25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 14 Mayıs 1974 BABADAN kalma evin anasmın sayesmde gurul gürül ışledığinı sık sık tekrarlayan Saıt Faık Abasıyanık, özellıkle son hikâyelerınde hep çalışan insanlarla doğada arar mutluluğu. Içmde gızli bır sıkmtı vardır; sankı yetennce uğraşmıyor, üstune düşen gorevi yapmıyormuş da ondan. Koca evı barkı varken pay almadan balığa çıkmasının doğru değerlendirılmıyeceğıni, ınsanlarca pek sevilmiyeceğıni düşünmektedır. Oysa, «Yeniden damla damla, dakikalan duya duya, sıkıla patlaya; rüzgân, balığı, denizı, ağı seve seve, 61umu beklemektedir» (1). Ve bu yuzden Sıvrıada seferlerine katıldığı zamanlarda da denizı, ebemkuşağını, kandesleri, magaradaki foku, karabatakları, büyuk bır vaveylâ içmdeki akşamı, esmer kayaları döven dalgaları, batmış güneşm bır parçası gibi kımıldayan Sotiri'yi seyrederken Tanpınar'ın şiirindeki gibidir: «Denız ufkunda batan guneş / Ve keskın çığlığı kuşların / Rabbım bu uğultu, bu ateş / Ve bu umutsuz uçuşların / Doldurduğu akşam havası . » Birden uç adım ötesındeki beyaz çakıllann üstünde kırmızı bacaklarını sallayan bır martıya dalar.. Bir martı, bır Nısan akşamında sırtüstü uzanrr.ış hâlâ ölmeye çalışmaktadır. Içmi bır keder yalar. Yanından aynlamaz. Martınm kafasmı ellerıne alır, bir avuç deniz suyu getirıp agzına damlatır. Son titremeyle ölünce martı, keyfi kaçar, ağlamaklı olur, canı bir taraftan acı bır türkü söylemeyi çeker. Ve dünyanın yaradıhşına kadar uzanır, ınsanm ilk zamanlarına. Birıleri avlarlar, ateş yakarlarken o martıya ait bir mersıye yazmış, ateşın karşısmda okumak üzeredir. Çalışmadığı için kendisine kızan kabile halkının, gece olup da kütükler yanmca, obür tarafta rüzgâr denizi homur homur söyletirken, martınm ölüm türküsünü dinliyeceklerini, bir üzüntü, bir garıpseme, birbirine sokulma hissıyle sarsılacaklarinı düşünmek tedır. Sonra bu halin belki de işe yaramaz adamm bir vazifesı olarak tanınacağını (2). • KÖR MÜSTAFA ÇÜNKÜ emektir, uğraştır, ça badir, dirençtir... En çok kutsadığı değerler Sait Paik'in. Beyinın vapurdan iner inmez çantasını kapan uşaktan iğrenir, sabahleyın altı buçukta tabiatla kavga için sokaga fırlamıyan adamı çalışmıyor sayar. Artık kimı sevdıgıni, kime saygı duyduğunu bılmektedir. Uğraşma tanıklık ettiği Kor Mustafa'nın dışle, tirnakla, kanla, canla, tabıat denılen canavan yenmesıni değerlendırır. Lodos tarafı oturulmaz olan Burgaz'm fundalık ı larını ayıklayıp tarla açan Mustafa'yı gordukçe toparlamr; hayret, sevgi ve saygı ile bakar. «Koca yaylamızın üzerinde böyle j mılyonlarca insan bulunduğunu i düşünüyorum» der. «Yıne dun Koca yaylamızın üzerinde.. I «YOOK!» DEDÎ HAMDÎ BEY. «MİLLETİ BL' İŞTEN TENZİH EDERİM ÖLMEMİŞTİR, HEMÎ DE ÖLMİYECEKTÎR. ŞU DAMLARI.N ÜSTÜNDE, ŞU YAZ GELİNCE ÎILDIZLARIN ALTINDA YATANLAR ÖYLE BİN CANLI Kl, KİMSE BUNU BİLMÎYOR. BU GELtNLEK, BU ÇİLEKEŞ ANALAR, HER KITLIKTAN, HER KLRAKLIKTAN, HER SAVAŞTAN SONRA MİLLETÎ BAŞTAN FIŞKIRTIYORLAR. ÇOK MUTLU BtZE KÎ AYRIK OTU GtBİYİZ, KEMİRİLDİKÇE YENİDEN BtTİYORUZ. NEDEN? HEP BU İNSANLARIN GÜCÜNDEN, ONLARIN CANLI SUYUNDAN » (FAKİR BAYKURT, Kaplumbağalar, 360) ya yuvarlağı üzerinde böyle milyonlarca insanın tırnaklan, nasırları, çirkinlıkleri, tek gözlerı, tek kollarıyla bir ejderha ile kavga etmek için bekJeştiklerini düşünüyorum.» Ve kutsadığı emegin ürünlerini nitelerken hikâyesini şu satırlarla bitirir: «Küçük hanimlar! Bugünlerde bir gün mşanlınız size koyu al renkli karanfiller gönderecektir. Dıkkat edin, belki Mustafa'nınkilerdır. Küçük beyler! Domatesler göreceksiniz çarşıda. Elmalar, ferik elmalan gibi kokulu, şekerli, tatlıdır. Keserseniz içmde çekirdekleri altm gibi parlar. Belki de lokantada bir gün şışelere doldurulmuş bir domates suyu içer ve tadını fevkalâde bulursunuz. Yunan tanrılarınm ölmemek için ıçtiği nektar lezzetini damagınızda hissederseniz, emin olun ki Mustafa'nın domateslerinden bir tanesi içtiğınız suya katılmıştır.» (3). Kent kargaşası içindeki insan dalaşlannı gördükçe tiksinir dünyadan.. Ama bir yapı yerinde saz çalan âşığın sesini duyunca, arada bir sazm sesiyle birlikte sırtını verdiğ! ağacın da kımıldamağa başladığuu sezer, balıkçı küreğinin şıpırtısını yenıden duymaya başlar. Onu yalnız Istanbul sokaklanyla Burgaz balıkçılarını yazdı diye konuca eksik sayanlar, eserinde Anadolu'yu bulamadıklannı soyleyenler vardır. Oysa bir insanda bin insan görülebilir; her buyuk sanatçı gibi Saıt Faık de gözlerinı yumsa bıle dünyayı bütünlüğüyle algılar: «Nasıl oldu bilmem, birdenbire sankı bir uçaktan bütün bir Türk ülkesini bir anda kavramışım gibi oldum.. Bır başka Türk varlığım, yaşayan varlıgımtn ölünceye kadar benimle beraber olacak ruhumla duydum.. Bır musıki gibi birşeydi. Aman Yarabbi ne güzeldi bu Türk sesi! (Tıpkı Sabahattin Ali'nin ünlü hikâyesmde tanıyıp anlattığı ses). Aman Yarabbi, neler söylemiyordu! Dag, yayla, kir, orman, aç, hasta, bakımsız, bilgisız, cahıl bır kalabahk şeklinde gösterilmek istendiği zaman öyle olan insanların bulunduğu memleketti. Ama orada sesler vardı ki, hakikat denilen şeyin belki de as!ı o seslerdi. Birdenbire akşam oluyor, keder basiyor; bılgısiz, cahıl, aç ve hasta adam, ormanın kenanndakı çımenlere oturuyor ve kara koyununa meçhul bır sevgiliden kavahyla söz açıyordu. Bu sözde bılgi, bu sözde... Ne söylesem boş, ne soylesem anlatamam artık, iyisi susayım, bitıreyım hikâyemi.» (4). Hatırlarsmız, Memduh Şevket Esendal bize Haşmet Gülkokan'ı tanıtmıştı; Ankara Belediyesi Te Edebiyat Sohbetleri sulara girenler, ızgara pirzola, biftek, mercan, lüfer tarança, can lı bahk falan yiyenler! Ey ak: yapüı cam kapılı otellerde, motellerde kalanlar! Kaldığınız yerin kıyıcığına sinmiş, sıkışmış bir çayır var. Aman o çayıra bakarak olun. Belki Cenan'ı göreceksi niz. Iki elini gögsüne bağlamıştır. Yıpranmış yoğşumuştur üstü başı. Kendi de göçüp gitmektedır. Dişleri kınk döküktür. Biçimli güzel yüzü gün gün sarıya döner. Bütün ışıklann, bütün güneşlerin kaynağı gibi parlak gözIeri yavaş yavaş sönmek üzeredir. Oralarda, o kıyı boylannda Batı Anadoluiıun bolluk dönemlerinden kalma bir harabe gibidir... Görün Cenan'ı..» (5) • BAYKURTUN COGRAFYASI DAHA neler göstermiyor Fakir Baylcurt bize: Nevşehir köylerinden gelmiş can parası arayan Sadullahla kızı Cemile'yi, eğriyi doğruyu ayırt edemediği gibi kar gayla kekliği de bilmiyen kof müfettişi, Güldede yollarında umut borcu yüklenen Fevzipaşa'lı yoksullan, kapıcı çocukları Gazi ile Sevgi'yi, yalmz işçilerle konuşurken mutluluk duyan Cumur Ali'yi, ana yurdunda banndırılmamış Macır Osman'ın hüznünü, hiç bir güvencesi olmadığı için çarpılıp kaçırılarak sütlü bir keçiye değişilen Durgadın kızı, Şıhhgoz yolunda uyuyup donan emekçi öğretmenı, Balyalı Deli Kemal'in haklı öfkesini, çalışkan Adem'le hazırı arayan Kız Memet'ı, mahpus çıkışı yüreği hıza dayanamayan Merzifonlu Koca Zeynel'le alay edılmiş çocukluğun hıncını, öcünü... Geniş bir coğraf yadan derlenmiş gözlemlerle, «Ko ca Yaylamızın Üzerinde», «Türk UlkesUnde yaşayan, var olan, acı çeken, direnen, uğrasan, hakkı yenen hak arayan, «ölmeye çaüşan» insanlarunızın her şeyini .. Ankara, Çumra. Edremit, Ayvalık, Manisa, Islahiye, Datça, Marmaris... izlenimleriyle kaderlerine ilgisiz kalamadıgı bütün yurttaşlanmızın yaşamlarıru. Bana öyle geldi ki, Sait Faik'in Adapazarı anılanyla Istanbul 'u iyi büen yazarlık sorumlulugu, Fakir Baykurt'un Anadolu bilinciyle tamamlanmakta; Abasıyanık'ın büyük adına bağlanmış bır armağan. Baykurt'un başansıyla da onurlanmkktadır. Bu uygunluğun gerçekliğine inanarak dirlikli, bu değerlendirmeve katümakla mutluyum. (1) Haritad» Bir Nokta (Son Kuslar, 1952) (2) Sivriada Geceleri (Son Knşlar, 1952) (3) Karanfiller ve Domatea Snyn (Mahalle Kahvesi, 1950) (4) Türk tlkesi (Son Knslsr, 1952) (5) Cenan (Can Parası, 1973) Erginsoy: Demokratik sol yöntemle kalkınmada halk sektörü önemli yer tutacak Bakan Doğru ve CHP tstanbul Ili Gençlik Kolu'nun düzenlediği seri konferans lardan ikincisi «Türkiye'de Demokratik Sol'un Toplumsal TeTopuz Kâğıthane'de... melleri» ni A^vukat Faruk Erginsoy anlatmıştır. Avukat Erginsoy özetle şöyls demiştir: «Çağımızın temel çelişkisi aa gelişmiş ülkelerle, gelişmiş ülkeler arasmdadır. Az gelişmiş ülkelerin kakınması içm bagımsız lıklarım kazanmaları şarttır. Tür beykoy barajının pompaj tesisle kiye'nin kalkınması, demokratik; rını basması sonucu, Alibeyköy sol yöntemin uygulanması ile olaile Kâğıthane çevresi elektriksiz bilir. Bunun için tarihsel, sınıfve susuz kalmıştır. İETT Genel sal temel mevcuttur. Özel sektör Müdürü Saifet Gürtav, bu mer engeli yoktur. Demokratik yönkezlerde. fabrika ve evlerdeki temlerle çelişkiler çözümlenebisel sularının tamamen çekilme lir.» sını, tesislerin kurumasım bekleDemokratik sol yönteml ile kal mek gerektiğini, tesisler tam ola rak kurumadan elektrik verilme kınmada tek engelin ekonomilc sınm can ve mal güvenliği bakı | yapı olduğunu belirten Erginsoy, mından tehlikelı olacağını söyle j bu engelin halk sektörü ile ortadan kaldınlacağını söylemiştir. mıştir. Istanbul Sular îdaresi Genel Müdürü Gültekin Oskay da, pompaj tesislerinin taşkından büyük zarar gördüğünü ' bildirmiş, İstanbul'un Avrupa yakasına ancak Terkos'tan su verilebileceğini ve tesislerin ancak bir ayda onarılabileceğini söylemiştır. Özkay, Istanbul'a ancak 155 bin metreküp su verilebileceğini, meydana gelecek 170 bin metrekup açığın da semtlere sırayla Tüm Sağlık İşçileri Sendikasısu verılerek kapatüabılecefini söz nın önceki gün yapılan ilk genel lerıne eklemiştir. kurulunda, delegelerın oy bırliği ile aldıkları karar sonunda, SenTaşkın bölgesi Belediye Başdika DİSK'e bağlanmıştır. Sekanları su baskınının Alibeyköy barajı ilgililerinin ihmalinden i çimler sonunda Sendika Başkanleri geldiğini öne sürmüşler «Ba lığma İlhan Eryılmaz, Genel Sek reterliğe ise Aydoğan Gezer rajın kapasitesinin ötesinde dolacağı daha önceden belli ol seçılmişlerdir. muştu. Eğer kapaklar vaktinde açılsaydı bu afet çıkmazdı. YaALTIN hut belediyeler daha önceden haberdar edilselerdi halk eşyası Cumhurlyet 510. 515. 675. 680 nı kurtarma fırsatı bulabilirdi» 520 S25. demişlerdir. îmar ve İskân Ba Hamlt 490. 500. kanı da ihmaller üzerinde duru Azlz 610. 625. lacağmı bu alanda tahkikatın ge Napolyon 73.50 74.00 24 ayar lıştırileceğini söylemiştir. 67.50 68 00 22 syar Bu arada İl İmar Müdürlüğü •••••••»•• sanayi tesislerinde de hasar tes • • • • • • • •• • » bıt çalışmalarına başlamıştır. DOKTOR Sanayi ve Teknoloji Bakanı AbTARIK Z. KIRBAKAJS^ dülkerim Doğru afet yasası kapsamı dışında kalmasına ragmen Uert, 8»ç ve Zflhrevi sanayi tesislerinde meydana geHastalıklar Mütchaısın T len hasarın tesbitinden sonra | tstlklâl Cad Harmakkapı J hukümete vergi ve kredi ödemeNo: 68 Tel: 44 10 73 lerınin ertelenmesi yolunda teklifte bulunulacağını açıklamıştır. •••••••••••••»••••••• Rauf MUTLUAY mizlik îşleri Müdürlügünün hesap işleri kaleminde yoklama masası işyan olan o güler yüzlU, tatlı riiiii küçük efendiyi. «Günün bırinde ona bir dükkânda, bir tanıdığın evinde yahut sokakta rastgelirseniz, yahut bir işiniz düşüp de dairesinde karşısına çıkarsanız, bilesiniz, konuşup görüşesiniz..» diye. • CENAN ŞIMDt Sait Faik'in sanki bir uçaktan bir anda kavradığı Türk ülkesinin her köşesinden sesler getiriyor Fakir Baykurt. Armaganını hakkıyla kazanarak yanında yer aldığı Sait Faik gibi, eserinde gerçek bir halk adamı yureğiyle davranan Memduh Şevket gibi... dikkatiauzi çekiyor: «. . Ey buralardan, bu düzgün yollardan» gelip geçenler! Ey Anadolu'nun batısmda, Ayvalık'ın, Edremit'in oralarda, deniz kıyılarında duranlar, durup o mavi Baskın, su ve elektrik darlığını arttırdı Şiddetli yağışlar nedeniyle su baskınına uğrayan Kemerburgaz, Sılâhtar, Kâğıthane ve Alıbeykoy'de dün sular çekılmiş ve hasar tesbıt çalışmalarına başlanmıştır. Kesın sonuçlar alınamamasına ragmen sadece Kâğıthane bölgesınde maddi zararın bir mıl yar civarında oidugu one surulmıiştür. Ote yandan hasar bolge sınde incelemelerde bulunmak uzere dun Istanbul'a gelen Imar ve Iskân Bakanı Ali Topuz ile Sanayı ve Teknoloji Bakanı Abdülkerim Doğru zarar görenlere yasalar çerçevesinde her türlu yardımm yapüacağını söylemişlerdir. Bu amaçla, Istanbul Belediyesi emrıne ilk ve âcil ihtiyaç ları karşılamak üzere yüz bin lıra gönderılmiştir. Ayrıca 6 kamyon yıyecek maddesi taşkın bolgesindekilere dağıtılmak üzere dün gece Istanbul Belediyesi ılgılılerıne teslım edilmiştir. Ote yandan su baskınının Silâhtarağa trafo merkezıyle Alı Tüm Sağlık İşçileri Sendikası DÎSK'e katıldı Londra Kraliyet Bale Akademisi'nin diplomasını aldılar KADIKÖY Halk Eğitimi Merkezinde Flora Aksel yönetiminde bale öğrenimi gdren 612 yaş arası 97 minık balerin geçtiğiıniz gün lerde sınava girmi$lerdir. Londra Kraliyet Bale Akademisi müfettiş lerinden Miss. Margred Aobinson'ca smanan miniklerin tümü başarı gostermiş bu arada 17'si de iftihar başarısı kazanmıştır. Sınavda başarı gösteren 97 minik balerin Akademi'nin sınıf denklik diplomasını alacaklardır. Öte yan. dan aynı Akademinin öğretmenlerinden Miss. Herida May 17 mayısta K.HJS. Merkezinde profesyonel düzeyde yüksek sınıflar için sınav yapacaktır. Bu smavda başarı gösterenler dünyanın her yerinde bale öğretmeni olabilecek lerdir. BÜTANGAZI TÜPÜ PATLADI 4KİŞİ YARALANDI Sultanahmet Dıvanyolu caddesindeki Çukurova lokantasında bütangazı tüpü patlaması sonucu 4 kişi yaralanmış, bina büyuk hasar gormuştür. Saat 16.30 s.ralarında meydana gelen patlamada, çevredeki bı nalann camları da kırılmış ve büyük korku yaratrmştır. Olay sı rasmda yaralanan lokantamn sa hibi Sabri Mısırhoğlu, kardeşi Haşim Mısırlıoğlu ile Halil ve Salim adlı garsonlar tedavi altına almmıştır. > İ.İSHOJBUL FBSTİVA1 liiİ PKİC Tarıh 20,6 21/6 22,6 23/6 24/6 25/6 26/6 27/6 SOFYA ARABESC BALESI 29/6 30,6 1,7 jJNtVVYORK |2130 i HA'R'KNESS BALESI NEVVYORK HARKNESS BALESI NEVVYORK HARKNESS BALESI NEVVYORK HARKNESS BALESI 2130. 21.30 21.30 | CANTORES.MINORES . 18.00 Madrigal Korosu Soprano. E.SCHVVARZKOPF ; ANKARA DEVLET ! BALESI «ŞımankKız» ROMEN RAPSODISİ DANSTOPLULUGU •ANKARA DEVLET BALESI «Şımank Kız» 21.30 2130 2130 '/ivolonist IGOROISTRACH 21.30 ŞEHIRTIYATROLARI «Yunus Ernre>; ŞEHIRTIYATROLARr «Yunus Emre» F.LISZTODAORK. F.LISZTODAORK. 18.00 18.00 Vryolonist CHRISTIANFERRAS ŞIIRMATINESI 18.00 Arpist 18.00 NICANOR ZABALETA 18.00 ŞEHIRTIYATROLARI «Yunus Emre» ŞEHIRTIYATROLARI «Yunus Emre» ŞEHIRTIYATROLARI «Yunus Emre» ŞEHIRTIYATROLARI «Yunus Emre» 2130 21.30 21.30 2130 2130 21.30 KARAGÖZMEDDAH ORTAOYUNU KARAGOZMEDDAH ORTAOYUNU TURKHALKDANSLARI 18.00 TURK HALKDANSLARl 18.00 TRTKLASIKTURK MUZIGIKONSERI NevzatAtiığ 2130 2130 SAZAŞİKLARI 2130 HALK EVLERI •ORNEK GURUBU SAZAŞİKLARI 18.00 18.00 ROMEN RAPSODISİ DansTopluluğu 2130 TRTKLASIKTÜRK MUZIGIKONSERI NevzatAtiığ TRTKLASIKTURK MUZIGIKONSERI NevzatAtiığ 18.00 AMERIKAN KORO veBANDOSU 2130 AMERIKAN KORO \ E BANDCSU . SCFYA.ARABESC BAIESÎ .ACIKHAVA TIVATROSL Saat ^Qj2JQÜSgy^Q9 Saat ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ f Saat J ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ f Saat AÇILIŞKONSERİ Sef:B.WAGNER 17.00 DEVLETflYATROLARl «BağdatHatun» 2130 DEVLETTIYATROLARI 2130 «BağdatHatun» YEDlKULE • ZINDÂNLARI • Saat GULHANFPARKI. Saat KADIKOY BUDAKSlNEMASI Saat BUYUKADA ' ı 21.30 2130 18.00 2130 1%2OH laziran W15T<îmmuz Saat TOPKAPISARAYI Saat ŞEHIRTIYATROLARI «Genç Osman» ŞEHIRTIYÂTROLARI «Genç Osman» ŞEHIRTIYATROLARI «Genç Osman» TÜRKIYEFRANSAPOLONYA HALKDANSLARl ŞEHIRTIYATROLARI «Genç Osman» 2130 2130 2130 2130 2130 TURKIYEFRANSA HALKDANSLARl TURKIYEFRANSA POLONYA HALKDANSLARl' IST. BELEDİYESİ ŞEHIRARMONISI 18.00 18.00 18.00 POLONYA HALKDANSLARt ARNAVUTLUK HALKDANSLARl FRANSAPOLONYA HALKDANSLARl ARNAVUTLUK HALKDANSLARl' TURKIYEFRANSA, . POLONYA HALKDANSLARl 2130 2130 2130 2130 2130 LENINGRAD FILARMONl 18.00 ORKESTRASI LENINGRAD FILARMON 18.00 ORKESTRASI CARMEN (Opera) ARNAVUTLUK HALKDANSLARl , KOLNTANZFORUM ( BALESI KOLNTANZFORUM BALESI CARMEN (Opera) 2130 19.00 2130, MODALMUSIK1 KONGRESI 10X10 VrvokmisfcJ.SUK Piyanist: J.PANENKA Soprano LEYLAGENCER DEVLET.TIYATROLARI .«BağdatHatun» 18.00 18.00 2130. DEVLETTIYATROLARI 2130 «BağdatHatun» DEVLETTIYATROLARI 2130 «BağdatHatun» DEVLETTIYATROLARI 2130 «BağdatHatun» ZlJü „ , • MCDALMUSİKİ KCNGRESİ 10.00 i|CRKESTRA KCNSERİ 11.00 1 Şef : HikmefŞunı^lc 2130 i MODALMUSIKI \ KONGRESI 10.00 TRJESTETRiOSU 18.00 TURKIYEFRANSA POLONYA HALKDANSLARl 2130 IST.DEVL. OP. ORK. 18.00 veEMILGILELS AMERIKAN KORO veBANDOSU . DEVLETTIYATROLARI «Istanbul Efendisi» DEVLETTIYATROLARI «Istanbul Efendisi» DEVLETTIYATROLARI «Istanbul Efendisi» 2130 21.30 2130 ORTAOYUNUMEDDAH; ORTAOYUNU. MEDDAH IST. BELEDİYESİ ŞEHIRARMONISI 181» TRTKLASIKTÜRK .MÜZIĞI KOROSU NevzatAtiığ AMERIKAN KORO veBANDOSU 2130 ' 2130 2130 Piyanist SHURACHERKASSKY SOFYA FILARMONl ORKESTRASI veG.BADEV SOFYA FILARMONl ORKESTRASI Piyanist EMIL GILELS 18.00 SARAYDAN KIZ KAÇIRMA (Opera) 2130 MODAL WU5IKI KONGRESI 10.00 IRTKLASİKTÜRKMUZIĞİ 1U0O KONSERİNevzorAtlığ 2130 18.00 2130 21.30 18.00 18.00 21.30 VENUSSINEMASI SARAYDAN KIZ KAÇIRMA (Opera) 2130 2/7 3/7 47 iaoo iaoa ; LOSROMEROS 'GitarDörtlusü 2130 LOSROMEROS GitarDörtlusü. LOSROMEROS GitarDörtlusü IST.DEVLSENF. ORK. ve 2130 JACÛUILLATBEROFF CONSTANZA ROMEN KUKLATIYATROSU 17.00 «7 •6/7 CONSTANZA ROMEN 17.00 KUKLATIYATROSU CONSTANZA ROMEN KUKLATIYATROSU CONSTANZA ROMEN KUKLATİYATROSU VVOODYHERMAN CazTopIuluğu CONSTANZA ROMEN KUKLATIYATROSU IST.DEVLSENF. ORK. ve IGOROISTRACH VVOODYHERMAN. CazTopIuluğu 2130 18.00 2130 CONSTANZA ROMEN KUKLA TIYATROSU 17.00 17.00 17.00 17.00 7/7 8/7 9/7 10/7 11/7 12/7 13/7 14/7 15/7 TRTHALKTÜRKÜLERI 2130 KOROSU SOVYET HALK 2130 DANSLARIveKOROSU SOVYET HALK 2130 DANSLARlveKOROSU VVOODYHERMAN CazTopIuluğu 18.00 2130 2130 SOVYET HALK DANSLARIveKOROSU i SOVYET HALK 2130 1 DANSLARlveKOROSU . SOVYET HALK 121.30 DANSLARlveKOROSU 21.30 SOVYET HALK DANSLARIve KOROSU 21.30 | SOVYET HALK DANSLARlveKOROSU 21.30 SOVYET HALK DANSLARlveKOROSU ' *" .• SPOR ve'SERĞl SARAYI ' ' " ' • ' « • ' • • . • •BILETLER 20 MAY«SI97<GÜNONDENITIBAREIMATATÜRKKULTÜRMERKEZIGIŞELERINDE . . . . ÇIN JIMNASTIKGRUBU Cumhuriyet 3842
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear