23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 HAZİRAN 1982 Cumhuriyet 9 Calışanlar.. Sorulan... Sorunlan... Y Yıfcnaz SİPAL hazırhğı içinde olduğunu söylediler, ne zaman tamamlanacağı konusunda bir bilgi vermediler. Ancak daha önceki uygulamada SSK kendi sağhk kurumlarmm dışmda yap tınlan protezlere her eksik diş için belirli bir yardım yapmaktaydı.. Türkiyeden • Hava Harp Okulu'nun düzenlediğl «Geleneksel Halk Oyunlan Şölenl» Hava Harp Okulu sfaıema salonunda yapıldı. • İstanbul'daki trafik kazalarında Bedrettin Düzen, özcan Sezen, Osman Yılmaz öldüler. Aynca 8 kişi yaralandı. • Kumkapı açıklannda denizden bir erkek cesedi çıkanldı. Cesedin Erdal gemlsinden denize düşen Hüseyin Bakır'a ait olduğu belirlendi. 0 IETT otobüs ve troleybüslerinin yaz tarifesi dün başladı. Plaj, kamping, dinlenme yerlerl bulunan semtlere seferler artırıldı. • Emniyct Hastanesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği tarafından yaptırılan «Polis Hijyen ve Dlatetldk Sağhk Merkezi» törenle hizmete açıldı. • Sirkeci otobüs durağmda beklemekte olan emekli işçi Sadık Yazman (57) sıcaktan bunalarak öldü. Yazman'ın kalbinden rahatsız olduğu da saptandı. • Beşiktaş Barboros Bulvarı Şeref Pastanesuıe giren hırsızIar açamadıklan para kasasını kaçırdılar. Kasada 100 bin lira olduğu belirlendi. Almanyada «Tnrk düsmaîılıgı CVMEN (Baştarafı 1. Sayfada) siyetin artmasuu durduramazsınız. Ay rıca biz her veslleyle belirtiyoruz.. Vak tiyle bizim buraya çagırdığimız ve yıl lardanberi burada çalışan; çocuklan da bazen 10 yıldan 15 yıldan 20 yıldan beri burada yaşıyan, Baden VVürtem berg'deki yüzbinlerce, Aünanya'da mll yonlarca işçi, eger isöyorlarsa. bura da kalacaklardır. Bunu hep belirtiyo ruzt Onlemek istediğimiz şey, onlann dışmda başkalarmin da gelmesi, yabancı sayısmın daha da artmasıdır.. Bunun yanında bu sayınm biraz azalmasını da elbette tercih ederiz. Ama bu ancak, ülkelerine kendi istekle riyle dönmek isteyenleri teşvik etmek, onlara kolayhklar sağlamak yolnyla olur. Yoksa zorla göndermek diye bir şey yoktur. Bu şekilde yabancı sayısmın artma sını önlemek de, yabancı düşmanüğıy la mücadeie etmenin en etkili yoludur..» Almanya'da yabancılara karşı en katı önlemleri alan Baden Wurtembcrg Eyaletinin Içişleri Bakam Hristiyan De mokrat Dr. Herzog da böyle diyor.. «Yabancı düşmanbğına asıl karşı koyan benim» diyor. Yani bu işe. kamuoyu önünde konu şan herkes karşı koyuyor da, karşı koyuş şekli çeşitli.. Şimdilik «kazamlmış» eski deyim le «müktesep» gibi bakılsa da, bu hak kın kaldınlması ileride, devlet yöneü minde sorumlu politikacılar tarafından da istenebilir mi?.. Yani Federal Devlet te, ya da federe devletlerde iktidarda, ya da muhalefette bulunan demokratik partilerin yöneticileri tarafından.. Başta Nasyonal Demokratlar olmak üzere, «demokratiklik» le ilgisi olmayan bhtakım sorumsuz gruplar ışte bunu istiyorlar.. Ama asıl tehlike, büyük kısmı eski zengin Nazi'lerin beşeronaryüzer adedine abone olmasıyla tirajını 125 bin civaruıda tutan National Zeitung» gibi gazetelerin yayınlarmda, ya da bilimdeki başansızlıkleınmn kompleksini yeni ırkçılık sloganlanyla tatmine çahşan birkaç profesörün Heidelberg Manifesto'lannda değil. Asıl tehlike, anket sonuçiannm gösterdiği halk eğilimlermdedir. Çünkü Almanya'run sorumlu poutikacılarmı etkileme olanağı, eski Nazi'lerin artığı azınlık gruplarında yoktur ama. geniş halk kitlelerinde vardır. Bu kitlelerde, yabancılara, daha doğrusu Türklere karşı oluşan olumsuz ve elbette haksız önyargıları, her olanağı değerlendirerek degiştirmeye çahşmak, Almanya'da topluma karşı görev bilinci taşıyan herkesin yükümlülüğüdür. Bunun gereğini ise, bu yazı dlzisinde belirtmeye çahştık. televızyondan basma sendikalardan. kiuseye kadar pek çok kurum ve tek tek insan yerine getirmeye ugraşıyor. Almanya'da, «Türk düşmanlığı» eğilimlerinin bazen çok çirkin örneklerini gerçekçi bir biçünde görürken, bunlara karşı uğraşları da görmek ve herkesi aym kabm içuıe koyan genelleştirmelerden dikkatle kaçmmak gerekir. Bazen şöyle yanhşlar yapıhyon Televizyon yaymı var, gazete dergi yazısı var ki, sonuç yargısı olarak yabancı düşmanlığını kesin bir dille kınıyor. Ama bu yargıya varmak içm, önce bu düşmanhğın hangi boyutlara vardıgmı gösteren haberler, demeçler de yaymhyor. Bazımız, bu yaym ve yazıların sadece bir bölümüne bakıp, onu da anlayabildiğimiz şekilde değerlendirerek. «İşte yabancı düşmanlığıU diye kıyameti koparabiliyoruz. Halbuki yapımcrnm, yazann yaptığı şey, o düşmanlığı, önce belirtip, sonra Almanlarin gözünde yerin dibine batırmak... Bunlar da tabil Ahnaaya'da yabancı düşmanliğına karşı uğraş, hatta savaş veren insanlara, teşvik edici bir katkı sağlamıyor. MUTLU AZINLIKTANIZ: SORU Biz iş bulup da çahşan «mutlu azınlıktanız.» Ancak bir sorunu muz var. Bizleri işe bir yılhk bir sözleş me ile aldılar. Bu anlaşmada İşçi aleyhine müoyyideler var. Bu durumda işveren anlaşmanın sonunda bizi işten atsa kıdem ve ihbar tazminatımızı verir mi?.. Herşeyden ön ce İş Kanununda bir yıllık bir sözleşme var mı?.. Sezonluk olduğunu biliyoruz fakat böylesinl bilmlyoruz. Levent Sanayide çahşanlar İST. YANIT İş Yasasuıın 9. maddesi işverene suresi belirli iş sözleşmesi yapabilme hakkı tanımıştır. «Belirli suresi bir yıl veya daha uzun 'olan sürekli iş akitlerinin yazı ile sözleşmeye bağlanma 8i mecburidir.» Yapılan süreli sözleşmenin bitiminde işveren iş sözleşmesini bozarsa ihbar tazminatı ödemekle yükümlü değildır. Ancak işveren çahştırdığı süreye ilişkin kıdem tazminatı ödemek zorundadır. Aynca Yasanm tamdığı haklan azaltan, ortadan kaldıran hükümler sözleşmeye konulmuş olsa bile gecersiz sa yılıp. SİGORTA DİŞ YAPTIRMA YARDIMI VERİYOR MU? SORU r Ben ve benim durumumda olanlarm bir sorunu var. Ben yeraltmda çahşan bir maden işçisiyim, Yaşımm 28 olmasına ragmen ağzımda 10 eksik ve çürük dişlm var. SSK acaba çahşan İşçlye yeni Yasaya göre diş yapürma yardumnda bulunuyor mu?» Yakup SARAÇLI ZONGULDAK YANTT Bu konuda bilgisini aldığımız ilglliler, SSK'mn bugün için diş çekimi ve diş dolgusu' dışmda başka bir diş yardımı yapmadığını söylediler. Bu tedavi de (iyileştirme) SSK'mn sağhk kurumlannda yapılmaktadır. Ilgililer, SSK'mn diş protez merkezlerl kurma Ege sorununa (Baştarafı 1. Sayfada) dan aynlan Dışişleri Bakanlan arasmda Yunan ve Türk Bakanlan da bulunuyor. Her iki Bakanm New York'ta bulunduklan süre içinde, toplantılar sırasında her hanfrt bir biçimde bir araya gelmelerine Bonn kaynaklan «büyük bir olasılık» tanıyor. Türk tarafınm kesin tutumu ise. «göriişmelere ilişkin herhangi bir gelişmenin Yunanistan tarafmdan başlatıhnasına» yönelik... tkl ülke arasmda ele ahnacak konulann başında «Ege sorununun geleceği» bildirillyor. Bonn'daki kaynaklara göre, «Ege'den sonra da Kıbns sorunu üzerinde duruiacak». Aynı kaynaklar, «Kıbns Eum kesiminin toplumlararası görüşmeleri hızlandırmak istediğini de» ekliyor. Bu amaçla, öne sürüldüğüne göre, Kıbns Rum yönetimi «Kıbns sorununu artık uluslararası platforma götürmek eğiliminl taşımıyor». Kıbns Rum tarannm konuyla ilgili vurgulanan son tutumu ise, Bonn kaynaklannca, «çok önemli, diye değerlendiriliyor. NATO toplantısmda Papandreu'nun eskiyle karşılaştınldığmda beliren farklı tutumu Kıbns Rum tarannm tavnyla birleştiriliyor. Bu işaretlerin tümü, önümüz deki haftalarda TUrkYunan ilişiklerinde «yeni gelişmeler» olabileceği görüşünü yaygmlaştınyor. ASILTEHDLJKE Israil bütün (Baştarafı 1. Sayfada) gerillalan Israil sırurından 40 küometre geriye püskürtmek amacıyla başlatmıştı, ancak tsrail askerleri Lübnan'ın çok içlerine kadar üerlemişlerdir. öte yandan Araplar arasındaki çekiçıuenin de sona ermediği gözleniyor. Kuveyt, Suriye'nin ateşkesi kabul etmekle Filistin'Uleri Israil karşısında yalnız bıraktığuu bellrtip Hafız Esat'ı suçlarken, Libya lideri Muammer Kaddafi de, Suudi Arabistan'ı ABD ve İsrail ile lşbhUği yapmakla suçladı. AP'nin haberine göre Kuveyt basmı, Suriye'nin ateşkesi kabul etmesini şiddetle eleştiriyor. Kuveyt basını, Lübnan'da ateşkesin şu anda İsrail'e yarayacağını belutiyor. Suudi Arabistan Kralı Ralit ise yayınladığı bildiride, Araplann birbuini suçlamaktan vazgeçerek «Ortak düşmanı» îsrail'e karşı güçlerini birleştirmelerini istedi. MERKAVA TANKI T72t»EN ÜSTÜN îsrail Savunma Bakam Ariel Sharon dün düzenlediği basın toplantısında Lübnan savaşmda Israil yapısı «Merkava» tan. kının, Sovyet yapımı «T72»'den Ustün olduğunun ortaya çıktağmı ileri sürdü. (Baştarofı 12. Sayfada) Anayasanın tastamam uygulan masından De anlatılmak istendiğini sordu. Baştürk özetle şöyle dedi: «DGM'ye niçin karşı çıktığınuzı anlatmıştım. Anayasamız bağımsız hairigtı Ukesini getirmiştir. OGM'de ise bu Uke gözardı edllmeb isteniyor idi. Ben o dönem parlamento üyesi idim. Bu nedenle de bu yasanın mücadele ettim. DGM konuEunda blrkaç kez soru yöneltildt U tarihlerde DtSK organlannda görevli olmadığım için, organlarda yapılan tartışliialar hakkında bilgi sahibi olınaın olana]{sızdu%» Yargıç Baştürk'Un bir yıldönümü konuşmasında,' ihtisas mahkemelerine karşı çıktığım hatarlattı. Baştürk devamla şunları söyledi: «Çoğulcu, katıumcı demokrasilerde siyasi Iködarlarca öngörülen ekonomik ve demokratik kısıtlamaları getiren önlemlerin alınmasında gaye Anayasanın ve yasalann kendilerlne tanıdığı haklara da yanarak sendikalar ve meslek örgütler] organlarında, kapalı salon toplantüannda, açık hava mltinglerinde barşı olduklaI n dzlemler bakkmda düşün\ celerini açıklamaya ve bu doğrnltuda kamuoyu oluşturmaya, siyasi iktidarlara karşı baskı grupları olarak seslerini duyurmaya haklan vardır. Çoğulcu, katüımcı demokrasi Meclis içine hapscdilemez. Di. ğer demokratifc kuruluşlann da ekonomik ve demokratik alanda düşündüklerini söylemeye, açıklamaya yetki ve haklan vardır. Yapılan budur. Zİra demokrasi söz ve düşünce hürriyeti ile toplantı ve gösterl baklan İle bir bütün dür. tddla makamının anladığı çarpık demokrasi anlayısı, . böylesi iddla ve suçlamalar ile yalnız bizl degll, demokrasiyl de bedef almıştır.» Yargıç, Sıkıyönetim llanına neden olan 1516 haziran olaylannın her yıldöniimünün coşku İle kutlanması, lşçi sınıfının llk başkaldınsı olarak sahlp çıkılmasuıdaki stratejinin açıklanmasını istedi. Baştürk'ün açıklaması şöyle oldu: «1516 baziran olaylan denen, işçller tarafından kazamlmış demokratik ve sendlkal hakların slyasl iktidarlarca gerl ahn. masun içeren yasal değlşikliklerln yapıldığı gfinlerde bunu protesto etmek İçin DtSK ve TÜRKİŞ'e bağb işçllerin koydnklan bir eylem olarak hatırlıyorum. Bu olayı işçilerin başkaldınsı olarak değil, kazanümış sendikal haklar fizerindekl hassasiyetleri ve buna sahip olmakta kararlılıklarının, yıldünümlerlnde, o giınün önemini vurgulamak içiı> böylesi yasal toplantılar yapılmıştır. Çünkü Anayasa Mahkemesi işçilerin kazamlmış baklaruun, sendlkal özgürlüklerinin kısıtianmascna yönelik değişiklikleri iptai etmlştir. Blz bu toplantılarda Anayasa Mahkemesinin bu kararını ve Anayasa Mahkemesine verdigimlz değeri coşku ile kutlanarak bir konn olarak kabul edl^oruz.» Yargıç eu kez, lşcl sınıfının toplumu degiştirecek öncii sınıf olduğu açıkça vurgulandığma göre, 1516 haziran 1970 mücadelesinin, işçi sınıfının politik müoadelesınin styasi partiler tarafından yapılacağı beyanı ile çelışkisinin açıklanrnasını istedi. Baştürk, lşçilenn sendikal haklanna yönelen saldırılar karşısında, kazamlmış haklarını koruma fcararlıhğının, öncü hareket olarak değerlendırildigini bildirdi. Yargıc «toplumu nasıl değiştirecek?» sorusunu yöneltti. Baştürk, «DlSK'in ve üyesi işçllerin devrimcillk anlayısı doğraltusunda toplumun ekonomik, sosyal ve kültfirel gelişiml, Anayasanın tastamam nygulanması ile mfimkün olabileceğ) ve bn uyınılamada DtSK'ln ve işçilerin dncülük edecegi vurKulsnmıştır» dedl. Yargıç «Bur İuvazinln «alrlınlanna karşı diyorsan. Burji'vazi parlamento mu?» dedi. Baştürk burjuvazinin saldınlannm ne olduguxm daha önce açıkladıgını hatırlattı. Yargıç 1516 hazira DiSK DAVASI nın neye ortaya konduğunda lsrar etti. Baştürk anlattığını bildirdi ve «tşçilerin kazanılmış sendikal haklannın elden alındığı bir dönemde ortaya konduğnnu açıklamıştım» dedi. Yargıç, «Kannnlann yapıldığı yer Meclistir. Parlamentoda görfi'şülüyor. Bnrjuvazlden kasıt nedir? Meclis mi?» şeklinde sorularını yineledi. Baştttrk özetle şöyle yanıtladı: «Bu yasa değişlkliğini isteyen, sendikal hakların kısıtlanması, grev hakkı kısıtlanması gibi istemleri ortaya atan işveren çevre. leri ve onlara dayalı siyasal iktidarlann getirdiği yasa değlşikliğl ile 1516 haziran olaylannın meydana geldiği Inancmdayım» dedl. Yargıç, yeniden işçi sınıfının bu direnişle neyi ispatladığını sorunca da Baştürk, «Kazamlmış sendikal hak lar üzerindeki hassasiyetlni. Bn devlete karşı, devleti yıkmaya yönelik bir eylem değlldir. Öyle olsa idi, içinde bu. lunduğumuz Batı Avrupa demokrasi ile yönetilemez, ülkelerin hiçbiri ayakta kalmaz, hepsi yıkılırdij» yanıtını verdi. Yargıç, 1516 haziran olaylannın boyutlannı vurgulayarak, Sıkıyönetim ilanının gerektiğini hatırlattı, Sıkıyönetim ilamnı öngören Anayasanın 124. maddesi içinde değerlendirilmesini İstedi. Baştürk sözü edllen olaylara Uişkin görüş bildirmesinin mümkün olamıyacağını, çünkü bu konuda yargılama yapıldıgını belirtti. «Ben ve arkadaşlannun sendikal anlayısı, işçi sınıfının kazamlmış demokratik haklanna Uişkin sürdürdüklerl mücadeie, örgütlü. bilinçli mücadeledir. Bn mücadelede anarşl ve teröre yer yoktur. Hele hele silahlı darbeyehlç yer yoktar. Bana göre meydana gelen olaylar zamanm siyasi iktidannm sendlkal haklar üzerinde yanlış tasarruflara yöneunesuıdendir» dedi. îngiltere (Baştarafı 12. Sayfada) kl notlara bakmaması 1di. Konuşmayı canlı yaymlayan ABD'de, îngiltere'de Izleyen milyonların öayran lığı ne ise ne; asıl Ingiliz Bakanları milletvekilleri, lordlar, Başkan'ın «hitabet» gücüne çarpılmışlardı. Çünkü polltikacı olarak ve televizyon kameralan karşısında notlara bakmadan «irticalen» konuşmanın ne demek olduğunu kendl yaşamlarmdan billyorlardı. Başkan Reagan'ın «dünya demokrasisinin mabedi» dediği îngiliz Parlamentosundaki konuşması bitmiş, izleyiciler durum değerlenmesi yapıyorlardı: Şu Amerikalı seçmene iftira etmişiz. Bula bula Başkan diye bu aktör emeklisi kovboyu mu buldunuz diye? Mister Reagan'ın yeteneklerini anlamak için onu yüzyüze dinlemek gerekmiş. Fes dogrusu... Konuşma bitmiş, dinleyl cller şalondan aynlıyorlar, dı. BU arada btf grup gazeteclnin ve meraklı parlamenterln Reagan'ın konuş tuğu portatif kürsüye doğru yürüdükleri görüldü. Kürsünün iki yanında hoparlöre benzer iki kutu çap razlamasına yer alıyordu. Gazeteciler bu garip kutuların Reagan'a dönük arka yüzlerinin televizyon ek ranı olduğunu saptamışlar, niteliklerinl araştırmaya koyulmuşlardı. Çok geçmeden bu «kamuile kutularm» esrarı çözüldü. Duyanların parmakları ağızlarında kalmıştı. Meğer Reagan tüm konuşmasını karşıdan hoparlör gibi duran bu kutulann ar ka yüzlerinde beliren yazıları okuyarak yapmıştı. BİLANÇO Almanya'da Federal Devlette ve Fe dere Devletlerde yabancılar konusundaki bütün bu değişik düşünce ve uy gulamalarm bir bilançosu yapüırsa şunlar belirtilebiUr. 1 Ahnanya 1973'te başlatbğı «Bundan sonra yabancı işçi ahnayacağım» kuralını daha sıkı bir şekilde sur dürecektir. 2 Bu kurala istisna olarak Almanya'ya gelebilen işçi çocukİHTindan 16 yaşını geçmiş olanlar, şimdiye ka dar gelip yerleşmişlerse kalabilecekler. gelmemişlerse artık hiç gelemiyecekler dir. 16 yaşından küçük olanlarm ge lişinde de, Almanya'ya baba ve ananın Ikisinin birden yerleşmiş olması koşu lu aranmaktadır. (Bir kısım Hristiyan Demokratlar şimdi bu konuda daha faz la sınırlama istemekte, çocuklann Almanya'ya getirilmesinde yaş sınınnı 6 ya indirmeye çalışmaktadırlar..) 3 Almanya'dayken memleketinden, ya da başka ülkeden evlenen yabancınm eşinî Almanya'ya getirmesl için konulan «bekleme oüresi», bazı eyaletlerde bir yıl, bazısında üç yıldır. Bu «süre»nin de genel olarak üç vüa çıkanlması Hristiyan Demokratlarca istenmektedir. *>'.t ı.v 'Büftlar Ahnanya'da şimdiye kadar îtl «mefcut» yabancı işçi sayısmın art mamasmı amaçlayan önlemler. Bu «mevcud»un zorla azaltılmasını ise, isteyen demokratik bir siyasal par ti, ya da grup en azından şimdilik yok. CSuç işleyenlerin sınır dışı edilmesi yolundaki Hristiyan Demokratlann önerileri sayılmazsa..) «Mevcud» un durumu için şu »rada düşünülen iki yol van 1 Bunlardan ülkesine dönmeye kendi istekleriyle razı olacakla n, birikmiş sigorta paralanm. alabile cekleri işsizlik paralarını toptan verip daha bazı maddi kolayhklar saglayarak teşvik etmek.. 2 Almanya'da kalmak isteyenle rin genç olanlanna, 1821 yaş arasına geldikleri zaman otomatik olarak Al man vatandaşlığı hakkı tanunak. Tabii o da, kendi isteklerine baglı olarak.. (Hristiyan Demokratlann buna da itirazı var. Onlar 1821 yaşındakilere verilecek bu haklan otomatik olarak Is lememesi, Alman vetandaşlığı isteyen lerin Almanca bildiklerinin, Alman toplumuna uyabileceklerinin. Eyalet yetkililerince kontrol edilip karann on lara bırakılmasını istiyorlar). Böylece sayınm gönüllü gidlş yo luyla bir ölçüde azalması. kalanîardan da bir bölümünün gene gönül nzasıyla Alman toplumuna entegre edümesi sağlanmak isteniyor.. Bütün bunlar özetlenirse denilebilir ki. Almanya'ya Türk girişleri için kapı lar, artık kilit üzerine yeni kilitlerle, kapatılabileceği kadar kapatılmıştır. Türk çıkışlan için ise arduıa kadar açıktır. Fakat en azından şimdilik insanlan bu kapıdan zorla çıkarmayı devlet yönetiminde sorumlu hiçbir po litikacı düşünmüyor.. Ya da düşünse de söylemiyor. Yani bugün Almanya'ya yerleşmlş bulunan 600 bin kadan 18 yaşından küçük olmak üzere 1 milyon 600 bin vatandaşımızın, Alman makamlannın gözünde de, yaşamlannı prada surdür meye bir çeşit «kazamlmış hak» lan var.. Ulusu (Baştarafı 1. Sayfada) NATO ülkelerinin demokrasıyft geçiş takvimini çok olumlu kaı şıladıklannı söyledi. NATO toplanösmda TUrkiye1 nin Yunanistan ile ilişkilerindeki mevcut havanın düzelmesi konusundaki görUşlerini açıkladığını belirten Ulusu, şun lan söyledi: « Toplantı esnasında bu !• fadelerim genel olarak Yunan Başbakam tarafından da be> nimsendi. Yunan Başbskam'na atfen basrada yer alan haberlere gelince • biliyorsunuz Yunanistania aramızda yeniden başlatılacağı umuian diyaloğun gerçekleşmesi için karşıhklı olarak tahrik edici beyanlardan kaçmdması gereMr. Yunan Başbakanı'na atfedilen bu beyanlann doğruluk derecesinl henüz kesinlikle bilmlyorum. Ve doğru olmadığmı ummak istiyornm. Eğer şayet doğru ise, bnnlann tahrikedicl olmadığım düşünmekte de zorluk çekiyorum.» . Yargıtay: Yünan uyruklu kisiler maliarını devredemez ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay, Yunan uyruklu Olpa VUisidis adlı kişinin taşınmaz malının mülkiyet hakkmın devredilmesine ilişkin mahkeme ka rannı bozdu. Kararda, Yunan uyruklu kişilerin mallarmı devredemeyecekleri beürtildi. Yargıtay 14. Hukuk Daire sl. Istanbul Asliye 12. Hukuk Mahkemesinin Ali Sarman Olpa Vilisidis arasındaki «sa tış vaadi sözleşmesine dayanılarak satış icbar ve tes cil davasmin yapılan yargılaması sonucunda davanın kabulüne ilişkin karan» nın bozulmasına karar verdi. Kararda Bakanlar Kuru lunun 2 kasım 1964 tarihin de «Yunan uyruklu şahısların Türkiye'dekl gayrimenkulleri üzerindeki mülkiyet hakkmın başkasına devrini ve temükini yasakladığı» anımsatıldı. SEMRA'NIN ÖLÜMÜYLE Bu yazı dizisinde, Almanya'daki Türkler hakkmda Almanya'daki durum özetlenmeye çalışıldı. Tabii bir de Ahnanya'daki Türkler hakkmda Türkiye'deki durum var.. Onlar hakkmda başlangıçtan beri biz ne yapmışız?. Ne yapmaktayız?. Ne yapmayı düşünüyoruz? 1960'h yıllardan itibaren bugüne gelinceye kadar. hangi politikayı izlemiş, hangı önlemleri hangi amaçlara dönük olarak almış ve uygulamışız Bundan sonrası için hangi önlemleri, uygulamalan düşünüyoruz?.. Bu da aslmda ayn bir yazı dizislnin konusu.. Biz yapamasak da. ülkemizin geçmiş ve geleceğiyle ilgili görüş olanakları daha geniş arkadaşlanmız, bu konuya da herhalde eğilmeUdir. Rahmetli Samra Ertan, MaxFrisch'in: Biz işgücü istedik. tnsanlar geldi. sözünü, ölümünden bir gün önce yaptığı radyo konuşmasında birazcık genişletmişti: Ahnanya işgücü istedL. Türkiye döviz... Semra, 25 yaşındaki ölümüyle, Alman'larm pek çoğuna oraya «gelen» lerin insan olduğunu, bir kere daha hatırlattı. Almanya'da yaoancı düşmanliğına karşı hareketlerin birden hızlamp yoğunlaşmasmda, Cumhur başkanı'run ve Başbakan'ın önderlik ettiği yeni girişimlere geçihnesinde, bu arada Hamburg seçimlerinde yabancı düşmanlannm büyük yenllgiye ugra masmda bu ölümün payı büyüktür Bunlar eksik olsaydı da, keşke ölmeseydi.. Arna kaü gerçek budur. Umanz ki, Alman'ların yanında bize de, Max Frisch'in sözünün «türkçe»sini hatırlatmış olsun!. Biz döviz istedik.. İnsanlar gitti.. Türkls (Baştarafı 12. Sayfada) dır. Bu konudaki lsranmızı bir kez daha Danışma Meclisi Uyelerine bildireceğiz. îşçi çıkarma hak olamaz. öte yandan, asgari Ucret konusunun ise öniimüzdeki haf ta yeniden Türkiye'nin gündemine geleceği kanaatindeyiz. Sayın Başbakan üe Sayın Çalışma Bakanının yurda dönmelerini bekledik. Aslında biz, 1 haziranda Asgari Ücret Tesbit Komisyonu'nun toplantıya çağuılması için, ikinci kez Çahşma Bakanüğı'na başvurduk. Şimdi söz sırası Çahşma Bakanlığı'nındır. Komisyonu toplantıya bakanlık çağıracaktır. HUkümet, asgari ucretin arttırümasmdan yana olduğunu açıklamıştır. Bu konuda, hükümetle aramızdaki tek 6orun, asgari ücretle» kıdem tazminatı arasındaki bagın kopanlmak istenmesidir. Bizim bu konudaki görtişümuz de belirlenmiştir. Toplantıda hukümete sunulacaktır». Diyanet (Baştarafı 12. Sayfada) lken düzenli olarak kılamadan ölen kişilerin namaz borçlarını kaldırmak ve affettirmek için ölUnün ardından Kur'an okutma (hatim indirme) işine «tskatı Salat» denir. Namaz da hac gibi bedenl ve kışısel bir ibadettir. Para ile hatim indirmekle ölünün sağ ıken kılamadığı nftTP^lir ödenmış olmaz. Ö1U adma fakirlere, kimsesizlere yardım sevaptır ama Iskatı Salat, dinde yeri ohnıyan bir bid'attır. Bu durumun da vaazlarda ve radyo konuşmalarında Diyanetçe halka duyurulması gereklr. Ama bu işte çıkarı olanlar buna engel olurlar. Bir kudsl hadiste Tanrı: «Bana kul hakkı ile gelmeyfn çünkü onu affedemem. O kulnm, sizin üzerinizdekl hakkmı ahvermemi ister, ben de alıveririm. Ama benimle slzin aramzdakl kulluk ödevlerinizde eksikliklerinlz olnrsa, bir iyiliğinizden dolayı onu affedebilirlm» buyuruyor. Zaten bütün ibadetlerin amacı kulu iyl ahlâklı lnsan yapmaktır. tbadet leri şekll olarak yerine getirmlş olsa bile, iftira, kin, yalan, hırs, haksız kazanç, sağlama, başkasmm eksiğini arama gibi kötü şeyleri yapanlar gerçek Müslüman sayılamazlar. Israil (Baştarafı 1. Sayfcda) yardımı yaptığını öne süru yorlar. BM Barış Gücü sözcüsü Timur Göksel, tıbbi bir kon voyla, su ve yiyecek taşıyan diğer bü* grubun, Sur kentine girişine önceki gün ilk kez izin verildiğini açıkladı. Filistin Kurtuluş örgütü'nün en güçlü olduğu yerler den biri olarak kabul edilen Sur kenti. tsrail uçaklanmn yoğun bombardımanına ve topçu ateşine sahne ohnuştu. Göksel, 7000den fazla Filistinli multecinin uç gıindür kumsalda. aç ve susuz olarak, hiçbir barınak olmaksızın yaşamaya çahştıklannı açıkladı. BM Baris Gücü sözcüsü Göksel, Israil'in durumu kötü olan dokuz Filistinlinin helikopterle hastaneye kaldırılması isteklerini. hiç bir açıklama da bulunmadan reddettiğıni de söyledi. Ote yandan, THA'nın haberine göre Lübnan'dan kaç mayı başararak gemilerle Laraaka limanma gelen sivil halk, tsrail asVTİerinin Filistinlilerle Lübnanhlan «kuzu gib] bogazladıkiannı» bildirdi. TÜRKtYE İZİN VERDt Türklye, Lübnan'a yardım malzemesi getlrmek İsteyen îran uçaklanna ber defasında izin almak koşuluyla geçiş izni vermeye ha zır olduğunu bildirdi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün açıklamasına göre, Türklye üzerlnden Lübnan'a acil ilaç, tıbbi malzeme ve yiyecek yardımı göndermek İçin izin isteyen tran'm bu talebl insani mülahazalarla yerinde görüldü ve tran uçaklanna günde bir veya iki yi aşmamak tlzere Türk semalarından geçme İzni verildi. Harut Sasunyan Arıkan'ın evine bomba atmaktan suçlu bulundu LOS ANGELES, (a.a.) 21 yaşındaki Ermeni terörist Harut Sasunyan, şehit edilen Los Angeles Başkonsolosumuz Kemal Arıkan'ın evine 1980 ekim ayında bombalı saldında bulunmak tan suçlu görüldü. Arıkan'ın evine yapılan bombah sal dırıda can kaybı olmamıştı. Los Angeles Başkonsolosumuz Kemal Ankan bu olaydan bir süre sonra 28 ocak tarihinde otomobiliyle giderken öldürühnüştü, Sasunyan'ın kardeşi Harry ise Arıkan'ı katletmekle suç landı. öte yandan ABD polisî Ankan'a saldınyla ilgili olarak ikinci bir kişiyi daha anyor. T.C. ZEÎTtNBORNU SÜLH HUKUK HAKİMLtĞİNDEN 1982/66 Esas 1982/327 Karar Istanbul, Zeytinburnu, Sulh Hukuk Mahkemesinin 2/6/1982 tarih ve 1982/ 66327 sayüı karanyla MU nevver Korkmaz'a kardeşi Adem Korkmaz'ın M.K.' nun 355. maddesi uyannca vasi tayinine karar verilmiştir. llan olunur. 11/6/1982. (Basın: 6490) Papandreu (Baştarafı 1. Sayfada) gede yeni bir aşama başlamıştır» dedi. «Türkiye barışı korursa, ne gibi gelişmeler olacaktır? Diyalog veya başka bir kanal yolu ile anlaşmalar öngörülüyormu?» sorusunu, Papandreu şöy le yanıtladı: «Sayın Ulusu askıdaki sorunlardan söz etti. Ancak ben askıda bulunan hiç bir sorunu tanımadığutu söyledim. Ege'de tehdit olaylarına son verildiğini anladığımız zaman, gidip, 'askıdaki' sorunlann ne olduğunu soracağız. Ancak şunu vurgulamak isterim ki, bölgedeki tehdit Ue ilgili her türlü hareket kalkmadıkça, Yunanistan müza kere masasına oturamaz. Bu nedenle Sayın Ulusu'nun dün söyledlkleri gerçekten Tür kiye tutumunu ifade ediyorsa, ki bunu ümit ederiz, o takdirde bölgede gerçekten yeni bir aşama başlamıştır.» «Ortak bildiri içm Türkiye'» nin mi, yoksa Yunanistan'ın mı öncülük ettiği?» sorusunu, Papandreu: «Bu sorunuzu yaıutlayamayacağım. Sanınm, salon içlndeki konuşmalardan doğan ikllm içinde, bn öncülük her iki taraftan da gelmişttr. Dışişleri Bakam Haralambopolos'un görüşme fırsatıru bulduğu Sayın Ulusu ile ben ilk gece ancak selamlaşabildim. Aralanndaki görüşmelerden sonra ortak bildlrinin yayınlanmış ohnası çok doğal ve çok önemlldlr. Ortak budirinin içeriklerl korunabilir se bunun büyük bir değlşlklik olacağma inanıyorum» biçimin de yanıtladı. BİTTİ Kırıkkale'de 33 tabanca bulundu (Baştarafı 1. Sayfada) «MHP Gençlik Kollan Başkanı Ahmet Arsan'm sorgusu sonucunda Karaçah köyü bağlannda naylon beze sarılı 9 mm'lik bir tabanca ve 7 mermi. • Ali Asker Torun'un sorgusu sonucunda 7.65'lik bir tabanca, 3 mermi gömülü olarak, • Hüseyin Dirlik'in sorgusu sonucunda Opel arabasının arka tamponunda bir 7.65 tabanca ve 5 mermi, • Muhittin Yüksel'in silah tamir dükkanında 9 değişik çapta tabanca namlusu. 14 değişik çapta kesilmiş yanm nam lu, 1 şarjör yapımında kullanılan kalıp, tabanca namlusunda yiv, set açma matkaplan, 1 tabanca ve depoda gizli silah atış poligonu, • Hablb Güleçin sorgusu sonucunda gömülü olarak bulunan çuvalda rnermiler ve bir namlu, dört lokum dinamit, 860 gram 105'llk top barutu, 880 gram patlayıcı madde, 3500 gram T.N.T., çok sayıda patlayıcı madde, 14 metre patlayıcı madde fitili, 4 tabanca, 122 adet J.6511k mermi. • Silah tamircisi olduğu belirtilen Muhittin Yüksel'in evinin bahçesindeki gizll depoda bol miktarda silah yedek parçası, 18 tabanoa, 9 şarjör, 3 namlu, • Ali Asker Torun'un sorgusu sonucunda GUndoğdu mahallesinde iki tabanca, • îzzet Yıldız'm sorgusu sonucunda 1 tabanca, altı mermi, • Rasim Öimez'ln. Ahili köyünde 1 tabanca, • Mustafa Bıçkın'ın sorgu su sonucunda GUrler mahallesinde iki tabanca ve mermıler, • Hulusi Ulaşan'da bir tabanca (bozuk).» Aynca Ankara Abidlnpaşa semtinde Emır Kuşdemir ve 7 arkadaşımn yapılan sorgulan sonunda yapılan aramada bir sten makinalı tabanca 5 de tabanca bulunduğu belirtildi. Uçagın (Baştarafı 12. Sayfada) larını belirttiler. Halen Fransız hastanesinde tedavi altında bulunan Edlp Özeken'in ağabeyi Sabahattin özeken, Adana havaalanma inen uçağın rötarlı gelmesi nedeniyle chavaalanında bir ucak daha vardı, memurlara ve yetkllilere durumumuzu anlattık, hlç llgilenmedlkleri glbi blze bllet olmadığını söyleyerek yedek yolcu listeslne aldılar, yolcular arasında bulunan bir gurup İş adamt ilgllenerek blze dört adet blletlerlnl verdller yoksa galemeyecektik» dedi. Aşkın
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear