23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 16 Ağustos 1975 n dokuzuncu yOzyıIda Bah kaynaMı tarth kıtaplannı kanştıraniar yaygın bır deyıme rastlarlar: Avrupa'nın «hasta adaxn»ıl Bu donemde eomUrgecüik ve genişleme siyaseü güden, halka dayaiı olmayan, mutlakıyetci TB meşruti kırallıklann hırslı baslan, tam bir ekooomık bağımhlığa düşmüş Osmanlı Imptratorluğumı aralarmda paylaşma çabasıoa düsmüşlerdl. «Hasta» adamtn yavas »eyreden hastalığını hızlandırmak onlann züininl sürekll olarak mesgul eden bir uğrası olmuştu. O dönemin karikaturleri aciz, kendinl toparlayamay&n, başkalanndan medet uman, püsküllU fes gıymiş, yaşlı, entanll bir adamı yansıtıyordu. Uzayan ömrünü dırenış yeteneğine oldugu kadar mırasını paylaştırmak istcyen devletlenn aralanndaki çikar anlaşmazlığuıa borçlu idi. Uhaal hayslyet ve cnuru hıçe sayan Sevres antlasmatn agır hastanın kadennı belırîeyeceğl sırada, Anadolu'dan kukreyen güçlü bir ses, bu topraklann asıl sahıbınin yaşlı bir hasta yerlne guçHİ bır gençlığın olduğunu dünyaya ılân edıyordu. Turkıve Cumhunyetmin doğusu olayı «hasta» adam bykusünü unutturmaya yettt. En güçlü emperyalıst devletler kendınl yenılemeslnı başarmış bır devletı keşfetmekte gecıkmedıler. Batının kamuoyu, acıma tfe kanşık alaylı yergıler yenne saygınlığa dayaiı, övgülü yazılar oknmağa başladı Mıtologyadaki Phoenlx kuşuna benzer bıçırnde küllerden sıynlıp yeniden doğan bu ulus, bağımsızlığını ilân ederken, sadece kapıtulasyon gıbı ekonomık Eincırlennı atmakla yetınmedı, aynı zamanda dış pohtıkasını insan haklarına saygılı, evrensel bansı hedef alan, iyi komşuluk esaslanna oturtmayı da başarmıştı. Atatürk"ün bıze emanet ettiğı Türkıye, hastaIıkla, yalnız bırakılma durumlannı kenara ıtmesını ve onun yenne genç kuşaklanna kucak dolustı ümıt ve guven aşılamasını başarmıştı. O OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Yalnız Adam: Türkiye ! Prof. Dr. Nermin ABADAN • UNAT SÎYASAL BÎLGÎLEB FAKÜLTESt ÖĞRETtM ÜTESt AndrA BOBBİ tarafmAmtt nuıulan raporda, Akdeniz'de askert rarlık ve tistünlüklermı duyurmaga çalışan büyük devletler karşısında Akdeniı kıyı devletlermin çıkarlannı gâEetme s > runluluguna dikkaü çekmiştir. Ayni tarihte Avnıpa Konseyının Sıyasi İşler Komisyonu'nun raporucda da «Akdenizde güdülecek olan bır davanısma potitikası her seyden bnce gergmlıkleıi azaltmaga yöneltnelıdir» denılmektedir. Şu kadar ta boyle bır poliüka bloklardan bırine karşı yoneldıgı zaman faydasız olur amaç «super devletlenn varUğını gereksız bir duruma getırmektır'» Goruluyor M Avrupa'nın güvenlik ve işbirlfgl dızgesinde (sıstemınde) Akdenız bolgesıni bıçımleyecek olan yeni politıka, yaşamsal bır onem taşıraaktadır. Türkiye bu kollektıf ugraşılann içınde, acaba vakttade karar almasını bılmıs mıdır? Karşısında ne gıbi önemli engeller yer almaktadır? Akdenız bölgesınin en öncmll bzellığı oteden ben iki tür çatışmaya sahne olmasıdır. Romalılann «Mare nostrum» (Bızım denız) ılkesının yıkıldıgı gıinden bu yana dünyanın bu nok tası ayni anda bırincıl (asli) ve ikıncıl (tah) bunalımlann başlıca odak noktası olmuştur. Başka bır deyimle denlı ve Bofaılar'ın egemenlığı oteden beri buyük devletlen bu buvuk «gol» içınde karsı karşıya getımııştır Kolay kolay coztllmeyen birincil çatısmamn baslıca nedeni bu hegemonya ıddıasında yatmaktadır Ne var ld bu ana çatışmayı brtbas etmek Içın hemen hemen her devırde tkinci] çansmalsr varatılmıstır ve süper devletler bu lkbıdl çatışmalan ustalıkl» yönetmek suretiyle kendi çıkarlan çevmak suretiyte **>*TM konnm arfm ye tradesinl kınnak cabası. GUnthnUs Türkijesl, an fazla bağlandığı muttefOd tarafmdan hukuk mantıgı Ue devletler hukuku anlayısına saygılı olan herkesın kabul etmesi gereken bir davasınm savunulması strasında, kendl topraklannda dıledığı biçımde tarnn yaptırma, uluslararası btr antlaşmada kendısıne tanmırus olan garantörluk gorevınl üstlenme, karasulannda toprak altı hannelerini aranıa gibı durumlarda ambargo eezasına çarptınlmıştır Bu kararls Türkıye dünya komuoyunun gözünde «yalnız» bırakılmış oldugu goruntusıine bürundü. Türkıye acaba hangı faktorleri gormezlıkten gehp de bu duruma düşmüştür? Yırmı yıl lçinde dort kes petlak veren Arap lsrail ssvaşı, etfcisi gıttflcçe duyulmaya başlayan 1973 enerjı bunalımı ve OPEC orgütunun petrol zengını ülkeler adına gıristıgi tek yonlü girışunler, Yunaıüstan'da sona erdirüen cunta rejıml ve onun yerine bir çeşit restorasyon anlarama gelen Karmmanlis demokrasisi, Portekız'de yıkılan fasızm, 1947'dc Truman doktrıni ıle bırlıkte Akdeniz'de Bırlesik Amerıka lehıne gelıstirümek istenen «status quo»yu içten içe sarsmıştır Pır yandan uyanan ve sosyalntn akımından etkilenen Arap milliyetçihğı, ote yandan Bırleşik Amenka ve Sovyet Rusya' nın karşısında üçuncü bır kuvvet rolünü oynamak ısteyen Ortakpazar ulkeleri, Akdenız politıkasma yenl bir yon vermege çabşmaktadırlar. Turkıye bu gelismelerl sadece bır seyird olarak izlemiştır. 1973 şubat ayında Avrupa Konseyl Parlamentosuna Ekonomık Dı$ llişkller Komlsyonu resinde Srgfitlenmif buhman strateifleri lehine Uerlemeler kaydetmeg» çalıamışlardır. Arap • Israü çaüjmasmı, Kıbna anlasmazügı uzun yuz yıllardan beri Akdenlz'de arkası kesiunemış olan temel çatısmunn bir uzanüsı olarak pörmek gerekir Bu ca&sma sadece btr kısım byı devletlerml uzun vadell gellsme planlan yapıp kaikmmaktan alakoymamıştır, ayn) zamanda bu bölgede âmansız bir silâb vanşmasına da yol açmıstır. «Böl ve yönet. ilkesıni dış polıU kalannın ana ögesi haline getirmış olan büyük devletler durmadan yeni çaüşma fırsatlan varatmayı bılmişler, çatışmayı genişletnjeye egilımli siyasal liderlere cesaret venp onlan tahnk etmişlerdlr. Oysa Akdenlzin sosvopolıtık düzen değişıklıği karşısmda kıyı devletlertnin her şeyden önce Eüçlenen oligokapitaliza) karşısında nasıl bir barisçı poliUk» laleyebileceklennı saptamalan gerekudi Bu anlayıs çerçeveslnde Türkiye ve Yunarnstan, opto AtatOrk'un dönemınde oldugu gıbi büyük devletlerin bırine sutını dayamaksızın (etkın bir tarafsızlık politikası çercevesinde> sorunlannı çözebilmelıdirler Ne vazık ld kendisıne gereksız kulfet ve sıkıntılar vükleyen stıper devlet hUviyeöndeki mllttefüdne karşı jetcr ölçüde mesafe almasını basaramavan Türkiye, ayni süper devleün politık raaşası forevıru yenne getıren Yunanistan ve Makanos'un usta uluslararası halkla fliskıler ve kamuoyu olusturma faalıyetleri karşısında etkisız bır hale getırilmistir. TurMye davasımn haklüıgını 1974 yazında dünyaya karşı ilân ettıgı sırada blok dısı ülkelerın dostlugunu kazanmasmı bılmek, komşu devletlerle veni ve güçlü ıUşkıler kurmak, Avrupa'da çeşıtli ekonomık ilışkılerle bağlı bulundugu ülkelere karsı daha esnek bir dıs polıtıkayı sürdürmek lmkânma kavuçabılsevdi, bugün oldugu gfbi müzakere etme olanaemdan yoksun kılmıp nötmlize edilmis duruma duşmeyecekti Başka bır deyimle Türkıye bılmçli olarak «yalnızhk» limanma doSru vol almamak ıçm aşın ölçüde guvendıgi müttefıkıni çok daha erken bır tarihte eleştırme gücünü kendinde bulmalıydı Bugun Türkive*yi tçinde bulunduSu fıılî harek<"tsızlık statüsünden fcurtaracak tek yöntem, her seyden önce AMenizde gecmışte ve günümüzde empervalıst güçlere karşı sürekli mücadeîede bulunan devletlerle elele verıp siyasal vesayet anlamına gelen «yalmzhgı»nı ortak çıkarlara davalı dostlukiaria tnrto HARUN KARADENİZ ÖLDÜ Cenazesi Cumartesi (bugun) öğle namazın. dan sonra Kadıkoy Osmanağa canuinaen kaldırılacak. Eşi: Hülya KARADEMZ Cumhuriyet: 6438 TMMÖB Üyesi tnşaat Y. Mühendisi eskl ÎTÜ öğrend Bırliği Başkanı, yurtsever, yığıt, devnmd arkadasımıı I Harun KARADENİZ Faşızme karşı verdiği mucadelelerde, 12 Mart iktidarlan işkencecılerının uyguladığı insanlık dışı yontemler ve kasıtlı engellemeler sonucu ıvileşme olanaklan ortadan kaldınlarak ölume mahkum edilmıştir Dün aramızdan a\Tilan HARUN KARADENÎZ'in cenazesi lb ağustos Cumartesi günu öğle namazını müteakıp Kadıkov Osmanağa Camiinden kaldınlarafc Karacaahmet Mezariığında toprağa venlecektır Tum devnmd arkadaşlarımıza bassağlıgı dıler, ölümünuei 12 Mart faşıst iktıdarlannı sorumlu tuttuğumuzu bıt dınnz Anısı halkımıza onder olsun. T M M ö B Cumhuriyet 6442 Odamus üyesi, l.T.O. öğrend Blrllğl eskl bsşkanlanndan haikınnzın yiğit ve yurtsever evlâdı devrimd kardeslzniı tNSAAT TÜKSEK MÜHENDtSt Aradan kırk yü geçti tkinci Dünya Savaşı*ndan sonra bakışımız (asimetnk), eşıtsız ekonomık bağlarla üstunlüklenni zorla kabul etüren yenl emperyalist devletler neosomürgecüik di>nemıne ozgü yenı bağımlılık bıçunleri uygulamaya başladılar. Bu polıtıkanın kapsamına bloklar yaratma, geleneksel düsmanlıklan korükleme, toplumlçl iliskilerde gerginlıkler yaratma, belli yonde dıs polıtika gütmeyenleri teknolojık gelışmelerden yoksun kılma yöntemlert de gırrnektedır. Boylece yeni bir kavram daha belirdi Bır nlusu maddi, manevi bakımdan «yalnız» bırak Yeryüzüne DağılmTşız.. OKTAY AKBAL Evet Hayır HACI BEKTAŞ VELt İ nadolu'nun tam ortasinda, şırin Hacıbektas, güzel gorünuşlü küçük bir kent. 18 ağustosta Hacıbektas, yurdun dört kösesinden ve hemen her ılınden gelen insanlarla dolar tasar. Saygı ve sevgı dolu bır hava eser 16 agustos günlerinde Hacıbektas'ta. Bugun, Hacı Bektas Veli törenlerinin basladıgı gundür. Hacı Bektaş Velı'yı anma torenlerine gostenlen boylesıne büyük ragbet, Buyuk Türk düsUnUrüne karsj Türk halkının kadirbüırüginin ilgl çeken bır kanıüdır. Tören'e her gelen kisi, Hacıbektaa'ın banndırma olanağmnı çok Ustünde olan konuk sayısı nedeni ıle belkı losısel ıhtıyaçlanm karşılayamaz, yorgunlugunu gideremez, fakat donüşUnde yüzü aydınhk, gonlu mutludur. Hacı Bektaş Velı torenlerine katılmıs, ona sevgı ve saygısını gostermiştir. Gerçektea hacı Bektaş Vell, milyonlarca insanı benzerı göstenlemevecek ölçüde etkıleyen yüce kışüıği Ue, ulusal turızm ve Turk kültürü açısından, halen farkına varmaktan uzak oldugumuz yüce bır değer. Yamlmayan sağduyusuyle O"nu bağnna basan halk, bu konuda gorevlı olanlara çok anlamlı olarak şu anda jol göstermelrtedır. Harun KARADENİZ (1942 . 197>) 12 Mart faşist baskı dönemlmn kasıtlı engellemeleri sonucu tedıvn oian&klanndan yoksun bırakıldığından iyilesmesi ImKan&i7laşmı$ ve 15 ağustos cuma günü aramızdan aynlmıstır Ölumunden 12 Mart faşıst iktidarlan sorumludur Kederli Eilesıne tüm arkadaşlanna ve halkımıza bassağlıgı dilertz. Cenazesi İS ağustos cumartesi günu Kadıköy, Osmanağa Camıınue kılıracak öğle namazından sonra Karacaahmet mezarlıgına kaldınlacaktır. tNŞAAT »TÜHENDtSLERt ODASI YÖM5TTM KURULD rankfurt Havaalanındayım, Türkçe sesler gelıyor her yandan. Bir ılgılıye yaklaşıp tüm Almanca bılgımi toplayarak bir yer sordum İlgılı, Türkçe karşılık verdi «Merdıvenı çıkın, sağa sapın, orası » Sonra başını egdi elindeki Turkçe gazeteye. Sankı Hajdarpaşa ganndayım, ya da Yesilköy Havaalanında . Eskıden, on beş yırmı mılyonluk bir ulkeyken, daha do»rusu dünyanın dort bır yanına emekçı orduİ3rı gondererek dağılmamışken, biz boyle mıydık' Herhangı bır yabancı kentte bır Türkçe konuşma duyduk mu aılemızden bırını gormuşe donerdık. «Ah, sız Türk değü, yurt dısına goçmuş azınlıktan bır Istanbullu ya da btr Kayserüi. Onlar bile sevınırlerdi e s ö bır yurttaşı gördüklen ıçın. Başlardı bir ılginç, bır tatlı sdyleşi: «Neredesıniz? Ne yapmaya geldinız^» Daha daha içtenlesırdi konuşma, ozel sorunlar açıiırdı, nerdeyse asklar, evlılıkler, çoluk çocıık konulan . Şımdı Avrupa'ya öyle yayıldık ki adım başında rastlaşıyoruz bırbirimize. Selâm bıle vermeden geçıp gidiyoruz. Kırk milyonu bulduk. bırkaç yıl sonra ellıye doğru ılerleyeceğız. Avrupa'run her yamndayız, her kentınde, en umulmadık kosesmde . Karşılaştık mı, bKbınmıze bakmadan geçıvoruz Beyoflunda, ya da Sırkecıdekı bır lokantada aynı masaya düşmuşuz gıbı. Kırk mılyonluk bır ülke, bır ulus olmak buymuş demek'.. Her binmız kendı yaşam savaşıncla. Burda, ordcu he* yerde. , Gundehk ekmeğımızı kazanmak ardında Bırbınmizle ılgısiz, bırbırimızın acısına, sevıncıne kayıtsız Stokholm de yaşayan on bınden çok Turk arasında da bır güçlu bağ yok Belırli eğılımde olanlar kendı aralarmda topluluklar, dernekler kursalar, o bıle yok Böyle gırısımler de sonuç vermemış Kısacası, yüzyıllardır bırbınne ağabey, amca teyze, anne dıye seslenmeye alışkın ulusumuz, bırbinne karşı bır vabancılaşma asamasında . Nüfus arttıkça bfiyle olacaktı eloet . 1930Tann Türkıye'sinde degilız Avustralya'dan îsveç'e dek yayılmış emekçılerimız Bır gıden bir daha geri gelecek rm° Gelirse nasıl gelecek? Posası çıkmış, yozlaşmış olarak, ya da hıç gelmeyecek Skansen Parkı'ndakı kahvede on sekız yaşındakı Ekrem Korhan bıra bardagını doldururken tanıdı bızı Kasanın başındakı guzel Isveçlı kızı gostertlı hemen «Nışanlım» dedı. Az once bırbırlenyle şakalaşı>orlardı Sonra azıcık geldi oturdu Türkiye'den gelen «amca»nın masasına Daha pek değışmemış «amca» dıyor Belkı de kopmak ıstemiyor anayurdundan. Ama beş yıldır Stokholm dt. Ayda ıkl bın kron alıyor Stokholm'dekı alö bm Kululudan (Konya'run Kulu ılçesı) bın. «Türkıye'ye gıttım, bır sure kaldun, ama yapemadım, gert dondüm» dedi. Askerlık ıçin geri gelecek, sonra yine dönecefc. Batının en uygar, en düzenlı, en ınsanca toptumuna bir alıstın mı bır daha, bizun o sevtmh sevimsız kansık yasantımıza dönemezsm elbet. Ekrem de bir daha gelemeyecek Turkıye'ye Belkı Uç beş yılda bir, turist gıbi, bır aylığına, hepsı o kadar On yıl sonra bır îsveçlı olup çıkacak Yıne de Isveç toplumuna, ınsanma alıskanlıklanna yabancı, uzak. hatta «karşı» bır ganp kışi olarak .. Evet, kırk mılyonluk bir ülkeyiz, yann elli, öbür gün alV mış mılyon Kendı topraklanmız bize yetmıyor. Oyle diyorlar! Yetmıyormuş Oysa Batılı aydırüar soruyorlar: «Nıye kendı tnsanlannıa oraya buraya göndenyorsunuz, bu is gücünü kendl ulkemzde kullanmıyorsunuz»» dıye Yanıt vermek güç. Bdylesl yonetıcılerımızın kolayına gelıyor, demek istemıyorum. Bir fti müyon genç ınsanımıztn gıdıp el kapılannda çalışması bize para gondermesl işimize gelıyor dıyemıyorum. Bunca insanı bır garıp yozlaşmaya, başkalaşma, yabancılaşmaya bırakmışız, atmışız, gozden çıkartmışız, budur işin gerçeği.. Başını egdı gazetesıne, yüzüme büe bakmadı «îşte bızden bin, gurbete gelmış, ış guç aramaya, başıma dert olmasın» demıştır ıçınden. Belki hıç bir şey düşünmemiştır Akşama dek ne çok Turk gehp geçıjor Frankfurt Havaalanından. Gundelık bır olay E/et sıradan, onemsiz bir olay bır Turk'un başka DIT Turkle Batı kentlennın en olmadık, en beklenmedık yennde karşılaşması. İki yabancı tekne karanlık bır denızde nasıl yanyana geçerler bırbırlenni tanımadan dylesıne O gemîler hıç değılse bırbirlennı uzaktan duduk çalarak selâmlarlar, bızde o da yok.. r HACI BEKTAŞ VELÎ, ANADOLUTA İLK YERLEŞTıĞİMıZ YÜZYILLARDA BAĞNAZUĞL YOK ETMEYı BAŞAR. MIŞ, YAŞAMIN GÜZELLıĞıNi, ERDE. MiN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ BENİMSETMİŞ BİR TÜRK DÜŞUNÜRÜDÜR. Av. Celâlettin ULUSOY rak yerle*mlstlr. Suluca Karahüyük'ün Anadolunun tam ortasında bulunması, Hacı Bektaş Velı'nin uyanlanntn kolayca yayılmasına uygun bir ortam sagla* nnstır. Doksanı askın bır yaşta hayata gözlerınl kapadığı zaman, Çanakkale boğazını ılk aşan Süleyman Paşa kuvvetlerindeki bır birlige komuta eden oglu Seyvit All Tımurtaş genç yaşts bulunu yordu, Hacı Bektaş Velfntn ailece yerleştiği ve vefat etüği Suluca Karahüyük, o günden sonra buyuk Turk düşünurunun adına bağb olarak •Hacıbektas» dıye anılmıştır. lak ve karakterınin yüksek dUzeyde kalmasını sağlamıştır. Kısacası Anadolu ve oraya ebediyen jerlesecek olan Türk varlığı, Hacı Bektaş Velı'nin kışılıgınde vadığını bulmuştur. kadar berkesın kalbl insanlık aşk) ile doldurulmaya gayret ediüyordu. Yeryuzünde katıllık, gasıplık, hırsızlık, yalan, çekiştinrte olmasın lsteniyordu Bu buyuk Turk'un msanlan en iyiye ve en dogruja ve en güzel yönelten buvruKlan menkıbelerle nefeslerle her yana dalgalar halınde vayıldı Halk ozanlan coşup uısanlan duygulandırdılar. Ruhlar olgunlaşmıs, tnsanlar kâmil olmuştu. Her birbınni seven, her gönlünü bırbirine bağlayan kışi bu s ı m farkedip mutlu oldular Kin ve gururdan sılkınıp, vefalı ve alçak gonüllü olarak büyüklüğün ne demek olduğunu daha ıyi anladılar. Hacı Bektaş Veli, Tannnın birlığme, Hz. Muhammed'ın Resullüğune ve Hz. Ali'nın veblıgıne • ınanmayı dınsel yönden temel inanç olarak kabui edıyordu. Bu inanca sahip İnsan, kendıttğınden, Eorlama olmadan ıyıhK yoluna yonelecek elmden, dıhnden ve belınden naıaya düşmeyecek, ilım ve irfan ögrenecek, fazıletli ve mütevazı olacak tnsanın olgunluğa erışmesi, bayat felsefesini anlamak, gafletten kurtolup akıl yolunu bulmak, msanlara sevgi beslemek, varüğını Tannya teslım etmekle mumkün dür. Hakka ulasıp onun varlığını ve üâhi guzelhğıni gormek Içın ilime ve gerçeğe yakın olmak gereklıdır. wmmm Kamu Oyuna Duyuru ÜYEMİZ İNŞ. YÜK. MÜHENDİSÎ Cumnunyet 6441 Banş ve insahlık Hacı Bektaş Velı'nin yaşadığı çağda dın ve mezhep ayrüıklan yeryüzunü kana boyu>ordu. Bagnazlıgın ağır ha\ası msanlara soluk aldırmıyor, ilkel bır anlayış sonucu hakh olan guçlü olana ister ıstemez boyun eğıyordu. Hacı Bektaş Velı'nin gehşinden sonradır ki bu bunaltıcı iklımde tatlı bır bahar navası estı. lnsanlık sevgı ve saygısı, gonulden gonüle sevgıden köprüler bağlıyordu. Kış'ler ve topluluklar arasında düsmanlık ve kavga yenne dostluk ve yardımlaşma anlayışı filızlenıyordu. tyıde doğruda, güzelde en yüce düzeje ulaşma kişmın yöneleceği temel amaçtt. însanoğlunun varolma nedeni de aslında bundan başkası değıldı. Ancak boylesıne ınsanlann yaşadığı toplum sağlıkh ve mutlu olabüirdı. Insanlann kendılerım vahşl yaratıklardan ayırabilmesı, insana vakışmayan kotulüklerden uzak kalması üe sağlanabılırdı Harun Karadeniz 15 8 1975 cuma günü yakalandığı amansız hastalığı yenemeyerek aramızdan aynlmıştır. Kaybımızm büyüklüğü ve acımızın kutsalüğı karşmda suskun kalıyor ve onu bu ölüme mahkum edenlerin, halkımızın vıcdanında yargılanmasım dlliyoruzL Tüm Uerıci ve yurtseverlertn başı sağ olsun. tNŞAAT MÜHENDİSLERÎ ODASI fSTANBUL ŞÜBESt Ölmez kişiliği Yedi yuı yıl oncesınden bugunün inMnına ve çagımız uygarlıgına ışık tutan bu büyuk ınsanın kısılıginın bılımsel açıdan yeteri kadar incelendığıni söylemek olanaksızdır. Ne var kı yaşadığı çağdan bu yana ve gıttikçe guçlenen ölçüde mılyon larca ınsanın kışisel ve toplum sal yaşayışma etklli olmuş Hacı F«ktas Veli Türk halkının geleneginde, toresınde, düinde şıinnde, müzigmde onu yaşadığı çagdatd gıbi canlı ve guçlü buluyorsunuz. Halkın, duygusunda Hacı Bektaş Veli o kadar güzel, o denli ustaca işlenmış ki hangi yöne baksamz onu göruyorsunuz. O'nun olmezlıgi, kendısıni blürcesme seven ve sayan haDnn kişüıginde yaşıyor. O'nu sadece bir tarikatın kurucusu saymak kanımızca hatalı olur. Hacı Bektaş Veli, toplumsal ve kışisel yaşantıda, insan sevgısmı en yüce duzeyde tutmayı saglayan düşünce ve ahlâk sıstemmı sosval yapımıza yerlestiren 6kır akmcısıdır Sanırım, Hacı Bektaş Veh'nın kışılığinın gerçege en yakın anlatımı bu olmalıdır. Eli meşaleli Veli Menkıbeler, Ahmet Yesevi'nin alev alev yanan bır çerağı Anadolu yönüne fırlatarak Hacı Pektaş Velı'ye oraya gıtmesıni salık verdığıni soylerler. Hacı Bektaş Veb'mn Suluca Karahüyuk'e gelışı buyuk tarıhı çalkantüarla aynı çagdadır. Dogudan gelen akınlarm sonucu olan dalgalanmalar devam etmektedır. Sosyal düzen henüz yenne oturmamıştır. Ülkenin bir kısmı fethedümısur. Ancak, Turk uygar lığının ve ahlâkının gereğı olarak, kışıler ve insan kıtleleri arasında duşmanlık yerine karşılıklı sevgı ve saygıyı gonüllere yerleştırecek fıkır akıncüan bek lenmektedır. Bağnazlığın ağırhğı m giderecek, yabancı kültür saldınlannı durduracak, kalpleri sevgi ıle bırbınne bağlayacak guler ve aydmlık yüzlü uyancılara ıhtıyaç vardır. Îşte Hacı Bektaş Velı, boyle bir ortamda, elınde her yonu aydınlatan meşalesı ıle Anadolu ya ayaıc basmış ve bekleneni fazlası Ile verrruştır. Tum Anadolu'da uygarlığın moral temelini atmış, Turkçeyı canlı tutmuş, Türk gelenek ve torelennı korumuş, Türk ah Her yönü ile yüce.. Hacı Bektaş Velı'nin her sozü »nlamh, yaşamın guzellığme, erdeme bilim ve sanata yonelıktır. Yüzyıllar boyu onun çağnlanna kulak ve gönül vermış rail yonlarca insan, Yunus Emreler, Plr Sultan Abdallar, Kul Hımmetler, Şîriier Hasan Dedeler, Mır'atıler, Nıyazıier, Kaygusuz Abdallar ve daha yuzlercesı on dan esınlennuş. Türk halkmın duygusunda ta relıgini hıç kaybetmeyen halk müziği tumü Ue ona bağlanır. Türk töreleri, geleneklert, külturü, Turk folkloru . Her yerde o var ve her yönde onun elinln izı'. Hacı Bektaş Veli tle ne kadar övunsek azdır. Bugunun uygar dunyası, Baü uygarhgı dedığimız âlem kapkara btr ortaçağ yaşarken, Anadolunun ortasında Hacı Bektaş Velı'nin klşilığınde bır uygarhk ve Insanlık meşalesi yanıyordu Ne vazık kı, gereği gıbı değerlendinp tanıtamamaktayu. • (Cumhuriyet: 6438) Acı Bir Kayıp Teknık elemanlan yiğit, yurtsever ve devnmd arltadaşlanndan İNŞA4T YÜK. MÜHENDtSÎ Evrensel ahlâk düzenj Buyük ahlâkçı buyurmuştu: «Eline, düıne ve belme sahıp ol '» Onlan kotü ve baskasına zararlı lşlemlerden koru. Yapacağın ışı ozbenlığınde olç Kendıne güç geleni baskasına yapma Onu sevenler, ona gonulden bağlananlar kutsal saydıklan bu buyruğu yıllar yüı her yöne ulas tırdılar Hacı Bektaş Velı'ye bağ lı Horasan pırlen, Anadolu erenlen gönüUeri tertemız kürnaya omurlerini adamışlardı. Yaylada surulennı otlatan Turkmenler den, serhatta pala sallayan cenk HARUN KARADENIZ'i yıtırdı HARUN KABADENlZ'm ölumune, yurt dışında tedavı olanaklan tarumıyan 12 Mart sonrası faşist iktıdarlan neden olmuştur. Bajsağlığı dlleriz MADEV MİÎHENDtSLERl ODASI Cumhuriyet 6443 Taşanu 16 ağustos törenlerl bir doğum veya ölum gününün arulması degıldır, Üzülerek açıklamak gerekir ki bu buyuk ınsanın doğum ve ölum gunleri bilınmemektedır. Dogum yılı olarak büe çeşıtli tarihler gosterılmektedır. Toplanan bügılere gdre 13. yü» yü başlannda Nışabur'da dünyaya gelmıstir. Babası Horasanlı Seyyid tbrahım, anası Nısaburlu Hatem Hatun'dır. Hacı Bektaş Veli 25 vasına kadar Nişabur ve çevreslnde kalmış, başta ünlü bügin Lokman Peren olmak üzere çevredeki bilim adamlanndan felsefe, hikmet, tasavvuf, edebiyat ve öbür bilim kollannda öğrenim yapmıştır. Bılgismi, İran'da ve bazı Arap ulkeleri üe Anadolu'da uzun süre yapüğı gezi ve incelemelerle olgunlaştıran Hacı Bektaş Velı, Atv met Yesevi'nin istek ve lşareti üzerine Suluca Karahüyuk'e gelmistir. Hacı Bektaş Veli, Suluca Karahüyükte îdris Hocanın k> B Fatma Nuriye (Kadmcık Ana) Ile evJenerek buraya kesln ola BAŞSAĞLIĞI ŞtBKETÎMÎZ HÎSSEDARLARINDAN, SAYIN CENGİ2 TtNALP'IN BABASI. Em. Tnfbay TMMOB üyesi, inşaat Yüksek Mühendisi, devrimci ve yiğit arkadaşımız, TÜM DEVRIMCILERE DUYURU HARUN KARADENİZ ÖLDÜ Cenazesi 16 Afustos 1975 Cumartesi gunü (bugün), öğle namazından sonra Kadıköy Osmanağa Camiinden kaldınlarak. Karacaahmet Mezarhğına gomulecektır. Basımız sağ olsun. DEVRtM UCAKLAR1 GENEL BAŞKANI Dr A tSMET GENCER M. ZİYATINALP 13 ağustos 1975 tarihlnde Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Merhuma Tanndan rahmet geride kalanlara da bassağlıgı düeriz. S.T.EJ. SINAt TEStSLER ETÜD, PROJE VE TAHAKKUK IŞLERt LTD. ŞTİ. HARUN KARADENIZ Verdığı devnmcı mucadelede 12 Mart donemınin işkenceci ikti darlannca uygulanan ınsanlık dışı yontemler ve engellemeler sonucu, yakalandığı hastalıktan kurtulma olanaklan ortadan kaldmlarak, olume mahkum edilmıştir. Aramızdan ayrıldığı bu gunde, tum devrimci arkadaşlanna bassağlıgı diler, ölumunden faşıst iktidarlan sorumlu tuttuğumuzu bıldıririz. Anısı onderimız olacaktır. jııııııııııiMiıımıııııııııııııııııııııııııınııııııııııııımıııııııııııııııııııııiHimıııımııııııııııııııııııııııııııuııııiMi I İKiNCi BASKISIÇIKTI Kendını halkının bağımsızlık ve devrım kavgasına ada mış 12 Marfın getırdiğı antı demokratık baskı ve uygulamalar sonucu tedavısinin gecıktırılmesi nedeni ıle arkadaşımız, I Devrim Tarihi ve Türkiye | | Cumhuriyeti Rejimi | ( ENVER KARTEKiN I | İ 1 İtimat Kitabevi Yayınlan İ Cağaloğlu Narlıbahçe 19 Istanbul = FRANSIZCA Kadıköy yakasında oturan ögrencflere Strasbourg Üniversıtesi mezunu bayan oğretmen tarafından Pransızca ders verilir. Tel: Slffi 91 TMMOB MAKfNA MUUENDISLERI ODASI HARUN KARADENIZ'İ kajbettık Cenazesı ofle namazından «onra KadıKov Osmanağa Camiı'nden kaldınlacaktır Aılesıne ve tum devrimci arkadaşlanna başsag'ıgı dileriz
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear