24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 CUMHURÎYET 15 Kasım 1972 ransa'da özel ilânların öTağıtımı serbesttir. îlân vermek isteyen özel kişiler, devlet ısletmeleri veya kurumlar gazetenin tirajırı, yönünu, dağıtıldığı bö'lgeyi, okuyuculann sınıfını v e eğilijnlerini gözönünde tuta^rak seçimlerinî yaparlar. Bütün basına verilen yılhk ilânların tutan 1.300 milyon fr'ank (260 milyon dolar) kadardır. F Olaylar ve görüşler Özel ilânları basına, radyoya, televizyona ve sinemalara ilâncıhk ajansları dağıtır. Fransa'daki ilâncıhk ajanslarımn sayısı yüzün üzerintfedir ama piyasa ikı büyük ilâncılık ajansının egemenliğindedir: Havas ve Publicis. Havas Ajansı: 1835'te kurulan Havas Haber Ajansımn tiölünüp yok olmasıyla îkinci Dünya Savaşı sonuncfa ortaya çıkmıştır. KWO ma bir ortaklıktır. Sermayesinin ,o56.05'i devletindir. Yılıık iş hacmi bakımından başta gelir. Poblicis: 1927'de kurulmuş özel bir ortaklıktır. 1971'de iş hacmi 874 milyon frangı bulmust.tr. (175'milyon dolar). llânların dağıtımı şöyledir: °b68 basın (*o.30 günlük gazeteler, "c.30 reslmli dergiler. %7 meslek dergileri), 0 Vol7 radyo, ,o6 sinema, °.o7 televizyon. O İlânların çeşitleri de şöyledir: 'o24 yiyecek ve sağlık maddeleri, °i>24 otomobil ve yedek o c parca, b21 turizm, °tl9 giyim, bl2 ev eşyası, sınaî maddeler. Publicis'e doğrudan doğruya bağlı iki ilâncılık kurumu vardır: Publicis Conseil (yıllık iş hacmi 374 milyon frank) ve Regie Presse (yıllık iş hacmi 420 milyon frank). Küçük ilânlar: Genellikle ilâncılık ajanslanndan geçmeden gazetelere verilir. France Soir ve Figaro gibi gazetelerde küçük ilân gelirlerinin tüm ilân gelirlerine oranı üçte bire yakındır. Gazetelere ilân Dağıtımı Hıfzı TOPUZ melerinin verdikleri ilânlar özel ilânlar gibi işlem gorürler. Basına resmi ilân kanalıyls yardım gibi bir konu yoktur. Adlî ve kanunî ilânların kapsamına bazı mahkeme kararları, şirketlerin kuruluşları ile ilgili bıldiriler, şirket töplantılannın zabıt özeti, derneklerin tüzukleri, saOş ilânları, gıyap kararları, kayıp UânJan ve bu tür duyurular girer. Bu ilânlan basacak gazetelerin listelerini valiler 'hazırlarlar. Valinin başkanlığında bir komisyon kurulur, ildeki en yüksek mahk'emenin başkanı, baro baskanı ve gazete yöneticilerinden üçü bu komisyona katılırlar. Listeye girebilmek için gazetenin genel haber gazetesi olması, en az haftada bir yaymlanması, altı aydan beri çıkması. o ilde geniş bir dağıtımj olması, il haberlerine geniş yer ayırması, ilânlara ayrılan yerin gazetenin yüzölçümünün üçte ikisini geçmemesi gerekir. Her yıl yeniden düzenlenen Iiste Haberlesme Bakanmın onayı ile kesinleşir. îlân tarifelerini dte aynı komisyon hazırlar. öz bakımmdan: Haksız rekabet amacıyla ilâncılık yasaktlr; yalan ilân vermek yasaktır (malın nitelikleri üzerinde yanlış bilgi verilemez). Bu çeşit suçlann cezası çeşitli kanunlarla gösterilmiştir. llâç ilânlan: Sağlık Bakanlığınm iznl olmadan ilâç ilânı verilemez. Içki ilânlan: Alkol derecelerine göre smırlandmlmıştır. Piyango ve yang ilânlan: Yardım derneklerinin ve millî pıyangonun duzenlemediği piyangoların ilânlan sınırhdır. Tabaneı filke ilânlan: Propaganda amacı ile ilân verilmesi yasaktır. . . Dağıtım kontrolü Fransa'da ilân verenlerin yapacaklan seçlmi kolaylaştırmak amacıyle gazetelerin satıs ve dağıtımlannı kontrol eden bazı kuruluşlar vardır. Bu kuruluşlar şunlardır: Office de Jnstification de la Diffnsion ( O J D ) : 1922 yıhnda ilâncılık ajanslan ve gazete sahipleri dernekleri tarafından kurulmuş bir meslek örgütüdür. Bütün gazeteler bu ofi0 se üyedir. OJD her yıl gazetelerin ,'o70'inin tirajını, dağıtımım v e satışını kontrol eder. Gazeteler bu ofise doğru bilgi vermek zorundadırlar. Sonuçlar ilâncılık ajanslarına ve ilgililere duyurulur. Burean de Verification de Publicite ( B V F ) : İlâncılık ajanslan v e gazete editörleri federasyonu tarafından 1935'de kurulmuş, ilânların doğruluğunu kontrolle soramlu .bir bürodur. Yanlış veya yalan bilgi veren ilânlardan zarar görenler bu bilroya baş vurabilirleı", Centre d'Etnde des Snpports de Pnblicitc (CESP): Gazetelerin hangi bölgelerde dağıtıldığını, kimler tarafından okunduğunu araştı/ ran bir merkezdir. Gazetelerin tirajı ve dağıtımı üzerinde ilgililere sosyolojik araştırma raporları verir. Fransız basınmda üân gelirlerinin çok önemli bir yeri vardır. Televizyonda ilâncıhğın gelişmesi sonucu olarak bu gelirler son yirmı 0 yıl içinde /o5 ilâ 10 oranında düsmüsse de önemlerini yitirmemistir. Bugün Fransa'da ilânO cılığa harcanan paraların o4045'i basına gitmektedir. Gazete gelirlerınde ilân gelirlerinın O yeri şöyledir: Figaro %78. Le Montfe b64. France Soir °o57. Fransız devlet televizyonunun 1968'de ilâncılıga kapılarını açması basında endiseler uvandırmıstır. Televizvonda bir dakikalık ilân tarifesi 100180 bin frank arasındadır. tlâncılık televizyona yıida asaeı vukan 100 milvon frank saglamaktadır, bu gelirlerin önümüzdeki yıllarda 250 milyon frânga yükselmesi beklenmek tedir. REFORM ve DEMOKRASI iz öteden beri Türkiye'nin kalkmabilmesi için büyük değişikliklere muhtaç olduğunu yazanz. Bu demektir ki, Türkiye'nin kalkınması için reformlara ihtiyaç vardır. Bugünkü Ortaçağ kalıntısı iktisadi ve sosyal kadromuz içinde donmus bir plânlamanın Türkiye'yi bir arpa boyu öteye götüremiyeceğine inanmaktayız. Türkiye'nin değişmesinı ıstemiyen, çünkü Türkiye'nin bugünkü durumundan akıl almaz çıkarlar sağlıyan birta kım adamlann ise. reform fıkri yayıldıkça akıllan başlanndan gitmektedir Bunlar ve bunlann hınk deyicilen reform istiyenleri demokrasi düşmanlığmdan tutunuz, delı saçması birtakım iftiralarla donatmağa çalışıyorlar. Bu türlü iddialar ciddiyetten pek uzak olduğu için aklı başmda çevreler tarafından lâyık olduklan notu almaktadırlar. Gerçek şudur : Türkiye'de demokrasinin kökleşmesi için reformlara ihtiyacımız vardır. Toprak reformu, eğitim reformu, idari reform ve diğer iktisadi ve sosyal reformlarla Atatürk devrimlerini halk katlarında gerçekleştirmek zorundayız. Temel fitör budur. Bu reformlann şekülerinl ve sınırlannı tesbit edebilmek igin de, aydmlann, yetkililerin, fikir 'adamlannın hür bir tartışma ortammda düşüncelerini serbestçe söyliyebilmeleri ilk şarttır. Ama Türkiye'nin bugünkü sosyal ve iktisadî kadrolanna fiske dahi vurulmasına tahammül edemiyen birtaktm muhafazakfirlar. reform ve devrim fikirlerinin tartışılroasma engel olmak için ellerinden geleni vapmaktadırlar. Acı olan nokta, bugün Halk Partismin ve İsmet Paşanın sözcülüğünü yapanların muhafazakârlık bayrağını eski devirden daha yükseklere çıkarmağa çahşmalandır. Bugünkü iküdara hâkim Halk Partisi kuvvetleri : Reform ne demek? Devrim ne demek? Bu devirler artık kapanmıştır. Reform fikirleri birer fantezi olmaktan öteye geçemez... diyorlar. B Basına devlet yardımı Fransa'd'a düsünce gazeteleri bir süreden beri devletin öteki gazete ve dergilerden ayrıntılı olarak düşünce basınına* yardım etmesini istemektedirler. Bu yardımm su koşullar altında gerçeklestirilmesi öne sürülmektedir: • Yardım görecek eazetelerin sivasal. ekonomik, toplumsal ve kültürel haberlere en âz %50 oranında ver ayrılması; # İlân gelirlerinin gazete gelirlerinin V«60" tnı geçmemesi; 0 Gazetede çalışanlara gazetenin yönetimine katılma hakkı tanınması. Yardımlar, PTT'de özel bir tarife uygulanması. vergi indirimi, ucuz fiyatla gazete kâgıdı sağlanması gibi alanlarda ister.mektedir Devlet işletmelerinın basına ilân vermesı veya resmi ilânlar kanalı ile bazı gazetelerin korunması gibi bir yardım çeşidi söz konusu degüdir. Resmi ilânlar Fransa'da resmi ilânlar deyiminden yalnız «acTli ve kanunî» ilânlar anla^ılir. Devlet işlet İSTİNYE SULARI OKTAY AKBAL Evet Hayır PLAN ve TARIM SEKTÖRÜ lanların ilke v e hedeflerinin bölgeler ve sektörler arası dengeli kalkınma, gelir dağılımında ve sosyal refahta denge sağlama amacına dönük bulunduğunu yazılı bir metin olarak görmekteyiz. Anayasal, parlamenter hukuk devleti nizamı içerisinde planıann bu îlke ve hedeflerine sadık kalması v e gerçeklestirmesi her sektörün ve sektörlerde çalışanlann, ortaklasa isteği olsa gerek. P tlıyorum bir vapura Sirkeci'den, doğru Boğaz'a. ö ğ l e vapurlarında kimseler yok. Ne tanıyan, ne ilgilenen. Tek tek gezıyorum Boğaz iskeleVerini. Tatil günlerinde değil, herkesin çalıştığı günlerde... Bir roman yanımda, bir de küçük defter. Yetiyor. Bir süre tek başıma olmanın güzeüiğini duyuyorum. Yığından kopmanın, güncel olaylardan, sonuçsuz çekışmelerden, birtakım yıkıntılardan sıynlmanm yolu bu. kaçmak. Bırakmak bir şeyleri geride. Olsun küçük kaçışlar olsun bunlar. Birkaç saatliğine de olsa bir kopuş, bir kaçış bu, çevreden, bildik kişilerden, yalan duygulardan... A Yahya Kemal'i sevmeye başladım yeniden. Bir zamanlar kızıyordum. sinirleniyordum omırken. Düzeyde kalmış duyguların, gözlemlerin, izlenimlerin şairiydi. «Kolay» birşairdi. Biçim ustalığı da kurtaraıyor bazan. Üstelik sığ söyleyısleri de gözüme batıyordu nedense. Son zamanlarda değişti bu düşiincem. Özellikl9 Boğazla böylesine içli dışlı yaşadıktan sonra, Boğazı iskele iskele tattıktan sonra... Yahya Kemal bu şiirleriyle kabcak yanna, Boğaziçi'nin en tatlı köşelert için yazdığı şiirlerle... Boğaz kaldıkça bu şiirler de yaşayacak Kanlıca'sı, Kandilli'si, îstinye'si, hepsi. tşte şu koy, Istinye koyu örneğin... Bir 1929 yazını hatırlıyorum bu Kasım akşamüstü. Bakıyorum, İstinye koyu küçü'.müş zamanla. Ya da gemiler büyümüş. Gerçekten gemiler kocaman. îkı tanesi zor sığıyor koya. O zamanlar ufaktı gemiler. îstinye koyu yalılarla doluydu. Biz o yaz burada cturmuştuk, şn kanapenin durduğu yerde. îki kat tahta bir Kum evi. 'Procereden" oltaını sarkıtırdım, bir şey yakalayamazdım. Sabahları motor gürültüleriyleJiyjaxuıdira»İBic de AUıuoJdu kulübünün futalarının düzenli sesini hatırlıyorum. «Babam, annem, evimiz...» Eaba'nın şiirini mınldanmanın sırası. İ s tinye iskelesi koca bir yalının altındaydı. Besteci Necip Celâl otururdu o yalıda. Piyano sesleri duyardık oralarda gezınirken. Mahallenin delikanhlannı toplardı, piyano çalardı onlara. 1930'larm ilk Türkçe tangolarını belki herkesten önce dinledım orada: Mazi Kalbimde Bır Yaradır'lar. Sunaiar... Kasım'm bilmem kaçı. Yü 1972. Kendime gelmeliyim. bu ana dönmeliyim. Gerçek olan anlardır. Yaşadığunız, ya da yaşadığunızı sandığımtz. Geceyle güniin birleştiği çizgideyim şimdi. Hem gündüz, hem aksam bir arada. Hem karanlık, hem aydınlık var ortada. Bir sigara içmek istıyorum, yok. Kimseler de yok sagda solda. Varsın olmasm sigaram, bakarım ben de denize, İstinye sulanna. Gemilerin ışıkları yanmca su üstünde çizgiler belirdi. Durgun İstinye sularında titreşen ışık çizgileri. Zaman akıp geçmiş 1929'dan bu yana... llkokula birkaç ay sonra baslayacaktım. Yeni harfleri az çok sökmüştüm Herşey çok güzeldi Zaman çok ağır yürüyen bir taşıtta geçiyordu sanki. Herşey büyüktü. Kocamandı Sonsuzdu Ağırdı. Sanki hep öyle kalacaktım. küçücük. îstinye sularına bakarken yann diye bir şey, bir duygu yoktu içimde... O günlerde de, şimdi de... Belleğıme kızıyorum. niye hatırlayamıyorum Yahya Kemal'den bazı mısralar, niye? İstinye şiiri vardır w ı p okusam eve döner dönmez İstinye Kandilli. Kanlıca, Bebek, Sarıyer sonra Beykoz, Yemköy .. «Aşkın Yeniköy sahili deryasım sardı» der bir şarkısmda Yesari Asun Yeniköy'de derya değildir boğaz suları. Ama öyle görmüş işte, sevince herşey aaha başkadır, daha engındir, sonsuzdur, yücedir. Çıkmalı yola. akşam karanlığında Yeniköy'e doğru yürümeli. Yanm saat, bir saat sonra Tarabya .. Gırersin bir kıyı gazinosuna İki tek atarsın kendi kendine. Kazırsın belleğini mısralar hatırlamak için. «Hülya tepeler, hayal ağaçlar» diye mırüdanarak bakıp karşı kıyılara. Bıkıyorum güncel sorunlardan, o çözülmesi hem çok kolay, hem de çok zor konulardan. Sabah okunup bir saat sonra unutulan yazı!ar yazmaktan. Falanca şöyle demiş, bilmem kim böyle buyurmuş. şundan şu çıkar, bundan bu çıkarmış Bana ne! Kişi, kendini de, başkalaruu da aldatmamah. Hele yazılar yazan biriysen Duymadığını, yaşamadığını sunmamalı okurlara. Ben bunlara ınanmıyorum, ama siz inanın. Ben ounları sevmiyorum, ama siz sevin Ben bunda çıkar yol görmüyorum, ama siz çıkar yol var sayuı! î ş olsun diye yazmamalı. konuşmamalı. Yapamıyorum bunu. îstesem de, bazan kendimi zorlasam da İstinre sularında bir an duymak. kendini geçmişteki kişiliğini, düşlerini. bugtinkti mutluluğunu, sevini bunlan duyurmak seni izleyen okurlara .. Bu daha iyi değıl mi yalan yazmaktan, inanmadığına inanır görünmekten?.. îstinye sulannı bıraktım geride. Yeniköy'e doğru yürüyorum. Umuda, seviye yanna, sonsuzluğa.. Aldatıcı bir duygu da olsa bu, beni ilgiler.dirir beni aldatır yalnız. Sizi değiı. Siz bır İstinye akşammda bir îstanbul insanınm bır anlık izlenimlerini duyduysanız. sevdiyseniz, kendınizi onun yerine koyduysanız, bir mutkı anda bulduysanız kendinizi, yeter. Bilindigi gibi, üç ana sektörden tarımda birikmiş yoğun bir nüfus vardır. ve yurt içi gelirlerinden oransal olarak en küçük payı almaktadir. Tanmda çalısanların aleyhine bulunan bu gelir dağılımındaki büyük dengesizlik öteden beri aydınlarm. politik v e bilim çevrelerinin, bizzat plan yapıcılarının sikâyet ettikleri, düzeltilmesine gerek gördükleri bir durumdur Bir de tanm sektöriinün kendi içerisindeki gelir ve refah dagılımı dengesiziigi dikkate al'nırsa büyük bir sosvoekonomik problem içerisindte bulunulduğu gerçeğiyle karşılaşıhr. GEÇİRİLEN İKİ BEŞ YILLIK PLAN DÖNEMİNDE TARIM SEKTÖRÜNDE ÇALIŞANLARIN ORANSAL GELİRLERİ AZALMIŞ FAKİRLİK DAHA DA ARTMIŞTIR. ÜÇÜNCÜ BEŞ YILLIK PLAN DA TARIM KESİMİNİN DAHA DA FAKİRLEŞMESİNİ DOĞURACAK İLKE VE HEDEFLER SEÇMİŞTİR. Ömer L. HEKİMOĞLU (HAYVANCILK EKONOMİ UZMAN1) 77,1'i tanmda çalışıyor ve GSYIH nin her yüz lirasından 425 liralık pay alıyor. Buna göre: Tarımda çalısan bir kişiye GSYIH1 nin her yüz lirasından 54,7 kuru$ düşüyor. (planlı dönem İçin yaptığımız aym metodla) ortaya koyabilmekteyiz. Tablo H'deki % rakamlarından: Tanmda çalısan her kişinin GSYİH'nin her yüz lirasından 1972'de 43,23 kunış; 1977'de 40,34 Kunış: 1987'de ise 38.1 kum ? alacağı, 15 yüda tanmda çalısan her kişinin gelirinin oransal olarak »o 12. bir yüda ise °.D 0,8 nispetinde azalacağı hesaplanabüir. Tarım kesiminde çalışanlar da düşünülmeli öngörülen hedeflere ulaşrrraması halinde bu oransal gelir azalışımn daha da büyüyecegi düşünülmeüdir. Bu durumda, tanm sektörünün yatınm yapmak için yeterli bir tasarruf vapamıvacağını, planda önerildiği gibi sanayiye kaynak aktaramayacağuu, sanayinin sağlam bir iç pazan olamıyacağını açıkça görüyoruz. Geri kalındi Gecirnış bulundugumuz iki Beş Yıllık Plan döneminde tanmın bütününde ve alt sektörlerinde öngörülen gelisim ve üretim hedeflerinde büyük ölçüde geri kalınmıştır. Bu geri kalışın başlıca nedenleri arasnv da, tarımsal bünyenin çok ilkel tanmda çalışanlann genellikle bilgi ve teknikten, belli bir farmasyondan yoksun öluşu, yatırımların vpter«i7İiSi ile berabfr ayrılan yatınmlann gerçekleşmeyisi, yeter ölçü v e kapsamda projelerin vapılamayıçı v e isahntln «or'ilpmpvisi. atılımlar vapabilecek güçte olmayışı sayılabüir. yeni gelisim hızına karşılık yatınmlann »' payı , o düşürülmüş bulunmaktadır. Bu duruma, tan m ve alt sektörlerinde uygulanacak veya yeniden hazırlanacak projelerin azlığı ve yetersizliği eklenince tanmda öngörülen geBn pay 196Tde 49,6 kuruşa, lişim hızına erişilemiyeceğini söy 1971 yılında da 47,6 kuruşa düşlemek kehanet olmasa gerektir. müş bulunuyor. Bu düşüş 10 öte yandan yatınmlarm % 11,7 Tanm nüfusu bir memlekette yılda •« 13,1'1, yılda Vo 13 nls lik payının da gerçekleşmiyeceğl / demokrasinin, var oluşıin, sosbettnde oransal bir gerflemeyi beklenmelidir. yal denge ve değer ölçülennin ifade etmektedir. bir imgesi ve bir garantisıdir. öngörülen gelisim hedeflerine Tanmda çalısan her kişinin oTanm nüfusunun gittikçe fakirulaşılacağı kabul edilse bile bu ransal gelirinin azalması, buna leşmesinin. refahın azalmasının hedeflerin tanma ne getirecefikarşı başka sektörlerde çahsano memlekette bfinye zafiyetine. ni ikinci tablonun sonucu olarak lannkinin arttıgı anlammdadır. bir takun huzursuzluklara ve hesaplamak faydalı olacaktır. Tanma yatınm yapmanm kaynak kaybı olacağı görüşünü benimseyen, sanayiyi sürükleyici sektör kabul eden iki Beş Yıllık Planın tanm sektörüne getirdiği oransal gellr ve refah azalmasmdan ibarettir. Uzun dönemli plan ve m . Be$ Yıllık Plan, 22 yıllık perspektif içerisinde tanm sektörüne önceki planlardan farklı bir valdde bulunmuyor. Tablo: II GSYİH'sında ve faal nUfusta tanm sektörünUn Sabit fiyatlarla payı (a) 197Î 28,1 65 1977 23,4 58 1987 16,0 42 GSYİH'da tarımın °,'o payı Faal nüfusta tanmın % payı însanlar yanılabüirler. Bir an için hepimizin gözlerinin kör olduğunu farzedelim. Diyelim ki bir renk körltiğü bi ze gerçekleri olduğundan başka türlü gösteriyor. O zaman ne yapacağız? O zaman yapılacak şey hakeme başvurmaktır. Bugün biz de aym usule basvurmak istedik. Son aylarda Avrupa basınmda bızim için çıkan yaalara blr göz attık. Bakınız ne derler : New York Times Koaltsvon hükümeti parlamento daki devamh çekişmeler yüzünden calışamamıştır. «osval ve ekonomik reformlan gerçeklestirmek tçin gereken kanunlan çıkarmakta eavret gösterememiştir. Manchester Guardian Sosyal reformlar gerçekleşmedikçe TüTkiye'de huzursuzluk devam edecektir. Norveç, Orientering CJH.P bugün için Atatürk reformlanm vürütebilmek gticünden voksun bulunmakta. muhafazakâr doğmaiara saplanmıs di*er Türk sivasi partilerinden farklı bir işaret vermemektedir Lübnan. Daily Star Türkive hemen her sahada zamam gelmiş reformlan yapamamış ve yıllardır kötü bir idare altmda vasamıştır. Batı Almanya, Deutsche Zeitung Nüfus grafiği ile istihsal prafiği arasında karşılaştırma kelimeler a a da olsa Türkiye'nin artık açlıkla vanşa girdiği gerçeğini ortaya komaktadır. Son zamanlara gelinceve kadar radikal sosyal reformcular için tek sivasi Imkân Halk Partisiydı The Tinies Gelişroe halinde bulunan bütün toplumlar içm gerekli olan v e t a t b i k edilen reformlar yıl'.ardan ben ihmal edilmiş, ya da bilinmezlikten gelinmtstir. Bir bakıma Türkive'de hemen hiçblr gerçek reform yer almamıştır. Ve Tstortri... reform... reform... Bu basın resmi geçidini istediğiniz kadar uzatabilır<îiniz. Tavla oyunu gibi siyaset oyunu da dışandan daha tnı İyi görünüyor nedır Batının en ciddl organlan Türkiye'de birtakım değişmelerin şart olduğunu vazmaktadırlar Bir araştırma yapıHa sanırım bunun dısında bır tek fikre rastlanılmaz. Böyle bir durumda namuslu gazetecinln ödevl. gerçeği oiduğu gibi halkın gözlen önüne koymaktadır. îsmet Paşa başımız üstüne, parlamento da başımız Ustüne. hatra parlamentodâki "en" çirkin politiRacı da başirms üstüne.. Ama bu memleketin bazı yazarlan, kendilertni oku mak için para verenleri aldatmak zılletine katlanmak istemezlerse bu da onlann haklandır. Devrimleri ve reformlan vürütmek için yazmak, halkın doğrulan öğrenmesi için yazmak. demokratik düzenin yerleşmesi için ilk şarttır. Bolşeviklik, komünistlik, faşizm, çok partüi demokrasi. nazizm sosyalizm... hangi rejim olursa olsun gerçeklere davanmadı mı çöker gider. Bugünkü Türk demokrasisini Türkiye'nin gerçeklenne oturtmağa çalışmalıyız koali!"vonun tavizlerine değil. 27/TEMMUZ/1962 • (Kaynak: DPT. III. Beş yü.) (a) yeni millî gelir hesaplama metoduna göre. Tabloda görüldügü g 1b l GSYİH'da ve faal nüfusta tarım sektöriinün paylarının azalması Türkiye'nin sosyoekonomık yapısının, tanm ekonomisinin düzeleceğine işaret sayılabilir. Tarımın ıstikbalinin parlak olduğu düşünülebUir Ancak, durumun öyle olmadığını belki de patlamalara sebep olabileceği düsUnUlmelidir. Memleket kalkınmasında yakası yırtılanm yalnız tanmda çalışanlann olmaması. tüm tedakârlığın bunlardan Istenmemesi, dengeli bir fedakârhğa her sektörün aynı ölçuler ıçmde katlanması gerekmez mi? • « Bütün bu ve daha başka etÜçüncü Beş Yıllık Plan tanm kenîer nedeniyle tanm sektöründe eittikçe artan bir güçsü/ sektöründe faktör fiyatlan ile GSYIH'da % 3.riik, Uretime gölük dogmuş bulunmaktadır. Bure ise • 4,5'luk bir gelisim ön« nu elle tutulur bir açıklvSa egörmektedir. riştirebilmek için aşagıdaki tabloyu Incelemek ve bir hesaplaTanm yatınmlannm top!am ma yapmak yeterli olacaktır k.i yatınmlardaki payı ise °b 11,7'ye nısındavız düşmektedir. Tanm yatınmlanTablo 1 Gayrisafl ynrt içi gelirlerde ve faal nüfusta tanm sektörfinün yüzde payı Sabit fiyatlarla * 196 1967 1971 GSYİH'da tanmın »• payı / 425 35.4 31.5 Faal nüfusta tanmın ° > payı < 77.1 71.3 66.2 (Kaynak: DPT. III. Beş Yü) Tablodaki plan rakamlanna göre 1962 yüında faal nüfusun •/o 77,1'i tanmda çalışıyor ve yurt içi gelirinin *.t 42,2'sinj paylaşıyor. Diğer bir deyimle 1962 yüında çalısan her yüz klşlden nm'payı I. Beş Yıllık Planda hedef: D o 17,7 gerçekleşme °'o 15,3; / II. Beş YılUk Planda •.'. 15^; ger çekleşme o'o 1^ olmuştur. Geçmişteki gelisim hızlanndan yüksek seçilmiş bulunan tanmın D OKTO R Tarık Z. Kırbakan Oeri, Saç ve Zührevi Hastahklan Mfitehassısı Istiklâl Cad Parmakkapı No. 66 TEU: 44 10 73 « • « • •• • • • • • • I • •• • » • • • • • • • 1001 TEMEL ESER 2Numaralıkitap Tercüman TÜRK DİABETİKLER CEMİYETİNDEN YARIŞMA DUYURUSU : «Muzaffcr Şevki Yener Dİ.4BET MtÎKAFATI» nm Onbirincisi 24 Şubat 1973 Cumartesi günü Cemiyet Merkezinde verilecekür. Yanşmanın ödülü 2000 liradır. MÜRACAAT İÇİN: Diabet üzerine hazırlanmış olup 1972 yılından önce yayınlanmamış ve şimdiye kadar değerlendirilmemiş, neşriyat ve çalışmalardan dörder nüshasmın 24 Ocak 1973 tarihine kadar cemiyetimize teslimi gerekir. Harbiye Meyva Sok. N o : 10 Tel: 47 51 20 46 55 89 Akşehlr tcra Tetkik Mercii Hâkimlieinden: Akşehir'de Gülâl un fabrikası Ahmet ve Mustafa Gülâl kardeşler Koll. ŞU. tle Ahmet Nun Gülâl ve Mustafa Gülâl'ın taleplen üzerine 5.10.1972 gün 1972/2825 sayılı kararia verilen iki ayiık konkordato mühletl komıserliğin talebi Uzerine 6.12.1972 tarthinden Itibaren 15 gün daha uzatılmıştır. Adı geçenlerde alacaklı olanlara ilânen tebli* olunur. (Basm: 7350/8128) nısanlan dolayısıv ,. aönüldcn tebrikleı EM4LEDDÎN ve EŞİ ^ Cuııu.uıl.vtfl 8142 Orhan TÜZÜN j tiaat: 13.&) 1 9 30 • S a m a t v a Cad No. 400 ; Tel: a » SZ : ülb IABİBİ 3 TESEKKVR : Kıymetli eşim Server Çık'ın zor doğumunu üstün bilgi ve • tecrübesiyle kolaylaştıran S.SX. Nişantaşı Hastanesi Doğum S Kliniği Şefi saym, : m 100 M3 HACMİNDE 1 ADET BETONARME DEPO, CAM ELYAFLI POLİESTER İLE KAPLANACAKTIR? TÜRKİYE SELÜLOZ VE KÂĞIT FABRİKALARI Uzman Ahnacaktır Diyarbakır Tıp Fakültesi Dekanlığından Fakültemizin muhtelıf kürsü ve kliniklerinde açık bulunan aşağıda yazılı kadrolara uzman ahnacaktır. Uzmanlık se» çime tabı olup atanacaklara aylıklarından başka 1250 TL. Ünıversite tazminatı, 1080 TL. (veya maaşı kadar) mahrumiyet tazminatı, 2450 TL. sosyallestirme tazminatı ödenmektedır. Durumlan uygun bulunanların öğretim Görevliliğine geçirilmeleri mümkündür. Duyurulur. Bilim Dalı Kadro Adedi Genel Cerrahi uz İç Hastahklan Ortopedı Adli Tıp Üroloji Beyin Cerrahisi Çocuk Hastahklan Cildiye Kadın • Doğum Anesteziyoloji Farmakoloji Göz Hastahklan 2 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 (Basm 23868) 8131 Dr. Mehmet Topçuoğlu | ve kıymetli asistan ve doğumevi personellne saygılanmı sunanm. teşekkür eder, ; HASAN ÇIK ; Cumhunvet 8135 İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İ ZM İ T îşletmemize ait 100 M3. hacimli yeni yapılmış betonarme 1 adet deponun iç yüzeyi (yan yüzeyi ve konik takriben 62 M2) şartnamemiz evsafrnda cam elyaflı poliester ile kaplanacaktır. Teklifler °o 7 ^ geçici temınatla birlikte 20.11.1972 Pazartesi günü saat 17.00"ye kadar İşletmemizde bulundurulacaktır. Firmalar tekliflerine 20.12.1972 tarihine kadar bağlı kalacaklardır. Postadaki gecıkmeier nazan itibare alınmıyacaktır. Bu konu ile ilgiü şartname Genel Müdürlüğümüz, Alım Müdürlüğünden. tstanbul, Ankara, Izmir îrtibat Bürolarımızdan temin edilebilir. îşletmemiz işbu ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediğine yapmakta veya bölmekte serbesttir. (Basm: 23904/8129) BUGÜN BÜTÜN ÜÜ KİTAPÇILARDA •GENEL DAGlTIM:KERVAN KİTA8EVİ ANKARA DAGlTIMI:KERVAN KİTAPI Cağaloçlu.BabıalıCad.50Tel:2649 91 ÇILIK BASIN SAMAYİ VE TÎCARET f A. Ş. DAGITIM SERVİSİ ANKARA | « İ Z M İ R VE EGE OAĞITIMrOATlC JUBESİ Koll. ŞtL Tel:38786 Kızılay. Menekşe Sok. 32/1 Ankara VEFAT ALİ Çok RIZA'mızı Sevgih" Varhğırmz (SPOREL) 14.11.1972 günü kaybettik Azız naası 15.11.1972 günü öğle namazını müteakip (Bugün» Visnezade (Akaretler) Camıinder alınarak Karaca Ahmette çok sevdıği bUyuk babası merouiB Dr. Münil tsmaU Erman'm yanında ebedi ıstırahatgâhına te\di edilecektir. Annesi: Zeyneb Berker Büyfik Annesi: Melek trman Babası: Fahir Berker Dayısı: Aydın Krman Kardeşi: Emine Sporel Yengesi: tsolde fcrman N o t : Çelenk gönderilmemesi. arzu edenlertn Türk Eğıtim Vakfma tebernıda hulunrnalan rica olunur (Cumhuriyet: 8147)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear