Catalog

9 ARALIK 1982 KÜ LTÜ RYAŞAM Mehmet Ali Kılıçbay Cumhuriyet 5 Boğaziçi'nin öteki yüzü Sergüzeşti Nono Bey ve Elmas Boğazîçi, Salâh Birsel, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlan, 352 s., 350 TL. Konur ERTOP alâh Birsel yıllardır şiir yazmıyor. Artık bir deneme yazan o. Bu türdeki son yapıtları arasında «Kurutulmuş Felsefe Bahçesi, «Paf ve Puf», «Halley Kimi Kurtanr» gibi kitaplan var. Bunlarda sanat sorunların dan, sanatçıların dünyasın dan söz ediyor. Alışılmış •yargılara karşı çıkıyor. O(kurlannı düşünmeye çağırı yor. Tarih de onun için bir kaynak. Geçmişteki olaylar. yaşamlar insanm hal lerini kavramak, göstermek, çözümlemek îçin baş vurduğu zengln bir dünya, denemecinin. rını önümüze getiriyordu. Şimdi o kitabın ikinci cil di de çıkmış ve Bcğaziçi'nin geçmışe bağlı kalan. onun parıltılarına tanık yazarlarca görülmesine olanak bulunmayan «öteki yü zü» önümüze serilmiştir. Birsel'in kitabı bir deneme cinin düşünüş ve bakışını yansıtmaktan daha derinle re inmektedir. Kılı kırk yaran bir incelemecidir bu ya zar. Boğaziçini anlatan ki tabının ilk cildinde 173 kay nak, ikinci cildinde 68 kaynak gösterilmiş. Unutulmuş S Bir de onun alayh bir dil le «Salâh Bey Tarlhi» diye adlandırdığı dizisi var. Ilk önce eski ve yeni sanatçıla rın doldurmuş olduğu kah veleri, pastaneleri, içkievlerini konu edindi. Birkaç sa natçı kuşağının günlük ya şamlanndan. görüş ve düşünüşlerinden, davranışlanhdan, kişiliklerinden göruntüler yansıttı. Tarihsel kaynaklardan. tanıklıklardaiı, gözlemlerden yararla narak oluşturduğu «Kahve ler Kitabı» ve «Ah Beyoğlu Vf.h Beyoğlu» kitaplan edetiyat dünyamızm tarih îçine yerleştirilmiş bir aynası oldu. Arkadan Boğaziçi'nin tarihi geldi. Abdülhak Şinasi Hisar'dan Samiha Ayverdi* ye kadar o kadar çok ya zarm hayranhkla dile getir diği, güzelliklerini anlata anlata bitiremedikleri, yakınçağdaki uygarlığımızm gözalıcı bir ürünü saydıkla n Boğaziçi'ni bir kez de Salâh Birsel konu edindi. «Boğaziçi Şmgır Mıngır» (Türkiye tş Bankası Kültür Yayınları, 1980. 564 s., 200 TL.) bu dtzinin ilk kitabıydı. Birsel kendi deyimiyle Boğaziçi'nin insan haritası nı veriyordu. Kitabını «Boğaziçi'nin gizli tarihi» dıye tanımlıyordu. Yani burada sürdürülmüs yaşamları, bu1 yaşamlann kahramanla Salâh Birsel, bu kitabmda bir portre çiziyor: Bir semtin çizgileri arasmdan uygarhğımızın portresini... gözden kaçmış belgelerl, bil gileri tek tek bulup çıkarı yor, onlardan yararlanarak bir portre çiziyor: Bir sem tin çizgileri arasından uygarlığımızm portresinü... Birsel'in karşımıza yerleştirdiği aynaya yansıyan lar daha önce anlatılanlardan apayn nitelikte. Zayıfhklanmız, tutarsızhkları mız, gülünçlüklerimiz tarihimizin, uygarlığımızm, sanatımızm başarılanyla iç içe... Birsel «gerçeği, yalnız gerçeği» anlatıyor. Eleştiriyor bol bol. Herkese ancak kendi hakkım veri yor. Boğaziçi'ni süsleyen ya hlann, iki kıyıda yeralan güzelliklerin arasmdan, Tanzimattan beri doğuya sö mürgeci anlayışla bakan Batılılan, bir imparatorluğu batıranlan, uygarlığımı zm taklitçi yanlannı «Alın bunlan Ve düzeltin..» dercesine önümüze atıyor. Boğaz'm iki yakasmda Bü yükdere, Tarabya, Yeniköy, Vaniköy, Çengelköy, Beyler beyi, Kuzguncuk konu ediniliyor bu ciltte. Doğal çevre ve yapılar bir dekor oluşturuyor. Yalılar, deniz hamamları, korular yok de ğil elbette. Ama insanlar ve leştirilecek yönleri elbett» yok değil. «Feodal olmadan kapitalistleşememek» gibî determinist görüşler yanısıra, bazı genellemelerin yeyaşamlar ele alınıyor asıl.. terli verilere dayandırüama Kimlerin serüvanleri yok ması (örneğin, tüm Celali i» ki?... Kitaba adı verilen uyanlarmin feodal nitelikli açarı, çapkın Boğaz çocuğu yaklanmalar olarak nitelenNono Bey (Muhsin)'den baş dirilmesi) bizce dikkat çeşahin aJpay lıyor; Recaizade Ekrem, ken zaaflar. Osmanlı ÜTMehmet Rauf, İhsa n Raif Gazi Ü. İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi nin incelenişindeki önemii Hanım, Mehmet Akif, Tom çözümden ibarettir» görüşü, anlamda feodalleşmesine ı bir yetersizlik do, Anadolu' Yayını, Ankara 1982, 416 s. ris Uyar, Nezihe Meriç, Seköleci üretim tarzı modeli kinci ve (belki de) en 8 nun Türkler öncesi uygarlık vim Burak gibi yazarlar, nin yerine konabilecek guç nemli engel, yargı yetkisin4n ve kurumlarınin gereğinca Lemi Atlı, Tamburi Cemil Levent BAŞARAN A Eleştirel t e bir tez olarak görünmü sipahinin elinde olmavışı ve işlenmemesi. Örneğin Doğu Denizkızı Eftelya gibi rnüyor. merkezden gönderilen kadı ve Batı Roma siştemleri arabir yaklaşim zikçiler, Piyerloti, DonizetFeodal modelin karakte lar tarafmdan kullanılması sındaki aynhğa yalnızca ti gibi yabancılar. Sait Haretım tarzı tartışmaKılıçbay'ın yapıtı. bir yö ristiklerinin toprak ve emek arzlan açıirdelenmesin dır. lim Paşa, Necmettin Molla. ları ve Osmanlı sis nüyle ışte böyle bı r eleşti den sonra, bu model ışığınKılıçbay, Osmanlılann ne smdan eğilmek kanımızca Marko Paşa gibi politika, ta teminin niteliğima rel yaklaşımı temsil ediyor da Osmanlı sistemi incele den kapitalistleşemediği so yetersiz. Böylesine yoğua rih kişüeri... Elçilik görev belirlenmesi konuOsmanlı sısteminin ilginç niyor. Bu bölümde Anadolu' runundan önce çözümlenme bir çalışmada bazı tekrarlalileri... Levantenler.. sunda yapılan inceleme ve tezlerle ele alındığı çalış uun Türklerin eline geçme si gereken sorun, Osmanh rın bulunmasmı da olağan. Salâh Birsel, «Bunlar bir araştırrnalar, ülkemiz akade ma özellikle akademik çev sinden 1550'lerde imparator ların neden feodalleşemedi karşılamak gerekiyor. kez yazıhyordur, bir daha mik çevrelerinin gündemine relere hitap ediyor, ama Os luğun tam anlamıyla yerleş ği sorunudur diyor. Kılıçbay'ın eseri. üretim 1960'lann başlarında gir manlı tarihiyle ilgilenen dn mesine kadar geçen dönem yazılmaz. Onlan Salâh Bir "arzı tartışmalarıyla, genel O Kılıçbay'ın mişti. Osmanlı sistemini, ha geniş çevrenin de bu ki ele alınıyor. sel'den başka yazacak da Marak Türk ve Osmanlı tatabı çok yararlı bulacağına iteinç tezleri yoktur. Bütün vazarlar çek Asya Tipi Üretim Tarzı rihiyle ilgilenenler için "$ Feodalleşememiş (ATÜT) ve Feodal Üretim kuşku yok. Kılıçbay'ın Türk ve Os kunması gereken bîr yapıt. ti gitti. Bir o varsa bir de bir üretim tarzı Kıhçbay'a göre, Osmanlı manlı tarihiyle ilgilenen her Tuzsuz Deli Mithat'la Sar Tarzı 1FÜT) olarak nıtelenKılıçbay, Osmanlı ÜT' kesin dikkatini çekecek ilÜretim Tarzı'nın fOÜT) nihoş Rasim ve Paşazade Ser diren taraflar arasındaki tar feodalleşememiş bir ginç tezlerinden bazıları Oktay Varlıer, teliğinin belirlenmesi içio nın met vardır.» diyor. Okur. tışmalar 1960 ve 1970'lerde «Bunlar da kim oluyor?..» akademik çevrelerin dışına en uygun karşılaştırma mo tarz olduğu sonucuna ulaş: şunlar: Günü deli FÜT'tür. FÜT üzerine yor. Kıhçbay'a göre: Merdemesin. Belki Sermet Muh da taşarak sürdü. Bazı yazarlarımızın Id Türkiye'de kazanc yapılan araştırmaların hay kezkaç güçlerle nıerkez a dialarının aksine, Şeyh Bedtar'dan birşeyler okumuş, müzde bu tartışmalar eski esifsizliklerinin Sarhoş Rasim'i bahçe sine yoğunluğunu kaybetmiş gö li ilerlemiş olmasi; oluşu rasında asırlar boyu süren rettin, köylü isyanlannin ba mu, !şleyişi ve değişme sü mücadeleyi merkez kazan şmı çeken «halkçı ve eşitlik nedenleri malannin sahnesinde Na rünüyor. Söz konusu tartışma orta reci açılanndan oldukça mıştır. Fatih zamanmda baş çi» bir önder degil. nıerkezpolyon ya da Hitler taklidi yapıp şarkı söylerken izle mmda meydana getirilen ça olgun bir model oluşturma layan merkezkaç güçlerin kaç güçlerin çıkarlannı sa Gazi Ü. İktisadi ve îdagösterdiğl iktisadi ve siyasi varlıklan vunan feodal bir beydir. miştir. Salâh Birsel'in kita lışmaların toplumsal sorun sı, Kılıçbay'ın ri Bilimler Fakültesi bmda boy gösteren ünlü ün lanmızm bilimsel olarak başlıca gerekçeler. Gerçek nm kınlması (ırsi mülk ha Selçuklu Türkleri, yersüz kişileri bir ucundan ta ele alınmasma katkılan yad ten, çok geniş bir coğrafya lin e dönüşmüş bulunan tüm Ieşik Iran uygarlığımn etkî Yayını, Ankara 1982, sınamaz. Ancak bu çalışma ve zaman dilimine yayılan malikâne. tımar ve vakıfla siyle süratle «İranlılaşmış 250 s. lann şimdi eleştirel bir yak ATÜT modelinin olgun bir nn miri toprak rejimi içine lardır.» (Selçuklu merkezleş Devlet îstatistik Enstitüsü es laşımla incelenmesinin ya düzeye erişmiş olduğu söy alınması ve ilk Osmanlı Ka me çabalannın bazı tarihçiBu kitaplara canlı ran da çok açık. Böyle bir lenemez. Kılıçbay'ın belirtti nunnamesinin hazırlanma ler tarafmdan «bütün Türk ki Genel Müdürlerinden Oktay Varlıer'in doktora tez çalışmalığını veren bir ya yaklaşim, çeşitli yetersizlik ğl gibi, bu modelle iîgi'e sı), Kanuni devrinde mor boy ve uluslarmm bir bay sı «Türkiye'de 1973 yılmda talerin ortaya çıkanlması ba nen yazar sayısı kadar fark kezin kesin galebesiyle so rak altmda siyasi birliğe ka rım dışı erkek kazançlan aranı da neşeli, eğlen kımmdan önem taşıyor. lı ATÜT modelleri mevcut. nuçlanmıştır. Başka bi r de vuşturmak için mücadele» sında gözlenen eşitsizlikleri» aceli dilidir. Birsel, Gerek ATÜT. gerekse (Hemen belirtmek gerekir yişle, Dogu (İran) mirası şeklinde yorumlanması yan raştırıyor. İnceleme, 1973 yılın da Hacettepe Üniversitesi Nügünışığı görmemiş FÜT savunuculannm kendi ki, ATÜT'ü yetkin bir mo olan merkeziyetçi devlet an lıştır.) lerini siyasi önyargılardan del olarak görmemek. «bir layışı, Bizans mirası olan Osmanlılann, Oğuzlar' îus Etüdleri Enstitüsü'nün tüm deyimler buluyor. beş üretim merkezkaç güçlerin üstesin m Kayı boyundan anndıramayışlan; bu duru birini izleyen gelmiş ülkeden seçilen 6500 örnek hamun tartışmaların bilimse1 tarzı» determinist dogması den (güç de olsa) gehniştir. olduklan iddiası, kanitlana na halkma uyguladığı tarama araştırmasının verilerinin istaliğine düşürdüğü gölge; eko nı benimsemek anlamma da Osmanlı ÜTnda reaya mamış bir hipotezdir. Os t.istiksel çözümlenmesine daya nunış. yaşamlarma tanık nomik faktörün abartılması gelmiyor.) FÜT'nda serf ile aynı statu manlı ailesinin. kandaşlık nıyor. lık etmiştir! Bunlar, Bir ve giderek sistemi tek itici Kılıçbay, yapıtmm İlk 250 ye sahip değildir. Reaya ü göçebe ilişkilerini aşmış, Tarım dışı sektörlerde eğisel'in kitabma canlıhk ve ve değiştirici faktör olarak sayfasmı Antik Roma siste retim araçlannm mülkiyeti Selçuklu ümerasmdan bir i tim ve iş deneyimi düzeyinin ren, yapıtı aktarma bilgi, görülmesi; Osmanlı sistemiyaşamöyküsü olmaktan çı nin geniş bir zaman sürecl mi ve sonra FÜTün oluş ne sahip olduğu gibi, artık ile olmasi daha gerçekçi bir yükselmesiylo erkeğin kazanma süreci ve kurumlarınm ürün aynı zaman ve mekan tez olarak görünmektedir. cmda artış olduğu araştırmada karan yanlarıdır. ve geniş bir mekân üzerin incelenmesine ayırmış. Rc içinde ortaya çıkmakta ve Genellikle savunulan uiaşılan sonuçlar arasında. AnBu kitaplara canlılığmı ve de, farklı uygarlıklann mi ma sistemini gerek 'köîeci genelde sabit olan vergı cak, Varlıer, ülkemizde görüren bir vanı da neşeli, eğ rasçısı olduğunun gözardı üretim tarzı' gerekse 'ilkc?.ğ miktarmm artık ürünle e tezlerin aksine, Osmanlı top len gelir eşitsizliklerinin, kalum düzenl, şeriat yasalari lenceli dilidir, Birsel günı edilmesi; yöntemsel hatalar kapitalizmi' olarak kabul e şitlenmesi gerekmemektedir. zançlardan çok mülk gelirlerin şığı görmemiş deyimler bu ve özellikle parçanm bütün den yaklaşımlan hayli inan Feodalitenin temel unsurla üzerine kurulmamıştır. Ö deki eşitsizliklerden ileri gsldizelükle klasik dönemde Os ğine; bu bakımdan eğitimde luyor. Galiba biraz da uy le özdeş sayılması, bizce o duıcı bir eleştiriye tabi tu rından olan angarya, Osduruyor. Eşya, doğa varlık yıllarm tartışmalarmda görü tuyor. Ancak, ileri sürdüğü^ manlı sisteminde ancak an manhlann esas hukuk düze fırsat eşitliğinin sağlanmasının nini şeriat dışı yasalar oluş gelir eşitsizliğini gidermede anlan dağıhyor, sonra sanat len yetersizliklerin başhcala «kölecilik, savaşlann uygun zi olarak görülmektedir. turur. cak sınırlı bir etkisi olabilecöçmm kalemiyle yeni bir nydı. ortamram sağladığı bir ara Osmanlı sisteminin klasik Kılıçbay'ın çalışmasmın e ğine dilckat çekiyor. mantık içinde biraraya geli yor; canlılığı tazeliğiyle si zi çekip götürüyor. Birsel'in kitaplan öğrettiği, düşündürdüğü kadar eğ lendiren (belki biraz da fazla eğlendiren) yapıtlardır. Okurlan bu eğlenceye RJSSATUdR ÇAc katılmaya çağırıyoıum. HERTORLÜ DüRUN VE F/RSATT/\M Feodalite ve Klasik Dönem Osmanlı Üretim Tarzı duşünce inceleme araştırma U CelalUSTER • GÖSTERİ derKJsi bu ay «Ayın Dosyası» nı cinsellige ayırmış. Hulki Aktunç, Hıncal lıluç, Murat Belge, Atilla Dorsay, Vedat Günyoı, Güven ruran, Sezer Tansuğ, Demirtaş Ceyhun, tsmet Zeki Eyüboğlu ve Konur ErtojJ cinselliğı değişik alanlarda ve değişik açılardan ele alıyorlar. / «Arena Tiyatrosu'ndan AST'a»: Geçende yitirdiğımiz değerli tıyatro adsm\ S. Güruy Akarsu'nun Ankara Sanat Tiyatrosu'nun yırminci kuruluş yıldönümü dolayısıyla yazmış olduğu yazının başlığı böyle. S. Günay Akarsu. bu son yazısmda, yilksek tiyatro düzeyini ve ilerici sanat anlayışım bunca zamandır sürdürmeyi başaran ender topluluklardan biri olan AST'ın, Asaf Çiyiltepe'nin yönetimindeki Arena Tiyatrosu'nda başlayıp giictiimüze icadar uzanan öyküsünü anlatıyor. / Bekir Yıldıt'ın «Bozkır Gelint» öyküsunün de yer aldığı dergide bir de Adnan özTalçıner*in Bekir Yıldız'la yaptığı bir söyleşi var. / Bu yılın Lotus Edebiyat ÖdMU'nü kazanan Ataol Behranv oğlu'nun üç şiirini okuyoruz sonra. «Issut Cı* ma»da söyle sesleniyor ozan: üyudum. uyandım, değişen hiçbir şey yoktu Issız cuma, sıradandı ve soğuktu Yorgun bir kadın çamasır yıkadı Mumu yaktı pancurlan kapadı Bık'an bir rüzgâr dağıttı ikindlyl Delik deşik inledi gecenin kalbi. • BtLlM VE SANATIn aralık sayısında, büyük Alman ozan Goethe ölümünün 15li. yıldönümünde, Sargut Şölçün'ün «Goethe'den Payunıza Düşenier» vazısıyla anılıyor. / Aziz Çaüşlar'ın Asya Afrika Yazarlar Bıriiği'ni ve Lotus ödülleri'ni tanıtan yazısının yanı sıra Ahmet Telli'nin, 1982 Nobel Edebiyat ödülü'nün Kolombiyalı romancı Marguez'e verilmesınden kalkarak kaleme aldığı «Latin Amerikd Edebiyatı» yazısı yer alıyor. / Cem îdiz ve Bülent Alaner ise. Macar müzik adamı Zoltan Kodaly'nin 100. dogum yıldönümü dolayısıyla yazdıklan yazıda, ünlü bestecimn müzik eğitımi, halk türküîerinin derlenmesi; halK geleneklerlnSn özümlenmesi ve ulusallık • evrensellik Ulşkisi üstüne görüşlerini yansıtıyorlar. • MÎLLIYET SANAT Dergısi'nın aralık ayı sayısının ana konusu, «Mavl Dergisl»ne aynlmış. Otuz yıl öncesinin bu edebiyat hareketi, Ahmet Oktay'ın bir yazısıyla bugunün göziiyle irdelenuken, Tevfik Akdağ. Bekir Çiftçi, Orban Duru, Yılmaz Gruda, AtlUa Ilhan, TanJs Dnrsun K., özdemir Nutku ve Demlr Özlü'nün yanıtlarıyla «Mavj» dergisi ve Mavi hareketı otuz yıl sonra yeniden değerlendiriliyor. « • EDEBÎYAT TJl'in son sayısında, Kemal > Sfilker, 25 Ağustos günü ölen Abdülbaki Gölpınarlı için bır anma yazısı yazmış: «Hümanlst Blr Btlgin Sonsuzluğa Göçettl: Gölpınarb Sustu». / Şadan GökovaL» ile Seçldn Cıhzoğlu da 6 Eylul'de yitirdiğünız Azra Erhatfı selamlıyorlar iki yaayla. Gökovalı, Erhat'ın yaşamınm ve felsefesinin tek bir sözcükle, sevgiyle özetlenebileceğinl vurgularken, SeçMn übzoğlu da Erhat'la paylastığı zor günlerin dostluğunu dıte getiriyor. • BEYAZ Kitap 1, bu ay yayın yaşamına girdl. «Beyazjn yayına hazırlayan Tnrgay özen, Serdar Isın, Ahmet Soysal ve Hakkj Mısırlıoglu, bu Uk kitapta girişimlermin nedenlerini açıklayan bir yazıya gerek göımemişler. Dahan, sanırım özellikle gerek görmemişler. Bir açıklama yazısıyla okuru koşullandırmaktansa, kendi Urünleri ve çevirilerdski seçimieriyle dfiğerlendirilmeyl yeğ tutuyonar anlaşılan. Kitap I'de Artand Breton, Eluard, Char, Hölderlin, Celan, Borges, Pavese ve Cage'den özenli çevirilerin yanı sıra Mehmet Gürell'nin dört öyKiî Sü, J?nrçay özen"in, Serdar Işın'm, Lale Müldür' Un, Salih Ecer'in, Sami Baydar'ın şiirleri yer ahyor. • YEDtTEPE Derffisf 7 Aralık tarihlî 439. sayısmı geçen ay yitirdığimiz Snat Taşer'e ayırmış bütünüyle. Suat Taşer'in derginin 1 Nisan 1950'de yayımlanan ilk sayısmdaki «Sanatta Yenilik Meselesi» yazısının yanı sıra, Mehmed Kemal"in Kemal Sülkor'in, Tahlr özçelik'in, Mehmet H. P^çan'm, özdemir Nutku'nun, Hüsamettin B( "ı>n Snat Taşer için yazdıkları var. • YAZKO EDEBÎYATın 26. sayısmda, Zeynep Karabey, bir önceki sayıda başlattığı «Romanda Tip Olgusu ve Tipln İşlevi» konulu sorıışturmayı sürdürüyor. Bu kez sorulan Erhan Bener, Bekir Yüdız, Ferit Edgü ve Pmar Kür yamthyorlar. / İhsan Atar, ölümünün birinci yıldönümünde Enver Gökçe'nin Pablo Neruda çevirilerini düzenlerken taslaklan arasında ortaya çıkan yayımlanmamış şiirlerini sunuyor. /, Muzaffer Hacıhasanoğlu, Mehmet Başaran, Mus, tafa Bale! V9 Fatma Akerson'un öykülerini okuyoruz. / Sonra Muzaffer llhan Erdost «Bir Yalnızlık Ezgisi» söylüyor. Kederin bıçağıyım gecenin Kara güneşin yamçısı Kara atlısıyım karanlığın Kederin bıçağıyım gecenin • • • Gözbebeğim laciverdim ölüm alıp göçme beni • OÖNEMEÇ de arauk ayı sayısmı «Suat Taşer'in Anısına» adamış. Derginin girişinde, Suat Taşer'in özgeçmişi ve 1942'den bu yana yazdığı ve çevirdiği bütün yapıtlar sunuluyor. Taşer'in «Ölümsüz Kra) Öunüş», «Bildlri», «Bu Saatte», «Korku» şürlerine yer verilmiş. Yasemln Yazıcı şüriyle, Turgay Gönenç, Murat Tuncay, Etdal SevinçU, Özdemir Nutku, Mehmet Büyiikağaoğlu, Şadan Gökovalı, Erdoğan Aytekin, Ali Bıza Avni, Hüsamettin Ünsal, Oğuz Makal, Bilçin Adah, Faruk Ersöz, Fetay Onat yazılanyla amyorlar değerli sanatçıyı. • ÇAGDAŞ EIiEŞTÎRİ'nin 10. sayısı, Adnan Benk'in çevirdiği «Bayan Forbes'in Mutlu Vazı» öyküsüyle, gene Adnan Benk'in Marquez değinmeleriyle, Tomris Uyar'ın Jorge Luls Borges'le Marquez1 karşılaştıran «Çağdaş tkl Tutum, tkl Yazar» yazısıyla, Fatma Akarson*un «Kır'mızı Pazartesi»yi ele alen inceıemesiyle ve gene ünlü romancıdan çevrilen «Yazm ve Yo. rum» başlıkh yazıyla perçekten Marquez ağırlıklı bir sayı olmuş. / Akşit Göktürk'ün Virginia Woolf'un romanmı açımladığı «Mrs. Dalloway'da Karmaşık Anlam Örgüsii» ve Tahir özçeük'in «Türkiye'de ve Türkçede İskandinav Oyunlan Üzerine Blr Araştırma Denemesl» de bu sayuun emek ve bilgi Urünü önemli yazılan. • YARIN dergisinin aralık '82 sayısında da bu yılm Nobel Edebiyat Odülü'nü kazanan Gabriel Garcia Marquez var. Üstelik, yazann «Bayan Forbes'in Mutlu Yazı» öyküsü bu dergi de de bu kez Gürhan üçkan çevirisiyle yayımlanmış. Bu tür rastlantılar, tıtta çeviri okurlanna bulunmaz olanaklar tanıyor. Benzer bir rastlantı da Carlos Fuentes'in «Artemlo Cruz'un ölümü» romamnda olmuştu. Romanı nerdeyse aynı sırada hem Seçkln Glızoğlıı, hem de Nuran Yavuz çevirmişlerdi. Eu ayın dergi okurlan Adnan Benk ile Gürhan Uçkan'm Marquez çevirilerini keyifle karşılaştırabilirler. / Eylül ayında Ünsal Oskay çevirisiyle Dost Kitabevi Yayınlan'ndan çıkan «Estetize Edilmiş Yaşam» adlı yapıtıyla gündeme pelen Alman düşünür Walter Benjamİn'in «Fotoğrafm Kısa Tarihçesi» başhklı ilginç denemesi de All Cenglzkan tarafından Türkçeîeştirilmiş. • TAN aylık düşünyazm seçkisinde, çağdaş fn^iliz şiirinin önde gelen temsilcilerinden Hhilip Larkin'den çevirilere yer verilmiş. / Tomrls Uvar'm «Sonsuza nönüş» adlı öykiisü şöyle başlıyor: «Klm derdi ki İhsan Paşazade Natni bpyin Moda burnuna bakan muhteşpm yalısında 18 .. sonlannda b!r îlkbahar akşamı başlayan kıırtuluş şenliklerinin yatıkılan yüz küsur yıl sürecek?» KİM KİME Behiç AK ( C ü M A l y SatıatGaktisi ÜMÎTYRSflFL. SANfiTGALERlSI MustafeAyataç ResimıSergisi 930 Aralık 1982 KATMAN KESKlNOK HwlmSwgM 120 Aralık TRVWY£CAB.fc.0tl(tŞAIir*5fISTANBUt ABDULLAH MERİCADAU reskn sergtel 8 1 4 arakk IITKII CtMıtt. fıiJhH* * • TıAu !«•• «• «M« K n t u t . «• 2734 BiTtJft İKMrf TdltH I I U U DHARTSANACT ŞENOLYORGZLU RESİMSERGİ3İ T*«0S2f ııpi SANAT GALERİSİ MAÇKA RESİMSERGİSI 30kasım25araiık Eyum Cad. 31 İst Tel: 40 80 23 SnpH S Resim Sergisi Karma KurtuluşCad.191B Sinemköy/İst. GALATA SANAT GALERİSİ DOĞAN PAKSÇiy ^Resim Sejgisi w ^10 Aralık 10 Öcak TOnel Meydanı TOnelPasajı B Blok 9/2 Tel: 493551 130 aralık İFSAK ÜLKEMİZDE CİZGİ FİLM VE SORUNLARI TOH» Reldn T<k»y • Oıta» BUy«ıio|ın Dtmrt Deieı lnın; • Mıuufı EıtmkUr Taıı Orel • Tonıuç Yafar 16 17 Anhk 1 8 . 0 0 / » . » Y ı p i Kttdi Bankssı 5xlonu Beyoğlu [SdnKrbanlc. Pı}»b3h;e y ı m ) RESİM SERGİSİ 1630 arakk Taksim Sanat Galerisi IHARTLARI Vern Y^yınlaı. AnKanı cad 4*>/1 Caqaloqiu »st Tel 26 23 lO