22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 9 KASIM 1982 elişmis ülkeler bugunku dunnnlanna gelebilmek lçin zor ve uzun aşamalardan geçmişlerdlr. Az gelişmig ve gelişmekte olan ülkelerln bu zorluklan yenlden yaşaması ve aşması gereksizdlr. Teknoloji transferinin 2. DUnya Savaşı'ndan sonra bızla yaygınlaşmasına, ülkelerln kalkınma programlannın aynlmaz blr parçası olarak kabul görmeslne bu inanç neden olmuştur. Ülkeler gellşmek amacıyla Batıdan teknoloji ve buna bağlı olarak makine ve malzeme almışlar, uzman kişilerinl lse bu makineleri kullanabilmeleri amacıyla Batıya eğitime göndermişlerdir.. Böylece gelişmekle Batılılaşmak zamanla özdeş olmuştur. Bu teknolojinln olumsuz ve lstenmeyen yönleri vardır. Bunlann başında gerek teknolojiyi üreten gerekse trans'fer eden ülkelerin ortak sorunu olan okyanuslann, havanm, toprağın ve dünya llcliminln bir daha aslına dönmemeceslne değişime gelmektedir. Ayrıca kentlerde yozlaşma, iş doyumsuzluğu, topluma yabancüaşma bu ileri teknolojinin sakıncalanna klasik örneklerdlr. tleri teknolojl ve ürünleri Insanlarm gerçek gerekstnmelerini değll, yapay olarak geliştirilmiş isteklerinl karşılamakta ve insanlan mut lu kılamamaktadır. Bu ürünler artık günümüz ekonomlslnin birer temel ve organik elemanı olmuşlardır. Bu ürünlerln firetiminde gittikçe artan miktarlarda hammadde ve enerji tüketilmektedir. Tüm ülkelerln lstekleri daha fazla gelişme doğrultusunda olduğuna göre tüm bu sorunlar da gittikçe artacaktır. •*« Teknoloji ekonomik gellşmenin önera 11 blr blleşenidir. Bu nedenle ekonomik gelişmenin sosyal sorunlan çevre kirlenmesini hammadde ve enerji tasarrufunu göze alan ürünlerin ömtirlerinin daha uzun olması gereken blr teknoloji ile gerçekleşmelldlr. Bu da insanlann davranış ve düşüncelerinde değişikllk yapmasını gerektirecektir. öyleyse bu değişim nasıl olmaüdır ki S Uygun Teknoloji 2. Dünya Savaşı'ndan sonra tekno loji transferi, gelişmekte olan ülkelerin can simidi olarak gözükm üştür ve bu durum yavaşlamış olmasına karşm hâlâ sürmektedir. Bugün ise yeni bir yaklaşun teknoloji transferinin yerini almakta dır. Bu yaklaşımın adı Uygun Teknoloji'dir. Cem BAYSAL yukanda sıralanan sorunlar ortadan kalksın ve İnsanlann gerçek gereksinmeleri karşüansın? Bu değişim teknoloji sözlüğüne yenl bir kavram getirmiştir: UYGUN TEKNOLOJÎ. UYGUN TEKNOLOJÎ bir ülkenin yer 11 kaynaklarından en üst düzeyde yararlanmayı ve bulunmayan ya da az bulunanların tüketlmini en alt düzeye lndlrmeyi amaçlayan, ekonomik ve sosyal ortama en denk düşen ve bir sorunu çözümlerken başka bir sorun yaratmayan bir yaklaşımdır. Bu yaklaşun uyarmca yüzyıllardan beri kullanılmakta olan geleneksel yöntem ve aygıtlarm dışandan alınan ilerl teknolojl ile değlştirilmesi yerine daha ucuz, başarı olasılığı daha yüksek, üretiml arttıran ve sosyal alanda en alt düzeyde bir değişlm gerektiren teknoloji ile değiştirilmesi daha uygundur. Üçüncü Dünya ülkelerinde sürekli iş alanları sağlama sorunu vardır. Artan nüf us bu sorunun büyüyerek sürmesi demektir. örneğin böyle bir ülkede büyük yatırımlar yapıp, en gelişmiş makine ve aygıtlarla donatılmış bir fabrika açmak ye, rine, aynı yatırımla yerel insanlann bllgi ve yeteneklerlnin daha iyl değerleneceği birçok ufak atölye açmak soruna daha sağlam bir çözüm getirecektir. Bu örnekte atölye teknolojisi uygun teknolojidir. Nüfus fazlahğı ve lşsizlik yüzünden Hindistan'da uygulanaeafc teknolojl «emekyoğun» (insan gücü) olmalıdır. Bu ülkede örneğin üretimde robot kullanılması veya otomasyona gldilmesl gerçek çözüm ile ters düşer. Ancak Gabon gibi az nüfuslu bir ülke için emekyoğun bir teknoloji uygun değildir. Aslında nüfus fazlahgı olan ülkelerde bile klşl yetenek ve eğitimlerinln ülkenin gerçek gereksinimine göre oransız dağıldığı izlenmektedir. Bazı iş kollannda emek fazlahgı öbür lerinde ise azlığı görülmektedir. Bu nedenle emekyoğun teknoloji her gelişmekte ya da nüfus fazlalığı olan ülke için uygun teknoloji demek değildir. Bu da gösteriyor ki, değişik ülkelerin değişik sorunlan vardır. Bu sorunlan çözecek denklem tek bllinmeyenli olmadığı gibi bir ülkenin denklemi bir başkasınınkine eşit değildir. Gelişmiş bir ülkenin uyguladıgı teknoloji gelişmekte olan bir ülkeye terzi elinden çıkmış gibi uymayacaktır. •• • Gelişmekte olan ülkeler tek blr çözüm olduğu yanügısının bedelinl «özellikle bir konuda» çok belirgin olarak 1973 ten beri ödemektedirler!. Enerji sorunlannın çözümünü yalnız petrole bağlayan bu ülkelerden kimileri ne yazık ki hâlâ derslerini almış gözükmemektedirler. İleri bir teknoloji transferi ve tek çözüm ilkesine bağlı kalarak ülkelerinde nükleer santraller kurmayı planlamakta ve enerji sorunlannın an cak bu gekilde çözümleneceğine inanmak tadırlar. Henüz «artık» sorunu bile çözümlenemeyen nükleer santrallar uygun teknolojl ürünü değlldirler. Buna karşın ör« neğin kırsal kesimde uygulanabilecek küçük çapta hidroelektrik santrallar uygun teknolojidir. özet olarak uygun teknoloji aşağıdaki niteliklerden bir veya fazlasmı bünyesinde toplar: 1 DUşük yatmm maliyett. 2 Ürün başına düşük yatırım, 3 Basit organizasyon, 4 Ufak çaplı lşlemler, 5 Ülkenin kendino özgü sosyal ve kültürel ortamma kolayhkla uygulanabllmesl, 6 Doğal kaynaklann kullanımı, 7 Ürünün çok ucuz olması. Bunlardan kimileri. (ör: 1) teknik bir kavram olup ölçülebilmekte öbürleri (ör: 5) yorum gerektirmekte ve bu nedenle çelişkllere neden olmaktadır. Teknik bilgl. özellikle yeni ve daha ileri olan endüstriyel bir mal niteliğindedir. Bu mal klşilere, kuruluşlara ya da ülkelere aittir. değerlidir ve özenle saklanır. Bu nedenle 3. Dünya ülkelerlne transfer edilen teknoloji pişmiş armut niteliğinde değildir. Aslında gelişmiş ülkelerin çok yüksek araştırma ve geliştlrme giderleriyle ortaya çıkardıkları teknoloJilerlnl, 3. Dünya ülkelerine ucuz vermek istemeyecekleri açıktır. Patent ömrü dolmuş teknolojilerin yasal yönden bedelsiz almabilmesine karşın bu teknolojinin uygulanması yıllar boyunca kazanılacak deneyime bağlıdır ki bunun da mallyeti oldukça yüksektir. Derinliğine biltnmeyen konularda almacak teknolojiler ise bir süre sonra çürüırysye bırakılacaktır. Bu nedenle uzun donemde sanıldığından daha fazla ekonomik ve sosyal maliyeti olan teknolojilerin transferinde özen göstermede, her şeyden önce gerçek gerekslnim lerl belirleyip bunları önce ülkenin öz kaynaklarını kullanan insanlar tarafından başlatılan. uygulanan, anlaşılan ve yürütülen uygun teknoloji iie karşılamada büyük yarar vardır. Körfez de Körfez... Siyasal edebiyata çerçevesi belirsiz, kögeleri yuvarlak yeni kavramlar girdi: Acil Mndahale Kuvveti.. Hızlı Intikal Birliği., Çabuk Kuvvet.. Çevik GüçBirbirine iyice dolanıp dolaşmış, düğümlenip körleşmiş bu kavramlarla dünyanm çeşitli ülkelerinde yayınlar yapılıyor; sap ile samanı birbirine karıştırmaktan yarar uman çevreler de sürekli biçimde öteye berlye çekilebilecek demeçler veriyorlar. Adı ne olursa olsun (ister Acil Müdahale Kuv veti, ister Hızlı Intikal Birlikleri, ister Çabuk Kuv vet, ister Çevik Güç) kıymeti harbiyesi nedir? Bütün söylentilerin yorumların yalnız bir bölgeye ve bir amaca dönük olduğu görülüyor: Basra Körfezi monarşilerinde bir tehlike oluştuğu zaman çabucak tepesine inebilecek askeri birlikleri gelişiirlp üslendirmek... • Doğu lllerimizde hava meydanlannm Amerikan dev nakliye uçaklannın konup havalanabileceği boyutlara göre düzenlenmesi; Muş'ta ye ni bir üssün oluşturulmasına ilişkin gazete yaymları; Reagan'm önde gelen danışmanı Albert Wohlstetter'in Ortadoğu'ya ilişkin askeri tasarılan; Amerikalı gazeteci Jack Anderson'un açıklamaları; Mısır Dışişlerl Bakanmm Türkiye'yl ziyaretl üstüne yorumlar; tinlü Adnan Kaşıkçı'mn başkentteki girişlmleri; CIA Başkanınm Ankara'ya gizlice gelip gitmesi ve daha bu köşeye sığmayacak kadar sayısı kabank yazı, demeç, kanıt, yorum ve açıklamanm tümünü blr bilgisayara versek, programlanan aygıttan hiç durmadan şu sözcükler çıkacaktır: Basra Körfezi, Basra Körfezi, Basra Körfezi, Basra Körfezi, Basra Körfezi... Oysa biz Türkiye'nin Basra Körfezi serüveninln Birinci Dünya Savaşında Enver Paşa'nra amcası 6'ıncı Ordn Koınutanı Halil Paşa ile bittiğini sanıyorduk. Mustafa Kemal Atatürk bu defterleri kapamıştı. Ulusal Ant ile temeli atılmış Cumhuriyet TUrkiye'sinln ne ilgisi var Basra Körfeziyle? O Körfezin kıyı ülkeleriyle birlikte tslam Dünyası (ister NATO ellyle olsun, ister Vaşington planıyla olsun) Türkiye'nin blr ovuna girmesine ne der? Çevik Kuvvet mi, Çabuk Kuvvet mi? Acil Müdahale Gücü mü, Hızlı Intikal Birligt mi? NA TO çerçevesinde mi? Dışında mı? Ne olursa olsun yabancı askerlerin Türkiye'nin doğusundan uçak lara binerek Basra Körfezi dolaylarındaki tslam ülkelerine inip de savaşa girmesine Türkiye göz yumar mı? Gazetelerde çıkan yorumlara bakarsanız, daha beter söylentiler var: Basra Körfezinde tran Amerikanosiyonizmin jandarmalığını yapıyordu. Siyonist politikanm Aınerikan güçleriyle yürütülmesi tepkl doğuracağmdan Ortadoğu MUsIUman lanna karşi Jandarmalığı MUslümanlara yaptırnıak yeğleniyordu. Vaşington şimdi bu aykırı roİU Türklere yüklemek istiyor. • Reagan yönetlmi yurdumuzun başına bir belayı dolamak peşindedir. * V* Uyanık olalım. Türkiye'nin bu tür dış serüvenlere karşı güvencesl tarihsel deneyimlerinden doğmaktadır. Birinci Dünya Savaşında Basra Körfezine doğru Alman emperyalizminin eksenine oturan ülkemizin başına neler geldiğini billyoruz; bu kez aynı serüveni Amerika'yla birlikte yaşamak için hiçbir neden yoktur. H B bkurlardan.. BurhanlARFttD # Sular İdaresinin açıklaması Gazetenizin 5.7.1982 tarihli niıshasmda 'Bir kova suya ulaşmak lçin) başlıklı küpüründe, özell'kle Yeşilova Cennet Mahallesi ve çevresinin susuz bir yaz geçirdtği ve halkın mağdur durumda bulundugu yazılmaktadır. Anılan bölge, kuyulardan beslenmektedir. Sözü edilen tarihte önemli ölçüde su üreten kuyulardaki dalgıç motorlannda meydana gelen anza sonucu, zaten su durumu kritik olan bu bölgeyi önemli ölçüde etkilemiştir. , Bugün içinj lıııyulardaJci arazılaruîı giderilröeşi sonucu ve bu bölgeye münavebe uygulanmak suretiyle sulan verilmektedir. Aynca bölgedeki abonelerin daha fazla su alabilmeleri için ileriye dönük çalışmalar yapılmaJttadır. Ahmet ÖLÇER Genel Müdür ni gelen her yapıt da bu sistem dahılinde işlem gormektedir. Aynca, sahnelenecek oyunlar teksir edılerek görevli sanatçılara oyun sonunda gerl almmak üzere 5000. TL.'lık bir senet karşılığı verilmektedir. Belirtilen sistemle çahşmakta olan Belediye Şehir Tiyatrolan Kütüphanesi'nde bugüne kadar eser kaybı gibi bir durum olmamıştır. Saym yazann belirtmek istediği husus. oyunlarda görevli aktörlerin, rollerini ezberlemek için aldıkları teksirlerin elde görülmüş olmasından kaynaklanmaktadır. Esasen, Şehir Tiyatrolan Idaresl bu konuda gereken hassasiyetî gdstermektedtr. , , .. Ibrahim ERSEYREK BasınYayın ve Turizm Mfiduru "Boğaziçi,, Adlı Bir Vapur eş:ktaş ve Üsküdar'dan Kavaklar'a o masmavi su yolunu süsleyen Boğaz vapurlanmn en ünIüsü, en çok sevileni, altmış altı baca numaralı «Boğaziçi» vapuruyda. 66 numara, Boğaz tutkunlan için bir simgeydi. Yaşlısı, gend ve çocuk yaştakilerle bütun Boğazlılar vapurlannı günlük yaşamlannın vazgeçilmez bir parçası bilirlerdi. Boğaz çocuklan, yamaçlarda yankılar bırakan vapur düdüklerine kulak verip kaç numara olduğunu söyleyivertrlerdi. O vapurlan yöneten kaptanların saygın bir yerl vardı Boğazlılann gönlünde. 66 baca numaralı Boğaziçi sevilen bir futbol tflr kımı gfbi benimsenmiş. yandaşı pek çok olan vapurdu. Ziya kaptanın hünerinden mi. ya da teknik bir nedenden ötürü mü, 66 numaranın düdüğü daha cakalı öter, yamaçlarda ve yahlarda perde perde yankılanırdı. Ziya kaptan üzerine hikâyecikler anlatılırdı. Kanlıca iskelesine yaklaşırken kıyıya öylesine yakından geçer ki, yalı rıhtımından uzatı lan baklava tepsislni çımacılar alıvertr diye. 'Şirketi Hayriye' ve 'Seyrisefain*. Boğaziçi ve Adalar vapur işletmeleri olarak Denizdlik Bankası adı altında birleştirilip de Ada vapurlan Boğaz'a da işlemeğe başlaymca, emekli kaptan Nuri Dayı pek üzülmüştü. Lodosu göğüslemek için bordası yüksek yapılmış hantal ada vapurlan Boğaz'm oya gibi peyzafma yakışmaz diye. 1982 Türklye'sinin pek çok önemll sorunlan arasında iki satırlık bir haber kimsenin gö?üne çarpmamıştır. Denizdlik Bankası Şehir Hatlan Işletmesinin 'Boğaziçi» vapurunu on mllyon Türk lirasma Marmaris Belediyesine sattığı göze çarpmadı. Marmaris'te gazino ve lokanta olarak kullanılmak üzere. Bütçesi milyarlar açık veren işletme, o güzelim Boğaz simgesi anılar gemisi 66 numarayı verivermişti «66 numara» Boğaz koylarında bir kıyı restoranı diye kullanılamazmış gibi! Hepsi birblrinden güzel Bebek. Yeniköy. Büyükdere. Tarabya, Kanlıca koylannda «Boğaziçi» adlı bir vapur, fncecik ve bembeyaz görünüşü, cakalı düdük sesi ve anılarla dolu Boğaz müzesi bavasıyla ne de yakışırdıt Birind dunya savaşı sonrasi yıllannda Boğaz kSylerinde oturanlar hızla azalıyordu. Her gün işe gidiş geliş, dargelirll insanlara ağir geliyordu. Varhklı kişiler tse, Fenerbahçe ve Suadiye yöresine taşınıyordu. O günlerin Boğaz işletmesi *Şlrket1 Hayriye1. çığ gibi büyuyen açığı kapatmak Içln önlemler aradı ve hemen uyguladı. Salacak. Küçüksu Sütlüce. Altınkum. Gümüşkum'da plailar açıldı. Sanyer'de 'Canhbalık lokantası" acıldı. CanIıbalık için angaie edtlmiş Macar kadınlar orkestrası gazino için her akşam 17'de Köprü'den kalkan vapurlara gellyor ve yolculuk boyunca çalıyordu. Boğaz'da ev yaptıranlann yapı malzemesi parasız tagmıyor ve yapı sahiplerine iki yıl geçerll yoknıluk karnesi veriliyordu. «Boğaziçi» adlı vapurun Îstanbul'un sıradan bir semtinde bir apartman dairesi parasma satılıverdiğmi önce yadırgadım. Fakat şu 1950'den günümüze Boğaz'da olup bitenleri düşunünce olağan saydım. O güzelim yamaçlan beton duvarlar ve hantal yapılarla dolduranlar, yönetmelikleri, kararlan. yasalan yok bilip dilediğinl yapanlar korulan yokedip apartman lağımlannı komşu bahçesine akitanlar, son yıllannı Boğaz'da geçirmek isteyen yabancı profesörleri bin bir oyunla bezdlrip Türkiye'den kaçıranlar mı düşünecek «Boğaziçi» adlı vapuru? 66 numaralı vapur Marmaris'e tılmış, ne gam! Haliç'te parçalanıp hurdacıya mı satılsaydı, derler belki del Emekli kaptan Nuri Dayı'mn sözlermi hatırhyorum: Boğaz vapurlan incecik görünüşlerlyle ne yakışır Boğazm menevişli sulanna ve renkler eennetl yamaçlannal Günün her saatinde renk değişüren sularda kugular benzeri süzüiüşleriyle. iskele ye yanaşırken manevra yapışlan ve hepsi de değişik o cakalı düdük sesleriylel Tarımsal iskâmmız 4 yıldır gerçekleştirilemedi Bizler Yozgat 111nin Yerköy llçesinde Çerkez Yıldırım grubu adıyla anılan göçebe aileleriyiz. 1Ş77 yılmdan bu yana Türkiye mizin hatta Kıbrıs'ın neresinde 0lursa olsun tanmsal iskanunızm yapılmasını istedik. Köylşleri ve Kooperatlfler Bakanlığı Toprak ve îskan îşlerl Genel Müdürlüğün ce taleblmiz tetkik ettirildi. Bu tetkik sonucu arazi kaynağı bulunduğunda tanmsal iskanımızm yapjlacağı bildlrlldi. Yerköy ilçesi rân •Derebağ köyü .hudutlan dahillnde mera ihtlyaç fazlası 3000 dö nüm arazi bizlerin tanmsal iskanı için haztae adına tescil edildi. Bu arazlnin yerleşime elverişli olduğu yaptınlan etütler sonucunda anlaşıldı ve bizlerin beyanname verme miz istendi. 85 aile olarak beyannamelerlmizi verdlk. Tarımsal iskanımızın yapılması için hakkımız da valili*imizce ufekan kararı alm dı. Yıl 1979. '• '»: Bu meyanda. Derebağ köytinden aynlanıjaM^y^ iskan edilmemiz için n a * * V ı laahütnamelerl mizi de tanzim ederek ilgililere sun duk. Bize aynlan fcazinin toprak etütleri ve yjp|§<jejlmiz yerin imar planları 198fl yılında tamamlandı. Ancak bugüne kadar. tarım sal iskanımız'içln yaptığımız girişimier sonuçlanmadı. Yetkililerin bu sorunumuza bir çözüm bulmasmı bekliyoru?.. Çerkez YILDIRIM 85 aile adına Yurtlar dolu, açıkta kaldık Bizler. Bakanhğa bağh Yurtlar Kurumu'na aylar önce başvurmuş ve Atatürk Öğrend Sitesi'ne girmeye hak kazandmız diye çağn mektubu almış, Ist Üniversitesi'ne bağlı Hukuk Fakültesi öğrendleriylz. Bu mektubu 50'ye yakın öğrencl adma yazıyonız. Ama Gençlik ve Spor Bakanhğmın yanlış tutumu nedeniyle binlerce öğrencinin Istanbul'da karşılaştığı sorunlar bunlar. Bize yurtlardan çağn mektubu gelmeseydi, daha baştan olanaklanmız ölçüsünde. kalacak yer sorunumuzu çözümlemeye çahşırdık. Ama öyle olmadı. Yukanda da beiirttiğimiz gibi önce yurda kaydınm yaptırabilirsiniz, diye çağn mektubu geldi. sonra okulların açılması nedeniyle başvurduğumuzda ise «lısteler değişti, yeni listelerde adınız var mı?» sorusuyla karşılaştık Yeni gelen listede adımız yoktu. Bu yüzden de geri çevirdiler Şu an çok güç durumdayız. Ozel yurtlar dolu Bu yözden her türlü sağlık koşuüanndan yoksun otellerde, darmadağınık bir yaşamımız var. îstanbul'da binlerce öğrenclyi ilgilendiren bu soruna bir an önce çözüm bulunmasını diliyor, saygılar sunuyoruz. Î.Ü.H.F. 1. Sınıf öğrendlerl # Tarabva sakinlerinin Belediyeden îsteqi Tarabya sakinleriyiz. ÎETT'den bir dileğimiz vardır Sarıyer . Eminönü arasmda ekspres sefer yapan belediye otobüsü, Tarabya'dan geomemektedir Oysa ki Trabya'da yolcu potansiyeli fazla olduğundan, buradaki yurttaşlar, işlerine zamanında gidemediği gibi, akşamlan da evlerine geç dönmektedirler. İETT yetkilileri acaba Sarıyer Eminönü arasında sefer yapan ekspres seferinin Tarabya'dan Hacıosman'a Ç'kmasını sağlayamazlar mı? Bu sorunun çözümlenmesi halinde Tarabyalı yurttaşlar büyük bir rahathk halinde işlerine gidip gelebileceklerdir. Tarabya sakinleri CumhurİYet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılıkve Gazetecüik T.A.Ş. adına NADİR NADİ Cenel Yayın Müdürü Müessese Müdürü Yazı işleri Müdürü HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGİL OKAYGÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER ALİACAR # Fakültemize servis otobüsü verilemez mi? Istanbul (Çapa) Tıp Fakülte sinde yeni uygulamalar sonucu, ulaşım sorunumuz giderek arttı. Çalışma saatlerimiz 0817 arasın da olduğundan işimize geliş gıdişimiz, trafiğin yetersizliğiyıe zorlaştı. Sorunumuz; servis otobüsünün bulur.mayışı. Bugün kardeş Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde dahl ser vis otobüsü bulunmaktadır. özelllkle Kadıköy yakasında oturan ça hşanlar, zor koşullar altında İşleri ne gidip gelmektedirler. Fakültemize de servis otobüsü konulmasını diliyoruz. îstanbul Tıp Fakültesi Çalışanları • Yazı işleri Müdür Yardımcısı Haber Merkezi Müdürü Mizanpaj Yönetmeni • TEMSİLCİLER # YSE suyumuzun aktığını mı sanıyor? Bizler îstanbul'un Beykoz ilçesine bağlı Doynaz köyü sakinleriyiz. Deniz sahilinrieki köyümüz. vaz günleri kerbela mlsali bir bardak içme suyu bulamazken, diğer tarafta bir kente yetecek kadar suyumuz denize akıyor. Dört yıl önce YSE tarafmdan ihale edilen içme suyumuz 1981 yılmda tamamlandı. Ancak suyu köyün ana deposuna pompalayacak motor çalışmadı. Devletin milyonlan bir pompa vüzünden heba mı olacak?.. Yoksa YSE suyumuzun ak tığım mı sanıyor?. Üst makamlara bu konuda rapor verildi. merak ediyoruz. Köy sakinleri adına Erol KUTLU • ANKARA : • İZMİR : • ADANA : SERVİS ŞEFLERİ * YALÇIN DOĞAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMETMERCAN Istanbul Haberleri :Selahattin G Ü I E R Dış Haberler Î Ergun BALCI Ekonomı: Osman ULAGAYYurt Haberlerı • Barbaros GENÇAK Kültür: Aydın EMEÇ . Magazin : Yalçın PEKŞEN Düzeltme: Konur ERTOP Araştırma'. ŞahinALPAY BÜROLAR Yıkım kararı 1 yıldır uygulanmıyor Fatih, Karadeniz Caddesl. Möftühamamı Sokak 88/1 sayılı raeskenimizin ön cephesinde, yol üstünde binamıza yapışık şekilde yapılmış gecekondu için İstanbul Belediyesi Basm ve Halkla Tlişkiler Değerlendirme Merkezl'nin 4 ocak 1982 gün ve HI 6706 saviti yazısında duvurulan emirle yıkılma karan almmıştı. Bize gönderilen yanda bu konuda Istanbul Sıkıvönetim Komutanlığının 19 ekim 1981 gön ve 7130 • 230981 / SYNT sayılı emri de belirtilmişti. Sahibmin lkametlnde olmayan ve başkalanna kiraya verilerek haksız bir kazanç aracı yapılan BÖZ konusu gecekondu evimizin kapisından cenazemizin çıkmasına dahi engel olmuştur Belediye ve Sıkıvftnetim emlrlerinln bir yıldır yerine getirilmeyişinde mülk sahibinin eski mesieğinin payı olablleceftini kabul etmek tetemiyor ve uftradıftjmız sürekli haksız'ıftın gideriimesi lçin yetkililerin ilgisini bekllyoruz, Hallt KARA Konur Sokak No. 24/4 Yenişehir ANKARA' Tel: 17 58 25 17 58 66 Idare: 18 33 35 Hallt Ziya Bulvan No: 6 5 / 3 İZMİR Tel: 2547 09131230 Atatürk Caddesl, T.H.K Işhanı Kat2/13ADANA Tel: 1455019 731 Basan ve Yayan: 6 Görev yolluğumu bir yıldır alamıyorum Bir yıl önce emekli olarak Bursa'ya yerleştim. Tunceli Bursa arası sureklı görev yolluğunun verilmesi için Tunceli Topraksu Ekıp Başmuhendıslığıne müracaat •eT;tim. Ancak görev yolluğu verimeyeceği bildirüdi. Köyişleri Bakanhğı Topraksu Genel Müdürlüğü'ne başvurdum. Aldığım cevapta, görev yolluğunun verilmesi için ilgilı yere talimat gönderildiği kaydedildi. Sonuçta tarafıma tahakkuk ettirilen görev yolluğu tutan olan 40.460 uranın ödenmesi konusunda Tunceli Maliye Muhasebe Müdürlüğu'ne talimat gönderildiğini öğrendim. Ancak, bugüne kadar tarafıma herhangi bir ödemede bulunulmamıştır. Görev yolluğumu almam için daha ne kadar beklemem lazun? Temür YEBLÎKAYA Tunceli. Topraksu Lojmanlan yajıı 22 t TAKVİM CUMHURİYET Matbaacılıkve GaZeteelllk T.A.Ş Türfcpcaöı Cad. 39/41, Cağaloğlu ISTANBUL P.K.: 246 Istanbul, Tel: 20 97 03 (5hat) 9 KASIM 1982 # fstanbul Belediyesinir. «Kitaplıktan sorumlu kim» başlık yazıya açıklaması Saym gazetenizin 10 ağustos 1982 tarihli sayısında yayınlanan •Kitaplıktan sorumlu olan kim?» başlıklı yazı incelenmiştir. Istanbul Belediyesi Şehlr Tlyatrolan Kütüphanesi, Idarenin murakabesinde yetkili bir memurun yönetim ve sorumluluğundadır. Kütüphanede bütün kitaplar bu sorumlu memurun zimmetinde olup. yazar ve yapıt ismine göre ayn ayn tasnif edlllp numaralanarak demirbaş kaydına geçirilmiştir. Ye> İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ AKSAM 6.59 7.38 12.58 15.39 17.57 19.30 BAŞSAGLIGI ÜNYE ÇİMENTO FABRtKASI GENEL MÜDÜEÜ Kimya Yüksek IVTühendisi Eşsiz insan DİŞTABİBİ Orhan Tüzün BİUmsel kongrelerde bulundugu Avrupa'dan dönmllş. hastalarını ^abule bagUunıstır. Randevu aünması rica olunur. Tel.: 64 57 25. Âbduüah Ikizler'i kaybetmiş olmanın büyük üzüntüsü içindeyiz. Aileslne ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Dr. ÇÖLler
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear