Catalog

SEKİZ CUMHUTİİYET 26 EKİM 1979 (BULMACA SOLDAN SAĞA: 1 Dört kemer olon ufak köşk veya revak üstü Tersi dünyanın büyük haber ajanslanndan birlnin simgesi. 2 Konya'nın !icelerinden. 3 Geniş deniz taşıtı Geri. 4 Herhangi birinin, bir nesneyi bulmak Için başka birini calıştırması durumu. 5 Tersi bir sayı Eskl dilde yemek. yiyecsk Kimyada iridyumun simgesi. 6 Tersi cğaçiık, otluk yer. 7 Tarsi Afrika kabileierinden bıri. 8 Bir binsk hcyvanı Yoksullora yiyecek dağıtmak lcin vckıf olarok yopılmış hoyrot. 9 Tersi kirnyada osmiyumun simgesi Kuçük kızıid6ri!i kayığı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Filika buyükluğünde kücuk vapur Kâğıt oyanundo birli. 2 Hirtt Avrupa diii ai.eslnden olan topluluk veya kimse Yoboncı dilde kendi kendine. 3 Benzer koşullarda bulunanlann daha lyi bir duruma gecebilmek icin blrbirleriyle verdikleri mücadeie. 4 Tersi eski dilde cezalandırma Tersi öç alma duygusuno yol ccon nefret. 5 Tersi eskl dilde su Cizgilerle yapılmış hariîa, resim. 6 Tersl SİNEMA 123456789 Atffla DORSAY ilâve Yönelöiğı verl aydıntatan. 7 Taneü meyvelerden Sahnede kalabalık tarafmdan söylenen şarkı veya söz. 8 İzın kâğıdt Kimyada helyumun simgesi. 9 Mahalte aralarında cok cesitli gereç satan kı$: Tersi zorunlu besı macidelerınden. DÜNKÜ BULMACANIN ÇÖZÜMü SOLDAN SAĞA: YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Devedişi. 2 Manflo. 3 Nacş Sar. 4 1 Denklem. 2 Aips Si. 3 Argon. 4 emşE $ike. 5 dA areM. 6 insan Car. 7 Şior Mat. 8 ilreT reS. 9 Safari. kirE ereS. 5 Lpg Sn tA. 6 esoŞ. 7 Niagara. 8 Krater. 9 Uneer sl. StNEMA VE TOPLUMSAL SORUNLAR TARTIŞILDI nkara Alman Kültur Merkezlnde topiumsaî \onuiu bir <üzi filmia gösterilmesinden sonra & 1 nema ve toplumsal sorunlar konulu bır açık oturum yapıldı. Max VViiiutzki. Aülla Dorsay, Vecdi Sayar v e Ersin Pertan'in katıldığı oturumda Wülutzki, • Varolan esteük kaygılardan öte. sait politlk kaygilarımız var va bu kaygıları taşıyan filmler yapmaya çabahyoruz» dedi. Alman yönetmeni, «Politik sinema kendi biçimini mi yaratmalı? Varolan biçimierden mi yararlanmalı?» sorusunun her Taman gündemda olduğunu belirtü. 1960'larda Paris'te. (YeniDaiga). Münih'te dogan sinema akımlanntn «BurJuva toplumunon hastalıklanru. burjuvalann sorunlarım» işlediğini. BAF ekolünün bu akımlann dışında kaldığını söyledi. Estetigi tkinci plana atan filmlerini dağıtmak. göstermek için büyük zorluklarla karşılaştıklannı. ama bu nimleri gören seyircinin fılmlere büyük ügi duyduğunu beiirtıi Filmlerini açıklamaya, filmler üstüne tartışmaya büyftk önem verdiklerini. seyircinin bu tür sinemayı bilinçli olarak eleştirebilmesi için filmlerin nasıl. niçtn. hangi koşullarla yapıldığını btlmesi geregini vıırguladı. VViliutzki. daha sonra bir soruyu yanıtJarkea Alman Anayasasının «Sosyal Deviet» kavramına ağırlık verdiğinl, kendilerinin de toplumda çejitü alanlarda sosyalizasyon istediklerini. ancak amaçlannın bundan daha öteye gitmedigiru açıi.ladı. A Anthony Quinn. «CAĞRIı da Hazretl Hamza rolünde görülüyor... Mustafa Akad'ın cCağrıHa^ retı Muhammed'ın HcyGtı> fiimı çjerçek bir müstümamn, bir omur boyu, inancını sınema de nen cağın güclü sanatı aracılığıyla aile getirme isteğinin sonunda gercekleşmiş, somut laşmış hali mı?.. Yoksa inançla, imenla pek ilişkisi olmaycn, rşbiür bir yapımcının cok iyi to 6artanmış, hazırlanrnış ticart bir projesl mi?.. <Cağrı» ister bir inanc çığlığı, isîer bir ticari pro je oisun. önemü olan bu tılm.n tam zcrnanında, tcm gününcia gercekleşLİrılmiş olmosı. islam'ın caâımızdo gücij. etkili bir ideoloji olarak belirmeye ve kabul ediimeye başlamcsıyla tam dsnk duşmijs. bu fı!m.. Petroı sorununun günde me gelmesıyle bıriıkte petro1 haz'.neiennin ustüne otutmuş olan islam üikelerıne de Dttının. gıderek turn dünyanın ıigıs: nın arîtığı bılınıyor.. Hızlc ve çorülrnemış bıcimda artan eko nomik gücle bırlikte İsıam. ksn di idsolojsıni ve öğretisini de CoÇın önemsenen. inceienen oğ reîieri arasma sokmnvı başa'dı.. Burda ıken belirttiğine göre yarı Turk, yarı Suriye kökenli oia Mustcfa A'KC^İ, ışte filminı tam bu yükseiişin en parlok günierinde gercekleştirmış.. Fii rriT, ardmda kuşkusuz Arop köVenll bir finansman v« rr.ıi ' yonıarca «petro!doiqn» . ycııycr.. Bir İnçıliz Islam tarihi Uimamna yazdırmış senaryoyu, ElAz'ncr üniversitesı uıe masma onaylatmayı da ur.utmamış Akad.. Usta bir oyuncu kadrosunu. ünlü göruntü yoneı mer.ı Jack Hiidycrd ve ekibinı, ünlu müzikçi Maurece Jarre'ı tutmağı da ihmal etmerrt'S. Ve İslam'm gündemin baş kcşesinde olöuğu gürierds Av ruDC me'kezîe.ınde posterüma ye bcşlanan «Cağrnvı. Baîı ekonomık açıdan köşeye sıkış mış olmanın verdiği bir tür say gıyla ve merakla karşılamış, îllm ciddl bîcimde ele$tirilmemis bile.. PERDEDE GÖRÜNMEYENLER cOağrıs. İslam dıninin doğuşunu, yayılmasını ve güclenmesini anlctıyor.. Hıristiyanlık, hırıstiycnlığın doğuşu, gücienmesi üstüne onca filmden sonra islam üstüne bir film yapabilmek, bu konuda varolagelmiş tabuları, çekingenlikleri yı kabilmek öncelikle bir başarı.. Akad. bu konuda İslam'dakl csuret ycsağımı kuşkusuz an cak bir yere dek zorlayabiliyor. Perdeda ne Hazreti Muhammed'i, ne de Ebubeklr, Ali, Ayşe gibi kutsallaşmış kişılık leri görebiliyorsunuz.. Buna karşılık müslümaniığın dogj şu, ilk kabul eaenler ve karşılcştıkları guclükler, Kureyş'll lerin yenl dine karşı ekonomik çıkarlarını korumak icin direnmeleri, ilk inanmışlcra reva gorülen zuiümler. ilk ezan Medine'ye göc, Bedir, Uhut. Hendek savaşlan. görkemii, etkileyicl bir sinema diliyls perdeye çetiriliyor.. KLASİK BİR ANLATIM Mustafa Akad «Cağrnda bu tur fümlerde Hol!ywood'un yopageldiği kiasik. zengin. gös terişli bir anlatımı yeğ tutmuş. Kalabalıklar. savaşlar, cöl görünümleri, Kureyş'lilerin sefahat alemleri, değme Cecil B. De Milie filminı aratmıyacak düzeyde... Buna karşılık, Akad belli bölümlerde islam'ın ana fikirlerinl, felsefsini, insana, insanlararası kardeşliğa donük öğretisini de vurgulamo yı biliyor.. En önemlisl de, islam'ın nasıl sömürüye, Insanın insan tarafmdan sömürusüne korşı bir din olduğunu, nasıl her türiü ırk aynmını, zengin yoksul aynmını recdeden eşlt likci bir din olduğunu da altını cizerek belirtiyor. Bu arada islam'm kökeninde yatan hoş göru, diğer dinlerle temelde bir leşmesı ve onlara karşı icerdiği saygı duygusu da beüriyor filmde... Bu acıdan film, iman lı, inanciı muslurnana İnancını pekiştirecek veriler getirdlği gi bi, İslam'ı ailmeyen veya kuloktan dolma bilen yabancıya, bat;l:ya da bu din ustünde ya rar!ı bügüer verebilıyor. «ÇAĞRI» VE İSLAM SOSYALİZMİ «Cağrı», lcerdiği siiemcsal ögelerlne karşm, sonuc oiarok Işlevinı /erine getiriyor. İslam İnanc ve düşüncesinin temel bazı noktaları üstüne seyırcısini oydınlatabiiiyor. Bu noktalann cağdaş bazı ögretiierie beili cakışma noktaları icermesi oramndo filmın ve «mesah» nın cnem' de artıyor. Filmin hlo bekienmedik bazı ülkeler rie. örneğin Libya'da da büyük iigiyle karşılanması. gidsrek yaDim asamasındo dsvlstce desteklenmesl, bu acıdan şaşır tıcı dğil, cünkü filmin, dinsel acıdan yaklaşımınm lcerd^i saygıya karşın. bir «İslam sos yalizmi» uygulamasına da hic ters duşmeyecek bir bildirl ge tırebiltyor. İlginc... ÇAGRI (The Message) / Yönetmen: Mustafa Akad / Oyuncular: Anthony Quinn, İrene Papas, Michael Ansara, Johnny Sekka / Renkli Panavizyon bir Euro Films yapımı. (Venüs, rvlarmara, vs) önemden cok bu ocılardon 6nem taşıyan bir film.. İslam'ın dünyanın gundemind» olduğu bır dönemde yopılan bu tür bir film icerdiği Hollyvvood usulü gösteriş ve göz boyamo CAGRI TheMesage* Yönetmen: Musiofa AKKAD RenklıTÜRKÇE Beyazıt MARMARA kcdfköy Taksim VENÜS Atilla Dorsay, mimarhk, resim/heykel, müzik. giderek edebiyat gibi sanatlarla her gün daha içli dışh olmamıza karşın, sinemanın tüm bu sanatlara kıyasla Insanı ideolojik yönde koşullama açısından çok daha büyük bir etki gücüne sahip olduğunu söyledi. Sinemanm kapitalist ülkelerde doğmuş ve geüşmiş olmasinıa taşıdığı ideolojik gücün genellikle toplumların değişmemesi. olduğu gibi kaiması yönünde kutlanılması sonucunu verdiğini belirtti. Sosyalist lopiumda sinemanın tam tersiae toplumdaki büyük değışimler için bir itid güç olarak kullanıldığını. ancak çagımızda sinema sanatının da, diğer sanatîar gibi. en etkin kullanımına, büyük degişimîerin. çelişkilerin sancılannı yaşayan az selişmiş ülkelerde rastlanmasınLn sürpriz olmayacaguu ileri sürdu. Ersin Pertan. toplumsal konulu filmin yaratıcısının estetik ve politik formasyonunun bir yansımasj oiacagını. ancak bu tür filmlerde verilen mesajm geçerliligi ve güncelliği sorunlannın her zaman önem taşıdığını söyledi. Bazı ilerici filruierimizden ömekler verer&k. bu filmlerin mesajmın daha filmin gösterime çıktığı günlerde topiumun gerisinde kaldığını söyledi. ..•*<•• Vecdi Say«r Ise, «Toplumsal sinema» deylmîni çok genel bulduğunu söyleyerek artık Politik film» tanımının yeğlenmesi geregini ileri sürdü. Her filmm kaçınılrnaz olarak bir ideolojik bağlam lçinde oiuştuğunu. ancak güncel konunun filmlerin kesln birer poliük biidiri taşıyıp taşımamalan olduğunu söyledi. Poiîtik sinema için düzen içinde kalarak yapıian çabalarm da. duzen dışında oluşturulan bir Rİtenıatif sinemanın da duruma göre beîli işlevîer 7ör9biieceâiP! belirtti. Oturum. daha sonra seylrcilerdea gelen sorular ve yanıtîarla sürdü. SOREYYA Osküdar Kizıltoprak KENT (Yayın Ajons: 110) 8109 İSTANBUL DEVLET TİYATROSU Atatürk Kültür Merkezi ODA TİYATROSU'NDA "KURNAZ AVUKAT,, (Müzikli Çocuk Oyunu) Çeviren Yöneten DekorGiysi Dansları hazırlayan Müzik Fügen SİPAHt Raik ALN1AÇ1K ScrpU TEZCAN Editha ALNIAÇIK Semih FIRINCIOĞLU «Erkeklerin Gücü, Kadıniann Scbndır» fiimincien bir sahne.. Ankara'da Berlin îşçi Çevresi Sineması tanıtıldı Ankara'da Türk . Alman KüJtür Merkezinde bir haf ta boyunca değişik filmler izlendi, seyirciye sunuldu ve tartışıldı. Filmlerin hepsi, kısa adı BAF (Berliner Arbeitskreis Film: Berlin İşçi Çevresi Sineması) olan bir kuruluşun yapımlanydı. Filmleri sunmak üzere geien Max Willutzki. BAF m 1974'de «Alman sinemasmın durumunu saptamak, sonuçlan yaymak. tanıtmak. Berlin'li film yapırna lannm ortak ilgi alanlanru belirleyerek onlara film yap mada yardıma olmak» için kuruldugunu beîirtti BAF la birlikte sanatsal. teknik, örgütsel ve ticarj açıdan önemli bir deneyim alış ve rişi başlamıştı. uyeler arasmda... BAF. projelere özellikle bilgi alışverişi yapmak ve gerekli ilişkileri kur mak Csinema sağlama. TV va basın ilişkileri vs) açısın dan yardımcı olmaktadır. Kendini kısa süreli ticari değerlere bağlı olmayan, kultürel yaşamın bir parça sı olan bir kuruluş gibi gö ren BAF, bu tür projeler için geliştirme modelleri bulmaya çabalıyor. Hafta boyunca gösterilen filmler, bu amaçlan somut biçimde aydınlığa çıkardı. 1970'den beri film yapan Wi!lutzki'nin kendi yapımı olan «Vera Romeyke», işçi çevresinden gelen genç bir kadın öğretmenin küçüklere toplumsal gerçeklerin öğrenilmesine dayanan (ana babalan çalıştıklan işyerle rinde topluca ziyaret gibi) bir eğitim sistemi kurmak ve geliştirmek istemesini anlatıyor. Ancak öğretmen Vera derslerinin «tek yönlü bir politik ve ideolojik e ğilim taşıdığı» gerekçesiyle açılan bir kampanya sonucu görevinden ahnır. Günümuz Batı Alman toplumunda, topiumcu ve radikal inanç ve eğilim taşıyan lara karşı girişilen baskılan işleyen. yalın ve ilginç bir sinema ömegi. •Yıkıa Der Umsetzer». eski binalan yıkarak yeni bloklar inşa eden bir şirketi anlatıyor. Kiracılan, oturduklan eski evlerin köh ne, sağlıksız koşullannı ele aiarak bir an önce çıkmaya zorlayfin propagandacılan var şirketin Yine de çogu yaşlı bu kişiler, hayat lannı geçirdikleri evlerden, dairelerden çıkmayı kolay kolay kabul etmiyon «Yeni bir eve taşınan fnsan sonunda bir tp alır. kendini asarsa. en güzel sözler neye yarar?» «Erkeklerin Gücu Kadıniann Sabndır», kocası ken disine kötü davranan. eziyet eden. dayak atan bir sa tıcı kadının sonunda Almanya'da yavaş yavaş yay gınlaşan «kadın komünleri.nden birine girerek so runlannı başka kadınlarja paylaşmasını anlatıyor. «İn sel'de» isimli filmde ise ev lilik dışı çocuklarından biri ne bakamadığı için hapse giren bir kadmın. bu ceza yüzünden son çalışma vo yaşama şansını da eündea kaçırışını anlatarak. bu tur cezalara karşı çıkıyor. BAF okulunun tüm filmleri, ticari siaemanın isterlerine sirt çeviren, gerçek insan sorunlarım perdeye getiren insancıl değerleri ve yalın sinema anlayışlanyia dikkatj çekiyorlar.. Bu filmler, şu günlerde İstanbul'da da AKM Sinema Sa lonunda seyirciye sunuluyor. 2728 ekim 1879 ve 34 kasım 1979 saat 11.00de Biletler AKM gişelerinde satışa çıkanlmıştır. Doğum ve Teşekkür Bize kızımız Seven AYŞEGÛL BORAĞAN'I kazandıran. istonbul Belediyesi Zeynep Kâmil Hastanesi doktorlarından sayın, JİN. OP. DR. Kemal LAKAY'a $ef Sayın FÜSUN AKSU, Doktor OYA ERGÜLEN, Sto!yer Doktor NEŞET CİĞERLİ ve iüm hastane personeline içtenlıkle teşekkür ederiz. KÜÇUMEN ^ HASLET SOYOZ îi MAKBULE HALUK BORAĞAN Adalet Bakanlığından SmavSa Hakim ve Cumhııriyet Savcı Adayı Almacak Sınovo gtrmek tsteyenierin aşcğıdakl hususicn verlno geürsreK Bokanlığa boşvurmcları. sınav yönetmenliğinın 4. maddesv uyarınca üân oiunur» 1 Yazüı smav Hâkimier Kanunundaki nitelikleıi taşıyan istekliier crasında 25 kasım 1979 pozar gunu saat 930 da Ankara ve İstanbul Hukuk Fakültelerinde yaDilacaktır.. 2 yönetmenlikte ön görüle?» dilekce vs belgeleri 15 kasım 1979 peışembe günü saat 17.00'ye kadar Bakcn lığa vermeyenier bu sınova katılarnazlar 3 Sınav giriş belgeslnl Ankara'da sınava glrecekler Bakanhktan. istanbul'da sınovo glrecekler o yer Cumhuriyet Savcılığından 23.11.1979 cuma gunu saat 17.00'ye ka dar claca'<lardır. . GARTH MARTIN STORM İ LAN KADIKÖY İKİNCİ SULH HUKUK HAKİMÜĞİNDEN 1979/441 vesayet Halen Kadıköy Caddebostan Plaj Yolu Cilek Sokak Denir Apt. No: 12/16'da ikâmet eden İmml Münire Atacan. aynı adreste ikâmet eden Mustafa Bedrettin Ata can'a vasi tcyin edilmiştir. İş bu vesayete herhangi bir itirazı bulunanların ilân tarihinden itibaren bir oy icinde mahkemeye müracaat etmelerl ilân olunur. (Basın: 7841) 81."8