25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SATFA DÖRT: ıCUMHURÎYET =t 24 Şubat 1971 Ismet İ eski fittanla maaşlarıaa zammın, şiddetle alethindeydi KKYEDİ yıl önce bir tstanbul g&zetesirun ıki muhabirine Turkıye Büyük Millet Medisinde bir milletvekili tarafındaa tokat atılması gerek basında, gerek Parlamentoda. gerekse kamuoyunda büyük yankılar» yol •çnufU. Bu »aldınya sebep, maa$lanna tam istiyen miUetvekillerinden bi rinin. bu konuda bh; gazetede çı kan haberin yazıliî biçimini beğenmemesi, aynca isminin ve res nrtinın de aynı yerde afife edilmi^ olmasıydı. Bu olay üzerine Ankara'daki bu tün îstanbul muhabirleri üç günlük boykot karan almışlar ve bu süre içinde Ankara'dan îstanbul gazetelerine tek haber yollanmamıştır. Bu hava İçinde peV az îstisnan Jı.: veiiilt»JiİİJİI Mustafa BAYDAR Millelvekili maaslarıno ıom K Bir mebus, Mecliste iki muhabiri tokatlıyor fle başta îstanbul obnak üzere bü tün Türk Basını ayaga kalkmıs ve bu saldmyı protesto etmijti. Mütecaviı milletvekili bu olaydan sonra Meclis kürsüsünden bir de düello kanuau teklifinde bulun mujtu. Olayla ilgüi olarak tecavüze uğrayan gazetenin sahıbi tarafın daa îsmet Paşa'ya yazılmıs, özel bir mektubu Uk olarak kamuoyu na sunacağız. Ayrıca Mecliste sal dırıya uğramıs Uk gazeteci tarafından, o zaman bugünkü tutumunun tamamiyle aksin« mületvekıU maaşlarına yapılması istenen zamrmn jiddeüe aleyhinde bulunan îsmet Paşa ile yapılmı» çok ilgi çekici bir konuşmayı okuyacaksınız. Öte yandan bu yan diıimizde 47 yıl önce Mecliste döğülen îkl gazeteci ile yaptıgımız ve basın tarıhimizin bir noktasına ve o gun lerin Ankarasma ıjık tutan konu] maları da bulacaksınız. • BİRtNCİ totofcraf: Dayak olajlarının ceıcyan ettigi dCMrue Mecli;, Ba^kanı bulunan Fethi Okyar'ı gösteriyot. tkinci totoferaf aynı yjllara alt tarihi bir Tesikadır. Samsun Sivas demiryolunun yirmi sekiılnci kilometrestne rastlayan tçmesn mevknnde çckilmlştlr. Ön sıradakiler soldan sağa doğru: Demiryollan Umum Müdürü Cevdet Bey, Samsun Valisi Fahri Bey, Başvekil tsmet Paşa, Nâfta Vekill Sırn Bey. de taammiim edecektir. Bu hissin taammümü Buyük Millet Mec listnin memleketteki niifnzı mâ nevlıi için bir semmi katil (derhal öldüren zehir) tesiri >apacaktır.» (Vakit, 22 Ocak 1924) kara'da bir çarei tesviye bulnnmazsa yann ve öbür gün de telgraflar gelmevecektir. Maamafib. dun, İstanbul'da bulunan Matbuat Müdürü Ercüment Ekrem bey ta\assutta bulunmuftur. tstanbul muhabirlerindcn bugun gazetemize gelen telgrafnanteyi berveçhi zcyr naklediyoruz: Salı günü ge len İstanbul gazetelerinde mebusan tahsisatmın tezyidine tarattar olduğunun neşredilmesinden muğber olan bir ırteb'us, muhabir arkadaşımıza çirkin bir tecavüıde bulunmuştur. Simdiye kadar hiç bir kayıt altında bulunmaya rak hak \e hakikat namtna cfkan umumiye>e karjı vazifesini ifa eden biz tstanbol muhablrleri bo vazivet karşısında protesto makamında üç gün müddetle tâtili fa aliyete karar verdiğimizi arzedeTiz. Meseleyi şahıs meselesi telâkki etmedigimiz için ne mebusun, ne de muhabir arkadasimı; nn Ismint ncşretmek istemiyoruz.» (tstanbul Muhablrleri) .Telgrafta, vazifesini Ifa ermek ten baska hiç bir suçu olmayan muhabire karsı tecavüzde bulunan mebusun Ismi zikredilmediginden bu tatm hüviyeti birkaç gun meçhul kalacaktır. Geçen Pa zaT günü İstanbul gazetelerine ge len telgrafta tnebuslann maasatuıa tatn lehinde soz söyliyenlerden şu zevatm Isimleri verilmiş«. Adllye Veklll Seyit. Kırsehir Mebnsu Yahya Galip, Tokat Mehusu F.min. Kastamonu Mebusu H»=an Fehml, L'rfa Mebusu Sarp, Dersim Mebusu Feridun Fikri ve Karahi«an Şarki Mebusu Ali Süruri Beyler. Binaenaleyh, İstanbul çazetesi muhabirine karsı teravüzkftrlıkta bulunan mebusun bu xevattan birisi olması muhtemcldir . Hâdisenin en fena cih* ti, mebuslar arasında, bugün söy ledigi bir sözün neşrini, yınn mucib1 hicab gören ve nefslne hâkim olamıyarak çirkin tecavüs lerde bulnnan bir zat bulunduğu nnn «abit olmasıdır Bu zatm hüvlyetinl muhabİTİ*r bHdlrmemlf olmakla beraber kim olduğu bir iki gün İçinde elbette anlajılacak tır.. Zam önerisi M c i l l c o ç o ğ l u j KOnuvertSim AYHAN BAŞOĞLU 11 lUNffDAKI HAYAIET Y a»? a ü n s o n r a mezarUk u=>t\nırıda b i r ç o IL 1924, aylardan Ocak . Bazı milletvekilleri, maaşlanna lam yapüması için hareketo geçmi^lerdir. Bu sırada îsmet Pa şa Başbakan, Fethı Bey de Mechs Baskanıdır. O zaman parti olarak yalnızca Cumhurıyet Halk Fırkası bulunmaktadır. Bu zam meselesi, Meclise getirümeden once Fırka toplantısında gizli olarak görüşülür. Toplantıda başta Adalet Bakam Seyit Bey ve Dersim Milletvekili Feridun Fikri Bey. Ankara'daki pah* lılığa ve memleketteki yaş»m ko şullarma dikkati çekerek 200 lira olan milleU'ekili maaşlarma 100 lira zam yapdmasuu, aksi takdirde bu para ile milletvekilliğini ka bu\ edecek uzman bulunamıyacağını, zammın zorunlu olduğunu ileri sürerler. Zamma karşı olanlar ise bütçe açığının söz ko nusu edıldiği bir zamanda milletvekili maaşlanna zam yapmamn doğru olmadığını savunurlar. Sonuçta zam onerisi 67 red, 14 çe kımsere karşı 90 oyla kabul edılır. Boykot 1 Yorumlar AM LEHÎNDE bulunanlar, basının aleyhte yazılarını hoş karsdamıyorlardı. Hele bu milletvekillerinden biri. zamma taraftar bulunduğunun afişe edil mesi ve resminin de basılması üzerine o gazetenin muhabirlerine Mecliste tokat atarak tecavüzde bulunur Bu olay, basında büyuk tepkilerle karşılanır. Bu arada Ankaradaki İstanbul muhabirleri üç günlük bir boykot karan alırlar ve bu süre içinde gazetelerine haber olarak tek kelima gondermezler, 22 Ocak 1924 Sah gönu Mecliste meydana gelen olayla ilgili haberi, 24 Oeak 1924 tarihli Üeri Gazetesinden okuyahm: «Ahîren (en son olarak) mebus maaşlanna >apılan zam hakkındaki tel^rafından dolayı, bir mehusun İstanbul gazeteleri muha blrlcrinden birine vâki olan rouameİCTİ. muhabirlerin üç gün grev yapmasına sebep olmustur. Bundan dolayı dün gece muhabirimtxm telgrah gelmemi^tir. Eger An Kim olabilir? B U ORTAKLASA haber üzerine gazetelerde mütecavizin kim olabileceği hakkında tah mınler yürütülmeye başlaamıştır. Bu konuda 24 Ocak 1924 tarihli Vatan gazetesinde aşağıdaki satır ları okuyoruz: YARIN ŞEREFLİLER, ŞEREFStZLER B DİŞİ BOND BUNVS4 \Çi«4,(Şı Bto «3CU U HABER basında çeşittt yorumlara yoV açmıştıı. Ahmet Emin'e göre milletvekillerimlz zayıf bit çoğunlukla çok hatalı bir adım atmışlardır. Sayın yazar bo yargıya gerekçe ola rak aşağıdaki görüşlerl üeri sürmektedİT: «EHerinde bulunan kuvvet ve salâhiyeü en son kendi şahtslan lçin kullanmaları lâzım gelirken cn evvel kullanmaları nâhoj tesirler hasıl edecektir .. •Harbi Umumî esnasında mille tl yc'se dıişuren cihet, kara ekmek yemesi değildi. Başında bulunanlann o kara ekmeği kendl«iyle beraber yememesi idi. Millete rehbcrlik eden ve mefkure atcşini körüklemek vazifesini haiz olan zevatın kendi nefislerinl tercihan duşündüklerini izhaT et meleri mutlaka itibar ve niifuıU nnı kesreder ki, bu kendileri icin de, m«mleket için de büyük bir zarardır.. (Vatan, 22 Ocak Yine Vatan Gazetesinin haftalık bir sohbetmde bu konu el» almmakta ve özetle şöyle bir yorumda bulunulmaktadır: •Bülçcnin açığindan ve memur maaşlarmdan tenzilât icrası ihti malinden acı acı bahsedildiği bir siTada mebuslanmizın kendi ken dilerine yüzde clli zam icrasına karar vernıeleri ve bu karan Meclisin encümenlerine düşürmeycrek hiç münascbeti olmadıgı halde bir Fırka meselesi yapmalan, her cihetle yanlış bir harekertir. Çünkü mesele, yalnız zayıf ve gavrı müstahsii bir bütceden 300 bin lira cıkmasından iba ret deçildir. En feci ciheti. prensip haricinde bir imriyaz tesis et mesinde ve fedakârhkta müsavat esasinı bozmasuıdadır. 200 lira bir mebusun ihtiyacma kifayet etmeyebilir. Ne çare ki bütceden geclnenlerden hiç biri ihtiyaca kâfl para almıyor. En yüksek bir mütehassıs addedilebilen bir Darülfünnn mualliminin cllne Eeçen para yiiz liradan aşağıdır.. (Vatan, 26 Ocak 1924) :••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••«••••••••••••••••(•** EFSANESİ 11 Uzun cilpirti çalüarmı kesi>orlar, ağıl örcr ftfbi orüyorlar evlerin duvarlanm, sonra çamurla smyorlardı. Btt evlere bir kapı, kapının her İki yanma taka dedikleri kuçük pencercler yapıyoılardı. Çit duvann üstüne önce kamışlari döşüyorlar, sonra kamışların üstüne sazlan kalın, de'ste deste seriyorlar, bağlıyorlardı gene sazlarla, Köyler birer ot yıgınıydı. Bu saz evlere .huğ» dediler. Çuknrovanm eski yerliler! de bu evlere bu adı veriyorlardı. Onlardan öğrenmişlerdi. Türkmen obaları babar burnunu gösterir göstermez gene dağlara çekiliyorlar, kışın huğlanna dönüyorlardı. tlk önceleri, nedense, huğların avlularına çadırlannı kuruyor, gene çadırlannda ya. şıyorlardı. Derken, çadırları kurmaz olup huğlara girdller. Yazın Türkmen köylerinde Wr tek canh kalmıyordu. Bütün köyler, kasabalar, birkaç dükkâncıdan ba;ka, bomboj kahyordu. Sonralan Türkmen toprağı ekmeğe basladı. Artık bahar burnunu gösterince kadınlar. çocuklar dağlara göçüyor, erkekler ürünü kaldırıncaya kadar Çukurun sıcağında kalıyorlardı. Sonra pamuğa bulaştüar. Kadınlar da kalmağa basladu Ağır ağır sıcağa alıştılar. Huğların arasına tek tük tas evter de yapılmağa başlandı. İkinci Dünya Savastna kadar bu huğlar sürdü. İkinci Dünya Savaşından sonra Türkmende, Çukurovada, sihirbazın çubugu degmis glbi hemencecik sasırtıcı bir degişiklik oldu. Huğlar birkaç yıl Içinde yerlerinl taş duvarlı, kiretniüi, çlnko datnh evlere bıraktı. Çünkü ovada ne çit ya. pacak cilpirti çalısı tarlalan, ne kamış, ne saz yetişen bataklıklar kalmıstı. Bir de Türkmenin yetis. tlrdiği toprak ürunleri para ediyordu. Turkmenler dağları, hayvancıhğı çoktan unutup gitmişler, toprağa dört elle sanlmışlardı. Toprak kavgalan da çoktan başlamış, sürüp gidiyordu. Yalnız, bu arada, Aydınh dedvkleri, elleri «AH Paşa Fermanlı* göçebeler kara, kd çadırlanyla hiç bir sey olnıamış gibi göçebeliklerini sürdürüyorlar, kışın kışlaklarvnda, yazın yaylaklannda yaŞa^P gidiyorlardj. Olan 1949 kışında oldu. Aydrnlılar Çukurovaya ininee ne görsünler, sürülmemiş bir kanş bit toprak parçası bile kalmamıs. Değil hayvan otlatacak, bir tek çadır kuracak yer bile kalmamıs. Aydınlı göçebesi Türkmeni gün gün sıkışmıştı ama, böyle bir şeyle karşılaşacağı hiç aklına gelmemişti. Artık «Ali Paşa Fennanu «okmez olmuştu. Aydınlı Çö#ü|ü, yüreğinde eski öıgür günlerln hasreti, öteki Turkmenler gib» Çukurovaya yerleşmediğine çok pismanlık duydu. Şaşkınlıjh yıllar geçtikçe pismanlıgiyla bitlikte büyudü. Aydmlı çok süründü, perişan oldu. çok zanlık duydu. Başını Aladağdan Mersin ovasına, Antalya, Gediı ovnstna. Çukurovadan Amik ovasına vurdu durdu. Dalgalar örnegi ovadan ovaya çalkandı durdu. \akışlı kilimler, «aray gibi kara çadırlar eskidi. günesten »oldu, çürüdü. Gelenekler, görenekler. kadim turkiiier. ağıtlar, bu dert belâ içinde nnutuldu gitti. Yörük çok zareyledi. Eski kıjlaklanna sahlp çıkmağa, kıslaklan için döğüsmeğe baMadılar. KısUklar çoktan sürülmüs. çlftllkler olmustu. OoktükleH kan bosa gitti. Birkaç vıl koy meralanna sığındılar. Köylerden kiraladıklan meralann bir kışlıeın» bir servet verdiler. Sonralan meralar da sürüldü. Yaylaklan da ormancılar tutmuslar. orada da barınamaz olmaslardı. Ali Pas«y», onun fermanına çok alkıjlarda bulunup, Ali Pasanm kemigine çok söfdüler. Kö^clk köyönde Muhtar Fehml »araT gibl on dört odalı bir konak yaptırmıstı. Konak iki kadıy. dı. Fehmi dedesi Türkmen Beyinin Arap atlanyla öfünmüstıi on yıl önceslne kadar. «Dedemin atlart. ceren tntan ünlü atlan.» diyordn da b«ska bir sey demiyordu. Eve Adanadan mobilyalar, halılar. buzdolapları geliyor. eski Türkmenden kalan kilimler. islemell ceviı sandıklar, hızmanlar, işlemeli dajrarcıkiar. at kosumlan dışanya atılıyor, fıkara köylüler bunlan kapısıyorlardı. Sapı kırılan güzelin Türkmen cervelerl, dellnmif sinilcr, ibrikler. leğenler. işlemeli dibekler Türkmenin kadmlan bu dibeklerde kahve döğerken, dibek seslerinden dünyanuı en nazlı turkülerinl yaparlardı. Fehml. yüjünfl burnşrurap bütün bu Türkmenden kalan öteberiye ayagınm ucnyl» dokunup: •Atın atın, atrn sunlan, gözfim görmesin.» diyor, Adanadan gelen yaldızlı koltuklan, yaldızlı kar* yolalan aşkla sevkle okşuyor, göğsü kabanyordu. Dedesinin atlannı, geleneklerinl unurmuştu. Onlardan kim yanında söz açarsa buruluyor, ona düşman ^esıliyordu. Şimdl rraktörleri, biçerdöverleıi. özel otomobili, kamyonlan, parti başkanlığı, radyolan. teyplerl, çeltik tarlalan, çiftliğiyle övünüyordu. Kösecik köyttnün muhtan. agasi, parti baskanı Fehml, Ankaraya gldlnce oteline kadar ayağına gelen bakan arkadaşıyla ögunüyotdu. Oğultan, kulan özel tiselerde, üniversttede okuyordo. TİFFANY JONES GARTH TABAUCA DOUJ AYLÂK MUSA APER.IN İVİ BAS&, OSUJKA. Aynı konuda Tevhidiefkâr'da yayınlanan başyazıda da zsmnu yeren aşağıdaki görüşlere yer verilraektedır: « .... Zam taraftarlannm ikinci bir delili de bu kadar az maaşla (Arkası var) mütehassıs mebas bniunamıyaca «(••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••IIIIIIIIB Ki ve halihazır tnaaşiyle Meclise klmsenin telmlyeceği hususudar ki, bu dcliU de bizzat vekayi ceT tindı bu. Maigret yavaş lesla 42 hctmektedir. Şimdiye kadar iki çurasmdan burasından oku. yüı lira tahsisatı şehriyeyi («yyordu v» Serom Riviere bü Hayvan... Pis hayvan. Bir hk tahsisatı) az görerek hie bir rolannd» ı çalışan yazı makikadını dövüyor.. raebns, mebusluktan Istifa etme. nelerinin sesleri duyuluyordu: Hayır. Maıgret kadını dövmiştir. Hattâ son intihapta mebus «Mezkur kanuna göre... müyordu. Sadece elinı tutmaknamzetlerinin adedi dört bini geç la yetiniyordu. Olakı belkl bı«Roger Couchet'nin 61ümü tiğtne göre, mebusluk tahsisatıraz bileğıni fazla sıkmıştı, kâbabaiınınkinden sonra oidujunm hiç de istisgar edilmediği (ku ğıdı yırtmasını önlemek içın« na göre... cümsenrnedi^i) anlaşılıyor .. (Tev Utanmıyor musunuz.» ö «...Hıçbir vasiyet meşru bir hidiefkâr. 22 Ocak 1924) lüm halındeki bir kadını... çocuğu hakkı olan miras paöylesine güçlüydü ki kadm, ymdan mahrum edemiyeceğine Maigret polislik mesleğinde böy göre... lesine bir güce pek ender rast«...Vasiyetname sahıbınin balamıştı. Melon şapkası yataga yan Dormoy ile olan ikinci e v . YRICA zam teklifini ele alan Yazaıı: düşmüştü Maigret'nin. Kadın liligl mal ortakhğı sistemme Vakit Bajyazan Mehmet Âsım birden bileğini ısırdı komise. göre yapıldıgından. OJs) bu harekeüe Meclisin GEORGES rin. millet nazanndaki itibarının ve «...Roger CoucheVnln tabıl SİMENON Ama uzun söre slnirlerl bu nüfuzunun zedeleneceğine isaret vâri>;ı annesi olarak... kadar gerilmiş olarak kalaıale diyor ki: Çeviren:, ...Menkul gayn menkul Ossma imkân yoktu kadının. Ve «Kendi hayatlarmm terfihlnl dü car Couchet tarafından bırakıFikret OBEY Maigret nîhayet açabildi parsünen mebusların aynı zamanda lan servetın vansını talep etmaklarını. Kadm acı bir çığlık hazineden maaj alarak geçinmek meye hakkınız oldugunu sızs attı o sırada. mecburiyetinde bulunan diğer bin la yazılmış satırlarda göîlerınl teyld etmekle seref duyarArtık ağhyordu. öfkesinden, lerce, hattâ yüzbinlerce insanm gezdirmeye basladı. KâğıdıD vaziyet1 maliyelerinl, sonra ha hırsından, belkı de bir tutum tepesirtde htr antet vardı: « özel lstihbaratımıza gBre, zineye vergl veren efradı miltakınraak için ağlamadan ağh«Paris Barosu Avukat . Dak^sin olmamakla bırliMe Dokletin halinl nazan dikkate almayordu. mşmanlanndan Laval ve PıoU tor Riviere Seromlan adıyla lan lâzımdır. Çünkü alelnmum Bıraktın degil mi sen de.. maruf işletm»nın degertnln beş let> memurinrın ve efradı milletin MaıgTet'nin siTtı daraeık omılvon civannda takdir edilSağda kırmız» kalemle bir hall, mebuslannkindcn daha lyi dıgını. bunun iiç m:lvorunun .. da için fazla genişti. Ortalığı not düşulmüştü «Couchet ve değildir... Umuml ıstıraplann teh kaplayarak ışığı kesiyormuş Martin olayı. Görüsme tarihi «...Vasiyetnamenln iptalı için vininden (hafifletümesinden) evgibi duruyordu. 18 Kasım.» perekli bütün muameielerde vel f»hsî Ihtiyaçlann tehvlnml Şömlney« yaklaştı, uçlan Tek arahkla fikışîk olarak tamamen emrlnizde olduğumudüşünen insanlar tarafmdan tda kopmu? kâSıdı sçtı, daktiloy*u ve... yazılmış ıkı savfalık bir meze edUmek hlssi, memleket lîln(Arkası var) İtibar Oynayaır gölgcler A
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear