Catalog

id "' ". ReJ'mln ?« venliğine «srrece katkıda bulunmadıgını, buna karşılık kişinln fcüvenllginl cidcli biçimde zedelediğini (tam bir huzursuzluga neden otarak rejim bunahmı yarattığmı) okur yaEar olmayan vatandaşın dahi kolayca anlayabilecegl biçimde ortaya koyan düzinelerle yazı yayinlandı. Yurdumuzun en tanınmış hukukçuları ve en yetkill kuruluşlan da, ayni nitelikteki görüşlerinl kamuoyuna duyurdular. HUkUmetin ı numaralı adamı lse, DGM konusunda. aklııı almayteağı bir takım tekerlemelerl, hâla inatla ve htrsla yinelemekte, doğruyu söyleyen ve yazan ttlm lüşi ve kuruluşlara ateş puskürmektedir. Denürel'ln bu tutumu. insam yalnız hayret vo dehşet« duşürmekle kalmıyor, şu kanıya da ulaştırıyor: Iktidarm en sorumhı kiçisinin, kendisini ulus ve Tarih önünde küçük düçüren bu denlt ytnJış ve ilkel iddiaları hâl* surdUrebilmesi, ancak ve ancak Demlrel'in «iktidar yanlılannclan ba$kasmjn yazılarına gözlerinl sıkı sıkıya kaparması, Onlarm konusmalarma kulaklannı tıkayarak bir tek cümlelerini bile dinlemernesi» 1!e açıkianabilir. Şu halde Demirel'i. içine düştüğli bu hukuksal bilgisizlik ve gafletten kurtarabilmek için, ona «kendisinden yana olan ve en güvendigi Hukuk Dlplomalılarının DOM'yi ilgilendiren tarafsız *e samimi göruşlerinl duyurmak»tan başka çaro kalmamıstır. Damırel, HUkümet içinde en bUyük hukukçular» saydıgı Iki ikişinin, «Hâkimlerin atanIhalan ve belli görevde kalabilmeleri konusunda hükUmetin söz sahibl olmasımn» ve «Istisnal rhfthkemeler kurmanın», «demokratik Teiim ve hukuk devleti bakımından ne büyük felâket oldıiğu konusundaki sözlari»nl okursa, gerçegi belki nihayet anlayabilir. ÇUnkU onların «tarafsız ve sanıimi sözlerl»nin dogruluğundan suphelenemez: ve samnz onları dahi (bağınısız mahkemeleri ve gruvenceli Hfikimlerl. salt ve kesin olarak savunrhala/ından tftu>U) kornünızm ve anarşi kışkırtıeıljgı ile suçlayamaz. Bu ki»ileriıı, «hükümetin. sijAsal davalara bakacak lıâkimleri atama ve belîi sürelerde bu görevlerden utnklaştırma komısundaki «tarafsız ve samlml Eörilşleri», elbetteki hükümeto girmeden önce bu alanda dile getirdiklerl görüşlerl olabilir. Şimdi bunlardan bir demet sunuyoruz: Hukuk Profesörü Başbakan Yardımcısı Ne Diyor? Hükümetin 3 numaralı adamı olan Hultuk Profesörü, «hükümet, hâkimlerin atanması ve görevlerlnde kalabilmesi konusunda etki s.ıhtbt olursft, Demokrasi rie, özgUrlük de, Hukun PBvleti de ağtr biçimde zedelenmlş olur; hâkimlo. rin atanmalan ve görevlerindcn uzaklaşiırjlmuları, tamamen hâkimlerden kurulu bir heyete bırakılınalıdır» yolundaki görüşlerlni düzinelerce kez sözle ve yazıyla dile getirmlşür. Bunlnrdan eadece blrkaç tanesini aktarmakla yetineceğiz. «Memleketimizde hakikî bir demokraıı r«Jiminin yerleşmesini sahiden lstiyor musınur? HÜrrlyetin lüzumuna yürekten inanıyor musunüz? Bir Hukuk Devleti kurmamn faydaitna ksanimtslniz? Bu torulara «evet» diye cevap v«rlyor»ak, vakit geçirmeden hâkimlerin tstikUli konusu Usserine egilmeliyiz» (Forum, 15.1. 1985). «Hakimlertn icra kuvveti kar?ısında TAMAMÎYLE BAĞIMSIZ KALMALARINI saglatnak için. mahkemelerfn birer hurrlyet kalesi ojabllmesl İçin, müstesna celadet örneklertn» gUvenllemez; Mahkemelerln bagımsızlıgını bir MÜESSESE HALÎNE GETtRMEK lâzımdır.» (Forum, 1.1.1955). .Hâkimlerin istıklalin» saglayacak huku'cî tedbirlere no lüzum var, hakiki teminat hâkimlerin vicdanında aranmalıdır» tarzında iddialar, zsman zaman ortaya atılmaktadır. Hâkim teminatını sağlam hukuki esaslarn bağlamanın lUzumunu, bir kerre daha belirtelim. Hftklmlerin İBtikliline dair yazdıgım Uç ya1 n e n e v l P t i n e r1e CUIOTÎVtt 9 IKİM 1976 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER MC Sözcüleri DGM'ye Kar Prof. Muammer AKSOY zıds «Hâkimlerin TAYİN, terfi, NAKÎL, dislpHn. emeklilik işleri, hâkimlerden kıırulıı ve siya=si te*irden mümkUn oldugu kadar uzak kalacak bir heyete bırakılmalıdır» t«zinl savundum.» CFonım 1,3.1955) Bunlar, Başbakan Yardımcısının, SBF Profesörtl olarak yaymladığı yazılarclan allnmış bırkag climle. Bu zat. millctvekıli olarak du Meclis kürsüsUnde (4.12.1937) arslanlar gibi şöyle kükremişti: «HAKİM TEMÎNATI ve adlıye ıstiklâlınln demokratik hayatın KtLİT TAŞI oldugunu kabul eden insanlardanım . Muhalif vatandn^ın, HAKtM TEMÎNATI TAHRtP EDİLDtKTKN SONRA, bir mahkeme huzuruna çıkmasının ne olduğunu ve ne olacağını bilen insanlar olarak, huıuruııuza milletııı derdinl getirmek istiyoruz . DÜNYANIN BÜTÜN CEHENNEMLERt BAŞIMIZA YIKILSA dahl, ADLl ÎSTtKLALÎ SONU NA KADAR MÜDAFAA F.DECEĞÎZ» (Tutanak D.c. 1, s. 9799). Domırel'ın Yardımcısı, 27 Mayıs Devriminden sonra CHP adına hazırleyıp tstanbul Anayasa Komısyonuna gondprdıgl cevapta da »öylo diyordu: «Bir kimseyi TABtt HAKlMtnden bafka morrl huzuruna çıkarmak maksadıyla ÖZEL YARGI MERCİLERİ kurulamaz... Hâkimlerin TAYÎNLERİ, terfi, NAKtL, dlsiplln ve emekliye ayırma içlerl YALNIZCA YÜKSEK HAKİMLİK ŞÛRASIna aıttir.» (Rapor s. 22). TUrk Hukuk Kurumunun Ankara Hukuk Fakülteslnde düzenledigi seminerde de (9.4.1966 günü) Kaysen MlUetvekih olarak aynen şöyle rtemıştl: «HUrrlyetlerin »n yüksek temlnatı, bagımsıt mahkemelardlr. BAOIMSIZ Mahkemcnın bulunmadığı bir Ulkede, ya da mahkemenin kararlannın saygı görmedlgı bir memlekette, hürriyer re.Hminln ve hukuk devletlnin tam olarak bulunduğU söylenemez. Tüı'k Hukuk Kurumunu yaptığı hukuk savaşmdan dolayı kutlamak lazımdır. Vatanda? olarak MAHKEMKNtN BAOlM SIZLIÖINA v» kararlarının saygı görecftğine lnanacağım, mahkeme kararlarının yürütme ve yasama organı tarafından çiğnenmeyecegınden emln oİHcagım. O zaman kendimi bir hukuk devletinin vatandası olarak görebllirim. TUrkiye'nin bir geçml»l vardır. 27 Mayıs Anayasası bu geçmişten dera alınarnk hazırlanmıştır. Türklye. yürütme kuvvetlnin kolaylıkla ceberrut bir kııvvec haline Relebildlgl bir Ulkedlr. tcranın karşısır.da mahkemelerln bagımaızlıkları zaman zaman zedelenml?tir. Türkiye'nln Releneklerinde v« idarl yapı«ında, her$eye karışmaya eğilimi olan bir İcra vardır. BAĞIMSIZ Mahkemenin sıyasi kuvveti frenleyemediğt bir ülkede, slyası kuvvetin er geç ZULME SAPMAS1 ıhtlmali hesaba katılmalıdır». (Danıştay Kararları ve YUrütmenln Durdurulma sı, Ankara 1S66, K . 158161). I«te Demirel'ln (otoritesinl asla inkâr edemeyecegi) Yardımcısı, böyia düşünüyor. Oysa DGM'nın. dogal yargjç llkesinl alt üst eden, savunmtt hakkını ciddî biçimde *fdel#yen bir heyet oldugunu bir y?ua bımkalım, bu mah<emeler hakimierlnin kim olacaftım hükümet SAPTAMAKTA ve hükümetln istedıfti gibi karar vcrmf>}rn askerî hakimler hcr ?aman. slvil hakımler de belli süreler sonunda. hükUm^tc»' gorfvlerinden uzaklaştırılabilmektedlr. Demek kf, Basbnksn Yardımeı?ı Hukuk ProfescHinün DGM ye iliFkin «taratsız ve samımî ftörüşlerıı, bunun anayasal bir facla olduftu yolundadır. vazlfe ifa ettlk. Türk fşçlsi, MtLLt MENFAATLERİN BKKÇlSt olduğuna gore, Anayaea ile tıv nınan bu hakkı. hiçbir zaman milli menfaatlere aykırı bir istikamette jstismar etmeyecek, bık'ıkıs MİLLİ MENFAATLERE ÜYGUN şekilde hareket etrr.eyi kendiai için bir vatan vazifesi sayacaktır. tktidarların, bu hakka kanunlarla gölfe dil.şürmeılnden korkarım. Türk işçislnin şuur ve inançlarına itlmat ederek. grev hakkını tabli hak olarak tanımak Icap eder. Grevin ynpılma şekllnın dutenlenmesinde zaruret varsa, bunun smırlannjn Anayasa ıçınde tayln edilmesi lâzımdır (...) IKTİDARI.AFIN DAHt KARŞISINA ÇIKMASI TABt OLAN SEKDtKALARIN, grev hakkını emni yetlf kullanabllmeleri, temınflun mevcudiyeline baghdır. Hakkın, kapatılma endışeslyle kullnnılmıunnsı UzticU olur. Sendtkaların Anayasa Mahkemeslnce kapntilmflsını temin edecek bir hUkmün, buraya llavesini Ijtlrham edlyorum. Demokratik rt.jım, trınınatlar ıfümldlr. Sendlkalar, paıtilerden daha az mı phemmiyet taşıyor.» (17.4.ı%ı, c. 3. s. 288, 29» 297) Böyle diyor, bir aralık AP nin Çalışma Rakam da olan AP'nin Hukuk Uzrnanı Devlet Bakanı! ilim Yannlanır mı G DGM Kanununu Engellemek, îhanet mi? 3.10.1979 gecesl televizyonda Demirel'in şu ctlmlesinl dinledık: «DGM'nı çıkarmamak için parlamento çalışmalarını engelleyenler, vatana ve milletf ihanet etmektedirler». Buna çok üzüldük. Çünkü kend! Yardımcısı Hukuk Profesöru. bu konuda 1966 yılmda CHP'nln yeni Seçim Kanununu engellemeti karşısında suçlamada buhınan AP Iilere ve Demlrel'e »oyle haykırmıştı: «Dcvlet Bakanı, mnbalefetın obstrüksiyonundan (engelletnp.sinden) bahsettiler. Büyük kitlelerin yararına yüzden fazla teklifı muhalefet partisi olarak yapmı«. insanlanz. Konujulan, bir Gecpkondu Kanumı veya Tasarruf Bonutarı Kanunu ol»aydı, engelleme kelimeıini kullanmak durumunda olmayarnklardı. Memlekete huzur getirlcl, büyük yurttaş kitleleri yararına olucu konular üzerine egilelmı. Kanimıroa huıursuzluk getırmekt«n bajka btr seye yaramıyacak olan bu durumda Obstrükslyon (engelleme) hakkımız oldugunu da, kabul buyur»unlar. Istediginlz kadar bugiln sayimı» yeter deyiniz... Biz yurdu huzursudufa götürmek iateyen gayretlerin karsısında direniyoruz. Memleket lıayrına kanun getirin, geeetcondu »çin kanun getlrln, kö'ylü için, işçi İçin kanun teklifierini getirin, gece gtindUz Meclisi çalıştiralım. Ama huzursuzlıık yaratmaktan başka bir netlce dogurmayacak olan gayretlerde, memleketin ve mtlletin jıarnrma olan ve yRlnıa bır avuç AP llori gelenlnln bizım ljimü» yarayaoaktır «annottlgl bir kanun Urerinde (mllM menfatleri yüs UatU bırakıp yalnı» bu kanun üzerlnde) direnmek i»teyen îihniyetln kar?ısmda, BtZ DE DtRENME HAKKINI KENDt. MİZDE GÖRÜYORUZ. BU DtRENMEYt (yani engellemeyi) BÖYLE DEGERLENDİRÎN1 Hasan Dinçerin Seçim Kanununu TUrkiye'nin bir numara lt meselesi haline getiren ve acele bUtUn millet davalarını gerl bırnkan teklif gerl alınmalıdır, ve bütUn meselelerin çareüt bu suretle bulunmahdır. Millet geçim derdinde, iktidar seçim derdinde olursa, bu davanın çaresl buliuımac. Gellnlr de geçim derdlne inellm» (21.3.1866. c. 5 «. 44 445). Başbakan Yardımrısı, 12.3.1964 gllnlU konuşmasmda tse, AP'nin CHP ırlbl tçtikük kurallarına uyarak engelleme yapmaklt dnlıl yetinmedıSini, a çıkça içtUzüğü çlgneyerek engelleme yaptığını orta ya koyarak, bunu Tarihin tescil ettiğinl iİ8n etmektedir. Bllmem Oemlrel, bu «özler kfırçısında olsun, DOM'yi çıkarmamak için dlrenen CHP Meclis grubunu, vatan ve mlllete karçı ihanetle suçiamaktân vaz geçer mi?! AP'nin 1 Numaralı Hukuk Uzmanı Devlet Bakanı : Hukuk atanında Demirel'in 1 numaralı danısnıânı (veonun arkasındp. slyah göılüklerıyle her zanun ve hpr yprdp arrı endam ed»n) eskl Kurunı Meclis Uyesl ve 1961 Anayapası nın her mad dp«ınl kabul etmiş olan Dev!e; Bakanı. Millet Partilı oldugu günlerde hıı konııUınla şoylp t'emi^ti: «Hüzünle ifad<? cdcvim kı, (r?crn yılların adli mMelelerimize e) ve dil uzatan kötti zihnlyeti, yersiz ve haksız tasallutiırı. h?r cahada oldugu gibi adli sfthada da oidukça bilyük tahrıbat yapmıstır. Adllyenin birlnci meselesi olan manevî huzur, Adllyenin lstlklall vı> ona baftlı olarak HAKİM ve SAVClLARTN TEMIN'ATA sahip olmalandır. Hakim, iktldann baskısından, slyasî trslrlerinden çeklıunemelJdir. Manevl huzurun tenılni, HtÇ ŞÜPHESÎZ, Savcı ve Hakimlerimtıin TAYÎNÎNÎ ve terfiinl, Anayasa teminatı altına «ılmaKtsn ibarettlr. Şayanı sükrandır kı, yeni Anayase'da buna yer verilmiştir.» (£1/2/ 1961, Kurucu Meclis c. 1, s. 146).) Oörülüyoı kı, AP'nin Hukuk Unrmm, DGM'de olduğu gibi slyasal davalara bakan hakimln hükıımctçe atanmasını ve yerlnden uzakltstırılnbilmcsinin. (y?ni 1961 Anayasası'nın Haktmlerin tayın vo tprlilerlnde benimsedigi yöntemden u:aklasılmnsını), manevl huzuru ortadan kaldırıcı bir sapma olarak niteiendirmektedir. Bu klşi, «mil11 gllvenlik» deyimir!in bile hürriyetlerln sınırlanmasmda Anayasa'da yer almasını, OıgUrltlklar bakım.ndan çok sıtkıncalı saymıştı: «... Madde l>u haliyle dshi dehset verictdlr, yep>eni btr hürriyet&lzlik geUrlyor. MtLLÎ GÜVENLlKtsn ne nn1 lıyorlar, bunun ölçüsü nedlr'î Bunu anlayamadık. Sizin için GÜVENLÎK tab'rl riska biim ioln daha baska olabilir. Bunu lKTtDARLARIN TAK TtRINE BIRAKMAK, bu mrmıekfttte YKNİ PACÎALATIA YOL AÇMAK DEMEKTÎR.» (U/4/1M1, C. 3, s. 82). AP'nin bu en yetkill hukuk uzmanı, slyasal alandaki grevler için de şöyle diyor: «MİLU MKNFAATLERtN BEKÇtSt olmus ve daima olmakta devam edecek şerefll TUrk l^çlsine, Anayasa ile grev hakkı tanıyarak tarih öntlnde çok şerefli bir rveıılcrde Anknru'dan bir dostum grld:. İ nivcrsitede öğrı'tlm üjPKİdlr. lloçbcştcn sonra, sordıım: Ne yapıyorsun? Tanzanya'ya gidecektiın. Kİdcmctlim. Pek bllglnı yoktu TanzanyH konuNiıııdn. Tpryü/.ünde c«k ülke var. Hppsinl yakından tanımak, bilmek olası drgil. Oontıım. sıiükıınluğumdan hlr şrvlcr so/lp Infıııı siırflürriii: Tanzarna, Afrlka'nın grrvrktpn atılını yapan ülkrlrrlnclen blrl. Ne var ki (oplumda brvar. (liişıııanlıfcı »ürclüğUn* den, benlm oradaki ünlverılteye görevlo «itmenıl sakınralı bulmıışlar. Rlrdenblre gomutlaşıvertll cöılimdc Tanzanya... Türkiyc'vl yrryiizünde tanımadıkları için yakınır dııruruz. Diyellm kl iilkrmi/o özrıuliğimiz Hatıclan bir mlsafir gcldl. Nasıl tanıtırız kendlmi7i? Aılaını Sultanahmct Caıııisl>lc Tnpkupı Sarayına gntiiriıp gczdlrmek yeter mi? Bbvlete tarihtrn birkaç yaprak acılır. Ya buırUnUmür? Kısa vnldan Türkiyr'nln V»(S<<H5 ııyjrarlıktaki yerini naptamak ivin dlyrbUlrU ki: Su sırada Istanbul DOM'ndr bir hlllm adamı 20 yıl bapls cr/asına çarplırılma istemlvle yargılanmaktadır. Suçu neymlş? Kikir stıçıı. Nasıl olur? ÖSrcıullrrlne okuttugıı .l'vcarlık TarihU kitahında knmiinizm propaKanclası yapınakla sıı<,laıiiyor. F.vet. bir ülkeyi tanımak lırm çok zordur, hem çok kolay. IKiM'nde .turgılanan ögrctim üycsl, Doçcnt I)r. Ser\pr Tanllli'dlr. 5 eklm rlinlU Cıımhurlyrt'te Tanilll'nin savunınası vı.MnİHrulı. şlnıdiye deRiıı Babınli'de terslne bir görenok sürüyordıı. 1? Matt dönemlnde çoftıı cazcte kl hııııUrııı arasmda (lcmolua>hi >ı likir (İ/Riiı lüniııııi sa\uıııır g'orüneıılpr de vardır Mkıyünclim savrılarımn iddianamclorlııl vavmlamau ciirenfk yaplılar. Bdylrce faıyizmiıı tırınanışına birfr hasamuk oldular. lumhıırlyrt ftklr «U(,u «anifı hillın aclamının savunmasını yayınlayarak demokrallk RHrevlni yerlne getirmlşllr. Bu savunma aynı zaınaıula «nnurlıı billnı adamı nasıl oluıV» sonı^ıına hlr yanıt getirmektcdlr. Tanllli. savunmasında diyor ki: Sayın Başkan, Sayın Üyeler, (,'agına ve toplumuna karşı görevini verinc Rptırmlş bir hocanm huzuru Içlndeyım !?u anriu. Yuzchklarım, vü''ilnidsı gereken ieylerdır Kugün .VH7.maya kalksam, en azınaan yine aynı şeylerı yazardım. Hicbirı hakkında plşmanlık duymuyorum. Kalemımden çıknıış her cümlenin cilmle ne demek her kelimenin ve herenin altında, entellekttiel ?ereflm ve hayslyetlm yatmaktadır. însıınım; hayatta döneblleceglm şeyler olabilir. Ama ontellekttifil şeref ve hayslyetimden olllm pahasına da olsa dönemem.» «Oogruduı veya yanlıştır, taraftar olunur veya olunmaz, bir billnı adamı olarak kabul ettiglm metod, görüş ve dlişüncelerinıden dolayı klme karşı sorumluyum? Yaşadıgım çaga ve topluma karşı. Ya mahkemelere? Asla.> Tanilll'nin «avunmaaını okumak gprek. Bnn okuduktan aonra mutluluk duydum; aynı lopluında birlikie yaçamaktan tnutluluk duydukumuz İnsanlar vardır. Böyle klşllerln varlıgı mutlulııgu olu?turur. Mutlııluga gerrkslnmemiz çok... Komşunun hatır snrmnm, balıçedekl gillUn açılnıası, agUyan çocugun blrden gulnıcsl. yagmurdan sonra (tüneşln açnıası; ve ötKürlUgU vlğncycn crza maddelcrlne karşı blllm adnnıının rilrenmcsl aynı KÜzelliktedlr. Rpnnam olüam, hepsini aynı renklerle çlzerdim. Taııilll, bu;rüniin tarlhlni yarın yazacak olanlara güzel bir sayfa »ıınuyor. Okumamnı bllenler, o sayfanın satırlarinı bugilndcn ezberlemell. ÇUnkil yarınkl Türklye'de hlllm adamını yarjılayamıyacaklar. Flklr ve blllm OzgUrlUgUnttn anlamı budur. Blllm mahkemeye hesap verdikçe, billnı olamaz. Illllmln KUÇ olup yargılandığı ycrde, hillm yoktur. Bilim olmayan yer karanIıktır; Insanllgin nefes alamaclığı bir mahpushanedlr. Evet; Iştmlz, gucttmüı, ugra^ıımız; bllimtn mahkeme finttne (aruk olarak (ikarılamadığı bir Türklye yaratmak ol Çıkmazdan Batağa... OKTAY AKBAL Şu ol»y ncrde geçmlstlr bllin bakayım. Evet Hayır r I Tercüman Î 0 0 1 TEMEL ESER n < " 91 Numaralı Kitabı Iftiharla Sunar «Mustafa ile kavga edlyorlardı ayırmak İçin aralftrıııa Rİrdlm. Fakat van taraftan Bdıram'ın talıanra «.ektiRİni jçördüm. Bunun üzerine kavRayı bir van« bırakıp Bnhraın'ın Uzerine yiirUyup «ULhi ellnrtfiı M\tn. I'akat o anda blıdcnblro üxerlne on htş. ylrml klfl çılstı. Tekmeler ve yUmruklardan hatırlaysblldlWm Raslm'ln elindeki yüzrtkle stıratıma vurrtugudur. Gliıüm kanadı. Ondan sonra öbür arkaduşlarımın yardımlyle ellerlnden kurlnlablldim.» Bir kenar sokakta, bir tozlu alanda bttyle bir kavga g6r«nnlz, bir adamın Uatüne on bcş kişi çıkmı?, tekıne, tokat, tabanca dHvliyorlar. Ne yaparsınız söyleyln? Oücünttı yetmtyor»a, karısamıyor»»nız, biç değilsc uzaktan «Yuh» dlye bamısnııı? Blliyoraunuz bu nahne Meclin'te geçmiştir. DGM Vasaaı Urtifmalaruıdan bir tek salınc!.. AP'li Bebram Eker çekmlş tabantavı. (Hl'Mi Hanan C:erit gltmıs »Imı? clinden. Tabsncayı kurtarmak İçin AP'lller aaldırıya «eçml^lcr, sonunda kurt*rmışlar silâhı... Bu tabanca çekmc olayına, bir hiflyl on be$ klslyle dJivme sahnpslne Idm tanık alsa, «yuh» çeker. Bu ke* de yuh çekenlcre R»ş ve tmer adlı «özde «batımsu» mllletvrkillcrl «cç?o|lu e^sekler, hayvanlar» diye hakaret etml<ıler. Halkü «hayvan» dlyerüer, «pşek» dlvenler, bbylentne ağır hakaret rttlklerl halktan öyle bir tokat ylyecekler ki, acıtuu yıUarca unutamayacaklar... Meclln'te tabanca çekmek!... Ne demektlr bu? Ne hakla? r yetklyle? Hangi gücie? Hangl yllrckle? Ne yetkl, na hak. m rüf, ne de yllrek vardır tabancayla gezfn klşlde. Sıkıstın Mı çek vur Uarşınındaklnl, snnra da mynl aradan! Zorbal»Tin vstfeçnıeıllkleri yol budıır. Sırtlarını devlet ftiçlerlne dayadıklarını nananlar halkuı gözü önünde tabanoayi çeklp karfilanndakllcre saldırablIlrİRr. Kaba jrUç (töntorllerlnc hn^vurıv rak Türkiyc'dc riomnkruslnin Ijleylsinl dıırriurnı.'aklarını «an»blllrler. Sonra da sıkısınoa «asker celsln, bunları fzsln, hemen Sıkıj iinctlın (Inn edellm» dlye tuttururlnr. (ieçcn (tlin dostum Olyaın'ın da yazdığı gibi, Tiirk ordu.su sankl AP'll bayların koruyucıı trUcli? Sıkıvönetiml 12 Mart sonrasında olüuğu glbl. kontrolları altında fııtacnklarııu. kendl yapaınadıklarını n«kere .yaptıraraklarını sanıyorlnr.in aldandıklarını hilslnlor. Illç bir durunı oldugu gibi vlnclpnmez. Her zaman haşka ctkrnler glrer araya. öyle derkeıı, böyle oluverlr. Bunu bilen MSP'liler bakın BÖZÜIIÜ bile cttirmiynrlar Kikıyönetlınln. Ne olur ne olmaz. Meclis tr silâh çekcnl hemen adalete vermek gerekmez mi? «Mecllse sllâhla girmek» MC'll mllletveklllerlne tanınan bir feyrıcalık mıtlır? Sllah laşımak Iznlne sahlp olsa bile o «ilâh vestlyere bırakılmamalı mı? Kovboy rilmlertnde bile görürüz, lokantaya, gazinova bile sllahlı sokmaılar kovboyları . Bizde koskoca parlamcnter arka cebinde kocamnn bir silâhın *l»klnliğlyle salona Rİrcr, kafası kı/.ıııoa ell tetlge gide.r. Bir gtin Mcc1lü tabancalardan ftrlayan kurıjunlarla kana boyanırsa suç klnıde olacak? önce Meclis Başkanlığıııda... Evtt, Meclis kapısında bir sUah arama taramnsı yapılmalıdır. Parlamentoya cebinde tabancayla. kamayla girnıek yasaklanmalıdır. MC baştankara gldlyor. Nereye? Bilen yok! Denıirel de bllmet, TUrkes de. Feyzloglu'da... Tek umutları asker gelsln bizl kurtarsın. . Askcr nclstn CHP'yi kapatsın, CHP'lilerl tutuklasın. Demökrasldeıı, Kcmali/ıııcJcn, uygarlıktan. (.agclaşlılUan yana olanları cezulan<lırxın. Nlye. ama nlye? Asker dediğiniz bu çağın dışında degll ki, hu yurdun gerçeklerlnden kopmuş tieğil kl! 2? Mayıs ılevrıııılnı vapuıı. 11)61 Anuyasa.tıııı hazırlatan. AtatUrk'ü bagrından cıkuran. en lyi. en gÜMsl, en dogru yoUardan yilrüyen, ıılusıı du u yollarda yürUmeye çağıran bep TUrk orduBU, Tiirk asken Türk homııtanları olmadı mı şimdlyc dek? Üç beş )anılgi)a düşen kişl çıktı dlye. nlye ordıımuzıın devrimci nltellği, Keınalist devrlme baglılıâı, çağda» uygarlıkUn vana öluju, demokraaiye olan scvglsl ortadan kalksın, niye. ama nlye? MO'dlcr fiyle İRllyor. Bay Üemlrel'ln çıkan ona bagU (11ye Mİ? 93 Harbi felâketi ile tarihimizin en büyük toprak kaybına uğradık, beşyüz yıllık yurtlarımızı en acıklı muhaceretlerle terkettik. Batı hududumuz Tuna'dan Edirne'ye çekildi. Mazimizdeki mağlubiyet ve felfiketleri, zaferlerimizden daha fazla bilmek ve öğrenmek mecburiyetindeyiz. Milletimizi acılara gark eden bu vakaların gerçek sebeplerini hiçbir şey saklamadan ortaya dökmek ve ibretle incelemek zorundayız. Aksi takdirde yeni ızdıreplarahazırolalım. Işte bir savaş boyu Ahmet Muhtar Paşanın yanında bulunan MEHMETARİFBEY bütün gördüklerini kimseden çekinip sakınmadan bu kitabı nda belirtti... DENtZ KUVVETLERl KOMUTANL1ĞI Seyir HldrograM ve Oslnografl Dalresl Baskanlığından Blldlrilmlstir. DENiZCiLERE ve HAVACILARA 132 SAYILI BiLDIRI 19 ilo 20 Ekim 1978 tarlhlerinde 09.00'dan 17.00'ye kadar asağıdakl noktaları blrlestlren saha içinde seyretme. demlrleme, avlanma ve saııanın 13.000 metreye kadar olan yüksekligi can ve mal etnniyeti bakmundan tehlikelidlr. KARADENİZ İSTANBUL BOÖAZI K 154 SAHASI (1) 41 derece 13 daklka kuzey 28 derece 09 daklka dogu (2) 41 derece 27 daktka kuzey 29 derece 15 daklka dogu (3) 41 dereoe 22 daklka kucey 29 derece 29 dakika dogu <4> 41 derece 11 daklka kuzey 29 derece 29 dakika dogu DENİZCİLERE VE HAVACILARA DUYURULUR. (Basın 25579) 11390 /Vlehmet Ant' DUYURU Hacettepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığından: Fakültemi» Elektrlk Elektronlk bülümüne; 1 Doktora yapmış öğretim görevlileri 2 • • Sınavla asistan alınacaktır. Adaylaruı 5 Kaıım 1978 gtlntl akşamına kadar kısa özgeçmljlertyle birlikte TakUlte Sekreterllğlne başvurmalan duyurulur. T«rettHMlt 1001 TEMEL ESERİ (Basın 25759) 11394 4 RENKLİ ŞAHANE KAPAK İÇİNDE 320 SAHİFE 10 LİRA BÜTÜN KİTAPÇILARDA Gcnel Dağıtım: BATEŞ (Oımhuriyet H40«> Elektrik Elektronik Yüksek Mühendis ve Mühendis Alınacaktır BasmüdUrlUgUmttaun Istanbul, Beyoğlu ve Kadıköy yakalanndakl muhtelll işyerleıınde çalıstırılmak uzere 14.10. 1976 gUnll »aat 14.30'da yapılacak sözlU gınav ve yazılı kablliyet testl tle MUhendls ve Yüksek MUhendlsler alınacaktır. Aşagidaki «artları taşıyanların BaşmUdürlügümuz PersoneJ MUdUrlUğUne sahsen mllracaatları ilân olunur. ISTANBUL TELEFON BAI^MCDÜKI ÜÛÜ Ş A RT L A K ı I Kiektrik «ayıt akım ve elektronlk bölümu mezunu olınak 235 yusından DüyiiK olmamak 3 Askerllgını yapmı* uianiur ve ıısan biienler tercih edüir. 4 Verılefek llrretleı yan odenıeler dahi] net olarak YUksek MUhendls: J.2:ifi TL. Mühendis : 3I!)3 TL. Kazla Dtlgı 6b 93 12 no. lu telefondan alınablllr. (Basın 2560?) 11389 I LA N k MADDbLLK VE DİĞER KİMYEVİ A A n!r<rX > n ETİL 4SET4T G T&RSUS TAPULAMA HAKıMliOiNDFN : 28 35 50 (7 Hat) Tel«X: 22 959 SIR TR «m«»P»>* Cad. 2 Unkapam/istanbul Doüva No! 974/60 Taritıs'un Kerlmler köyü hudutları danıllnde ouıunan nizalı 61 parseiin tapulama tesbıtıne davacı Ayşe Jozca tarafından davalı Ayge Hatun nakkıncİH verılen ttlra? ılzeılne verllen ara karan geregtnce; Davalı Ayşe Hafun'un adresı tesbıt edilenıecftğındon duruıjma gllnu ulan 26 10.I97R Salı gtlnü saal 10.40'da nazır bulunmanız veya kendinızı fılr vekıl ile temsll ettirmenlz hususu davettye yerlne kalnı olmak Uzore ilân olunur. (Basm 25718) 11397 Profesörlük llânı FakUltemiz Meyve Bag Vetıştlrme ve Islahı KUrsUSUn de Meyvecillk dalında bir adet Profesör kadroiu mUnhaldir. tstfklilerm en geç 1S.1U.1876 tarihine kadar Dekanlıgııruza müracaatları duyurulur. I6E UNiVEtSITHi ZIRAAT FAKUlTfSI DEKAHUOl 5085 (Aians ÎU 556) U385 (Basın t 25710) 11398