25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 16 EYLÜL 1982 malıdır. Ünlversite özerkllginln böyuk ölçttda zayıflatılması, kamu görevlilerinln siyasal yaşama Ugilerinin önlenmek lstenmesi, sendıkal faaliyetlerin suurlanma sı, mesleksel orgiitlerln hareket alanlannın daraltılması. yargıç güvencesinin zedelenmesi, basının uslu çocuk yapılması, gençlerin yeterince olgijn olmadıklan gerekçesiyle yeni bir 18 yaş bunalımına ltllmeleri vb., bir bolüm insanımızı belll bir tımursamazlığa ve olke geleceğinden soğumaya itmez mi? Şüphesiz, bireysel ve siyasal haklar ve özgürlükler smırsız değildir. Özgürlükler. ancak belll bir sorumluluk içinde knllanıldıklannda anlam taşıyabilirler. Ne var ki, özgürlük ve sorumlulukların kullanımının toplumun yalnız bir kesimine layık görülmesi de düşünülemiyeceğinden, ülkede varolan tüm kesimlerin geleceğin Türkiyesinin oluşturulması ve yaşatılmasında ortak istek ve hevecan duymalan, yerinde karşılaşılan sıkıntıları birlikte göğüslemelerinl kolaylastıracaktır. Bu «kule» inşa olunurken, çatışmadan çok uzlaşmayı ve baskı yerine ikna olmayı yeğleyen tnsanlarımız birbirlerine daha çok ya kınlık duyacaklardır. Siyasal Istlkrar ulke yaşamına birllkte katılmayla güçlenecek, kestaılerarası hoşgöru artacakttr. Gerçekten de, 1876'dan berl suregelen anayasal deneyimler bizlere herşeyin salt kurallarla, yasaklarla çözOmlenemediğini yetermce kamtlamıştır. 21. yuzyılın arefesinde, büyük bir Insan potanslyeline ve doğal lcaynaklara sahip olan ve Orta Doğu'nun kilit noktasmda yer alan Türkiye akılcı, lalk, cumhuriyetçt sosyal adaletçl ve demokratik gelenekleriyle geleceğlne umutla bakmalıdır. Olaganüstö koşullarda giderek sivil yönetime doğru yönelllen bu günlerde. ülkeyi yöneten Kemalist güçler, Danısma Meclisi'nln bir bölüm üyesinin gerçekçi olmayan otorlter nitelikli bazı anayasal düzenlemelere gitme çabalarmı düzeltebildıkleri oranda, ülkece geçmişln yanılgılarından dolayı yasadığunız sıkıntıh dönemler boşa gitmemis olacaktır. Sonunda ka?anan geleceğin Türkiye'si. hepimizin lnşasma katılmak istediğimiz bu anlamlı «kule» olacaktır. üçük Prens», cGece Uçaşu» n «Insanlann Clkest» yazarı SalntExupery"nln bir sözüna anımsıyorum. Belleğimde kaldığınca, yanılmıyorsam şöyleydi: «tnsanlar, birbtrlertaln yüzüne bakarak degü, biriikte bir knleyi Inşa ederken birbirlerini sevmeye başlarl a n . Yirml yaşlanmın coşkunluğu üe sanldığım bu tümcenin benlm için güncelJiğinl hâlâ koruduğunu hemen ekllyeylm. Exup6ry, toplumsal bağlann giderek zayıfladığı kanısmda olduğu yüzyılunızda, insanlararası sevglnin ortak çıkarlar, ülküler doğrultusunda biriikte çaba göstertnekle filizlenlp gelişeceğine ve korunabileceğine inanıyordu. Boylelikle, yaratıcılık. kaynaşma, dayanışma ve sevgi elele, birbirini tamamhyacaktı; bireylerin ve toplumlann mutluluğu İçin. Düşunce yapısı lle daha çok geçmişe dönük olarak yasayan, ancak mesajlarıyla geleceğe de ıçık tntan Bcupery'nin llk başta çok soyut gelen bu görüşünü yabana atmamak gerek. R Anayasa ve Geleceğe Katılma ANAYASALARIN UZUN ÖMÜRLÜ OLMALARININ BİR TOLU DA «ESNEK» TERCİHLERDEN VE DEĞİŞİK TOPLUMSAL KAT MANLAR ARASINDA GERÇEKÇİ BİR «ASGARİ DENGEYİ» YANSITABİLMELERİNDEN GEÇER. Cumhuriyet Sahib'r.Cumhuriyet Matbaacılıkve Gazeteciifk T.A.Ş.adına NADİRNADİ Genel Yayın Müdürü Müessese Müdürü ...Yazı İşleri Müdürü • Yazı İşleri Müdür Yardımcısı HaberMerkezi Müdürü MizanpajYönetmeni „ HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGİL «. OKAYCÖNENSİN .AHMETKORULSAN YALÇIN BAYER' ALİ ACAR Artun ÜNSAL ve istekleri arasmda gerçekçi bir «asgari dengeyi» yansıtabilmelerinden geçer. Turk toplumu, yenl bir dönemin hazırhğı içindedir. Exup6ry'nin «kulesini» geleceğin Türkiye'sine benzetirsek, ülkenin tüm kesimlerl bu kulenin lnsasında aynı istek ve heyecanla çalışabilirlerse, birblrlerlnin ortak çıkarlarma daha saygılı olabilecekleri açıktır. Başka bir deyişle, kulenin insasına katılan keslmler genişledikçe daha sağlıklı bir geleceğe yaklaşılmış olur. Kuşkusuz, 12 Eylül Snceslnde ülkemlzde yaşanan ciddi bunaltm ve kurumsal küitlenmeler, ilk agızda kulenin «tasarlanmasında> yer alacak kesimler konusnnda zorunlu görülen bir sınırlamaya yol açmıştır. Kanımca bu lkinci bir eksikliktir. Aslolan, ülkemizin geleceğidlr. Yanl. kulenin ileride yıtalmaması, toplumun tOm kesimlerince büytik ftlçüde benimsenmesl ve ortak cabalarla korunmasıdır. Bu bakımdan, yenl anayasal düzenln kimler tarafmdan yapıldığı da önem taşımakla birlikte. temel sorun. bu düzenlemenin geleceğin TürHye'sini biriikte yaratmayı zorlaştıncı hükumlerden el verdiğince annmış olmasıdır. Danısma Mec llsfntn bileşiminden çok ortaya ne glbi bir metin çıkaracağı işte bu yüzden gündemdedir. Türkiye'yi 21. yuzyıla taşıyacak olan yenl anayasanın öneml açıktır. Çünkü. devletimizin otorltesi kadar, Olkenln toplumsal ve siyasal isükran, vatandaşlarımızm güvenceleri, özgürlükleri, sorumluluklan. refah ve mutluluğu bu temel yasadan esinlenecektir. Çünkü, hepils, toplum olarak baa baklann htlinrlne tam varamadık. Onlann gere^ine ve flnnmtne dogru durust inan»madık. Çoğunu lçi boş hukuk«al kavram saydık, aninTnariiV, öylece, dilimirin ucıryla kull»nıp durduk. Kıtaplar yanyor diye okuduk. okuttuk. Ama okudugumuz vo olruttuğumııs geroBkleri yaşayamadık. îste. •avunma hakkı buniann başıoda fsUyor. Bir turlü ayaklsn Oaerine oturamıyor, tslevinin de£erl tnlavUanuTor. Gereksis blr <lflkmutt9 glbi ele ahnıyor. Saveı ve yargıg «bersejr» sayılntan müdafl yafaut «TUkat olsuuBa daha lyi olnr sanıbyor. Ve buna gerçakten mamlıjor. laruı hak, 6dev, sorumMuk, çıkar, özlem Son olarak, temmuz ortalanndan berl kamuoyunun dikkatini üzerine çeken yenl Anayasa taslagı konusundaki tartışmalar Ejcupery*! benim İçin bir kez daha bulutlardan yer yüzüne indlrdi. Gerçl, üzerinde çok konuşulan ve yazılan bu taslak «henuz kesin biçlminl almamıştır» Ne var kl, bugtinkü içerifl lle. yer yer, kitlelerin demokratik siyasal yaşamla butünleşmeslnl engelleylci hukümler taşıdığı görflşOne katılmamak zordur. Kısacan, yeni Anayasa taslagı, toplumumuztın çeşltli kesimlerini birlestlrici ve uzlaştıncı olmaktan çok, ayıncı ve çatıçtıncı özellikJeri lle göze çarpmaktadır. Dahası. kltlelerln siyasal yaşama etkln bir blçlmde katümalannı zorlaştırmaktadır. Benzer bir lzlenimim, son yıllarda çıkan bazı yasalar İçin de geçerlidir. Oysa, herkesln bildigl glbl, yasalar ve hepslnden önemllsl anayasalar, doğal olarak dokunulamaz, değiştirilemez metinler değillerdir. Çttakü, büyük ölçude. sürekll değişen toplumlarda o anda varolan siyasal güçler dengeslnl yansrtırlar. Bu nedenle. yasalan n ve gene özellikle anayasalann, uzun ömürlü olmalannın bir yolu da «esnek» tercihlerden ve değişik toplumsal katman mlz «aynı gemi» lçinde olaeaksak, mlçodan süvariye dek, herkesin bu geleceğe gonüi vermesi gereklidir. Oysa, 1982 Anayasa taslağı şimdikl biçimiyle bizi bu konuda iyimser olmaktan alıkoymaktadır. öyle ki, kimi kesimler indinde kayıtsız şartsız onay görürken. geleceğin Türkiye'sini inşa cabalarından kendilerini «dışlanmış.» gören kimi kesinüerde de büyük bir tepki doğurmaktadır. Gene de, bir orta yol bulunabilir sanıyorum. Bunu sağhyacak ise «asgari müşterekler» flserinde uzlaşmaktır. Uzlasma İse. çeşitli kesimlerin Olke yaşamına daha etkin bir biçimde katılabllmelerine ve kendl alanlarmda almacak karar stlreçlerinde belll bir rol oynayabümelerine bağlıdır. Uzlaşmanm önemli bir ögesl de kişilerin gerekll saydıklan durumlarda eleştirlde bulunmalan ve farkh görOşler ortaya atmalandır. Aynı şekilde. başkaları taratmdan da yöneltilebllecek eleştlrilere hoşgörüyle bakılmam, bir toplumsal ve demokratik zorunluluktnr. Toplumun belll bir kesiminin, yeni duzenlemeler yapıhrken dışlanmış ohnalannın bedelini 1961 Anayasası ödemlştir. Benzer bir durumla bir kez daha karşılasılmaması için, muhtanndan Devlet Başkanına, yerel yönetiminden parlamentosuna, işçisinden işverenine, köylüsünden kentllsine, basit vatandaşmdan flst dOzey bürokratına, okur yazanndan aydınma ev kadınından atom fizlkçisine, mahalle bak kalından KÎT yöneticislne, gendnden yaşlısma, kadından erkeğine, sivilinden askerine. kısacası herkesin geleceğin Türkıye'sinde etkin bir biçimde tuzu bulun • ANKARA : • İZMİR : • ADANA : SBTVtS ŞB^LER) ~ YALÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMET MERCAN * İstanbul Haberleri: SeUhattin CÜLER D ı ş Haberter : Ergun BALCI Ekonomı: Osman U L A G A Y Y u r t Haberleri: Barbaros GENÇAK Kültur: Aydın EMEÇ Magazın: Yalçın PEKSEN Spor :Mehmet TEZKAN Araştırma: ŞahinALPAY Düzeltme: Konur ERTOP BÜROUUt # KonurSokak No. 24/4 Yenlşehfr ANKARA Tel: 17 58 25 17 58 66 Idare: 18 33 35 Haitt Zlya Butvan No: 6 5 / 3 İZMİR Tel: 25 47 09131230 Atatfirk Caddesi, T.H K l$hanı Kat 2/13 ADANA Tel: 14 55019 731 Bwan»eYay«n: CUMHURIYET MatbaacıriK ve GazetecılıkT.A.Ş. r&rkocstı Cad. No: 33 4], Cağaloğta . ISTANBta PJC: »46 istanbul. r e u 2U tn 03 (5 bat) TAKVİM . . 1 İMSAK 4.S8 GÜNEŞ 6 39 ÖĞLE 13.09 İKİNDİ 16 39 AKŞAM 19.17 YATSI 20 49 OKTAY AKBAL HfiViR CVCT Nedir Su Atatürk Ilkeleri?,, Ataturk ilieleri, Atatürk fflwl«l AtaMbrk fflmIeri! Her söyU*de, her törMKto. ber konuçmad» dülerde dolaşan söz. AUturk Öieleri! Batayorronu» okul bitirme tareninde mudur d« ögrend d» bdyte konuşuyon Ataturk ilkelertae bafth kalar»t»z. Vtrrlet Baskanı başta ohnak uzere tüm Konsay ü y e l « t tum bakanlar Atatürk'ten ve llkelarinden. b d S ı m kl devrimden nedense devrlm yerin» lnkılâp dlyorlar 8öz ediyorlar. Gençlijl, haüa hap bn llkeler çevresinde birleçmeye, bOtOnlesmaye çaftffiyorlar. Ama bu 'ilhaleı' nedlr? TasKhktan anlam. Ur rlhteki yerl, gelecektekl önmni?. îsmet ZtHü Eyuboğlu'nun «AiotürJ» tlhelerC adlı blr kltabı vwr. onu açtun yeniden okudum. Baktun. EyOboUn bu flk»leri on iki noktada toplamıa. Altı fflreyl harkes WUr: Devletçilik, Devrimcilik. Laiklik. CumlıuriyetçU ük, Milliyetçilik, Halkcıhlc... Anıa çu Ukster de n n Bağımsızlılc. büime guven, nygaıldrtan yan* ohnak. köyluyü kalkındmnak. ulusal birligl korumak, «QPdürmek... Bütün bunlar bir araya geUnce 'Atatürk tlheleri' ortaya çıkıyor. Her birl ayn «yn ele «lınıp incelenmelt öğretilmell. gerçekçi blçünd* yorurolanmalı... Şu ilkeyi öne alıp, bu Ukeyi görme»likten gelmek Atatürk'ü de llkelerini d« ortadaa kaldırmak, bozmak, yozlaştırmak demektir. Btmn da cmceden bilmeli.» En önemli ilke, biç kmku yok ki. tam bagnnsızlıktır. •Devletimiz ve uhtsumuz içte ds dışta da tam anlamıyle bağımsız kalacaktır.* Din baskm, bagnaz duşünceler halkımızm gercek özgürlügünü engellemektedir. Dinsel tutumlar gündelik yaşamın dışına atılmalıdır ki çağdaş uygarhga yakışan bir toplum yaratabilelim. Bu konuda Prof. Karal şu örnegi verin »140 veyo 150 ytf öncs öğreneüer okullarda yer» otururlardı. OkuÜara nra bonunca hocolor eövur icadıdır diye kıyamet koparmışlardır. Bacaklar mllanaroh kuran okunmasmm günah olduğunu ileri sürmuflerdir. Sonunda Padifahın önün de hocalann ve çağdaş eğitimeüerin temsücUeri düfüncelerini açtidamışlardır. Varüan uzlaşma şu ohnuftur: Kuran dersinds öğrenciUr. nralann dzerine çuup bağdaş kuracaklar ve der* göreceklerdir. Ift* din bu biçimde yasamtn tüm honulanna girmişti. Dine bağlanan adet ve gelenehler özgür düfüneeyt demirdm bir çember gibi c«virmijö.» Bir ulusun 'tam bağımnz" olabilmesi, herşeyden once bireylerinin kendi öz yaşamlannda gerçek özgürlüklere sahip olmalanna, o hak ve özgürlükleri kendl Istençleri gereğince kullanabimelerine bağlıdır. Bunun tek yolu da bilim kurallanna nymakbr. Toplumda gerçek blr eşitlik yaratabilmektir. Yasalar önünde eşitlik. yaşam savaşında eşitlik, hak almada eşitlik... Bu da toplumun ekonomik yapısını cağdas verilere uydunnakla olur. Prof. Karal bir konferansında Atatürk'ün 'yeni bir toplum' daha dogrusu yenl blr ulus yaratmak istediğini söyler ve der ki: *Bizim cemiyetimiz ise özgür düşünceyi engelleyen anlamsız görenekler nedeniyle amorf ve biçimsiz bir cemiyet idi. Laitilih Türkiye'de yalnız dinle devletin aynlması demeh değildir. özgür dufunetyle de dufünmeh demektir. Dünya iflerini. devlet idaresini eUnde bülunduran insanlar eğer laik bir düçünceyle bu işleri yürütmezlerse o devlette laiklik vardır denemez.» Yenl Anayasa'nm ük taslağını hazırlayan kişilerin konuşmalanna bakınca, hele kabul ettiklerl bir takım baskıa maddeleri gördükce Prof. Karal'ın koyduğu teşhisin ne denli doğru olduğu ortaya çıkıyor. Özgür düşünceyle düşünmeyl ortadan kaldırmak niyeti apaçık... O kadar ki, 'özgür* sözcügünü bile 'yoh' etmek istiyorlari 'Devrim' yok, 'özgür' yok, 'çağdaş' yok, hele 'uygartik" o doğal olarak hiç mi hiç yok, 'ekiri, 'yazm' 'toplumculuk' gibi sözcukler, kavramlar da ortadan kaldınlmak istenmektedir. Bu durumda Atatürk'un 'çağdaş uygarhh düzeyinm üstüne çıkmak' ülküsune nasıl varüacak? diyeceksiniz, isteyen mi var bunu? Amaçlan. Türkiye'yi Karal'm dedıği gibi 'amorf ve biçimsiz! bir topluluk halindo tutmak, hatta halkımızı kazanüan haklardan da yoksun kılarak gerilere çok çok gerilere itmek... Atatürk llkelerinin laik, ulusal. bilimsel ve in«ncıl* kavramlar oldugunu söyleyen Karal. altı ilkenin bir bütün olduğu, hiç birinden vazgeçilemeyeceğinl yaayor. Ataturk de «Bia ilhamlanmızı göh ten değü, doğrudan doğruya hayattan almıç bulunuyoruz, bizim yolumuzu çizen, içinde yaşadığımız yurt. bağnndan çıktığımız Turk milleti. bir de milletler tarihinin binbir facia ve utırap haydeden yapraklanndan çıkardığımız sonuçlardır* demez tnı? Demeic Jd, savunma. yazıiı usule corlanamaz. «Ziıa, bbdm ya. ıamız tahkik (engizls>on) osaEROL TOY limiı değll, itbam usalünıi be. ntrostmiçör.» Yuze karşıüls ve açıiüık aa ancak sozlulugü gerekurır. Madem kı. yaıpç «dunı^mada edindiği kaoaate gorc karar verecektır. o halde sozlüluic temel ılkedir. SoalU savunmanın uzamava yol açaoa ğı doğru degüdır. Eger, yazılan metın okunacaksa. laten SANIK DAHA POLİSTE İKEN AVÜrraıy,^nf\m zaman kavbma ugraKATTAN TARARLANABİLMELİDtR. yacakUr. Ama okımmayacajı esas aunıyorsa, durum gerçekAVÜKATTAN KORKMAK SAVÜNten korkun; olur. Kısacası, ceMADAN KORKMAK DEMEKTİR. za yargıiamasiDda soziülük te* mel kuraldır. Ve sözlü savuama, savumnanm hakkıdır. Turgut KAZAN Uygulamada, bazan ywcüı dt lekçe avukattan almro okunyargüamaB koHekmu^ gürt kayda geçırüiyor. Be» Kvukatııı ö^fttrlfiSuntl kmnıııak vlıil yapsnsBa. ttf bir lçtlr. Kollektiflik Iddia zan da, avusatm sosü vtal vapemBa. Yam, eem yar gerekir. Ve tam Ur osgürtük pimnm «oent yırgıhBMftı ola* için, btro da beCmma olabil rek yasılı savunma ketiTmam demekttr. KONTEB melldlr. Akal balde, balnnb bir dan blrtoe yahut tutanak kaU. fllc ^ >M*1 tl nf*n1n 1s&xet et* mas. tste, nvunma budor. b v o avukaU koılıAabflir, en biae okutturuluyor. Ve khaa» ffl loytar. Kuntefe gore, »ııııı»^ }m)rVi budur. Türklye'de faaliyette bulunan bankalann incegelleyebüir. Erem'm diliyle ne söylendlgird anlamadan •*• bir yarsüama ve inaaaea bir 1anrn ^ umjmmM H adatot için, onu tammak gere «Baro müstekU defuse, ınöda vunma taTff^n7 'ff olnyop. leme ve denetimine yetkih MALIYE BAKANUGI i ımiıfTılmnff ininınTr{i p BOyleoe. avukatm istni de ya> fU befckı fllttr.» BANKALAR YEMINU MURAK1PLARI KüRULU M. verHeafafikflmde nrsıluns Ur. korumak gerelcira gıç yapıyor. Blr çesit »vukatm BAŞKANLIGrnca, 16.11.1982 Sah günü saat 9.3C'da Mkmfl dtffldir. Aocak kollefc. Bu bak. uygulamada ve savunmanın gereksizlıgl orbaslamak üzere yapılacak yarışma sınavı ile yeterSavunma södii olur Vt eluak Terfltn hâköm» h« fl> am verllen »vakatlaı taya konuyor. Yani, vsrgüama> li sayıds Bankalar Yeminli Murakıp Muavını alıUkati ifıde eder.» ve «mfidayUrUtülür. «Avukmillfaıı tsrihl nın kollektlfutl acıkca reddedi. Anlatmaya çahsbk ki, yargıyaai kaışıteıl ksbnl et ceza tısnl bnkaknnıra tsrfhi kanaoaktjr. liyor. Oysa, avukat dllekçeslnl y Hr tddi», Iddis deffl dar eskidir.» Avukat deneyımi lama kollektif bir istir. Ve sa anlatıp açıkla?acaktir. Böyleoe, Sınava katılabilmek için: kanıdırj» (Prof. N. Kunter, ve hukuk bilgisiyle eavunma vunma ma\ratrn baştan sona savunma kollektif vargılama a) Devlet Memurlan Kanunu'nun 48. maddebu kollekül görevtn idnde özCesa Mbbakemesl Hukuku, makammı temsil eder. Suçlama işine kafalacaktır. Yoksa, hersindeki nitelikleri taşımak, 1978, îstanbul, Sh. 38. 169) nın doğal sonucu savunmadır. gurce yer »tobHmeUdir. Bizde hangl birinin avukatm diiekçebl 1982 yılı Ocak ayı başında 3C yaşını doldurVe savunmsmn suçlamayla bir. sanüdığı glbl, müdafil yalnız SIQİ okuyup geçmesi. savunnsa mamış olm.fck. oturup durusmayı izleyecek, lUcte bajlaması gerektr. Ama Hükmün koDektifliği olmaz, olamaz. Böyle bir uygoc) Siyasal Bilgiler. Iktisat. Hukuk. Ortadnğu bizde, avukatm suçlamayla bir. arasıra birdohı müdabaleyl lama, sozlülükle baîdaçmas. göğüsleyerek «tahlfre» yahnt Teknık Üciversitesi Idari Uımler Fakültelen, TktiDemek kl. ceaı yargılama likte sanığı koruyabilmesi ka«tevsii tahkikat» isteyecek ve sadi ve Tirari llimler Akademileri veya meslek koOzetleyecek olursak, saghkh •mda savumnanm yeri ihmal bul edilmiyor. Böylece. ithara edilemez. En son kararla, her ve savunma dengesi daha baş «savnnma. adı verllen en »on bir yargüama ve insanca bir nusuyla ugli diğer yüksek 6*renim kurumlanndan turlü kuşku yezuiecek ve ger tan yanus kuruluyor. Oysa. değerlendirmeyi yapro gidecek adalet için savunma hakkı çok veya bnnlann esiti yabancı fakülte ve okullardan önemlidir. Bu hakkı doğru ançege vanlacakür. Gerçeğe vara. Amerikan Yüksek Mahkemesi kisi değüdir. KoUektif çalışbinni bitijmiş olmak, blimenin yolu da, bütün liıtl «sanıfa dımışmada müdafl bu mamn içinde yer atanaa gere lamak. itham makamıvla dengerekroektedir. ken kiçidh*. gede tutmak ve müdatU her malleri görebilmeirten geçecek lnndurma hakkmı tanıyıp kolIsteklflerin smav için gerekli belgelerle sınav tir. lddia sadece ihtimallerden ]uk soruşüırtnafsında buna enAynca, ceza yarrılaması ste türlü tehditten korumak gerekonularuu belirten broşürü Ankara'da Bankalar Yebirtnl öne sürmüştür. Sanıgıa gel olmayı. Anayasanın ceza da. lüdür. MUdalün istekleri yasay. kir. Avukat ceza yarzüamasmminli Murakiplan Kurulu Başkanlığı'ndan. tstansuçlu oldugunu soylemiştır. Sa vasında müdafl bolundarnlına. la yahut mabkeme karanyla ya da bir aynntı deftıldir. Tıpkı bul'da Karaköy Maliye binasındaki Kurul'un Tstansavcı gibidir. Bu hizmeti korovunma da öteJd ifatimall tam sına olanak verrn 6 eidoe a>kıkoşulunâ bul Grup Başkaniıği'ndan vey a adlan peçen fakülbir eşitlikİB söylevebUmelidır n» savmıstır. (1964. Escobedo Savunma sözlü olur. ünutzna mazsak, yani değerine taante VB akademilerden bi77at veya mektup'a ssftlayamazsak, hüküm koUektif olki, sağiıklı bir hükum kurabıl davası) Bizde de, aynı yorum yalım ki, «arutatUrm dilinin rak basvurma ve kayıt işlemi için en geç 10 Ka^ım 8in. Eğer, bu olanak lyi t$le benimsenmelidir. En azından, kesümesisb isteyen Napolyon' maz, yani hüküm olmaz. öylemezse, yani savunma görevi ilk soruşturmadaki olanakla un ülkesmde, bugün Fransız ce, ltham olarak kalır. Hepi1982 Çarşamba günü çalışma saatinin birimine kalşlemezse saflıkJı bir bukme nn hanrlıkta tanmması gere Yargıtayı «yanlı savunmayı, miz bundan sakmmalıyız. Yadar Bankalar Yeminli Murakıpları Kuruîu Başkangidilemez. ÇünkU, bütün ihti kir. (Prof. Ö. Tosun, Suç ssvunmamn esast sajnuyor^ sal düzenlemelerde ve uygulahğı'na başvurmalan llan olunur. mallerden süzülüp eelemeyen Muhakemesi Hukuku, 1976, İs Ünlü Paris Barosu Başkanı mada savunma hgVfcıni korumaya çalışmalıyız. Umıtmaya. bir hüküm, doğru bir hüküm tanbul, Sh «70) Yani, ithamsa, Charpentier de «söılü durnş(Basra: 21189) • 6003 değildir. vunma dengesi suçlamayla bir. mayı ve savunmavı kaJdırmn, hm ki, hükmü sağuklı ve adalikte knrulmazsa, savunma hak vkasmdan engizisvoıı telir» letü kuabilmenin baska yolu Bu nedenle, Kunter «iddh ve kını koruyabflmek mümkün diyor. (Erem, a«k. Sh. 197) yoktur. rnüdafaayı karar msdalyasuun deÇildlr. Daha poliste flten, salkl yüzü» olarak gbrur. ve ara. nık avukattan yaLrarlan&bUmelilannda bir görev densesi is dir. Avukattan korkmak sater. Eğer bu görev dençesi ku •vunmadan korkmalc demektir. rulamazsa, «iddia» hüküm olup cıksr. Doğaldır ki, böyle bir sonuçtan en çok sanık zarar Avnkafan özgürlügü görmiiş olur. Ama zarann saAynca, savunma hakkmı tam dece sanıkla smırU kalacağı sa. nılmamahdır. Çünkü. herkes sa kullanabilmek için. avukatm nık olabilir ve bu durumda za bzgtiT olabilmesi gerekir. Kunrann bütün bir toplumu sara ter «bfir olmayan bir müdafaa, seklen müdafaa olnu baklkatte cağı kabul edflmelidir Asıî ftnemlisi de, doğacak zarann müdafaa değildir» diyor. Ve bu devleö yaralayacağıdır. Kısaca özgürlüğün «yürüöne ve yar?ısı, «savnnnıa» ceza vargılatna lama kırvvetlfrine karşj», «««• sımn «onsuz olmaz» bir parça ruca karşı», «3. çataslann bas. sıdır. Bu haktan bütün Anaya. kılanna ksrşı* «Jrendislna ksrsalarda ve uluslararası belge şı» sağlanmasını istivor. «Dnlerd» yeratması bundandır. rnimanın idaresl ve disfplinl EREM «mfldafaays rpr venne hakkmdaid baskanm vetldlerlyene mahkeme, müdafaasız ka nin müdaftin hnrlügüne tnani rar verene hakirtı denmez» di olınîimasi» «mndafim mfidafaası sırasında acaba sözlerim yor, «hakibatin mevdana çıkabihnest ve ayncm adaletin insa. snç teskfl edecek nrf» endlseni olabümesi içta savınnna hak. sine kapılmaması kosnllanm kmın korunmasnn» lstiyor. anyor. (Kunter, ask Sh. 335) Erem'e göre, «Haktmden (çayn Yani, savunma hakkı açısmsmı ifamal etmek, hakimi ceza dan, müdafliUk görevtain hiç davasııun Iıer çeyl ksbnl ?t* bir tehlikeyle karsı karsıya kal. nıek dava kavramına avkındır. maması gerekîyor. Dara Tiütün nt tikirlerin önriiÇünkü, avukatm ÖZKÜT olatii îse. fikri ortava ataniar, da bilmesi, savunma icin çok vada ildnci derecede siije savı. önemlidir. Erem'in dedigi gibi, Ismazlar. Zlra müdafaasız hü. «müdafaa makamı, kendini idlur Ortur Oriur fylıır orlur ortur orlur oılur anur Orinr r%iur Oriıır kiim tassvmr editetnez. Ter. dU makamından daha serbest lerl ne olarsa olstm. müdafiin hissetmek mecbnrivetindedir.. r.O. BOX 8, PAOlAtUUA. de savcmıa da hiiköm maka Daha iyl, daha muteksbil bir Hcs oıeu k Acmmı tnmda mevküeri vardırj» (Prot. adaleif bsorlsnuk ıcsrreti müha plajda F. Erem, Oeza Usui Hukuku, dafaads bühass» kendbri pöster 1978. Ankara, Sh. 173) melldirji (Erem, agk. Sh. 185) 8SHİ İNŞA SANAY! fçÎN ALANYA AUAOOUlOtsl Bu özgürlük, koUektif olan YEOEK PARÇALAR v ı TUUM yargüamamn bh gereftidir. Cün Tam Pans.yon13JBOOTL. Savunmanın yeri kü, savunma mflVnmiT!iTi yarŞehlr mtrkezlne V»km»Oeğı5ik mımînjj.Tna» Rntoran CaterpUfır Cummln» F i a t . Ma»*eyF«rgu»on . Deutr . Macfc B j f Güne}lcnmtT«rasj • Koof BarÇıft Aansflnı ıie Aii Bu söylediklerimız, ceza yar gılama işine tam katüabilznesi AlllsChalıners Inlarnstional «k, UflJ'ıun ozenb vcfneklen, de^ı? gılarnasmda sâvunmBiun verıni önlenirse, sağüklı bir hüöne nvo. duj WC* t 108 o d a Hef gtct muzık ÜISCO TROP.CAL ve önenunı gösteriyor. Nıteton, varılamaz. Onun İçin. yargüamaya katüma yoîundakl istekFIVATLARMIZA ' 0>d atoto Iknnhı nhbcau *em» * bazılan yargüamadaki kolieictif Barttn» •*)«*! 3»5k|!ktM/ISIT r l 61 10 '4 t l «2 H <] 23 81 liö sacayajtına benzetirler. Sa leri disıplın hükümleriylp tehTdo: K|W OBOK TİL KadASv trtıbd. AtMa T w m Td: 17 «1 07 uıâ. e^raek tehlikehc'ir. Savunvunma, sacavagındakı ııç avak1 taa biridır. Eğer bu ayak ı&le ma îiniçiriP koruyabümek için . artıır orlur orlur ortut ortur Ortar Ortur onıır orlur Ortur Ortur Orlur rv B Savunmasız Yargı Olmaz! AYDIN VE ÇAĞI Bütün Kitapçılarda Malîye Bakanlığı'ndan Bankalar Yeminli Murakıp Muavinliği Gîriş Sınavı T&gmurda mallar ıslanırdı, Mahsul berbaddurdue Şimdi Süperlit var. UPERL1T < ^ 'çagdaş çatı malzemesi' intertecnica Ltd. *«« ortur
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear