Catalog

CDMHURtYET ugünlerfle, y»km tartnimlri» flgfll kttapîat okuyorum boş vakitlerimde. îıter istemeı bir toru geliyor akla: Zllı . «Itmış. yü lonra, nasıl değerlendlrecek bflim adamlan bu yafadığımu güıvlerl? Siyasal olaylarına, partilerin tutumlanna, ünlü ünsüı blrçok politikacınm çelişkiler dolu davranışlarına bakıp, neler diyecekler bugünler için? Gülmek ml, ağlamak mı gerek durumumula? Çoğumuzun davranışı şöyl» gibi: «Güleriı •ğlanacak halimize.» Haksız da sayümayıı doğrusu, olup bitenleri gördükçe: Sen kalk, bir partiye gir; ya da girecek partl beğenmezsen, topla senin glbileri, bir yeni parti kur, ıri irt lâflar ederek; ötekl partller için demediğint bırakma; ionra, bir gün, bütün tukurdüklerini yine irl iri lâflar ederek yala; kanh bıçaklı olduklannla sarroaş dolaj, bir ictiğin *u ayrı gidenlerle, kanh bıçaklı ol! Sonra cfa, «ahlâk>, «ideal», «sadakat», «vefa», «inanç», «guven» gibi sozlerden örulü demeçler ver! «Nisyan İle mâlulı sandığm «hafızai beser» «enden yana değil mi? Herkesl, yaptığının do»ruluğuna inandırmağa kalkış! özellikle, jeçmerılerin Inançın iste, «oylediklerinel 19 Nlaan 1971 B OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Jam lçtode, toplamı arttıran ys da eksnten bir ışayıcık> oluverirlerl Bundan alınmayıp, tizülmeyip, ÖTÜnebilmelerin* soyleyecek tö» yok sözlügümtlzdel Kulaklara Küpe Olursa Komşunun Boncukları Seha L. MERAY me olanaSım bulablldiklerl yenl partilerine geemekteler: Bu bağlılıklarını, bir başka partids o'.dukları için soyleyememıslerdi şimdiye kadar! Anlamak gerek doğrusu on'arı. Bu yüzden de «vicdan huzuru» ıçinde değiller mi? Ne denir böyle düşünenlere? Kendilerine yenl katılan «mekikler» için, bu partilerin önderleri neler de söylemedüer. Bulunmaı Hint kuması, bir siyasal «hlâk havari«i katılmış aralanna sanırsınız. Ne demişti yıllarca önce, lnsan davranışl»n n ı şaşmayan, ama gerçekten yüce davran:?ların ne olduğunu da herkeslerden iyi bilen F. M. Cornford. «Tezgâhlam» (Mekik Dokuma)» konusunda? Şunları: «Siyasal çahşmalann er» onemli kolu, ku=kusu7, îsler'le ilgili. îşler de iki bölüme aynlır' Benırn tşlerim ve Senın İ^lerin. Benim İ5İenm, karau yaranna olan çalışmalartfır: ama (ıstemediğim halde) bir dostumun ilerlemesi, ya da (hiç istemediğim haldt) ker.di ilerlememle de ılgili olabiür. Senin Iflenne gelin<:e, ha, bak bunlar. ya senin ya da bir dcstunun flerleır.enizle ilgiii olan, göz boyarcasına kamu yaranna imis gibi gösterilen, sinsi dalaverelerden baska bir sey değildir. «Is» teriml de, daha çok, bu ikinci anlama gelir olmuştur.» na, blr partl Bnder! çjkıp d ı funlan sSyleseydi ya: «Arkada?, bu ne biçim liyasal İnanç, sıyasal ahl&k »nlayışı? Bu ne biçim particilik? Sen, bugünkü kojullardan yararlanıp, yu partiyi bırakarak biı» katıhyorsun; peki yann, başka koşullar altmda, bizden de ayrılmayacağını aereden bilelim? tstemeyiz senin gibisini! Başka kapı ara kendine!» OrtMlt Dir kalakalsa, kendilerinl günümüzün Machiavelineri sananlar! İleride bu yollara sapacaklara da blr kötü örnek olarak gösterilirlerdi. «Blliyorum: «Nered» bunu söyleyebilecek parti yöneticisi?» diyeceksiniz. Oysa, o pek övgü sayılmayan «politıkacı» yaftasiyle, yüce bir anlamı olan «devlet adanu» kavramı arasmca da«lar kadar fark yapan da, bun'j söyleyebilmek gözüpekliği değil mı? Boşuna dememişler: «Politikacı gelecek seçiınlerl, devlet adamı gelecek k'jşaklan düşünür» diye. Aslmda, yıtirdiklenvle kazançlı da çıkarlardı böyle davranabnecek parti yoneticileri. Bir yüceleşirlerdi ki herkesl tar.ıyan, herşeyi gören. değerlendirmesini bilen halkıııuzın gözünde. «Bak, o da ötelaler gibiymis» değil, «Gördün mü gerçek devlet adamını!ı derlerdi böylelert için. Oysa, küçük oyunlann, kısa görüşU sözde «gerççkçıliğin» tutkusu da sarmış partilerde'ri yoneticileri. Her partiden ileri gelenler İçin şiındilik önemll olan bir «bakkal hesabı»: «Kaç ettik şu anda? Kim katıldı biz«? Klmi kaçırdık elden?» Belki haklı sayılabilecek savunulan da var: «Oğlu savaşta olmayan, saiaşın ne olduğunu bilmez» deroış blr düşünür. Partiler, cephe savaşındalar. O «harcanan» kişüer, zafer özlemlerinin gerçekleşmesinde katkısı olacak «bir atımlık» barut olsa da, değerli. Bu yüzden de. şu ya da bu renkte bir oy pusulasında eritirler koca koca adamlann fcisiliğini. Erlyenler de, bir ton Iğneler, Çuvaldızlar Son günlerde kaç kişinln uykusunu kaçırmaktaydı aynı soru: Hükumet güvenoyu alabllecek miî Herkej politika kurmayı kesllmiştir: Elde kalem kâğıt, çıkmaz hesaplar içinde: «Kimler, kaç kişi, hangi partiden hangi partiye geçti bu sabah, bu öğle, bu aksam? Yarın kim çeçrbü'.r derMniz?» Kerdeyse, bilghayarlar kullanacaklardı bu hesaplar için! tlginç olan şu: Her çapta partilerin ör.Jerleriyle, küçükiü büyuklü pohuka kurtlan, «ahlâk», «ideal», «ulusal gorev», «vicdani vazife» gıbi sözleri böylesine sık, böyle«ine yoğun, boylesirıe içten havalara bürünerek almamışlardı ağızlanna bugüne dek. (A) Partisinden bir sayın milletvekili (B) Partisine mi geçti? Dinleyin (A) Partisi yöneticilerinın feryadıni: «Ahlâk kalmadı poliükada, efendtm»; «ahlâk ıınırlan zorlanıyor»; «ahlâk dışı yöntemler söz konusu». «Nankörlük» suçlamalan, kirli çaraaşır iergilerl kaplar ortalığı. Bir de, partiler arasmda rr.ekik dokuyanlan dinleyin: Hepsi de «İdeal (neyse bu "ideal") uğruna» böyle davranmakta; peki çimdiye katfar ne uğruna öteki partideydiler? Onlara bakıhrsa, bugünlerde parti deği«tirmelen o\!« «kişisel çıkarlar» için değil; «yuce ve aziz mılletimizin» mutluluğu İçin böyle davramyorlar' Hepsi de «ükelertne, ülkülerin*. yöneticılerine nicedir gönül verdiklerini» «ncak şimdi soyle Bu arada, özellikle partl yönetidlerinte fcolak vermeleri gereken, gerçek dost sesler de var. «Aldatırsa Beni Kanm» operetiııi anımsayanlanmız bugün de yasamakta. Büyük oyuncu rahmetli Hâzun'ın sesi, vıllann gerisinden gelir kulaklarıma: «Aldatırsa beni kanm, ben ona bir 14 yapanm» diyordu Hâzım raerhum. Ne mi yapacaktı? Aşığıyla evlendirecekti kansını! Nedân mi? «O beni aldatan kan, onu da aldatır elbet!» diyordu. Napoleon'tm sözüne de kulak reren yok glbl, bunca acı dersten sonra: «övmesinı bilen, SÖTmesmi de bilir» demişti, neler görmüş geçirmış Imparator. Napoleon"un sözü bir yana, atasbzlerimize kulak verseler ya. Sayuı ömer Asnra Aksoy'un hepimıze sunduğu hazineye (Atasöılerl Sozlüfü. TJ3.K. yayını, Ankara 1971) bir göz Btsalar yeter. Neler dememis atalanmız, sankı bugünleri düşünerek, «sinek pekmezciyi sever»; «Kartala bir ok değmıs. Rine kendi yeleğınden»; «Kurtla ortak olan tilkinin hissesi. ya tırnaktır, ya bağırsak»; «Dan umından bakla\Ti, incir aftacından oklava olmaz»; «Kedinın boynuna cifer asılnraz»; «Karga mandayı babası haynna bitlemez». Bir atasözümüz de ÎU: «Komşu bontruğu çalan gece takınır». Böyle de oîsa, boncuklar gün ışığına çıkmakta birer birer. Belki de partilerımiz bir başka atasözüne güvenmekteler: «Her s«r kaldan bir tel çekseler. köseye sakal olur». ÇtZGlLER... Tara cee* yann telefoaı Zırrrrr... EfendimT Şebirlaıaran, d ı i Karadeniı Erejlidnden anyorla*. Bir set: Aloooe klmıinUT tlhan Selçuk. Abi levgiler, etjmlenlı» lel&mı rar, bufün biırsa duman oldu, biı kaıandık. Slı kimslniıT Biz Madenîs... Çok »evlndlm, kutltnm. Abl görecektln burasım, Ankara'nyis, Ijtın'bul'ttyla tümü dnlufmuştu buray». Yaa?.. Sermıyecisl. komtndosu, k«badtyısı, siyasl poltst, psrticlsl, neler yapnmftlar, neler denmedi? Ne tezgâhlar, ne baskılar, ne dolaplar, a* dümenler... Çok y»nk... Ama hiç btri k l r •tmedl, kaztndık, Kutlarım. Siyasal billnctmlzla kazındık. Çok yasayınl Bize töz Ter, yızıcaksın değü mlt Yazarlm. Ereğll DemlrÇellk, sermavenln kalesidir. Kalede Madenîş kazandı. Maden1«, DİSK üyesidlr. Son gunlerd» d'.kkatli bır gözle gazeteleri ızleyenler, her yanda büinçl» sendikaların referandumlan kazandığını görüyorlar. tşçi kesiminde olağanüstü bır kımılcîama var. DİSK ilerhyor, Türkİş'ın lçlnde sosyal demokratlar güçleniyor. Eski kulağı kesiklerden ne kadar «endika Uderi »arsa, kokuyu aldılar şimdi; ve yeni rüzgâra yelken açtılar Bakahm cephecüer bu yenl rüzgârla nasıl hesapla«aeaklar? Sermay» nnıfı koaliîyonu oiarsk l«ba?ına geçenlerin, yeni sendikacılık hareketiyle bangl biçimlerde elenseye geçecekleri önümüîdekl günîerln baslıca merak konusudur. Seçimlerde yenenın muhalefet. yerflenın Iktıdar oıdugu bır donemı ya«ıyoruz şlnıdı... Bu donemıJe Demırel Ba=bakandır. Ecevıt muhalefetin Hderl. Siyasal hayatımuın bu İki ünlüsünn düşünuyorum. Neden Demırel Başbakan da Ecevit değilî Bir kıyaslayalım bakalım iklsinl. 1 Ecevit zayıf, Demlrel çışman... 2 Ecevit köşeil yüzlü, Demırel yuvarlak..: S Ecevit bıyıkh, Demlrel bıyıksız... 4 Ecevit duru Türkçeyle konusur. ne dediğl anla»ılır; Demirel karmakanşık lâi söyler, ce söylediği anla•ılmaz... 5 Ecevit'in *eçmi«! süt gibi beyaz, eo küçük bİT yolsuzluk söylentisi, en ufak blr gölge yok: Demırel'in geçmisinde gen«onı bneTgelerl, blrader dosyalan. yolsuzluk iddiaları. sermaye çevrelerivle içli dıslı ıliskiler... 6 Ecevit Kıbrıs'a çıkmıs, Demirel koltuktan kacmu .. 7 Ecevlt partlsint derleyip, toparlayip başarıya ulaütırmış; Demırel partisini parçalayıp ufalamı; .. 8 Ecevit halka döniik, Demırel sermayeciye... 9 Ecevit fiklr özgürlüğü diyor. Demirel terslne ko10 Ecevit demokrasiye Içık, Demlrel komandolara »özlü... 11 Ecevit ülkeyi demokrasiy» fötürmü», Demlrel «skerl müdahaleye lürüklemiş... 12 Ecevit $air, Demirel isadamı • müteahhlt... tki adamı çöyle yanyana koyarak «Uıcı gözle biktığınız zaman hangisinl seçersinlı Allahaşkına? Sorunun cevabım Ereğli emekçileri versinler. Acaba neden? Bir İspanyol Öyküsü Bir tspanyol öyküsü geliyor akla: tspanya'da trenler bizdekiler gibi tek yolluyaruş; karsıdan gelen trene yol vermek için ara istasyonlarda beklemek gerekirmiş. Barselona'dan Madrid'e giden trende, bir İspanyol köylüsti de yolculuk edermiş ilk kez. Treni ara istasyonda durmus; yolcular, vakit geçinnek için, lnmişler kalkısı beklerken. Az sonra, tren kalkıvermiş; karsıdan gelen tren gırmış lstasyona. Köylü. bu degişlklıkten habersiz, kompartımanına gelmis. Bakmış, yeni ytizler var. «Yolculuk ne yana?» dıye sormuş. «Biz, Madrid'den Barselona"ya gidiyonız» demiş yeni vol arkadaçlanndan birl. Kövlü şaşırmış; basmı sallamış sonra: «Amma da ilerledi şu teknik'» demiş; «Ben. Barselona'dan Madrid'e, sizler Madrid'den Barselona'ya gidiyoruz; hepımiz de aynı trer.deyiz, aynı komnar*ımandayız! Hayret dogrusu!» Bakın siyasal partilerimize. Bakın da, elinlıdeyse, İspanyol köylüsü gibi şaşmayın! Varsın Güİsünler «Gerçekçi» sayümayacak (hele «kısa sürede «onuç veren» sonuçlar tutkulusu, «pragmatik» geçinen politlkacılarırk kahkahalarla gıilebilecekleri) bir görü? öne süreyim mi? «Büyük sayılan partilerimizin yör.eticıleri, belkı de siyasal yaşamımızda bir «dönüm noktası» olabilecek bir fırsat kaçırmaktalar, bu son günlerdeki davranıçlanyla. Bu heyhevü günlerde, karşı partilerden binbir hesap sonunda ayrılroiî olanlara, tören mören bir yana, kucak açacaklan Fetih Nesii'ni Tanıyalım! OKTAY AKBAL Evet Hayır MiLLi EĞiTiM MEVZUATI VE REHBERi GÜNÜN KİTAPLARI «Bahda öyle birkaç vitrin süsünden başka bir şey yoktur. BJtılüaşmak sevdasiyle gençliğe kıyümamalıdır. Türk gençliğ.ne verilmek Istenen şekil tutarsızdır. Müfredat yanlıştır. Bugün Türk gençliğine yanlış metodlar tatbik edilmektedir. Yarım asırlık Cumhuriyet Türkiyesinın maarifçileri gençliğın tek »orumıu«udurlar. Baştan aşağı kompleks kokmaktadır. Sonuç olarak Türk «ençliği büyük bir kriz geçırmektedir. Bu fizyolojık ve psıkolojik bir buhran değüdir. Manevi eğitım alamayışın yarattığı ruhî bojluklann lonucudur. Batı kompleksinden onu kurtarmak gerekir. Bugun Yinninci Asor hastadır...> Sağcı bir öğrenci derneği ortaöğretim öğrencileri trasında bir yanşma açmıs. Konu «Türkiyede Gençlik»... Sanırun Milll Eğitim Bakanlığı da bu yariîmayı tüm okullara duyurmuş. Öğrenciler yazılannı haarlayıp göndermişler. Bu sağcı demeğın üniversitenin en sağcı öğretim üyelerinden ve basınm da en sağcı kişilerinden kurduğu bir jüri incelemiş bu yazılan, birinciyi, ikinciyi, üçüncüyü seçmig. Sağcı bir gazete birinci gelen yazıyı yayımlamıs. Işte yukanya «ddığım cümleler birinciliği kazanan genç luzm sözleridir. Yinninci yüzyü hastaymiî, Türk gençliği bunalım içindeymiş, yarun yüıyıldjr Cumhuriyet eğitimi yaruıa yötıtem uyguluyormu?! Manevi eğitim yoksunJuğu imiş bu yanlıf yöntem! «Peki çare? MSP'nin, MHP*nin tuttuğu yoU hem ırkçı turancı olacaksın, hem de |eriatçüık yolunda gidecekan. ancak • •aman, bunalım bitecek.» îstanbul Kıa Lisesi öfrencllerinden Emine Kepçeoğlu adındaki bu öğrenci, bakın daha neler neler yazıyor: «Yirminci yüzyJ hastadır. Onun gerçek doktoru İslâmdır. Reçet» oradan alınmalıdır. Sahte reçeta dağıtan kaynaklardan Türk gençllği kurtanlmalıdır. Böylece Türk gençlıği çagın en büyük lideri olacak ve asn mâna ve maddesiyle arkasından sürükleyecektir. Bu, asnn kurtuluşu, cihanın huzur ve refah içinde yaçamasının bir başlangıcı olacaktır. Bütün buhranlar bununla son bulacaktır. O zaman çağ ilerleyecektır. Bütün bunları Allah diyerek var olan, ecdadına, geçmişirıe, tarüune yar olan ilim, iri&n ve faziletle yanşan, böylece fezalarda uçan bir nesil yapacaktır. Bu, ne devrim neslidir, ne de şunun bunun luıklası bilmem ne «izmnli bir nesildır, Ancak ye ancak fetib. neslidir. Büyük doğu neşlidir.» 1975 yılında, Turkiye Cunthuriyetinin elli ikinci yılında onbeş, onaltı yaşlarında bir kızın bu tür görusleri savunabümesl çaşırtıcı olduğu kadar, üzücüdür de... Kemalist Cumhuriyet'in bekçileri olan gençlerimiz için de bakın neler neler var! Gerçekten kopmuşlar, bilime sırt çe\irmişler, kültüre düşman kesilmişler, varsa yoksa hayaller hayaller!... Ecdat, geçmiş, İslana, letih, nesil bilmem ne dediler mi, atuamını tam olarak bilmedikleri arapça, farsça sozcükleri bol bol kullandılar mı, her sey oldu bitti sanıyorlar!... Fetih nesli kurtaracakmış dünyayı! Nasıl yapacak bu işi, herhalde «iman gücüyle»... OsmanU Imparatorluğunu çöküşe götüren de bu kafa olmadı mı, her yeni evrime, her atılıma karşı çıkanlar, bu bilinçsia öğrenci gibi düşünenler, o öğrencinin kafasına bütün bu çagdışı safsatalan sokanlar, onlar gibi olanlar... Bu fetih nesli yabancı ülkeleri ele geçirmeyecek 1 Ne yapacak peki? Kendi ülkesini «zaptedecek»! Hem de «kahredlci» adımlarla... «Bu korku değil, ürperiş ve titreyış neslidir... Biz otuz ikı dişimizi etimize gömerek o nesli bekliyoruz... Bu nesil sancağı çekmiş, sanla serefle, vakarla kahredici adımlarla, her şeyı teslim ala ala merkeze yaklaşmaktadır. Kısa bir zaman sonra merkez duşecek» Merkez, başkent Ankara mı? Fetih nesli gidip Kıbrıs"l, Rod'os'u, eski Türk topraklarım fethedemediğine göre, olsa olsa kendi başkentini fetheder! Nasıl yapacaklar bunu, ellerınde sopalar, gazoz şişeleri, jişler, bilmem neler kurt seslerl çıkararak, karJeşl kardeşe kırdırarak mı? Kımi kahredecekler, kendi vatandaşlarını mı, arkadaşlarını, dostlannı mı? «Merkez» düşünce bakın neler neler olacakmı?... On beş, on altı yaşlanndaki blr kızm yazdığı, ya da kendisine birtakım «mihrak»larca yazdırılan bu kompozisyon şöyle açıklıyor «fetih nesli»nın merkezi ele geçirdıkten sonra yapacaklarını: «Aj'asofya'dan yükselecek Ezanı Muhammedi ile Ehli Salip bir daha toprağa gomülecek, denize gömülecek ve tarıhin karanlıklan arasmda yok olup gıdecektir. İşte bunun belırtilert görülmektedir. Gazanız mübarek olsun.» Ayasofya yabancı bir ülke, onu ele geçırip ustüne bayrak çekmek büvuk bir «gaza»!.. Acımalı böyle duşünen «fetih nesli»ne!« Hele lon satırlar büsbütün dokunaklı: «Ey nesil, beklemlyoruz «eni artık, beklemiyoruz, çünkü o nesil biziz.» Hoş geldiniz öyleyse, buyrun «feth» edin ülkemizi, baskentimizi ele geçirin, Ayasofya sizi bekliyor! Gazanız mübarek olsun!. Atatürk Cumhuriyetinın, devriminin, Anayasasımn tüm llkelerine yüzde yi'z karşıt düşünceler değil mi bunlar? Evet bu tür çağdışı düşünceleri Meclis'te, basında, hatta hükümet lçinJe bile savunanlar var. On beş . on altı yaşında bir kız bütün bunları kendiliğinden düşünüp yazabilir mi? Şimdi soruyorum: Eğitim Bakanlığının yetkılilerı, îstanbul Kız Lisesi'nin müdürü, öğretmenleri böylesine karşıdevrimci, Atatürk düşmanı fikirlerin Eçık açık savunulma«ıncan yana mıdırlar? Hadi jüride yer alan bazılan böyle safsatalara bayılsınlar, ama Türkiye Cumhuriyeti Eğitimi nasıl se.ircl kalabilir böyle Atatürk Curahuriyetinin temel ilkelerini yadsıyan birtakım •afsatalara?... ISMAIL CEM OLAYI 10 TU Son gunlerde »dmdan en çok bahsedUen THT ve !stnail Cem olayuun içyüzü. tSTEME ADRESİ: P. K. <7 Beyaut Îstanbul Genel dağıtım: GE Sadrettin Sürbahan 400 uyta 40 IX. PX. 321 B&Kanufcla* Anksrs VİLAYETLER VALÎL nyatı 40 Llr» BEMZİ KİTABEVİ REMZt ŞAHDJ YAZDI Millî Mücadelede Erdehat ATATÜRK KtTAPLARI Y. Nabt: ATATÜKK YULU Y. Nabi: ATATÜBKÇÜLÜK NEDtR Kansu: ATATÜRKÇÜ OLAIAK Kansu: ATATÜRK VE KURTULüŞ SAVAŞI . 1. Akay: ATATÜRKÇÜLÜGÜN İLKELERİ Kansu: ATATÜRK VE KURTÜLÜŞ SAVAŞI ... ATATÜRK DİYOR Kİ ATATÜRK'ÜN ÖZEL MEKTUPLARI ATATÜRK ŞttRLERİ ANTOLOJtSl ATATÜRK VE EDEBİYAT ATATÜRK YOLUNDA 40 Y1L S. N Ö/erdim: BAYRAKLAŞAN ATATÜRK ... TARİHÇİ GÖZÜYLE ATATÜRK M Baydar: ATATÜRK'LE KONUŞMALAR MÜSTAFA KEMAL VE ÇE^EClLtK . ... VARLIK YAYINEVt. Ankara Caddesi | TU 10 TL. 10 TU 8 TU 10 TU 10 TU 8 TU S TU 5 TU 10 TU 10 TU 10 TU 5 TU 5 TU 8 TU Todor Jivkov Barış ve İşbirliği YENt ÇIKTI... KÎTAPÇINIZDAN ARAYINIZ^ HABORA KiTABEVi P.K. 6 Beyazıt ist DEMOKRATİK SOL ve ÇAÛDAŞ SAÛCI ECEVİT Piyatı: 15. Lira Genel Dağıtım: Ulusal Dagıtun Ataç Sokak 48/1 ANKARA Tek siparislerde pul gönderilmeıl rlc* elunur GERÇEK YAYINEVİ p.k 655 îstanbul dizisinde sunar 45 inci kitap: samed behrengi proî. dr. lcavitorhan tütengill SAVAŞ ROMANLARI lORSAlTlİRIlTFMlN Y&PISIVESORUMLAH 20 lira SERİSİ .YUSUT m J S ' u n belgefere doYonon SON KİTABI.. BOTON KtTAPÇILATO» ARAYMIZ ' BASIN KARTI CEStTLERl I KARTI KİMLERE VESİÜIt > G«ETECIDE ARANAN M m k l E R MURACAAT ŞEKU İSTENEN BEL6ELER ' BASIN KARTI İSTtSMARCnjUH BU KİTAPTA Yenl BASN KARTUUH YONETMEÜÖI n G A Z E T K * J O I •S'H KtnpMn kopsovan bro^Crts birükts 1» T l . u « n « U 12 Tl Posto Pu'u kareılıSında do gen<JwBIr. ADRES : P. IC Î3« OSMANBCY ÎSTANBUL OENEL DAĞITIM : ARKIN OAĞITIM MRKECİ İSTANBUL f ifi ŞİP • • ^ j KONUK YAYINLARI İİİ İIPfâLİ (masal) 10 üra PÜSKÜLLÜ DEVE (masa!) Samed Behrengi (çıkıyor) KARGALAR (masal) Samed Behrengi (çıkıyor) ARKADAŞ KİTAPLAR Yayınevi Cağaloğlu İstanbul MarksistLeninist bir yaklaşımla Gerçekteve Eylemde 633FİLO Ve şimdi de MoniqueRotondWeyl P K 749 İSTANBUL Dersim 1937 belgesel romanının ikinci bölumü SID Tflrkler »Gtzi belgelerin ı$»ğında Medine Müdafaası »Çöl Kaplanı Fabreddin Pasa'nın hâtraları * 582 Soyfa Ta<%a. F E K İ D Ü » KAMTJEMIB İBHic Dıksiı 4 Q T L . PEYGAMBERİMİZİN GÖLGESİNDE Cem TOPLU İSTEKLERDE "s 25 tNDİRİM YAPILIR YASMUR YAYINEVİ P.k. 7SİSTANBUU DAĞITIM: BATEŞ • Stereo BANT doldnmlnı OKTAY AKBAL İNSAN BİR ORMANDIR Roman E YAYINLARI 15 LİRA Diztae Köyü, Kırmıl, Vartenlk Laş Oerosi ve Ali Boğazı olaylarını yansıtan eser Dört renk ofset kipak 20 TL. Ödetıeli ve Pul karşılığı gönderilır. KİUpçı'ar» î 60'hk. 8 1ira • KtTAPts % <S tndirim BütÜD Tayınlar mevcuttuı. auuo kdtapük Ocretsl? bor*rQrümÜ2Ü tsteylnlz Posta masrafsız ödemell tndirimU kıtap göndertllr. ISTANBCL KİIAP KHLfİBO Ciül Slneması Yanı ŞEHZAUKBAŞI konuk yayınlan ' YAKIN ÇAGLARTARİHİ 1648 İNGİLİ2 BljpJUVA yılmaz güney N.V.Yeliseyevo/|/ Ali Sif ahi Mebmst (h.tnıir RiiMrlı Sokak. 6/A M1170 r ANKARA OATİC KHap da#ıtı«n TıL 38 78 6 İZMİR DEVRİMINDEN 1918 SOVYET DEVRIMINE,KA(»R GEÇEN 270 YILLIK SlNIFMy^ADELESİ VE BİLİMSELSO^YAUf MİN DOĞUŞU P K.749 ISTANBUL ;• SALPA Ödaımltot«tr«odr*sl:GÖNEY FİLM sabzagacı cod.2 BeyogluİSTANBUL