25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA DÖRT îCUMHIJRtYET 10 Şubat 1971 "ARÎPÎYE KÖY EkSTİTtÜft Toplantılar, millî oyun lar, sorular ve cevaplar EMEKHANEMİZ büyüktü. Cumartesi günleri akçam yemeginden sonre maultr Ust üste konur, temizlik yapılır, meyd&n açılırdı. Butün öğret DIPTEN GELEN SES Hızlı gelişme men ye öğrencilerin katıldığı hafta sonu toplantılannın türlü amaçlan vardı: (D Bu toplantıl&rd» sımfların, aralıksız bir hafta süren hizmet lerinin egri, doğru yanlan ele alınır, hatıra gönüle bakmadan bunlann eleştirisi yapıhrdı. (5) Bir eğienceye yer verilirdi. Bunun için Enstitü yasaraından alınan olaylar oyun biçimine sokulur, öğrencilerin radyodan, köyden ögrenip getirdikleri türkuler hep bir agızdan soy lenir veya yazüi blr oyun sahneye lconurdu. (3) Bildiriler, duyurular yapılırdı. Örnefin bu duyurular arasmda: a) Dtisgün yatak. en temiz düsgün derslik yarışnusının aonuçiarı, b; Sııuflarda oknnaa kitaplann adlan, c) En lyi kitap tanıtma 6d«vi yapan öğrencinin adının açıklanması ve ödülünün verUmesi, ç) Enstitüyle ilgüi önemli öpTetim etitim olayUrı, d) Bfltfin öğreocüeri iltflendirecek nitelikte konolar, islik ve tanm haberleri yer alır, herkeae duyurnlurdu. S. EDIPBALK1R Örnekler OPLANTILARDA geçen olaylardan bazı örnekler: Sınıflann yürUttüMeri nöbet hiımetleri üstüne ögrencüerln yaptığı tartışmaiar. birleşimlerin en yüklü kısmmı tu Y T tardı. «Hafta içinde koridorlar, ders likler çamurdan hiç kurtulmadı.» Bu elestiriye verilen karşılık söyleydi: «Her yağmnrdan sonra meydanlar rıcık vıcık çamnra boğuluyor. Burada yürümek zorunluğu duşünülürse, ne kadar temizlik yapılsa içeriye taşınan çamarlar pene de ortabğı batınyor. Onnn için buna son verecck çareyi bulup jöstermek gerek.» Ortadan blr önert: «Bunun çaresi bfitfln binalann arasına kaldınm yapmaktır.» Iş prograrmna konabilırse, ge rekll taş da hemen getirtilebilecekse bunun olmayacak yanı yok. Hıç savsaklanmadan tüm ya Enstitüye ytni gelen öğrencilerin kıhğı, kıyafeti genellikle böyle oluyordu. Fakat okul formasmı giyince derhal değlşiyorlar, hırpanlHkten, perişanlıktan knrtuluyorlardı. pılann, evlerln arasını baglayan kaldınm işine hemen girişilmlş, ayn yerlerde 850 metreyı bulan bu yollar tamamlanınca yatanılan çamurdan kurtulunmuş. tnlllet rahat blr soluk almıştı. «Helfilar geçen haftakjnden pieti. Hele pisuvarlar bataktı dogTusu. Her zamanki gibi bu i?. izleyid bir nSbetçiye bıralnls»ydı böyle obnazdı.* Karşılık: «Doiu dizgin fistümOze saldırıyorsımoz. ama asıl işi görmezlikten jreUyorsunuz.» «Nfyrai^ o, açıklavtn bakalım. Biz de förmedieimiıi anlayabm.» «Simdiye kadar bizim heli çukurlan (fossrptikier) Wç temizlendJ miT tşte beğenmediİin bo nöbetçi ıınıf. hiç kbnsenin aklına celmeyen. ama va pılması loronlu olan bu iji haşardı ve uerçekten büyük bir dertten knrtuldukj Işin burasında konuçmaya ben kanştım : •Çoetıklar; tartıjmalarda »le?tirileTİ bir yanlı tutmamalıdır. Bunlar yapıcı olmalı. eksiği RWerecek yol da gösterilmeli. aynra lyi ve ba»nlı yanlar da belirtilmelidlr. Arkadaîimırm cok hakkı var. HelâlardaH tetnhlik rok zor ve temelde olan blr Istir. Ve hiç kimwnin fföze alaiiı. ama vapıiraan zornnln bir temizllei. bele kadar pislik icinde ugTasıb vapmak? Basanlı blr hizmettir dojrustı. Elestirid arkadnonrem nnıittnFn s«vl vapı vornm huna de'HnnK'kle. Avnca hiitiin Enstitü adına da nöhetri sı nıfa candan sağolsunlar! diyorum. ağız mızıkalan hep birden blr zey bek havası tutturur, davulun bun ların akısma uygun güm gümleriyle ortada esnek bacaklar. göv deler hep aynı ölçülerle zıplar, ya na. yukan, asağı efece uzanan çe liktcn yayı andıran kollar büyük kalabalıfın şasmaz bir tempo içinde sürüp götürdüğü ve hep bir cırpıda tamamlanan sekişlere ç5 küşlere ön ayak olurdu. Millî oyun sayısı, Çakı Efen'n öeretip bizim hazırımıza kattıgı bensi, harmandalu arpazh, dağlı, yörükali. denizkızt. hoşbilezik. ağırbar. atikbar gibi zevbek. ovım ve halaylarla adamaküh zenginleşmişü. Arifiyc Köy Enstitüsünüc kızlı erkekli oğrencileri. özel kı>afetlerie mılli oynnlanmızdan birini oynarlarken. Çoğu zaman bu oyunlara öğretmcnler de katılıyovdu. ekmek, vaktinde Snflmde olmalıdır. Ben bnnu bilirim» diye düşünulur ve sonunda yönetıci de haksız çıkanlır bu işde. Sorunu sofrada oturmuş ekmek bekleyen çocukların psikolojik rfurumlarına göre gözden geçirirsek onun dediklerini de yabana atamayiz. Asıl mesele, ekmek Işindeki olanaklann smırlan içinde kar. silaşılacak özürlere yer vermeyecek çareler hazırlamak. taydı. 1si bu kerteye getiren zorlamalar karşı^ında. bir çarenin ucundan yakaladım sanıyordum kendimi Eve^ bu. kolay bir ij degildı ama dengine getlrince de hem temiz ve taze. hem d'e ucuz ekmek yiyebilecektik. önemli bir ışl çözümlemistik. Artık bu konuda ortaya çıkacak çarpıkhk ve eksîklıklerle burkulup ezilmeyecektık. Su derdi S Yoklar zinciri JKtNCt Dünva Savası'nın |ortalı|ı yangın verine çe. viren uğursuz diHnin uzanmadi?ı yer kalmamıştı. Çar">ı pa7ar kupkuruydu. Yaşam için. is vürütmek icin ne ara<ian voktu Adım basmda bir vok'un. bir 7or'un hendeğıni »ıstaca asabilmelivdi Bu da her raman basa çıkmıyordu. Gücün eremedigi. kaldıramadıSı zaman bu yoklann ve zorlann sıkmtılan ortasında deli olmak lşden degildi. Kafamızda saat bası korkunç bir depremin vıkıntısina basıp geçiveren bu vokiann icinde neler voktu'' Kiyısından tutup fövle bir ^ıralayıverelimr Ba^tan ekmek voktu Su yok. tu. ı*ık voktu. çivl voktu. dpmir voktu boru voktu Su voklar zincirinin ilk halka«ma parmaSımirı takslım Bizim mılletin tek davanaS'. d'ovıınıcu eücü oldueu için «velinimei» savılan ekmegin vokluguniın bizi «ürdüSü dik voku«ta na^ıl terlediSlmİ7İ. atlavarak de*il uçarak aitıSınıız zor. luklann kısa SyküWrini anlatıvpreyim. Velinimetimiz ekmek • Enstitünün açıhp kuruluşu icin girisilen ilk çabalann ^ürdurüldüSü günlerde bu türden bir derdin tepemize binip bi. ze kan ku'îturacagı aklımızın ucundan bile geçmemistl O za ^ man Arttırma Eksîltme Ka." mınuna göre ekmek işini verriiŞimiz müteahhit her pün bize 9 kiiometre uzaktakl Adapa. 7arı'nd'an çuvallar içinde volluvordu. Gerci kimi zaman ak•=aklık olmuvor deSildi. Gec selivor. hamıır selivor. çuval liflerinin karıstıSı venilmez bicîmdeki bozukHıklarlvlp celivordu ama bunlan sineve cekmek 7orunda kalıvorduk. î«ter>;ek çpkTnevelim. ne vapacaktık vani* Geri Höndüıprek, arka<ündan da sözle«5medeki haklanmi7a davanarak peza vollanna pidecektik deSil mi* Ama eene 6*e türlü «kavıp»lar. bizlm hesabımıza iMevecektl. Yorgun argın 'nfrava otiırmu» coctıVlara: «Ktnnra bakmavın. möteahbîde h»rfdini hndîrmek Irin reTH verdîreee»i». EkmeiH IsrtertüHmiz rih! dofrm dfîru«t vollama«ı İçin kafasina vvrnvoraj. t«te bu vörden ekmetin re'mesî rerîkecek. Aıtam yoiTad.k. MediHmlz nitelikte ek. mek alıp acele retlreeek. ax «abırlı olnn!» dlvemezdik ta. biî. Bövle zamanlaroVı fierf surülen Ö7rün tabanında, ne kadar saSlam nedenler bulunursa biılunsun. hie faydası oltnaz. «Hana ne?» Her. «Herkesin blr törevl var. Karnimı dovnracak McilkOÇOğlU KonuveresimAYHAN BAŞOGLU I I TUNADAKI HAYALET Kör fırın 7EL ÎDARENİN 1937 yılmda acılan ESitmen Kursuna verdiSi istasvon arka«ınday\ ikl evden birinin altında kör bir fırın vardı Bundan. belki ihtivaç duvulmadıgı için oHcak. hiç faydalaiılmamıs Bu sıkıntılanp eeldi'i gitti«i arasmda küçük bir kıvıleim vandı kafamın içinde. cAcaba fc'T bu fınnı isletemez tnivl«?» İlk örıce ise varavıp varamıyacaSını lnceletmek için Adaoa7an'n(îan bir fmncı getirttim. Usta. adamakıllı bir araştırmadan «onra: Bir onanm gerekli ama bunu vaptınnca 1 ! görür bu" ra^ı. bin ki<siden fazla in'arı dovuracak ekmegi de rahat rahat pitirebilir. Vakit k^vbetmeden kollan 'ivatlım. Kör Fırın'ı dirlltmek, büvük bir hendegl atlamak demekti. Arkasından başka hendeklerin de atlanması gerekivordu. lsleri sıraya kovdum. Her sevd'en önce Arttırma Eksîltme Kanununun eirintiM çıkıntılı islemlerinden sıvnlm koDmalıvdı. Bunun için de tek volun. SÖVIP olabileceŞini he«apladım Fırın. bir döner serW W R l 8 c \ isler |tıd»ner 4 r msve. hir fınncı usta1!! tutacakti Unu, Adapazan'nda bir fabrikadan <atın alacakfı Finn pisireeek. döner nermave de ekmegi En^titüve pivasa fiyatıvla natacaktı. Ta«anvı. hızla uvgulama alanına aktarttım 0 UTÜN bağrına bagdas kurmuş Arifiye'de su yokluğundan söz etmek, alabildığine ters bir davranış oluyor ama ne vapalım ki gerçek bu işte. Burnumuznn dibinde dogudan gelip kuzeye yönelen Sakarya. batımızda yayılıp serilen Sapanca Gölü ve günevrfeki dagların uzak sırtlannda lriü ufaklı suları şerbet gibi pınarlar; surasında burasında akan pırıl pınl suiar dururken bize «Yoklar Zinciri»nin bir hal kasını parmağımıza dolayıp habire suyun voklugundan yakınmanın âlemi var mı? dive sormaym. Çünkü «Çok»la cYok»un bu denli çatışıp birbirine girriigı yeT, pek azdır. sanırım. özet su: Ne kullanacak. ne de icecek suyu vok Arifiye'nin. Daglardan lnen selleri ve taban suları ise bol. Yagmur mevsiminde bizim çevremiz oluverir bir Venedik. Sonra çak boruyu, çek tulumbavı, sarıl şarıl aksın su. Ama bu, hem kireçli. hem de kumlu. Sonra da vufka. Çabucak tükenivor. Tulumbavı sök, beş metre ötesinrfe avm \ii vap. Köşe kapmaca gibi bir şey. Çaresi var B Doğru, dosru B DİŞI BOND z •• 1 • 9 %3 • 1 ^ faSRİ WBMST S^SÎÎî£J feBgg22 DO&TUM tR BASKA öneri: Ayakkabılann çamorunu temtzledijimlz bıçak sırtı demirleT vetprsizdlr, yüzlerl uznn demlrler k^valım.» rDopru. doğru sesleriü Öneriier sürdürülüyor: «Geron lerde «özüme hir sev çarptı. MO Hür bev. m«ydandakl koca bir kâpıt parçasmı aldi. atacnk yer btılama^ı. Pİinde kaldı. Böyle Islır sık sık hepimizin bajına (telivor. Suraya baraya çöp kntnlan kovaIım.» Bu da uyeun B5rüldü. Ktıtulann yapılm elverişli yerlere konması onavlandı Eğlencelerde, imece idn •"Tde< Enstitülere pdip dönen ÖŞrencilerin oralarda ö&rendikleri ce\Te oyunlan ovnanırdı. Bövlece Fnstitünün millî oyun kadrosn zensinle^îrdi. Sivas, Er7urum ha lavlan. Karadeniz horonlan, bire iste bu voldan malobnustu. Bolu'nun meşeli oytmu da çene bövle bir toulantıdaki trösteri TOnund'a meraklı ögrencilerce bellennvsti. Gezilerde bir başka enstitüdeki konuklar, ya da imececi olarak kalınan enstitüde öSrenflmiş ovunlar bize eeiriigi eibi. bİ7İm Enstitünün rte bilin ovnadıâi ovunlar eidilen Enstitüye ka7andınlırdı. Bu riegiştokus TÖntemivle Enstitüler kendi ulu^al oyun lavısını zengin. leştirmis olurlardı. U OYNAK riurum kur<=tak! egi'menlerden birini adamakıllı çileden çıkarmış, kopmn1!. eelmiş bana kadar: Müdnröm. bü tulnmbsisr «vnncak etti bizi.. Doinısn dayanılmaz bnna. N'apalım be o(lnm, çekeceÇiı. Var»a ba<ka care. bîrlikte vaonalım e&vdeMne. Var. var. mOdürOm. Bflvfik blr knvn aracaSi». Başka çıksr TOIO vok bnnnn. Havdl <ana Izin. tstedlHn kartar Krkadas *I. Jit B«rçWrse MBdürflm. Hakkı (Tanm ha<ı) knnnstnk. KHVBnnn vertnl. enini. bovnnn kararla«tırdık. Tann Mze kere*te. HnieTito verln. Hemen l$c ts ba^ladı Hanl hanl ver ksnlıvor. kenarlarda çimentnlar dondurulup kuvunun dibine dn?nı betondan van duvsrlar çıktvordu mevdana Hiç durmadan tıSrasıîdı Büvük, •suvu bol bir kuvu açılmıs. artık is eörür duruma getirilmisti Sebze hahçpmizln surasmn*a. bura^nda çakılı tulumbalan «;nküp atamadık elbet.. Bu rpfakâr araclar. kol çüfüvle eene de l^e vanvordu. Kuvunun isi tamamlanınca hempn basımia nir topiantı yantık Znr luklara care aravan hir giri'imln aldıgı «onucu öven bir konusma vaptım ve i^e önavak olan «E*itmen Saievman»ın admı andım Va^ıl, hn knvnva. cSBlevKnvn«Ti» dpmfmiz nyırıın mi? MilİPt. Süle\man'ı alkı<;ladı ve o eıinden sonra da kuvunun a,1. .«•.İAvmjT, Kavnsn» kaldı. YARIN : Başarı IRIN onanldı Hamur tekne!eri, kürekler hazırlandı. Unlar d'a depova elrdi. Sıra, bir deneme yapılması isine gelmisti Fınnı çalı<îtırmak üzere tutulan usta eösterlci Mustafa, yıllarca bu işin içinde çalısıp vetistiffi için bu der.emenin sağlam sonucundan en küçük bir kuşkuya bile dü?memiştl. Köbetçi sınıflardan sırava eöre fmna ekipler BVHlacaktı Her sev tamamtfı. 3/10A94rde fırın atejlendi. Mus tafa usta kasla g5z ara^ında küçük kücük bavraklar edinmis tlk agızda pisirilip çıkanlan ekmekler. basannın birer belgesi gibi tezgâha dizllmlslerdi Fırın kapagının vanlan küçük bayraklarla 6*onablmıştı. Bizim gösterid ustanın aBzı kuîaklanna varıvordu. Bizlerin de ondan asağı kalır yanımız voktu ya .. su En^tltumflz içln pek F Derli toplu TİFFANY JONES CUMAETESİ. ĞÛMO $TİM,AMA OIJ^UVOCbir arkadaşm uyansı fle uiusal ovunlar konusunda i?l?ri daha derli toplu bir düzen içne alma yoluna girdik. Böylece belli bir yöntem ile yurt ölçüsünde • bilinen ve üstünde durulan ovun ların önemli bir bölümünü bütün çocuklanmıza, öğretmenlerimize belletmek olanağına kavuşulacaktı. Bu alanda her yönüvle piskın bir gösterici olarak BerBama^ Hasan Çakı Efe salık verilmisti. Araşttrmalanmız onun Enstitümüz için faydalı olabileceği volunda sağlam bir güven kazanmc» efevi çağırdık tleri sürdü§ö öneriler üstünde anlaşmaya varmak zor olmadı. Bütün ovunlar pisirilinceye kadar kalacaktı. Ha?an Çakı gerçekten adıyla, sanıyla bir efevdi. Bileisi yerinde, tutumu sağlamdı Yaylı beden yapısi. türlü ovunlann her parçasına renk ve ı?üç katıyordu Çocukiar bu yetkili insanın elinde her gün daha kıvama geliyordu. Klârnetçi de ovunlann havalarmı cok ustaea ealıvordu ÖSrenciler bun lan akordeonda. mandoiinde pişirdiler. tyi bir davul ile aknrdeon birkaç da mandolin ve ağiz armonikası ortaya çıkan ovun ekiplerini rahatça hoplatıp zıplatıyor. hattâ eoşturuyordu. E GE BÖLGEStNDE p I S I K TUFANI 29 Arkaya dogru kaykılarak plposunu yaktı ve bacak bacak üstılne attı ÜÇ KADIN Albay sizi ıçerde bekliyor, buyurun benimle birlikte .. Cenaze odası kapalıydı. Madam Çouchet'nin odası olması gereken yanındaki odada bazı kıpırtılar vardı. Hizmetçl kadın bir kapıyı açtı ve Maigret masanın yanında ayakta duran albayı gördü. EHyle haîifçe masayı tutuyordu Sanki bir heykeltrasa poz veriyormus gibi çenesi yukarda. mağrur ve sâkindi Buyurun oturun. Yalnız bu tutum Maigrefye pek sökmedl. Komlser melon $apkasını bir iskemlenin üstüne koydu, kalın pardesüsünün önünü çözdü. avakta piposunu dolJurmakla yetindi. Çevresine llgiyle bakmarak: S5zü geçen vasiyetnameyi slz mi buldunuz, dedl. Ben. Daha bu sabah. YeSenimin henüz haberi yok™ öyiesine isvan etrlrlci bir vasiyetname kl.. Couchet'nin hayalinl yansıtan tuhaf bir odaydı burası. Mobllyalar. apartmamn geri kalan knmmda olduğu gibi burada da antfkaydı. Bazı de. ğerll eşyalar vardı. Ama hemen onun yanında Couchet'nin ükel zevkini belH eden şeyler duruyordu. Pencerenin Bnünde az çok vazı masası gSrevini gören bir masa. Ostünde Türk sigaralan ve aynı zamanda en ucuz cinsten bir seri pipo. Couchet bavılıyor olmalıydı bu pipolardan Içmeye. Kıpkırmızı bir robd5»ambr. Herhalde pek çarpıcı ve çekim Oynayan gölgeler GARTH MİÇ Bf T Rl BU BD>OV:UEBİM LERİ AkCIL vOCeÜcâİME Hep birlikte AKI EFENtN sağlam ve sürekli tutumuyla öğrenciler. öğretmenler, yöneticileT bütün oyunlan öğrendiler ve toptan oynayabilir duruma geldıler. Gün geldi ki Enstitünün 1200'ü bulan topluluğu. hep birlikte oynarlardı bu oyunlan. Aradan biraz zaman geçince tstanbul Hâki miyeti Milliye Yatı Okulunun demirbaşuıda olduğunu müfettişliğimden bildiğim her şeyj eksiksiz, 17 takmj zeybek elbisesinin enstitümüze verilmesi İçin birçok yerlere başvurdum. Sonunda bu clbiseler bize maloldu. Meydanda, Enstitünün ggrencileri, öğretmenleri içiçe halkalar kurarak Te en ortada zeybek kılıklarile 17 öğrend de yerlerinl "^gjffn akordeoıt vo mandolisler, C lı bulmuştu onu Couchet... Sonra karyolanın ayak ucunda altı delinmis eski terlikler... Masanın bir çekmecesi vardı. Albay: Anahtarla kıhtlı olmadığını göreeeksiniz, dedî Hatta anahtan raevcut mu onu da bilmiyorum Bu sabah yeğenlmin bir magazaya ödemek ıçın paraya ihtiyacı oldu. Ben de çek yazmak zorunda kalmasın diye bu odayı kanştırmaya baş ladım. Bulduğum jey lşte. Grand.Hotel başlığım taşıyan bir zarf. Aynı başlığı taşıyan hafif maviye çalar bir mek tup kâgıdı. Arkasından lanki bir müsvedo*e yaparmış gib) lâf olsun dive yazılmışa benzer satırlar... «Bu benim vasiyetnamemdir.» Ve bu beklenmedik cümlenia biraz daha altında çu naetln: •Hlç kuskusuz mlrasla Ilgill kanunlar hakkında bilgi edin meye boşverecegtmden, noterim olan Dampierre'den servetimin mümkün olduğu kadar esit olarak «u kişiler arasında böiüstürülmesi için gerekeni yapma«mı rica ederim: 1 Kanna Germaine .kızlık adi Dormoy. J tlk kanm. bugun Martln ile pvli. Adresi Volges alanı No. 61. 3 Nine Moinard, Pigalle caddesi. Pigalle oteli. *** Ne düsünüvorsunuz? Maigret *evineinden titriyordu Bu va«lyetname Couchet'yi o kadar semnatik bir hale getirmisti ki gözlerinde. Albay: Tabii diye devam ettl, bu vaslvetin 5vle hukuki bir degeri falan yok. Geçersiz sayılması İçln bilmem kaç tane neden var Cenaze töreninden sonra ö*erhal buna karşı harekete eeçeeegiz. Ancak bunu size haber vermevı ilginc ve acil eörrnemin sebebi su ki . Maieret pek hos bir güldüru sevredivormus gibi hen eülümsüvordu Su GrandHotel baslıklı kâgıda kadar hep^i eırivorâu eüldCrünün lçine Sehrin merkezindp bürosu olmayan bir çok 1$ adamı gibi. Couchet de bazı randevulannı otelde verivor olmahvtfı Holde yahut sigara salonunda hiç kıış kusuz birini beklerken. bir kâgıt cekmi« ve bu bir kaç satırı karaiamıştı Zarfı kanatmamı^ı Sonra <îa bu vasiveti u^uiiere sâre dürenlerrp i«rîn1 daha tonrava bırakarak hepsini çekmecenin içıne atmıstı On beş gün oînr,iitu bunu yazalı Albay; CArkaa »ar> ı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear