28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 5 Temmuz 1973 ABDÜL CANBAZ I mmüj TU > r VAPMAVÂSIM ZAMAMDA I ^ ZAr OLAfcAK MEOLÛÜ, BofLe?. HtMEM 1 İSA'NIN GÜNCESİ MELİH CEVDET ANDAY 79 Sofcağı seyretö dalgın dalgm. Ama yofun yağmurdan öturü görüntun nerdeyıe yok denecek denlı azahniîtı. O sırada uzaklardan, orgta bır Bach müzjği başlıyormuş izlenhnini vereo ağır bir vapur düdüğu aesi geldi. Sonra sis çanlan çaldı. Solnesçi sorgucu, Adem Eması'na: Buyurnn, siz bajlayın, dedi. Adem Elması çok narik olarak: Yo, vallahi olmaz, s.r baslayın, diye karplık verdi. Sonra da: Bizde ddrt *nç var, nzd* kaç tane? diye sordu. Solnesçi memur: Bizde başlangıçta bir tek tuç vardı, yirmi dört saat içınde yediye çıktı, dedi Hiç eşeleme| e gelmıyor. Geçenlerde bir sorgucu arkada? anlatıyordu, bir iş böyle bizim gıbi tek suçia bajlamıslar, yirmi dört saatte tam yüz altıya yükselmi?. Nanl başedeceğiz bilmem. Adem Elması: Sormaym. dedi, bizde durum daha değişik. Suç yirmiden yukan çıkarsa, o bölüm için soruşturmayı ba»kasma veriyorlar. Doğru değü bu. Çunku bana verdiğiniz suçlu, artık sonuna kadar benundir. Öyle değil mi? Suç yirmiden yukarı çıktıysa, benim soruşturmamın ürünüdür bu. Niçin basjcası ile pay edeyim kendi ürünumü. Memurun tevkini kırıyorlar. Solnesçi memur, bir «essizlikten yararlanarak, bana ddndü. Söyle bakalım, dedi. Bu îbsen'in öldüğünfl nerden biliyorsun? Akşaıa kanmı evde bulamazjam ne yapacak. tım? Yoksa Ithal Ambarlan'ndaki çeflerime, karımın hangi hastaneye götürüldüğünü sorsam mıT cBilmiyoruz» derlerse ne olacak? Şişman sorgucu: Sen »öylemedijine göre, ben yazdırayım mı? diye aordu. Kendimi toparladım. Sizin de öleceğinizi biliyorum, dedim. Fakat o sırada bir sarsıntı oldu ve benim s<5züm bundan ötüru duyulmadi. Ama sorgucu, yanmdaki yazıctya döcerek: Yaz, dedi. «îbsen'in öldüğünii bana Soines söjiedi, gizlendiği yerde havauzhktan ölmıif.» Adem Elması, başı ile onayUdı onu ve <Afe. rin'» der gibilerden yüzüme baktı: sonra da pantoloaunun ütü çizgisini duzeltü. Sıranın kendisine gelmerini bekleverek sabıraızlık duyduğu anlaşıhyordu. Ben sakindim. Sorgucuya: Ysnlı? duydunuz, dedim, Îbsen'in havasızlıktan olduğünü söylemedim. Nasıl söyleyebilinm ki, bu yüzden oldüfünü bilraiyorum. Kuzeyli bir yazardı kendısl. Sorgucu: Yaz. dedi gene yazıcıya. «ölum nedeni kesinlikle bihnmemekJe bırlıkte, kendisinin kuzeyden geldiğı ve gızlice içeri gırerek.. > Bu kez sarsıntı dncekinden daha güçlü olarak duyuldu. Hepimiz hop hop sıçramaya başladık olduğurauz yerde. Adem Elması'nın önunde oturan yardımcısı, gıdıklanmtf gibi gülüyordu. Yaacı ıse, gorevuü her koşul altında yerine getıren bir memunın ciddıyetiyle boyuna yazıyordu. Tu$Iara rastgele vurduğunu anladım. Adem Elması gozluklerıni çıkarmıştı. Solnesçi jijman sorgucu şoföre bağırmağa bajladı: Kendme gel ulan! Burada görev yapıyoruz. Sallama otobüsü' Oturduğu yerde duramayan şofor, bir direk. siyona yapışıp, bır havaya sıçrayarak: Ben yaptnıyorum, dedi. Adem Elman, gözlerini korkunç korkunç açtrak bana: Yoksa sen mi yapıyorsun? diy» aordu. Bu sırada fofdr: Deprcm oluyor, deprem. diy» »eslendi Adem Elması bana: Ne oluyormus? diye sordu. Ben: Gormuyor musunuz, lallanıyoruz, dedim. Adem Elması: Neden sallanıyoruz? diye sordu. Bizden daha çok sıçrny^M (^^maslığından olacak) Sclnesç: sorgucu: Rıca ederm, deda Aıiem Eımısı'na, benim sıraiDi kapmaya kalkmayin. Ben... aize... ısterseniz... sis başlayın d<%»nıştim... Sias.. istemenıiştiniz . $ündl arcya.. girmek... doğru değil. Yazıcı bütün duyduklannı yazıyo'du. Adem Elması bafıra bağıra; Neden sallandığımiB sordum, dedi şisman sorgucuya. Şışman sorgucu: Ben sızl bilmez mlyün? diye ba$ım salladı saga sola. Ama burun «Ah sen lunzırsmdır. snlamına olduğu derremden oturu anla^ı1»mar|ı 4 GEL HABERl NERDEN VEREK?,, Fikret OTYAM Sultan'ın 4 yaşındaki bebeğini vurdular Y usnî demiş ki, «Su içecem. • Kürtce demiş bunlan... Türkçe bllmıyor da'. Bımkmış anası Sultan Esen dört yaşındaki bebenın elinı.. Kucagında ikl yaşındaki ixa var mıs. Bes altı el sılâh patlamış, Yusuf yığünuş yere, dört yaşındaki bebe Yusuf!.. Ana Sultan basnus a£ıdı.. Komuşlar ikisıni jan darmanın cipine ver elini hastane... Yanımızdan geçen Jandarma cipinde dövünen bu Sultan kar dınmış, kucağında al kanlar içinde Yusul'u:. Bir getirir aiisinis görünüzün önuıjf, dQrt jaşmda bejb^en olan lar, bebenizin beş kurşunla gözlerinızın önunde kanlar içinde yere senldiğmı? yok... A yadüi .. Ah yadiii... Ah anam .. Ah anam .. Hayr mijenedl... Oglumdan hayır gormedim... Ah yadii mi abdali .. Kimsem kalmadı hayatta... Ya di ki yadikiiiii .. Anam... Anam. Ah yadi a yadi... anam... anam.. Manı hapshani babihua nedl... Ge*ırdım mapusaneye babasını göremedi... Yusuf mın... Yusufum... Yusufı min... Yusufu min... Yusufum... Yusufum .. Çıtbeydm denkjitde nay... Ne kadar bağırıyorum feryad edîyorum, aenden teı geİmiyor?M Senden havr gelmedi .. Ay yaboooo .. Ah yabooo ..» «.. AH YABOOO.. AH YABOOO O.. A YADflî... Ah yabooo, Ah yabooo.. Elvan kivranıyordu, ellerl mtdesinde, bihoş olmuş gösleri.. «Gelme» demıştim.. Duymuf o insan yüregınin kaldıramıyacagı «An yabooooa ları.. Sancı gırmiş yüregine, midegine Elleri kamında, kıvranıyor cıpın ıçınd Sonra Dara köyüne gittUc.: nuşarnadık arabada^ Filnt makınasının ıçınden «Ah yaboo» diye mgıtlanan kadmın, Yusuf'un kanh, kevgıre donmüş bedenının fılmlerini, ses alma makınasımn içınden «ah yaboo, ah yabooo..» ağıtlan dolanan ses bandını çıkardım, koydum dığer filmlertn, bandlarm yanına.. Tarih duştüm üstüne.. «Mardin. 13 Haziraa 1973. Kan davası.. Agıt.jı sanlar. Kolay mı firp diye kop. roak? Değil kolay elbette. Belki kırk, belki eUi iki gun sonra. Belki seçimlerde. Belki bunlan biraz geçe Tanrı gecınden vere., Kimse ağlamaya, <Ah yaboooo» diye diye. DizlerinL dövme>e. Dd?lerine vurmaya ağıtlana ağıtlana. YUSUFU MİN..» riye kalan küllerden çimentoya •o 40 oramnda katılabilir. Enerji darlığında enerji sorunu için termik santrahn kurulması ve 14 letilmesi şart.» Güldürü Şışman sorguor Onu ben soracakt:m, aıye ekleaı zar zor. OteH de Buyurun sorun ovieyse, deoı. Ben kıakanç değJimdir. Sarsıntı durdu, fakat yo un ikj yaniRdaki yapılar, ağaçlarla uyumlu o'arak ilerı gerı, sağa sola sallanıp duruyorıareu. Ycacı sürdiirüyordu yaznıasını. Sorgııcu ona: Nerde kalmıştık? dedi (Deramı var) Şankİ Kulaklarımdan çıkarm'ola bu ağıt?. Gıder mi gozlerimin ominden, unutabilir mıyım Sultan'ın ağıdını? Çıkmaz... Gitmez .. Unutamam... Nıçtn böyle acı ışıklıdır tüm morglarm içi? Yusuf beb* uzatılmıştı... Soğumamıştı tam, kuçük bedeni.. Gözleri açılacakmış gibiydı, goğsunde kan göleğı kurumamıştı.. Çıkartırken mintanım, sallanıyordu b«şı, sankı uyanacakmış gıbı.. sank} gözlerini açacakmış gıbi. Uyanmayacaktı.. Kim uğraşacak bunlarla acep? Siirt'in Şırnak bölgesinde, Mar din'in Silopi ve Cizre ilçelerinde petrol kökenli bir kömür var, asfaltit. Bu yanmca çok değerli mineraller çıkarmıa külünden Bütün yataklarda toplam «rezerv» 30 milyon ton saptanmıa, Otuz milyon ton. Molibden, Vanadyum, Nikel ve Çinko olumnuş as. faltit küllerinde. Bunlardan sadece Molibdenin fıyaü 100.000 TL/ton civarında »ayılsa diyor bu işe akh erenler, «45.000 ton X 100.000 «• 4.5 milyar lira eder> Ve ekliyorlar, «Diğer madenlerle bu değer 10 milyar lira civarında olabilir. Bu ise 400.000 tonluk 10 adet çimento fabrikasmın 10 yü. lık üretim kapasitesine ejittir. Kül elde etmek için Uk akla gelen termik «antral olabüir. Ge Toprakla avrat.. MALKOÇOĞLU yazan ve çızen.Ayhan BAŞOGLU BEYAZ İLÂHE Yusuf'un babası Büstem, 39 Mayıs 1971 terihinde Pervisin köyunde kökeni yine topraga dayanan bir «avrat» kavgasında kinlenmış.. Rustem, kardeşi Celil çekmişler tabancalanm îbrahim Araç isimU birisini delik desik etmişler.. Hızlannı alamamışlar bir saat öte köyde oturan Ibrahim'ln kardeşi Abdülkadir Araç'ı da delmişler dört bır yanmdan'.. Çıktı mı sıze bır kan Ağıt.. dâvâsı? îki kardeş Mardin Ce« Ah yabooo... Yftbo..» Duruzaevinde.. 13 Hazirsn'da durus yordu Sultan, elınde minicik bır malan vardı... Rüstem'in kansı listıtc papuç.. «Yusufu mın..» Sultan, dört jaşındaki bebesi dıyordu, çağınr gibt Yusufu Yusuf ile ıkı yaşındaki kardeşi mın.. Gelmiyordu Yusuf, başlını ahp gelmiş, Adliye bnüne.. tb yordu Sultan kadın yin» agıda.. rahim ile Abdulkadir'in kanları da gelmiş.. Bekleşirlermiş Cezaevi, Adliye kapısı önunde . DİŞİ BOND Ali Araç kı oldürülen Ibrahım ile AMUlkadir kardeşi.. 1.1.1960 dogumlu.. Hep görrmiş agalarnın kanh gömlekîerini'.. O gun O da atlamıs kamyona geüniî, cebınde tabanca.. Fırsatıru bulunca rninicik hedefine boşaltmiî kurşunları!.. «Sor bakaJım, neden y«pn, nasıl laydı dört yaşındaki bebeye? Neden vurmadı anasmı' Okuma yazm» bilir mi?» gibllerine sorulan sıraladık tercüm<>n polise... Titriyordu AU... Nikelâj kelepçeler vardı ellennde, korkuyla bakıyordu etrafına, etrafındakılere... Anlatılmaz bu korkusu, çırpıntısı... Anlatılmaz . İntikam Kasrı Kanco'da da kadınlar ağıda durmustu. «Almmalı intikamımız, kalmamalı yanlaruıiu. Kanımız kansız kalmasın.» Çocuklar büyuyeeek. GSrecekler kanh gönüekleri. Kasrı Kan co*nun yeni reisi Ahmet Turk, okumu; . yazmıs kdşL Ünlvertite öğrencisi. Nîtsin Ahmet? T3reler böyle. Böyl* altftınlnus in4. V. Bir de «Fosfat» işi var Mardin'in... .Mgiidagı ilçesiade MTA 1962 yıluıdanberj, sürdürUrmüs çalışmalannı™ Bir güldürü dolu öykü bu axamalar. Aramıslar, aramışlar yok demiş uzmanın biri. Gehniş bır Amerikah, burada fosfat yok diyen adamı katmışlar yanına, haftasında bulunmuş fosfat.» Amerikah şaşırmış, nasıl arama bu dlye?Aramayı Tıcaret Odaları Maden Yardım Komisyonu yaptırmış^ Komisvon özel madencilere parasız teknık yardım yaparmıs... Maden Kanununa göre Ticaret Odalan ve ona bağlı kuruluşlar ruhsat alamazmış. Buralarda fosfat yok diyen jeoloğ Amerikalı ile gıden jeoloğ yanı, ruhsatı ben alayım demis, Maden Yardım Komisyonunun mutemedi olarak, ziyan olmasın da demiş. MYK daha bir yığın para harcayıp araştırmalan genişletmiş. (Oevamı 7. sayfada) hlihJ NBCBSfNt.SA APIM 4fJTONeUi4 Zürriyet Teklivordu, konuşamıyordu kıpırtıdan yüreginin.« Dili dolaşıyordu agzında... Beti benzi atmıştı... Vururlten korkmamıştı da, sonra basmıştı o anlatımsız korku!. «Bunun babası benim ağabeylenmi vurdu. Ben de onun oğlunu vurdum. Okuma yazma bilmiyorum. Çok şükür. Melctep yok.» «Neden vurmannş anasını. nedn vurmamış kadını da, bebeye kıymış''» eÇünkü anası jaşlıdır. Çocuk körpedir... Zurnyet..» Turkıye"de okuma • yazma bil tneyen kişi 1963 yılında 8550.000 idi, 1972 yılında 13 497.000ye yük seldil (1). Ah çocuk 13 yaşmdaydı ve Turkçe konuşamıyordu!. 1970 yılmda 35.666.549 kisiden 1.546. 310 Idşi ülkesinin dninl bilmiyordu!. örnekleme yoluyla bulunan bu rakam kesın de değıldi... (2) Ve Sultan Eser, Mardin Devlct Hastanesinın kapısı önunde, yavrusu d'ört yaşındaki yarrusu Yusuf'un tek lastik papucuntt almıi eline. kanını da sürmuş yuzune, agıt söylüyordu; kadmlar, çoluk çocuk bakıyorlardı bu dövünen agıtlanan kadına .. TİFFANY JONES IZLB. GARTH • . Ah yabooo dıraVata çu tuptenımayi... Derdimin mazrlne .. Dermani dünne... Ah baba . Kardeşin yalnız kaldı . Derdlm büyi'<MtUr, dermanı «Ah yabooo.. Ah Yaboo...»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear