02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 23 Nlsan IÎTTO TEDt İTHALATTA 1975'İN ILK ÜÇ AYINDA GfiÇEN Y1LA GÖRE %62,2 ARTIŞ VAR ANKARA (ANKA) Tica.et mflyar dolann ttzennde gerçekleBakanlıfc, bakanlıidararası ekoı.o tecegi anlaşılmıstır. Ticaret Baujik kurula başvurarak ithslât kanlıgı, bunun Uzerine Bakanlıkiçin 60C müyon dolarlık ek tah lararası ekonomik: kurula b~şvu•ia lstemiştir. 1975 yıhnda yapırarak 1975 yılı tthaJâtı içtn 600 lacak rthalat, ocak 1975de tlân milyon dolarlık ek tahsls tsteedüen ithalât rejiıni çerçevesinmiştir. de 4 mUyar dolar olarak bngö • 1975 yılı programında 1974 yılı rülmtiştü. tthalftt geroeklesme rakamlaruıa Anca*, 197S'in ük üç ayınia göre, yüzda 17,6 oramnda bir ttb&lâtın bir öocâki yılm avm dö ithalftt artışı öngörülmUştü. Pro? Bemlne göre yüzde 62.2 oranırKİa ramdaki bu artıs, pl?nda öngörü«rtnrar. üzerine, 1975 yılı ithalâ l«n yüzde 6,9"hık lthalit artı? tnun yıüık programda aynJan 4 hodeflntn finrinde mem 1975 tthalfttırun progTam hedeflerinin de Uzerine çıkaca^ı crtaya çıkmıştır. Bakanlıklarars a. ekonomik kurul önceki gün yaptığı toplantıda bu konuyu 7e çay taban fiyatlan konusunu tn celemiştir. Ote yandan, batanlıklarar«?ı ekonomik kurulun, bugday, terp yağ, nebsü yağ gibl gıda maaoe lerinin »manında ıthalâtı Uzenn de de durduğu büdirilmektedir üzmanlar, seker ve bu|day çın geosn aeneden yapılmı* baglantı lar bulunduğunu, pinnç, t«rey&£ nebetl yağ için de 1975 yılı için 150 milyon liralık ithalâta gerek d'jyulabüeceğini bildlrmekte ve 600 milyon dolarlık ek tahsisL. yatırım malları ve ara mallan ithalfttı İçin gerekli oldugunu *fade etmektedirler. 1975 yılı programında yatınm mallan için 1 railyar 350 bln dolar, ara mallan ithali için 2 milyar 300 milyon dolar ve rtlketım mallan ithali için de 350 bin dolar aynlmış bulunmaktadır. TARTIŞMA 23 Nisan ve 23 Nisan'ın şekli ve özü ülusıl bayramlsnmıa, uluıumuzun (eleeeğine yön vermede çok önemli olumlu olaylartn meydana geldiği tarihıel jünlerdir. Böy la günler ulusça fevicdlfimlı ve oluşumunu kutladığımız mutlu dönüşümlertn özünü. tcu »aktan kuşağa aktarmının görevlni yerine ge tirlp gelecek kusaklan bilinçlendirmede bütünlestiğlmlz günler olmalıdır. Bu anlayış ve bütünleşroe ise ancak bayrım günlerimizin özünü ve nedenini bilinçli bir jekilde kavramakla mümkündür. Bugün 23 Nisan. Ulusal bayraınlarunızan en önemlilerinden birini kuüamaya başlamış bulunmaktayız Fakat üzülerek soyleyelim ki çeçen vıllarda yapılan sekil ve giysi vansmacılı*ı bütün uyanlara karsm bu yıl da devam edecek görünümdedir Istanbul'un türn merkez okullannrfa, yogun bir şekilrie ögrenci veülerıne yaptınlmaya çalışılan özel tören giysileri, öteden bu yan» Ulusal Egemenük ve ÇoCJk Bayramı'nı salt giyst yanşması vapılan bir eün anlayısına getirmiştir 23 Nisanları salt Çocuk Bayramı olarak görrr.ek < e bayramda czel giysilerle törene katılmayı alışkanlık haline getirmek, bayramın en önemli yanı olan «Egemenltk kavıt«ız sartsız ulusundur» sözünün lçeriâinin unu'turulmaya çalışilmasına bilerek veva bilincsizce alet olmaktlr. Bu ise ancak Türkiye'rie «oHearşi egemenli»1ni» percinlemek ı«tevenlerin i«'ne yarar «Ulusal Egemenlik» dıştan ve içten zorlamarın hiç bir çeşidinin geçerli olamayacağı bir özgürlük ortamında. ulusun kendi yaşamın» ve geleceğine ilişkin kararları ulusça verebiîmesi, «buyunna hakkıni kullanması» demektir Bu kavramın Iceriginde eercek özgürlük ve gerçek anlamda tam bagımsızlık ilkeleri yer alır Oysa dıs sömürgenlerle ısbirİİ2İ ve ortaklık halind? olanların egemenliSinin lsrarla sürdüriilmeve calısıldıeı riönemleri yaşamsktayız. Zümre egemenliSinin devamın;n çesitli çok çirkin ovunlarls ppki'tırümek istendiSi: açıkça günlük ca?etelerde ve televlzyon yayınlannd'a izlrpmpkte Iken. bavramlarda sevinme olanagından «nz etmek. çocuklann bir kısmını ciciü bicilı gıvsilerle törenlerde geçirterek ülusal Egemenlik bavramını kutlamsk aldanmak ve aldatmak olacaktlr. Bayramlarda en yeni. en temız giysileri giymek doğaldır. Hele çocuklan sevindirmek. rmların mutluluğuvla mutlu olmak her ana babanın istegidir Ar.cak "3 Nisan Bavranı sadece ilçe ve il merkezleıinde okuyan çocukların degil. da» bas'annda. orman kenarlarında tek dersanerie iiçbes sınıf bir arada binbir vokluk içincfe okuyan köv çocukların:n da bayramıdır Onların ilçe ve i! tnerkezlerindeki törenlere ka'ilmalan olanaeı hile yoktur. 23 Nisan Bavramı bir »n. icin s.i dec» çocuk bftyramı, flyinmek •* e|leTİ««k günü kabul edllse bila o köy çoeukUnnın cünlük giystlertnden başka giysilert de yoknır. Yazacak kalemlerinln, okuyacak klUplarının ve ders araçlannm hattl giyeceklerinin olmadıgını jehir karde? okullanna yazan v» • eski de olsa bize kitap, derı «raa, knnanılmıs yanm kalemlerinizi ve kullanılmı» e?k1 giysilerinizi yollaym Bize yardım edln» diven köy çocukları eülmeyl bilirler mi ianırsmız' Bu ayır;m, bu aldatmaciı bitmelldir. tnsanlara mutluluk gettrmevecck, geçici »ed) sarlatanlıklan sünriemeli. 5B1*T unutul•namalı. sömürii devam etmemelidİT Çocu3u »evinrfirmek ve ona bir bavram vasadıŞı Izlenimini vermek bayramın özünü aercpk anlamıyle kavra'makla m'imkündör Ulusal egemerılijŞe sahin çıkmanın ve çıkarmanın yolu da hudur Kaldı ki 23 Nisan Bavramı esas ve özünde Ulusal Egemenlik Bavramıdır. Tıjrkiye'nin hajhas ekip ekmeme«inin, Ege'de petrol srayıp aramamasımn ve iaha sıralavabllecejimiz bir çok ulusa) konulann A . B D Kongresinde tartışılması ve kararlar alınması durumu ile ve akl» eelip gelemeyecek yenl yöntemlerle ulusal egemenliâimize ambargo konulmuş olması devam ederken yapmacik gösterislerle sevinmeye çalısmanın ve ker.dimizi de, çocuklarımır.l da aldatmanın anlsmı yoktur. 23 Nisan 1920'nin anlammı ve amacını bugün bilmek istemeyenlere ve unutanlara hatırlatmak lsteriz ki, Mustafa Kemal Atatürk 55 yıl önce, «Maksadımız, hudurfu millivemiz dahilinde tamamiyett mülkiyemizl ve milletin istiklâli tammını temin etmek*ir. Buna mani olmak üzere karsımıza Ç'.kacak olan kuvvet, kim ve ne o!ur?a olsun. behemehal Carrjışırız ve muvaffak oluruz» divordu. Ve «ene bugün. ulusumuzu içinde bulunduU'irru? (iuruma ki'isel ve zümresel çıksrlan viiTİindpn riüs'jrmüs olanlara: kurtulus savaştmızı ba«la*mak ü^ere I=tanhul'dan hareket odprken Mustafa Kemal'in sövlrdiSI su s^z!pri hafirlatnak vprirrip olacaktır: «Esas. Türk milletinin haysiyetli ve serpfli bir millet olarak yasamasıdır. Bn esa* ancak istiklâli tammr malikiyetle temin olnnabilir. Ne kadar zengin ve müreffeb olnr«ia olsun istiklâlden mahrum bir millet. beseriveti mütemeddine mnvacehesinde nsak olmak mevkiinden vükspk hir muameleve keshl livakat edemez.» Nte 23 Nisan lP20'lerin özü tste 1975'tekl d u r ıı m u rr. u?... ülusal bayramlarımı/: kutlarken havramların özüne inmerin ve şekilden uzaklaşmanın, gprçek Atatürkçülüiun ve sercek mıllivPtcilicin ceregi olduğunu unutmavalım TAYTAR KEKEÇ Öğret men Soyguncular kaçarken barut dolu bir konservp kutusunu ateşleyip patlattılar Aynı banka bir süre önce de tabanca zoruyla soyulmuş ve soyguncu 8,5 yıl hapse mahkum olmuştu öğretmenin toplum içinde, halktan yana görevleri v»rdır. öğretmenliği sadece, okul İçi eğitimiyle izah edenler, açıkça halk düsmanı kişilercrîr. Bunlar öğretmenin sosyal görev vaparak, halkı uyandırmasından, halkı bilinçjendirmesinden korkan. ça Kimız e*itim ânlayışını zıi düşen tavallılardır. Bunlar ögretmen »özcüğünün 6ı anlamır.ı ya bi'mlyor lar, ya da işlerine dahı doğrusu çıkarlann» öyle geldigi için bilmez görünüyorlar. ö ğ retmen halkm çıkarlann» drV nük bir piyes mi hazırhyor? Yöneticiler blnbir riereden *u eetirlrler. ögrçtmen bilimtel bir münazara mı düzenliyorT Yöneticilerin baskısıyle «indirilmek istenir ögretmen, okul dıjında, halkı egiticl, halkı uyandmeı, bilinçlendirlci çalışmalar mı vapıyor? KarîTSind'a, yöneticilerce n tın ahnrms faşist tgsİRklsrını görür... ÖSretmen. öBrenclIerine, ülkesİTiin devrimci. billnçli, gerçekçi vazarlannın kitaplarını mı tavsive ediyor? Derhal yöneticilerce sorustur mı acılmıjtır Ben dokuz yıllık bir öğretmerım. Bugüne dek, çok soruşturma geçirdim. Gör«v yapt^ğım köylerde ve kasabalarda dalma halkımın çıkarlannı savunmusumdur Emperyalizme ve faşizme karşı halkımı. elimden geldiSince, dilimin döndüSünce mijcadeleve çaSırmışımd^T Çok oktıüar deâiştirdim. Bazı okullarda öcrencileriıne ov nattığım devrimci oyunlardan öür::. vönPticilerden «komiin:s*« miiksfatT da almısımdır Okul 1ç1 eğitimden fonra. arkada?larlm. ka?ahanın kalbur üstü ki'ilerinin eâlendigi kulüplerde. kendilerini çeşitli «ovjn>lara e«ir ederlerkei. bçn halk içlne eirerek, ülkemizin sosyal ekonomik ve pollfik sorunlarım tartı«mi"nmd:r. Bu yaşamımdan dolavı da. amirlerimce elestiriye ulravarak. «öSretmfn politika vat>Tna7» yanıtı viizüme carpı!mı?tır Yaşamın özünde. politikadan sovutlanmıs bir konu bile vnkken. gO7İerini mevki vç föhret. rnr*ı hürümiis yörveticiler. vüzleri kızara kızara ortadaki e<"rçe5i tn kâr etmielerdir 23 Nisan Bavramını kutlamak. siislü elVsHerlı» «profnkol» öniindpn epçmp'n: deîildir Banka müdiresi Süheyla Sadıkoğlu layakta) ve gör gu taruğı hanımlar ifade veriyoriar. ÎŞ BANKASI SUADİYE ŞUBESİ SİLAHLI DÖRT KİSİ TARAFINDAN SOYULDU ! ; Bankası Suadiye Şubesd dün •aat ll'de silâhlı dört kisi tarafmdan soyulmustur. Bankaya ellerinde silâhlarla gi ren ve yaşlan 2023 olan kişiler veznede bulunan 35750 lirayı kurye çantasma doldurmuşlardır. Ka pıda bekleyen silâhlı genç ise, arkadaşlarının çıkışı sırasında içi barut dolu fitilli teneke bir kutuyu bankanın içine »tmıjtır. Ba nıt dolu tenekenin patlamasından conra paniğe kapılaa banka per•oneli, bir süre dışan çıkamamış., bundan faydalanan soyguncular plâka numarası saptanamayan por takal rengi Murat marka bir tak »iye binerek Bostancı vrinüne doğ ru kaçmışlardır miştir. Bu arada soygunculardan ikincisi de bankaya girmi? ve bsn koda beklemeye başlamıştır. Veznenin önündeki genç, elıni iç cebine atmış ve silâhmı çekmistır. Soyguncu veznedar'a. cSakın Kıpırdama yoksa vımın.ıra> Lhtarında bulunrr.uçtur. Ve baskın Bankanın içindekı silâhlı ikl kişiden sonra, bir kişi daha içeri glrmiş, banka müdiresi Süheylâ Sadıkoglu'mın yanına giderelc «Siz de yerlniaderı tapırdamayın» diye süâhını göğsüne davamıştır. Banka müdiresi, bir arâ, perdeyi aralayıp dışardakileri olaydan haberdar etmek istemiştir. Fakat »oygııncu buna engel olmu»tur. Bütfin bunlar bankanın lçind« olurken döjdüncü kişi de elinde silâh kdpıyı ftıtmuş, içeri ve dışarı çıkıçlan kontrol altına almıştır. Veznenın önündekiler, aynca ötekı banka personebni enteme efmişlerdir. Soygunu yapanlar taratmdan afeglenerek bankanua içine atılan içi barut dolu kutu polis tarafından inceleniyor. Beş jiiz lira yerine tabanca tlk soruşturmadan »nlasıldığına göre soygun şöyle olmuştur: Bankanın karşısındaki bir apartı manın önüne parkeden soyguncu lann otoraobilinden inen dört kişinin, kısa bir süre çevreyi kont rol ettikleri saptanmıçtır. Daha sonra bankaya giren soyguncular dan biri vezneye yaklaîmış, veznedar Necmi Ontan'a. «Be? yüz lira boıar mısuı?» demiştir. Venıe dar parayı bozabileceğini söyle 23 NtSAN'I KUTIARKEN Yeni bir Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayrammı daha kutluyoruz. Okullarımızda bavram hazırlıkları çoktan tamamlanjnıs dunımda. Öğrermenlerimiz ve çocuklarımız bu mutlu günü kutlamak için sanki birbirleriyle yarışa girdiler. Okullaruıı, sınıflarınj süsJediler, her yana bayraklar astılar. Çocuklar anne babalannı kendilerine de, bayramda giymek için yeni giysiler almaya zorladılar. Kısacası bir telajtır yaşandı. Amaç 23 Nisan'ı en iyi şekilde kutlamak. Bayram kutlamak iyi hoş ama, bir de bayramın anlamını kavramak var. Geçenlerde «Gumhuriyei Gazetesi»nde Istanbul MilH Eğitim Müdürünün, okullarda ulusal bayramların kuUanma biçimleri konusund» okullara gönderdiği yazıdan söz ediliyordu. Bu yazısında müdür, okullardaki lrutlama programlannın o günün gerçek amacından uzak olduğunu belirtiyor ve bu konuda daha dikkatli olunmasını istiyordu. Bu yurtsever mödürümüzün görüslerine ben de katılıyorum. Ama bu konuda başka şeyler de eklemek Istiyorum. 23 Nisan günü caddelerde geçit törenleri yapalım. okullanmızı süsleyelim. Değisik giysilerle çocuklarımızı caddelerde dolaştıralım. Söylevler verelim. Mutluluk duyahm bugünü lratlamaktan. Hepsi güzel ama, bu mutluluğun bunık blr tadı olacagıru sanıyorum tüm aydmlanmız için. Bu buruk mutluluğu, caddelerde, sokaklarda yeni jiysileri içinde dolaşan, yüzlerinden sevinç okunan çocuklanmızdan baska çocuklarımız olduğunu ve her çocuk bayramında bizlerin onları unuttugtunuru düfündüğümüz zaman duyacağız. Bugün için bizim. ne yazık kl okul çağrnda olup da okula gidemeyen yüzbinJerce çocuğumuz var. Köprü altlarmda yaşayan çocuklanmıı var. Sırtlannda küfeleri pazar yerlerinde dolaşan çocuklanmız var. Bu onların da bayramı. Atatürk bu mutlu günü tüm çocuklara armağan etmiç. Ama biz her bayramda, her çocuk bayramında bu çocuklanmızın varhğından söz etmeyiz ve bayramları onlardan uzak kuflanz. Bu nedenle ben 23 Nisanlann gerçek anlamıyla kutlanamadığma. kutlamaların sokaklarda yapılan jrösterilerden ileri geçemediğine inanıyorum. Bu biçimdeki kutlamalarla 23 nisanlar yalnız ulusun bir kısım çocuklannm bavramı nitelifine büriînüyor. Ben bayramlan kutlamak için törenler yapılmasın istemiyorum. Bunu düşünmek bile saçma bir şey olur. Benim demek istediğim, eğer bugünü gerçek anlamıyla bir bayram havasma sokmak ve o eünkü sevincimizi gönül rahathğıyla yaşamak istijorsak yukanda sözünü ertiğim çocuklarımızı da öbür kardeşleri gibi yaşatabilmeliyir. Bu çocuklarımızı da insanca bir vaşam düzeyine ulaşbrmalıyız. Onlan da diğer çocuklar gibi okutmahyız. küçük yaşlannda ekmek parası için çalışan çocuk durumundan kurtarmalıyız. Belki işte bu zaman 23 Nisanlar daha başka bir anlam kazarur. daha başka bir coşkuyla kutlamr ve bizler bu bayrsmda hakettiğımiz mutluluğu gönül rahathğıyl;» yasarız, Suna da inanıyorum ki, onlardan uzak, onlardan kopuk kutîanacak her 23 nisan bugünün an!amından bir şeyler alıp götürecektir. Bunun önüne bir an Snoe geçmek ve bu durumu önlemek geroktiŞin? inanıyorum. Bu görev de herkesten önce avdmîarımızs düsmektedir. AFATTT rıy \ Öîretmen halktan soyutlanamaz Ekonomilt dalgalanmalann tayfun yarattıgı, dillerin kilide nınıldugu. üretken kollann zincire bağlandıgı. tneklenn insanlardan yeğ tutuldugu bir dünyanın Uzertnde yasıyoruz. Emperyalizmin ölüm lnfazmın okunduğu, para babalarmırj yoğun bunabmlar geçirdiği uvanıs evresi yaşayan çagın tnsanlanyız Yurcrumuz Türkiye böy le bir dünyanın üzerindedir. Kuskusuz bu tayfundan, terörden etkilenmeyiz gibi bir varsayım düşünülerrjez. Bir de Türkiyenin sosyopolitik yapısı dttşünülürse bu varsayım hlç d« olası değildir. Sayın Cumhurbas kanımız Koruttlrk «Dünyada yalnız basımıza yaşamıyoruı, dUnyada olan her hareketten et kilenlriz» derken soyutlugüB yersizllğlnl, tnsanlann birbirtnden kopmalannm çarpıklıgmı vurgulamak istedi kanjmca. Oyleyse Türkiye dünyanm alt kümesidir. Bu kümesin ögeleri de bizleriz. Yanl HALK. îşçl, köylü, esnaf, şoför, subay, memur ve tüm insanlar. Bunlardan bir tanesi Sendinl halktan ayn görür, ilişkHerini soyutlarsa halktan kopmuş demektlr. Ayn özelUk gösteren başka öğeler olurlar. Bu gruplar İçinde ögretmen kitlesinin yoğun aynlıklan vardır. Öbür gruplara göre ögretmen, hem gruplann yol göstertcisl. hem halkm en alt tabamvla olan yogun ilişkisl, hem de yanmn halkını oluşturacaklarla güncel ve büimsel ögretileri sayesinde apayn bir özellik gösterir. Ayn sınıf mücadelesi vertr demiyomm. Sadece tiğretmen teoride ve pratiı» verilerinin bazılarında yol gösterici dunımunda olduSundan dempk istedim. tşte bundandır kj yıllarca gerek siyasî partiler. eerekse egemen şüçler bu agırhktan korktuğu için ögretmen! parçalamaya. haJktan koparma ya çalısmıslardır Öğretmenin görev yert, açhk denizinde boğulmamak icin çırpınan halkın arasjdır. Onların günee) sorunlanna en yakmdan tarui olur, izler sorar, gristerir. Onlarla aclığı voksullugu yaşayan, çıplak çocuklann fcann sancılanna sık sık tanık olan. yavrulann fizlemJerini duyan. kann tokluğuna afta yanas masmı en lyi tanıvan Sgretmen dir. Açhk rîenizinıieH halktan tek avncalıgı su vtizünde duracak kpriar vijîme bilmesidir. Kendt nasına kıvıya çıkma eibl olasılıŞi da olmadıŞına eHre görpv verint b!rnkmR7 ^5retmen anrak ve anrnk halkla birItk nhırsn hn rîp^i^^en tnırt'ilabtlir. Kısacası halk açlıktan kurtulursa ögretmen de kurtulur. îşte: dünyanın uyarus evrpsini, para babalannm nvanın susturma çabalannı, blr de öğ retmenin korsal ve yoksul alan dan geldigini düşünürsek öğrel men kenrlini halktan hlç de sr> yu'layamaz. HALİL EKtNCÎ Oğjetıı.en KIRIKKAÎ.E Doldur paralan Soyguncularclan uzun boylu esmer olanı, bankadan içeri atlamıs, veznedann arkasına giaerek kurye torbasını almıstır. Silâhla veznedan sürekli tehdit eden soyguncu, «Haydi durma. pa ralan torbaya doldur. Kimseye bir şey yapacak değiliz. Bize para gerek» diye bagırmıştır. Ölüm ten didi karşısında bulunan veznedar, çekmecede bulunan 35750 lırayı kurye torbasına doldurmuştur. Çok çevik olan soyguncu bankonun üzerinden atlamıs, arkadaşlanna «iş bitti gıdelim» demiştir. Bankadan süratle ayrılan »oy guncular, ellerinde silâhlar ve bankadan aldıklan kurye torb» sındaki paralarla otomobile atlayıp kaçmışlardır. Olayı görenlerin, «Hırsızlar kaçıyor, ya kalayın» diye bağırmalan bir sonuç vermeiııştir. Arabanm parkedildiğı apartı. manın kapıcısı Ömer Doruk, soyguncuları görünce şaşırmış, kucağmda bulunan çocuğu bırakamamıştır. Kapıcı, cÇok hız lı hareket ettiler. Arabanın numarasir.ı alamadım» demiştir. Görgü tanıklarından ve bankadan dövı z almak üzere giden Haluk Bayraktaroğlu ile eşi Muallâ Bayraktaroğlu İse, «Neye uğradığımtzı şaşırcîık. Biz müdire hanımm yanında oturuyorduk. Bankaya arka arkaya giren kişıler silâhlannı çekerek bizi enterne ettiler. Her an ateş edebilirlerdi. Hallerirden çok scemice hareket ettiklerini, çok heyecan!] oiduklannı eördük Sesimizi çıkaramadık. Gelenlerin konuşması doğu'.u şiveslni andinyordu. Giyimieri de iyi değildi. Goğüsleri açık, kravatları yoktu. Silâhlarınm 7.65 çapmda clduğunıı gördük. Hepimiz korku içincfeyiz> demislerdir. Bankanın dokuz personeli !se, • Her şey be? dakikamn içinde oldu. Bomba koyduklarım söyleyen soyguncular kapıdan çıktıktan sonra b:r fitil kokusu duyduk. Sonra hafif bir patlama olunca daha da heyeeanlan dık» riive konusmuşlarrisr Madem ki bu bayrara, ?S Nisan Ulıı«ıal Eqemenl'k vr Çocuk Bavramı'dır övleyse amsçlarıra ıvi saptnmnmu ge rpkir PÖitimciİPr olarakza • ögrencilere ve halkımıs ü n ü n t n a n a ve önemini. İstanbul'da dün 4 cinayet işlendı, bir kadın kocasını öldürdükten sonra balta ile parçaladı Istanbul'un Bayrampaşa, Çu buklu, Aksaray ve Tepebaşı semtlerinde dün işlenen cinayetlerde 4 kişi öldürülmüştür. Bayrarnpaşa'daki oiayda, Z9 yaşındaki Zehra Demirel, ayrı yaşadığı kocası 35 yaşındaki Hikmet Demirel'i tabancayla öldürdükten sonra, bal tayla parçalamıştır. 7 yıl önce evlenen ve bir süredir şiddetli geçirnsizlik yüzünden aralan açılan kan koca ayrı rerlerde oturmaya başlamttşlardır. Dün saa* 12 sıralarında eşinin oturduğu Bayrampaşa Altıntepsi mahallesindeki eve giren Hikmet Demirel, kansırva banşraa teklifinde bulunmuştur. Bu sırada çıkan tartlşma sırasında genç kadın tabancasmı çekerek 45 el ateş etmiş ve kocasını öldürdükten sonra eline geçirdigl bir baltayla rastgele vurmaya taşlamıştır. Zehra Demirel :fadesinde eve gelen kocasmın üzerine bıçakla saldırdığmı söylemiştir. Kendislni devamlı dövdüğünü ve tabancayı da aynlmadan ör.ce bir gecc sarhoş eve gelen kocasır.m belinden alıp sakladığını iddia eden Zehra Demirel, sorgusundan sonra tutuklanmıştır. • îlk kurulan TB.M.M'nln arr.açlannı. 9 Atatürk'ün kurdufiu Mec Ii«in eörev ve vetkilerint. 9 Ulusal Eeemenlifln demek olduğunu, n* Aksaray "da Aksaray Ahmediye Caddesind'e ise eski bir alacak yüzünden tartışan Alâaddin Çamlıbel İle Halil üğuş'un kavgası, silâhlı çatlşmaya dönüşmüştür. Bu sırada Halil Uğuş, aldığı kurşun yaralan sonucu ölmüş, katil kaçmıştır. 9 Emperyalizmin Bzünü re biçımini. 9 Emperyalist devletlere karşı mücadelenin vatan borcu olduğunu lyi anlatacağız Söyievlerle, şlirlerle, marşlsrla, türkülerle bu amaçlan, o eun rtoyurucu bir özde vurgulayacağız ki, • 23 Nisan» ruhu ile aşılanarak büvüyen yavrular. ülkemlzin istikbalinde sağlıklı kararlara erişebilüinler Aksi halde. cicili bicill eivsilerlf bavramt İ?ah etmeye kalkmak. sii=lü pü=küllü gnsterişle. 23 Nisan'ı anmaea girişmek. kendi kendimizi alciatmaktan baska bİT sey decildir FİRKET KILINÇ (Ögretmen) Tepebaşı'nda Istanbul dakı cinayetlerin cördüncüsü Tepebaşı Asmalımescit'te işlenmiştir. Yöredeki bir pansiyonda çalışan Gül seren Kovancı, çalıştığı pansiyondan çıkarken, bilinmeyen bir kişinin kurşunlarına hedef olmuştur. Başındark yara lanan 30 yaşındaki Kovancı. hastaneye götürülürken yolda ölmüştür. Çubuklu'da Çubuklu Kiremitdere gecekor.dularında oturan ve tuvaletlerde bekçilik yaptığı be. lirtilen 65 yaşındaki Halil Menteşe, elleri ve ayaklan bağ landıktan sonra baçma sert bir cisim vurularak öldürülmüştür. Cinayetin nedeni ve katil saptanamamıştır. Turing ve Otomobil Kurumunun tartışmalı kongresi savcılığa aksetti Turkiye Turing ve Otomobil Kurumu Yönetmı Kurulu, Savcılığa başvurarak maiıkeme kararıyla Kurura üyelerinî olağanustü kongreye çağırma yetkisi alan üç üyenin görevlerinı kötüye kul landıklarını öne sürmüş ve hatc larmda soruşturma açümasmı istemiştir. Kurum Yönetım Kurulu üyeleri Savcıhga vordikleri dilekçede, olağanüstü kongre çağrısında bulunan üç üyenin kongre için sap tadıklan 15 nisan 1975 günü saat 15'ten 5 saat önce kendi aralannda toplanarak, gerekli çoğtınlugun olmadığını saptadıklarım ve daha toplantıdan 5 saat önce bütün üyelere kongrenin 21 nisan gününe ertelendiğini bildirdiklerini öne sürmüştür. Olağanüstü Kongre'ye çagırma yetkisi alan üç üyenin ötesi üyeİere yolladıklan eneleme kararınuı, Uân edilmiş oian kongre saatinden 5 saat önce postaya vs rildiğinin de posta idaresi kanalıyla saptandığuıı Savcılığa bıldiren Turing ve Otoraobıl Kuıumu Yöneum Kurulu, söz konusu kongrenin ilân edüen gün ve saatte hüküm't knmiserinin de bulunmasıyla yapıldığını belirtmektedir. Aynca, adı geçen kişüerin sonradan yaptıklan ikinci kongrenin hükümsüzliiğünün mahkemece saptanması için dün İ ::anbul Asliye Hukuk Mahkemesine de baş»unın Kurum YÖnetim Kurulu, • MAHKEMECE GÖREVLENDİRİLEN KURLXUN YETKİLERtNÎ AŞARAK USULSÜZ İŞLEMLER YAPTIĞI İDDİA EDİLÎYOR. disi hakkında ortaya atılan baza suçlamalann derhâl kanıtlanması gerektigini, aksi takdirde söz konusu suçlainalan ortaya at^nlar hakkında mahkemeye başvuracağını söylemiştir. Gülersoy açıklamasında 27 yıldır Türklye Turing ve Otomobil Kurumuna lıizmet ettiğini, 10 yıldn da Genel Müdür olaralt yönetimini üst lendigi Kurumda, son 7 yıl kendisini bugün suçlayanlarla birlikte çahştığmı öne sürmüştür. önceki gün yapılan kongrede seçildiği belirtilen Yönetim Kuru lunun yasa dışı ve yetkisiz old'j ğunu öne sürmüştür. Kendilerinin iş başında ve ya sal olarak yetki sahibi oldukla rıra belirten Yönetim Kurulu u yeleri, Kurumun olağan kongre sinin 27 nisan 1975 gtlnü yapıla cağını da belirtmişlerdir. Öte yandan dün bir açıklama yapan Kıırum Genel Müdürü Çe lik Gülersoy. önceki gün Hilton Otelinde yspılan toplantıda ken OKURLARIMIZA DUYURU TART1SMA KÖSKMİZDE YER ALMAS1 ÎSTEN'EN YAZTLARIN 300 KELİME DOLAYLARIXDA OLMAS1. KÂĞIDIN BİR YÜZÜNE MÜMKÜNSE DAKTtLOYLA YAZILMAS1. DE5tL=E OKlrNAKU OLMASINA ÖZEN GÖSTERİLMESİ GEREKMEKTEDİR. SAYGILARIMIZLA DUYURTJRUZ. Önceki soygtuı Aynı bansa şubesı 5 aralık 1974 g ü n ü N e c m i Ardıç admda 30 yaşında bir inşaat İşçisi tarafınrfan soyutmustu. Kullanılmaz halciekl •Smith Vesson» marka tabancasıyle bankaya dalan sanık N'ecmı Ardıç 11 bin 500 lira aldıktan sonra dolmuşla kaçarken yakalanmış ve iki gün önce sona eren yargılanması sonucu 8.5 yıl ağıı hapis cezasına çarptınlmıştır. ORMAN Bir stiredir. haiA'anlann yaşam kavgasını seyrediyoruz ekranlarda. Anladığımız kadariyle biz inssnlar asırı davranışlarımızla, kişisel çıkarlanmızla, doğanın deneesinı bozuyor ™ bunun sonucu olarak pek çok hayvan ve bitkı soyunun yok olmasına sebep oiuynruz. Ancak neticecie bu bir yerde gp.ne bızim sağlığımız. neslenm^'^ acısından bize drinüşüyor. îşte orman sorunu da t>u va şam Kavgası içinde düşünüı ı lir ve kuruyan bir göl ıçindf nasıl balık düşünülraezse vok olan bir ornıanda da canlı oa Kimından yokluk vardır. Biga'nın Dimeıeko çevresıı,.ı>. bir zamanlar gejik avlandığını söylersek, bu açıklamalarırni7 için somut bir örnek olur. Öte yandan ıKluıı baKuuLj>»u da ormanın büyüi yararlan rardır. Gerçektsn doğanın deagesinl bu yönden de korumakia dır. Insan vücudunun v* 60'ının su olduğunu dUşlinürsek bu suyu yağrtur şeklinde çekerek ^ap layan ormanın önemini dahs iyi kavramış oluruz. Nasıl fci insan et, kemik ve nıhtan meydana geliyorsa duğa • n da nıhu vardır Ve bıın'.ı ;özlerimize serilen güzel göriluimlerden cıkarabiliriz. Geliho lu Keşan p^«ındaki Koru da5 ıarında Eg^ ınavisi ile çam yejilinln birleşmesi Küçükkuvu sırtlarında Zey'ıi' <.psıli ıle Ak deniz mavisinin öoüşmesı bı ruiıuu Direr poi^tıaiuu. Ama ne yazık ki Koru dağlannda Ege mavisi artık mahzun, çürSii üç yıl önceki yangında yeşilinl yitirmiş ve doğa da dolayısiyle ruhunu. Yurdumuzu Çennet ve Cehennem yapmak elimizdedir Anrak şurasıru unutmayalım ki biz avakla rımızla. yarattıfımır cen ° " i r m d e n kaçabiliriz; rje var RI ağiçlar ayakta ölür. 8EYZA tŞT.ÜOEN CEVATPASA İLKOhtlU S I M F : 5/A ÇA.NAKKALE MUHTELİF HURDA MALZEME SATILACAKflR Müessemizde mevcut: Kaneviçe Merinos çuvallan, rnuhtelif kaneviçe sentetik çuval ve parçalan, boş kaplar, çi.nner, muhtelü kullanılmış malzeme, 15 mayıs 1975 per$embe günü saat lb.Oü va '^radar kapaü zarfla teküf alınmaK suretıyle satılacaknr Şartnamesi. müessçsemiz Ticaret Müdürlüğünden, İstanbul'da Aüm ve Satım N'üessastsı Tedarık Dafıtım Müdürlüğünden temın ech'.emlır MERtNOS VlıNLL S^VAYIt MfESSESESt Btas\ Cumhuriyc; Reşat Hamit Aziz Napolyuı tngiliz 24 22 18 Avar Ayar Avar A L Tl N ti20.845.ti40. 560.700. 84.51) 77.50 63.75 625.855.Ö50 570.710.^40. 84.75 77 75 64. vip. s:so. (Ba^ın: 1435'J 2«i)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear