23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
• Sahibl: Cumhuriyet Matbmaohk r e Ga*etecilik T.A.Ş. CUMHURÎYET ÎSTANBUL adına NADİR NADİ TELGRAF ve MEKTTTP Bdresi: • Genel Yayın Müdürü OKTAt KL'RTBÖKE Posta Kutusu Istanbul No: 216 • Sonımlu Yazı îşlen Müdürü CETİN OZBAYHAK • Basan ve Yayan: CUMHURtTET Matbaacüık re TELEFON : 28 01 r.azetecîük T.A.Ş. Cağaioglu, Halkevı SOK. No: 3941 (Bes Hat) * * + rBASm uumnunut.cYMAn • BÜROLAR: Ankara Atatürk Yenisehir Tel.: 17 58 66 25 57 Bulvan No. 65, Kat 3 Tel.: 13 12 Atatürk Caddesi Ugurlu Pas&J AHLAK YASASÎNA T A H T EDER AH Ü Bulvan Yener Apt. 01 • İZMÎR Halit Ziya 30 12 47 09 • ADANA Tel: 14550 19731 * ABONE re tLAN Aylar 12 6 3 1 Turtiçi: 720 360 180 60 Yıırtdısı: 1170 535 292.50 9750 Ülke gruplanna ve ağırlıgına föı» uçak farkı okuyucu tarafından aynca Ödenir... Başlık (Maktu) 2 3 ve 9. sayfa (santiml) 4, 5, 6, 7. sayfa (santimi) Ölüm. Mevlid, Teşekkür (5 santimi) Nişan, Nikâh, Evlenme Doğum Yayın Hayatı (kelimesi) (keiimesı) 750 Lira 200 180 400 300 4, 3, 15 MART 1977 T AKV İM Güneş f.n Akşam 18.16 îmsak 429 İkindi 15.44 Ogle 1253 Yatsı 19.46 (Baştarafı 1. saytada) sına yöneltmişlerdir. Çoğulcu demokratik anlayışı temsil eden basm organlan arasında yer alan Cumhuriyet, Milliyet, Politika ve Vatan gazetelerini satan bayiler ba&ılmakta, zorla alınan gazeteler meydania Istanbul Barosu ra yığılarak güvenlik kuvvetlerinin seyirci kaldığı Nazi usuiü torenlerle tutuşturulmakta, »orevli gazetecilerin can güvenliği ortadan kaldınlmaktadır. Istanbul Barosunun basın özgiirltiğüne yöneiik saldırılan saptamak ve incelernek amacıyla kurduğu özel büroya son günlerde çok sayıda olay bildirilmiştır. Giderek yaygınlaştığı gözlenen bu saldırı olaylan karşısmda öz gür basını savunmak başta aydınlar olmalc üaere tüm va;a.ndaşlar için görev durumuna gelmiştir. EiLGRER TOPLANİYOR Gerçekten basm özgürlüğü sadece bnsın mensuplarını Ugilendiren bir konu niteliğinde bulunmamaktadır. Dilediği gazete. der gi veya kitabı okumak, böylece gerçeklere ulaşmak düşünce özgürlüğünün vazgeçilmez ö*esi olarak temel bir insan hakkıdır. İstanbul Barosu hukukun üstünlüğünü basın özgürlüğü konu sunu da gerçekleştirmeyi topiuma dönük görevleri arasında saymaktadır. Öteî büroda toplanan bilgiler bu anlayışla değerlendirilmekte ve gerekli önlemlerin sap'anmasma çahşılmaktadır. BASIN BULUHDU Türkiye'nin, altında imzasının bulunduğu uluslararası insan iıak lan sözleşmelerinin de güvencesi altında bulunan basın özgürîü ğünü bir avuç zorbanın saldınlanna karşı koruma görevinin ye rine getirilmesi konusunda Istanbul Barosu, basının meslelcî örgiitleriyle birlikte çahşmalar yapılmasını gerekli görrr.üştür. Bu nedenle Gazeteciler Cenıiyeti, Türkiye Gazetecüer Sendikası ve Türkiye Yazarlar Sendikasma çağrılarda bulunulmuştur. Önümüzdeki günlerde yapılacak ortak toplantılarda gerekli önlemler saptanacaktır. Zorba guçlerin amacının sindirmek ve korkutmak yollan ile özgür basının ctkilerim ortadan kaldırmak oldugu açıktır. Bu du rum karsısında Istanbul Barosu, ba^ta Anayasa olmak üzere çağımız hujcukunun tanıdığı temel haklara sahip çıkmanın ve bu hakları ortadan kaldırmasa yonelik saldırılara karşı direnmenin tek çrizüın vo'.'.ı old'.ığu inancındar1 • GAZETEM1Z1H BAŞYURUSU Geçtignnız eumartesi günü Ülkücü öğrenci Irfan Öğütçü'nün cenaze törenini izledikleri sırada komandolarca foto muhabirimiz Ali Alakuş'un kaçınlmak istenmesi v e muhabirimiz Ümit Zehra Alemdaroğlu'nıın da tekmelenerek dövülmesı üzerine Gazetemiz Genel Yapn Müdürü Oktay Kurtböke, Başbakan Süleyman Dcmirel, Içişleri Bakam Oğuzhan Asıltürk, Emniyet Genel Müdürü Metin Dirımtekin ile Isfanbul Valısı Xamık Kemal Ş«nturk'e çektifi telgralla olayı kınamıs ve yönetimin bu konudaki sorumluluğunu hatırlatmıştır. Kurtböke'nin telgrafı şöyledir: «Ülkemisde demokratik anayassl düzeni yıkmayı amaçlayan zorba güçler, can güvenliğini orlaaan kaldırmaya yöneiik eylemlerinı bu kez özgür basın üzerine yoğunlaştırmışlardır. Kamuoyuna gerçekleri yansıtmak görevini yerine getiren basın organlan arasında Cumhuriyet gazetesirü okutmamak için gazete bayılerine yapılan zorba baskınlan giderek okurları da kapsamına almaktadır. Önceki gün Istanbul'un Kadıköy semtinde devleti temsil eden kaymakamlık ve emniyet amirlikleri karşısındakı iskelede bayilerden zorla ve tahrip eylemleriyle toplanan özgürlük yanlısı gazeteler, dergi ve kitaplar meydanda yakılmışlardır. Bu olaydan bir gün sonra cenaze törenini izleyen gazetemiz muhabirlerinden Ali Alakuş önce ölümle tehdit edilmiş, sonra da kaçınlma teşebbüsüne ugramıştır. Gene gazetemiz muhabirlerinden Ümit Alemdaroğlu zorbalar tarafından dövülmüstiir. Cumhuriyeti okuyanlar vapurda veya, yolda çevrilmekte. ellerind«n gazetelerı alınmakta ve tehdıt edilmekîedir. ANAYASA &UVEHCESİ Basın özgürlüğü, herkesin istediği gazete. dergi ve kitabı okumak özgürlüğü de içinde olmak üzere anayasarun ve yasaların güvencesi altmdadır. Ancak bu gtiveneeyi sağlamakja görevli kuv vetlerin, hak ve özgürlükleri korumak yerine olaylara seyirci kalma yolunu seçmeleri sürüp gitmektedir. Demokrasinin en etkin güvencesi olan özgür basına re vatandaşın haberleşme özgürliiğüne yönelen saldırılar karsı»ında güvenltk kuvvetlerinin bu turumdan doğan sorumluluklarınm agırlıgı açıktır. Devletin güvenlik siyasetini 11gilendiren yönü .tibariyle giderek yaypnlasan basına yör.elik saldırı olaylarm:. sorumlu makamıman bilgilerine sunuyorum. Saygılarımla...» • Gromiko Bastarafı 1. sayfada) keiere bağlıdır ve biz gelecekte de bu ilkelere bağlı kalacağunın özenle belirtiriz» demişür. Groraiko a a'nın haberine göre, iki ülke arasındaki ilişkilerin geüşmesüıden yalnız Türkiye ve Sovyetler Birliğinın yaralanmayacağım. bunun bütün Avrupa içın olumlu bır hava yaratacağını öne sürmüştür. Gromiko'nun konuşmasını yanıtlayan Çaglayangıl de Türkiye ve Sovyetier Birliği halklarının yaranna, )ki üîke arasında ışbirliğini geliştınne olanakları bulunduğunu beürterek, son yülarda Türkiye ile Sovyetier Birliği arasında işbıriiğinin gelişmesi yör.ünde önerrui adımlar atıldıgını söylemiştir. «Türk Sovyet sınırım, barış işbirliği dostiuk smırı naline getirmekten gurur duyuyoruı» diyen Çaglayangil, günün koşullarının gerektirdiği bıçimde, öteki alanlarda da ilişküeri geüştırmek içm çaba harcanmasını istemiştir. Türk dış siyasetinin banş ve Küvenliği saglamak amacına yöneiik bıüunduğunu anlatan Çaglayangil, Türkiye'nın yainız komşuları ile değıl bütün ülkelerle iyi iliskiler kurma ve sürdürmeye karaıh olciu^unu sovlenıiştir. GROMİKO'NUN KONUJMASI Türk Sovyet yakınlaşmasır.ın tüm AvTupa'da olumlu hava yarataeağım söyieyen Gromiko, konuşrnasın: şoyle sürdürmüştür: «Ülkelerimiz arasında ilişkilerin, iyi komşuluk ve anlayış esasına dayamlarak geliştirilmesine hiçbir engel yoktur. Bu konuda çolc ileri adımlar atılmıştır ve atılmaktadır. Uzun vadeli ekonornik işbirliği kurulmus. ticarl ilişkiler gelişmekte. kültürel, bilim?el ve teknik alanlarda iliskiler genişlemekte ve gelismektedjr.» 1972'de kabul edilen iyi komşuluk ilişkıleri ve ilkeler bildirisinden söz eden Gromıko, bu belgenin iki üike arasında sıyasal ve bteki alanlarda gelişmekte olan işbirlıginin kanıtı oldugunu söylemıştir. So\n,et Dışişleri Bakanı sözlerıne devamla demiştir ki: «Sovyet liderlıfi adına diyebilirim ki, Türkiye ile ilişkilerimiz gelip geçici siyasi koçullara değil. istikrarlı prensiplere dayanarak emin bir gelişme yolu izlemektedir. Biz gelecekte de bunlara sıkıca bağh kalacagımıa taahhüt ediyoruz. Bu üişküerin gelişen bir çizgi izleyebilmesi için her iki tarafm da çaba sarfetmesi, daha ileri adımlar atması gereği açıktır. Bizim baltımım'.zdan her türlü adımı atmaya haz:r old'.ıj*.ımuzu söyleyebilirim.» KIBRIS SOfiUNU Çözümlenmemiş sorunlann baçında Kıbns sorununa da defcinen So\yet Dışjşleri Bakanı. adada iki toplum arasında güven ve işbirligi havasının yaraftlmasmdan ve bu yönde atılan olumlu adımlardan memnunluk duydugunu belirtmiş. «Bu sorunun Kıbns Cumrmriyetirün bağımsııUk, toprak bütürüüğü. hükümran hgı ve bloksuzluk ilkelerine sadık kalınarak bir çözüme ulaştırüması için harcanan çabaları umutla izliyoruz» demiştir. Gromiko sözlerini. Moskova görüşmelerinın iki ülke arasında çok yanlı işbirliği ve dostiuk ilişkilerini güçlendireceğine inandığını behrterek oitirmiştir. BİR YORUM Ingilterede «The Economist» dergisi tarafından yayınlanan haftalık «Foreign Report» bülteninde Türkiye'nin Sovyetier ve ABD ile ilişkilerine değinen yazıda Ankara'mn Carter yönetiminln insan hakları konusundaki tutumundan kaygılandığı ve bu nedenle Moskova'ya yaklaşmaya ba^ladığı ileri sürülmektedir. Vazı şöyle devam etmektedir: «Çağlayangil'ta Moskova ziyareti önce geçen yıl sonuna plânlanmış, sonra da bu yıl şubata ertelenmişti. Ancak şubat ayında ziyaret bir kez daha ertelenmiştir. Türkiye Dışişleri Bakanmın Moskova gezisi sonunda gerçekleşmiştir.» (Bastarafı 1. sayfada) gözden geçirerek ve erken seçim kararı verecektir.» MHP İLE İJBiRLiGi öte yandan AP'nın örgüt işleri ile ilgili Genel Başkan Yardıra cısı Sadettin Bilgiç'in seçimlerde MHP ile işbiriîğinı gerçekleştirmek için bazı hazırlıklar yaptığı bildirilmekt'dir. Bilgiç'in MHP'ye 16 kontenjan önerdiğı belirtilmektedir. Ancak MHP ıle işbirliği AP'nin bir kanadmda büyük tepki yaratnıaktadır. Sadettin Bilgiç'in kardeşi Sait Bilgiçin MHP ile iliskileri gözönünde bulundurularak seçim işbiriiğini «AP'yi içeröen kuşatma» amacı taşıdığı ileri sürülmektedir. Ancak AP il örgütlerinde seçimler için büyük bir iyimserlik taşınmadı*ından. Biigiç'in MHP ile ışbirlıjinı ?orı:n'ıı "ordüğü be lirtiîme'' • Vr SEÇİM KOMİSYONU Öte yanciLn seç;nı \a>a:annda yapıiması düşünülen def:şîk!i:tleri görüşmek üzere TBMM'öe grubu bulunan siyasi partıier tems:lcaler:nden oluşan komısyon dün yaptıgı ilk toplantısmda, çahşma yöntemini saptamıs tır. CHP'den îsmail Hakkı Birıer, AP'den Necmettin Cevheri, MSP den Şener Battal, DP'den Cevat Onder ve CGP'den Salıh Yıidız m katıldığ; iki saat süren toplanııdan sonra. ilk oturuma başkanlık eden CHP'li Îsmail Hakki Bırler yaptığı açıklamada özetle şunları söylemıştir.: «Komisyonumuz yapılan ?örüşmeier sonunda çahşma vöntemıni tespit etmişf.r. Buna göre komisyon toplantılanna her gün bir siyasal parti temsılcısı sıra ile başkanhk edecektir. &erek gündem tesbitinde gereıcse kararlarda bütün siyasal partî temsılcılerinin tam mutahiKan aranacai;. oylama yapılmayfıcıttır. Gerektiginde komisyona uzmanlar çağrılabilesektır. Komıs yon çalışmaları ile i'gili !""iklamalar yalnızca o giin bajkannk eden temsilci tarafından ve somisyonun onayı ile yapılacaknr. Siyasal parti'.erimizin temsilcilerinın zorunluk oîmadıkça değıştirilmemesi kabul edümiştir.» fiP'de erken 1976 yılı zararı ODTÜ (Bastarafı 1. Sayfnda) (dün) başıaması gerekmekteydi. Ancak smavlar dün de yapüamanustır. HAKİM KARARI Ankara Bürom;ızun haberine göre, ODTÜ Rektörü Hasan Tan tarafından sınavlarm 14 marna başlayacağınm açıklanması üzerine, ODTÜ öğrer.cileri ve bir kısım veliler, «Dekan ve bölüm Daş kan'arının istifa ettiklerinij gerek çe göstererek, sınavlarm iptali yo lunda Ankara 2. Sulh Mahkemesine başvnrmuşlardır. Dün sabah ODTÜ'ye gelen hakim, hukuk muhakemeleri usulü yasasına göre yaptığı tespitte «Fen ve Edebiyat Pakültesi ile ha zırlık okulu ve üç bölüm dışmda, 3 fakülte ve 25 bölümün dekan ve bölüm başkanları bulunmadığını, bu makamların hukuken ve fiilen boş oldugunu ve yerlerine asaleten ve ve'sâleten atanan kimsenın bulunmadığmı, yeminli bilirkışi tayin edilen Bektör Yardımcısı Atilla Özmen'in sözleriyle tesbit etmiştir. biçiminde karar vermiştir. Hakimin bu kararı üzerine 5ğrenciler ve veiiler yasal girişim lerde bulunacaklanru ve tazminat davası açacaklarını bildinrek, bunun sorumlusunun Rektör Kasan Tan olacagını söylemi$lerdir. ODTÜ öprpncileri bu yoldaki yasal girişirnlerine gerekçe olarak, «Sömestre kaybı ve ilerısi için maddi olanaktan yoksun kalmanın söz konusu oldagunu» savunmuşHvrdjr. Istanbul Barosu, «Kınama Günü»nde duruşmaya katılan avukatlar hakkında sorusturma açtı İstanbul Barosu Yönetim Kurulu, yargı organı kararlarma yürütme orgamnın uymamasını kınama amacı ile Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulunca alınan 4 mart 1977 günü duruşmalara girmeme kararına uymayan avukatlar hakkında disipiin KOğuşturması açmıştır. Istanbul B^rosunca bıı konuda yapılan açıklamada, baroya kayıtlı 6200 üye içinden İstanbul Adliye Sarayında duruşmaya gıren avukat sayısının sadece 2 2 oldugu. KadiKöy adl:vssınde ise hiçbir avukann lurıışmalara katılmadıgı kaydedümis. böylslikle karara urmamanın sadece yüzde l'd tal^Sı bildirilmistir (Bastarafı 1. sarfada) SınaU lise tahsilli kardeşi Şükrü nel Müdür Nezih Neyzi zamaSmal getirilmiştır. nmda yapılan kadro tasarrufu Şükrü Smal kanalıyla Denizciile 4 bin azaltılarak 18.000'e in lik Bankasma ithal edilen kadrodirilmiş, bu sayı bile yapılan lar, şimdi bilgisizliklerı yüzünişe göre fazla bulunurken son den kurumu inanıîmaz zararla1,5 yılda 6 bin çogalnîarak ra sokmaktadırlar. Denizcilik ve 24.000'e çıkarıimıştır. lisan bilgisinden yoksun bu eteBankanm ist:hdam politikası manlar. gemi msnifestolannı inm en iyi öıet'eyen. TürkBüro celeyenıemekte, ord;noları anlaİş Sendıkası'nın 16 kasım 1976 yamamakta, İMCO kitaplarının tanh ve H'l sayılı bildirisıdir. (İ.ngilizcedır) anlammı bile bilBildiri şunları yazmaktadır: memektedirler. Bu yüzden. 7 no «Bankamız üst yönetici kadlu ambara en tehlikeü yanar malrolarmda sık sık yapılan değişik lardan biri olan vernık alınmış, lik sonucu, yeni yönetim tam bir 1615 sayılı Gümrük Kanımuna keşmekeşe sürüklenmiş. ço!< ü göre, ambarlama yerlerine sokul zücü bir ortama girilmiştir. ması yasak olan bu madde ile Banka yöneticilerinin kâr diye devletin paha bçümez tesisleri bir mefhumu düşündüğünü haBu işlem farkedilene kadar yal etmek bıle güçleşmiştir. San büyük riziko a'.tmda tutulmuşki zarar etmek için çalışılmaktatur dır. Mesela: Gümrük depolarında bekletilen 1 Banka kadrolan dolmıı> yanıcı maddeler sadece vernık olduğu haide ve bılhassa taşım değildir. 1615 Sayılı Gümrük Kahaündeki yerlere, açıktcn ataına nunu ile Banka'nm Kuruluş Kalar yapılmaya devam edilmekte nunu'na göre çıkarilmış Tekel dir. Bu tayınlerde aranılan hı tarifelerıne ve İMCO adlı ulussuslar ise or.celıkle birınin acla lararaii kitaba göre yanıcı madmı olmak. bıriken kıdem tazır.i de okl\ı»u belirtilen viskiler de natmdan yararianabiiraek jibi, bol miktarda depolara doldurulbankaya vük getiren ve e1» dos muş, müyarlarea lira tehlike alta yarar sağ'.ayan hususlardır. tına sokulurken, kanun. nizam, Artık bankaya ömranü vermiş emir. örf. adet ve uluslararası olmak bir mana ifade etmemeıc kurallar çiğnenmıştir. tedir. Yirmi yıl şurada burada Yanar eşyaların depolandığı bu çahşmış biri bankaya girerek ve liman, tüm kenti tehd'.t eden Snr hem de ön saflarda üstün aylık bomba haline dönüs:ü:uimüştür. la beş yıl daha çalışarak. en a Bogaz'da artan kazn'ora karşuı. zından aynı tazminatı aiabilmek kılavuzluk hizme'leri 4S saat çatedır. hşıp. 48 saat dinlenen kaptanlâBöyle bir kişinin Bankaya ay ra gördürülmekte. bir f anker kalığının haricinde getirdiği vük, zası somıcu tüm Istanbu! tarihiher çalıştığı yıl için "(j.OOO lira nin en büyük yangın tehlikesi ile olarak, ODİan ?5(1.0tV> liradır.» karsı karşıya bırakılmaktadır. •DENiZ VE OOMUZBı vesile ile kılavuz kaptanlaİlerde vereceğimiz örnekler rın az'.ığı ve çahşma koşullarınm den görülecektir ki, Türk Büro elverissizliği onaya çıkarken. Erİş Sendikası'nın bildiris: dahi kan Erözden ve Coşkım Kunail gerçekleri tam anlamıyla belırt adlı iki Kılavuz Kaptan'm Denızmekten uzaktır. Yapılan usulsüz yol'.srından istirphatli olarak RO lükler ve bankavı zarara uğrat rünürken Libya'da kılavuz olamak için girişüen calışmalar o rak çalıştıklan ortaya çıkmıştır. derecededir ki, .şimdilerde bir YARIN: İKİ AIMANIN Y&MTEMİ atasözümüz banka içinde şöyle değiştirilerek kullanılmaktadır: «Denizcilik Bankası deniz, yemi yen domıız n (Bastarafı 1. sayfada) İKANIIMAZ ÖRNEKIER Türk Büroİş bildirisinde sö çilmiştir. Arkadaşlanmu göreve zü geçen «5 yıl çalıstıktan son bağlılıkları, yetenekleri ve teknik Eilmdiği gibi komisyon, CKP' ra emekli o'up Banka'dan 3 0 bilgileri hiçe sayılarak en hak et5 nin başvurusu üzerine. seçim ya bin lira kaldıranlar» konusu ar medikleri görevlere atanmakta, f salarında değişiklık yapmak, ık Denizciük Bankası'nda <va yerlerıne partizanlıklanyla ve bu arada seçmen yaşının 18'e :nkai adiye.den sayılmaktadır. tekn:k yetersizliklerlyle tanınan eiemanlar getırılmektedir. dirilmesi. yurt dıs:ndaki i=çne Şöyle inanıîmaz ömekler de var rin oy kullanabilme'.eri ve TX ds Anayasanın, yasaların ve mahdır bu konuda: de radyoda olduğu gibi. seçim Sosyal Sigo: ralar'dan emekli keme karariannın hiçe sayıldığı propagandası vao'.labilmesini sag bir ortamda direnme hakkımızı layıcı defişiklikleri yapma ha olan bir işçi (Selahattin Kovan) tam anlamıyla kullanabilmek için iki AP'li müdürün (Personel zırlıkları için oluştunılmuştu. Müdürü Münir Gezen ve Tayin bütün koşullaruı doğduğunu bilKomisyon çalışmalarma bu Servisi Şefi Yüksel Güney^ yar memize rağmen, «Demokrasi ve gün saat 16 00'dan itibaren ded.mlarıyla Denizcilik Bankası'na hukuk devletı ilkelerıyle Anayavam edecektir. sokulmuştur. 21.2,1977 tarihinde sayı savunmaga» and ıçmiş olan Emekli Sandığı'na kaydı yaptırı size durıunu bir kez daha bildırlara'ü Banka'ya girişi görülen Ko meyi ve devletin tek yayın orgavan, 24.2.1977 tarihinde. yani 3 nınm daha fazla Anayasa dışı durumiann sürdürüldüğü bir yer (Başlararı 1. Sayfada) gün sonra emekliye ayrılmıştır. olmaktan kurtarabılmek için, TS da 15 öğrencıyi gözaltına al Bu isçinin Deniıcüik Bankası'n Cumhurbaşkam olarak gereken dan aldığı tazminat 100 bin liramışnr. uyarmalaxd^t bıılunmanızı isteme Öte yandan, dün yurdun caşit nın iistündedir. Başka bır devış ği görev W!5oruz. ' • le Selahattin Kovan'ın gündeliSi 1: yerlerinde ıneydana gelen oSaygılarımızla.' j'aklaşık 35 bin liraya gelmışt.:r. laylar özetle şöyledir: Öte yandan TRT Yurtdısı YaDenizcilik Bankası'ndan aynl• Çajıkaya Lisesi Müdürü dıktan sonra Likatİş Sendıka 5ınlar Dairesi ve Türkiye'nin ŞeCevdet Göktürk'ün Milli Eğitim sı'nda profesyonel sendikacılık si Radyosu Haber Yayınları MüBakanhgmca görevden almma.sı dürü iken Şaban Karataş tarayapan Yaşar Gençer, tekrar ban olaylann çılımasına yol açmış, kaya ahnmıştır. Llkattş'te yap fından görevinden alınan. ancak Bakanlıgın bu tutumunu protesDanıştay'a başvurarak vürütmeyı tığı uzun çalışmaları geçmiş hiz to eden öğrenciler derslere girmetlerden sayılnıası yolunda bir durduran Fadıl Taylan, Danışmeyerek bir vürüjni? yapmışlarkarar alınan bu kişi de, banka tay kararının uygulanmaması nedır. deniyle TRT'den istıfa etmiştir. ya girdikten bir hafta sonra Taylan, istifa dilekçesinde, Şaban emekli olmuş ve tazminat olarak Çankaya Lisesi Müdürü. ileri 300 bin lira almıştır. Bu vatan Karataş'ın yargı kararlarma uysürüldüğüne göre, AP yanlısı bır daşın gündeliği de yaklaşık 40 nıak konusunda en küçük bir üedebiyat öğretmeninı Bakanlıga mit ısığı kalmadığır.ı belinmiş. 50 bin lira arasındadır. şikâyet ettiğı için görevinden a«TRT'deki ybnenminız varolduğ'.ı lmmıştır. Bu isleme kavsı çıkan iki mesurece görevimi iyi bir hizmet • Malatya'nın Hekimhan ilçe munın (Hukuk İşleri'nden Va?!i anlavışı ve layıkıyla yapmam uYalçm ve Sosyal İşler'den öz lanağı kalmadığma ınanarak gösinin Güzeîyurt bucagında koden Dumanlıı bu protokolun revimden istifa ediyorum» demişmandolar tabancayla bır öğrenyanlışlığı ve sendikanm banka tir. ciyi ağır şekilde yaralamışlarnm bir yan kuruluşu o'.madığı dır. • Öte yandan, önceki gece yolundaki göriişleri. kendilerinin kısa zamanda Karadeniz ve A'.<CHP Akçadag ilçe başkanı Hasan Aktaş'ın evine dinamit atn deniz kıyılarınc'a iki sevimli ken1 (BasUrafı 1. Sayiiulj) mış ve patlamanin oldugu oda te 'Antalya ve Trabzon' silrülmelerine yol açmıştır )alnızca. Demirel ise Oymapmar törebüyük çapta hasar görmüştür. Buna benzer çalıçmalar içinae ninde yaptığı konuşmada, «TürDaha sonra Jandarma Komutaııolan bir Genel Müdür Yardımcıkiye yi başka memlekstlerle kılığından yapılan açıklamada d. sı da vardır Denizcilik Banlcası'n yaslarken dikkatli olmak gerenamiti atanlarır. MHP yanlısı o.da. Eşki bir p^'rcer olan Baha'ti:ı kir. Bu ileri ülkelerle başlama dukları bildirilen Akçadağ LiseCanbaş, Ordıı'da ve Çahşma Ba noktalarımız aynı değildir. Bu si Müdürü Hasan Asian ile arkanlığı'nda geçen hizmetlersmn hesaplan yapanlar ne demek iskadaşı Mehmet Eîin olduklan birlesirilmesi isteğiyle Denizci tiyorlar. Biz kaikınamsyız, fukabelirtilmiş ve yakalanarak gözlik Bankası'nın 500 bin lirasına ralık çemberinl kıramayız mı dealtma alınmıştiT. taliptir çok yakın bir zamanda. mek ıstiyorlar. Eğer yapılan he• Bahkesirde dün dersten çıEski bir AP mılU'tvekili olan saplar bu neticeyi çıkarıyorsa, kıp Anafartalar Caddesinden geç Ziya Altınoğlu da aynı dıınımdn biz buna isyan ediyoruz» şeklinmekte olan Hüseyin Koçak adındır. Milletvekilliğinden önce De de konuşmııştur. daki ve devrimci oiarak tamnan nizcilik Bankasıyla iljisi olmayan ALIŞtLMAMlŞ TÖREN BKlMi bir ögretmen dört beş kişinin bu sahıs. kısa bir süre önce girOte yandan, Başbakan Demirel saldırısına uğramış ve cadde ordiği Denizcilik Bankasından yine pazar saöahı Oymapınar Baratasında yumruk tekme dövülmüş yarım milyoniuk bir *hediyen ile jının ihale törcninde bu konuştür. Saloırganlar kaçmışlardır. ayrılmanm pîanlsrını hazirlamak ınajı viparken, arka sıralarda tadır sessiz<e. oturan Eaşbakanhk Müsteşar: TEKNİK ÜNİVERSİTE'DE Halen Zeytinburnu AP îlçe Baş kanı olan Ali Rıza Güncel ise, Ekrem Ceyhun ile Basm Yavın İstanbul Teknili ÜnıverSitesı'Denizcilik Bankasından kontro Genel Müdür Vekılı Doğan Kande (İTÜ) öğrenciler dün derssaroğlu'nun, yazılı rrtîtin halinlör olarak emekli olmasınn karlere girmeyerek Taksim'e yüriideki Ecevitin TV sohbetıni birşın. işçi olarak tekrar işe alınmüşlerdir. mıştır. Şimdi İsçi Başkanı »öre likte okudukları ve uzerinde tartıştıklan görülmüştür. «Can Güvenliğinin Sağlanması» vini yürütsn bu şahıs da, ikinci İlgililer, ihale toreni diye bir amacı ile smıflarda forumlar dükez tazminat alma hakkını kszan nıerasim tipinin de şımdiye dek zenleyen öğrenciler jandarmanın mış bulunmaktadır. fakülteierde ainıış olduğu güAynı şekilde 50 yaşmda Hür alışılmamış bir uygıılama oldu venlik tedbirlerinin olaylarm rem Doğan adlı bir işçi, yaş t2h ğunu belirtmiş ve O\Tnapınar ıhaie törenini sa!t Ecevit'e cevap çıkmasım önleyerr.ediğinı belirtdidır.e bakılmaksızm. üsrel:k bu mişlerdir. Maçka Maden Faküîişletmeden emekli olmasına kar vermeyi saglamak üzere özelhktesi'nde düzenlenen foruma. İTU şın. Yükleme Boşaltma Ser le icad edı.>iu:.u suvlemişlerdir. ORHANEll'DE nün tüm 'aölümierinden öğrensivine tekrar işçi olarak ahnmışcıler katılmışlardır. Bu arada tır. Bursa m'.':;r:!;ı;".:rıi/:n haberine Gümüşsuyu bölümünde jandarLiman İşletmesi Taşıtlar Servi göıe önceki gece Orhaneli ilçemanın izni olmadığı için foruın sinde çaiışır görünsn Cavit Cun sinde elektrik hattına çengelli düzenleyemeyen öğrencüer Takbul ise. Veli Alemdar Han'da tel atarak, ilçenin yarısmı karansim'e dek bır protesto yürüyüşj gümrük komisyoncııluju yapmak hkta bırakan kimliği belirleneme tadır. yapmışlardır. yen kişiler, binlert'e vatandasm CHP Genel Başkanı Bülerıt EHEM PARA, HEM İTİBAR cevit'in televizyonda yaptığı koKadrulann bu şekilde ioldtı nuşmayı izlemesini engellemiştir. rulması. Denizcilik Bankasına Halkın artan protestolan kar(BaşUratı 1. Savfada) sadece para değıl, itibar da kavşısmda, Metin Yağız adındaki ebettirmektedir. İşe adam değil, lektrikçi evinden getirdiği tranİle kurulmuş ve HASTAŞ ijirketadama göre iş bulur.maMndan sistörlü televizyon aygıtını, bir ler Topluluğunu oluşturan 20 ka dolayı bilgisiz'.ik ve bunun doğur dar şirketin «ana» kuruluşu duru aracm üzerine yerleştirerek. cadduğu sonuçlar, tüm sanılan aş dey? toplanan yüzlerce kişinin Emundadır Şirketin sermayesi önmış bulunmaktadjr. Şöyle ki: ce 10 milyon. daha sonra 1 0 0 cevit'in konuşmasmın son bölümilyon liraya çıkamlarak 25 bın Holaroid Senisi adı verilsn münü izlemelerine olanak sağlakişinin ortak olması sağlanmışElektronik Hesap Merkezinin mıştır. tır. Diğer ek şiıketlere de 30 bın uzman kaclrosunda AP Sanyer kişi ortak olmuş ve topluluğun Gençlik Kolu Başkanı çalışmakortak sayısı 55 bine yükselmiştadır. 12.00<J lira maaşla uzman KAYIP İ.E.T.T. ia.'tmu vo tir. olarak çalısan bu şahıs, arada okul kütüphane kartımı kaybettim, geçersizdir. Ortaklar şirketin ana sözleş sırada uğradığı Hesap Merkezindeki elektronik makinaları, ser : Vğıır BAYKENr mesinin 39. maddesi ile Ticaret visin pencerelenne mont.» edilmiş (Cumnuriyet: 24?'ı> Kanununun ilgili maddesine aykı havalandırma sisteminden ayırderı davrandığını ileri sürerek 1975 dememek'edr. ve 1976 yıllannda Genel Kurulun Emrınde 3000den fazla memur toplanmadığını bildirmişler ve bu ve işçi. 100 kadar yüksek tahsilli arada yör.erime ilişkin ba?ı iddiuzak yol eîemanı, 5 lane müii'^nalarda b'jl'ıinmuşlardjr. Ticaret ; Bakanlığı konuyla ilgilerjniş ve d s. yüksck mühendıs, avukst çalışmaktadır. HASTAŞ Gene'. Kurulunun ^ Istanbul Lıman İşletmesi Mümart 1977 tarhinde toplanf.ya r dürlüğün* bır AP'lirun (îsmail ça|nlmasını kar» istırmjstır. OLAYLARIN ARDINDAKİ Türkiye, Yıınanistan'ın (Basıarafı 1. Sayfstdu) gereğinin yapılmasını istemesi üzerine Dışışleri Bakanlığı, ulus lararası hava anlaşması gereğin ce Ege :1e ilgili uçuş bildirimlerini yapacak olan Atina ya iletmiştir. Uiusiararası anlaşmaya göre, belij bir uçuş bildirim böl gesi ıFIRı sınırları içine giren alamtuda manevra yapılma dan önce curum bir «notamsla o ülkeye bildiriierek, manevranm tüm düııya üliıelerine, uçuş bildirim bölgesini yöneten ü'.'ıte taraiından «notamlanmasi)> (büdiriımesiı gerekmektedir. Türkiye de gerekiı sure içinde Atinaya başvuraıak 21 2a mart arasınria yapılacak manevranın diğer ülkelere «notamlanmasım» istemıştir. Bunun üzerine Atina, Türkiye'niıı Hnotamlanmasını» ıstediği manevra bölgesinın Yunanistan'ııı egenıenlıgını or#.dan kaldırdıgmı öne sürerek geçen haf ta içinde önce Ankara Büyükelçiiiğı Musteşan sonra da Çağla jangıl ı'.e görüşen Büyükelçisi aracılığıyla «sözlü protestOBda bulunm.uştur. Yunanistan, sözlü protestosunda ıkı nokta uzerinde durmuştur. Protestonun başmda Atina'nın Y'unanistan hava sahasım 10 mıı, Türkiye'nin ise t> mılde görmesı gelmektediı. Yunanistan uzun za mandan beri hava sahasım lu nıil olarak ılân etmiş, ancaK Türkiye ou tutumun uluslarara sı hukuka aykırı oldugunu bildı rerek, 10 mili kabul etmedigıni açıklamıştır. Geçtiğimiz yıllar ıçınde ae aynı konuda anlasmaz lık olmuş, ancak bütün manevralarda Türk uçakları 10 milin ıçine girerek 6 mile kadar tatbı katiarmı sürdürmüşierdir. Yunanistan her defasında Türkiye' yi yazılı ya da sözlü olarak pro testo etmıştır. İkinci uyuşmazlık konusu ise Y'unanistan'm Lımni adasının uzerinde kalan hava sahanlığıııı kendi özel denetım bolgesı olarak ı'.ân etmesiyie ügılidir. Yunanistan, Limni'nın uzerinde ya da dolaylannda manevra yapıla mayacağını ciile getirmektedır. Ankara ise uçuş bildirim böige leri ıçinde ozel denetım böljçele rinin kurulmasının söz konusu olamayacağmı beürterek bunu kabul etmemektedir. ATİNA'NİN TUTUMU Türkiye'nin tutumunu sözlü olarak protesto eden Yunanıı diplomatiar. Atina'mn, Limnı çevresindekı özel bölge ile 10 mi lin dışmda manevra yapılacagının kabul edılmesı durumunda aığer ülkelere «notamlamayı» ya pabileceklerını bunun tiışında «r.otamlarr.s'o işleminı kabul etmeyeceklerıni belirtmişlerdir. Bu önen Türk dıplomatlan tarafından kabul edilmemıştir. Ha len iki ülke dıplomatlan arasm d?.ki görüşmeier devam etmektedir. Türk tarafı notamlamanın Atina tarafından yapılmama sı durumunda İstanbul uçuş b:l dirım bölgesi aracılığıyla gerçek leştirilecegini Yunaniılara oildir mişierdır. Kendisiyle görüştügümüz bır yetkili, «ManevTanın ertelenmesı diye bir durum söz konusu degü dir. Mutlaka yapılacaknr» demiş tir. Ankara'daki genel kanıya söre, Y'unanistan hükümeti daha önce bir kaç kez bu şekilde yapıimış olan manevralara siyasi bir hava vermek ve böylece Tur kiyeyı dünya kamuoyu önünde «tahrikçı» biı ülke olarak göstermek ısitniektedı: »VEROF'UN TEPKJSİ öte yandan diplorr.stik bir k«ynağa göre Yunanistan Savunma Bakanı Evangelos Averof, geçen cumartesi günü Türkiye'nin Atina Büyükelçisi Necdet Tezel ile yaptıgı gönişmede. 21 27 mart tarihleri arasında Ege Denizinde yapılacak Türk deniz hava manevralarına dikkati çekerek bu manevralann iki ülke arasmda Bern'de varılan ve kışkırtıcı eylemlerde bulunulmamasını öngoren «İyi komşuluk ilkesini t«hlikeye düşürücü bir davranış olacagı»nı bildirmiştir. a.a.'ya göre. söz konusu manevralann Türk karasulan ve uluslararası sularda yapıiması kararlaştırılmışsa da. Yunanistan. bu manevralann belirtilen bölgede dolaşma özşrürlügünü ve hava •rafiğini engellemesinden kaygılanmaktadır. Aynı diplomatik kaynağa göre, Türkiye Büyükelçisi, Averof'a yapılması tasarlanan manevralann olagan manevralar» old'ağunu, bu nedenle de Yrunanistan'ın t«laşa ve kaygıya kapılmasım gerektirecek bir durum bulunmadığını soylemiştir. GERÇEK (Ba.şlut'afı 1. Sayfada) lığını engelüyecek kişilerin bazı önrmli makamlarda görev başına geçtikleri anlaşılmaktadır. Bu ortamda Emııivet kacSrosunda bulunan gerçekten sorumlu memur ve âmirler de. ârieta yetkilerini kullaııaraaz olmııskırdır. Şimdi yurt düzeyinde sürekli cinayet işleıımekte. saâlı ve sollu Reııçlerin intikanı du>^uları k'irüklenerek çocııklarımız bir'ıirlerine düşmanlaştırılmaktadır. Anamulıalefet partisi ve basm kesiıııine saldınlarla tırmauıua çabası görülmekteri'r. Bu olaylarm sonımlusu kinıdir ve he<iabı kim verecektir? Sayın HüUümet Başkanı lS77'nin zorbalığını dıırdurmak ve yurttaşın can çüvenlijini saglamak yerine 20O0 yılınnı hpsaplarından üöz açmaktadır. Ko alisyoıııın hfr ortağı. kendi iizol iktidarının formüllerine, devlet, ülke \e hatta hükümct sorunıundan daha (,ok önem vermektedir, Türkiye böyle bir dönemi, ne KÖrdü. ne de yaşadı. Simrii baslıca kaygımız şudur: l Ikemiz bu »idişi çok daha pahalıya <xJeyecek midir? Aymazlığın soııu ne olacaktır? Yurtta can çüvenliçini saglamakla siirevli hükiimetin Basbakanı. Başbakan yardımcıları. Içişleri Bakanı ve Bakanlar Kıırulu acaba haşka bir memlekfttr mi yaşıyorlar? Her sabah gazete okumuyorlar mı? Olan hitenlerden haberleri yok mudur? Doğrusu içinden çıkılması zor bir sorun karşısındayız. Acaba her yurttaşın kendi can güvenliğlni korumak yolunda kişisel olanaklanyla silâhlanması mı gerekiyor? flsiltürk 1 Bastarafı 1. tayfada) Kamu kuruluşlannda çalışan ve sayüarı 2 H bine yaklasan kaC) mu görevlilerini ilgilendiren ısçl memur ayrımı cephe hükümeti içinde son haftalarda giderek bd yüyen bir anlaşmazlığa yol açmıştır. Kamu kuruluşlannoa. kimlerin işçi, kimlerin memur olacağma ilişkin statülerı belırlemek amacıyla önce bır komisyon oluşturulmuş, komisyon son radan bir rapor hazırlamıştır. Maliye Bakanlığı, Çahşma Bakanlığı ve Devlet Personel Daıre si uzmanlarından okışan komisyon öir kararname ile bir rapor hazıriamıştır. Gerek kararname, gerekse rapor Resmi Gazetede yayınlanmış ve yürüriüğe gırmiştir. Kararnamede komisyon tarafından beUrlenen kuruluşlar yer almakta ve aynm kuruluşlarm nıteliğine göre saptanmakta ıdi. Bu kararnameden sonra bir de 28 kasım 1976 tarihinde Resmi Gazetede «İşçimemur ayrımı hakkındaki rapor. yayuıianmış ve burada anılan kararname nin ışığında bu kez meslekisr itibariyle bir aynm getirilmıştır. Raporda iki liste yer almış, ilkinde ışçi statüsünde çahşacak kişilerin, meslek görevlilerıntn durumu saptanmıştır. İkincı ]istede de, memur statüsunde çahşacak oİRnlar belırlenmiştır. Raporda aynm «görevin asli ve sürekii oîması, devlet ve dıier kamu tüzel kişilerinde ge<,:nesi, genel idare esaslarına ^ore yürütülmesi» ilkelerinden hareket ediierek sonuçlandırılmıştır. Ancak, buna karşın raporun sonun da • işçimemur ayrımı sonucu ortaya çıkan statü farkhlıgmın bütünüyle giderilmesı mumkUn olmamıştır» deyimınin yer alrnası dikkat çekmiştir. Özetlenen rapordan sonra uygulamaya geçmek için bir Bakanlar Kurulu kararnamesi daha 3ayınlanması gerekmektedir. «işçimemur ayrımı uygulama kararnamesi» adındaki kararnamenin 2S şubat 1977 tarihınde yayınlanması beklenirken, bır türlü yayınlanmanuş. gerek Başbakan, gerekse iîgili Bakanlar bu yönde sorulan sorulara belirs.z vanıt vermişlerdir. Bildirildiğine göre, konu cephe hükümeti içinde yeni bir AP MSP anlaşmazlığı yaratmıştır. MSP'li Bakanlar yayınlanan komisyon raporuna karşı çiKmışlar ve <uygu;ama kararnamesinın sakat dogduğunu» öne sürerek uygulamaya geçilemeyeceğini ve bundan dolayı da böyle bir karamame yaymlanamayacağım bildirmişlerdir. Bu arada. İçişleri Bakanı Oğuzhan Asiltürk MSP kanadınm iddialarını yasal yollardan arayacağını belirtmiş ve bu nedenle komisyon raporunun iptali için Damştaya başvurmuştur. Asiltürk iptal gerekçesinde .komisyon raporunun snbjektif ölçülerden hareket ettiğini, raporda öngörülen ayrımın suni olduğu ve hakikatlerle bağdaşmadışh. görüşünü savunmuştur. Hukuk danışmanlığı yerine bizzat Asiltürk'ün imzasıyle Danıştay'a gönderilen ipta! isteminde. diîekçede harç ve pul olmadığı görülmüştür. Bu durumda Danıştay'm İçişleri Bakanını uyaracağı ve basvtırmada biçim koşullarını yerine getirmesi için Bakana bir aylık süre tanıyacağı fîrenilmiştir. AP MSP arasmdakı çekişms nedeniyle yayınlanmayan uygulama karanıamesinin MSP'nin Danıştay'a »itmesiyle bir süre daha geçikeceği ve 200 bin kışinın durumlannın «askıda kalacağı» ileri süriilmektedir. LİBA LABOBATUARLARI A.Ş. İDARE MECLISİ BAŞKANLrGlNDA.V Şirketimizin yılhk umuıni heyet toplantısı 11.4.1977 pazartesi günü saat 11.30 da Ortaköy. Palanga Caddesi No: 35de yapılacakur. îdare Meclisi ve Murakıp raporu, Bılânço, Kâr ve Zarar hesabınm toplanhdan onbeş gün enel şırket merkezinde sayın hissedarlarımızın emrine amade old.ığunu büsilerinize arz ederiz GÜNDEM: 1 Riyaset divanı seçimi. 2 İ d a r e Meclisi taaliyet rapor u n u n ve m u r a k ı p r a p o r u n u n o k u n m a s ı ile Bılânço, K â r Z a r a r nesabırjn tetkiki ve k a r a r itrihazı. 3 I d a r e Meclisi A z a l a n ve Murakıbın ibrası. 4 Yeni İdare Meclisi v# Mur a k ı p seçimi ile ücretlerinin tesbiti. 5 T . T i c a r e t K a n u n u n u n 334. ve 335. m a d d e l e r i gerpgincp ••• TRT çahşauJan Cemal Paşa'yla ilgili bir yazı dizisinden ötürii Tercüman, manevî tazminata mahkum oldu Lütfü Akdoğan taratır.d<>rı yazılan ve Tercüman Oazetes.'nrie yayınlanan «İngiliz Kadır. Casusu Sara ve Cemal Pasa» adlı va zı serisinde Bahrıye Nazır: ve Dördüncü Ordu Kumar.dam Cemal Paşa'ya hakaret edi'di.i,. icidiasıyla çocuklar: t:'.rÂi.cian ;ı;ı lan dsva, Yargıtay'ın onamasıy la sonuçlanmış. Tereürr.vin r.aretesi ve yazarı man°\i tazminar ödemelerine ve hükmiln Tercüman Gazetesi'nde yayın'ıanmasına karar verilmistir. Şiddet olaylan TY'de Ecevit'in HASTflŞ'ın ıBaştaralı 1. sayfada) dürü Vurai Yener'm «Cezaevınden kaçanlar her an bir eylem yapabilirler. Bun'ıar THKO men subudur» şeklinde bir demeç vermedjğinı, böyie bır demeciri gazetelere yanlış aksettiginı Dadirmiştir. Müsteşar Demirel, lbtanbul Emniyet 1. Şube Müdulü Vural Yener'le elefonla çöTüştüğünü, kendisüıin kesınlıkle böyle bir demeç vermedığıni naklettigini rte sözlerine ;klemiştir. Öte yandan, Tiiner Akçam'ın baoası dün îçişleri Bakanı O*uz han Asiltürk'ü bulamaymca. İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Gahp Demirel'le bir görüşme yapmıştjr. Akçam, İçişleri Müsteşanna, oğlunıın THKO mensubu gıbi gösterilmesinir. bir tenıp aıteliği taşıyabileceğini hatıriatmıştır. Dursun Akçam, AN'KA muhabirinin sorularmı cevaplandınrken de, şunları söylemıştir: «Ben kaçma olayımvı terf.p olacagım düşündüm ve çocuğumun başma bir şey gelmesinden endışe ettim. Bu endişemi, Istan bul Emniyet Müdürü mü, Firinci Şube Müdürü mü bilmiyorum, bir polis. sözleriyle doğrvıladı. Kaçanlar Türkiye Halk Kurtuluş Ordusunun adamlanymış da, sılâhlı eylem yapacaklarmış. OySK benim oğlum bir tedhiş eyleminden değil, düşünce eyleminden dolayı mahkurr. olnıuştu. Ka çanların arasında bulunan Sadi Güven de oğlum gibi düşünce ey leminden dolayı mahkum olmuştur. Kıvılcım dergisinde yazdıgı yazılardan dolayı mahkumdur. Üstelik soi traksiyon olarak Kıvılcım gurü.şü, THKO gibi silahlı eyleme karşıdır. Öyle sanıyorum kı, bu polisin sözlen muhtemel bir operasyonun senar yosunu hazırlamaktadır. Bütün ecdişem de işte budv.r. Oğlumun basına bir iş gelmesinden endişe ediyorum. Ancak ben. oğlumun yasal yollardan hakkını ara yacağını sanıyordum ve bugüne kadar da öyle oimuştu. Yargıtaya mahkeme kararının bozulması için ba.şvurmuştuk. Sanıyorum ki Yargıtay da muhtemel bir adli hatayı düzeltecekti. Bundan dolayı kaçmasmı yadırgadım. Hiç beklemiyordum. Açık söyleyeyim, üzüldüm. Niçin kaçtı bilmiyorum, ancak ı.zun bir bunalımın verdiği bir itme olabilır. Bunalımın nedenlerini ce bilmiyorum. Ne oîursa olsun. biçim olarak kaçmak hoş bir şey değil. Bütün btmlardan dolayı teslim olmîisı kendi yarannadır saıuynrıım." GÖREVIERİNDEN ALINDILAR Öte yandan, Adalet Bakanı l.smail Müftüoglu. cezaevinden kaçmalarla ilgiii olarak Cezaevi Mudürü, Savcısı ve üç gardiyamn £ö revlerinden aîındığını açıklamıştır. İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde burun ameliyatı geçiren Müftüoğlu, hastanede yaptığı açıklamada, söz konusu görevlilerın olayla ilgili soruşturmar.ın et kiîi bir biçimde yürütülebilmesi için görevden alır.d:k!annı söyiemistir. Görevinnpn alınan Cezaevi Savrısı Ekrem Günoy'in yerinp, Ankara Savcı Yardımcılanndan Zeki Dağdemir getirilmıştir. İçişleri Fransa'da ıBa.vtaralı 1. sayfada) îkinci turu önümüzdeki pazar günü yapılacak beiediye seçimlerinde en büyük kazancı elde eden Sosyalist Partisi lideri Francoıs Mıtterrand bu konuda, «Erken seçim kararını ancak Cumhurbaşkanı verebilir. Cumhurbaşkanıru erken seçüne zorlayabüecek tek güç ise yalnızca Chırac'ın elinde bulunmaktadır» demekie yetinmiştir. PARLAMENTO DIS.I GÜÇIER Sol muhalefetin f'ransa'nın bınden fazla nüfuslu kenıleıden otuzunda baraja (Balotajaı kalmadan kazanması ve yıllard^n oen iktiüarın kalesi sayılan önem li kenUeri ie ele geçirmesi bazı gözlomcilerın kanısır.ca «oeklenıien sürpriz» olmuştur. İkinci bır yerülik de tamamen «parlamento dışı» ohııı •ekolojist> yani çevrecilerin elde ectıkleri sonuçlar olır.uştur kı, bunlann ikinci turda «hakenı rolü> oynamaları b£k ienr.ıektedır. «ÇevTeciler» bir seçim yoklamasında ilk kez yüzde ılci ile ondört arasında değışen sonuçlar almışlardır. Şimdi ikinci turdaki finalden önce siyasal par tiler «çevreci» seçmenlen kendL yanlanna çekerek baraja kaldıkları keritlerds gereken çogunlugu sağlamayı ummaktadırlar. UZUN BİR SEÇiM KAMPANYAS) Muhalefetin çoğunluğu açıkça kazandığı bu seçimlerde, ikinci tur sonuçları ne olursa olsun ve genel seçimler öne alınmazsa, Fransızlar mart 137S'e dek bir yıliık bır seçim kampanyasına hazırlanmaktadırlar. Bu kez gerek çofunlugu, dolayısıyle de iktiaarı alabileceğini kanıilayan solcu partiler 'lioahsyonu. gerekse iktidarı yitirmekte oldugunu anlayan sağcı koalisyun şimdi kı yasıya bir tsavaşa» gırişecektir. Sagcı yorumcular dün sabah iktidarın yitirmekte olduğu seçimleri yeniden ve hiç olmazsa yüzde bir veya iki oranında bir îarkla kazanabılmek için bir yıllık sürenin çok kısa olduguna da dikkati çekmektedirler. Pazar günkü ikinci ve son tur seçimleıinde başkent Paris' r e Chiracın Iisteleri kendisini (bir) numaralı Beiediye Başkanlığına rahatça getirirken, Giscard' cıların sarsılan prestijlerini düzeltmek için nasıl bir taktik izleyecekleri henüz kestirilememektedir. Sağın görüşlerini yansıtan Le Figaro «Tehlike çanının sesinin çok net oldugunu» yazmaktadır. Böylece Chirac, Giscardcılara karşı girdigi «İddiayı» kazanırkpn. ba=kenr'ekı iki ayrı lisrenin iktidar adaylarına yaradiğı da anlasümıştır. KENDİ UÇAGINI İ » KENDİN YAP İdare Meclisi aîalarına müsaade venlmesı. zaptını 6 L'mtımi Keyet lamaya riyaset divanına yetki verilmesi. îmza
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear