23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 TEMMUZ 1982 KÜLTÜR YAŞAM Cumhuriyet 5 InsanoğluTuhaftır TEBRİKLER KONUŞUYOR Umur BUGAY Bayramlık KAFA Fuat ÖRER Bu bayram da hasta numa rasına yatarsam artık kimseye ınandiramam. Bu kafa ne bıçım kafadır? İki aspirın yuttum bana mısın demedı Bayram geldi gelecek. ağndan gÖ7umü açamıvorum. Şakaklarıma sancı oturunca gozum bırşeyi görmuyor. kendıml dağlara taşlara vuruyorutn Bu sabah da aldım başımı arka tepelerdeki gecekondu lara vurdum. Içerden PÜamalı bir bey çıkıp, «Höst lan! dedi. Sıvalan döktun. Git kafanı daha saglam yerlere vur...» «Pardon beyfendl!» dedim. Adam anladı ama köpeği olacak hayvan anlamadı Daha yukanlarda bir bahçede üç çocuk, uç tane uçuç böceğine uçmalan için rüşvet öneriyorlardı. «Uç uç böceğim. anam sana çahştığı evden terlik pabuç getirecek.» Çocuklara yanaştun. Yanlış söylüyorsunuz diyecek oldum, üçü bırden bana bilek sallavıp. Hello amca! dediler. Bayramda o cicilerden anamız bize de getirecek...» An, ben bu kafayı n'apayım? îki aspirini daha, yutmak niyettyle ağzıma attım. Hapı ağzına sokmadan suyu arasana be adam! Ted birsiz araziye çömelip seke seke taş arayanlar gibi, •Aman bir bardak su!» dlye sağa sola saldırdım. Bura halki insan canlısı. Feryadımı duyan su aradı. Su ne.gezer Allah'ın dağında? Pembe kondunun bahço tuvaletinden, poturlan toplayıp ibriğiyle bir dede fırladı. Dayadı ibriği gırtlağıma... «Mübarek gfinde onıç yiyenin gırtlağı da rızkı da daralır evlat...» dedi. Ben ağrılı kafama dağda bayırda çare ararken, bu dede ibriğiyle birlikte Ramazan'ı da burnuma dayamıştı böylece... Oruç ylyenin bazı şeyleri daralıyorsa ön yalılarda oturanlann durumlan berbat olmalıydı. Koskoca dede bu, yalan söyleyecek değil ya... Bizim mahalle semtin orta yerinde kalmış, nerdeyse aklını kaçıracak. Insanın kafası ağrısa nereye vuracağını bilemiyor. Arkaya dağa vursan pece kondu; Ramazan var, Bayram kıyıya inmiş serinlemeye... Ön tarafı deniz kıyısi; kıyısında herkeslerin yalısı... Bayram var, Ramazan'ı dağa yollamışlar duaya... Bizim mahalle ortada dedık ya... Ne Ramazan ne Bayram... Bizde her zaman. birşeyler olacakmış gibl bir şeylere hazırhk var. Neye hazırlandığımızı bir bilsek de bayram yapacağız. Oddiyet Bayramda havalar yine hiç belli olmayacak. Bir ara bulutlanıp sonra güneş aça cak. Sabah erken kalkılacak. Namazdan sonra bazılarının, arkasmdan hayırlı dualar okunacak. Kahvecl Recep bayramlık yeleğinl çekip. demlüeri dolduracak. Bayram havaları yine aynı. «Ay, civan Alişime kur ban olayım» Erköse kardeş ler çalacak. Hanımeıendi bir sanatçımız tsviçre'ye ka Bayram haftası o • ÇUKULATA, Kara mara, tü kaka bll! şekerleme turudür. Yiyende acip sivilceleıj çıkar dişleri çurutur. Belki yuzünü bile ka rartır, hortlak gibi yapar. • ÇUKULATİN, Çukulatanın «ayıbe*tin» türünden olup da o da çukulata gibi yiyeni drakula yapar. Çukulatin sadece bizim orda bakkal deli Alaettin'de satılır. O da ?aten deli, adam dovuyor .. • BADEM EZMESl, Ezık büzük bîr şeydır. Yemeseniz daha iyi olur. Doğru dü rust bir halt olsa durduğu yerde ezilip büzulmezdi. Belki içinizi de ezerek lcaçıp gider. • LOKUM, Öyle vıcık vıcık laubali şey, leri ellemeym canım. Öğğk! Neresini tutsan bmgıl bıngıl.. Çürük dişe hemen kaçar, adamın feleğini şaşırtır. Mevlidlerda külahın deliğini tıkamak ıçin kullanılır^ Mevlid'de ağlandığmdan lokumlar ıslak olur. Aç ağzını yavrum, meh meh!.. • MADLEN, Ula o da nedir agalar? Alaman bir teyze midir? BAYRAM HAVASI çan banker sevgilislnin arkasından otaıyacak. Ben ona sevmeyi ögretemedim. Fıtnat hanımm akldelerl torunlannın ellerine bulaşacak. Küçtik Oktay yine 1shal olacak. îbrahim bey havasını bulacak. Yeni diktirdigt pantalonuyla kayınvalidesinin evinde ayakkabısının altmdaki pençeyl göstermeden bacak bacak Ostüne atacak. Çocuklara bavram harçlığı olsun diye cebinden bi çekişte üç onluğu birden cıkaracak. Pos tacı Fuat aym kutuyla beş kapı vapın «T\> zahmet ettlniz?» dedirttikten sonra şekeri bırakmayacak. Yol da karşılaşılan büyüklere hep aynı numara yapılacak. öpim amcacım. Blz de şimdl size geliyorduk. Tehvil, tesflye. sıkı para sözcükleri kullanılmayacak ama zlyaretlerde konusmalar yine de can sıkacak. İşler nasıl? Aaah, ah... Bu Turgut bey Bakan lığı neden bırakmış?. Yaa. Okudunuz mu? Anayasa açıklanmış.. Duyduğumuza göre kü çök b»y para kaptırcnış.. Eee. daha, daha nasılsı nız bakalım? Hadi hanım, biz yavaş, ya^aş kalkalım.. Meyhaneler dolacak. Arit birinri gttn ö§le yemeğinde rakıya oturacak. Akşama doğru cocuklan pataklıyacak.. Aşın bıçaklama. yaralama, kavga beklemiyor. tkinci gün bunlarm hepsi unutulacak. Bayram gazete si oıkacak. Manşet: Bayram iyl geçlyor.. Havalar açacak. FÖ ..Kız Leyla n'olursun bl öpücük versen? ölümüNgör vermezsen. ö p mezsem bayrama sağ çıkmam ben. EkmekJVIusaf çarpsın ki seninle •vlenecem.. Mangal tahtası Sadullahcığım biz bu bayram Hacı Arif beylerde Beykoz Çayırmda araba sefası yapıyoruz. Çalgılar, şarkılar gırla. Hep kulaklarınızı çmlatıyoruz. Hacraın yeni bestesi nişabürek. Düm tekâ düm tek.. Arabada oturan yengen Civelek. Mutlu bir Şeker Bayramı U.B. cağmdan vurmamn mı, yok sa kafasmı ktrmanm mi daha doğru olacağını düşünüyordum. Sabah otobüs durağında yanm saat kadar bekledikten ve kapılarım acmayan üç dört şoförü pencereden ölümle tehdit ettikten sonra bir dolmuşa kapağı atabildim. Arabada yeni artan dolmuş fiyatlan yüzünden yolcularla şoför arasmda tartışma çıkmıştı. 5 lıralık far* kı vermek istemeyen bir yol cuyu araba yürürken dışan atmaya çalışan şoförümüz, bu tartışma sunsında kızgın lıktan sekiz on yayayı da ezmeye kalktı. Taksim'de dolmuştan 1nip otobüse bindim. Topkapı ya geldiğimizde otobüsün arka tarafında bir kavga çık tı. Ayakta duran yolculardan biri üç kişihl: yerde, üç kişıden fazlasını oturtmuyor diye, oturan yolculardan bırinin boğazma sanlmıştı. Oturan yolcu da ayaktaki adamm gözlerini oymaya çalışıyordu. Bu hava ıçınde otobusümuz Bakırkoy'e vardı Akıl Hastanesinin bahçesi ağaç lar ıçındeydi ve her ağacın altında iki üç akıl hastası gölgelenıyorlardı. Benim, ya ni «akıllı» birinin içeri giraiğini görünce saygılı bir şekilde toparlandılar. Konuşmaya başladık. Aslında benim «içeriyi» merak etttğim kadar onlar da «dışanyı» merak edlyorlardı. Sağdan soldan sorular sordular. Örneğin «Ev kiralan ne kadar oldu?» diye araştırdılar. «Eh, işte 30 40 bin lirayı buluyor» diye cevap verdim. Bu kez «Memurlar, işçiler kaç para kazaruyor?» diya sordular. «25 30 bin lira» olduğunu soyledım. Çok beı ğendıler bu yanıtımı ve gü* lup durdular. Ne olacak de* h değil mi? Ne duysa gülu* >or. Ben de hemen «Deliye hep gün bayram» konulu röpor" tajıma girıştim. «Nasıi bayrama hazırlanıyor musu1 nuz?» diye sordum. «Ohooo abi,» dedilen «Bize her güa bayram.» Matrak olsun diye «Neden»' dedim. «Deliyiz ya ondan» karşılık verdiler. diya Lan Hüseyin şu hayvanlan gördüm de akluna geldin. Sen de ayılığı bırak artık oğlum. gel barışahm... Küs durulmaz bayrama. Ne demişler? Hayvanlar konuşa, konuşa.. Insanlar koklaşa, koklaşa.. Olmadıı.. Gel seni bi ısırayım,.,]yiuaaah, muaaah!.. "Deliye her gün bayram,. Konulu Röportaj Yalçın PEKŞEN Bayram yaklaşıyor ya «matrak» bir gazetecilik yapayım dedim. Bılindiğı gibi Turkçede «Deliye her gün bayram» diye bir söz vardir. Eğer Bakırköy Akıl Hastane sıne gıdıp, delılere bayram hakkmda bir şeyler sorsam «gırgır» bir yazı olurdu. Bir iki soru, bir iki cevap... Bay ram öncesi bayağı ilgi çekerdi. Sabah erkenden yola çıka cağım için, o gece yatmar. dan önce sinirlerim yatışsın diye üç tane diazem. iki tane fosfostımol. beş altı tane de fililop hapı almama karşin sabaha kadar uyku tutmadı. Aslında önemli bir şey değildi kafamı kurcalayan. Kaç gündür bana bozuk çalan servis şefimi ba Canım, dedim üzülmeyln bir gün siz de çıkarsınız.» «Pışşşık,» dedi delinin biri. «Deliyiz dediks e o kadar da değil.. Anam, hayırdır inşallah, dün gece bl rüya gördüm. Üstümde bol etekll bi elblse.. Bayramlık.. Bulutlarm arasında uçuyorum döne, döne.. Enişten de papyon takmış. dans yapıyoruz elele. Bayram öncesi neye alâmet bu anam? Hııım.. Tayini mi çıkacak, ikramiye mi alacak? ' •»••••, Kutlama Şakir BALKI Bekçl Bayram olmasaydı, sık sık soyulurduk. Muhtar Bayram koşuşmasaydı, klmden «Dogruluk» kâğıdı alır dık? Aşçı Bayram çalışmasaydı. bize kim kuru fasülye pişirirdi? Meydancı Bayram yangelip yatsaydı. ortalık nasıl temızlenirdi? Zur nacı Bayram yaşamasaydı, düğünleri kim şenlendirlrdi? Berber Bayram olmasaydı, sinekkaydı tıraşlan kim ler yapardı? Bakırköylü Bayram doğmasaydı, kimler «Bana bergttn Bavram» derdi? Gardtyan Bayram olmasaydı, haplshane çeşmesinden kimler söz ederdi? Şoför Bayram dldin meseydi, kimler ulaşımı saglardı? Fınncı Bayram ouııasaydı, ekmeklert klmler pişirirdi? Çımacı Bayram beklemeseydi, gemileri kimler bağlardı? DertU Bayram olmasaydı «Söyleyin anam aglasın / Anamdan gerisl yalan ağlasm?» kim derdi? Emekçi Bayram olmasaydı, kimler yedl kat yerin altından kömur çıkanrdı? Davulcu Bayram koşuşmasaydı, kimler düğünleri şenlendirirdi? «Davulumun Ipl kaytan / Sırtımda kalmadı mintan?» diye ünlerdi? Bayram'lann bayramı kutlu olsun. İşte böyle. »Bizim herif şu çocuklara bayramda ne alacagını hlç bilmez. Yine ne ayakkabı getirmiş ne gömlek.. Açtılar paketlerl lkl tane oyuncak. Ne giydirecegim ben şimdi bunlara anneme giderken? Işte, bu bayramda kaldılar doncak. Bayramda giyecek almanın bir yolu var! Sulhİ DÖLEK Mağazanm önünde duran tombul adam, çocuğu çağırdı. «Utuz lkı dişe keman çaldmyor^ dlyerek seğirtti çocuk. Bardağı çalkaladı, su doldurmaya hazırlandı. «lok» üedl adam. «8u istemlyomm. NiyetIlytm zaten. Bir daldka içeri geliver benlmle.» «Gel gel,» dedi tombul adam. «Çeklnme. Sırtında bir elbise deneyeceğim. Uzun sürmezj» Suçu çocuk ıçeri glrlnce şaşkma döndü. Elindeld plastik bidonla bu gösterişli mağazaya hlç uymayacak bir görüntü oiuşturuyordu. YerdekJ yumuşak halı, tnsanın bulaklannı okşayan müzlk, burnunu gıcıklayan güzel kokular ona öyle yabancj şeylerdl ki... Yine de GUCU çocuk bunlan değil, kafasmdaki giysiyi duşünUyordu. «Istemem^» demek geçmişti için*ten önce. Diyememiştt «Şunu buraya bırakattm hele. Çdtatken Tombul adam, çocugun elinden aldığı su bidonunu kasanın yakınında duran bir mağaza görevlislne bıraktı. «Gel peşimdenj» Birlikte çocuk reyonuna çıktılar. «Aradığınız gibi bir çocuk bulabildinlz demek.» dedi tezgabtar. «Evet^» dedi tombul adam. «önce şu keten tekimı deneyellmj» Çocuk utandı. Demek öyle yoksul bir görüntlşU vardı ki, tombul adamın yardımseverlik oklan onu heclef seçmişti. «Adam sen de» diye dUşündU. «ünu boşver de, şu keten giysi. lerin güzelliğine bak!» Yalmz onlar değil, tıepsi gUzeldl. Ama tombul adam her birine kusur buluyordu. Takımın birini çıkarttunp bir başkasını giydiriyorlardı. Çocuğun içi gidlj'ordu. «Ya hiçbirlni beğenmez de benl giydlrmekten vazgeçerse?» Ama düşündup gibi olmadı. BeJ rengi bir takuna karar kıldı tombul adam. «Bana bayddım!» dedi. «Hadi, çıkar bakabm yavrumj» Elbetto. Bunlarla gidecek değUdl ya. Yine eskUerini geçirmeliydl sırtına. Arife güntl güzelce bir yıkanır. bayram sabahı yenüertni giyerdi, «Tamam o^lnm, sağoL GidebUlrsin. Al, çnno da harçlık yaparsm» iki onluğu çocugun gömlek cebine Okıştınyorda «Ka glysiler?» diye nunldandı çocuk. Onu duyan olmadı Dlle. «Gerçl blraz bol,» diye anlatıyordu tombul adam tezgâhtara. «Buna bol gelen, blzimkine tam gelir. Boyları aynı ama, benim oğlandan cok daha sıska bu çocukJ» «Küçüğün kendisinl getirebUseydini2 daha iyi olurdu elbet,» dedi tezgâhtar. «Annesiyle yazlıktatar,» diye açıtladı adam. «Eh, bir bayramlık da almak gerekiyordu...» Sucu çocuk ötesini dinlemedi. Halı döşemeli merdıvenlerden yuvarlanır gibi indi. Sevgıli su bidonunu kaptığı gibi kendisini mağazanın boğucu havasından dışan attı. «Otuz Ud dişe keman çalduıyor!» diye var gücuyle bağırdL # Bagırma» Nasıl? Ahmet İLTERBERK Bayramların geldlğl na sü anlaşüır? Arifelerden ve artfeler de birden artan tarifelerden. Bayramlarda niçin önce küçükler, büyüklertn zlyaretine gider? Büyükler, bayram günü sokağa çıkmanın sakıncalarını bilecek kadar olgunlaşmışlardır da ondan. Bayramlarda dargınlar niçin barışır? Çünktt dargın olmayan lar banşamaz. Bayramlarda çok şeker yemek sakmcalı mıdır? Misarirllkte yiyorsanız sakmcasızdn*. Şekerleme Plyasanm düzenine Çarü naçar oluruz râm. Bilirlerki dargeUrli Velilere her gün bayram. Oyuncakçı kazıklarken, Kmk dökük zırhlı arafi Bayramlarda rahat alır ' Her çocuktsn zamlı haraç, Benkli kartın alıcısı Şimdilerde yok ortada. Yeşilçam'lı görsel sanat (!) Ürünleri işportada. Etıketler çok saygıl! Tüm özal'sal yasalara. Mor binlikler kuş misall Fike yapar kasalara. M. Nezihi Güldioğla
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear