29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
S4IIIFE ÎRÎ 13 Ekim 1968 CUMHURÎYET Cezada tecij müessesesi Sabahattin AKDAĞ eell müesteseslnln lehlnde ve aleyhind* hukuk bilginlerinln dUsüneeleri vardır. Lehteki düşüncelerin galibiyetiyle eeıa taukukunda yer alan bu müessese, genel bir mahiyet taşımaktadır. Zira, her memleketin mevzuatındft bulunan bu müessese «Genel Hüküm» halindedir. Bn tebeple de, tecilin aygnlanacaği genel ıuçlar tahdit edilmemistir. Sosyal ilimltrin jelişmesi karşısında «Mutlak Adaletten» daha ziyade «Insani Duygular» bn müessesede hâkimdir. Son çaçlarda ortaya çıkan bn müessese, Modern Ceza Hukuku içindeki gelisimi ile, kısa süreli cezaların çektirilmesinden doğan maddi ve mânevi mahzurlarını önlemek; deneme süresi içinde iyi davranışların mükâfatı olarak cezanın kalkaeagı, aksl halde hükmün yerine getirileceti tehdidi ile ceza polemi|inin gereeklesmesine hizmet etmek ve aynca, cezalann Bahsileştirilmesi gibi birçok gayelere cevap vermektedir. :::: »• •• ••»• Odalar Birliğinden yükseîen çığlık... • ••a • •«a Kimse Hatıramıyor Bir garip durum Dansı başımıza Karışık bir dâva Bıktma gevezelikler Boşuna vakit kaybetmişler Mücap'ın mektubu Sağlık Bakanı tlâç fiyatlannda yüzde (bilmem ne kadar) ucuzluk temin edilmlstir. Halbukl, tersine, bir çogun'on fiyatı arttı. Urun uıun s>ıralamaya lüzum yok. Bu, böyle devam edıp gviıyor. Ve, insân ne diyeceğini şaşı nyor. Allab AUah... Bu sayın kişiler bizlerle şaka mı ediyorlar. Yoksa memleketin gidişatından haberleri m1 yok? Daha yoksa, kendüerine valan yanlış raporlar mı veriliyorî T Mânevî ceza EZA HUKUKt: BAKIMINDAN TECtL MtESSESESl : Tcknik şartlan ile at bükmünde değildir. Genellikle ceza niteligi de yoktur. Ancak hükümlü muavyen süre içinde ceza tehdidi altında bulnndngnndan bir bakıma «mânevi ceza» sayılabilir. C Mevznatımıza göre. Ceza Kanunumuzun 89. maddesinde yazılı bnlunan tecil hükmünün yerini sonradan yürürlü|e giren «647 sayılı cezaların infazı hakk.ndaki» Kannnun 6 neı maddeıi »lmıştır. Eski bükümde; hürriyeti hağlayıcı eezalardan «... altı ay ve daha az hapis ve hafif hapis cezaları ..» tecil edilebilirken yeni hükme gBre, bir sene kadar hapis ile hafif hapis eezalanndan baska altı aya kadar agır hapis cesalan da tecil edilebilmektedir. Genellikle bu tecil, hükümlülere bir hak bahsetmemektedir. Baska bir deyimle. hâkimlerin takdirine bırakılan bn tecil hükmünün nyçnlanıp nyfulanmamasınd» mahkemeler bir hakıma muhtardır. Sn kadar ki. tecil ehliyetini haiz « .. Para cezasından baska bir ceza i!e mahkum olmRvan kimsenin gpçmişteki hali ile ahlâki temavullerine gore cezaMnın tecili ileride cuTum işlemekten çekinmeMn» sebep olacağı hakkında mahkemece kanaat edilirse...» yukanda işaret olunan baraj içindeki cezaların tecüine cenelükle hükmolnnabilir. ecilden faydalanan hükümlüye, bu hükmün mahîyeti ile neticeleri açıklanmak suretivle ihtarda bnlunulur. Bu ihtar, bir taraftan tecilden beklenen çayenin sajlanmaii; diJer taraftan bu müesse^enin eerçek anlamının toplum tarafından iyice anlasılması bakımından laydalıdır. Tecil müessesesinin esaslarındın blri de, ÎSTANBUL HÂKİMİ deneme mttddettdir. Ba müddet, cürfimlerde bes, kabahatlarda bir senedir, Bn deneme süresi içinde hükümlü yeniden bir snç işlemezse, «eezalan esasen vaki olmamıs» sayılır. Aksi balde, tecil olnnan cezası çektirilir. Bvnnn dısında yine Ceza KannnumuztJn 4S4. maddesinde yer alan baska bir tecil hükmü daha vardır. Bu madde hükmü; kaçırmak, alıkoymak ile ırza geçmek ve tasaddide bnlnnmak ınçları ve cezalarını kapsamaktadır. Sözü geçen madde, hem hnkukn âmme dâvasını ve hem de cezalan içine aldıjından Bzel bir nitelik taşımaktadır. U TECİLDEN FAYDALANABİLMEK tÇİN : Sanık veya hükümlülerden birinin mağdure durumnnd» bulnnan kız veya kadınla evlenmesi şarttır. Bn teeil hakkı, dlfer hükümde oldnfa gibi mahkemeye degil genel olarak sanık veya hükümlüye tanmmıstır. Başka bir deyimle, evlenmenin vnkuu halinde, mahkeme bn tecil taükmünü nygulamakla yükümlüdür. Ba itibarla, emredici nitelikte bulunan sözü geçen hüküm, genellikle tnağdur dnrutna düsen kız veya kadına «iyanet bakımından adalete uvfundnr. Su kadar ki, suç tarihintle evli bulunan sanık veya hükümlü Medenî Kannnnn bntlan hiikümleri karşısında ikinci bir evliliÇi yapamıyacatından bn tecil hakkından faydalanamaı. Ancak, nygnlaraalara göre, sanık veya hükümlü dnrnmnnda bulnnan koca, bundan tstifade ile ceıat «oramlnluktan knrtnlabilmesi icin kamı ile boşanma yolnn» ritmektedir. Fakat. boşanma hükümlerl, haklı tarafın dâvayı acmasını zornnln kılmaktadır. Bn zorunluk karşısında, dnrumn ieab» hak«\T savılan koca, karısı «leyhine bo«anm» davası aoamamaktaHır. Sn kadar ki, memleketitnizdeki realitelere eöre. sanık veya hükümlü dnrnmunda bulnnan knra ekseriva maddl ve mânevi ba"=kılar alt\nda dâvayı kanmna açtırmaMadır. Bazan da, eenel veva 5'fl suni bosanma sehrnleri varatmak snretiyle dâvayı kendisi aen"Madır. Kimse batıramıyor • ••• •••• B İİİİ ••• ::: ••• |:j: H:j ::İ: ::j: S onu ç osanmayı sajlayan koc», magdure duromunda bnlnnan kı» veya kadınla evlenmek suretiyle kendisini cezaî sornmlaluktan kurtararak selSrnete cıkmnktadır. Fakat, rızası hilâfına bosanan misum ve günahsız karısı ile III** rarsa cocuklannın felâkete «.ÜTÜklenmesine sebebiyet vermektedir. Bu aile trajedisi içinde, maddeten ve mînen yıkılan vnvadan dolayı da mâseri vicdanlar rahatsız.olmaktadır. Bu itibarla, bövle aile tacialarının tekerrürüne mevdan verilmemesi için. sörü çeçen suçlardan birini islediH sırarla e\!i hn'pnan «anık veva hükümlüniin bu teril hakkındin favdala•••• namıvacatı «eklinde maddrde desişiklik yapılması şavanı temennidlr. '•• • " er zaman oriiinal flkİTlerte ortaya çıkan Doktor Rasim A dasal dostumuz, şu sırada Ankarada toplantı halinde olan 4 fincü Nöro Psikiyatri kongTesinde konuşmuş. Sayın Doktora göre «dünya nükleer bombalarla batmıyacak, delilerin istilâsına ugrıyarak timarhaneye dönecek, ve 6yle batacak» mış. Aklıma çok eski Çin masah g«ldi. Kâhinler kıraH haber vermi?ler: Bir yagmur yağacak, «nynndan içenler delirecekler. Bımun üzerine kıral, hazneler dolusu iyi su doldurtmus «*r»yına. Derken va&mur yagmış. Herkes delirmiş. Sonund» kala kala. tek başına, bir kıral kalmış delirmeyen. Balenış ki olacak jibi degil. O da, kendi suyunu bir kenara bırakmış, yağtrur guynndan Içmiş. ve herkes gibi. o da delirmiş. . O gün bujün dünya delilerle dolu. Zaten masalın felsefesi de bu. Baksanıza etrafa. Şu dünyayı idare edenlpr arasmda sklı başında olan biri var mı? \ma, batmıyor ı jarek. Anlaşılan, iş yine, nükleer bombalar» kaldı. HI Bakanlanmız, lâf ederken, soy ledlklerinin. altmı üstünü. önünü arkasmı, bıraz hesaba katsalar, pefc len» bir #ey olmıyacak galiba! , • ° *** Darısı başımıza ondrada bir kadın hâkimin verdiğı karar doğrusu, pek • hoşum» gittl. Hadıse su; Bir adam. akşamlan evıne dönmeden önce meyhaneye gıdıyor «iki tek» atıyormuş. Eve gelince de, tabil, kansımn bitmez tükenmez dardm. Adam bıkmış bu dırdırdan. Boşanmak için mahkeraeye başvurtnuş. L; I Bir garip durum *""* • * **• T •••* illi Egitim Bakanı Tek dersten sınıfta kalanlara bir ımtıhan hakkı daha verilmlyecekdr. Halbuki verildi. Tanm Bakanı Sonora 64 sayesinde Türkiye, buğday baiımından, artık, kendi kendine yeter bir hale gelmiştir. Halbuki bugday ithal ediyorua. Tekel Bakanı Sigara sıkıntısmın önüne geçilmiştir. HalbuM devam ediyor. M Mtıscı G uiŞİP İ SİM..SEM1 POZÜl îste, Londralı kadın haklm, bu dâvada «her erkegin işinden evlne dönerken meyhaneye uğram<ik haktadır» demlş, v« boşanma karannı vermiş. Karar bütün tngi\terede büyuk tepkiler uyandırmış. Üzerinde lleri geri, hâla, bir sürü münakaşa yapılıyormuş. Karann en hos taralı veren hftkimin kadm olması. Demek böyle «halden anlar» kadınlar da bulunuyor bu dünyada. Buna benzer bir dâva da Türkiyede açılsa, ve mahkemeden böyla bir karar çıksa, belki boşanmaya kadar gitmezdik ama, her halde, bir hayli rahatlardık. * * * Bir sürü yabancı gazete okuyoruz. Hiç birinde böyle, sütunîar dolugu, lâf yok. Onlar yalnıa, hiiküraet veya devlet başkanlannm, ya da kabine üyelerinin, muayyen meselelerde izahat vermek için yapüklan basm toplantılanm yazarlar. Bizimkiler gıbi geveze'.ik eden yok oralarda. Radyoyu açıyorsunuz, o lâflar gazeteyi alıyorsunuz, o lâflar. Bunda, biraz da. gazeteci arkidaşlarımızm hatftsı TOT galiba. Ben olsam, eger rautlaka bahsetmek lâzımsa, çok daha kısa ke serdim. Meselâ şöyle: Kars Dün buraya gelen Başbakan bir konuşma yapmış, bir gtin evvel Erzununda söylediklerini tekrarlamıstjr. Yahut, S Sonra? • Sivas Filânca parti lideri yap • Sonra bu gidis bir verde tıkanır; ve Adalet PartisinJn yamactnda Ş t!gı konuşmada, önceki gün Ma• «oirııluâa süvc söve velpa7elenen ticaret erbahı başlar hağırmaya: • latyada söyledıklerini tekrar et S Durum vabimdir, i(lâ«lar artmıstır, protesto edilen bonolann • mıştir. î hnddi hrsabı yoktur. transferler vapılamıyor, karahorsa büyüyor, ; S iktisadî bir krize tidivornz, devalüasyon kapımızı çalmıştır, halimlz • S berhattir. hükvmet tedbir almalıdır... • • Ovsa perşembenin pelişi çarsambadan belli d e P miydiî tstan • ; huldaki iş adamlannı tn ivi tanıvanlar gene istanbuldaM İş adam ; î larıdır. Türkiyenin sıfır' tükettiçini de çene en iyi onlar bilmekte ; S dirler. Ne var ki bir kere işlere dalmışlar, yüksek kârtann başdön ; S düröcü hırsına kendilerini kaptırmışlardır. C.erive dönüş Vmkânsııdır. • S Nice i adamı tanırız ki. eğer havata yeniden başhyabilseler, çok • • Boylece, zannederim, hepımiz • daha başka bir meslek seçmek isterlerdi. Ama iş işten gecmiş ve tasfivest imkânsız bir mesleğe sartnış • rahat ederdik. Ve, yer kalacagı i S çın, bir parça da başka bir şeyler I lardır kendilerini.. övle bir meslektir ki bu; bırak desen bırakmaz, • i tut desen tutmaz. Siyasî iktidarın yamacmda, içiçe blrbirlerine baü • okurduk. I lanarak, ama kendi aralaruıda en büyük kazık\an birbirlerine ata • * * * • ıal: yaşamava çalışırlar... Bnnlann içinde gayet tatlı, zeki, nüktedan. • • srvimli kişiler vardır: hamerv'ah, cksi, hazımsız olanlar da vardır: • • cin *ibi olanlar. budalalar, dar ufuklular, jreniş görüşlüler vardır; • • hepsi de aynı potanın içinde oırpınıp dururlar. \oksu1 bir memle J ; ketın bezirgânbaşısı olmaktan çıkıp müsp*t işler yapmaya çalışan S S lan vardır içlerinde... Ama ne sermaye yeterligine sahiptirler. ne va , 5 hancı sermayenin eğemenliğine karşt koyacak güçleri vardır. Bir • S tek yol bulmuşlardır: • azı yazar dostların (bizim ; Devlete dayanıp iş yapmak, ve zenginleşmek... S komşu dahil) galiba hakiarı S Bunun dışmda Iş kurmaya kalkışan hayalperest ve saf kişiler • 1 var. Bu Amerikal'arda hiç a S rlaima piyasadan temizlenrrişlerdir. Zira Türkiyede serbest rekabet • kıl yok. • nıckanizması l?lemez, islivemM, siyasî iktidara dayanan, istediği • Yeni Dünva'lı âlimler, meğer, î iktisadî karan veya krediyi Bakanlar Kurulundan çıkarabilen iş ad* • senelerdenberi uğraşırlarmış. Ni• mı. raklbini bir günde ezer peçcr. S hayet muvaffak olmuşlar: Şimdi, ! Türkivede devletçilik iş adamının kapkaç ticaretine maşa yapıl • sözüm meclisten dışan, insan pis! mıstır, Türkiyede sivasî iktidarlar iş adamlarının iştihasına ve kap « lipnden yakıt yapnak mümkün o * lacakmış. tşieri mi yok ne bun • ri&lerine oyuncaktır'.. S Ama bir yerde biter bu deniz... ! lann! Ve iş adamlan Ticaret Odalarında gizll toplantüarla «solcuların ; Ayol, böyle kolay blr İş için, bn S kadar kafa vormaya ne lüzum • fca'jını nBsıl ezeriz?» diye plânlar kurarlarken, bakarlar ki tehlike ; " gelmi?. kapıyı çalmış, deniı bitmiş, kara Rörünmüş... • var? Işte şimdi Odalar Birliğinden yükseîen çığlıklar bu ruh halinin • Biı onun çok daha medentsini ; S (!) yani insan degil hayvan pisli ; işaretleridir. ğinden olanını, asırlarca evvel bulmuşuz. Anadolumuz hâH. onunl» ısmıyoT. : Odalar Birliği Baskanı Bay S ı m Enver Batur'u arada sırada ga | zete sayralanna çeçen demeçleri\ le tanıyoruz. Bu demeçler şimdıye iaAtt A.P. politikacısı üslumında idiler. Bay Batur, bir kamu kurulusu başındaydı, ama ateşU politikacılann nutuk kfirsiilertadeld edebiyatına özeniyordu. önceki gün İstanbul Ticaret Odası Meclisinde yapttjtı blr ko ; ! mısmayla yeni bir hava estirdi Bay S ı m Enver Batur... Odalar Bir . 1 liği Başkanına RÖre «kritik çünlere doçru süratle» cidiyorduk; teh , 1 likc çanlan çalınaya başlamışti. Önümüzdeki 2 ay içinde Turkiye . '; büyük bir Iktisadî krize girecekti. Sözlerine şöyle devam ediyordu, • Batur: " ! « Yedl aydır transferter yapılmıyor. Bu durum, yakmda hem • '. de iki ava kal'madan. piyasayı müthiş şekilde etkiliyecektir. îki ay . ! sor.ra. şimdi piyasada satılan emtia. beşaltı misli yükseleceK, ve , • bize karaborsacı diypreklerdır. (. ..) Bu durumu bazı Bakanlanmızla • | Rörliştüm. Vaziyetl'kendüerine anlattım. Dikkat edin 1958 de alman • • karar gıinlerine doğnı süratle gidiyoruz, bu sathı maile doğnı ka • • yıyoruz dedim.» S ! Doğrusunu istersenit, biz bu krizi daha önceleri bekliyorduk Ş • Adalet Partisi iktidara seçtikten sonra îki talihli etken, bunalımı . • ceciktirmistir. Birincisi, Almanyadaki işçi gelirlerinin beklenmedık • • biçimde artısıdır: ikincisi, dıs pivasada pamujruımrran «ürpriz sa • J vılacak hiçimde deRerlenmesidir. 19B4 te hiç olan dışandaki işçi ge • S lirieri bir kaç v\l snresinde 130 milyon dolara çıkınca Demirel bü • S luimeti rahat etti. 1960 dan 1965 e kadar sürdiirülen denge polîtlka • i smın mirasmı da bunun üstüne katarsak, özel sektörii pompalıyan • S \.P. siyaseti ticaret ce\relerinde elbette büyük memnuniyet yara • S tacaktı. Bu türlü sivaset pek kola>dır: Açarsın kredi musluklannı.. J S ikiisadî devlet sektörimü verirsin kapitalizmin emrine.. Plânlama J • denen kunıluşu kurutuD tasfive edersin.. Türkiye pazannda tatll Ş • kürlar aıtyan yabancı kumpanyalara dagıtırsın imtiyazlan.. * Bosuna vakit kaybetmislar i •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••«•••••••••••• MEVLIDI ŞERİF Lâboratuar dolusu adam, bosu boşuna, uğraşnus dnrmnş. İki üç tanesinin Türkiyeyi liyareti bütün bu meseleyi çabucak halle kâfi gelirdi. Aziz ve biricik varhğımız, büyüğümüz, önderimiz, pek sevgili babamız ATABAY İLÂÇ FABRİKASI LTD. ŞTİ. Kurucusu Eczacı «11 .»V7H1 Kanşık bir dâva wm SEMRA lstanbul nii. B ir de «besmelesiı hayvan kesJmi» meselesi atıldı ortava. İzmir Mezbahasmda hayvsnlar besmelesiz kesiüyor rivayeti çıknuş. Bunun üzerine halk ete, bir çeşit, boykot yapmış. Et satı«ı azalmış. Bir yandan da Müftüyii sıkıştırmışlar. Ö. KEMALETTİN ATABAY'ın aziz ruhuna ithaf edilmek Ozere, ebediyete intikalinin bırinci senei devriyesine rastlayan bugünkü 13 Ekim 1968 Pazar günü öğleden sonra saat 14.00 de Erenköy, Ethemefendi C. No: 2 deki evimizde okunacak K«r'anı Kerim ve Mevlidi Şerife bütün dost, akraba ve onu sevenlerin dâvetli bulunduklan saygı ile arzolunur. . AILESI Moran: 2279'12154 Mücap'ın mektubu S 12 Ekim 1968 Sayın Müftü de Mezbahayı teletonla ikaz etmiş. Mezbaha ilgilileti besmcleli kesiliyor demişler. FUân, filin... bir sürJ; iş. Malüm bir mukaddesatçı (!) ga«ete kocaman kocaman başlıklarla bütün iîleri tzmir Müftüsü gibi hareket etmeye dâvet ediyor. Bir defa hesmele mutlaka baçıra çağıra yapılan bir şey değildir. tnsan içinden de çeker. Onun için kimin besraele çektiği, kimin çek mediği belli olmaz. Sonra hayvan kesenlrrden üç tanesi besmele çeker de, iki tanesi çekroeT. Hangi et besmeleli. hangist besmelesiz, nasıl anlaşıiacak? Velhasıl epeyce karışık blr konn. Kolay kolay içinden çıkılacv ğ» benzemiyor. Kim ufraşıyorsa Allab yarduncısi olsun! VEFAT Runıeli Beylerbeyi Merhum Mustafa Rauf Paşa ve Seher H«ramın torunlan, Merhum Esat Rauf Sarper Ue merh U me İdâl Sarper'in oğulları, merhum Fuat Paşa'nm damadı, Kâmuran Sarper'in sevgilı egi, Ulker Kural üe A>şe Vanlı'mn kıymetli babalan, Su^.an Tarhan, Nilüfer Sarper'in kardesleri, Lsmia Gerede, Hamide Solak, Sait Sarper, Hikmet Sarper'in yeğenlerı, Orhan Tarhan, Tomris Sarper, Haiuk Tarhan, Günej Akbil, Mehmet Sarper\n dayıları; Sait Uralman, Kemal Ur alman, Rıza Uralman'ın eni§teleri; Ismail Sar.rer'in kayınbiraderi; Adnan Kural ve Şevki VanU'nın kaymbabaları, Fuat, Turgut, Selim'in büyükbabaları, ". • j< • VE ARİF EMİN AKGÜN NİŞANLANDILAR. evgili dostura, yazar Doğan Nâdi, büyuk biT iltitatla btzlm oyundan bahisle: «Rafadan Yumurta» yı neden raladan, diye ilân ettıgimızi soruyor... Bu bir afiş ve reklâm konusudur... Tek kelimeli oyunlar daima seyircinin akhnda daha lyi kalıyor ve daha kolay afişe ediliyor... Sonra her meslekten, her yaştan seyircimiz Rafadan'ın yumurta ile Uglsı (Cumhuriyet: 12161) « • • • • • • • • • • • • • • • • • • "• •« •••••» •••••••••" • • • AYDA S.000 1URK LİRASl Bu ücreti size şımdıden teklıf etmemekle beraber, halen bu lunduğunuz vazıfede brut 2.50U Lıranm altında bu ueret almıyorsanız, tecrubeh bir muhasebecı ve Turk vergı kanunlarına bıhakkm vakıf olarak ma!î mutehassıslar kadıomuza ıltıhak etmeğı ve bırkaç sene zarfıntfa yukanda behrttığımız ücreti elde etme ımkânmı ılgınç bulmalısınu Beynelmılel bir fırma olarak Muhasebe tetkıki, kontro'ü ve analizleriyle vazıfehyız Bu vazıfe ıçın elzem olan fasıh lngıiızcedir. Meslekî durumunuz hakkınriakı hal tercumenizı Ingılızce olarak Personnel Manager P.K. 482, Beyoğln • tstanbnl adresıne gönderımz. TEŞEKKÜR Çeküğim ıstıraplara kıymetli mudahalelerl ile son veren Sayın Doç. Dr. DaMüye Mütehassısı sayın Dr. FARL'K TVRNAOĞLU, kıymetli dostum Prof Dr. SABAHATTİN KlRIMOöLl'. sayın Doç. Dr. HIFZI ÖZCAN ve layın Dr. MEHMET ÖZFlEN'e, hastahaneye kadar gelen. telefon eden sayjn dost ve yakırüarımla Amiral Bristol Hastahanesinin bütün personellne candan teşekkür ede rim. :uJ^tzâ nl bildiğl gıbi az lâfla çok İş yapılmasını da alkışlar. Tıpkı Doğan Nâdi'nin küçük fıkralan içindeki derin anlamı alkışladığı gibi... Mücap Ofluoelu Mektubun başındaki izahaU, sonundaki Utifata teşekkürler. D. N. SELIM SARPER 1110196H de Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz nâşı bugün öğle namazını müteakip Şışli Camiinden kaldırılarak, Edirnekapı Şehitli^inde ebedî istirahatgâhına tevdı cdi\ecektir. Eski Dışişleri Bakanlanridan, İstanbul Milletvekili SELÇUK KANATLI Bıktırıcı gevezelikler ilmem siz bıkmadmız mı? Şahsen ben çoktandır bıktım usandım. tyicene gına geldi. Nedir bu slvast b»yanat bollugu, Allah ışkınıza? önüne gelen blr şeyler söylüyor. Blr şeyler degil, daha doğrusu, aynı şeyleri tekrar edip dunıyor. (Moran '2274/12153) İ»met GÖREN (Tongııç) Ue Ergün GÖREN Evlendiler ÇORLU Orduevl 12 Eklra 1968 MUSTAFA OKAN ••••••••••••••••••••••••••»••••••••••••••»••• • PAZARTESi i l \Tl\ELEKUE\ ITIBAREN » 1 IS1ANBUL ÜN/VERS/7ES/ REKTÖRLÜĞÜNDEN 1 Aşağıda nev'ıleri, keşil aedeUeri, geçici temınatlan yazılı 2 kalem işm eksütmelert kapalı zarf usulü üe yapılacaKtır. % Sozleşme ve şartnameler Rektörlükte görülebilir. 3 Taiıp oianların, 1968 yılmda Ticaret Odasma kayıtlı bulunduguna, teminatlarmı Universıte Savnıanlık Mudürluğune yatırdıgına dair belgeleri, Yapı tşleri Başkanhgmdan yeterlik belgesi alabilmek üzere ı \ ) da yazılı ış için 6.150.000, (B) İçin 74.000 liralık benzerı işleri müteahhit sılatlyle yaptıklan kafı kabu!ünü vaptırdıklan hakkındaki belgeleri 17 Ekim 1968, saat 16'ya kadar, 4 249u sayılı kanuna göre her iki iş için ayn ayn olarak hazırlayacaklan teklif meituplanru eksütme saatmdcn birer saat evvel RektörHiğe vermeleri gerektir. 5 Postada vakı gecvkmeler nazara ahnmaz. Eksiltme tarih ve saati A) Veteriner Fakültesi binası 2 nci kısım inşaatı B) tstanbul Tıp Fakültesı Çapa Dermatolojl Kliniği asansor tesisı Senesi itibariyle yaptırılacak lşin bedel] Cumhurtyrt 12152 B YENIMELEK Ç A P K I N A J A N (MURDEKER'S R O W ) DEAN MARTİN ANN MARGRET (Renkli^ 4 4 < 4 4 4 Dikkat. 'lıkkatt.. t LA N 1968 Ekim, Kasım, Aralık ve 1969 vâde tarıhli bonolar (emre muharrer senetler); 3.X.1968 tarihinde «oygunculuk yolu ile çahnmıştır. Yukanda zikri şeçen bllcümle senetlerin iptSU için ilgili mercilçre be?vurulmuş ve gerekli tormaliteler ikmâl edilmi? hu'unduğundan, sayın senet borçlulanra*, Bankalardan gayri hamll şahıslar tarafından ibraz edilecek senetle bpH^Horînin 5den memesi ve bu gibi müracaatların ya rioSrudan doğruya müe>:"îP<;emİ7e vpy» herhangi bir adlî 'nakama hsber verilmesi ihtar ve llan olunur. İstanbul 'Bahcekapı. Arpacılar caddesi, No. 41'de Pand«U Yamslıoftlu Sumhurijet 12131 » • • • • • • • • • • • • • •• >•••••••••••••• •••••••••••••^ Vecihe EGELI'nin Teşekkürü Ç E M B E R L İ T A Ş S Ar AR Sinemasında CEHENNEM TBENİ Renkll Türkçe BUGÜN • İ P E K Slnemasında ÇAPKIN AJAN Renkli Türkce ÇARŞAMBA Ekiın 1968 15.00 1968 yılmda 650.000 liralık kısmı, mUtebakisi diğer seneler ıçinde bütçeye konulacak tahsisat karşılığı kadar y*pılacaktır. 22 Ekim 1968 15.15 Geçlrdiğim kazadan hasta olarak memleket» dönüsümde beni uçak meydanmdan Teşvıkiye Sağlık Evine getiren Dr. OSMAN ÜÇER'in evlât şefkatıne müteşekkirim. Aynca hastalığımm, Istanbulun içinde ve dışındaki pek aziz ve sevgilı dostlarım, arkadaslanm ve yakınlanm »rasında uyandırdığı, beni mahcub edecek kadar, yakm ilgiye minnettarım. Hastaneye kadar gelmek, çi«ek göndermek, telgraf, mektup ve telefon'a hatırımı sormak suretiyle katlandıklan zahmetin karşüığını, bugünkü durumumda, teker teker vermenin imkânsızlığı içinde beni mâzur görmelerinı rica ederek gonül dolusu sükranlanmı gazetenn aracıhğı ile sunuyorum. Vecihe Ekrem Serif K(JELt • • » » • • • • • • • • • • • • » • • •• • ^ ••4• • • • • • • • • • • • • • • • • • » • • 4 Reklâmcıılk: 3998/1211 • + • Üstün Vasıflı Maden Kömürü Satışı J Emsalmden ucuz olan ve 7.000 kalorili maden kömürümüz» + fazla rağbet olduğundan eski roüşterilerimizin vakit kavbetme• den büromuza müracaatlan, yeniden kömür alacakların da sı^ raya girmek için büromuza teWon etmeleri ricsı olunur. • AKAS MADENCÎLİK LTD. ŞTİ. T Küçük Bahklı Han No 24. Karakbv İSTANBIT, • Telefon; 49 6» «î • (Reklâmcıhk: 40081216! U1J0 ••••••••»•»»•••••••••••••••»»•••••••••»•••••+ (Cumiuriy»t. 12156)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear