25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1Kt ükumstin Onlversiteler Yasası tastagmın. yüksek öğretimde gerekli yapı değışıkliklerını genış ölcude sağlayacak reformcu. gelıştirıci ve demokratik bir ortam soğlayıcı nıtelikte oiduğunu yadsımak buvik haksı?lıktır. Unutmayalım kı. uygar ülkeier Üniversitelerınm 1968 yıllarından beri bu alanda aldıkları yol. taslağın biraz cekingen bir yaklaşım icinde oiduğunu düşündüruyor. Ama ülkemizın icinde bulunduğu kaygan politik orîamın güvensizliği bunu hoşgörü ile korşılamamızı gerektiriyor. Biz bu yaz;mızda taslağın yetersiz saydığımız yerlerıni kalın cizgıleriyle beiirtmeğe calışacağız.. CUMHURİYET 9 OCAK 1979 H OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Yetersiz Noktalar Prof. Dr. Rauf NASUHOGLU Akademi, Enstitu. kürsü. yüksek okul gibi adlar ;se hic bir belırlı ıceriği olmayon cok değışık kurumiar ıcın gel.ş.guzel kullonılan sözcük calımiorından başkc bir şey değ:l. Hiç birinin beiirli bır anlaını yok. bölüm sözcüğü nepsinı karşılar. Aslında bu adları taşiycın kurumiar ya öğretim, ya araştırma ya da ikısinı birden yaparlor Bu bak:mdan öğretim bölümü, araştırma bölümü, öğretim ve araştırma bolumu olarak düzenlenebilirler. Fakülteler basamağı kaldırılarak bölümier doğrudan doğruya ünıversıteye bağlamrsa, irileşnvş ünrversıtelere bağlanacak bölüm sayısı olduKca kabarık olacaktır Bunu da bu gibi ünıversıtelerı daha kücük oğretım ve oraştırma konuları acısındon olabildığine turdeş üniversite lere ayırmaktır. Toplumsal bilimler üniversitelerı bıyoiojik ve sağlık bılimlerı universiteleri, fen ve teknoloıi bılımierı universiteleri gibi. Toslaktakı yapı duşunuiürse en altta Bölum sonra Foküite, Üniversite. Üniversitelerarası kuru!... Dort katlı karar organlon. Korkarım bu guc ışieyecek horual bır ycpı olmasın. Bütun bu bürokratik yükün altında tek iş görülen yer yonı eğitım ve araştırma yopılan yer bölümier olacaklır.. # Öğretim Düzertl: Öğretimin bırbırıne da yonon ikışer yıllık oasamaklar halinde düzenlenmesinin ne kadar ışlevsel olduğu yıliardır tortışmo konusu. Ozellıkle ilk ikı yılın terrei oğretime verılmesi. sonraki ikişer yılın liscns, lisans üstu halınoe düzenlenmesmın ve ora diplomoiarla mozun verıimesinin öğretim niteliğ>"''i gclıştırme kadar. üniversite icinde yığıimaiarı onieme bakımından da tek gecerlı orvemdır Bu ılk >ki yılhk ön lisans öğretımını secımli* derslerie aynı zomanaa aro meslek adamı ye tiştiriiecek bicımde duzenlenmesi ile yüksek öğretimın ust basomaklcrını kalabaltk sınıf bas kısmaon kurtararak sağlıkh bir o'tamo kovuşturacoktır. Milli Eğitim Temel Yasasndo da yer a:an ıkıser yıllık basamoklı eğitim bu vasado da cmtkça deyimlenmelidir. Basamaklı eğitımin en buyuk sorunu her basamağın dipicmasının sağlodığı haklorın yasa ile beiırgınıeşmemiş Oimasıaır. Bu durum oçıkhğa kavuşmarîıkco özellikle ilk basamak (önıısans) surekl. bır huzursuziuk konusu olacaktır. 9 Tam Gun Calışma: Tasarı tam gun colışmayı ocık secık tanımlamış; övülecek bir tutum bu; amu birı kuıumu dıj;nda ucretle öğretim yapma, otekı doner sermayeden pay alma bicıminde ıkı kacak kaimış kı bunların nasıl yozlaşocağı gecmiş uygulamalardan belli. Döner sermayelerin geürleri kurumların kendi donatımlarıno horcanmalıdır. Ucretle ek ders almo ise belırsız bır hak olarok kaiırsa n>c kuşkusuz yozduruiacaktır En iyisı haftalık öğretim yukünü yaso ile 812 saat olorak sapiomak, bunun 6 saatinı kuramsal ders, geris.nı kuramsal ya da pratik uygulama olarok kullanmak yolurıa gıtmelidir Bugün yüzlerce km uzoklara ucarok cok daho ağır öğretim görevi yüklenırken. önsrilen yükün ağırl:ğından yakınmok inandıncı olmoz. Ek öğreti«nden vazgecılemeyecek ise bunu standort yükun belli bir yüzdesini diyelim %50'sini gecemeyeceği yasada belirtilmelidir. 9 Yönetime Katılma Gercekten bu sorun artık dünyanın her yerınde oşıldı. 1968lerde dunyanın hemen ner yerinde birden patlak verer öğrenci oyaklanmasını vatıştıran on'emlerden en etkili olanının yonetime kct:lma olduğu biliniyor. Bu demokratik bır hak olmaktan do oteye genc kuşaklario sağlıklı bir duşünce olış verişi ortamı yaratarak gorev. yetki ve sorumluluk duygularmı geliştirme girişimidir. Yasa Öğrenci. Asıston. Docent stnrflarının yönetime ns ölcüde katıloccklannı kesin yüzdelere baö larrolıdır. Yoksa yönetıme katılma sözde kalobilir Özeüikle docentlere üst vö^.etim görevlerinln verilmemesi akılcı bir nedene bo^lanomaz • Yenl Üniversltelere Öğretim Üyesi Yardımi: Yeni acılon üniversıtelere yardımı düzenleyen madde 53'ür> getirdiğı ve tüm öğretim üyelerini bu kurumlarda belirli süreler kadar görevlendirmeyı öngören hükümlere. docent ve profesör atanmasmdo aynı türden gö • Butünluk İlkesi : Yüksek öğretimin bütünlüğu elle tutulur bir gercektir. Bu ilkenin uygulanışında tutulacak yol. tum kuruluşları toslağın ortaya cıkmasından öncekl durumlarında dondurmak, yeni düzenlernenin getireceaı uygulama icinde yürütegeldikleri eğîtimin ve varsa yoptıkları arcşttrmaların duzeyine, maddi olanoK ve personel potansiyellerine göre Üniversltenin basamaklarından birinin düzeyinde calışacak bicimde yerleştirmektir. Bu bakımdan özel yüksek okullan devletleştirildiği sırada, Ege ÜnıverSitesinin tutumu başarılı bir örnek olmuştur. • Bölüm mü Fakülte ml? : Taslakta işleyişı gucleştirecek bir nokta bölüm fakülte ikılisidır. Bolüm anglosaksonlardan gelen ve son on yıl ıcm de tüm Avrupa üniversitelerince benımsenen alt birimdir. Bölum cok genei olorak bır dip'omaya götür^n ana bilim daliarında eğıtım ve araştırma birimidır. Orgonik bir bütünlüğü vardır Akademık ve yönetsel özgurlüğu olocaktır. Taslak da başkanını kendisi secen kurulları olan bu tıp bir bolum öngörüyor. Bu bölüm yüksek öğretimdeki etkinliklerın ağırlık merkezı olacaktır Ama bunun üzerine gelen fakülte basamağıpın bürokratik bir üst yapı. olmakîon öteye akademik eğitsel ya da yönetsel bir işlevi kalmamıştır. Bu maddesel olanak ve insan gücu savurgan lığına yol acccaktır. Kaidı ki. Fen Fakültelerı gibi hic türdeş olmayan kurumlarda fakülta ici bır butünluk bile kurulamomaktadır. Bu sıkıntı yuzunden bu gibi fakülteter ufalanmakto. her muhendislik türünün bir fakülte olması gibi tekstıi fakültesı, beslenme fakültesi gibi cok dar kop samlı kurumiar ortaya cıkmakiadır. Aslındo bun lar klasik anlamda fakülte değil birer bölüm m teliğindodır. Bu tip bölümier halinde calışan tüm Anglo sakson Üniversitelerinde Fakülte basamağı oi dum olası yoktur ve bö'ümler doğrudan üniversiteye bağlıdır. Fransız Üniversitelerinde 1968'den beri, Alman Üniversitelerınde 1970'lerden beri 'a külte basamağı kaldırılmış ve bölümier ya da aynı onlama gelen birimler doğrudan üniversiteye bağlonmıştır Kısacası yururlükteki üniversite düzenimizm ^sinlendiği Orta Avrupa universiteleri kendi düzenlerinı yalınlaştırarak iki katlı Bolum Üniversite dizgesine indirgemişlerdir. reviendirmeier fls eMenrnce ha^ca nır hlzmet getınldığı gorülur. Ancok taşınarak öğretim surekli bır cozüm değii Taslak yeni yüksek öğretim kuıumları açmayı Ünversitelerarası Kuruia bırakarak hssapsız gınşirnlen akademik bır değerlendırme ile sınırlıyor. Kanımızca aşağıdaKi onlemlerin de Yasada yer alması gereği vardır: 1 Yardımcı öğretim uyeiıği statüsünde kesinkes ısrarlı olunması. bu kurumiar icm yaşamsal önem taşır; 2 Yeni acilccak üniversıteler bolümlerine personel seçılmesı. yeî.ştırilmesı ve tum gırıŞımin pıanlcnması ıcm gslışmış bir' bolumün kurucu olorak gorevlendirılmesi; 3 Bir bölümun personel ve fiziksel olanok potansıyelının yuklenebileceğı eğitim düzeyınue acılması, bu potansivel geüştikce öteki öasamoklara gidiımesi Böylece tam kurulmamış bölüm öğrenc.lerin eksik öğrenimlerini kurucu bölümde tamamlamalıdır. 4 Birbırıne cok yakın verlerde açılmış üniversiteler bir kurum altında toplanmaiı, bunların da tüm basamaklarını değil. başlongıc basamaklanrı.ı acmalı ve olanaklar ' geüştikce üst sınıflarını acma yoluna gitmelidir. 5 Konu ile ilgili olarak düşünülmesi gereken bir nokta da yıllık öğretimin üc döneme cıkarılması. ama âğretim üyelerine bilimsel araştırma zamanı bırakabılmek icin bunlardan yalnız iki dönemde görevlenme zprunluluğu konulmasıdır. Bu düzenin yeni üniversıtelere daha kolaylıkla yardim edilebilmesi yanındo calışkan öğrencilerm öğrenim süresinı bugunkünün ucte ikisine duşürmek gibi özendırici bir yanı oiduğunu da imleyelim. 9 Araştırma Ortamı: Üniversitelerarası kurulun en anîamlı görevi. araştırma ortamıntn sağlıklı bir değerlendirmesini yapmok icin gerekli koşulları gelıştirmek olmalıdır. Bilimsel çalışmalorın özgür ve gerceKten bilimsel nitelıkte olup olmadığı o alanın ustalarınca değerlendirilir. Böyle calışmalar yine o alanın ustalarınco denetlenen dergilerde yayınlanarak dünya kamuoyuna sunulur. İşte bu yayın ve denetim işi Üniversitelerim:zde ışletilemsmıştır. Bu bakımdan Üniversiîelorarası kurula: Belli başlt bılım daliarında ozgün. bilimsel çalışmaların yayınlandığı, yaboncı dilde bilimsel dergiler çıkarmak görevi verılmelidir. Bu dsrgilerde yeterl sayıda ve veterli nitelikte calışma yopan b.lımcilenn öğretim yuklerinde azaltma yapabümek; Bu gıbilsre dış görevlendırmelerde öncelık tanımak. yeni açılan kurumlarda gorevlendirmelerde isteğini dıkkate almok: bilimsel oroştırmalar icin gerekli Elektronik hesap merkezı. Reaktör. hızlandınctlar gibi büyük yatırımlardo üniversitelerin ortak kullonımlarını sağîoyccak düzenlemeler yapmak gibi özendırici önlemler almok yetkileri verilmelidir. Yol PüJitikası? ol bir uygarlık simgesidir. Ama nasıl bir uygorlık? 1860'la izmir Aydın demiryolunu yapan İngiiiz kumpanyası acaba ne düşünüyordu? Anadolu'yu kalkındıralım, yoksul Tuık kcylüsünu uygariıga kavuşturalım diye mi bu ccbaya girr..işti İngiiiz? Ardından Fransızlar. Almonlar, Avusturyalı şirketler, Türkiye'de demır/olıı imtivcızlorını m icin almışiardı? Bir sömürü ağını kurmak için mi? Ycksa sclt Osmaniıya hizmet amacıyla mı? Aimaniar, Bağdat hattını döşerlerken niyetleri neydi? Eğer bu sorulcra yanıt bulamazsak, ulkemizde yüz yıllık yol poliiikasının anlcrrnm ta cözemcyiz. Boğdat demiryolunu emperyalistlerin dünya catışmasındaki yerli yerine koyamazsak, özel crabamızla İstanbul Boğaz Koprusunu her geçisimizde şapsal şapşal dua ederiz: Oh, ne iyi oldu da kuruldu Boğaz Köprüsu Sonra Köprü'deki gişelfrin öniındeki kuyrukta bekledikce, duclann:z küfürleşir, benzîn istaEyonlarındoki kuyruklarda kendimizi büsbütt'n yitirip anlamsız bir kordövüşünün arapsac:nda p;rincin toşını ayıklamaya başlarız. Ardmdan gazetelerde S'rtıs ro demiryslu kazalorını okudukça goniiimıız krıarır, bilincsizliğin kuyusunda, karabasanların ağtrlığı altında cırpınır dururuz. Yol bir aractır. Bu oracı ycpccck ve kullanccak olan da insonlardır. Toplumdcki sivasal iktic'ar, Osmanlı Babıâli'si gibi ycrısömürge niteükteyse, emperyclizmln sömürüsünü isletecek bir yol poMükcsı ulkecfe geçcrli kı'.ınır. Eğer emperyalizme karşi bağımsız bir sivasnl egemenlik söz konusuysa, yol politütası da ulusalla^r. Nitekim Atatürk Cumrturiveti kuri'îduktan scnra demirvolu alanındaki tüm yabancı kumpanyclor millileştirilmiştir. «Yurdun dort yan.nı sarcn demir aâlor» planlaması, o dönemin kıt olanakianylo yurütülmüstü' Dsmiryolu. hem dışa boğımlı olmaycn, hem de ekonomik, kitle ve yük uiaşımı icin birebirdir. Türkiye'de 1923 yıhndnn sonra yabancı şiıksilerden dınarcri< milliles^rüen hatlarla demiryolları 1979 kilometreyi bulmuştu. 19231951 arasında yeni yopılan hatlar 3647 kilometreye ulaşmıştır 19511978 döneminde yapılan demiryolu ise ancak 979 kllometredir. 1950'de Tıirklyc'de her 100 yclcudon 43'ü demiryolu ile tcşınirken, b:jgün her yüz yolcudan 3'ü demiryoluyia taşınmaktadır. 1953'to ülkedeki yük taşımacılığı yüzde 63 oranındc demirvo!u ile yapılırken bugün bu oran yüzde 13'e düşmüştür Oysa petrol üretiminde dünyada ikinci. otomobil üretiminde birinci sırayı tutcn ABD gibi bir süper devlette. demiryolu taşımocılığı, topiam tasmacılık icinde yüzde 62 paya sahiptir. Tüm dünvada yük taşımada demlryolu yuzde 70 ve korayolu v.izcie 30 geceriidir. Biz nasıl bir lüks toplumuz ki; hem petrc!, hem otomotiv, hem celik üretimi bakımından dışa baâımlı olmamıza karşrn masraflı kerayo'ları pclitikasına bağlanmışız? Ayranımız yokken icmeye otomobiHe gtderiz şeyimizl e'meye... • Uzun yıllardon beri bu konuyu bilmiyorum kacıncı kez yazıyorum? Ama birkac kez yazmakla olmuyor ki... Çeyrek yüzyıidon beri dışa boğımlı siyasal iktidarların ulaşım polilika6ina egemen olmasıyla, bir petrol sömürgesi nitaiiğine di'ştük. İhracatımızdan gelen tüm dövlzi ham petrol satın almak icin yabancıya veriyoruz. Satın aldığimız petrolün yüzde 4O'ı ulaşım kesiminde harcanıyor. Ceyrek yür/ıldon beri demiryollarına votırım yopılmıyor Ve bir yandan başıboş karayollarında, bir yandan bakımsız demiryollarında çoğalon kazalarda her yıl bir savasta yitirllecek sayıda insanımız olüyor. Ağlayalım hep birükte; ama neye? Akılsızlığırmza mı? Canlormı yltiren kardeşlerimlze mi? Ülkeyi bu duruma «okon otaıımozlonn hâlâ tetauiıyaada otüp dur • HESAPLAŞMA J Istanbul Deyince... Burhan ARPAD • stanbul deyince, birçok şey birden g*lir akla BüI tun duııyoda bir tek benzeri bulunmayan Boğa2içl, aı sayıda birkac dünya şehrlnde bulunan iç dsniz (Haliç), tepeiere kurulmuş şehrin görunuşünden ayrılrrjaz. mlnareler ve kubbeler, bir başka şehirde az rastlanır guzellikler, ilginc ozellikler Yüzyıliar boyu yerli vt yabancı yazarların, şairlerin anlata anlata bitirsmediğl EŞSİZ İstanbul, değişik güzelliklerin butünleştiği $*hirdir. Fakat şu özetlediğim güzelliklerin hicblri olmasa, İstanbul'un sadece tek bir yanı doğayla tarihln kucakloştığı birkac dünya şehri arasında yine d* «rt ön tırayı almasına yeter. Soroyburnu ve Topkapı Sarayı, Ayatefya, Sultanahmet ve daha arkaları. Kıa Kulasi, karşıda ve soldo Boğazın ve Halicin d«rinl«meslne uzanifinın o gorkemli gölge çizgi gorunüşü. On beş yıla yakın sürede olufturduğu planlorın uygulandığını goremeden aramızdan ayrılmı» olan Fransız şehircilik uzmanı Prost, calışmalarının ilktlerini ccıklarken, bu gölge cizgi görunüm üzerinde durmuştur: «Bütün imar düzenleme va planlamalarda, Istonbul'u dunyacia eşi bulunmayan bir şehir durumuna yükseltmiş o^an o eşsız güzellıkte silueti (gölge cizgi» görünümü titızhkle korumak » Prost bunu uzman kişl olarak söylem»miş olsaydı da, gerçek değişmezdl. Zira vapurla gelen yabancıtarın bir anda buyülendiği, istanbul'da doğup yaşayanların bakmağa doyamadığı Sarayburnu . Topkapı Sarayı, kubbeler ve minareler, rengi günün her saatinde değlşen ve kimi an durgun, kimi saatler cırpmtılı suların sordığı Kız Kulesi bütünleşmesinln o eşsiz gölge cizgi görünüş dunyanın hiçbir başka liman şehrinde yoktur. Napoü'de başlayarak Kamburg'a kadar Avrupa kıyılarında da, dünya turizm endüstrisinin göklere cıkordığı Rio de Janeiro'nun kartpostal güzelliğinde de. Gelin gârün ki, yakında on mllyon kişi barındıracak diye polltikacıların oy vurgunculuğu konusu İstanbul'da gölge • görunüm falan kalmayacak bu gidişle. Hem de, arsa vurguncularının, yıkyapsat cılann değil, istanbul u bir bütün olarok titizlikle koruması gereken kamu kuruluşları, ya da sorumlu kurumiar eiiyle. 525 yıldır Türk Kültür Merkezi İstanbul'da Turklerin İlk anıt heykell Gazi Mustafa Kemai heykeli, T.C yurttaşı aydmların içini sızlatması gereken bir durumdadır. CopJukler. vincler, makine kalıntılorı, kulübeler ve codırlar arasında gorünmez olmuştur. Beledlye Bohceler Müdürlüğünün çalıştığı Gülhone Parkının uzantısı Saraybumu'nda. Prost'un köprüye kadar bir gezinti terası olarak genişletilmesini ongörduğu Sarayburnu Eminönü arası, Şehir Katları vcpurları. araba vapurları iskeleleri yetmiyormuş gibi, yakında büsbütün yokedilecek. Zira büyük yolcu vapurlarının yanaşabilecsği tesisler yapılacak. Denizcilik Bankasmın tasarısı uygulanıp da dubalar. antrepolar, vinclsr, yolcu salonları ve daha bir «uru irili ufaklı tesis gercekleştigi gun, İstanbul'un o eşsiz «Gölge cizgi görunum»u de sadece kartpostallarda. eski gravürlerde ve en son İstanbullulorın anısında kolmış olacaktır. Bu üzücü durumu anlattığım, yakındığım bir şehircilik uzmcnımız, hem de, İstanbul u doğa ve tarih değerleri acısından titizlikle koruması gereken bir kurumun başında bulunan yetkili bir klşi, büyük bir rohotlıkia beni dinledl. Herhangi bir tepki ve üzüntü de göstermedi. Sonunda, bizim büroyu da oraya taşıyacağız, dedi, Denizcilik Bankası bütün giderleri karştlayarak bir köşk yıkıntısını restore ettirecek. Prosfun ici tltreyerek belirttiği «eşsiz doğa ve tarih gölge cizgi göriinümü»nü, kılı kıpırdamadan, bir onarım karşılığı, gözden cıkarabilmek. «İstanbul yağması»nm altında yatan da bu! Taşı toprağı altın İstonbul'da vurguna gelmiş c'korcıları suclamak neyi değiştirir, neyi kurtarır? Yetkili mimarlorımız, şehircilik uzmanlarımız, böylesine gevşek, umurscmoz ve boşverir olabildiğl süre! Prost'un planında Beyazıt alanı. bir kultür merkezi«lir ve büyük bir milli kitap saroyı yükseltllecektir. Tokslm Cumhuriyet olonı, cevrenln yüks«k yapılorından ayıklanarak Mormara'ya bakon bir t»ros yapılocoktır. Giinümüz Beyozıt olam duvarlar. merdlvenler karmasası bir bltpazarıdır. Taksim aianını lahmacunculor v» dolmuı kâhyaları doldurmuştur. «Gölge cizgi görünüm»ü lâhmacunculor ve n» 1 ™» Vrhvn'on mı di'«ı""n»c»k'' Satılık Demirbaş Kapatılacak olan Yakacık Nöropsıkiyatri Klinıği'nin demirbaşları olan ceşıtlı büro eşyaları. yataklar, karyololar, buzdolabı, kuzıne ve ceşitli mutfok malzemesi sotılacoktır. TEL : 53 33 48 : 38 01 21 (Cumhunyet 247 ı F RA N S I Z C A STRASBOURG ÜNİVERSİTESİ MEZUNU BAYAN ÖĞRETMEN TARAFINDAN FRANSIZCA DERSİ VERİLİR. | j ! | TEL: 58 68 96 i Amblem Yarışması Duyurusu YARIŞMAYI DÜZENLEYEN KURULUŞ: : KAĞITHANE BELEDİYESİ Kâgıthone Belediyesi'ni ve Kâgıthone YöreOr hm» Ottom YARIŞMA KONUSU VE AMACI slnin tarihsel mirasını, doğol gelişım ve po tansiyelini, toplumsal, kültürel yap sını, kentleşme sürecini yansıtıp simgeleyecek; Kâğıt hane'yi ve Kâgıthane Belediyesi'ni modern grafik anlayışıno göre sunocak. güzel sanat loro katkıda bulunacak mtelikte bir yapıtm elde «dilmesidir. Yorısma; ulke ölc»ğinde olup. amatör. profesyonei butün sanatcılara, halkımıza acktır. SEÇİCİ KURUL ÜYELERİ : 1 CELÂL ALTINAY 2 ARA GÜLER 3 prof. NAMIK BAYIK 4 HÜSEYİN OİNÇ 5 SEMİH BALCIOĞLU 6 Doc. Dr. AHMET KESKİN Kâgıthane Be'ediye Başkonı Fotoğraf Sanatcısı Gazeteci Grafiker (İ.D.G.S.A.) İ.DG.SA Grofik Sanatları Kürsü Baçkanı Mimar (İ.TÜ.) Kâğıthone Beledıyesi Plönlama ve Şehircilik Şubesi Mimarı Grafiker (İ.D.G.S.A) Karikctünst Karikatürcüler Derneğı Başkanı Mımar (İ.TÜ.) I.T.Ü. Şehırsel Bölgeler ve Ulaşım Kürsüsu öğretim Üyesi Graftker (İ.D.G.S.A ) Mimarlık ve Sanat Tarihcisi (İ.Ü.E.F.) İ.T.Ü. Mimarlk Tarihı ve Restorasyon Kürsüsü Öğretim Üyesi Grafiker (İ.D.G.S.A) İ.D.T.G.S.Y.O. Öğretim Üyesi İC Mimar (İ.D.G.S.A.) Kâgıthane Belediyesi EtüdProi» Şubesi Mıman Beledıye Encümenınden bir Üye. jr. j.CTçitA' OKU. OKl İÎL DLR SDNL ! DENİZCİLİK BANKASI T.A.O. Genel Müdürlüğünden Pendik Tersanesi 3 atelye ic tesisotları (ısıtma, navalandırma ve teknoloiık boru donanımları) işi kopolı zarfla birim fiyot üzerinden teklif alınmak suretiyle ihale edilecektir. işin keşif bedeli 15.000.000. TL. gecici teminatı ise 750.000 TL.'dır. İhole dosyası Pendik Kaynarca'daki İnşaot işlerl v« Projeler Müdürlüğünden 1500 TL. bede'le temin edilebilir. Dosya aynı Müdürlükte parasız olarak tetkik edilebilir. Ancak ihaleye iştirak etrrek isteyenlerin dosya satın almaları şarttır. ihaleye iştirak etmek isteyenlerin en gec 18.1.1979 carşamba günü saat 17.00'ye kadar teklif alma şartnamesinin 4. maddesinde belirtılen beigelerle birlikts İnşaat işleri ve Projeier Mudürlüğüne müracaat ederek ihaieye iştirak belgesi (Yet9rlik Beigesi) almaları gerekmektedir. Teklifierın ise en gec 30.1.1979 salı günü saat 12.00' ye kadar adı gecen Müdürlüğe verilmesı şarttır. Posta ile gönderilecek tekliflerin postada vaki gecikmeleri kabul olunmaz. 2490 sayıh kanuno tabi olmayan bankamız ihaleyi yapıp yapmamakta ve teklifler arasında tercih hakkını kullanmakta veya dılediği ile pazarlık yaprrakta tamamen serbesttir. (Basm: 10058 264) DUYURU Şubemiz 2 Oloğan Genel Kurul toplar.tısı 20.1.1979 saat TO.OO'da başlamak üzere aşağıdaki gündem dahilinde D.S.İ. Genel Müdürlüğü toplantı salonunda yapılacaktır. Durumu şubemiz üyelerinin bilgısine sunartz. T.M.M.O.B. İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yonetim Kurulu GÜNDEM: 1 Acılış, 2 Boşkanlık Divanı secimi, 3 Saygı duruşu, 4 Konukların konuşmaları, 5 Çalışmo raporunun sunuluşu, 6 Calışma raporu gorüşmeleri, 7 Oy ayırım kurulu secimi, 8 Yonetim Kurulu ve Merkez delegeleri secimi, 9 Dilekler ve kapanış. 7 ERKAL YAVİ 8 Doc. Dr. METİN SÖZEN 9 HALİS BİCER 10 SEDAT FOSFOR 11 YEDEK SECİCİ KURUL ÜYELERİ ı 1 Doc Dr. AYTEN ÇETİNER 2 ABDULLAH TAŞCI 3 YUSUF MURATOĞLU ÖDÜLLER : 1. 2. 3. 1. 2. 3. Mımar (İ.T.Ü.) İ.T.Ü. Şehirsel Tosarım ve Şehir Yenileme Kursüsü Öğretim Uyesi Grofiker (İ.D.G.S.A.) İ.D.G.S.A. Grafik Sanotları Kursüsü Asıstonı Mimor (İ.D M.M.A) Kââıthan* Belediyesi imar Şubosı Miman 20.000, TL. (N«t) ÖDÜL ÖDÜL 15.000, TL. (Net 10.000. T L (N«t) ÖDÜL MANSİYON 7.500, TL. (Net) 5.000. TL. (Net) MANSİYON 2.500 TL. (N«t) MANSİYON Değerlendırmeye gıremeyen, ancak Seci C i Kurul Öyeleri tarafından satın alınmasıno karar kılınon 10 yapıta 100. e r TL. (net) verilecektir. YARIŞMAYA KATILMA SÜRESİ SONU: r PİAR RESEARCH CO. LTD. Appücants~«re umrıt»d for'appoıntment to the TOP MANAGEMENT PO5T for the Istanbul Dı»Lsıon of an Internatıonal company The occup«nt of the post wıll be responsıble for the overall admınıstratıor. of the dıvıaıon Candıdates should ruv(> a wı<je Ptperıenc* 3 and prov°n success m admımstra'ıon aı mârujqement level should be between the <ıa»*s of 35 45 wıth a umversıty deqre<> BS, and/or MS. ın economıc* or ın «>nqıneer ıng. should know Yarışmaya kotılocak yapıtların; engec 3 Nisan 1979 salı günü saat 15.30'o kodar belırtılen adrese teslim edilmeleri gerekir. YARIŞMA ADRESİ : Yanşmayo kotıiacaklor, yanşma He llgül şartnamsyi 100, TL. karşılıjındc resten soglayabilırier: KAĞITHANE BELEDİYESİ (AMBLEM YARIŞMASI) Plânlamo ve Şehircilik Şubesi Kâgıthane ŞİŞLİ İSTANBUL YARIŞMA KONUSU İLE İLGİLİ TELEFON BAĞ LANTISI : 46 31 05 17 şu ad fluent Englısh Salary scale a n d I r m g p b^np a r n m o a n v car wıll tx> p r o v ı Please w r ı t e wıth full ıiwt4,|» >o <jre sdtısfactory MATBUAT SOK NO 10 f.Sl NT! \>T.not later thdn I7th Unu<ny (Bosın: 10114) 261 (Cumnuryet 246)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear