Catalog

Sahibi: Cumhuriyet Matbaaeıhk ve Gazetecüık T.A S. adına: NAZİMU NADİ Genel Yayın Müdürü: OKTAY KL'KTBÖKE Sorumlu Yaza îjlfln MUdürü: CLTtN ÖZBAYKAK Basan ve Yayan: CUMHtPtVKl MATBAAC1UK ve GAZETEClLtK l'.A.Ş. Cağ:,loğlu Halkevl Sk. No: 39 • 41 TEI.GRAF ve MEKTUP ariresi: Cumhuriyet Is t a n b u1 ^ * Posta Kutnsu: lıtanbul No: 246 Telefonlar : 22 42 30 22 42 S8 22 42 97 22 42 98 22 42 99 Cumhuriyet î VVHVI BASIN AH1.ÂK T A S 4 S I N A lAAHIIl'l 12 6 3 1 ABO.E ve İI.ÂN Aylık Ayhk Ayhk Aylık Yuıi içı 360.180.90.31).Yurf dışı 630. 315. 157 50 52.50 Bışlık (Maktu) L ve ı «avU (Smıtlmİ) t * Ur» ÜS B Ü R O L A K ; A.NK.AKA: Atatııı k Mulvarı Yeııer Apl. Yenışehir, Tel: 12 U9 211 12 95 44 • Î/V1İR: HalJt Zlya Bulvarı No 65 Kat 3, i'el: 31230 • 247ua • ÜÜNKY İLLKR l : K.Köprü34. S. No. 40 • ADANA, Tel 14550139341»731 3. sayfa ıSaı.ıimll 1* 01 4 S e sayf» (Santtmt) ...„ ........ 90 ölum. Mevlıa leşekkül (5 Santlra) 100 Nt?an Nlkâh, ISvlenrne, Uogura 150 öliim. Mevlld Te»ekkür 2 S (S Santiro) 2 > U SAYISI İUU KURUŞ Petrol konusunda (Bastaraft ıpnrda) Bunun üzerine yemekte olan Er bakan, derhal salona çıkarak Ytmaniyi ksrjılamıştır. Otelin 314 no lu odasında yapılan ve saat 22'de baflayan görü?me bir saatten faz la ıürmü?tür. Görüşmede her iki tarafın büyükelçileriyle, Türk he yetinden Dışislerinde Şube Müdürü Erdoğan Aytun'dan başka kimse bulunmamıstır. Gorüsmeden sonra Suudi Arabistan Petrol Bakanı Yamani, ga«tecilerin sorularını acele bir yemeğe gideceğini belirterek cevmpsus bırakmış, Necmettin Erbakan da, Bakanı arabasına kadar geçirmiştlr. Erb*k»n daha sonra heyettekl bakanlarla bir toplantı yapmıştır. Toplantı saat 01.10'a kadar devam etmi?tir. Daha sonra gazetecilerin yanına gelen Erbakan, Yamani'nin otele gelerek, görüsme yapmasını büyuk bir «dostluk nişanesi» olarak nitelendirmiştir. bütün isteklerini yerine getirece gine inandığını, Suudi Arabistan1 ın Türk heyetine önemli bir ilgı Kösterdigini, Kral Faysal'ın bütün gelişmeleri yakından izlediğini be lirterek «Türk heyeti olarak, bütün arzu ettiklerimlz yerine getirilmiş olarak uğurlanacatız» demiştir. Erbakan aynca, Türkiye ile Suudî Arabistan arasında imzalanacak anlaşmaları «İki ülke arasında tarihî önemi haiz bir dönemi başlatacak anlaşmalar» olarak nitelen.dirmiştir. Basbakan Yardımcısı «Petrol konuşuda bizi tatmin edecek şekilde intaç edilecektir» demekle yetinmi^tir. Rivad'dakl söylentilere göre Suudî Arabistan Kralı Faysal, Türkiye ile iyi koşullarla anlaşmalar Imzalanmasını Istemekte, bu konuda sürekli olarak bilgi almaktacfır. Günde ortalama üç yabancı heyet başbakanlar başkanlığmda Riyad'a gelmekte ve görüsmPİer yapmaktadır. Halen, Rıyad'da Tunus ve Knre heyetleri bulunmaktadır. G!r.e Başbakanı i=e önceki gün dönmü^tür. Heyetler, hemen aynı isteklerle geldiginden Suudi Arabistan yelkilileri, büyük bir sıkışıklık içinde görüçmeleri «ürdürmek zorunda kalmaktadır. Baskenttekl yabancüar, resmi 7iyaret tarihleri uzamış olan Türk heyetine Krahn tutumundan dolayı Suudî Arabistan yet kililerinin özel muamele pöv terdiği görüşünde birleşmekterfirler. Türk heyetinin, arvlaşmalann imzalanmasından sonra bugün yurda dönmesi beklenmektedir. OLAYLAR1N ARDINDAKt Başkent Notları (Baştarafı 1. savfaria) ta yapıp rekor kuan dişi kanaryam, bu yıl ikinci yumurtadan sonra perişan oldu, her kuşbazın yaptığı gibi gerekli ilâçları verdim, ancak pek iyilik görülmeyin ce Ankaıa İl Veteriner Müdürlüğüne telefon ettim, durumu anlattım, getirin bakalım dediler. Sa bahleyin götürdüm. Bir veteriner yarım saat uğraştı kuşla. Muayene etti, ilâçlar sürdü, öğütlerde bulundu, «üzülmeyin» dedi, «iyi leşir.» Dovlet, hasta kanaryama ilgi gösterdi böylelikle. Sadece adımı ve adresimi işlediler, bir deftere yazdılar. Oradaki bir görevli ka fesin tüneklerini bile yıkadı. Bir bayan çantasının içinden bir Ankara kedisi çıkardı, «mantar» olmuş, onu da bakıma aldılar ben çıkarken.. Geçenlerde «Türkiye Ticaret Odaları, ssnayi Odalan ve Ticaret Borsaları Birliği Başkanlığı., Erzurum'da 2427 nisan günlerinde Erzurum iş adamlarının ilhamı ile «sorunları karşısında et sa* nayii üzerine kollokiyum» düzen ledi. Ünlü profesörlerimiz, iş adam lan falan katıldılar, «Doğu Anadolu'da hayvancılık ve et sanayıınin J'eri \*e önemi» başlıklı bir tebliğ de sunuldu. Et nın çes.tli kesımlermde özel teşebbüsün fonksiyonlannı geüştir me imkânları» başlıklı tebliğinde Ankara Üniversitesi Ziraat Fakül tesi profesörlerinden Dr. Orhan Düzgünes, «Ekonominin her kesi minde müteşebbis kaçınılmaz, hat ta coğu hallerde en etkin bir unsurdur» diye başlıv»r . «özel >«şebbüsü yıldırıeı değil, bilâkis teş vik edici bir poütika izlemek ge rekir görüşüyle devam ediyor. Hayvanların sağlık durumu, doğal ve yapay yem durumları fa lan da ele almmış bu kolloklyıımHayvanların ağzı vardır da, aı li yoktur. Yani konuşma oİHnaklaıı yoktur. Ben, kanaryaları ve dizer kuşları ara sıra salıveriyorum odaya. lnsanlar eibi hasta oluyorlar.. Anlattım ya, Veteriner Müdürlüğü hasta bir kanaryaya anlatılmaz bir ılrii gösterjı» Canı bizim elimizde. ağzı var dıli yok, hasta, bu car.li. cansızlıgi dönüsüyor. İnsan olarak elbette ilgi gerek. Örgütler kurmua devlet baba, bakıyor. ilâçhyor, para bile almıyor üstelik... Bize. zama nin bahrinde barbar diyen fcatı lıîar kanaryaya bile gösterilen ü giyi bir duysalar. görseler gelıp... Kötü bir gidişe dayanamayan nice gencimiz şimdileri cezaevlerinde.. Kadmlar, erkekler, ya«lı. orta yaşh, genç, gepegenç.. k«lar. okumuşlar, okumamışlar, az okumuslsr. çok okumu?1ar... yabancı dil bilenler, bilmeyenler, yurdun dört bir yanında ınsanlar bizim insanlarımız... Askeri Tutukevinin yüzbaş» doktoruna sağlık işlerinin, en yuksek onur kurulu, tutuklulara çag ve inonhk dışı, yasa dışı islem yaptı diye üç ay meslekten men cezası verdı Bir tutuklunun kolu kesildı ılgısızlikten. Genç Berktay, kalbınden hasta, bir baskası hastanede tedavide, ayagından zincirli. İnsan onurunun kabullenemiyeceği haberler geliyor ce/a evlerinden sağlıkslzhktan yana. Devlet baba, insanlarımız için de sağlık evleri açmış, tutuklu da hastalanır. tutuksuz rfa, asker de, sivil de, hat a Cumhurbaşkanı bile olsa oluyor, işte Avusturya Devlet Başkanı, iki gündür bayraklar yarıya inik, öldü... Daha önce Fransız Devlet Başkanı... Ne var ki bir kesim. bir kanaryaya gösterilen ileinin milyonda birini tutuklulara çok ğörüyor, o da kafeste, canı her şeyi o yetkililerin. ilgililerin elinde.. Tutukevlerinden sa^lıktan yana da iyi haberler gelmiyor, inedir bu insan sevgisizliği? Binlerce aydın yetiştirmiş, bir "Profesör Sadun Aren, «Keşke su af sözii çıkmasaydı» diyo»y bir mektubunda.. Af, Amerikan sakızı gibi'uzatılıyor, însan sev* gisinden, yoksunlar tarafından.. Hepsi suçluların telâşı içinde.. Kanarya seven Demirel ö*e «AfIı hükümet geçiktiriyor» diyecek kadar kendısinden geçiyor. Af çıktı, çıkıyor, ayıklandı, avıklanıyor.. Kedileri pek sevdiğini yaiandan bildiğimiz sayın Basbakan Bülent Ecevit, tutukevlerinde, hastanelerde yatan tutuklular içiı» hiç olmazsa sağlık yönünden harekete geçmeüdİT. Sayın Adalet Bakanl, zincire vurulma, yani tutukluyu hastane odasında ayağından karyolaya pençinleme olağandır diyor. Çağdışı, insanlık dışı zincirlsme eski bir yönetmeliğe göre «olağan» olabilir, ama yeni düzenciler döneminde bunu kabul etmek insana zor geliyor.. Geçende TV'de insanlık suçlusu Hes'i gördum. koca satoda elleri kolları serbeşt.. Hastalansa Amerikalısı, Rusu. Fransızı, Ingilizt dört elle sajfhgıyle ilsilenecekler, bu insanlık suçlusudur demeden . Evet. sayın Basbakan, tutukevlerinde sağlık sorunu için Adalet Bakanına, Sağlık Bakanma, tçisleri Bakanına telefnnla da olsa bir buyruğu çok gormemelidır, kanar>*alara olağanüstü ilgi gösterilen bu ülk»de, insanlan hayvanlardan aşağı görmemeliyiz... da. J GERÇEK (Baştarafı l. Savfada) lanmaması için var gücüyle caba sarfetmektedir. Konu, affın amaçlarını aşmış, nolitik bir amacın aracı durumuna dnnüştürülmüştür. KarmL Komisyon, salt hukuk açısından sorun üzerine eğilerek kamuoyunu tatmin edecek bir çözüm yolu üıerinde birleşebilir. özellikle fikir suçlan ile eylemleri 146. maddenin 3. fıkrasına girenleri af kapsamına alan bir metin. aklın ve Rajçduvunun eseri olarak, karma komisyon önerisl olabllir. Karma komlsyonun bu yolda hazırlaracağı bir metnin Millet Meclisinde 226 oy'u «erektirmemesi, sorun'un çözümünü kolaylaştıracak bir vol olarak p;örülebiiir. Kamuoyunun, cezaevierindeki mahkumlann ve ailelerinin sabırsızlığı sınıra davanmiştır. Ülkenin çeşitli sorunlarını tartışmak ve careler düşünmek için Parlamentonun ancak eeııcl af vasası sorıınundan sonra derlenip toparlanacaği anlaşıimaktadır. Bu durumds eenel af konusunda kilitlenen siyasal çatışmayı çöziimleyecek her yol olum lu sayümalıdır, , ,. Erbakan'ın sözleri Erbakan, Yamani'nin Suudî Arabistan Bakanlar Kurulu üyelerinden oluşan bir komiteye Türkiye için yapılacak anlaşmalarla ılgıli olarak yetki verildiğini, bu komitenin Uyesi olan Yamani'nin çalısmalar hakkında bilgi verdığini, komitenin en çok kaynlan ülke ilkesinin, kendisine de uygulanmasını isteyen TUrkiye'nin bu amısunun yerine getirilmesi İçin, diğer ülkelerle yapılmış, ticaret anlaşmalarını incelediğini, Suudi Arabistan'ın Türkiye'nin Beyazsaray'm (Bastarafı 1. «ayfada) •unulduktan az sonra basına açık lanmiftır. Nixon, Kongrenin ihtarma rağ men bandların orijinallerini tes lim etmekten kaçındığı gibi, sun duğu 1200 sayfalık özette de, kamuoyuna açıklanmasını sakıncalı bulduğu bazı kısımlann aansür edilmesini emretnüjtir. Su kanalına uçan traktörde 7 kişi boğuldu TARSUS, (Cumhuriyet) Tarsus'un Deliminnet köyün de ehliyetsiz sürücü Mehmet Özdemir yönetimındeki bir traktör romork pıminin çtkması sonucu su kanalına, uçmus, kaza sırasında römorkta bulunan Medıne Deniz (70) Nerinv.n Demz (35), Ufuk Öz (12). Sevhan Oz (10), Kenan Öz (5). Bülent Özdemir (1), Baha Yıldınm (13) boğularak blmüşlerdir. Yakalanan şolör ile ilgili kogusturmaya baçlanmıstır. ttalyanın 1. sayfada) niteliğindeki Roma Andlaşmasını hiçe sayarak, aldığı tek taraflı bır kararla ithal mallanna yüzde 50 gümrük vergisi koymus'.ur. Ham maddeler ile yatırım ma'^rı bu kaıarın dışmda tutulmuştuc. Italya'da Rumor Hükumetmm öneeki gece aldığı tek tarıfiı karar, Avrupa Ekonomik Top'.uîuğu çevrelerinde bomba gibi patla mıjtır. AET ülkeleri arasında str best mal değişimini öngören I?oma Andlaşmasına tamamen a, kııı olarak nitelenen bu kararm Toplu luğu yepyeni bir bunalımm içine yuvarladığı belirtilmijtir. Sus parası Konusmalardan çıkan anlama göre, Başkan Nixon, Watergate skandalının dalbudak salmasmı önlemek için, VVatergate'deki Demokrat Parti merkezine dmleme cihazları yerleştirmeye çalıtf.Vları bir sırsda yakalanan beş kijilik ekibin «efi Howard Hunt'a sus parası» verümesini teklif etmijtir. Bandlardan birinde, Başkan Nixon ile «ki Ba? Hukuk Danıjmanı John Dean ara«;rna, 21 mart 1973 günü, ?öyle bir kcnusma cereyan ettiği göriUmektedir: Nixon: 120.000 dolar bulmaktan baska bir çıkar yol yok. , Dean: Evet, öyle Nixon: En Snemli îyn bu olduğuna ve bu Allahın belâsı parayı mutlak surettc bulmam gerektiğine sen de inanıyorsun değil nıi? Dean: Hiç şüphesiz kendisine (Howard Hunt) bir sinyal vennek gerekecek. Nixon: (Sansür edildit... Bul... Onunla kün konuşacak? Colson mu? <tski Beyaz Saray Danısma nı Charles Colson).. Onu tanıyan bir o var galiba. Ortoli'nin çabası Güvenilir kaynaklara göre AET Komisyonu Başkanı François Ortoli ile Batı Almanya Haliye Ba kanı Helmut Schmidt, îtalya'yı böylesine bir tek taraflı karar al dırmamak için boşu boşuna çaba sarfetmişlerdir. Ancak Rumor Hü kümeti, karardan dönüleroiyeeeğini ve ttalya"nın dış ödemeler dengesinde meydana gelen açıç.ı giderilmesine değin karann uygu lamasına devam edileceğini bildir miştir. Brüksel'deki AET çevrelerinin, Roma Andlaşması ve tek taraflı kararlar konusunda çok duyarlı oldukları bilinmektedir. Nitekim, AET Komisyonu Başkanı Françoıs Ortoli, Türkiye'ye geçen haf taki resmî ziyareti sırasında Ankarada yaptığı basın toplantısmda, Ingiltere'nin AET'ye üyelik koşullarınm iyileştirilebilmesi için Roma Andlaşmasımn bile değiştirilmesini istemesine ilişkin bir soruya sert tepki göstererek şöyle konuşmuştu: « Roma Andlaşması Avrupa Ekonomik Topluluğunun Anayasasıdır. Değişiklik yapılması düşünülemez. Sekiz AET üyesi ülke nin tavrı açıktır. Topluluk tavrı İngiltere'ye karşı «erttir bu konuda.» Zeytinburnu'nda denize uçan takside, 1 kişi boğuldu Zeytinburnu çimento fabrikası ile Et ve Balık Kurumu arasındaki sahıl yolunda bir otomobıl denize uçmuş. aracı kullanan Ali Rıza Erdinç boğulrnuştur. Görgü tanıkları otomobilde iki kışinin daha bulunduğunu söylemışler, ancak bunların izine rastlanmamıştır. Tanıklar olayı şöyle anlatmışlardır. «34 DE 706 plaka sayıh Cadillak otomobil Ataköy yönünden îstanbul yönüne gidiyordu. Yanından bir araç solladı. Bu arada karşı yönden gitmekte olan Murat marka başka bir araç 34 DE 706 plakalı aracın önüne çıktı. İşte bu sırada Murat otomobüe çarpmamak için direksiyon kıran kaza kurbanı şoförün kullandığı araç içindeki üç kişi ile birlikte denize uçtu.» Araç ve boğulan şoförün sedi denizden çıkanlmıştır. ce izleyecekleri tutumu açıklamışlardır. Bu milletvekillerinden dördU teklife olumlu oy vereceğini, l'i oiumlu oy vermeyi düşündüğünü. ikısi de grubun alacağı karara uyacağını belirtmiştir. 9 MSP'li ıse çeşitli nedenler ileri sürerek henüz kesin karar vermediklerini belirtmişlerdir. Af Kanunu Teklifinin Millet Meclisinden geçen ilk metnine kesinlikle oy vereceklerini belirten 4 MSP'li milletvekili Korkut Ozal (GıdaTanm ve Hayvancılık Bakanı), Abdülkadlr öncel (Urfa), Ahmet Hamdi Celebi (Muş), Hasan Aksay (îstanbul), olumlu oy vermeyi düşünen milletvekili Lütfi Köktaş (Trabzon), grubun alacağı karara uyacağını söyleyenler ise Gündüz Sevilgen (Manisa), Sabri Dörtkol (Nevşehir)'dir. Kesin kararlan olmadığını beürten MSPIiler ise şunlardır: Rasim Hancıoğlu (Afyon), İhsan Karaçam (Sivas), Vahdettın Karaçorlu (Sivas), Emin Acar (Bursa), Hüsamettin Akmumcu (Ankara), Sudi Reşat Saruhan (Rize), Hulusi özkul (Adana), Cahit Koçkar (Amasya), Muhyettin Mutlu (Bitlis). (THA) Af teklifi (Baştarafı I. Sa>fada) bir ruü* sozieşme uyaulamalarında ser.cîiK.airtiın aldıklan seyjtaıen zaıruar kaııfiye ışçinin aley rıne islenuş ve yakınmalar çogal t:ıa>a ^as:drrnîi'r Bu n«.oeıılp, seyyanen ucret z3'r.ırıı;r.clan "azgeçilmesi, kaderr'elı cansİB'ja gereken ayarlamalann yapıır.s; gerekli olmuştur. '/üzde ş<"kJ!r.(i6 ahnacak zanıiar bu akthKiıgi kısmen düzelteoJecek nıieJi'î'»an • YAN ÖDEMELER: Ucrete ilişkin diğer ödemeler konusunda işyerlerinın farklılıkları nedeniyle kesin bir politika tesbiti mümkün olamarmştır. Ancak çeşitli primler, (kıdemli işçiliği, teşvik, rasyonel çalısma, hesabi primler, üretim prımı, vs.) gece zammı. kıdem zammı gibi ek ödeme gerektiren konularda huzursuzluk yaratacak subjektit değerlendirmelerden uzaklaşılması daha adıl değerlendırmelerin yapılması yararlı görülmuştür. % KIDEM TAZMİNATI: Diğer taraftan, kıdem tazminatlarınm 30 güne çıkanlması, hükümet programında yer almış ve bir kanun tasarısı hazırlanmış olduğundan, bundan böyle verilecek: tekliflerde kıdem tazmi natının 30 günün altına indırılmemesi uygun bulunmuştur. • SOSYAL YARDIMLAR: Toplu iş sözleşmelerinde yer alması uygun bulunan sosyal yardımlar ve hedefleri aşağıdaki şekilde seçilmiştır: Sosyal yardım hedef taban 1 Cocuk parası 50. 25. 2 Yemek parası 10. 7.50 3 Evlilik yardımı 1000. 500. 4 Cenaze masrafı kendisi 1500. 1000. yakmlan 1000. 500. 5 îkramiye 3 maas 2 maa? 6 Taşıt (işyerine nakli veya Ucreti) 7 Yakacak (yıllık belli bir ölçü olarak) 8 Eğlence. Dinlenme (Işçinin dinlenmesini sağlamak için tesis) Tmk • tş Kazan affı engellemek (Baştaratı 1. sayfada) Toplantıya, MSP adına sorulabilecek bazı soruları cevaplamak üzere MSPnın af konusu ile ıigıli uzmanı Çorum Milletvekili Vasın Hatıboğlu ile birlikte gelen Adalet Bakanı Şevket Kazan hükümetm tutumunu yeniden dile getırmiş ve «af çıkmaz sa koahsyon bozuimaz, biz sadece affı çıkarmak için hükümet olmadık» demiştir. Toplantıda, gerçeklerin tahrıf edıldığinden ve sürekli olarak bır kısırfi gazeteler tarafından kamuoyunu yanıltmak gınşımlermde bulunulduğundan yakman Bakan, konuşmasında bunu belgeleyen açıklamalarda bulunmuş ve bazı gazetelerden ve fıkra yazarlanndan bölümler okumuştur. «Bız elestıriden değil, kamuoyunun yanhş ve maksath bır biçim de oluşturulmasından yakmıyoruz» demıştir. Bakan verdiği baş ka bır örnekte, halkın 141 ve 142'\i af kapsamına alınmasmın karşısında olduğuna daır sözde mektuplar atıldığını, kendi seçim bölgesi Izmit'ten bir kadm tarafından bu konuda bır mektup vazıldığmı, ancak ımza yenrıd parmak basılmış bulunduğunu anlatmış ve «Imza atmasınl bilmeyen bir vatandaş, Ceza Ka nununun 141 ve 142. maddeierini nereden ve nasıl bilebılir» demış tır. Değışık yerlerden yazılan mektuplarm Mıllet Meclısi pos tanesinden atıldığını bildiren Bakan, söz konusu tertıplerden ısrarla yakınmıştir. Toplantı sonunda, sorular sorulurken bazı sağ eğılimlı gazetelere mensup kışilerle tartışan Bkan, zanıan zaman af konusu dışına taşan sorularla da karşılaşnnş, ıkazına rağmen . söz konusu gazetecıler özellikle Ba kanm Kışıiığıne. sağın tanımına, CHP'nın sağ ve sol ile neler kas tettığıne ılışkln sorular sormalt ıstemışler, bu durum toplantıya katılan diğer gazetecıler tarafından hoş karşılanmamıştır. Bir gazetecinin af ile ılgıli bır sorusuna cevap venrken tartışmaya her zaman açık olduğunu bildiren Adalet Bakanı Kazan, «Halkın 141 ve 142. maddelerden dolayı affa tepki gosteraıği doğru değildır. Bu konuda halkın oyuna her zaman başvurulabılir ve referandum da yapılabılir. Ancak. önce nouhalefet üyeleriyle bütün milletin önünde radyo ve televizyonda bir açık oturum yapıisın, sonra referanduma gidilsin. Halkın neye, nasıl tepki gösterdıği o zaman da« ha iyi anlaşılaraktır» demiştir. Mudanya'da (BaşUrafı 1. Sayfada) ricisinin hizmete konulrnasiyla ilgili olarak yapılan törendeki konuşmasında. Antalya'nın 10 Mayıs ta, Kayserınin 22 Mayıs'ta, Dıyarbakır'ın 5 Hazıran'da, Trabzon'un 21 Haziran'da tele vızyon yayınlarına kavuşacagını behrtmiş, îstanbul Radyosunu ızlemc ımkârüarına Bolu, Ankara, Zonguldak, Eskışehir, Afyon, Uşak, Manisa ve Edırne illerinin de d&hil olduğunu söylemiştir. Cem, îstanbul Radyosu İkinci Programının izlenebıleceği alana ise Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Bi lecik, Kütahya, Sakarya, Kirklareli, Edırne ve Eskisehlr illerinin girdığini sözlerine eklemiştir. İsmail Cem, TRTnin 10. yıl donümü olduğunu belirttiğj ko nuşmasında, hızmetlen geçenleri saygryla andıgını da söylemiştir. CHP'li İskenderoğlu, «Hükümet sadece affı çıkarmak için kurulmadı» diyen Adalet Bakanını eleştirdi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) CHP Dıyarbakır Milletvekili Recai iskenderoğlu, dün bir demeç vererek. Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın genel afla ilgili son basın toplantısında ortaya attıgı «Hükümet sadece affı çıkarmak için kurulmadı» görüşünü eleştirmiştır. iskenderoğlu, Millet Meclisindeki ikinci görüşmede, iktidar gruplarmın fire vermesı sonucu af teklifi Senato'dan gelen şekliyle benimsenecek olursa, CHP Gruplarında kaolısyon protokolü esaslan içinde hükümetin durumunun ele alınmasmın kaçınılmaz bir anlam taşıyacağını bildirmiştir. Kişisel görtişlerini açıkladîğînı belirten İskenderoğlu, Aclalet Bakanı Şevket Kazan'ın «Hükümet sadece affı çıkarmak için kurulmadı» sözünün, koalisyon hükumetlerinin kuruluş esprisine ters düştüğü kanısmda olduğunu da sözlerine eklemiştir. Antalya'da (Baştarafı 1. Sayfa da) da, kimliği bilinmeyen kişiler tarafından kurşunlanmıştır. Şen'in ikinci katta bulunan yatak odası kurşunlarla delik deşik olmuştur. Şen'in ögretmenlik yaptığı Gazipaşa Ortaokulunda, 30/4/ 1974 günü din dersleri öğretmeni Rasim Aslan ve öğretmen Durali Torul tarafından Komü nizmle Mücadele Derneğinin ya yınladığı «Silâh başına» adtl broşür öğrencilere dağıtılmıştır. Bu broşürun dağıtılmasu^a karşı kovan bir öğrenci, kendılerine «Bozkurt • Komando» atfını veren öğrenciler tarafından dövülmüştür. Bu olaylara müdahale eden Şen'in evi ise gece kimliği bilinmeyen kişilerce kurşunlanmıştır. Istanbul'un bazı kesimlerinde TV yaymlan dün izlenemedi İstanbul'da dün özellikle Harbiye çevresini kapsayan bazı kesimlerde TV yaymlan izlenememiştir. Görüntü olmamasına yol açan anzaya dün yayına başlayan yeni İstanbul Radyo İstasyonunun gücünün neder. olduğu öne sürülmüş; fakat bu, TV görevlilerince doğrulanmamıştır. MECLİS ADALET KOMİSYONU A F " YASASINI BUGÜN YENİDEN GÖRÜSECEK ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Millet Meclısi Adalet Komisyonu, Cumhuriyet Senatosu tarafından değiştirilen genel af teklıfıni bugün yeniden incelemeye başlayacaktır. Teklifin 7 Mayıs Salı günü, Millet Meclısi Genel Kurulunda ele alınması beklenmektedir. Oğrenildiğine göre, Millet Meclisi Adalet Komisyonu, Millet Meclisince kabul edilen metne sadık kalarak, teklif üzerinde Senatoda yapılan büyük değişikliklerı düzeltecektir. Iktidar ve muhalefet arasuıdaki oy dengesi, Komisyonda gerekli düzeltmelerin kolaylıkla yapılmasına olanak vermek.tedir. Aynı duzeltmelenn Genel Kurulda da kabul edilmesi içinse, bilindiği gibi 226 oya gerek vardır. • ELEKTRONİK HESAP MAKİNELERİNDE ÖNDER «Eşekler» Gene 21 mart 1973 görüîmesine ait band özetine göre, Nixon hapishanede bulunan «eşeklerin ica bına bakmak için 1 milyon dolara yakm paraya ihtiyaç olduğunu, bunu bulmanın mesele olmadığını» söylemiştir. Aynı görüşme sırasında, Nixon ile Dean arasmda şöyle bir konuçma cereyan etmi?tir: Nison: Meseleyi açıklığa ka\mî turmak lâzım. Bir milyon doları buldugumuıu farzedelim ve farzedelim ki, sen de bu işi hallet1in. Sen ne yapacaksın? Tutunabi lecek misin?> Dean: Hımmm... evet. Nixon: Bana öyle görünüyor kl, denemeye değer. Canon lrakHaki çarpısmalardac 324 Kiirt öldü TAHRAN Kuzev Irak'ta hükumet kuvvetleriyle Barzani birlikleri arasında çarpısrr.aların başlamasından bu yana geçen 50 günlük süre içinde 324 Kurdün öldürüldüğü. 251'imn de yaralandığı, Tahran'dan dinlenen. .Kürdi=tan'ın Sesi» radyosu tarafından açıklanmıştır. Radvo, öldürüîen KCrtlerin. Irak Hava Kuvvetleri ve zırhîı birlikleri tarafından atılan boTi balarla hayatlarını kaybettiklerini belirtmekte ve özellikle Irak uçaklarının Kürtlerin ü?erine Napalm bombaları ile sa'.dırdıklannı iddia etmektedir. • KIRTASİYE VE BÜRO MAKİNELERİ MAĞAZALARINDA Canola Brüksel'de şaşkınlık Ne var ki, Ortoli'nin sözünü ettiği topluluk üyesi sekiz ülkeden İtalya'nın AET'ye haber verme gereğini dahi duymaksızın tek taraflı olarak aldığı bir kararla ithal mallanna yüzde 50 oranında vergi koyması Brükselde büyük bir şaşkınlık ve kaygı uyandırmıştır. İngiltere'nin taleplerinden sonra İtalya'nın da kendi çıkarlan doğrultusunda aldığı tek taraflı karann AET'yi yeni bir bunaluna daha yuvarladığı belirtilmektedir. Öte yandan, İtalya gibi sanayüeşmesini tamamlamamış bulunan Türkiye'nin yeni kuracağı sanayilerini koruyabilmek için 1972'de AET'den talep ettiği «gerektiğinde tek taraflı karar alabilme yetkisi» Katma Protokolü «ihlâl» niteliğinde bulunarak reddedilmişti. 1972 yaz aylannda Türkiye'yi ziyaret eden AET Komisyonu Genel Sekreteri Emil Noel, Türkiye'nin taleplerini «Topluluk ilkeleriyle bağdaşmaz» nitelikte bulmuştu. Ankara'daki ilgililer, Türkiye'nin AET'ye geçiş dönemini düzenleyen Katma Protokol ile Tamamlayıcı Protokolde yeni düzenlemeler isteyen Ecevit Hükümetini İtalya'nın ülke çıkarlan gereği tek taraflı olarak aldığı kararm bir anlamda «örnek» teşkil edebileceğine işaret etmişlerdir. İtalyan HUkümetinin bildirisine göre, herhangi bir ithalâtçı herhangi bir malı ithal etmek istediği takdirde bu malın bedelinin yüzde 50'sini Merkez Bankasma teminat akçesi olarak yatırmak zorunda kalacaktır, Bildiride, Merkez Bankasında altı ay kalacak olaı. bu teminat için herhangi bir faiz ödenmeyeceği de kaydedilmiştir. Yeni karann ithalâtı kısma hedefine yönelik olduğu açıklanmıştır. Yol gösterdi Bandlarda Nixon aleyhinde olân en önetnli kısımlardan biri de yakınlanmn sorgu sırasında ne »ekilde hareket etmeleri gerektiğini izah ederken takındığı tutum dur. Örneğin, Nijcon, mahkemoye eıkması keslnleşmi? bulunan yakm bir danışmanuıa şu gibi !avaiyelerde bulunmujtur: «Hatırlamadığını söylersin .. Unuttufunu söylersin... Hatırhyamadığım bir mesele hakkında sorulara cevap veremem dersin..> İlk Der fikir suçlarının a' kapsamına alınmasını savunuyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ilkokul Öğretmenleri Derneği Genel Başkanı İlhan Deniz, dün verdiği yazılı demeçte «Fikir suçlarının ve öğretmenlerin disiplin cezalarmm af kapsamına alınması gerektiği» görüşünü savunmuş tur. Dernek Başkanının açıklaması şöyledır: TJlus olarak huzura en çok ihtiyacımız olduğu bir dönemde bir kısım suçlularm af edilip, bir kısım suçluların affın dışında bırakılması Anayasa'nın eşitlik ilke sine ters dü=ecektir. Büyük önderimiz Atatürk öğretmenlere hitaben «Cumhuriyet. sizden fikri hür, vicdanı hür, irfam hür nesiller ister» demiştir. Fikir ozgürlüğünün olmadığı bir ortamda fikri hür olmayan öğretmenlerin, fikri hür, vicdanı hür, irfanı nür nesiller yetiştirmesi nasıl mümkün olacaktır? Kaldı ki fikir özgürlüğü demokra.5inin bir gereğidir. Kalemlerin susturulması. öğretmenlerin kıyılması demokrasiyi yaralamaktan başka bir işe yaramıyacaktır. Fıkır suçlulannın ve öğretmenlerin disiplin cezalarınm af kapsamına alm ması kaçınılmaz bir aorunlululc Ne vakit haberdar oldu? Bandların özetinden anlaşıldığtna göre Nixon, Watergate skan dalını örtbas etme çabalarından ancak 21 mart 1973 günü haberdar olmuştur. Yoksa, John Dean'in iddia ettiği gibi olay kendl sine 15 eylül 1972de bildirilmis degüdir. Ne var ki 15 eylül 1972 tarihli konuşmaya ait bandda, Beyaz Sa rayı skandalon dışmda tutmak için girişilen çabalardan söz edildiği görülmektedir. Irak'ta 5 sabotajcı Ölüm cezasına çarptırıldı BEYRIT Irak resmi haber ajansının bildirdığine göre, Irak İhtilâl Mahkemesi. Bağdat Sineması ve Bağdat Havaalanına si lâhlı saldırıda bulunmayı tasarlayan şebekenin beş mensubunu ölüm cezasına çarptırmıştır. Ajans, sabotajcıların Bağdat'ta tedhiş faaliyetlerinde bulunmak üzere Kürt lideri Molla Mustafa Barzani tarafmdan görevlendirildiklerini itiraf ettiklerini bildirmiştir. Ölüm cezasına çarptınlan sabotajcılardan dördü erkek biri kadındır. (a.a.) Küfürlü konuşma 15 eylül 1972 günü, Beyaz SarayMa. Nixon. John Dean ve Beyaz Saray Danışmanı H. R. Haldeman arasında cereyan eden gö rüşme sırasında, Başkan Nixon'm küfürlü bir şekilde konuştuğu ve bu küfürlerin, bandın Kongre ye sunulan özetinden silindiği an lafümiftır. Pravda'nm tur.» Şantaj Başkan Nixon, bandların özetini Kongreye sunarken, 50 sayfalık bir de savunma hazırlamıstır. Bu savunmada. eski Beyaz Saray Baş Hukuk Danışmanı John Dean'in. Baîkan Nixon'u «antajla tehdit et tiği ileri süriilmektedir. tddialara göre, Dean, Beyaz Sa ray'dan kovulduktan sonra avukatlan vasıtasıyla Nixon'a habcr göndererek, kendisine soruşturmadan muafiyet tanınmadığı tak dirde, Cumhurbaşkanıru «çamurn bulandıracağını» ve Watergîie i:e beraber çe^ tli skandallar hakkın«î» bütün bildikletiaı kamuoyun^ açıxbyaeağuu «öylemi.ar. (Aianslar) (Baştarafı 1. Sayfa da) mur, çimenleri ıslattığından, Istanbullular, hazırladiKİan piknik paketlerini gazinoların masalarında açmışlardır. Ancak genç Kız ve erkeklerın oluşturduğu gruplan, hiçbir şev yollanndan alıkoyamamış, renktı gıysiler içinde bu grupları heıyerde neşe içinde oyunlar oynarken görmek mümkün olmu. AIT. Yağmnr yağdı (Baştarafı 1. Sayfada) Dışişlerinın yetkili çevreleri, söz konusu yazınln 26 Nisan tarihli Pravda gazetesinde yaymlan dığını, bu gazetenin bir nüshası nin Moskova Büyükelçimiz îlter Türkmen tarafından Dışişleri Bakanlığına yollandıgını bil^rmışlerdir. Ancak Pravda'daki ımzasız makalede Türkiye'den hiç soz edilmemekte, «Empervalist ve vabancı güçlerin Irak'taki ^pvrimci iktidan srüç duruma dn'îürdügü» ileri süriilmpk'pdir Bu konuda Moskova fc'içıügimi7den tamamlBvırı hılg!' de ıstenmiştir. «Intp»Tiafınnq| Herald Tribune» sfl'p'psinın Mn<kova muhabirinden vani's'ıüın nedeni de ayrıca öğrenı ecekMr (Baştarafı 1. sayfada) rekt seferler konulmuştur. Istanbul'dan Paris'e haftada 4, Londra'ya 5, Zürih'e 6 gün, Frankfurt, Münih ve Atina'ya da her gün uçak se'eri yapılacaktır. Istanbul'd'an Roma ve Milano' ya cumartesi günleri dışınria her gün sefer konulmuştur. Ay rıca İ7mir'den Atina'ya eskisi gibi bir sefer yapılacaktır. Yaz tariferine göre, TelAviv'e haftada iki, Lefkoşe, Beyrut, Vi yana. Kopenhag ve Brüksel'e 3, Amsterdam'a 4 gun direkt sefer yapılacaktır. THY yaz (Baştarafı 1 sayfada) Öte yandan, gazetenin yayım üzerine bankalar da faaliyete geçmiş ve banka müfettişleri olaya el koymuşlardı. Müfettiş raporlan sonucu, kredi veren ilgili şube müdürleri ve memurları Bankalar Kanununa aykın davrandıkları gerekçesıyle mahkemeye verilmişler, sanıklardan biri beraat etmiş, diğer ikisi suçlu görülmüş, ancak cezalan tecil edılmiştir. Mahkemeye verilen son kararda olay bütün boyutlan ile ele alınmakta, Demirel'ler için kredj açan kişilerin yasalara aykın davrandıkları yeniden ha tırlatılmakta ve «Gazeteci, gazetecilik görevlerinin sımrlan içinde kaldığı ve haberi eleştirip basın özgürlüğü sımrlan içinde ve demokratik kurallara uygun olarak ifade ettiği takdirde, davalılan sorumlu görmeye imkân yoktur. Kaldı ki, yazıda kelimeler teker teker ele alındığı takdirde hakareti tazammun etmediği gibi, ola7 haberi de toplu olarak hakaret kastını gUtmemektedim denmektedir. Ali Demirel PORTATİF 4İŞLEM PERAKENDE FİATI TL. LE81 1775 20Yl AŞAN MODELLERhllZİ GORONOZ BAŞKA MAKİNELERLE MUKAYESE EDİNİZ OSTÖN KAHTEMİZİ ZARİF MODELLERİMİZİ REKABETSİZ FİYATLARIMIZI TETKİK EDİNİZ Basının görevi Karann sonunda gazetecinin görevine ilişkin ilginç bir bölüm yer almış, gazetecinin görevinin gerçekleri su üstüne çıkarmak olduğu belirtilerek şöy le denmiştir: «Şayet gazete böyle bir gerçeği yansıtmasaydı o zaman Ziraat Bankası şubesinin müdür ve muavinlerinin kanuna aykırı hareketleri meydana çıkmaz dı. Sonuç olarak diyebiliriz ki, davacı Ali Demirel'in şahsma karşı hakareti tazammun eden bir hususa rastlanmadjjtndan davanın reddi gerekmiştlr.» ı n n n P E R A K E N D E FIATITL 4İŞLEM 2650 L 810 4İŞLEM HAFIZALI O O C f l PİLLİ CERYANLl « ****** MP 1000 ÜS? ELEKTRONİK PERAKEMDE FİATI TL, 5500 I3TAN3UL YÜKSEK ELEKTRONİK MÜHENDİSLERl NE2ARETİNDE GARANTlÜ BAKIM SERVİSİ TOPTAN E A T I Ş ve BAKIM SERVİSİMİZ Tel.: 2233 01 MÜLTİKOPİ BÜRO MAKİNELERİ Koll. Şti. P. K, 63 SİRKECİ llâncılıJc: 6838.3484