardar ve Rıfat alandan aynlırken onu yakından Serdaroğlu, bir gazete buldular, görenler, gözlerinden yaşlar sükıvınn, gazeteden huni yaptılar. züldüğünü gördüklerini Fakat gazete kağıdı, uzerine bensoylediler. zin dökülunce birden hamur olu• • * verdı. İçindeki benzin de yerleO gunden sonra Devrim'i hiç re aktı. kimse hiçbir yerde göremedi. "Dikkat, Kemalettin, Paşa Dört Devrim'i aldılar, TCDD geliyor." Eskişehir Fabrikası 'nda, kapalı Devlet Başkanı Cemal Gürsel, kapılar arkasına kilitlediler. TBMM binasından çıkmış, ağır Devrim, her geçen gun biraz ağır merdivenleri iniyordu. daha paslandı, biraz daha çürüKemalettin Vardar birden pa dü ve o ilk gtlnku heyecanmdan, niğe kapüdı. Avuçlannı birleştir anlammdan, görunümünden her di, benzin deposunun ağzın geçen gün biraz daha uzaklaştı. tuttu: O gunlerin Devrim'i, her ge"Rıfat çabuk ol, benzini böyle ven gün bıraz daha, biraz daha koyalım." uzaklaştığı heyecanını, anlamını Devlet Başkanı yanlanna gel ve görünümünü, ilerdeki yıllardiğinde, bu iki mühendis benzi da tümüyle yitirdi ve... ne bulaşmış ellerini ceketlerinin Ve sonunda "tamnmaz" oldu arkasında sildiler. "yok" oldu. Gursel, elıni Devrim'in üstüne koydu ve gazetecilere döndu: YARIN : tnönü ile "Altı ay önce söylediklerimi unutmadınız değil mi?" dedi Bayar banşırken Gürsel, zamanın Başbakan Yardımcısı Fahri Özdilek Paşayı kolundan tutup kaldırdı: "Müjdem var sana Fahri Pasa, müjdem var" dedi, "tlk Türk motoru, iki dakika önce çalışmayn başladı. Haydi gel sidip görelim" Gürsel, fabrikayn girince gürledi: "Görelim bakalım şu ynvruyu..." ra daha yüzlerce, binkrce motora da Türk moloru diyeceğiz." Gursel'in goz pınarlarında biriken yaşlar, sicim gibi yanaklarından süzüldu. Fahri Özdilek'e dondu: TORUNUMMUŞ GİBİ SEVİYORUM "Ben bu ilk Turk molorunu, sanki torunummuş gibi seviyonım" dedi. "Çok güzel bir motor bu. Sesi de, kendi de çok guzel bu motorun." Gursel, yine Rıfat Serdaroğlu'na dondu' "Haydi Rıfat bey" dedi "Bir gaz ver bakalım." Rıfat Serdaroğlu'nun yuzu kıreç gibi bembayaz oldu. Henuz tecrubesi yapılmamış motora gaz vermenın ne denlı tehlikeli olduğunu çok ıyi bıliyordu. Motor bir anda patlayabilir ve çevresindekı herkesin olumune neden olabilirdı. Marşa basılırken çevresine gecirilen çelik kafesi yeniden kullanma gerektiğini de söyleyemiyordu Serdaroğlu. Dort Devrım'de, uç avrı tıp motor kullanılmıştı. Dort numaralı Devrim, en geliştınlmış motora sahıpti. Bu motorun çizımlerı yapılırken Mobil şirketi piyasaya yuksek oktanlı benzin çıkarmıştı Bu benzinin ustunluğunden yararlanmak amacıyla, bu motorda sıkıştırma oranı yuksek ayarlanmıştı. 29 Ekim sabahı Devlet Başkanı Cemal Gursel'e, bu motorun bulunduğu Devrim'in sunulması kararlaştırıldı. DÖRT NOLU DEVRİM TRENE KONULDU Dort numaralı Devrim, TCDD Eskişehir Fabrikası'ndan alınarak trene konuldu, 28 Ekim gunu akşamı, TCDD Ankara Fabrikası'na teslim edildi. "İçinde çok az miktarda yüksek oktanlı benzin var" dediler "Yann sabah torenin yapılacağı meclis binasına giderken, Sıhhıye mejdanındaki Mobil istasyonundan benzin doldurmayı unulmayın. Yuksek oktanlı benzin sadece orada var." Tarih, haziran 1960. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, Başbakanlık binası merdivenlerinde, gazetecilerle "gunluk" ayaküstü gorıişmelerini yapıyor. (Fotoğraf: Asaf LÇAR)