02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İKÎ CUMHURÎYET 14 Nlsan 1975 arnan zaman gazetelerde, orada burada haberler yayılır! Bilmem kaç yaşındaM minik harikalar yaratıyor! Koca koca adamlara, bilgınlere, sanatçılara taş çıkartıyor, meydan okuyor! diye... Bir adı da vardır bu çocuklann: Hanka çocuk! Bunlann boy boy resünleri de yayınlanır, genellikle yanı başlarmda kendilerinin en azından üç katı daha büyük boylu bir erişkin kişiyle. Bu kişı çoğunlukld o küçüğun özel' öğretmenl, eğitıcisi, ya da reklâmcılığını üzerine almış olan, yanı çocuğun bir sirk hayvanı gıbi doğa dışı kötüye kullanılmasına maşalık eden, bu arada kendisi de az çok sebeplenen, bir aracıdır. Oysa, bütün bu olayların ardında asıl harika yaratıcılan olan, çocuğun anababası yatmaktadır. Bunlar çoğu zaman perde arkasında oynarlarsa da bazı hallerdi, narsizmalan gem tutmaz bir halde göstermeci olanlan kendilerini de açıkça ortaya koyar, bu fotoğraflardan eksık olmazlar!... Eline koca bir paletle boyuna yakm büyüklükte fırçalar tutuşturulmuş bir'durgun bakışü çocuk, veya bir eliude koca bir oyuncak ayı, öbür elinde bir keman tutan bir gariban yavracak dıştan reklâmı yapılan tüm şatafath görüntüye karşm, işin sahne arkası düşünüldüfünde içler acısı bir görünümdür aslında!.. Bunun ardında yatan ilk psikolojik r.eden ana • babanın psikopatolojisinden gelmektedir. Kendi isteyip de olamadığı şeyi, ille de çocuğunun olması ve çocukla birlıkte bunu kendisinin de sanki kendisi oluyormus gibi yaşaması dileğıdır. tlk bakışta normal, olumlu bir istek gibi gelen bu duygu, sımrlarını zorlayan. gerçek olanaklann üstüne çıkan bir istek olduğunda, hasta bir duygu, bir tutku halini alır. Z OLAYLAR VE GÖRÜŞLER HANGİSİ "HARİKA,, Prof. Dr. Günsel KOPTAGEL İLAL sel çıkarlar da katılır. Hele şöyle bir 2530 yıl kadar öncesinden başlayıp ülkemizde şatafath gösterilerle ortaya konan devlet yardımı da yasa maddesi olarak yerleştıkten sonra bu îş bir harıka çocuk çıkarmak yoluyle tüm aıleyi çalışmadan kalkmdırır bir nitelik de almış, nerdeyse harika çocuk çıkarmak bir çeşıt meslek halini alır olmuştur. Bilindiği üzere, bu çocuklann harikahğı, ya da dahiliği belll bir Jüri kunıiuna kanıtlamp kabul ettirildikten sonra, bu çocuk «daha iyi ellerde ve ortamda» (!) yeüştirilmek üzere Avrupa veya Amerika'mn en eleküstü kerıt lerinden birine devlet hesabma gönderilir ve küçük çocuğun yaban ellerde anasız, babasız durmasımn psikolojik bakımdan kötü etkili olacağmdan ötürii anababa da, yani tüm aıle, bütun harcamalan devietçe karşılanmak üzere. birIıkte göndenlir. Eh, boyle bir olanak sağlandığında da baba yurttaki ufak işini bırakır, hep bırlikte giderler. çocuk büyüyene dek orada beslenirler! Buna da bir çeşit meslek demek dcğru olmaz mı yani? Gelelim şimdi. psikoîoji. bakımdan da iyi yetışmesi için bunca zahmete katlanüan çocuğun gerçek psikolojik yaşantısına: Bu çocuk bir harika çocuk olduğundan Szel eğitimle yetiştirilecektir, 3rani her çocuk gibi değil ci.r, yani her çocukla. başka bir deyıle, aielâcle çocuklarla bir arada bulunamaz, dolayısıyle okula gönderüemez. öbür çocuklarla oynayamaz! Bu çocuk harika çocuk olduğundan, harik?sı olması tasarlanan o konudaki harikalığmı kanıtlamak için Uerlemesi. doiayısıyle o konuda paralanırcasma çalıştırılması gerekir! Öyleyse. günde bilmem kaç saat çahşacaktır. özel öğretmenlerle. dzel eğiticilerie. onlardan arta kalan zamanlarda da anababasının denetinn ve dürtüklemesi altında. Yaşıtları b'üiçede. sokakta, mahallede oynarken, kosarken. dövüşürken. o. kristal fanusu içinde çslışacaktır. çocukluğunu bilemeyecektir, anlayacağmtz! Beri yanda bu göstermelık olarak yetistirilen bir varlıktır, dolavısıyle harıkalığını her fırsatta gösterecektir, yaptığı şey durmadan büyüklere gösterilecek, çocuk allanıp pullamp onlarm karşısına çıkarılıp .aıerin. alacaktır. Eh, harika olduğuna göre o. çocukluşun gerektirdiği hafif meşreplikleri de yapamaz. dar sınırlar içinde kısıtlanmıştır davranışları. Psikolojik eğıtimine < H de önem verildiğinden, ons oynama5i ıçin de saatle zaman ayrılnııştır bazan. ama bu oyunlar ve oyuncular da onun harikahk şpnaryosurtu hazırlayan kişilerce düzenlenmiştir. Oyunlîr nedense hep küçük yaş ojiın ve oyuncaklan ohıp, aile bir çeşit korkar çocuğtın büyümesinden. Çünkü çocuk büjTİrse harikalık niteliğini yitiverecek, ii ginç olmaktaa fik»c«)rtır. Onun çocukken yaptığı seyleri büyüklerin y»pmasj çok olağandır. Garibe olması ancak çocuk kaldığı türece olanaklıdır! Bo;, lece, çocuk, yalnız bir dünyada, çevresi hep kendisinden buşeyler bekleyen ve yaptıklarmı pohpohlayan büyüklerle çevrili olarak yaşar, gerçek yaşamı öğrenemez ve yaçam içinde gerekli olan kendi kavgasını yapacak gücü ve alışkanhklan edinemeden büyür. Bu arada sırtında da kocaman tasıyamıyacağı kadar büyük bir sorumluluk yükü vardır !.. Bu çocuklann sonu ne olur? Tek sözcükle en azından nevrotik birer kisi oîurlar! Bunun yanısıra pek çoğu da yasam iç^nde başanlarını sürdüremeyıp zorluklarla karşılaştıkça bunlan yenme gücunü öğrenemediklerinden yıkılırlar. Genç yaşta >orulmu?, tüketilrnış. toplumla bağdaşamayan insanlar olurlar. Bir kaç tanesi belki o yetıştikleri dalda iyi niteliklerini sürdürürler, ama insan ola• *k tam doyumlu ve mutlu kiş'ler olamaz.lar öbürleri ise ya erken yaşta başkaldırıp isı yanda bırak:r. ama ondan sonra da başka bir işe yaramaz, >a da kendüerini sonuna dek zorlayıp bu isi sürdürür. fakat sonunda beklenilen yere varamadıklaında türlj gösterıleı ie ruhsal ve yasaniı olarak cokerler!.. Böyle bir durumda çocuk mu. yoksa anababa •nı. hangisidır acaba harika. diye sormakta haksız clmayız herhalde. Beri yanda. ne olacakları, çocuklukta biraz erken gelişme. birar da çevresel iorlamayla gösteıdıkleri o nitelikleri daha sonraki yıllarda sürdürup sürdure:neyecekleri belli olrıayan bu varlıklara devietçe yapılan bu yatırım, ekonomi bilimi koşullanna gore de uyarsızdır bir bakıma. Sonucu beîirsiz bir işe, hem de sülalesiyle birlikte, dış ülkelerde sürdürülecek bir eğıtim ıçin yapılan böyie bir yatırım. olumlu bir yatırım oîmadığmdan ba^ka. henüz ekonomik kalkmma doneminde olan bir ülke ıçin büyük bir lükstur de ü^'elik. Onun yeıine aynı yatınm. ne olacağı artık belirginleçmış. ki?iliği gelişmiş. daha biıyuk yastaki yüksek eğitim düzeyindeki genç'.ere. onlara fazla lüks değil. yurt içindeki eğitimlerini ^ağlamada destek olmak uzere vapıl?a. geleceği ve verimi belli, olumlu bir yatırım olmaz mıyriı, dersıniz?.. Haf tanın raporu KOMÜNİST! ÜNİ SADUN TANJU 15 haziran 1P55 günü Ankara'da İsmet Paşa'nm evinde paşa ile uzun bir sohbetten sonra Uius gazetesine geldim. Paşa ile. Demirel'in Karadenız gezısı sırasında rrruhalefetl komünıstlıkle suçlayan konuşmaları üzerinde durmuşruk. Demırel. ittidara jrelmezlrrse ülktnin kınl komünUmin kucasına düşeceğlni lıer gittiği yerde söyleyen; aileyi, malı miilkü. naınus ve şerff! kurtarmak için Tann tarafından Sönderilmiş bir kurtarıcı rolündeydi. Bu rolü çols kötü oynadığı halde on vıldır hiç bırakmadı. TERÖRCÜLER Ben on yaş dahi gençtim o tarihte. Devlet sorumhıluğunu jııklenecek bır kiîinin. kahvehanede aklına geleni soyleyen bır kızgın emekh ağzıyla konuşmasını çok hafif buluyordum. Dünyanın büyük bir kesiminde sosyahst yöne tımler vardı. Biz bunlarla siyasal ilişkiler içindeydik. Sankl bu ülkelerde halklar ınsanca bır yasamın içinde degılmışler ve her an Denurel gıbı bir kurtancı bekliyorlarmış üslubu ile soylenmış sözler, çağdaş uygarlığa çok eski zamanlardan düşmüş bır msanın ağzından çıkıyorlarmış izlenimını uyandırıyordu. Paşa ile bu görüsleri paylaşıyorduk. O. bu tarz pohtikanın hâlâ en kolay ve en geçerli yol sayılmasını. polıtık kadrolarm henüz gerçek sorumluluklarım kazanamam:s olmasına verıyor. da^ranısı benım kadar önemsenıiyordu. Uzun politık hayatını gizlı açık bu tarz suçlanıaiann ıçmden geçere'î yaşamıştı. Kaybolan zamanı pek onemsemıyor. toplunılar ıçin daima kayıp zamanlar olacajını düsünüvorcıu. Zamanın önerranın pek dennden duyuldugu yenı çağa, her şeyın ağır sktığı baska bır çagdan gelmıştı Paşa. Tep'sıleri benımkine benzemiyordu. Bu duşüncelîr içinde, Ulus'a dönünce. arşıv odasına kapandım ve 16 haziran 1!W5 günü çıkan «Kâfir» başlıklı I:kramı yazdım. Her yeni düşünceyi küfiir savıp sahiblni «kâfir» dive öldüriip yok etmcge kalkan orta zaman sııçlaması Ue; tüm muhalefeti ve çağdas. devrimci düşünceyi komünistUlî olarak halka taslatmak isteği arasında en küçük bir fark voktu ve üstelik vnnetinıe he\eslenen kim«eleriıı bu kadar eski kafalara sahip olmatarı, bir orta zaman teröründen daha korkunçtu. Bir harika çocuk nasıl, ne şibi dürtülerle çıkar, ne koşullar altında yetiştırılir ve nasıl sonlanır, tasanmsal olarak izieyelim: Ana babadan birinin, ya da her ikisinin de ıçlerinde gızli kalmış bazı heveslerı, tutkulan vardır ki bunu yaşamlarında gerçekleştirememiş, oysa duş dunyalarında kurmuş durmuşlardır. Kendilerinin gerçekleştiremedıği bu sevı bir çocuklan olduğunda, onun gerçekleştirmesıyle yenidea yaşayacaklardır. Buna bazen madde Bir Gecelik Vicdan... OKTAY AKBAL Evet Hayır 60'lık. 8 lira GÜNÜN KİTAPLAKI t Stereo B\M doldnrnlnı HÜKÜM Sız şimdi olanlara bakın. Yan çıktı. Arkastndan da lnyamet koptu. Btitün sağ basın Ulus gazetesinde komurusrrun övüldügünü manşetlerıns geçırdi. Demirel'm yambasır»cta ne kadar ögrenci dernegi, meslek örgütü, çıkar kuruluşu varsa bildıriler yayınladılar. Sagcı yazarlar kollan sıvaduar. Orhan Seyfi Orhon'lar, Kadircan KafUTar, Mümta* Faik'ler, Tekin Ererier, Ahmet KabakUlar, Tank Buğra'lar. benım «uygarca davranın. bir rejimi savnnmak büşka, \nğınla ulusun, devletin benimsedigi başk» bir rejimi seviyesizce, ıterçek dışı suçlanuk başka şeylerdir, biri çağdaş dünyada karşı fikirlere, VandaUar glbi saldıran ilkel lnsaniar baline soknyorsraıuı» sörlenmden açıkça 15lenmiş komünizme övgu suçu çıkarrtılar; ve Demirelciler Kayseri Senatöru Hüseyin Kalpaklıoğlu'na Senato kürsüsünde benım yazımı okutup hükmü verdıler: «Bu, tam ve eksiksiî sekilde komünizm propagandasıdır!.* icdan .. Insanın neresindedir o ne olduğu bılınmeyen «şey»? Elle tutulmaz, gozle görulmez şeylerden soz etmek tehlikelidir. Geri donulmez yanılgılara götürür kişiyi. «Vicdan» demiş durmuşuz saygıyla. Nerdedîr, diye hiç düşünmemiîiz. Kafada mı, yurekte mi, midede mi, yoksa daha bafka yerlerrie mi? Huzur kaçıran, rahatsız eden bir şeydır bu «vicdan». Bir yuk, taşmması kolay olmayan, insana batan... Baktım «Türkçe S6zluk»e. Vicdanın Türkçeda karş;lığı yok! Yalnız tarnmlamıslar. Gelin birlikte okuyalım ne demekmış vicdan? «Kışinin kendi nlyetlerini, eylemlermi ahlâk bakımından iyi ya da kötü bulması, aynı zamand'a doğruyu lytyi yapma yukumünu taşıması.» Demek bir insan, niyetlerınl, eylemlermi ahlâk tartısına vuracak, iyi mı doğru mu diye blçecek, byle blr kara:a varacak... Burda bir sorun daha çıkıyor. Neciir ahlâk? Onun da tanımı çbyle: «Bir toplum içinde ki^ilerın uymak zorunda bulundukları davranıs kurallan». Demek vicdanlı kişide her şeyden önce «ahlâk» aranacak. Ahlâk yoksa vicdan da yoktur. Ahlâksız dedınız mi birine, bileceksiniz onun «vicd"an»la hiçbir ilgisl bulunmadığını. Turk Dil Kurumu ahlâk sözcüğünu «aktore» diye karşılıyor, ama «vicdan'ın blr karşılığını bulamamış. Bundan da anla^ılmıyor mu vicdan. denen kavramın, o Anka Kuşu'nun onemi, değeri... Hemen hepiniz hatırlayacaksmız, vicdan aynı zamanda bir özel addır. Son zamanlarda yenı doğan klz çocuklanna bu ad hemen hemen hiç verilmiyor. «Vicdan hanım»lar epey yaşlıdır. Ya rfa Dİrtaklm satılrft"kadırîtar"v"iı!fcftrî 8d!n1 ttrttrni ' ad olarak benimsemişlerdir. Satılık kadın olmak ille de «ahlâk.tan uzaklasmak mıdır? Bir kadmi «satıhk» olmh5a'"itaeı" yen nedenlerdedir ahlâkslzlık, toplumdadır. Belkl de bu gerçeği belirtmek içın «Vicdan» adım alır genelev kadınlan, Mademkl vicdan ahlâka dayalı bir değer, öyleyse Vicdan adını almak gerekir diye düşünüyor olmalılar... Böyle kadmlar durumlannı benlmserler, bundan gocunmazlar. Kendi lşlerini kurallarına uygun olarak yerine getirirler, vicdanlarına gore bir ahlâka uyarak... Bir milletvekili partisinden ajTildı, ertesi sabah yeniden ayrıldığı partiye döndü. Bu vicdan sozüne o geriye dönüş demecinde rastladrm. Diyor ki, «Gördüğüm lüzum üzerine partunâen istifa ederek dün partiaiz saflanna katılmıştım. Bu, bir gün içersinda yaptığım vicdan muhasebesinde her ne pahasuıa olursa olsua ve hakkımda ne düşünülürse düşünülsün partimden kopamayacağımı anlamış bulunuyorum.» Yetmezmiş gibi yinni dört saatlık parti arkadaşlarına da öğütte bulunuyor: «Bu vefayı CHP lilere de tavsiye ederim..» Hakkımda ne düşünülürse düşünülsün dediği için ben de bu konuda düşüneelerimi belirtiyorum. Yüksek öğrenimli bir kişi, bir mühendis, bir bakanlığın müsteşar yardımcılığına kadar yükselmiş bir «vicdan»mı çiğneyememiş. Bakın, ne denlj üstün bir sey şu vicdan? Gözle görulmez elle tutulmaz bir şey dedim, ama galiba görülen, tutulan bir yanı da var. Yirmi dört saat önce partisinden ayrılmayı gerekli gören kişi «vıcdan>ına başvurmus, geriye dönmekte yarar görmiiş. Demek vicdan öyle havada, boşlukta, |U günlerin dillerde dolaşan ünlü bir şarkısuıdaki gibi •orda burda şurda» değil, belirli bir yerde. Öylesine canlı ve güçlü ki poliükacılann karşısına gece yarüanndan sonra çıkıp yollanndan döndürebiliyor!.. Hem bu «bir gecelik» bir vicdan. Keşke iki gün önce karşılaşsaydı onunla! Yazgısı böyleymiş, herkesin vicdanı a>n ayn yerlerdedir, onunki de bir güven oylaması öncesinde varlığını duyuracakmış. AP'den CHP'ye. sonra yeniden AP'ye geçen milletvekili bir polıtik sırat köpnisünde burun buruna gelecekmiş bu vicdan denen şeyle. V alex la guma » KtTAPta % ZS Indirtra Bütün T«7inlar mevcuttur WH0 kltapllk Ocretjlı borsürumüzâ tstevtnlz Posta tnasrafsıı öcfemelı lndlrtmU kıtap rtllt ISTANKHL KtTAP KIILfBO Uul Slneması 7«oı SEHZAOEBAŞ1 sısler dağılırken Dersim 1937 belgesel romanının ikinci bölümü KURBAN TÖRENi YAZ&N borboro/ bouharo TUTUN GÖZLÜM NAZMt GÖREN Bu yapıtında, aydınlığı arayan gençlerle, bu gençlero karşı çıkan guçlerin uğraşılarmı ve sevgilerini dile getiriyor. tsteme adresi: Faık Akçay, P.K. 11 Zeytinbumu Ist. Not: 10'dan yukan istekierde *'o 40 tadirim yapılır. Diztaş Köyü, Kırmıl, Vartenık, Laş Deresl va Ali Boğazı olaylarını yansıtan eser Dört renk ofset kapak 20 TL. Ödemeli ve Pul karşıîığı gönderih'. Kitapcılaf» ındırimlıdır Alı SipaltiMeİMMt foitmu DATIC Kıtap fe»tıa %u»i. 6/A Tel, 117fl 01 AHKARA unm I MR Z I 500 KİŞI IÇİN VÎLAYET ER VALÎLER Vlyatı 40 Urs PEMZİ KİTABEVİ Millî Mücadelede Erdeha S«natoda Hüseyin Kalpaklıoğlu benira yazımı okurken. ne ismimden bahsedıyor, ne de hangi gazeteden okudugunu »oylüyor. Şimdi size bır yazı okuyorum diye başlayıp ilerledikçe, CHP sıralannda sinirlenenler oluyor. Bunlardan biri de Ferit Melen. Yanındakl arkadaşına «Klmden bahsediyor bu aUahaşkına?» diye soruyor. öğrenince telâşlanıyor. Yanyı getirtip bir de kendisi okuyor. O sırada CHP Genel Sekreterl Dr. Kemal Satır. Melen'den başkalan da Satır'a koşuyorlar. Başlıyor CHP'nin içinde de bir kaynaşma. İlk iş hemen Prof. Nihat Erim'e bir makale yazdırmak, 17 haziraa 1965 tarihli Ulus'un birincl sayfasmda «Uyanık Olalım» başlıgı üe Erim'in politika Vandallannı yumuşatıcj yazısı çıkıyor: «Bizim anlayışımızd» Türk mffletlnln yflkselmesl, daht mutlu yannlara kavuşması demokrasiyi reddeden, toptancı, tekelcl rejlmlerie Mflanamajs. Maskelenmiş veya açık her türlü hürriyet düşmanı akımlar karşısında hufün her ta» mandan çok uyanık davranmak lomndayız.» Erim'in hele yazıya giriş paragraflan enles: «Son yıllarda yurdnmnzda düşünce özjrörlürü yeni geHmeler lçindedir. Çok partiU yaşayışa geçtiğimiı yıllard» TB n Mayıs 1960'a kadar pek fazla üzerinde dunılmayan m » •eleler şimdi rünün konnsu olarak serbestçe tartışılıyor. Ban düçünceleri klml vatandaşlar rahatbkla tenkid »özg»> cinden geçirip, çürük yerlerini kolaylıkla bulup ortaya koyabfliyorlar. Bunun yanında kimi de endlşelere kapüıyorUr. Nereye •ridiyoruz, ne oluyoruı sorusunn soroyorlar. Hemen açıklamak yerlnde olur. tşaret edllen sornyn »ne sürenler haklıdırlar. Çünkü düşünce özgürlüiünden raydalanarak Uerlemek ve devletin idareslnl ele geçirince, kendislne ujmayan bütün akımlan, düşünceleri yasaklayıp, diktatorya İcurmak isteyen antidemokratik doktrioler de, bulandınlan sularda balık avlamak isterler.» DORUĞA VARAN İLİŞKİLER Brıtannıca ENCYCLOBEMA Türk aydınları için özel bir fırsat yaratarak dünyanm en büyük kültür hazinesi 24 ciltlik l ; ENCYCLOPAEDLA BRITANNICA'yı \ \ % 50 den fazla indirimle Bunduk. ît> Elirnizdeki seriler bitti fakat istekler bitmedi Şimdi yeni bir kontenjan sunuyoruz. Siz de EN'CYCLOPAEDIA BRITANNICA'yı °o 50 den fazla indirimle 6000 TL. yerine 2930 TL. ye almak istiyorsanız, aşağıdaki kuponu hemen bngün doldurup gönderin. Lîse Fen Kolu Matematik Fizik (Klâsik Modern) 1E Kimler ve neden sınıfta kâlıyor? Böylece, Demirercilerle CHP içlndeö tutucular, kamuoyunun pek dikkat edemiyeceğl şekilde elele veriyorlardı. Ertesi gün (18 Haadran) benim fıfera sütunumda iki satırlık bir yaa çıktı: «Sadun Tanju'nun tHus fılm. yazariıtı ü« •likasuun kesilmesine karar verilmiştlrj» Sadece Bülent Ecevit'in o kargaşalık İçinde gayretler sarfetmesl, tsmet Paşa İle görUşüp, bu davranışın aydın kesim üzerinde yaratacağı olumsuz etkllerden sözetmeai sonucu değişttrmemiştir. Bugün Güven Partisi kadrosıtnu teşkil eden eski CHPliler, on yıl önce, Demirene el eıtotmıslardır. Bu düsünsel ve yapısal beraberlik on yıl lonra bngün doru^una rarmışbr. CX]RETMENLERİ ARANPrOR Maaşlı veya ücretli LİS6 I • II II! sınrflanna en az 5 yıl öğretmenülc yopnnış olmok ve TEST THÇNkSİNE vokıf olmak kayrfı i!» mOracaatlarının şohsen yopılmcîi rica ecJilir. barbiânâ MiLLi EĞİTİM MEVZUATI VE REHBERi Sadrettin Sürbahan 400 sa>1a 40 TL. P.K. 221 Bakanlıklar Ankara Emperyalizm ve Faşizm Halkın Sesini Susturamaz! İKTİDAR HIRSI Şimdi, lfctıdar hırsının sıtma nöbetleriyle yaşanmıç son bir baftanın iç ve dış manzarasına bakıyorum da, çağdaş dftnya pek çok yerde hâlâ çağına erişmemlş yönetici kadrolarm eunde acılar çeUyor. Portekiz'de devrimci sol bir iktidar gelişiyor diye, egemenliklerinden bir parçanın koptugunu hissedenler türlü oyunlara gınşiyorlar. Franko tspanyasında terör başladı, komünızmi övmek suçundan aydınlan topluyorlar. Vietnam'da ve Kamboçya'da devrimci güçler. askeri ve siyasal destegini çekmiş yabancı devletin yalnız bıraktığı işbirlikçi iktidarlann üzerlerine yürüyorlar ve bızım sag: «Komünistlerrien ulusai kurtuluş ırüçleri diye söz edilivor» vaygarasiyle, radyo ve teierizyondan önemll gazetelere ve yazarlarına fcadar herkesi komünizm propagandası yapmakla suçluyor. Mustafa Kemal etrarında loplanıp ülkey) yabancüardan kurtarmağa ve bütünlüfünü sağ. lamağa sıvanmış ulusai kurtiilus harekelimize de bundan 55 vu 5nce saç basın avni suçlamayı \apardı. HALKIN SESİ £: 1 Salı günü ÇIKIYOR ! Sirkeci ,YÖNETİM YERİ: Ç atalçeşme Sok. 46: Tl Cağaioğlu . İstaobul VE iÇiMDEN... Geçenlerde, Güney Kore'nin işbirlikçl ve bölücil iktldan taralmdan yedi genç ve aydm Koreli tüam edüdıler. Ülkelerinin ve tıalklarının bütünlüğünden başka bır sey ıstemiyorlardı. Ama bo\unlanna «Hain komünlstler» yaftalan asıldı. Ülke, halk ve vaşam üzerinde düşündıiklert benım düşüncelerime uymuyor diye ölümü acımasızca karsisındatane sunan, böyîe biT özlemle vanan ve vaşamı rıepımıze anamızm aksü^ü pibı helâl tanımayan politika! ira ve polibkacılara içimden kocaman bir OFFFF.., © murat dersanesi : ISTAN8UL Tel 28 4S «8 YAZIŞMA ADRESİ: P.K.ifl2 (Motıi 52) 2863 Eskişehir Belediye Başkanlığından Şehrimizin muhtelif semtlerine âdi kaldırım inşaat işi yaptırllacaktır. İhalesi 6.5.1975 Salı günü saat 15J0'da Belediye Encümeninde kapalı zarî usulü ile yapılacaktır. îşin muhammen bedeh 101479,30 TL. olup geçicl teminatı 6323,97 TL.'dır. Şartnamesi Hesap Işien M'irfürlüğünde görülebiliı. lsteklUerin ihale gününden üç gün evvel Belediyemiz Fen îşleri Müdürlüğüne müracaatları ile tekliflerini havi teklif zarflarını ihale saatinden bir saat evveline kadar Belediye Başkanlığma teslim etmelen ılâa olunur. Postadaki gecikmeler kabul edilmez. (Basın 13822) 2867 AMERİKAN NEŞRlYATI BÜROSU: İSTANBUL İSTANBUL ANKARA İZMİR : : : : îstiklâl Cad. 348 Kat 3 Tel: 44 26 3S44 07 72 Îstiklâl Cad. 337 T e l : 49 35 53 Mıthatpaşa Cad. 31 Tel: 25 53 54 55 Şehit Kevres Cad. 7 Tel: 26 942 | 24 CtLTLIK ENCYCIOPAEDH BRÎTANNIGA fi îtîDlPVtL'. FIATTAN»|ağıda 4H0^»dı3»a | O 2 950.TL. İO 1.250 TL JO S C TL C ' |O 6S0. TL. Fesıa Pesır, veavda 503, 71 d& 2 ay vadşv'a Peîn ve ayc* 4T0 T« dai 5 ay va22,ı« Fesınv«a.da 273Tl danl^ ay vaae, e „ , 7ei • Seh.r: orhan kemaı HILMI YAVUZ C Sc;ir g%n3*î>:.= I TaVu" i .s'eklerd» i* v* neaVk I W.TU ve 5^73, .. . . • Ad.'M : „ BEDREDDİN ÜZERİNE ŞİİRLER 1 t*«r»:d %f t e l » . •yapeîT.at.n Y •Cniı Ba«".Ttl 5t si 405 •• I j h « . : ı ş : J » ı i Eğer okuyacak bir şeyin yoksa. iyi okuma bilmenin ne faydaa var? Tüık Kntüohanecüeı DerneJI istanbuJ Şubesl
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear