17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
«ın CÜMHURIYET 30 MAYIS 1977 Seçim.,7 Seçim... Seçim..; Seçim..; Seçim..7 Seçim..: Seçim..; Seçim... Seçim... Seçım... Seçım... Seçım... 1957 seçlmleri sonucu beül oldu: Demokrat Parti 421, Halk Partisi 173, Cumhuriyetçi Millet Partisi 4, Hürriyet Partisi 4 miUetvekilliği almışlardı. İsmet Paşa'ya göre 1957 seçinüerine «fesat» kanştırılmış, bu seçimlsr Demokratlann kıradıkları ci946 seçimleri» olmuştu. Böylece Bayarla tnönü seçirae fesat karıştırmakta terbirleriyle ödeşmişlerdi. Ancak, arada bir fark vardı, Ismet Paşa Celâl Bayar'ın gelisi Le çekilmişti. Şimdi ise Inönü, Bayar ve arkadaslanru tehdit ediyor, «Eğer DP'nin şansı varsa,» dlyordu. cBenim sağlığımda çekilmek lutfurıa ugrar.» Demokratlar tsmet Paşa'nın sağlıgında lktidardan çekildf.er ama, onları iktidardan uzaklaştıran İsmet Paşa değil, askeri blr darbeydi. 1957'den sonrası Demokratlar için siyasal b:r şaşkınlık ve bozgundur. İktidarda kaimak için ne yapacaklanrı bilmedıkleri gibi, yaptıkiarı da kendi işlerine yaramıyordu. Her hareketleri tersine repen bir silâh gibiydi, tetiğs dokunduklarında. başkalarını korkutacakları yerde kendilerl yaralanıyordu. Çapı küçük adamlarla kurdurduklan Tahkikat Encümenleri ülkede grivenliği sağlayacak. karşıtlarını korkutacak yerde, başlarına belâ oluyordu. Oysa onları akıl veren de yok degildi. «Tahkikat Encümeni yerine tstîklâl Mahkemelerini carJandırahm, yeniden yürürlüğe koyalım» diyenier vardı. tstiklâl Mahkemelerini Atatiirk ve İsmet Paşa kullanmışlardi. Bayar'la Menöeres b:rkaç kasaba avukatı, birkaç polis esx:siyle Istiklâl Mahkemeleri kurabilirler mıytü? Bunu düşünmemişlcrdi. Bunu düşünerredikleri için de bir gecede ginüer. Bayar da, Menderes de askerin bir darbe yapacağiru bekiemiyorlardı. Asker o güne kadar geleneŞı itibariyle riarbe yaprr.azdı, yapmayı da düşür.mezdi. Ancak askerin içinde Türkeş. Köksal, Madanoğlu ve bazı genç subaylar rardı kl, onlar asker adı SEÇİMDEN SEÇIME \ melidirler. «Ne olncagım?» diye kuşkuya düsmelidirler. Türkiye bir Ortadoğu ülkesidir, önümüzde daha çok zaman var, ne olacağını göreceğia. Siyasal partilerin sokak kabadayı'.an bırbiıierıyle her kapıştıkJarında bır askeri darbe özlemi duyanlar \'ardır. Partilerin arasma askeri sokmak suretiyle partı çekışmelerinden kurtulmak lsterler. Oysa demokrasinln özünde parti çekişmeleri vardır. Partiler birbirleriyle çekişecekler, kapışacaklar kı demokrasi işleyecektir. Partilerin çekişmesi ve kapışması sona erince demokrasi olmaz. Onun için parti çekişmelerinde askere yeşil ışık yakanların demokrasiden nasipleri yoktur. Önemli olan hem parti çekişmelerirü yapmak, hem de demokrasiyi işletebümektir. Ama bu, bazı parti liderlerine anlatılamamıstır. Bugün, iki büyük partiden birinin başmda bulunan, îlkel bir demokrasi arjayışı içindedir. Dünyanın eriştiği bugünkü fikir düzeyinde Ulkeye bir sağ, sol çekiştnesi sokarak, kitleleri milliyetei ve milliyetsiz diya ikıye bölerek demokrasi çekişmesi vermektedir. Sağ ve sol her demokraside var. Ancak bunu silâhlı bir eylerne dönüştürmek demokrasi ile bağdaşmaz. Ülkerun nasıpsiz ve şar.ssızhğı böyle ilkel bir demokrasi anlayışır.da olan klşınin, bir büyük siyasa! partinin başında olmasındadır. Eğer bu büyük styasal parti, bu zihniyetten kendıni bır sıjirabilse, sanınm ki demokrasi de oturacaktır. Bundan sonra kimse ne asker bekleyecektir. ne de kural dısı bir kurtancı'... Ba seçimlerde halk. demokrasi dı?ı hiç bir z o run desteği olmadan, bu zihnlyeti seçimle sşbaşmdan maklaştırabilirse, çekilen bunca acılar ve mihnetler unutulabüir ve demokjasi rayına oturur. Mehmed KEMAL Dönüp dolaşıp kaç kez aynı noktaya geldik? na darbe yapabılirlerdi. Askertn tümü darb« yapmazdı arr.a, içinden bazüarı yapardı. Bunu hesaplayanıadılar 1957'den sonra bir daha seçim 1961'de yapıldı. Bu seçımler yapıhrken artık Demokrat Fani ve onuıı liderlerı ortada yoktu. Halk Partisi vardı ve iktidara gelmeye karariıydı. Nitekim koalisyonla da olsa, İsmet Paşa'nın Başbakanlığınrîa CHP iktidara geldi. Geldi de ne oldu? Türkiye'nin askıda bulunan hiç bir sorunu çözülmedi, çözülemedi. CHP dört yıl sonra, adı sanı duyulmamış, Amerikan Morrıson Şırketi temsilcisi bir genç mühendise iktidarı kaptırıverdi. Bu genç mühendisin kökeni de ilkel demokrasiydi. Halktan oy alarak iktidar olacak, ülkenin çözümlenmemiş sorunlarını askıda tutara't Bayar gib:, Menderes gibi egemen olacaktı. İki dönem seçimleri kazanarak iktıdar oldu ama, o da çekjlecegi zamatu ayarlayarnaaiğınaan bir askert darbeyle telâşmdan «apkasmı basbakanlıkta unutarak iktidarı bırakıverdi. Yıllardır süren demokrasi savaşı, yıllardır narcanan zaman bunun için miydi? Siyasetçi denen tuhat yaratık olup bitenlerden ayıkmıyor. avümıyordu. Bu genç mühendisin ayılmadığını gördük, hâlâ da ayıldığını sanmıyoruz. Gerçi o, ötekilere benzememişti. askeri darbeden burnu kanamadan sıyrıiabilrruşti. Türkıvede sıvasetçiler «Noldum!» diye ögünme Geçmişten kalanlar ZONGULDAK 1961 VE 1975 Taşar KEMAL yazıyor Dün Zonguldak'ta Adalet Partisi'nin bir konuşmasını dmledim. Hallc Partisi aleyhinde uzun bir çür okundu. Bu şiirden bir beytı olduğu gibi aşa6ıya alıyorum: «Camilere ot tıkıp cajır cayır yaktmız, Tamir etmek dururken, para Ue sattınn.» Adalet Partisi, din kor.jsunu aşagı yukan hep boyle ele alıyor. Ylne Adaist Partisi'nin bu konuşmasındfl hsıtip Üniversitedeo. söz ederken şöyle diyordu: «Onlar Üniversitaye komünist hocalan doldurdular. TürkçU ve MUliyetçl hocalan attılar. Üniversitede himaye ettiklerl hocalann başında, şimdl jurt dışında bulunan sicilli komünistler Sabiha Sertel ve Zekenya Sertel rardı. İşte, Halk Partililerin himaye ettikleri kimseler bu kimselerdi.» Buna Halk Partüiler şcyle cevap veriyorlar: «Hangisini düzeltelim. Saoiha ve Zekeriya Sertel hiç bir zaman Universitede hoca olmamışlar ve ders okutmarruşlardır. Bunlar, 1945'den sonra Demokrat Parti liderleriyle blr olup CHP*ne en bUyük muhalefeti yapan ve tahrip edilen Tan gazetesinin sahibidirler.» Karadeniz'de partl çahsmalan gün geçtikç« bu yola dökülüyor. (Cumhuriyet, 5.10.1961) Doğan KATIRCIOĞLU yaayor CHPnüerle MSPliler, Adalet Partisi'nin, yönetim altında bulur.durdugu, 40 bin klşinin çalıştıgı kömür ocaklanna seçim propagandası yapmak İçin vâiz indirdiglnl Uert sürmekteler. Ban CHPlllere göre yeni işçi olarak alınıp ocağa indirilen din adamı kisvesindeki AP'liler, «CHP'ye oy vermejin, kâfir olursunuz» diye işçilere telkinde bulunmaktaymıslar. MSP*ye göre lse, aynı adamlar, işçilere, «Bu seçim AP'nin seçimi. Elhamdtilıllah müslümanız Müslüman kişi demek hak adamı demektir. Ölen AP milletvekilinin yerine yapılmaktadır bu seçim. Bir müslüman kişi olarak bak AP'nindir. Bu nedenle oylanmıa AP'nin »damlanna vermemiz gerekir.» diye konusup oy a7CiLıgı yapmaktaymışlar. Nitekim, AP'U yönetid avukat ÜnaJ Çakmaklı konusmamız sırasında, «Bu seçim bizim. MSP, oylannı bize verecek. Gerçe* MSPIiler bu seçimin ölen AP milletvekilinirj yerine yapüdığıru biliyorlar. Ve blz hak yerinl bulsun diye oylarımıza size vereceğiz demektedirler,» şeklinde konuşuyor. MSP tl Başkanı avukat Rîikı Durgun, «AP'nin seçiml almak için çok para harcadığmı, para karşıbğı elde ettiği sözümona vâiz kişileri MSPTi olarak tarutıp bu sekilde oy avcılığı yaptıgını» tekrarlıyor. Anlatılanlara bakılırsa İCHP, seçim önoesi ve sonrası hiç bir şekilde AP'ys yardımeı olmamalan için «komandolarına kesin talimat» vermiş. (Oımhnriyet, 28.9.1975) UMİSİZ KDY BIRAKILHATAUK BÎR ADAY ADAYININ İZLENİMLERİ Oktay Akbal'ın «... uzaktan insana korku veren karmakarışıklık..» dedigi önseçimlere girmiş gazeteci bir aday adayı olarak yazıyorum bu »atırlan. Şansımı, şirir. bir Trakya Ülnde denedim. Seçimlerin erkene ahnması yüzünden. birkaç hafta içüîde tozlu köy yollannoa yaşlı arabamla binlerle kllometre yapmak zonmluğnnda kaldım. Gazete'ere de yansıyan kanıya göre «l:ste baslarında» yer almam beklenirken listeye bile giremedim. Ama, tüm yasamım bojoınca görmediğim kadar köy gördüm. YUzlerce delege ile tanıstım. Köy kahvelerinde ssyısız konuşma yaptım. Blnlerle köylü yurttaşın iri, nasırli ellerini sıktım... umut ve dostluk dolu sıcak bakışlannı Uzerimde hlssettim. Göz açıp kapayıncaya dek lnanılmaz bir ymşam deneyi edindim. Biraz amatörce girdlğim bir yarışı rüçin ve nasıl kaybettiğimin öyküsünü şimdillk bir yana bırakarak bazı gözlemlertml kjsaca aktaracafım. Bü, SON ŞANSINI2 Konuştuğum hemen herkes ülkenin bugününden şikâyetçi ve yarınından endiseli idl. cKoallsyon denen meretten. yaka silklyor ve blr partlnin tek başına iktidara gelmesini istiyordu. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını, çoğunluk, «hacx bekler s;bi> bekliyordu: Bu sizin son şansıruz. Bu fcez de lktidar olamazsanız, bir daha hiç olamazsıruz, diyorlardı, açık açık... îlçe merkezlerindeki arçok göstermelik «kad:n kolları» dışında Türk kadınmın «esamisi okurunuyordu». Güçlükle konusturabildiğim ve bir dilegi olup olmadığını sorduğum yaşlı bir nine: Senin partin kazanırsa torunlanmm can güvenliğı olacak mı? Yeniden okullanna gidebilecekler mj? diye konuştu. üğlu da. Istanbul'da yüksek öğrenım yapan iki evlâdını anasımn ve eşmın baskısıyla okuldan aldıklanm açıkladı. Batının Tuncelisıne hoş geldıruz.. sözleriyle karşılandığım bir köyde bana, «... CHPli değiliz, solcuyuz. Ama, yurt gerçekleri ve uluktaki karanlık bulutlar r.edeniyle oyumuzu bu seçimde Ecevit'e vereceğiz..» dediler. Hâlâ Buigarca konuşulan bir pomak köyünde tatlı b ! ' Türkçe ile: Ecevtt «Atatürk'ün ikincisidir..» diye konuştular. «Burası iyive karşıdır» derlerken «Burası, ıyiden. gerçekten vanadır..» demek istiyorlardı... Bir başka pomak köyünde de: Türkiye'de hir adam çıktı. erkek... Ne zaman ekti haşheşi anladık bunu, sözleriyle özetlediler «ıımutlarım». Koy kahvelerinde Ortakpazar. Sosyalist Enternasyonal, Kıt'a Sahanlıgı, Ambargo ve Köykentler hakkında sorular sordular. Sosval demokrasi. ortanm solu komunızm gıbi do".<frin VP kavramlar üzerinde yoğun tartışmalara giriştik. Orhan KARAVELÎ POLtTİKA KURTLAR1 Her konuda yenlllk İstiyordu köyifl. Yeni »damlar istiyordu kendisirü temsil edecek. Bu istekterlni dile getirirken bir yandan da delege axkadaslarına yarı şaka 141 atıyorlardı: Bunlar bizi «satar> da haberimiz blle olmaz... Bir de, partilere girip çıkan .politika kurtlanndan» hiç hoşlanmıyorlar ve: Naha suracıkta, şu iskemlenln üzerinde liderimiz için «... kıpkızıl komünlst» demışti. Nasıl da dolanır ortada hâlâ? diye dert yanıyorlardı. Karşılıklı atışmalar ise bir başka âlemdi: Çimento bulunmaz oldu gene. Bulunsa da karaborsa! Allahından kork. Çimento olmasa, bu koca temeller nasıl atılır? Eh, birkaç torba çimento kaldtysa. onları da göz boyamak için sahte temellere atıyorsunuz. bize kalmıyor... Topraktan bu jıl da bereket fışkınyordu ama, geçen yılın ayçiçegi Urünü çoğu yerde ve naylonlar, brandaiar altında çürümeye terkedilmişti. Pis kokuJar sarmıştı dağı taşı. Yaşlı bır köylü kocaman nasırlı ellerini göstererek: Ürün az olur, «mflleti aç bıraktın..» derler. Daha çok çalışır, daha çok sübre atar. Allahın da yardımıyla daha çok ürün alırız. Bu kez ds «fazla yetiştirdin..» diye şikâyet ederler. Malımız elimizde kahr, yalvar yakar olııruz. Şu işin ölçüsünü öğretseler de öğrensek.. dise konuştu. Trakya'da CHP'ye duyulan ılgi gözle görülür biçimde artıyor. îl ve llçe örgütlerinin tâ 1.98119 ilgili küçük hesaplara girmeden, birbırine dü$:neden ve her şeyi liderden beklemeden etkin ve özellikle köye dönük bir çalışma yapması durumunda bu ilgi, bir oy patlamasına bile dönüşebiUr. Dönüşmezse nedenini, çerçekleri çok İj1 değerlendiren köylü vatandaşta değil. onlarla diyalog kuramayan, onlara güven veremeven bazı yöneticılerde ve önseçim sonuçlannda aramalı. Adalet Partısine gelince, gençlerden kopuk bu partı, zamanın uzıın vâdede iyice aleyhlerine çahştıjının biiinci ıçi.nde toparlanıyor ve kendine Ö7gj yöntemlerle yo*un ve masraflı bir çalışma sürdürüyor. Sessiz ve derinden. Hazreti Ömer,, Adaletiyle verilen resmi ilânlar •P partizanlannın azgın yıllanydı. îftiralar »• tüıyor, tertipler duzenleniyor, tutuklamalar yapılıyor, cezaevleri doluyor, kendilerini okşamayan gazetelerin kâğıtlan ve ilânlan derhal kesiliyordu. Hele «Komünıstlik iftirası» en geçer akçe olmuştu. Ilin verme yetkisi vaülerdeydl. Ya yukardan gelen bir emirle, ya da valı beyin keyiir.e göre, istenmeyen gazetenin kâgıdı ve llânı kesiliyor, nice işçinin ve ailesinin hiç mi hiç gözyaşına bakılmıyordu, Bu partizanlığın iftira ve tehditlerine hedef o lan, ılân ve kâğıtlan kesilen gazetelerden biri de Balıkesır'de yayımlanan ATEŞ gazetesiydi. Yaşam Ravgası veren gazete gide gide 30X40 cm. boyutlanna inmişti. Sağlanabilen beyaz ya da renkli kâğıtlar bu boyda kesiliyor, kırmızı başlıkla değil, kömür gibi sıyah bır başlıkla çıkıyor ve için için yanıyordu.. 78 elemanın'çalıştıgı matbaada, salt iiç kişi kalrr.ştı: Bir kalfa, bir çırak, bir de Cahit Albayrak.. Çok zordu, bir gazetey! hem yazmak, hem basmak, hem de sabahları çarşı sokak dolaşarak satmağa çalışmak. Evdeki beş can daha ekmek bekliyordu. Bir gün paretede söyle bir yazı çıktı: Eir Adalet Bakanıyla, 2 Ticaret Bakanının ;ehrl olan Balıkeslr'de «Hazret1 ömer» adaletiyle dün verilen resmi İlânlar: İktidar şakşakçısı gazeteye : 2100 liraiık. Mülayira gazeteye : 35ü liraiık. Tarafsız ATEŞ'e : ( X ... X) Bu adalet (!) yıllarca sürmüştür.. ATEŞ herşeye rağmen susmayınca, bu kez sahibıni dövdürmek için adam kiraladılar. Bunlardan ılkı, basımevine kadar gelıp, yapılan ığrenç teklifi ağzıyla anlattı. Gece eve giderken, sopayla arkadan vuracak, hurdahaş edip kaçacaktı. Bunun için de 5.000 lira alacaktı. Yalnız îeşvikçilerin adım söylememıştı. Kur'ana el bastınlıp yemin ettırilmişti çünki. «Ben de particiyim ama, böyle kirli ışlere girmem» deyip gitmişti sonra. Bu açık yürekli genç, sonradan cesedi bir kuyudan çıkarılan 3 çocuk babası Mustafa Ibiş'ti.. İbiş'ten iş çıkmayınca, sabıkalı bır kahveci olan biri kandınlmak istenmişn. O da mert yiırekliymiş ki, Balıkesir fuannda gördügu ATEŞ sahibıne hem bıra ısmarlamış. hem de içini dökmüştü, Halen Almanya'da ışçl olarak çalışan, parMzanlann para ve hırslarına kanmayan bu mert kişi «Sana ıçiml döktüm, ferahladım. Fakır. lukaranın haklannı sa\unan bir gazeteciye benim elim kalkar mı?)i dsmişti. Seçim Ânıları Cahit ALBAYRAK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear