22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Franco'nun ölümünün I. yılında İspanya'da rejim yumcışuyor mu? spanya'yı 36 yıl süreyle aralıksız yöneten faşist diktatör General Francisco Franco, bugün ölümünün birinci yıldönümünde iilke çapmaa törenierle anüırken, Franco dönemi sonradan Ispanya, Batıîı gözlemcüeri yakından ilgilendiriyor. Bazı gözlemciler, Franco sonrasında ülkede faşist rejimin belirgin b:r biçimde yumuşadığı görüşünde birleşirken. diğer bazı gözlemciler de bu yumuşama belirtilerinın göstermelik olduğunu ve reform adı altındaki tedbirlerin, yalnızca İspanya'nın NATO ve AET'ye girebilmesine, BatHı ülkelerle ticari ilişkilerini yogunlaştırmasma yönelik olduğunu s,avxınuyorlar. Kral Carlos'un iş başına gelmesinden sonra siyasal tutuklular için kısmî af ilân edilmesi, slyasal partilerin kurulmasına izin verilmesi, ceza yasasında suçlular Iehine değisikük yapılması ve toplantı özgürlüğünün tanınması; yumuşama belirtiîerinin bell: başlıları oiarak nireleniyor. REFORM TASARISI Adolfo Suarez hükümetinin hazırladığı anayasal reform tasarısı ıse, batılı gözlemciler tarafından yumuşama belirtilerinin doruk noktaii oiarak yorumlanıyor. lspanya Parlamentosu Cortes, hükümet tarafından hazırlanan reform progranum önceki gece yapılan oylama sonunda geniş bır çoğunlukla kabul etmiş bulunuyor. Üyeleri atama ya da miras yoluyla belirlenen Cortes,' bu programı kabui etmekle kendi kendini tasfiye etmiş oluyor. 59 muhalif ve 13 çekimsere karşı 425 oyla kabul edilen tasan, yü sonundan önce halkoyuna sunulacak. Tasannın halk tarafından kabul edileceğine kesin gözüyle bakılıyor. Bu komıda yapüan kamuoyu yoklamalan da bu görüşü doğruluyor. Cortes'de oyianan anayasal reform programı şu maddeleri içeriyor: • Serbest seçimlerle iş başına gelen ıki rr.ec'.ısli bir parlamentonun oluşturulması. • Xisbi temsil sistemi. • Yasallaştınlmış tüm siyasal partilere radyo ve îelevizyonda eşit zaman ayrılması. • Tüm siyasal partilere üükümet tarafından yardım yapılması. • Franco döneminin tek siyasal örgütü olan L'Iusal Hareket'in tasfiyesi. • Parlamento seçimlerinin 1977 ilkbaharında yapılması Elc5,TİRİlER Suarez hükümetlnin anayasal reform prograrnına aşırı sağdan çok sert eieştiriler yöneltiliyor. Neofaşist Yeni Güçler Partisi Lideri Blas Pinar, bu konuda şöyle diyor: «Hükümetin reform proşramı, Franco'nun tüm gerçekleştirdiklerinin va bize emanet ettiklerinin tasfiyesi anlamına geliyor. Parlamento seçimleri yapılacak olursa, nıarksizme kapılarımızı açmış oluruz. Suarez hüküm°ti marksizme çanak tutuyor. Franco'nun 40 yılda gerçekleştırdiklerini 1 yılda yıkmak istiyorlar.» HAfitKETLENDİ Cortes'deki anayasal reform tartışması ve oir yüdır süren ancak son günlerde yoğunlaşan grevler, İspanya'da siyasal yasarm hareketlendirmış bulunuyor. Cortes'in kendi kendini tasfiyesine yol açabilecek oylama nedeniyle, îspanyol gazeteleri baskı üzerine baskı yapıyor. Cortes'teki anayasal reform tartışması, gazete manşetlerine «îspanya'da tarthi önemi büyük olan bir hafta yaşanıyor», ya da .Franco'nun göstermelık Parlamentosu ölüme mahkum ediliyor» cümleleriyle geçiyor. GENEL GREV Öte yandan 2 milyon işçinin geçtiğimiz haf^a düzenledikieri genel grev de, Madrit'teki bazı çevrelerce, Suarez'in anayasal reform programma dolaylı destek sağlama gösterisi oiarak yorumlanıyor. Franco'nun ölümünden bu yana en büyilk işçi hareketi oiarak nitelendirilen geçen haftakı İ ATAMA, U DA MİRAS YOLÜTIA BELİRLENEN İSPANYA PARLAMENTOSU (CORTES), HÜKÜMET TARAFINDAN HAZIRLANAN ANAYASAL REFORM PROGRAMIN! ÖHClKi GECE YAPILAN OYLAMA SONUCUNDA GEm BiR ÇOGUNLUfCLA KABUL ETTi. CORTES BÖYLELiKLE KENDi KENOiNi TAİFiYE ETMiJ OLUYOR. rlnde etfcfll olmuştur. Koraünistterin etkinliğindekl îşçi Komlsyonlan, Sosyalist Genel İşçi Sendikası ve tjçl Sendikalan Birliği tarafından düzenlenen genel greve Barcelona, Madrid çevresindeki sanayl bölgeleri, Sevilla, Bask ve Asturias'ta topiam 2 milyor kadar işçi karılmıştır. Ispanya'dakl 8 milyonluk sanayl işgüclinün dört t* birtnl oluşturan grevci işçiler, 12 kasım (rünii fabrikalarda isi durdurarak siyasal topîantılar düzenlemisler ve tüm işçiler için ayda 85 dolarlık zam ve halen yasa dışı olan sendikalann yasallasmasıru istemişlerdir. EN BÜYÜK İŞÇİ HAREKETİ Yasa dışı İşçi Komisyonlan lideri Marcelino Camacho iae. genel grev sırasmda yaptığı konu? mada, bu eylemi İç Savaş'tan bu yana en büvük işçi hareketi oiarak nitelemiş ve 12 kasımm, İspanya halkı ve işçi sınıfı tarihinde önemli bir riönüm noktasını •vurgulsdığını belirtmiştir. Camacho sözlerini şöyle sürdürmüştür! «Ülkenin içinde bulundufu ekonomik bunalımdan çıkılması için harcanacak çabalara karşı degiliz, ancak bu çabalara tüm İspanyoüar katılmahdır. Oysa ki, Franco rejimi işçil.?rin omuzlarına ağır yükler yüklemiştir. Bu yükü toplumdaki tüm sır.jflaraı paylaşması gerektiğine inanıyoruz.» Politikada Sorunlar /etler ve lugoslavya ERGUN BALCI Reform tasarısının yalnızca NATO ve AET'ye girmeye yönelik oiduğu belirtiliyor genel grer, hükümettn geçtlğimiz ay aldığı ekonomik tedbirleri protesto amacıyla diizenlenmişti. Suarez hükümetinin aldığı ekonomik önlemler, enflasyonist tırmanışı yavaşlatmak için, işçi ücretlerinin dondurulmasını, toplu sözleşme hakkı* nın yasaklanmasını ve gereğinden fazla işçinin istihdam edildiğl is yerlerinde. patronlann isçileri B lrinci Sekreter Leonid Brejnev'in BelgTad'da Mare«al Tito ile yaptıği üç günlük görüşmeler sonunda yayı'mlanan ortak bildiri, Tito açısından kuşkusuz bir başarı kabul edilebilir. Niteklm bildiride Sovyctlerin Yugoslavya'nın bağınısızlığına ve hükümranlığma saygı duydugu belfrfilmekte, ülkelerin sosyalizme kendi yolundan gitme hakları ile başkalannın içişlerine müdahale etmeme ükesl onayianmaktadır. Böylece Yugoslavyaiiın 84 yaşmdaki lideri Mareşal Tito, Leonid Brejnev'in Beigrad ziyareii sırasmda elde etmek istediği hedefe ula?mış, Birinci Sekreferrien TuffosJavya'nm bağımsızlığı ile hiikümranlığın3 sayffı 1 göstereceğine ilişkin söz almıştır. Leonid Brejnev ise. Tito nun ölümünden sonra SovyetJorın i'ugoslavya'ya müdahale cdecekleri yolundaki iddialann Batı dünvasında voğunlaştığı bir sırada. Vu.foslavya ile olan ilişkileri doslluk rs karşılıkh saygı temellerine oturtarak diplomatik bir başarı sağlamıştır. SOLDA BOLUHMELER Bu arada Franco'nun ölümünün birinci yılında, siyasal yelpazenin solunda yer aian partilerin ve işçi kuruluşlannın da kendi aralarında görüş ayrılığı içinde oldukları belirtilmektedir. İngilterede yayın'anan «The Economist» dergisinir. «Foreign R«port» adlı ekinde yer alan bir habere göre muhalefetteki siyasal partileri, çatısı altmda toplaj'Tin Demokratik Koordinasyon içindeki görüş nynhkları giderek yoğunlaşmaktadır. Habere göre bu bırliğin belli başlı iki büyük partisi olan Komünistler ve Sosyalistlerin karsıhklı çıkarlan. Demokratik Koordinasyonun dasilmamasım sağlayan ana nedenlerdir. Foreign Report bu karşıl'.klı çıkarlan, «sosyalistlerin, gelecek seçimlerde komünistlerir. oylanna gereksinme duyacaklannm bilincinde o;malan, komünistlerin ise ypsal bir parti olabümeleri konusunda Parlamento ve hükümetteki pörüşmelerde sosyalistlerin destefine ihtiyaçları olması» şeklinde belirlemektedir. Sol işçi örgütlerinin de kendi içlerinde bölünmü."> durumda oldukları belirtilmektedir. Stalinist grubun, işçi komisyonlannda Maoistlere karşı etkin oldukları, ancak bu bölünmenin İspanya'da işçi hareketini olumsuz yönde etkilediği kaydedilmektedir. Gozlemcilere göre. sol örgütler içinde görüş ayrılıgı olmasaydı, 12 kasım günii yapıian eenel grev daha geniş yankılara yol açabilecek nitelikte olurdu. (Dıs H»berler Servisi) Brejnev. Yugoslavya'ya gelir celmez diizenlediği basın toplantısmda Batılı ülkelerin So\Tetlerin Yujroslavya'ya İlişkin emelleri konusunda yaydıkları haberleri şiddetle kınayarak Yugoslavya ile karsıhklı savpı ve birbirinin içişle. rine müdahale ftmrme ilbelerine dayanan ilişldler kurmak istedîflni söylemlştir. Aslında Yugoslav • Sovyet ilişkileri 1948den bu yana çok Inişli çıkışlı bir doğnıltuda gellşmiştir, 1948 yılında zamanın Başbakan Yardjmcısı Edward Karılelj başkanhğındaki heyetin Moskova'yı ziyareti sırasmda Stalin'in Yug:os!a\>a. Bulçaristan ve Arnavutluk arasın"\ bir federasyon kurulması fîkrini ortaya atması. Yugoslavva'nm o yıl Doğu blokundan ayrılmasına ncden olmuştu. Stalin'in önerisini içişlerine müdahale oiarak gören YuEosla\ja bağımsız bir politikaya yönelirken, iki iilke arasıntlakf jeryinlik de eiderek artmıştır. Bu g^rginHk 1955 y\lında Kruşçev İle Bulganin'in Belgrad'ı ziyaretlerine kadar sürmüştür. Görüşmeler sonunda yayınlanan ortak hildiride iki taraf da bağımsızlık, eşitlik ve hiikümranhk ilkelerine ııvmayı. sosyalizmin her ülkenin kendine özrü koşullaıına Körc celişebileceğini kabul etmisler ve aradaki buzlar erimiştir. Bclprad bildirisini. trtesl yıl yayımlanan Mosfcova bildirisi izlemiştir. Ne var ki bu bildirilerin estirdifi bahar havası uzun sürmemiş ve 19.56'da .'»lacaristan olayiarı ile ikt ülkenin arası yine açılmıştır. Gersinlik 1962 yılına dek sürmiiş, bıı (arihten sonra Belgrad ile .Moskova arasında ihtiyatlı bir yakınlaşma başlamıssa da bu flört de uzun ömiirlü olmamış ve 1368de Çekoslovakya'nm işgatl ile iki iilke arasındaki llişkiler en gtrfin döneme frirnıiştir. Yugoslavya gerek Mataristan re özellikle Çekoslovakya'ya yapılan miidabalelerl sert biçimde kınamıştır. Leonid Brejnev'in 1372 yılında Belgrad'a yaptıfı riyaret sonunda yayınlanan ortak bildiride bağımMzhk, başkalannın içişlcrine müdahale etmeme ve hükümranlık ilkeleri belirtilmiş, bundan sonra ifci ülke arasında yakınlaşma başlamıştır. jMareşal Tito, Avrupa Komünist Partilerinin haziran ayında Berlin'dr yaptıklan toplantıda bu ilkelerin onaylanması için büyük çaba harcamış ve emcline ulasmıştır. Konferansta sosyalizmin her ülkenin kendine özfrü kosullarına göre ve dıs müdahale olmaksızııı gellşebiipceği kabul edilerek, partilerin bağnnsizhğı ilkesi onaylanmıştır. Ancak bu sıralarda ortaya başka bir sonın çıkmıştır: Yugoslav yetkilileri ülkede gizli faaliyet gösteren ve «Kominformcu» diye adlandınlan Stalin taraftarlannın Moskova'dan destek gördüğünü ileri sürmüşlerdir. Kremlin bu sıırlamayı her ne kadar reddetmişse de. iki ülke arasında yeni bir gençinlik unsurunun oluşması önlenememiştir. Bre.inev'in Belgrad'da Tito ile yaptıgı görüşmeler sırasmda bu püriizlü noktanın da çöziinılendiği düşünülebilir. Brejner'in ziyareti 11«, Balkanlann bu bölgesinde SOTretter'e lliskin töm kuşkular kaybolmuş, sorunlar ortadan kalkmış mıdır? Tabii ki hayır. Kuşku ve giivensizllk, ulusal çıkarlara dayanan çagdas dış politikanın ayrılmaz parçalandır. Ama bu kuşkulan göriişmeler ve banşçı girişlmlerle ortadan kaldırmaya, hiç olmazsa azaltmaya çalışmak da olumlu karşılanacak bir davranıştır. KRAI, JtAN C\RIX)S t? başına gelmesinden bu yana siyasal ttıtuklular için kısmî af iiân rdiidi. knmiinfstlerin riışmdakf siyasal partiler yasallajtı, toplantı özgürlüğü saglandı. görevlerinden uzaklaştırmalannın kolaylasmasını öngörmektedir. 2 MİLYCN İJÇ: KATItDI îşçi örgütlen Koordtnasyonuna baglı yasa dıjı Uç büyiik işçi sendikası tarafmdan düKnlenen genel gTev; agjr endüstri, maden ve fnşaat sektorle KUZEY ATLANTİK ASAMBLESİ, İSPANYA'NIN NATO'YA ALINMASI İÇİN İLK ADIMI ATTI HÎLLIAMSBURG Kuzey Atlantik Asamblesi, lspanya'nın NATO üyeliğine kabulü için ük, adımı atmıştır. 15 NATO ülkesinden 200'e yakın parlamento üyesinin katıldığı 22. Kuzey Atlantik Asamblesınde, Ispanya'nın gelecek yü yapılacak Asamble toplantısına gözlemci göndermesi önerilmiştir. Siyasi Sorunlar Komitesince hazırlanan bu önergeye Asamblede, sosyalist parlamento üyeleri şiddetle karşı çıkmışlardır. Ancak önerge sosyalistlerin Asamblede azınlıkta bulunması nedeniyle kabul edilmemıştir. Ispanya'nın NATO üyeligl İçin ilk adırn kabul edilen bu önerge, NATO için baglayıcı bir nitelik taşımamaktadır. Sosyalist parlamenterler, îspanya'nın henüz «demokratik olgunluğa erişmediğini» bu bakımdan Asamble toplantılanna gözlemci dahi göndermesinin sakıncalı olacağını savunmuşlardır. «İtalyan komünizmi» hakkmdakl başka bir Ö nerge de, gene sosyalistlerin muhalefetlerine rağmen kabul edilmiştir. Bu önergede, îtalyan komünizminin güç kazanmasınm Batı dünyasımn savunması bakımından tehlikeli olacağı kaydedilmiştir. (a.a.) k BAŞBAKAV ADOLFO SVAREZ Hükümetin aldığı kararlar nedeniyle. hem aşın sağın, hem de so) revrelerin îiddelli elestirilerlne hedef oluyor. MARCELİNO CAMACHO Yasa dıst işçi k<v misvonlannın liderine göre eeçen haftaki genel grev. iç savastan bu yana en büyük işçi hareketi. SANTIAGO CAKTLLO Komntılst I'artı Lllerl, pariiüinin yasallasması için Sosyalist Parti İle Ittifak kurmuş. Sosyallstlcr de seçimlrrde komünUtltrin desteğine çüveniyor.. "Petroi zammı ile batılıların ekonomilerini baltalamayı amaçlamıyoruz,, MISIRll TANINMİJ GAZETECİ HEMl'E e Potnt dfrgisl muhablrt El Ahram gazetesinin eski başyazan Muhammed Heykcl ile bir görüsme yapmıştır. Mısır eski Devlet Başkanı Nâsır'ın yakın dostu olan Hrykel. Arap dünyasımn en etkin yazarları arasında bulunmak tadır. Bu BÖruşmenin bazı bölümlerini aşağıda oknrlannuza sunmaktayız: D miştir. Bu girişim de zonınlu idi. Halkın genç ve çogunluğu olıışturan kesimine iş bulmak gerekmektedir. Mınr'daki büyük kitleler yoksulluktan kurtulmalıdır. OPEC'in bu noktalan gözönünde tutması olasıdır. SORU Batılı ülkelerin petrol fiyatlannın artışları ile İran gibi aşırı silâhlanma çabası içinde olan ülkelerin harcamalannı karşılamak znrmıda clduklarma inamyor nıusunuz" CEVAP Bazı petroi üretici Ülkelerin hiç de makul olmayan bir silâhlanma programı içine girdiği ortada. Ama bizim batılı ülkelerin ekonomilerini baltalamak gibi bir amacımız voktur. Bizim de kalkmmaya ihtiyacımız oldugu için ba tılı ülkeleri baltalamamız söz konusu olamaz. SORli O halde bir uılaşma gerekmektedlr. Carter'in seçildikten sonra bu soruna sık sık değindiğini söylediniz. Sirce uzlaşma hangi düzeyde olacaktır. CEVAP Bu konuda kesin bir fikrim yok. Kanımca bazı üretici Ulkeler tarafından önerilen '» 20 oramndaki petroi zammı çok fazladır. Sanırım petroi fiyatlarındaki artışın 1o 12 ilâ °» 15 arasında olması dogru olur SORU önerilen petroi zammını batılı ülkeler akıl dısı oiarak niteliyorlar. Aynca Suudî Arabistan'ın petroi zammı konusunda aldığı tu tumon daha olumlu oldupu söylenemez mi? CEVAP Suudl Arabistan'ın petroi fiyatlannın arttırılmasma tek başına karşı çıkması daha çok akıl dışı niteliktedir. Bu kez tehlikeyi göze alan OPEC olacaktır. Böyle bir bunalım yaratmada kimsenin bir çıkarı olmadığına inanmanızı isterım. Buna bir çozüm bulunacağı da muhakkaktır, çünkü çıkarlarımız birbirine paraleldir. SORU Hangi alanda? CEV.4P Pek çok alanda, »meğin Akdeniz' de. Bu denize hepimizîn kıyıları vardır ve bir çeşit masa etrafında toplanmış gibiyiz. Öte yandan, bu deniz kontrolumuzdan çıkmak üzeredir. SORU Başkan Sedat ile aranızdakl flişldlerin iyi olmadığı söyleniyor. Bunun nedenlni açıklıyabilir mlsiniz? CEVAP Çok kez doğru olmayan çok şey söyleniyor. Bir ınsan yaşanıı içinde çeşitli işler yapabilir. Bu o kadar tehlikeli birşey değildir. Kendisine çok iıayranlık duyduğum Eaşkan Sedat, Kissinger'e gereğinden fazla güvenıyor. Pclitikada msanlar arasındaki dostane ilişkılerden çok çekinırim. Duygular çoğu kez sözcükler kadar tehlikelidir. SORL" A\rupalılar daima ikiyüzlülfık nrnekleri vermiştir. Filistinlilere karşı Arap ülkelerinin Ukmdığı tavrın şimdiye kadar Kördüğiimüz ikiyüzlülük örneklerini de aşıp aşmadıği konusunda ne düşünüyorsunuz? Bütün Arap ülkeleri onlardan yana oldugunu açıklıyor ama bimse onlan gerçekten korumuyor. CEVAP Arap ulusları, ne yalanın ne de faziletin tekelini elinde tutmaktadır. Bütün bunJann nedeni ulusların başka deyişle çıkar ve egemenlik bloklarının çelişkileridir. Bunu inkâr etmenin de hiçbir yararı yoktur. Ben Ortadoğu'nun, geçirdiği çeşitli trajedilerm sayesinde, doğru olan sisteme yönelmiş oldufumuza inanıyorum. Ancak bu konuda fazla iyimser oldugumu söyiemek istemiyorum. Arap dünyasımn ası) sorur.'i düşünceleri ile gerçskleri birbirine uydurabümek tîr. Arap dünyası zamanım olmak istediğini hayal etmekle geçirmektedir. Konferanslarda ve i/ri li görüşmelerde güçlü ve birleşmiş gibi gözükmektedır. Oysa gerçekte yoksul ezilmiştir ve kendine hiç de güven duymamaktadir. Ama r?ırihin her döneminde uyanmaya . başlayan ve dünya'daki güçler dengesinı ağırlığinı koymaya çalışan bölgelerde buna benzer durumlarla Karşılaşılmıştır. Daha önce Avnıpada ha.val kurma dön°mi geçirmıştir. Şimdi de hayal kurma sırası Arap dünyasına gelmıçtir. Avrupa'nın da eskidcn olduğu kadar hayal kurmadığını da soylemek mümkündür. (Dış Haberler Servlsi) GÖRE, ENVER 5EDAT KiSSİNGER'E GEREGiNDEN FAZLA GUVEN.YOR. SORU Slzce OPEC aralık ayında petroi Hyatlannı tekrar artıracak mıdır? CEVAP Ben OPEC'ın gizlerini bilmiyorum. Ama petroi fiyatlannın hiçbir zaman dünya enflasyon ortalamasımn hızına eşit bir hızla artmad2gına da dikkat çekmek gerek. Pek çok Arap ülkesi sanayileşme ve kaDunma program içine gir FRANSA'DA ANA OKULLARINDA ARTIK ERKEK ÖĞRETMENLER DE GÖREV ALMAYA BAŞLADI rar.sa'da ana okullannda artık erkek öğretrnen ler de görev almaya başlamışlardır. Lexpress dergisinde yer alan bir yazıda verilen tıılgilere göre şimdiye kadar hep kadınlar tarafınrian yönetilmiş olan ana okullanda erkekJerin de görev alması, Fransa'da şaşırtıcı olmuş ve özellikle kadm öğretmenlerin tepkisi ile karşılaşmıştır Bugiin ana okullannda topiam oiarak 55.CO0 kadın öğretmen bulunmaktadır. Ana okullarında görev almayı deneyen erkek öğretmenlerin sayısı ise 130'yi bulmuyor. Dergide belirtildiğine göre diğer meslekdaşlarına öncülük yapan bu öğrenmenler bu küçücük öğrencilerin yetişmesinde kendilerlnm de önemli roller oynayabileceklerine inanıyorlar Öte yandan erkek öğretmenlerin gerek küçüklere hikâye anlatmada,1 gerekse onlarla oyun oynamada kadıniar kadar başanlı olduğu da belirtilmektedir. Bazılarına göre ise ana okulunda bir erkek öğTetmenin bulunması çocukların ruhsal dengelerı üzerinde çok olumlu etki yapmaktadır. Çünkü çocuklar böylece hayatlarında olduğu gibi çevrelerinde hem" erkek, hem de kadın görmektedir. Zaten ana okullarının neden sadece kadmlann tskelinde oldugu da bilinmemektedir. Çocuk, küçük çağlardan itibaren annenin olduğu kadar baoanın varlıfına da gereksinme duymaktadır. Kendisine ne düşündüğü sortılan 5,5 yaşındaki bir çocuk ise gazctecilere, «Erkek öğretmen kadın ögretmenden iyidir» demiştir. Erkek cigretmenler konusunda annelerin gözlemi ise, «İlko^u!ia ana okuiu arasındaki kopukluk böj'ieiikle g:ae rümış oluyor» biçiminde olmuştur. (Dış Haberler Servisi) r ÜNlü FRANSIZ SiNEMA OYUNCUSU: «MODANIN GENELLİKLE KADINI GÜZELLEŞTiRECEGiNE ÇiRKiNLEJTiRDiGİKAN/SINDAYIM. ÜSTELiK DE UDINLAR MODAYA UYACAGIM DiYE ÇOĞUNLUKLA KOMiK OLUYORLAR. VÜCUTLARINI OLDUGUNDAN Şİ5MAN GÖSTEREN BOL ELBiSE VE PANÎOLONLAR GiYiYORLAR. sındayım. Ostclik de kadınlar moda ya uyacağım diye çoğunlukla komik oluyorlar. Vücutlarını olduğundan şişman gösteren bol elbise ve panrolonlar giyiyorlar... Kadınlar gidarek çok önemli bir noktayı gözden azak tutuyorlar: Moda, kadının kendini erkeğe beğendirmesi için yaratılmıştır. kadmlara befendirmesi için değil. İşte bu nedenle, şimdiye dek giydiğim elbiselerin stilinde 40 kadar modeı çizdim. Bana yakışanı başkalarına da yakıştırmak için, beni uzun yıllardır giydıren «Real» modaevinde çalışmaya başladım.» «SiNEMADAN E1KTIH. Brigîtte Bardot: "Moda kadının kendini erkeğe beğendirmesi içîn yaratı'mıştır,, B eyaz perdeden dört yıldır avn kalan ünlü Fransız sinema oyun cusu Brigitte Bardot, bir modae^'inde moda desinatörü o'arak göreve başlamış bulunuyor. Brigittc Bardot, PAEİS MATCH dergisne bu konuyla ilgili görüşlerini açıklar ken, uzun süredir moda desinatörü oiarak çalışmak istediğini ve «modanın kadının kendini erkege beğendirmesi için yaratılmış» olduğuğa söylüyor. Brigitte Bardot, uzun yıllanm verdigi sinemadan ayrılışı konusunda ise şunlan söylüyor: «Sinemaya 20 yılımı verdim, ne var ki, sinema artık bana hiç bir şey ifade etmiyor. Sinemadan bıktım, zaten ben hayatta her şeyin bir sonu olduğuna ınanırım. O ardı arkası gelmeyen çekimler, 24 saat güzel olmak zorunluiugu, gerçekle ilgisi olamayan şeyleri yaratmak yerine; daha başka bir şeyler yapmak istjyorum. «KÖPEKLERiMi DOIAJTIRIYORUM«Artık kendime ayırabilecek bol bol zamanım var. Hiç sıkjlmıyorum. Sabahları çok erken kalkıyorum, Boulogne ormanlannda köpeKlerımi dolaştırıyorum. Film çevirdiğim yülarda ancak öğienlerı yataktan talkabilirdim.» «20 yıldır hiç bir şey okumamıştjm. Şimdi bol bol kıtap da okuyorum. Maupassant'ın öykülerini, Balzac'ı okuyorum.» (Dış Haberler Serıisi) Yeniden sinemaya dönmeyi düşünmediğini de belirten Eardot. nıoda desinatörlüğünden arta kalan Eamanlannı anılarını yazarak değerlen dirdi^ini ve bu anıları bir gün murlaka kitap halinde yayınlayacagını belirtiyor. Brigitte Bardot'un PARÎS MATCH'a verdiği demecin ilginç bölümlerini sunuyoruz: BR1GÎTTE BARDOT Bana yakışanı b^şkalanna da yakıştırımk için, bcni uzun yıllardır fiydıren «Real» Modacvlnde çalısmaya başladınt... •40 IANE MODEl ÇiZDiM» «Modanın genellikle kadını sürel leştirecegine çirkinleştırdigı kanı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear