Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
OJMHUPJrn 27 M J H 1976 Sugün Dünya Tiyatro jünü.. Kutlu olsun mu? ngin KARADE.VlZ ugün 27 Mart Cumartesi. Dttay» Tiyatro üjıünün onbeşincı yıldonümü. Parıs t« odağı ilunan Uluslararası Tiyatro Enstitüsü (ITI). jtlama şölenleri düzenliyor. Sahne sanaUnm. patronun toplum yaşammdaki önemli yerini, jitici ve vüceltici görevini, kültürel gelisme Irecindeki iîlevini. çabasını, egitsel niteliğınl iutturmamak için! luslararası bir kuruluş olan ITI'un Türkiye'de i bir odası bulundugunu bümem bilir misiniz? • •• "5 yılı Ocak sn.. Genco Erkal, N«nm ikmeften Kerem Gibi.yi sahneye koyuyor. ıhne yazısının metni savcılıkça isteniyor, oyuna şkin kovuşturma açılıyor.. aksım Gorki'nin Bertolt Brecht'ce •unlaştırılan «Ana» başlıklı sahne yazısı şkentte yasaklanıyor. AST (Ankara Sanat yatrosu) çahşanlarından banları tutuklamyor.. tanbul ve Ankara'daki bu olaylan Kayseri'de İBDER'in sergilediği «Saloz'un Mavalj»nın gellenişi izliyor. Maraş'ta ise Muzaffer fli'nün sahne yazısı «Yeniden Dogarız Umlerde.yi Maraş Valisi engelliyor.. • •• ırruvarla»ırnn çeşifli kültiir noktalannda, rkürenin sanat odaklannda sahne yazüanna sut sahne sayıları da kabanyor. Smır komsu ınanis'an'm yalnızea baskenti Atina'da Tiyatro rısı. Türkiye'deki toplam sahnelerle atbaşı ndiyse.. Sosyalist Bulgaristan daha bir başka.. skent'te uzun süre sergilenen «Patron»u, mya'da yetkilüer ( !> yasaklıyor. «Elimizin ıeği» Denizll'de engelleniyor. «Bir Delinin tıra Defteri., Şereflikoçhisar'da taşlanıyor, gileyen oyuncu dövülüp gözaltm» alınıyor.. B Üniversitesi Oğrenci Demegi'nin sahnelediği j Oyun N'asıl Oynanmalı», Çine'de aklanırken. başkentte ramp ışıklarında beğenl uzun süre kalan îsmet Kümay'ın c403. ometre. adlı oyunu Kagızman'da engelleniyor.. •*• !ınd» bu yeniklik. bu eziklik. bfr bakıma doftal.. gos Dajlan'nın sarp eteklerinde, Yunanistan'm • yanından akm eden ve Tann sesinden •lık uman hastalar için biîmem kaç bin kisilik idarius'lar beklemek yersiz Türkiye'de.. idolu'ya tiyatro taşımak ha? Taşıdık iştel Ige Tiyatrolan düsünü Uşıdık.. süre önce Bayazıt Gülercan'ın cLodos»unun ıtma yazısını Ktiltür Bakanı, Altmdag'da latıyor. Devrimci bir yazann sırtından parsayı flet Tiyatrolan toplarken. bakoruz Cephe kümeti'nin tiyatroya, operaya gltmemiş, bal» memiş Kültür Bakanı neler diyor: ınatm her çeşidi ve görünüşü ile kendl amaet ıde cemiyete müsbet htzTnette bulunmtsv îi ahlâk ve ananelerimizi muhafazada. devam rmede ve özellikle milll birllSimiz» temin ve takviypde güçlii ve yapıcı tes'.rml gost»rmesî zaruridır»: Sonra, Vedat N'edim Tor'ün «Sahte Kahramanlar»ım «miisîehren» diye gene Aîtındağ'dan kaldırırken. Devlet Tiyatrolan «Biz devrimci oyunlar da sersılerız» dışe kıvanç duyuyor. Ve Ahmet Bııldanlt admda b:r AP Milletvekiü Sahneden kcmünizm propagandası yapıyorlar. halkı isyana teşvik edıyorlsr» safsatasıyla. sanatçılar haklunda Meclis Araştırması istiyor. • •• Bugün Türkıye'de. Dünya Tiyatro Günü diye bir gün olduğunu ve bu günde geleneksel bir uygulama ile tüm tiyatrolann halka kurukuruya bedelsiz sahnelerini açtığını bilen binnçli» scyircinin sav.sı ne acaba? Yazık mı oldu Bölge Tiyatrolan tasansına 0 Bnlge Tıyafrolan'nın amacı. sahne sanatmı, tiyarroyu halka taşımak mıydı' En kolay, en ucuz. en ııygun ve ışlevli biçimde halkm ayağ'.na götürnıek miydi? Kırsal alan, kriy, kasaba ve Anadnlu kenti. kendl sahnesine. kendi tiyatrosuna kavuşacak mıydı? Hadi carum sende! • •• Geçen yıl ku'iama şrileni için E'îer. Stevırt neler demişti? .Tiyatro. sevgiyi doğurabılir, sevgl de yaşayabilm». yitirileni bulabilme Rüeünü verebilir. Yasamımızla seleneklerimizden kuşk'j dııyııyorum ama bir yandan «evinc içindeyim. Çünkü bıliyorum, daha şimdiden tıyatro kullan. ellerini yerkürede biribırlerine uzattılar. TJmanm bu çevre, bır gün pelir, sımrsız bir sanlma ve kucaklaşrna içinde sona erer..» Tiyarro kullarını Tann'nın kullan daha nıce bekler: Bugün Dünya Tiyatro Günü.. Kutlu olsun mu? !l TTTTl . H U atI i t Yasak Kitaplar... Mustafa BiÇER Kıtap yasaklamalan güncelliğinl sürdürüyor Öyie kı okuilsnmudaKi egıtımcılerin eğıtılenlsnn dar sımrını çoktan aştı. Yenı boyutlara ulaştı. Basın. araııklı bıle oisa sayfalannı konuya ayınyor Dans doğru bir deyışle basının bır kesimi. Tarüşmaiar yapıiıyor. Turkıye Yazarlar Sendıkası tcplantilar duzeniıyor. TBMM'nm gündemme giriyor Basıta ulusların yazarlarınuı ilgisinı çe*iyor. «Türk vazarlarıyla dayanışma halindeyız. Benını adıma her şeyi söylemeye yetkilidirler. denıyor. Y2İnız sorımun eie alınışı son bır genelge sınırları içinde düşünülür görünUmündedir. Gerçekte ise eğirımjmizdP kitap yasaklamalannın geçmışi var. Kitap yasaklamalannın gelişimı düçiındürüctldür. Yasaklamalar bu gelişım süreniyle birlikte eıe aimırsa gerçek durumu daha doğru saptamak mümkün olur. tşte. buna yardımn olmak amacıyla asağıdaki küçük jnceleme yapılmıştır. ÎMülî E&itim Eakanhjı 1935 'ıluıda bır Tebligler DP!gi?ı yay.miarr.nga başiadı. Her hafta bir sayı. Derp tüm eğitım kurumlarına gftnderilir. Başka kurumlara da. Eğitime iliskin yasalar, yttnetmelikler gpnelgelor burada yayınlanır. Yayım konusunda salıls vermeler, yasaklamalar genelge olarnk büdirilir. Bunun ilgllileri bağlayıcı oldugu apaçıktır. Hu ıncelernede yalr.ız Tebligler Dergisi'ne baflı kEÎ.nacaktır. Bir başka devişle tek kaynak olarak Tebligler Dereist kullanılmıstır. Buna özeüikle dikkat edılmesi vennde olur. Siire olarak 1939 1974 arası olan 3f yıl alınrnıstır. Dergilerin ttlmil toplanamadıgı lcm 1975 alınamamıstır. DerEtlerden 10'u bul'inamamıştır. Ama bu. genel sonucu degiştirecek sayı olarak riüsünülemez. 180d'den çok derp çıkmi5. PSfl'dan çok da kltap yasaklanrnıştır. Konunun daha kolay açıklanabilmesl yrtntinden cızgelerden yararlanılmıştır. Çizgelerde Türkiye sıyasTİ yöneıini esas alınmıştır. Sırasıyla Cıımhurıyet Haik Partisı (CHPK Demokrat Parti (DP), Mılli Bırlik Komıtesı (BMKi İnnnü koalisvonları. Adalet Partısı (APi. 12 Mart 1971 sonrası, Cumhurivet Halk Partısi <CHP> Milli Selâmet Part.isi (MSPı ortflk hükümetleri.» llyatı» arasmda yayımlanan, Lenin'in Haydar Rlfat tarafmdan dilımıze çevrılen İşçı Sınıfı İfıtilâiı» ao!ı Kitdöın Kirapiıkiarda oulv.ndurulınasi maiızurlu görülmtiştür.» Yırmı dört yıldır •mahzurlu> olmayan Kitap bırden korkulan vapıt oluveriyor. 1959'ur. da bır kararı var: «Avni Oeviker taraîından hazırlanan ve 1958 AnKara Kültür Matbaasında basıimış «Hür Cezayır. adll eser. vuzuh • açıklık ve KRtıyet kesinlik kesbetmsmış bir mevzu üzermde siyasi miilnhazaları ihtiva etmektedir» Ama gerçekte durum apaçık ortadaydı Cezayır fransa'ya karşı ujusal kurtulus savaşı verıyordu. Bu savasta ölen Cezayırlilerin eögüslerinden de Atatürlç resmi çıkıyordu 11 ocak \%U günlü Tebliplsr Dergisındek! su ksrarla ise, Türkiye Dünya'nın bir kesimine tıimden kapatılıyordu: «Sovyet Rusya, Polanya, Cekoslovakya, Macaristan. Romanya, Bulgarısîan Arnavutluk Komünist Çin, 3ogu Almanya ve Kuzev Kore'de çıkan veya bu devletler.n hariçtekl resmi. yan resm! veya gayri resmi organ ve aianlan taralından yayınlan3n bılumum matbuaların yurda sokulması ve dagıtılması... lcra Vekiileti Hey'eti kararıyja ya*ak »dilmiştır.» 1 şubat 1960'da daha çok dinsel görünüm taşıyan «39 matbua. yasaklanır. 27 Mayıs 1960 Devriminden sonra yasaklamalar gene sürer. Ama bu yasaklan.alarda Nurculuga tlişkm. devrime karşı olan yayınlar çogunluktadır. Bundan sonrakı süre ayrıca ele almacaŞından şimdi tlzerinde durulmayacakur. Daha doğrusu aşafıda ayrıca inceler.ecektir. 2. YASAKLANMIŞ YAY1NIAR: 1973 Temmuz • Agustos aylan. Tebligler Dergisinde altı hafta yasaklanmış yayınlar yazıldı Til mü 1444. Kimliklerinin adı bırden c°k vinelenmi*. JTSer. vasaklanmış vayınlarm Tebligler Dergıîindeki kapsadıSı alan kıtap olarak dü7enlensevdi 123 sayfa ederdl. Bunlar; kıtap. derpi, gazete, brosür. Oildın. Oülten. alış. plak totoroman.. Cumhurıyet Savrılıklarınca « soruşturma esnasıncîa, toplattırılan basılmıs eserlerle tlgıli olarak verılen bilgiye göre...» düzenlenmiştir. Içlerinde sıkıyö netımlerın toplattıKları bulunmamaktadır Baçlangıç olarak 19«0 alındı. Oncekllerin ayrımı hiç değilse benım ıçm Rtiç. 1972 de bitırıldi. Daha sonrası için yeterli bilgı olmadıgından Gertrl yayınların yasaklanması beürgin olarak 19fiO larda başlar. 1961 en ytlksek noktadır. Bunlar genel olarak Nurculuga ilişkındır. Bır de 27 Mayıs Devnmıne karşıt olanlar. 19fi2 den sonra giderek azaîır. Bırkaç sayı ayrıcalıkla geli?me degisıkltk göstermez. tlericl yayınlar kuşkusuz 19R0 lardan önre da yasaklanmıştır. Ancak. rızge oluşturacak sorünüm bulurıamadıgından alınmamıştır. Pu yasaklamalar 1960 lardan sonra da vardır. Yalnız lPfiS'e dek, çızgede ehsterilebilerek gibi dsftil Belırgin görünüm 196."!İerdir. 197l'de doruSa çıkar. Aynı dönem de ise gerici yajnnlsrın yasaklanması azâlır. 3. YAZILDIGÎ DİLE GÖRE YASAKLANMIŞ KİTAPLAR: BASILDIOI • DAGlTILDlGl VERE GÖRE YASAK KtTAPLAR: Bu iki lconu birbırlnın tamamlayıcısı sayılır. Bu nedenle birlikte ele alındı. Teblıgler Dergılerin de çıkan yasaklanmış kıtapların birçoğunun ya» îildıgı dil, basıldıgı da«mldı»ı ver belirtılmıştir. Cizgeler buna eöre dilzenlenmiştır. Bu nıteliklerl belirlenmeyenler ise alınmamıştır. Çizgelerdeki durumun saptanması yainız yazılriıklan dil yönünden ele alınacaktır. Ama DU saptama kltaplann basımı dagıtımı için de geçerlidir. Okunurken sürekll olarak ikisi bırlikte düçünülmelidir. PİDU2ENI U x T L I U l i ' ıi n .• •• ~ t M ' f [ " E " " ' ' L i i i l i | ) t ; ı y j : L ; ^ ı ı ı i ı . ı . : ' T > t v " M M * A t ^ I İ . ' L i i i l C y ! | ] . U . j ; j j • M f ^ l p y ^ l , : • ijj MRHMET SftNMEZ SANATEDEBIYAT Hayal, gerçek, tiyatro... l luslararası Tivatro EnstittisO. İ S rılında heni HelMS sinki'deki kontjrrsine hatılmaya ça*ırıp onurlandırdifii, sevindirdiçl zaman, şinıdl daha az venl olan ve n günlerde «öncü • tiyatro» rienilen yrni tiyatrodan sr>7 rttim. Sözlerlm şöylc bir sonuçla bitivordu: ftncülük, özgürliUtür. Doğuda, batıda tüm ülkelerin temsilci çoğunluğu. hıı tanımlamayı, bu bildirçeyi vıkıcı. tehükell huirttı. O şrün. den bupiine değişti çok şey. O eünlprdp de tutucu bir gerçekçilik, az ya da çok snsyalist hir serçrkçilik içine k»panıp kalan tiyatro adamlan. hayâl edebilmekten ilrküyorlardı. Grrçckçilikler hulvar tiyatrosunda, ya da ideolojik tiyatroda bıifün de süriip çidiyor, ama. onbeş yıldan dah» çok bir zamandan beıi veni olan, IİRİnç olan. canlı olan her şey, serçckçiliklerin, zorlamalarm otesinc (trçmlştlr. Biz sık sık. grrçekçlli£in kar^ısına riikilmlşizdlr, bunu da $u yalın nedenlp yapmışızdır, çünkü grrçekllk ılediçlmiz. ecrçfkçi dr^ildır ve gerçekçillk, daha bajkaları Kİbl. blr okııldur, bir biçimriir. hir hövle olsun dediktir ve dar blr anlayış içine jrirmiytir, kalıplaşmıı*tır. başka deyimle ölmiiştiir. tdeolojik tlvatromın da karşısma çıkmışızdır, çünkü tivatro yazannın tartı.şması. cleştirmesi olanaçı hulunmayan ideolnjik tivatronıın asıl kcndisi baskıdır, zindandır: tezlerin, doktrinlcrin, konutların tuts^ğıdır. Gerçek, bayi) dediKtmizin İçinde. Hayal rücüne dadnr. Halk tıyatrıısu lıay&l tlvatrosudur. çerçekten Szçür ti>atrodur. Politıkanın kuruntulu, lemelsiz düşünceli kimseleri. tiyatroyu ellerine (trrirmek ve onu kendi ysran için araç gibi kullatımak istemi^lerdir. Ama sanat deılet işıi desildir: oimamalıdır da. Yaratıcı lctenliği köstekltnıek, insan zekâsına karşı işlenmU bir sııçtur. Topluınun yapma hir iistün Uımıluşudur devlet. Toplum rieğildir rievlet. ama politika adamlan, Uendl propagandaları için oyuıı yaratıcılıçıııı kullanmak. denetlemek i>ıterler. Gerçekten de tivatro. her çe$i« propasanrianın. «politika effitlmi» dcriikleri >rvin. ılaha doğrusu ayBrtnıa ların, kafaları duldurup tskanıanın cn çekici araçlanndan biri. Pnlitika adamlan sadece saımtın, ozelliklr tivatro sanatının hizmelindr nlmalıdırlar. Onu vönetmpve kalkısmamalı. hele isi eleştirhe kadar vaıriırnıamalıriırlar. Bütün çahaları sanatın. <)7pilik!e tivatro sanatınm özpür jelişmesini .sağlamak oimalıdır. Ama haval etme gücii ürkütür onlan. (>ylp ki. kimi Olkelerrie hükiimrt sansürlfriııin kol Rezdiğini (rorüyorıız. Karşıtlık'an korknn hiüdimrtlerin vav haline! Bunun nedenı de kendilerine eüvenleri olmavıjı. Kimi ülkelerde de. hele Batı ülkelerinde. kimi hiikümrtler, karşıt nlanlard;:ıı daha fizçür düşünceHdir. Sansüni kullaııan da îrmha'efettir. B*ı tiir knr=ıth£tn temtlcilerinde iklitları ele eeçirmek ıtevOası. dilctatürlnk hırsı. dedi^inl dinictmek hırsı vardır. Bunlar, tam »nLamiyle tin«İt. <N9nO İ ' "T^J Kuşkusuz yasaiclarnalar; o süredekı ekonormlc yapının. bu yapıyı ybn:endirmemn, nasıl bir toplum istendıginın. dış ülkelerle ilişkılerın ürtinü olnıaktadır. Elbet daha başka etkenler de vardır. Burada ypsakîamalardan yalnızca kitaplar ele almmıştjr. Brosür, rtergı, gazet<>. bildiri... ynlctur. BİR NiTELiK: VasaKlanmış kitaplar toplumsal içeriküdir. Ya loplumumuzu gözlemiş, incelemış, araştırmış. hıg dfjilse bır kesımını behrlemeğe çahşrmştır. Sorunlara or.erıler getırnıiştır. Ya da başka toplumlann gelışmeierını değişmelerıni açıklarr.a gırışimınde bulunınuştur. Bır yönüyle de ornekler sunnıuştur. Içlerınde özel çıkar amacıyla hazırlanan. cınsei ılışkuerı sömüren kitaplar da yok deirildır. Şu gerc,ek kı tümü de toplumdan kaynüklanmıştır. Yasaklananıarda matematik, fizik türü finüsbet ilimlerı» işleyenler görünmemekteciır. t. Milli EGiTiMDE KiTAP YASAKIAMALARI. Genel görunüm. Mıllî Egıtımde 19391950 arası kitap yasaklamalan görülmemektedir. İkincı Dünya Savaşı sırasmda Nazı Almanyasmın düzenlediğı bazi narıtalar yasaklanmış. 1950 ile yasak'.amslar başlamış. Bazen ge'ileraeler olmuş. Ama her gerılemeden sonra yasaklamalar öneekı yılları hep asmış. 19521964 arası öneekı yıllara göre belırlı bır azalma var. 19F5 yılından sonra önce agıt. sonra hızlı tırmanma oluşuyor. 197071 yıllarmda ise göriilmemiş sayılara >ükselıyor. Bu genel görünümden sonra bazı aynntılar sanıyorum Ü2İ çekıcı olscaktır. 1939105(1 arası kıtap yasaklamalan görüleme mısrır demıstık Yalnız 1939 vıhnda şöyle bır biidirme v^r. •Teşfeilâtımız mensuplarından veya dışardan esK: harfierie yazılmış mektuplar aimaktayım. Kimclpn gehrse üel^in ve neden bahsederse etsın buniarı okumayacagımı alâkası olanlara bıldirırim. Maarif Vekilı HaFan Âlı Yücel» 135'i'ierde naşlayan kıtap yasaklamalannda, öncelerı layıkliğe avkın olanlar çoğunluktsdır. Bunlar sonrs girierek azai:r. 1955 yılında yasaklamalar bird»n sıçrama gösterır. Yasak kıtapların nıtelığî de dejısir. Bunda o yıllar Yunanistan'la Turkıye arasındaki sıyasal Uişkılerin sertleşmeye yüz tutmasının etKısı büyük olur. «...Yunanistan1 cian Hevbelıada Rum Rahipler Okuluna gönderüen aşajjıda ndları vazılı eserlerin vurda sokulmasi ve dagıtılması .. yasak edilmiştir. Yirmiden çok kitap Dirden yasaKianır. 1957'de bır başka toplu vasaklama daha vardır. G. Piskhnov, Maurice Thorez, Henri Lefebre, Friebrich Enghls, V. İ. Lenin, J. Stalin (Adlar Tebligler Dergisinde yazıldıgî gıbidir' in yırmıye yakın kitabı. 1958" riek! şu karar o?k ügînctır: «Vakit Gazetesl tarafından 19M yılında «Dün ve Yann Tercüme Kül ALANLAR ölum, kıbırle çevresine bakınjrjk gezinen bir kuş heykeli gibi jımdi, haritalarda dolajıyor. Âma biimediği jeyler vars Darağacı, bir korağacı olur »manla, cellâdın bileklerini yakjr. Suy« atılan zehir kendi rengıni taşıyırak belirir sofralara eğifmij ağızlarda. Bazen bir yüreğe çevrilan namla kendi golgesint rastlar duvarda. 15. Dünya Tiyatro Günü nedeniyı'e Eugene lonesco'nun yayınladiğı mesaj A/ICJ tâUSMfti ULKO TAMCR Ben ve Ejderha en, en, seçfin a!dın ejderha ne buidumsa. ysnan tiyatro. »n katilmamı<< çerçeğin tiyatrosudiır, rxı katılmamış biçimde belgeseldir. BeİRe. $undan otilrii. hiç bir zaman namuslu deçildir, ozçiir dı?ş>'ldir: Önceden yonü hellrlenmiştir. Valaıı sövliyenıez tasarlama BUCÜ. Krn. di iç dünvamızı, temelli ya da çünccl bunalımlurunızı, her zamanın ve burünün insanını. ruh derlnliklerini açıfea çıkarır. Riiyası olmıyan insan. hasta insandır. Rüvamn kaçımlmaz «örevi var, hayâl etmenin görevi de kaçınılmazdır. Diiş sörnıe. hayâl etme özgiirliigü, ba$ka deyimle. düşürıoe nzfürlüpü kaldırılmak Istenen bir sanatçı. aıal hasUsidır. Bü\ük devrimciler. ya da nnların öncüleri. rüya piiren insanlardı. hayâl peşlnde koşan insanlardı demek isthorum. Ama bu havâl p«şinde ko'şma. bir huy hıçimlne, bir zorunluğa dönüşör, hir kanun dıırumuna (rirerse. korkulu rüya olur arlık. Büviik bir ruhhiUmci şöyle dfynrdu: Rüya övle bir dramriır Id. hiz onun heın yazarı, tıem aktörii, hem de se>ircisiyiz Tiyatro özgürliik içinde olan havâl ciiciinün bir yapısıdır. Her hi. rimizin türetmeye lhti>acı var. Türetme sevinci yüzünden ben de tiyatro oyunlan yazmışımdır. Tasarlamak, türetmek, sovlulara özsrü blr ç^lıskanhk desil. Hepimirin içinrie sanatçılık vatıyor. Yan tutan, yöneltilen, rüdiimlü, Devlet'in tcmsilcilerinin. politikacılann vazilmasını istediklerl halk tlyatrosu, halk için tivatro dejil. tnplama kamplan tiyatrosudur, halkın hiç hoşlaıımadıfı tiyatrO se! hir haskı. iriroln.jik ve manevî santaj pesindedirler. Hükümetiprindrn rialıa ılar (törüşlü. daha yobazdırlar hu düi>ünce uslaları. övle Id. o ülke'erin sunatçıları kendi ken dilerini sansür etmeve zorlanrrışlardır. Ru karstta • karşıthklardan koıkan mııhaleîptlerin hali hitiktir ve sozde devrimci va da devrime karşıt ideolo.iiler adına varatıcı özgürlüğü. lasarlnma sücünün serbest selişmesini en»elleven sanatçıların da durıımu nvle. Ilichlr şev vatandaşın pnlitika vöniındrn i«tediei eibt duvranmasını enîelleyenıez. Ama her şey iizerimle veniden riüşünen sanatcı sıfativlp özçiir nlmak zorundadır. Ru nedenle. tüm ölkelerin sanatrı ve nnııı vazarlarının belM bajh eörevi vakit eecirmeden tiyatroyu noütikadan anndırmak. daha. d«îr\ısu, onlan şu va da bu vola sokmak Isteven rievletp. düsünce ustalanna aldırış etmemektir. Derler ki sanatın sınırları \nktur. Tivatronıın da * • » nırları olmaması gerck. İrieolnvk avrıhkların. kastların, ırklann. ııhısçtıluklann. o/el vıırtların öteslnde. evrenjel bir yurt: tüm insanlartn sıkıntıiannın, umtıtlarınm hirles tiji: ne keyfe bağlı. ne de perçpUci olmayan ama kl?IH6l mlziıı. süreklüi^imizin. birlieimi?in anlatımı nlan bir ha yal püciinün karşılaştıeı hir ver olmasa cerek. Yaratıcılar için emir vermek vok! Hükümetlerden emlr almak yok! ELGENE IONESCO Mart 1916 Başlangıçta rursçe vaüimış Kitapiar yasaklanmış. Ama, özellıkle 1954'lerden sonra ıse çogunluk yabanrı dilierle yazılmıs olanlar da toplanmaktadır. Daha da aynntılı ele alınır.sa; l950195t> arası Arapçs vazılı olanlar çoSunluktadır. Fundan sonra Arapça vazılı olanlar eıderek azalır. Bunun venni 195fi'dan sonra ise natı dilleriyle yazılmış olanlar alır. tngilizce, Fransızca, Almanca, Italyanca... gıbı. Arapça yazılmışların ıkı katı eder. Yunanca, Er menıce yazılmışlar ise dörtte bin geçmeı. Sosyalist ülkelerden herhargi birinin diliyle yazılmıs olanlar ıse ancak virmide birle gösterilebilir. 19551959 arası yasaklanmış kitaplarda. yabancı dilla yazılanlar donığa ulaşmaktadır. 1960 Devnmtnden scnra düşme gösterir, 19717273 yıllanndaysa yetBlntıl, 0«< tin ider gitmez yaz daüardan IÜZ düşürdüm eımaya. aranlıklardan bir inci >ir yıldız puskurttum kumsala. içekîer toDİadım yangın bahçelerinden ür bir dağıttım kızlara. rtcecik boyunlardan çözdüm aldım açlık kemenîinl astım kırbaeı kızıla, kızamıŞa. sergiledim gitti kapı; kapıj n başia anayasa. lyle güzel okullar da actım k) ıtatürk dolanır sınıfiarında. n sonunda bir yola düîfüm iz dolu lal seslen uzakta '8 sen ne yapfın «jderha a sen ne yaptın ejderha. Mehmof KARAB'JLUT SANATEDEBİYA7 ÇEVRESİNDE Gpçtigiraiz günlerde îstanbullu birçok sanafçı bır kokteylde bır araya geldi. Yugoslavya Federatif Sosyalist Cumhunyeti İstanbul Başkonsolosu Mesud Besnikunun Josip Broz Tito adlı kitabımn ikinci baskısı nedenıyle verilmişti bu kokteyl. • • Oykücü Detnir Ozlü. hukukçulutunun yanısıra edebıyatla ılişkısuıı de sürdUrüyor. Şimdıierde ılk romanmı da bitirrruş sanatçı. 1970 sonbaharından bir kesitın alındığı bildirilen bu romanla 12 Mart dönemine yenı bir yaklaşımı deniyormuş. • • Turgut Uyar, bırbıri ardma gelen Kol ve ayak kırılmalan nedeniyle uzıan bir süre evıne kapanmak zorunda kalmıştı. Bu arada şiir çahşmalannı sürdüren sanatçımn artiK ayağa kalktığı. hareketsizlıgin do*urdugu yürüme zorluğunu yenmeye çalıştıgı söylenıyor. Bir trafık Kazası geçiren. ölümden kıl payı kurtulan Asım Bezirci de sokağa çıkabiliyor artık. Saglıklı bir görünümü var. Yakında çahşmaya baslayacak,. • • Tepebaşı istanbul Beledıyesı Karikatür Müzesinde 1 msan perşembe günü «Kitaplara Özgurlük» adıyla bir karikatür sergısı açılacak. Karikatürcüler Dernegi'ınn her yıl düzenledigl bu geleneksel karikatür sergısı bv: yı! iilkemizde, her greçen gtin gıderek yojjunlaşan Kültür ve kitap düşmanlı*ını konu edın:yor. Karikatürcüler Derneği'nin bütün Uyelerinin katıldığı ve düMince ftzşrürRi*ünün savunu'dufu serjideki yapırların ayrrra «Kıtaplara özırurıük» abıyla bır albümrie toplanacagı da bildiriliyor. 1 nlsanda aclacak olan serei 15 nisan gününe kadar TpD°ha«ı KariKarür Miizp^i'nde açık kalacak. daha şonra. DniışşalaKa Çemberlıtaş Sanat Galerısı'nde yıneienecelt. Dergüer.. Dergiler.. Dergiler.. Dergiler.. Atillâ ÖZKIRDIL1 Gsiüne yürüyerek okuru sürekli uyarmaları; çevirmenlerlmizin de orgutlenerek yayınevlerini zorlamaları... EDEBİYAT DEĞERlENDiRMELERi (EViRi SGRUNU Varlık'taki (Mart 1976, s. 822) yazısında Azıa ErhaV «Muthış Bir Tren» olayından yola çıkarak ceviri alanın<jakl sorumsuzkıkîan, basıboşluktan yakıniyor. Bilindiği gibi, Sait Faik'in öyküsünün ç»viri olduğu öne sürülmüş, Oklay Akbal, S. N. Ozerdim ve Muzaf'er Uyguner'in açıklamjlarıyla bu sâvın doğruluğu kanıtlanmıştı. Azra Erhal, geçmişte «Battnın üçüncü, dördüneü derecede yazarlarına öykündüğümüZBÜ bunların yapıtlartnın çala kalem Türkçeleştirildiğlni, çeviride aslına uygunluk, öoğruluk gibi bir kaygu güdülmediğini belirtiyor ve bunu yabancı di11 yeterince bümemeye, o yapıtları anlayıp aktaracak kültür duıeyine erişilmemis olmaya bağl'V'"' Er hai'a abre bugün dc aynı sorunla karşı karşıysyız. Kimi «çsvireler okutmuyor kendini», .ıçevirmenlcrinıiıin bir boluğü» aynı özenslzlik vp sorumsuzlukia doğru yanlış demeden yüzlerce sayfalık oir yapıtı aktarıveriyorlar kısa sürede. Yayıncıların, ga^etelerin bu konurla titiz davranmsmasını neden gösteriyor Erhat, :<Ne yapsın ç?virmen, ekmek parası!» diyor. Sonra da kitap yasağına karşı olduğunu, ama «Uygarlığın en büyük öğretilerini» çarpıtan, yanlış aktaran, kavram kargasasına yot acân böylesi çevirilerin yasaklanmasının da cköiü» olmayacağını belirtiyor. • Azra Erhsfın düşüncelerine katılmamak eide değil. Bırakın dusunsei vapıtlardaki yanhsları, Turkçeyi kullanamayan çevirmenlerin klasik yapıtları, Ç8ğdaş edebiyat ürünlerini okunamaz kıldıklarını gormilyor mııyuz sık »ık? Hple biri Nobe! armaçanını karanmaya görsün, üç, kimi zaman dör» cevirmen kosuluyor ise. Yapıt dördç bölünüyor, daha caviri bitmeden dizgi baskı ba^lıyor. Ama yasaklamalarla çözume ula5iiahilec»ği de ku^kulu. H t r se yirı mpta olarak görüldüöü düzenin kacmıîmaj; sonucu bu. Şimdilîk yapılacak tek se/, yazar çizerlerimirin sorunun Soyut'un 89. sayısında Tuncer Uçarol, «elsstlrl, tanıtn\a, ınceleme, edebiyat tarihi, edeblyatçılar va yapıtları üzerine sözlükler, soruslurma, edebiyatc>larla konuşma, yerısma, haber» türlerini «edebiyat değeriendirmelerl» adı altında toplu/or ve bu yazıların va da çalışmnları" <pJebiyat ti'rlcrı» arasına alınmaması, eedebıyat dışı» düşünülmesi gerektiğini öne sürüyor. Uçarola göre nedeni de şu: Edebiyat genellikle €duyguya», Heğerlendirmeler ise 0©neMikle lerlebiyat yapılları üstüne» ve <dü}ünc«ye> dayanmaktadır. Daha sonra cteğerlendirmelerin, işievlsri açısından bilimin bir parçası olduğuna değlnen Ucarol, riederlendirmecinin «halkın (okurun), basıbos gibi görünen edebiyat kurumunu sürekli olarak kenriiliğinden rapor eden denetçisı ve danışmanı» olduğunu belirtiyor, değerltndirmenin ana amacımn yapıt olması gerektlğlni vurguluyor ve bu alartda yapHanl^riıı yapı>makla olanları «dejorlendlriyor.j Oerginin bu sayısında Oğuz Demlralp'in, «Mahur Beste'nin Bitmemisliği» üzcrinde duran ve Tanpmar'ın roman kişilerini irdoleyen yazısının da dikkati çektiğ) belirtilmeli. IKi ONEMli YAZI Ayın deroilerlndekl çalısmaları duyurmak amacını gQden bu yazıyı bitlrmeden, Birikim ve Mllitan'dakl İtci yazıdan da söz etmek gerek. Ahmet Eken, «Eğlence "e Futbal Ideolojisi» başlıklı ıncelemesinde (Birikim, s. 13), gel' miş knpitalist toplumlarla geri bıraktırılmış toplumlarda eğlence ve tporun (özellM'le futbolun) kitleleri oyaiamak ve ahmaklaştırtnakta kullanıldığmı ornekler ve sayılarls kanıtlıyor. Mllltan'da ise, Ata' Behramoğlu ve Nihat Behram'ın A. Kadlr'le bir konusmsıı y c alıyor. Alısılagelmiş bir kenuşma değil bu. Knnusmacı'ar, kalıplasmış soruları «ıralamaktan öle, A. Kadir'in ve bir ksagın şiirini değerlendlrmek amacını giidüyorUr. Bir Incelcmeci, bir eleştirmen tavrı Içindeler. Doğrusu da bu. niden yükselir. Kıtapların basıldıeıda»ı*ııp.ıeı verler balcımından da batı Ulkelert ılk sıra\T almaktadır. Amerika Birleşik Devletleri. Kransa, tnmltere. Almanya .. gibi. Sonra bunu üc.re bır fle Arap üll<elerl, dörtte bırle de Yunanıs'an ızlemektedır. Sf)syplist (JlkeİPTİcn SPI^IIPT ISP *nn rterpce düşük bir sayı oluşturrr.aktariır. B'.ırada beHr'meje gerek olmayacak ölçüde düsük sayıdadsr. Dör.elım Türkçe yazılmış kıiaplara T'irkç" va^ılmış c.ıtarv lardan yasaklananlar !9fin]'tfi2 arası en vıik?plc sayıyı olusturmaktadır. Bu kıtaoların n:teli*ı daha önce bellrtilmişti. Yıne!»meŞe gprek vok. Sonra birden azalma olur. W.Vle tırmanma yen:den başlar. 197niQ71V!e doru*a ulaşır. Hem de rivla bir donık ki daha önre hic çıkilamavan, w.n!smayan bir verdir burası. Cizgel«rr" su apacık gfiriilür: Türk dı!ıy!«> vazilmıs, TUrkiye'dp basîlıp dağıtılan kitaplartn vasaklanması cognldıîmda: vahanrı dillerle vazılmı? olanlar alahüdijine azalır Elhpr terst de avn' do§ ralu?u ta$ır. Önceler) dıs kavnakh vnnancı rtıüerle vazılmış kiraplar zararlı savılıvordu Son vıllarda fiunım rtpŞistı. Bunlann venni artık liirk vazarlnnnın, sendikalannın. dpmokrfMk örsıitlennin kitaplan »ldı Başlangıe^an hu yana kısısel fiır vorumrtan ka çmılmıstır. Yalnızra bir vasaklamanın eelısimı Kisaca be!irtilmp5e çal^ılmıstır Bundan sonraki asamaiann basım. dajıtım örgenlerı: