23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT CUMHURÎYET 20 Ekim 1975 NE YAPMA yuK^A?... Hı« ABDULGİ1N TURHAIM SELÇUK Büyük Usturalar Şakir BALKI 25 «GaHbs îşier sarpa sardı» rtpd' Krmü^ lle fpi'lnl çok çekmek lstıyordj Yanına ıkı çocuk alre ı'.çenın jol mu tuttu. Tsr koneğın onünde kı elınde bırer çocuk'a srabadan ındi Konağın en pski adamı karsıladı onlan: Puyrun eferdım dedi, aa, bu çocuklar sızm mi* dedl Güldn Mprdıvenlpri tırmardı Dudu knor, ı aç*ı vüm sruleçtl. Z°< r Pl Bev, dedı bunlar da ne bojle' . >e çepıl ÇOCJK bun1 laj" Kınvn bu çocjklar''. 0 da gü'eç bır yuzle Allan bağışlarsa benim Slnan Şu da Çefh Av ne jeker şey bunlar"1 Gel baka\\m Çptın Sen yaramaz bır çocuksun, sen de yaramaz mısın Sıran? Çoouk kızdı, pat dıye Bpnım adım Sman değil, îbrahim' dedi. Bn T17 ':?pnne Zrvnpl çorugun kıcma b'r çur"H'v aftı Ç"fik blr şey mi soyleyecektl; hemen elıne bır çukUata sıkıştırdı, Zeynel. Cocukîar odanın Içinde takla ata dursunlar, Dadu ile konuşmaja ba^ladı Zejtıel Bey Bj ıkı çncjk onun degtldi, havayı bozmak ve iplert bır an flnce >oparmak amacıyla bu ıkı çocuğu konaga apar topar getlrdi Han: jjeçıcı olarak goz bovamak ıstıyorau. Dııdu bu durumu kızına dolayh yollardan anlattı Sü^megö* çr>y bozjldu, Ü7uldü D ıdu da üruldJ a«lın(ia d ıruma. or.un e^kıdon ben süre gelen bır djşunresi ise£ı \ardı. Kırını eşraftan h.riyle evlend^meyl çox arz'Uuvordu Ama ne var kı Zevn»:'l poürre. (•evı nıha\et aranış oldugum adamı, damad: buİTiuştum» dıye aklmdan geç'rmıstl Znmpık Ze\ne''.n durıımu bo^le C'ki''a, ışler bırden kanşmıştı Bu olan bitenler konağı ve iç^ndeKîİFrı o]duxça sarmıştı. Di'du bu ışın arrinı bırakmaya nek ırvetH dpgıldi Avyuka Ç'kin dedı/odjlan aklına Relıvo'du0 Bırkaç gun auşınüp nsırdı Aonakta tçın 1çmı vıyordu Dudu Dızmi yutnrjk! ıvordu. Ora' ı bura\a te'efonla haberler ^ald! Zeynel bev. anvordu K^naktan arandı*ı Zpvnel'ın kulaema gc'dı Kın5c\<» çaktırmadj'ı Vn?gın yolunu tuttu Kap'yı Djdu açtı Kıu S'jrmef;oz SıciKa yoıctu . D ıd'j nun suratı blr karıştr Bt^' run dedı yanm afızla. "aiıpik çnk çık çivinmıştı Hnn«n Dudu nun Pl:nl »avgıvl» öptu Hozlerınl Zeynel'ın ü'e t !np dıkt! sınırtı sınirll Duram on para etmiyor, dedı, g dış: hiç beS*"Tn rorum. Zeynel yılıştı: Har.ımefpndi, dedi, duramda HP v\r kl begenTiivosunuzT Daha ne OISUT canım, bundan daha kotusü var mı? Ne olmuş yaru? . Snc'Tiahyorsunuz' Olsnlar oldu SIZJT sınırlerınız bozulmuç Hanırrpffndi Sız bozdunuz Konak sızın yuz^onJzden blr ttzür.ttl yuvası O'.O'l ÇOCUKLAR L\SAND1H YAŞARKEMAL Çızgiler: Turhan SELÇUK Fotoğraflar: Ara GÜLER Nereden geldîği bilinmeyenler hep belalı yağmurlarda gelirler.. Onun nereu olauguru, buraya ne znman geld gını kımsecık ler bılmıjor tuuada doğmaş, burada buyumu* gıbı. Geldıgı gvır.u bır ı\ıce arj.nsıyorum B r hoş, kiMrcık s..!,l.Z 1ÇOK ı kara. tsmer, ko^aman K O U b r ı.r>cuittu On jaşuıdaydı. On y<!şmdaydı derkcn atmıyorum Mahterem tamı taınına on yaşmdaydı. Bılıyorjm O da yaşmı gunü gtinu,e b,ıyordu. Bos^ztnda asılı torbasuıdakı bır kuj,ıtta 5'aşı, d o ^ım gunu, neredc doğduğu, babasının kım, anasının kım oldugu yazılıydı. tlk onune gelene, kımlıgmı tanıVlımak içm Muhterem hemen ^ağıdım gosterıyordu Geldıgl g\r.ıu iyıce anımsıyo ram dedra ıa, gerçekten bugun, ba an çıkıp gelmış gıbı goîlertmın onurde Muhteremın gelışi, Lodos daha sabahtan azatmıştı Dalgalar kı.Miarı dogujor, asfalt yolu a?ı;. ordu. Lodos azıcık du rur gıoı olurca bır yagmur başladı kı, pat pat duşuyordu damlalar Yogun agır Kabarmış damlalar. öjle damla gıbi degü de a\uç a\oıç dokulmuş gıbı jağ:>ordu Bır alışkankk mıdır nedır Muhterem Yoğuntaş gıbı boyle tepeden nereden geldigı bıLnmcden gplenler hep boyle belsh jagmurıarda gşSrlfSM^ndft bır tuaaf lodoslu, ünır»k,^ so* guk ıvarlı gunlerde gelirler Muft tfrem YoJıntaş oylece yağmurdan çı<:p geldı Buzulmuştü, Uşu> ordj, hıç bellı etmeden kapvdan kahve'e sbzuldu. kapımn t> tekı ucunaa, koşede kendme bır yer bulup sandalva\a tunedj. Yırtık gıyıtlerı bedenıne yapışmıs. kemıklerı cldugia gıbı dışanya fınamış'ı. Bo>le yagmurlu, fırtmalı, o'ağanustu gunlerde kahveler hep tıklım tıklım dolar Blzım kahve de dolmuştu. Kahv»cı Rustem hem ocakta çay demhyor. hem de taze, tuten çayınt ma^alara beşer onar dagıtıj'ordu. Gm f len daha kı.mmamıştı Muhterem'ın, kahverün çay terazısı ehndejdı. Yıldınm gıaı, masaların arasından süzülprek çay dagıtiiordu Gıdıyor, gellıor, çay soyluyor, «şekerlı buır», dıye usta bir kahvecı gıbi blrlert uzatarak kah'.e soyluyordu. Azız t'sta, yani Kaptan AZİJ bıraz sonra a\akravdı, telâ? içmde>dl Ardmda da Muhterem Yo funtaş Muhterem, durmadan. «Olur Ustam. yaparız Ustam, sen aldırma Ustam, ne kıymeti var.n dı>ordu Var, dıyor, Azizın yoresmde donu\ordu. Azız onde, Muhterem arkada, jrüz yıl lık eskı dost gıbı kanveden çıktılar gıttıler Yağmur azıtmıştı. Denızm yu7ü gtttıkçe daha derln çaparlaşıyordu. A7iz Ustanın motoruna binlp denız» açıldılar BUtun balıkçılar dısanya uğradıtar, bu bir delllıkn. Azız Kaotan dali mıydl, lodos azalmışsa bıle daha sürilyor du, dalealar adam boyuydu. YaJ mıır ınaırıyordu. Bır iki saat sonra cıcıklan çıkmış Azizle Muhterem kendılermı dar attılar kahveye. Muhterem Yoğuntaş hemen ocağa koştu, U^*&\a, kendısme bırer çay yaptı tutture tutture masaya ge'ırdı Munterem bır hamlede çavnı goturdü Sonra +erazıs. elınde masaların arasmda dolaşmaga, para toplamağa, ocakta çay kahve >apmaja başladı. Car.dan yürekten çalışıyordu. Kahvecı ötede oturmuş, kırmızı mendılmı boynuna atmış, bacaklarım ıyic« uzatmı? germiî, sarı yıİ7ÜyIe vorgunlugujıu çıkaryor, dostlukla, mınnetl» Muh'erem Yognntas'a bakıyordu. Burada ona hemen bu anda bütün kah\ edeVileT tek başına Muhterem degıl de, Muhterem Yoğun'aş dıyorlardı. Muh'erçm Yoğuntaş bundan çok kıvanç du Pehlivan'ın tayfası, tekneye Dturmııs çıft çıft paiamut s»vı\cr, Bır Daşka gun Kım ısterse Kim nere\e çagırırsa, Kim ne ış DJ\ ııursa Muhteıem SOIUK soluga, bır am bıle \ıtırmecien orava koiujordu. Para veısnner verme sınler Muhterem hıç aldırmnordu. Yaptıgı on iş içm de bır kışıden para ıs'edığı goralmus degıldı. Butun bu kıyılar, bu vu7den de Muhterem 1 f epe tep« kıiılanı\orlardı O^lesne kı, Muh tc?rem tekmu koyun bır tek kole^ı oldu çıktı N'errtevse Ki.Mnm kddınları çocu/.larımn bezlerınl bıle Muhteren^'e jıkatacaklar. Beilı de5ıl bel.tı de vıkatıv>rdurlar. Mulıterem, heo gUler yuı lu hep bır vibuo.lun.ta tıep o E ı?el vuzu ter ıçinde koşuşturujo.au dıırnıad?.n, B:r seferınae onu trpn ıstasy nıunda gordum, ko^kotaman bır çuvalı bekhvorriu Çu\al ajirına kadar doımau VP M'ant»rem m ikı mıslıvdı BAkkal Rıza öa ba$mda bekhvordu «Yu<len, vuklen» dıve sert emır verıvordu Muhterem e Muhterfn ç.ualın altına gırıvor, çuvalı us'jne çekıjor, zor.uvor zoılu^or bır turlu çuvalı kaldıramajınca tru>rekten çuvalın altından çıkıyor, derınden soluıila.ıaraktan, «Olmuvor be Rıza arrca» dıvordu Rıza telaşMz. «Olur olur, sen laman adamsındır Muhterem YoSuntas» dıyordu «Sen oır çuvahn tıakkından treıemıveceiîsen, ;«>nın Afeıhterem Yoguntaşlıgın nerede kaldı o zaman Yoguntas» dıyordu Muhterem utanpaç. boyun bükılp utanarak rarını di$ıne takmi'5 sonunda «Gel ovleyse» dedi, «gel de ustume kaldır » Çuvalın gene altına gudı Bakkal Rıza agır agır geldı, bır elıyle çuvah tutup Muhterom'm ustüne çekti, Munterenı bır davrandı tutturamadı IKI davrandı, bacaklan gerılmı$, çımentova var gucuyle \apismis avaklan tıtnyordu, bırden kaldırdı çuvalm altmda ıkı buklum yıtti gıttı Istasyonun dsk merdıvenlerını bır hızda mdı Dpnızın kıvısına aynı hızda vurdu Çuı.alın ıçme belden \ukansı gomulmılj (rıfmıştı, \alnız belden aşagi'i bır tuhaf navvanın bacaklan gıbı feldırdıyerek valpalıjordu yol bojunca O hızla bakkal dukkânına kadar gıttı Bır duşurse çu\alı sırtından bır daha kaldıramayacaKtı Çuvalı duKkanın onünde sırtından o hızla attı. Yuzü terden gozukmujordu, kıpkırmızı kesılmıştı Ayakta duramadı. oraya sandalvenın ustune çoku\erdi, ellen ayaklan halsiz oraya serılıverdıler. Yuzü hep (rüluvordu. Gogsu hızla dolup dolup bojalıvor, solugu tasıvordu. Yanına vardım. orada öyl? tepesınde bır sure durdum bar.a bakmıyordu bıle Belkı de gormuvordu. «Geîsene lan b ıraya» diye sert »ovlendım Bırden avaga fırladr «Buyıır abıs dedı i'Btr emrln mı var9» Yorgunlugu. koruk gibi sol tfc blr çocukta besbelll ttimaM umıtınermışn Az oncekı halsiz sorılmı^ ellen avakları bırden kerccı erıne ge.mısler, topar'.annermışleTiı tania karşılıklı oturup bır pıl«Suna aşaSı aenızın kmsın» zelce vemeklermı jedüer Venıru T elım. sana dı\°cekıenm mek boyunca Muhterem'ın hı<? vsr » a£zı durmadı Konuşuyor, gulu«Başus'üne abi, emrin bajüsj'or, gulere.î. ellerıyle koilarıvla tune Ba$usru'ie ahı a bır şeyler anlatıyor, o yıi7Ü gulArkamdan razı s.bı celivordu. mez asık surat Azız Kaptan'ı EIÜ Duruvor onu bPKİnorclum, van mekten olduruyordu. rana vunımek ıçın \anvana bırAzız Kap'an yemeğınl vedıkten kaç adım atnord'ik o ?r>no arsonra dışarıj'a çıktı. Muhterem'i kalarda kalıvorriu az bır sure ^cn de bızıın uzun Alı aldı gdUlrdü. ra Yüzu gene tpr innrtçrti hPO îkınci îrun bir baktım Muh gıllumsüyordu, ıkıde hırrle de bana bakıvordu o?llı ptmpipn terem. Sabrı nm kayiRinı sılikas altından Acaba onrt?n r.9 yor, üçuncü (run Osman'ın agistıvordum, merakmı Rizlemesiİarını onarıyor, dördüncü (run n; çok ıvi bılıvordu. baktım kı, Muh*erem, îbrahım'ln cıragı. durmadan teknelerl Y A RI N : kalaratlıyor, boyuyor, bovalan yakıyor. macunluvor Başka Scvmişti balıkçı kızı (rtın. Alı'yle oturmuş, eskl bir ağMuhterem'i... a gibl ag örüyor.. Başka gün Az)s ustanm moiora M ARKAD\ TÖZ TTLLIK " t S K İ •~r* ÇIKTILAR GİTTttER YAĞMUK ^.^^ AZITMIŞTI DENİZIN Yt'ZÜ GİTTÎKÇE DAHA DERÎN ÇAPARLAŞIYORDU AZÎZ UST^NIN MOTORUNA BtNÎP DENtZE AÇILDILAR BtTT N BALIKÇILAR DIŞARIYA UĞRADILAR BU BIR DFLÎLÎKTÎ A7IZ K"ıPT^N DELî MIYDÎ DALGALAR ADAM BOYUYDU, YAGlIUB ÎNDtRtYORDU .. şev Sıze ne karşıîık verecegmı b'lemiyoTum Ze\nel Bey. Zeynel Bej Bu aUe soylu soplu bır ailedlr. Bılıyorum Hanımelend;, Kul îbrahım Bey . Serbest Fırkacı Rjştu Bey Hancızadeîer . «B ı aılenm kok:en gelen buyük blr şerefl vardır!» diye bağırdı Bağırdı, bağırdı «Bu aılenın kokten gelen .» Zeyiel gavet nazıkâne Rıca ederım Hanımefendi. şerefmize kımse g^lge düş'Jrmei: k: 7 . Aman efendım haddiine mı benırn . D ıdu bıraz sakır.ieştı Bak Zeynel Bey, dedi, bunca yaşa geldlm, sizin glbl dü2«nb?z Raam ne gordam ne de ışıttım! Sızın sınırlennız bozulmuş Dudu Ranım, bana suçl'JTmuşum poı oağırıp çağınyorsunuz. Oysa ber. bir kusur ettığıme kân. deg.Lm Suç haa, suç? . Suçların en büyuğunü ışledıniE Kızımı aldatMrız, kız;raı Çok garıp sözler edivorsunuz? . Gar p ya, lşımze gelmeymce sözler'm gartp oluyor riegıl mi'' Hanc:zadeler ıkı paralık oısunlar, gar,p çey ha? Eşraftan Kul Ibrah'm Bey mezanndan kal'o.p olan tarenlen dujsa bır da^a oUr adam I'u paralık ettın bızı SO>AI b.r a:leyl rezil et•m Konaktan sokaga b»r turU çıkcmaz oıduk. Kızım Siırmegozuma na=ı^ ettın de goz kaş ars^ınaa aldatıverdjı'' Kızımı aldatnn, o Kadar Hani'nefendı duşunmeden konuşujorsunuz! Ov'e mı.ı' Van vah demek du^unmeden konusujnrum'' . B&na hak Zejnel Bev, kız'mn namus ır.j sız tsTiıZıeyeccksınız. Ha\ hav efendım oldu. Ben terruzleyecegıra .. Sız? em;r \c* %oram R İL a ea vorum. p"^ı kabul b'îğırmayınız lü*fen Pudu kend nı ».ol* r u n uzerıne bıiaktı Kendı kencune «So yu sopj unıu bır aılenın namu<=u ha'» dıye sojlendı. ZaT^p : Z^neı bu so'.er uzenre Sız bu namus ışını bana bırakm Haimıefendl . deöi. Dudu Yanı ne riemek l^ıyorsunuz"* .Ne mı dpmes ıst^orum, kınmrn k o n ^ulacağıml Y'îa acaba kım olacak bu mutu koca'' 5:; orasmı hıç merak etmeym soyunuza sopunuz8 en U7gjn bır r^.am olarak bvı kımse D°nek Hancızprip Kul îbrahım beyın onunı ki7imm nannsu kuriulacak ha"1 Oh ne ga7el soz bur.Ur' Ama yalan sözler ojtır. Şımdı de bpnı kandırrıaya çalışıyorsun Bıca etienm b^n o k?dar s?^;ısız adarn degiLm. Kan. bpllı belll Kn t u k l i oıraz tcparlasa.t, ne dersinizî Ne g.oı meselâ".. KİM İSTERSE KÎM NE ÎŞ BUYURURSA MUHTEREM SOLUK SOLUĞA BİR AN BİLE YİTİRMEDEN ORAYA KOŞUYORDU ynyordu. Binsl onu Muhterem, dıye çağıracak olsa, o, hemen eklıyordJ, Yoğuntaş «Muhterem, gel buraya.» cYok amca, Yoğuntaş » Yalvanrcasına boynunu bükUyordu. Ona tek başına Muhterem, diyen de pışman oluyor, acele acele, Yoğur.taş, Yoğuntaş, diyordu Bo>lelıkle Muhterem bir gun sabahtan akşama kadar Yoğuntaş'ı bütün kahveve ezberletti. O gıinden sonra blr daha da kımsenm aklına tek basına Muhterem, Muhterem demek gelmedi. Hep Mahterem Yoğuntaş. dertıle'. Yoğuntaşı tutturmak kolay olmuştu Muhterem Muhterem yumuşaktı, «u glbl huylu lyi blr çocuktu. Hemen hıç Jcızdığını gormedım onun. Bunca sure geçtı aradan. bır kere olsun onun yuzunun asıldığını bır kımseje kuçucaw de olsun soğduğunıi, bır kere olsun bınsinden bır kışıye yakındığını hıç gormedım. O gun kahveden ev« dönm»dim, halbuysam kl hıç huyum değıldır uzun blr süre kahvelerde pıneklemek. Sevmem kahve]erl Muhterem olunca 1 degis5 tı. Merak ettim bu yeni çocugu. Belkl de yenı degıldi, be'kl de burada Muhteremı herkP» tanıyordu da ben tanımıyordum, olur ya. Azize sordum«Azız Kaptar, kim b'i wr1n tayfa,» dedım, «Klmln oğlu? Cin Muhterem çalışkan vsr) blr $ey maşallah.» Azız Kaptan alık ahk yüzüma baktı. «Tan.mi5'orum» dedi «Kım oldufeunu, nereden gelıp nereye gıîtığını bıîmıyorum» dedı. «Yaman bır şey Bırısmin oglu olacak buradan Sorarız çımdı » Muhterem masalar arasmda ır.ı kık dokuyordu. «Çay buır, bır çekerlı olsun. Csta, şekerlıuim » Hem bagırıyor, sonra da kendl gldıp elıyle sevinç ıçınde çaylan kahvelen yapıyordu. Aziz Kaptan onu çağırdı, ellne bir para verdı dışarıya gonderdı, Muhterem, sıcak ekmek, ka?ar peymn, Uç tane de kırmı•a domat/»*le geldl. Yıyecekleri masanın ustune kovup ıki tane çay yapıp geldı hemen, Azıa Kap TiFFANY JONES '! şev ŞEVIES OLOU DUN Gece s>zı uvur JlO7 CİOSOT MîrOEM DONUP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear