Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ALIİ lunnınottı ıı putın ı»ff Seçim... Seçim... Seçim... Seçim... Seçim... Seçim..; Seçim..; Seçim.,. Seçim... Seçim... Seçim..; Seçim.;. Tekirdağ'da ayçiçeği ve buğday politikası CHP'ye yarayacak Şükran KETENCi PARTtLER lstanbX'dan Trakya Va dofrı yolculuğa çıkanlar. j:tt:klen ycn ne ılursa olsun, ekjli düm düz topra'ilar, buğday. aycıçeğı tariaları ıle karşüaşırlar. Dikkatli bir göz, ekılen ürünün Anadolu topraklaruıdakmden daha srğlıklı olduğunu, trak; törierin bolluğunu, DOI ip bre lcıllanıldığını, yollann köylere kadar uzan 'ı£ r.ı ve köylünün daha bir uyarımş olduğur.u lie'ıen aWar. Verımli toprakiarda bilinçli tanm y~ .ıuj' öğrenmiştır Trakya kö^lıısü. Topraktr.^. bol almak ıçin. bol vermek j;erekti5ı bilincinc'e ı.cmr io.. gerekeni lazias: ile verebılecek ciüaeye ^elrrJçtir. Bunun dogal sonucu olarak da Trakya toprak'.annda verim, Anadolu. Türkiye orta^amaların'n çok çok üzerinded:r. Ha"a bjğdayda, ayçiçeğinde bir dekardan alınan ürün, BaJcarüar < lamasmı bile asmıştır. • Bu kosullarda forunlan çözülınüş gibı gönlner. Trakya'da, seçim taraması sohbe'terinde, en a*eşli hir partılinin, hatta bir ögretmenin. bir avukatm uçbe? cümleder. ^onra konuyu hızla buğday, ayçıçe£ine kaydırması. hele de ayçıçegi, onlann dil; :1e riurmadan «gündondu;>de~ sdz etmesini yabansamamak olanaksız. Oysa hpr.üz birkaç ilde partı'ıjler. öğretmenler hılktan kışılerle görüstükten sor.ra. aynı ropriıklan Anadolu köylüsünün birkaç katı ürıin alan Trakyalının huzursuzlugunu, neden han^ı partiden uîursa olsun tartışmayı hep aynı kor.uya getirciiğirü ac, oUrak izleyebiliyorsunuz. B:r yanda, vo/esi; olanaklan nedeni ile daha ayd:n olan Trakya koylüsüı..' bılinçli tanm uygularnasuıın sonucu çok yi;>sek verim. 1970 sonrası. özellikle U74'ierde venlen yüksek taban fiyan ıie bırlikte a r a n gelırı. Diğe. yanda ise kısa donerr.H gel:r artışmm getırdıği. traktör almaya, ev yarnaya yönelık borçlanmalara, ev ekmeğincpn çarç! ekjnegır.e. tükpf.m ekonomısıne dönüçumun getırdi;ı ,~ıder artışları. Daha önemlisi, bu upnm artışmın arömdan gelen tibın fiyatlarındaki artış hızının durması, ouğciaym, gündöndünun piynsadaki satış 'lyatlanr.m t..ban fiyatlanrun da çok a'.tna dtismesı, yenı urünün alınmasıAP 1 9 6 1 INTV Ov nranı ve sayısı sayısı 69 I H S Oy oranı ve sa«ısı 5S.7 54.100 1 9 Ij M 1 M 7 3 :\rv sayısı 2 Oy oraru ve sayısı 4R.5 4(1 37Q MV sa\ ısı 2 1 1 Oj oranı re sayısı 40.2 MA' 1 » 7 S OT oranı Sen. \e sajtS' 4P.fi 49.411 45 4 4.3 746 2.2 2 308 ft.8 RR9 2.0 2 0(12 olmasınm sonucu, ue;n Pde. hpm CHP'de H?'e başma gıremıyen grupların küscrek seçım çalışma!ar:ndan kopmus .alan. Bugünlerde Tekiidpğ'ı. ı ğramıj ve ana sokaklar boyunca, Ulkücjlerin boy boy afişlerini ızlemiş olanlar, Tetordafia seçimlcrden söz ederken «adece CHP ve AP'den röz pdihn.sun yabansıyabilirler. Oysa sadece Tekirdağ'da degil, Trakya'nm diğer üç ilinde de seçim olasılıklanr.dan söz ederken. gerçekten sadece bu iki partiden söz etrr.ek olası. Dîğer partiîere heraen hemen hiç şar.s Tanınmıyor. Sadece AP. ya da CHP aleyhme bir ölçüde oy çalmaları söz konusu. Geçen seçim en çok oy kaçması. Tekirdağ'da Öztrak ailesinin etkiraigi nedeni ile CGP'ye olmuştu. Bu seçimde ise. geçen r seçimde dahi mille vekili çıkmaya yeterlı oy ala1 mıyaa Orhan öztrak'ı ara seçilmerde AP'dPr, senatör olması elestiri konusu ediliyor. AP 1:1er ds CHP'liler de CGP'nın oylarının lyice azalacagında ve bu oyiann CHP'ye kayacagında birleşiyorlar. •ONIA» BIZIM ÇOCUKLARIMIZ. Sokaklardakl MHP etönliğinin iso oylarda hiçbir önemli degişiklığe yol açmıyaca£ında bırleşılıyor. Tetirdaglılar ve hatta tüm Trakyalılar, »akin, fikır tartışmasına açık. öfkesız yapılarının doğal bir sonucu oiarak. olaylardan hoşlanmadıklar: gibi, seçmen oylanrjn da MHP'ye kajmıyacağı görüşündeler. Tekırdağ sokakıarmdaki MHP erkinlifi için, APniler, (Onlar bizim çocuklanmız. Herkes gençken komandcJur. Yaşlanınca bizım gibi olurlar. Çogu seç^.en yaşına gırmedi. MHP burada oy alamaz» bıçıminde yorumlar yapıyorlar. CHPIiler, ögretmenle.. avdınlar ıse. Milll jrgit:m Miidürünü ve özellikle Emnıyet Müdürü ıle «ulkücü» oğlunu suçluyorlar. «ikırdağ'daki olaylann jap8y olarak bu kişılerre yaratıldığını sa\un'iyorlar. Blr yıl öncesır.e ve hatta 56 ay öncesıne kadar en sakin illerden biri olan Tekirdağ'da öğretmenler kadro fazlahğı gerekçesı. ,1e sürülür'.erken. yerlerme mılitan taıiyerlerin ger.r:lm»s:, Halkevi'nın, TÖEDER'in saldırıya uğraması. AP' lilerce dahi onayîanmıor. Hele hafta sonlarında Istanbul'dan getirilen yardımcı eüçlerle düzenlenen komando saldınlan. halk arasında tep<a ıle karsılanıyor. Ve dışardan y^ratılan bu olayların sağa değil, CHP'ye ov kazandıracagı. guvenee ısteyen Tekirdağ'Lrıin t.acleee bu nedenie de CHP've oy verecegi corüşu savunuluyor. CHP D£ KAVOA... Tetırdag'lının can damarı. gündör.dü ve buğday po!:tıkası uyguıanıaları s,eç:ır.leıde buyu.< çdpta CHP'ye oy kazandırabılecek bır ge.işinı ıçmde. Ar.cak, haikın olayı kendı kendine değerlendırebılmesı. ya da gernş oır açı ıçmde bakabılmesı ıçmde Tekırdag orgutunun Düyuk katkılarda bulunduğunu soylemek olanaksız. On seçım oncesı keskm kavga. CHP örgütünü çok olumsuz bır oıçimde parçalamış. Büyük toprak sahıplermden yana olduıdarı one sürulen. va cia o biçimde yıpratılan il örgütü, Yılmaz Alpaslan grubunun ön s°çımleri kazanmasıru öylesme kabuUenmemış kı, en azı ıle bır seçım çalışması programlaması dahi yapılmamış. Koy gezıleri ü:ger ıllerle kıyaslanamıyacak kadar yetersız. Seçıme çok az kala ıl başkanı ve birçok yönetici. vurt dışı gezıler dahıl, çeşith gerekçelerle, seçım jahsmalanm bir y<ma ıtmişler. Hatta partül gen.lere göre. Yılmaz Alpaslan grubu kazandı dıye, '"'HP'nın oy kaybetmesını isteyen ve bır AP'lı gibi ha'eket enen baa orgıit yöneticileri bile var. Merkezciler ıse Yılmaz Alpaslan grubunu Trakya'nm verHsı olmamak, aşırı solcu olmak ve seçimi kazt.nmak için her takuğ: denem«kl« suçluyorlar. AP'Ü BA$OL n YAG İTHAIİ «ayısı «aji5i CG P (GP, CHP 7.305 36.4 33.577 2 ı : sj 10 <"il 34 4 31.5JS 8.4 l • 2 32a 41 . nv R1 P 30.206 1 20.2 17.030 24.8 2(1.887 730 1.0 892 2 1 7.717 IJ» 1.696 33 3.008 M H P (CKMP) M S P (M!NP> 7.4 1.979 3.751 1.2 1.114 TBf TtP TTP (BP) 49.3 53.67!> 108.825 84.2 . 2.9 2P39 92 129 0.7 376 2 6P05 1 4.0 3.378 0.6 4 B4.88 4 f B4GIMSIZ1.AR Utçerll o> »e milletvpkili sayıs« 2 4 4S1 Kattlma oranı 73.6 4 84.398 91.807 100 732 nın yaklaştığı şu günlerde. daha geçen yılın UrünIeri ile depolann dohı olması... Ayçiçeğini, bugdayı işleyen kiiçUk fabrVaılar dışmda, sanayiden pek de sbz edılemiyecek bu yörelerde.. tüm geleceklerini hemen hemen bu iki ürüne baglamı? olan Trakyalüar dogal olarak gelecek kaygısı içindeler... Tt>kirdag. Trakya ılîeri ıçinde buğday ve sründöndüden en çok etküenen vîire niteliginde. Trakya içindekı bir dığer .elngin niteligi ise. toprak dajılımın:n en denges.z on eklerinin burada olması. Bir yanda, yağ ve un «anayiini tekellertoe alnu$ çok büyük toprak sahlplerl. Dığer yanda ise çok küçük topraklı üreticiler. KONU HEP AYN1 KOKU Tekirdağ'ın sos/oekonomik yapısı. seçim olayma çok açık bir biçimde yansımış. CHPlisi, şu anda Tekirdağ'da APCHP arasında verilen kavgadan daha büyügünü. kendi iç bünyelerinde. ön seçim öncesi adaylar arasında veaikierınde bırleşiyorlar. Her iki partide de öı. seçim kulisleri, büyük toprak sahipleri, ya üa köylüden^yana olma biçimmde dejerlendirilmiş. Büyük toprak sahiplerinin her iki partide de kendilerinden yana adaylan seçtırmedp iîbir'.ıgi yaptıklarıru öne renler bile yar. sü îşin bir diğer :;*ınç yanı ise hem partiler içmdeki grupların, hem de iki partinin bırbırler:ni suçla.af larında ayuı oUyları, aynı somut konuian eie almaları. Avnı ^ündbnrtü taban fiyat politikası. aynı yağ •.thaîi \ jl.tikası. halktan yana, ya da halka karşı olm*k biçıminde taraflarca yorumlmp, oy Omada ^oz olarak kullanılıyor. Yıne bir ftıger o n * nıtelik. par*i içı böîünmelerin, partüer arası boıünm^.eı k2dar keskin ÖZÜR DİLEYEN ÎNÖNÜ SEÇIM ANILARI MuhalefPt yıllannda ts'snbura »elen tnonu'nün guncel konularla ılgılı açıilamalarınm gazete aynmı yapılmaksızm hepimize verılmesini, boylece bütün gazeıeleıde yayınlanmasını sağlamış, aks: lıalde ard düşünceyle aîlatılan gazete olursa, buna karşılık kendısıni boykot edeceğın.iz: soylcıniştık. tnönu bu önerimizı olunılu karj'J.amış ve aramızda güzel bır cer.tilmen anlaşması japrruştık. 1959 yıllan dolayında bır «ranıazan» günüydü. Hasan Pulur, Ayhan Yetkiner, Güngbr Göktan, Orhan Peksayar'la birlikte kendisinı SultanaJımefteki ü merAezınde bulduğurnuzda «Ankara'dan yeni geldim, söyleyecek birşey yok, yann görüsüruz arkadaşlar» demışti. Ancak bizden sonra Cumhurıyet ve Hürriyet gazetesınden gelen iki arkadaş tnönü'den küçük bir demeç alrnışlar, dolayısıyla da biz haberi atlamiî duruma girmrştık. Tabi tru arada yazı işlerı müdürierimizle Istihbarat jeflerirrtiz tarafından bir güzel kınanmıştık. Daha sor.ra CHP il merkezınden hepimile inbnU'nun b'.r basın toplant'.sı ys.pacağı bildırildi. AtHyan arkadaşlar gltrnemeri oüşundük. Bbylf bır îercıh bizı üzmu?, mesiek onurumuza dokunrr.uştu. Sonradan jıtmemenin de gnrevaen kaçmak oldugunu düşunerek, sonucu s:neye çesmeye karar \*erdik. AncaX bu olayı hazmedemedıeım ıçin re baçka raman da yinelenebilir kuşkusuyla, basın toplantısının bir yerinde söz alarak durumu öretledim ve cDün sizi bulup gördügümüz halde bıze vermediğiniz demeci, ıkl gazeteye ayncahk tanıyarak verişınizl kınıyoruz. Çünkü biz Körevımizi yapmamı? oiduk.» dedırn. Çok üzülen Inönü, herkesin &nünde • Ö;ur cülerim:» demek bü;;üklügünü göst«rdi. Tanıklanm CHP Kadın Kolundan Muazzez Doğan, CHP basın bürosundan Saoahat Toktamış, gazeteci arkadaşlanmdan Orhan Ennç, Babür Ardahan, Şahap Balcıoğlu, llhan Engın, Nedret Selçuker. Ve olay üzerine sonradan DP'ne transfer olan CHP'li bır kadın mületvekilı de dişlenni gıardata gıcırdata bana. «Şimdi rahatladınu mı, adama örür de dtlettinız.» demiştt. Ayhan HÜNALP SEÇİMLER VE YABANCI SERMAYE Seçimier, smıf sava$ımının yasal ölçüler içmde surmesıdir. Sıyasal ıktidan elegeçirme çabası olan seçimler, geüşmiş kapitalist top'.uluklarda, sınıflann partıleri arasmda. azgelişmiş topluluklarda yıgır.lar arasmda yapılır'.ar. Yurdumuzda daha sınıf temeline dayalı olan partıier ya oluşumunu tamamlamamış ya da guçlü hale gelememiştır. Bu nedenle bizda yapıian seçimler belli b:r sınıfin iktidannı amaçiamaz görunürîer. Siyasal paıtüer biıden çok smıii çatılaxı altında toplarlar ve her sınıftan üyeîeri bulunur. Bir partide; kapitalisti, toprak ağasmı, esnafı, köylüyu, işçiyi aynı programı gerçekleştırme amacı ıçinde bulmak olanafı her zaman varöır. Bu çarpık oluşum, sınıf çelişkilerinin her yerde kesfcnleşmedifıni. kapitalistle aynı programı savunan emekçi halkm siyasal bilince ve smıf bilincine ulaşmadıklarını gösterır. Bu dönemlerde, tilkiler kümese, turtlar da agıla bekçı olurlar. En kötüsü, emekçi halk bu bekçilerin kendi can güvenliklerl v» mutluluklan için bulundukJarını sanırlar. Haikımızın büyük bir kestminin, özellikle emekçi haikın siyasal bilince ulaştıklaruıı söylemek kolay degildır. Haikın ba durumu, yıllardan beri emperyal:st güçlerin yaptığı araştırmalarla bilinir hale gelmıştir. Tlirkiye'de yabaneı sermaye. sömürüsünü sürdurebılmek için, en bilimsel vöntemle çalışmaktadır. Her türlü siyssal derîetimın üstüne çıkan yabaneı tekeKer en büyük düşmanı. emekçi halkın ve :şçi sınıfının bilınçlenmesı çabasında ve örgütlerinde aramaktadırlar. Bu nedenle de seçımieri, tekelci kapıtaUstlerle ernpenalist prtıçlerden yana olan siyasal partilerir., ömeğin AP'nin kazanması en çok istenerek*ir. Seçim'erin kazanılması, sadece siyasal ıktidann elegeçirilmesl değil devlet güçlennin da denetim ve yönetım altına alınması demektir. Başka deyımle devleti elegeçirmek deraektir. Bugün işçi ve emekçi sınıflann en önemli sorunlarından birisi, kapitalizrnin ulaşugı bu tekelcı donemde. devletın ekonomık. sosyal gorevlerini yer^ıe getirmede gorüien önemü değ:ş:m'.n bilgi ve bıiincini edınmektır. Eğitım kurumlannda, devienn niteliği, ışle\i hakkında edlnd!gim:z bılgılerle ıçtnde bulundugumuı kararüıklan aydonlatma olanağı yoktuı. Memleketimizde üretim ve kapital birıkimı büyüdıikçe, tekelci kapııalızme giden yollar da açümıştır. Yıllar geçülıçe bir çok küçük işletme kapitalist grupların yönetimınde olan holduıglerin e:.lne geçmıştir. Kapitalist gruplar, rekabetçi kapitahzmin kâr düzeyin: aşarak tekelci duzeye yükselmişler. küçük kapitalist pazarda eğemenligine son vermişlerdir. Böylece kapital küçük bır azınlığın elinde toplaaır olmuştur. Giderek, yabaneı tekellerle iş ve ,ruç birlıği içinde büyüyen bu kapitalist azınlık devleti elegeç:recek ekonomik gücü kendinde görür olmuştur. Kapital bir merkezde toplandıkça, tekeller ve onun ekonomik iktidarları da kaçınılmaz hale gelırier. Ama, toplanan bu büyoik paralann llstüne rahat ve güvence içinde oturabilmek için ekonomik iktidaruı yanmda siyasal iktidara da gerek vardır. Bu s:yasal ıktidar ilkın 1950 de ele geçirıldi. Ve bu siyasal ıktidar yardımıyla, kap:tal, oldukça hızlı bir büyüme ve belli merkezlerde toplanma gösterdi. E«lli oldu kı devleti ele geçirmeden, tekellerin gelışmelerine engel olan, yabaneı tekellere sdmurge olanagı 'ermeven giıçtari durdurnna olanağı yoktur. Devlet. :eır tekellenn önündeki engellen kaldıracak nem de yabaneı tekellerle yerli tekeüenn işbirlijm:, dayanışmalannı saglaya cak, ulaştırma. versilcme ve enerji kaynaklar: ve hammadde sajflamada yardımcı olacaktî. Bu plan 1950'den sonra. duraksamasız olarak uygulandı. Gorunurde yerlı tekeller Korur.uyordu. Yerlı tekellene yabaneı tekellenn ekonomik ve hukuksal dayanısma ıçuıde 'nütünleşnkler: düşünüJdügü zaman devletın yabaneı tekellerı tie Kuruyan bır araç haime gc:ir;ldıği koiayca gorülur oldu. Bunun anlamı, yabaneı tekellenn Kendi halkımıza ve özellikle :=Ç! sınıl'ına karşı korunması oluyordu. Başka deyımle. burjuva cievlet. halktan aldığı vergılerle yabancı tekcllerin, kendi yurdunu sömürmesın.n bir aracı jiır.ordu Böyle bır durum, devletın. ulkesi ve mılletıyle bütünluğune, bağımsızlık ve egemenlik haklarma karş: or.emlı bir çelisme oluyordu. Euriuva smılı ve onun sivasal iktıdan olan AP devlea emperyalizmm bir aracı halıne getirmıştir. Ve AP ulusal bağunsızlımız'.a bağdaş'.nayan bu eylemlerim hEİktan saklayabilmek için CHP'yı mılli olmamakla, komünistleri savunmakla suçluyordu. yavuz hırsız misali... Devlet. ekonomik vasamı denetlerken, tekel koşullarını oluşturacak onlemlerı ılkin ve ivedilikle alacaktır. Vergi :adeleri, guniruk duzenlemeleri ba?ka ülkelerle kârlı satış sozieşmelerı yapılması. ulaştırma kolaylıklarının sağlanması da gerekecektır. Eğer, devletin bir araç olarak kullanılması olmasaydı. Türkiye'de kap:îal ne ayakta durabilır. ne yabaneı rekellerle ışbirhğı yapabilir, ne de tekelci döneme geçebılirdi. Türkiye'de yerli ve yabancı tekeller. devlete venı görerrler de yü.tledıler. Bu pörevlerin en önernhs. îrapıtalist gruplar arasında tekelci konumlar yaratmalctır. Ve boyle de oldu, tekel'.eriE etkı alanları. kâr aîanları hep devlet gücüyle düzenlendi. Otomasvon sanayünda bunun üpık örneklerim gordük. Petrol, kauçuk, ilâç. elektrik, margarin sanayileri de böyl°. Bu uygulamada. devlet tekel kârlarının yaratılmas:nda araç olarak kullanılıyordu. Devletın bu ışlevi, gelişmış ulkelerde emperyalist tbrahim TÜRK eğılimler yaratırken, azgelişmiş ulkelerde sömürülme olanağı sağlamaktadır. «Bir tekelın yaratılmasıyle bırhkte, sadece kapitalıstlerın değıl. aynı zamanda oütün sosyal sınıflann... gelırleri de etkilenir. Bundan dolav. ıekelcl kapıtahzmde ekoncmık çalışmaların tümü. kendiliğınden, siyasal çalışmalar halıne gelırler,» 1516 haziran olaylan ve ondan sonra yapılan özgürlük mitingleri gıbı. Tekeiler tüm jfüçlerıni ortaya koyarken kajitalızm siyasal bır nitelik kazanır. Boylece de, *•keüerin onüne yeni bır engel, sijasal demokrasi vı.^ar. Yurdumuzda, 'fk'eılerın koruyucusu olan AP, iktıdan dönemmce, siyasal demokrasiyi işletmemış sürekli faşist yöntemlerle ayakta kalmaya çalışrmştır. Böylece de. tekellerden yana olmak onu demokratık haklann karşısma çıkarmıştır. DİSK'ın denıokratik haklara sahip çıkması. ışçı siıiıfının fel<enfrı VP kapitalist düzeni «n ıvı değerlendırmesindendir. Ve gene kapıtalızm yıkılmadan da tekellertn yaşamı sona ermer. Eunlan bilen işçi sınıfı CHP'nin yanında yeralmaktadır. Türkiye'de kapitalizm tekelci aşamaya gelirken, siyasal demokrasiyi. ilerıye dogru gelişmesinin en büyük engel sayması MC ıktidan süresınce görüldij ve doğrılandı. Demirel ve yandaşlannm, halktan yana mutluluktan ve kalkınmadan yana görünen davramşlarırun altında. tekelîerin siyasal demokrasiye saldınlan. sosyal d«mokrasiyı çiçeklenmeden kurutma çabalan yatar. Ekonomik ve sosyal yapılannı, tarıhsel gelişımlerını anlatmaya çalıştığımız kapitalizrnin yerli ve yabaneı tekelleri, seçımıerde, emekçi halkm oylarm: AP"ye saün almak için, CİA'nm denetim:nrie milvarîar harcayaeaktır. Ama tüm bunlar bosuna. Bu seçimde yabaneı sermaye. geldıgi yere gitınenin çerektiginı anlamava başlayacak, ne zamın çıkış yapacağuun komutunu bekleyecektir. Aynı rür suçlami bu seçimlerd: oy artıracaklan gerekçesi ıçın AP'lüer tarafından öa yapılıyor. APlilere görs safduyulu CHP'lı aşırı solcu Yılmaz Alpaslan grubuna oy vermiyere.% AP oyjnu arttıracaktır. Oysa AP'de de benzeri keskm bır bölünme. hem de tersl sosyoekonomik görünüm içinde ortaya çıkmıştır. AP'de <le mill?tvekillerı degişmemiş. Halil 3aşol ve Nihan îlgün liste başını almışlardır. Ancak AP'de kazananlar bu kez büyük toprak sahiplerinin adaylan olarak gösterilmektedırler. Delegelerln atm almdığı söylentıleri yanında, en büyük cleştiri konusu Ticaret Bakanı Halil Başol'un yag politikası• yöneltilmiştir. Depolar geçen yılm ^ürdöıdUieri ilu dolup taşarken, Halil Başol'un yağ ithaline i^in vermesi, konu açıldıgında ister APIi. ister CHPIi olsun, en sakin TeHrdağhyı bile öfkPlendirmektedir. Sadece kooperatif depolarınm değil evlerin anbarlarır.m gündöndü :!e dolu olduği'nu belirtenler. Başol'u fabrikalannda yag flre*en büyük toprak sahipîerine satılmakla suçlamaktadırlar. Bu suçlamalar o'ylesıne ilerı gitmiştir ki, Halil Başol seçim konuşması için bir köy ıtahvesir.e geldiğinde, yerlere dökülmuş ve her ma«a ^aşmdaki köylünün a\ucuna doldurduğu gündöndüyıl yîyerek, yaptıgı pasif protesto gösterisi ile karşılaşmıştır. Niye böyle yaptıklarmı sordıığunda ise. «sen yağ ıthal ederek gündöndüyü ayaklar n.tma döktün. Ma'nmız para etmiyor. elimizde kaldı. Hiç olmazsa yiyerek bitirmeye çalısıyoruz» cevaplanra almıs. g'ttiği kahveyi terketmek zorunda kalmıştır. Halil Btşol ise, yag fiyatlannın artmamasını sağlamak için, yag ithaline izin vermek zorunda kaldığmı savunmakta, elinde ayçiçeği bulunanların köylü degil, küçük de olsa. spekülasyon yapma olanağı bulunanlar oldugtınu öne ı=ürmettedir. Halil Başol «Zengıni daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmamak için, yaf ithaline izin verdiğini» savtınadursun. halk arasmda kooperatiflerde dönen yolsuzluklar, yağ îabrikalannin büyük o;,unları, aşırı karlan ıle ilgili öyküler iî"c« yaygınlaşmış. Çok ucuza ithal ediîen çok kötü yağlar:n. aynı fiyatran satılması sonucu büyük vursunlar yanında. bu vaglarm kooperatiîin işlerr.eye 'erdifi yağlarla deği^tirildiği sö;lentilerl, fa^la iırun karşısmda kooperafifin büyük toprak sahiplerınin malmı alması, bu kişilere ait depolarm ve toprak depolar için yine bu kişilerin arsalannın büyük kârlar karşılığırda kiralanması. kooperatifın yıllardır yapılamıyan yaf fabrikasının balfalanması... sayısır nişvet, yolsuzluk öyküler., bir yandan gelecek kaygusunu, diğ«r yandan da AP'den oy kaymalann.1 jansıtıyor. MSP'nin içtüzük değişikliği ile ilgili itirazı reddedildi A>'KARA, (Cumhurlyet Bürosu) Anayasa MahkemeEi, MSP'nin içtüzük degişikliğme ilışkın başvurusunu yerinde Börmeyerek oybırlığiyle reddetmiştir. MSP, Meclis tatile girmeden önca yapılan ıçtüzüğün 93. maddesinm değiştirılmesi konusıınu Anayasa Mahkemesine götürmüş ve içtüzük degişikiigmin kaldınlmasını istenrstı. Meolisler tatile gırmc..den önce. «erken seçim» kararınm Danışma Kurulundan geeıriîmeden alır.abilmrsi için içtüzuğün 93. maddesinde rjesişiklık yapılmış, MSP buna karşı çıkmışîı. 93. mariderle, seç'.mlerir. erkene alınmasına ilişkin önerilerin Danışma Kurulunda göriisülmesi koşulu varken, yapılan ğ şıklikle bu kaldırılmış, önerılerin doğrudan Anayasa Komısyonunda gdrüşulup Genel Kurula sunulması bölümü kalmıştı. MSP, engellemelerı sonug vermeyince, lçtüzük değı?ıkhğını Anayasa Mahkemesine gorurmüş, bir yandan «yürütmeyı durdurma» kararı ıle bvr yandan da biçim ve esastan iptalinı istemıştı. Anayasa Mahkemesı, vürütmeyı durdur ma istemınin Anayasa Mahkemesınde gbrü şulmeveceğmi belirterek, fince bunu reddetmiş. rl&ha sonra biçım ve esss yönünden konuyj ıncelemiştir. Siirt'de Zilanlı'ya karşı üvey kardeşi Bağdu CHP için çalışı/or StlRT Geçen dönem bagunsız olarak seçımı kazandıktan hemen sonra CHP'ye gıren, ancafe CHP'nin Siirfte merkez \oklaması yaparak eski CGPIi Mehmet Nebil Oktav'ı lıste başı gbstermesi üzerme ıstiıa ederek ariaylığını Bağımsıa koyan A. Kerım Zilanlı';ıın üvey kardeşi şeyh Şehabetfin Bağdu. CHP ye törenle katümış, CHP salında çalışmaya başlamıştır Bıtlis AP sanatörü Kamran Inan'ın da damadı olan Zilanlı'nın Bavkan ve Kozluk'ta oy potansıyeli bulunan kayuibabasınm bu giicünden yar?.rlanacağı bu ar^dp. yakın akrabası Şırvan Beledıye Başkanı MSP'li Munip Aydın'ın da yardjmmı sağlayacagı bellrtılmelctedir. MSP'DE DURUM As:en Gercuşlü olan ve Silrt'ten MSP listesinın baçma gctirılen Yem Sanayii Genel Müdür Yaraırncısı A. Kadır Kay<ı"yı kendisine muhaliî bir grup, ıstenmeyen adarn ilân etmişlerdir. ÇOJJ şevh olan bafımsız adaylar da SlIrtli olmayan MSP adayı Abdulkadır Kaya'ya ov verdırmern«k ıç.n seçmenlerine ueyecanlı konuşmal&r yapmaktadır. VE SONUÇ... CHP'deki büyük bölünmenin ve örgütün çalışmamasmm olumsuz =onuçlanna karşın, taralsıa gbzlemcıler, gerek fündöndu olayınm. taban fiyatı politikalarır.ın. gereksc :.~asa dısı eylemierın CHP'nin oylarını arttıracağı görüşünde bırleşiyorlar. Ancak bu gözlemeılere göre 22 olan milletvekili bölünmesinin i1 Diçimıncte değışnb:l:r.esi için çok büyük oy farKi gerektiginden, gerçekleşebilmesi olasılıgi oldukça zayıt. CHP'liler ise kesin oy artışı yanında. üçüncü milletvekihni çıkarabıleteklenni savonuyorlar. Doğal olarak or.lar da oy artışı ve üçü.ıcü milletvekili savmda .. Oysa Tekirdağhlar bu savîardan çok, bır yandan bu yü da çok bol olacagı görülen urunun lenncı ile. gççen y.lın ürünü ile dolu depolarm, traktb'r taksıtlennin. her gün artan yedek parça ve tümü ile çarşıdan almak zort;nda kaldıklan e'ıîmek riahıl artan t'jm yiypceVt îıvar'^rmırı, r?sm'. fıystı lin bın ;kpn karaborsscia 200 bine ss^ıb.n trakrorlerın kavçısı arasında bocalayıp dui'jyorlar ..