Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sinirlenmeyin! Vapura girdHer.. Birisi yaşlı, Beyefendi bu memJekette lıcan kızartması, turp, şalgam, flteki orta çafda iki kişi.. Yaşü yetişenleri sayıyordunuz da.. pancar turşusu, portakal, ahu Evet.'. dudo yok. Kuru yemişler taman gözlüklü, m MÇÜ, aaabi ifak Vasfi beyl saymadınız.. men yasak. Pastırma, sucuk, deU.. tendürüst bir adam.. öteki Ne münasebet!. Vasfi ham jambon, salam gibi şeyler yok. esmer, iyice esmer, guler yuzlü dolsun berhayat. Yemışlerden ekşi elma, karpuz, Ha!.. Demek Slmflşleri sayı kavun yok, üzıim yok, ancak çeuıunca boylu birisi Vapur» gikirdeğini ve kabuğnnu atarsanu rerken birisi yaşlı adamı ittl.. A yorsunuz?. Aman be!.. Ne çok sordnn! birkaç tane yiyebilirsiniz. dam döndfi baktı.. Bir kadınBir de sinirlenme diyorsun! Adam sordu. yol verdi.. Kadın vapura atlarken Ben vakit geçsin de sinir Doktor, teşekkür ederim.. bir yaşlı adamın koluna tutundu. Ve Ienmeyin diye lâf ediyorum bey şey hatırıma geldi! efendi! Yoksa benim içimden Buyurun! öyle atladı.. kan gidiyor. Keçiboynuzu rlyebilir ml Karı beni iskele kfipeştesi Basur mu?. yim'. ganıyor. Vapnra stlarken kolu Evet! Nereden büdiniz? Üs Keçiboynuzu, keçiboynuzukudarlı.. mn tntnyor.. posasını yutmamak şartiyle yive Hayır.. Sen söyledin. Içlm bilirsiniz. Beyefendi! Sinirlenmeyin.. den kan akıyor, dedin. Teşekkür ederim.. Şimdi yedediler.. aldırmayın! A a a ! Hiç farkında degi miyeceğim şeyleri söylediniz.. Bır Nasıl sinirlenmeyim. Hem lim!. iki tane de yiyebileceğım.. Hadi yuru!. arkamdan dürtüyor, hem kolu Ffendi i i c . kabak.. şimdi Beyefendi affedersîniz! Da taze guzel süt gıbi kabaklar varmn tutup vapura atlıyor.. Hem ha yanaşmadı vapur. Ayakta ka dır. Haşlamasını bilirsiniz. Biraz de teşekkür bile etmiyor.. lacağızf Gene sinırlenirsinız ta Iimonla pek güzel olur. Pilâv.. Aman beyefendi ii! Siz böy bii lsküdarh olduğonuz için her gıdalı şey.. 1« her rastgeldiğinize sinirlenir şey size malum olur; ama.. Tereyağla mı? seniz.. Girdiler.. Rüzgârsn bir yere oturdular.. Esmer adam: Bu vapur rahat!. Hep bnnunla mı gidersiniz.. Adına dikkat etmedlm.. belU! H«yır yanl tm saatteki w porla mı?. Evet!.. O sırada, iki kişl geldi.. Birist ihtiyann yanına otordu.. Bir çift ihtiyar da karşılanna oturdu. Karı koca olmalı. Yanına otnranlann göğüsleri bağırlan açık.. Pek genç de değil ama genç görünmek istiyorlar. Saçlan boyalı. Bunlardan biYaşlı adam güldü.. Hayır hayır.. sade suya.. son risi: Böyle konuşsan a her za ra efendim.. makarna haşlatm! öf patlayacağun yafau! dîye man! ftrkasındaki pencereyi açtı.. Nasıl konuşayım beyefendi! Kızarnuş ekmek.. Vapur kalktı. Bn pencereden Her gün değil mi efendim. rfizgâr geliyor.. Yaşlı adam tam Ben lâfı bu pozisyona getirinceye kadar iki defa ofsayt oldum. Be Tabü.. Şu kaşmtılar geçincerflzgâr altında.. Eğildi.. Pencereyi kapatsann» terll reket farketmediniz!. ye kadar.. Vapurdan çıktılar.. bir taksiye yim. Siz hıç her gün haşlama kabindiler. Esmer: Biz naapalım?. Patlıyalım Taksime şoför efendi! diye bak yedinız mi?. mı?.. Icap ederse yerim.. O sizin bileceğiniz şey! Ben gidecekleri yeri söyledi. Taksünsize patlamanızı tavsiye etmem.. de indiler.. Bir hekim muayene Tamam.. yalnız.. ben yaşlı Hava almak istiyoruz amca!. hanesine gittiler. Önce intizar sa adamım. Bende gençlerde olduğu lonunda beklediler.. sıralan gel öyle ise yukan çık yeğen! di, içeri girdiler. Doktor orta gibi binkmiş enerji yok!.. Haşla Orada çok rüzgâr var.. yaşlı bir adamdı. Gözünde göz ma kabakla yaşayamam. Dizleri Iyiya! lükler.. min bağı kesiliyor. Uykum kaçı Keyfimin kahyası mısın?. Esmer: Hayır, yalnız bu kamarada yor, zâfiyet geliyor. Takatsız ka. Doktor bey! Işte ustadımız rÜzgârdan kaçanlar oturnr. Onu lıyorum, çarpıntılanm başhyor. Orhan Dilek bev!. bilirim. Ha!. Sizi bir dinleyeyim ben.. Yaa! Memnun oldum.. Ne Sen ne bilirsin be!. Lüks oldn bevefendi, nedir şıkâyetiniz! Durun' nereye koydum.. benim kamara uzmanı mısın?. Künseden şikâ>etim jok!. şevı? (Bırşevler arar.. bularnaz.. Ben doğma buyume ÜsküYainız sizden.. darlıyım. O her şey demektir. Gozluğu düşer. Onu masanın ü Neden.. Doğma büyüme Lsküdarlızerine koyar seslenir) Hekimlerden.. yım, ne demek?. Tedavi edemedik diye mi?. Zehra hanım! Zehra hanım!» Ne demek olacak?. Aaaro Havıf "hayıfî."" O malumT.. babamm koynuna Üsküdarda gir(Kadın geUr, doktor sinirli slmiş.. Biz ÜsküdarbJar İstanbu Hekim tedavi etmez, teselli eder. nirlı) Benim fondandoskop nerelon en gözüaçık uşaklanyu. Tedaviyi hasta fcendisi yapar.. de".. Ben de İstanbnlhıynm ne Haklısınız.. Yalnız biz yol Ne nerede beyefendi?. olacak anan babanın . Fondandoskop.. Kalb dinle Fazla konnştun hemşehri.. gösteririz. Kapa şn pencereyi.. Hah! O yol gösterme yok me âletı?. Karşıki ihtiyar kadımn kulağı mu?.. Ondan şekvacıyım! Ben bilmiyorum beyefendi! ağır işidiyor. Kocası olan ihtiya Ne gibi.. Nasıl bilmezsin efendim! Bır ra soruyor.. Bana hepiniz, sinirlenme di hekimin yanında çahşan hemşi Ne otmaş, ne olmuş.. Anası babasının koynuna yorsunuz' . re.. Ne iştir bu yahu?.. Şuracıkgirmiş.. Fena bir şey mi?. ta durmordu.. Zehra hanım!. Bu Aa a a ! Ne ayıp şey! Üstüme Gıizel bir şey ama sinirlen ra^a çıren çıkan bellı değil.. iyilik sağhk. mek, sinirlenmemek insanm elınKadın' Ne var bonda ayıp?.. \allahi de gormedim, Billâ Ayol sen de mi azdın bu de mi? Bunlar ihtiyari şeyler mihi de çormedmı.. yaşta.. dir? Insan istedi*i zaman sinir ISe demek gormedim. Bu ötekiler.. atışıyorlar.. lenır, istemediği zaman sinirlenmuayenehaneden siz mes'ulsü Kapatmazsam.. mez mi?.. Bdjle abes, saçma şey nuz! Bırakıp gidiyorum. Buraya Sen kapatırsın onu!. olur mu doktor?.. Sinir bu! Ira ne giren bellı ne çıkan'. Biletçi geldi o sırada: Ben buraja saçımı süpür Memnr efendi! Üşüyornm.. demizin dışında olarak geriliyor. ge edivorum. Gene de benî azar I Şn pencereyi kapar mısınız? Bir adama «sinirlenme» deme lıvorsunuz.. Ben kimsesız bir ka Memur pencereyi kapamaya nın aksırma, ruva gorme, deme d<nım . diye başlar ağlamaya . yaklaşırken öteki yolcu: Doktor "bağırarak: den farla var mıdır?. Rıca ede Hava almıyabm mı?. Ağlamakla iş bitmez. Benim Yukan buyurun! Orada da rim, siz fen adamısuuz?. Böyle.. âleti bulamıvorum. Hasta mualüks ver var. Esmer: jene edeceğim Ne olacak şimdi. Ben burada hava almak is Ben elımi surmedim doktor Ne kadar haklı soyldyor detersem.. bev' Bır vere koymuşsunuzdur. (Gostererek) Bakın en geri ğil mi beyefendi! Vallaha işıttık Ne bileyim ben?. de bir açık penccre *ar. Oraya çe gozlerim yaşarıyor. Ne kâmil Bır yere kovsam burada ooturun bayım. Bİ7e emir böyle.. adam.. Değil mi doktor beyefen lur Nereve girer koskoca fondive pencereyi kapadı.. dı!. dandoskop?.. Adamlar kalktdar öteye çittiEsmer adam.. Evet ama ben bir şey demeler.. Yaşlı da: Doktor bey!. Bu olmasın' di Hay anasını be! Olan ne ra dim ki.. ve borunun uzerinde duran bır hat var, ne buzur! Bu millet ne Hayır size demıyorum.. dok şeyi gosterdi.. zaman birbirlerini rabatsız etme torlara. Allah AUah! Kim koyar bu:n yaşamayı öğrenecek! Peki beyefendi. Onlart bıra nu burava?. Fondondoskop'un bo Aman be/efendi. boş verin! kın da size bakalım.. Nedır şikâ runun ustunde işi ne? Gel de siSinirlenmeyin!. nirlenme: Yani bizimki hekimiik Ayol sinirlenmek yemeJt ye yetinız . deeıl sefalet.. sefalet» mek gibi arzuya bağlı şey değü Efendım. Bır kaç zamandır Yaşlı hasta: ki.. Işte kan geldi, kolumdan Doktor, dedi.. Bir şey tavgeceleri kaşıntılar oluvor. Yüziım tuttu, çekti, vapura atladı.. Işte de. gözumde kabarcıklar.. tatlı sıve edeceğim: herif geldi, pencereyi açtı.. Buvurun, sizi dinliyorum za Eee ne olur canım! Bunun tath kaşınmalar.. ten.. Yok sımdi b'm dmledığıniz vok va! Hani biraz sinırlenmeseniz nasü olur?. Be\efendı! soylemesi kolayGordunuz ya!.. Kadın âletin ismını bilmiyor.. Nerede olduğumı hılmivor. Sonra da doktor mua•»enehanesinde cab^ıvor.. Sinirlcnmek dejjil! Delı olmak birşey dcçıl.. Elimde olsa sinirlenmiyeceğım. Hahf. Gel yanıma doktor bev!. Iste benim derdim de bu! Sinirlenme, sinirlenme diyorlar. Sçn sinırlenmesen e beyim.. Hem doktorsun da!.. Insanın elinde olsa sinirlenir mi?.. Bu mu şikâyet.. basit. Açıburası Turkiye beyefendi. Esmere: Sus.. şımdı senin de kalbini nız gofsunuzu.. Kalk gidelim!. Ben yine kakırarım. Burası Turkije ne deMuayene eder, kalemın uçuyla şına kaşma kendimi tedavi edemek?. Türkıye densizlerin, terbi çizgiler çizer.. rim.. yesizlerin. edepsizlerin fink attı Siz hildiçımiz urtıker olDedi.. Doktor birdenbire gevşeğı bir memleket midir? Bâkîler muzsunuz.. Biraz perbiz.. bır de dı: Nefüer, Nâbîler. Yahya Efen ılâç yazarım Hakkınra var beyefendi! Ku Doktor.. bilıyor musunuz. siz sura bakmayın!.. Bunun en doğdıler, Nâmık Kemaller, Ziya Paşalar, Yahva Kemaller.. Türkiye dörduncüsunuz.. Evvelâ şu per rusu sızin sdylediçinizdir. Gıdahizden başlayalım.. de yetişmiştir Aklıma gelmiyor lan birer birer deneyin!. Ne dodaha kimler kinler?.. Hay hay.. ben sdyleyım.. Et kunuyorsa yemeyin! Ne dokun Beyefendi, Vasfi beyi nnut vok, etsuyu katiyen, tabiî tavuk mazsa yivia! Uykunnzu tamam da yok. Yumurta yasak.. süt, yo uvuyun.. Günde üç tane de Abratunuz.. ğurt, peynir bir müddet yok.. kadabra hapı vutun! geçer. Dog Hangi Vasfi beyi! Haa.. balık, midye, istakoz ve rusu pek de üzerine düşmeyin.. Zobu.. emsalı sevler vok. Ciğer, beyin, Ha! Ne olmuş". Irtiker olup kaşınmak, he Hayır memleketin yetiştirdı paça, işkembe yok. Baharat, bi kim olup düşünmekten evlâdn:. ği boyük adamları sayarken ak ber. sarmısak vok.. Kızartmalar, Haydi geçmiş olsun.. dedi.. İhtimayonezler, mantarlı, salçalı, yu yar elini cebine gotururken beünıza geünedi.. murtalı kızarima yok.. Domates, kim gtıldü... Siz beni tedavi ettiŞaşaladı.. çilek, şeftali yok. Teratör, pat niz.. diye elini sıktı ve çıktılsr. Ne eibi?. SAN REMO FESTIVALI'NDE « flaah Güzel Istanbul» «Gümüş Ağaç» kazandı Turhan GÜRKAN 1522 Temmuz tarilıinde İtalya'da yapılan «Bordighera San Rerao» 10. Uluslararası Santimantal Komedı Filmleri Festivalı'ne ilk kez katılan tek Turk filmi «Aah Güzel Istanbul» ozel (Gümüş Ağaç) armağanı kazanmıştır. Formalitelerin bitirilemeyişi yüzünden ancak festival başladıktan s o n r a yollanabilen «Aah Güzel İstanbul» filmi, bır toplum taslaması, sosyal durumların komedisi olduğu için daha çok «Jerry Lewis» vari sulu gulduru filmleri yarışan festivalde yadırganmış, fakat tipler (Aylâ Algan ve Sadri Alışık) çok beğenildiği için, ilk kez bizim için ozel bir armağan (Gümüş Ağaç) heykeli verılmesi kararlaştırılmıştır. Birkaç kere karar değıstlrüdıkten sonra, festıvalın bıtımıne bir gun kala »an Remo'ya gıden fılmın oyuncusu Aylâ Algan ise çok buyük ılgı uyandırmıştır Fılm gostenlerınden sonra duzenlenen bır gazete konferansında Aljan, Türkleri hâlâ korsan sanan Italyaniara, sanat alanındakı başarılannuzı anlatmıştır Festıvale çağrılı bıılunan fılmm sanatçıları Sadri Alışık, rejısor Atrf Yılmaz, produktor Nusret Ikbal, konuk sanatçı Fatma Girik ise, gereklı formalitelerin yerıne getırılemeyişı yuzunden, butun hazarlıklarını yaptıldarı halde San Remo'ya gıdemeımşlerdır. Buyuk şehırde bır gezgınci sokak fotoğrafçısı ile artıst heveslısi delışmen bır koylu kızı arasmdaki ılışkıyi ışleyen «Aah Güzel Istanbul»un senaryosunu Safa Onal yazmış, rejısorluğunu Atıf Yılmaz, goruntu yonetmenlığını Gani Turanlı yapmıştır Ayla Algan şunları soylemektedir «Italyanlar, Türkiye'nin boyle bir film çıkardığına çok şaşırdılar. Konkur dışı bir ddul hazırladılar. Bence böyle bir filme değil ödül vermek, onu festivalden çıkartmak gerekirdi. Çıinkü turlerine uymuyordu. Oysa onlar kuralLın çiğneyip, en son seyrettikleri filme ödül vererek bizleri şaşırtblar.» Bır Turk fılnunın San Remo'da fidul kazanması, ttalyan basınında genış janküar uyandırmış, gerek fılm, gerekse sanatçıları hakkında övücu yazılar yayınlanmıştır Italyan fılm eleştıncısı Giancarlo Lor» yazdığı uzun bır yaada şoyle demektedır «Türkiye'nin filmini sunmak için festivale son gelen genç ve sanşın artist Aylâ Algan, Italya'ya ilk defa geldiği gibi sadece Italyanca şarkılar bilmekte ve bunu gayet guzel sesle soylemektedir Türkiye'de beş füm çeviren Aylâ Algan, tiyatroyu sinemaya tercih etmektedir. Hyatroy» olan büyük sevgiai yanında dansa karşı da eğilimi olan Algan, genç yaşına rağmen Istanbul'da klâsik bir dans okulunu da yonetmektedir. Aylâ Algan, San Remo'da bu yıl sönük geçen bir festivalin tek şahsiyeti olmuştur.» Festıvale gelen yabancı film produktorlerırıın dıkkatını çeken Aylâ Algan'a, aynl zamanda jurı uyesl olan Ispanyol produktor Jose Maria Otero, ve Carlo Ponti'nın ortağı Italyan produktor Alberto Bevflaguo fılm çevırme teklıfmde bulunmuşlardır Algan, senaryojn okuduktan sonra buna karar verebıleceğini söylemıştır Ispanjollar Algan'ı ayrıca 14 21 Ekımde Madrıt'te vapılacak uluslararası film festivaline de çağırmışlardır. ISTANBUL İCRA HÂKIMLÎĞÎNDEN Mercı No: 1967 534 İstanbul Tepebaşı, Sakar. a Han No: 21 de ıthalât, ıhracat ve mumessıllık ve tıbbı cıhaz ve âletler tıcaretı ıle ijtigal etmekte bulunan Herman Parlman'ın vâki konkordato talebı Hâkımlıkçe kabul edılerek 26/7/1967 tarıhınden itıbaren mercıın 1967/ 534 esas 1967/477 karar numarası ıle iki aylık konkordato mühleti verilmıştır. îşbu kararın ılân tarıhinden itıbaren yedı gun ıçınde lcra Tetkık Mercııne her alacaklı tarafmdan ıstıda ıle ıtı raz edılebıleceğı ılân olunur. J6/7/I967 (Basın • 4597/8931) 29 Temmıu 1928 tarihli Cumhuriyet'ten Istanbul ve biz Yunanistan hukumetının, mabadıller ve ga>rı mubadıller meselelerı henuz halledılmemış olmakla beraber Yunanıstan'ın Cumhurıyet hukümetımızı tatmm edıcı bır şekıl olmak üzera Atına ıtılafnamesı mucıbınce tedıve=ını taahhut ettığı besjuz bın Ingılız lırasından baska Batı Trakvanm Rumelı tren hattını tamamıîe Turk arazısınde b)rakacak surette bır kısmının bıze terkıne taraftar oldugu haber almmıştır Ote taraftan Yunan Başvekılı M. Venızelos bugun Vıyanada bulunan Harıcı>e Vekılımız Teviık Ruştu beyle bır gorusnıe ıstemıştır. Vıyana'da tedavıde bulunan Ha rıcıye Vekılımızın mezunıyetı Ağustos ortalarına doğru bıteceğınden bu goruşmenın ancak o zaman yapılabıleceğı tahmın edılmektedır Yeni süt güğümlerî hakkında Sutlerın erazıkh sut guğurr ıle satılmasını sağlavacak < Şehremını Emın bey bu hu ta şu açıklamayı yapmıştır: Evelâ venı guğumlerın a ları genıstır Içerısme kol sc larak yıkanabılır. Sanıjen tun ıçıne su katmanın ımk voktur Bu guğumlere şet altı jerınde te sıs edılen da ma jerlennde sutler konacal Buradakı doktorlar sutlerı avene edecek, sıhhı olanları bul ve fena olanları reddet ler. Sutler bu kaplar baş aş edılınce boşaltılır, fakat u, su koymak kabıl olamaz. Bı afzındakı kurşun rouhur de nı olmaktadır. îstanbul'un Fatıh ve Ke gumruk cıhetlerındekı su' luğun onun e geçmek ıçın h Dun sabah saat on buçukta tedbırler ahnmıştır. İstan Suleymanıyede Hoca Hamza tarafında eskıden berı çeşme mahallesınde Babı meşıhat cad ları kâfı gelmedığınden Şel1 desınde Tahsın beyın evınden manetı menba sularından fav çıkan bır yangın Mımar Sınan lanmağa karar vermıştı. Bun caddesındekı eski Bahrıve Na ıçın Şehremını cıvannda bır zırı Celâl Paşanın konağını ta sa almış ve buraya bır su h, mamen yakmıstır. Beş saat su nesı ınsa edılmıştır. Bend sul, ren jangında kul olan Tahcın nın çe^melere sevkı ıçın bu bevın 17 odalı e\ınde sekız Sıırt haz'nesme bır motor konac lı a»le oturmakta ıdı Celâl Pa t r Şeehremım Bey dun Fen I şanın ahşap konağı 38 odalı olup duru Zıya Beve butun ışl djrıca hamam ve ahırı ıle cıva bırakıp valnız su ışlerı ıle m rın en buyuk bınalarından bıri gul olmasını emretmıştır. ^ ıdı. Yangının buyumesınee ter • kın bır gelecekte şehrın su kos musluklarında suyun bulun» kıntısının gıderıleceğı sanılm, mayışı sebep olmuştur. tadır. İstanbul konaklan birer birer yanıyor Susuzluğa çare A\!a \l»an < AAAH Guzel İstanbul» filminin afişi onunde Temizsoylu'nun başarısı Glmin bir sahnesinde Sadri Alışık ve AyU Alffan ŞAPKALARIN EN BUYUGU Bu v ılkı «Ahmet And çen ödulu» resım bırıı ci";ı seçılen genç ressam. NURİ TEMİZSOYLU'nun bugunlerde Ame rıkan Haberler Merkezi salonunda açmış olduğu sergı, bu sanatçı nın çağdas re^ım sanatında ılerdekı hamlelerıne de şırr.dıden gu\en le ışık tutabılecek kadar ılgı çekıcıdır Devlet Guzel Sanatlar Aka demısını bu yıl bıtırmış olan Nurı Temızsoylu, bu sergısınde doı vıla varan çalışmalarını sergılemış bulunmaktadır Nurı Temızsovlı 26 yağlıbova ve 11 gravur'unde ozellıkle «çocuksu bir tutum ve an layısa bncelik veren bir anlatım» la çağdaş sanatm ılerı orneklerın vermeye yonelmektedır. Şımdıden basarıya uiaşmış sayıîan bu gen ressamın 4 Ağustos'a kadar açık kalacak sergısı sanat çevrelerındı ılgıyle karşılanmıstır. Ursula hayatında ilk defa korktu cDunvanın en guzel kızı» unvanına sahıptı ama ılk kez geçırnıs olduğu bu korkunun te>ırınden daha kurtulamadı Italyan perre \onetmem Luıgı Zampa nın ıdare^ınde son fılmının ılk çalımalarmda umulan bır ba^arı go^teremedı Jean Paul Belrrcndo ıle ga' et tatlı gunler geçırmıs olduklan Amerıka volculuğundan henuz aonmuş,lerdı. Hemen baslamış olduğu bu fılm «Tath hanımlar» (Douces Femme«) ısımlı bır kordeıa ıdı Rolu ıse alısageldıgı turun aK^ıne, dramatıktı. Halbukı kendmden ne kadar emındı, umaiını kımserın elınden alamayacaâını zannederdı «Her sabah Allaha sukredıvorum, lutfunu benden hıç esırgememi1: ne kadar da guzel >aratmış» derdı Bunoa da bır kez haklı\dı, memleketmı terkedıp sınema ha} atına atıldıktan sonra «Guze.Iık Senbolu> olarak tanııiTiaya başlamıştı Üstehk her fılmınden uç rrılv ondan az kazandığı olmuyordu Herkes onun fılmını gorebılmek ıçın sınema gışelerme hucum etmekteydı Amerıka se^ ahatınden doner donmez hajranları onu yıne rahat bırakmamava baslamışlardı Bundan da sıkâjetçı değılâi «Beni bu kadar sevmelerınden, hoşlanı;.orum» dıjordu «Belmordo ıle bırlıkte ozel hayatırrıza kapamış olduğumuz kapının; sırf reklâm konusu oldu diye herkesın gozu onune açılmasına razı olabılecek bır anlayışta değılız» diye, haklı olarak demeçler verıyordu. Sonra da ilâve ediyordu «Sahne başarısı âsıklara yaramaz1» Pekı ne olmustu da, bu otuzunda «Dunya guzelı> kabul edılen; endamı yennde, gayet alımlı kızın penbe umutlarını siyah gozlukle gormeye bajlatmıçtı. Çunku son fjimının çekılışınde tatmınkâr bır o>un gosteremedığınden, Yonetmen Zampa onun yerine, henüz ondokuzunda bir Venedıkh guzelı, Paola Rossı'jı getırmıştı. Edmmış olduğu çımarık hareketler, zaten Fransız rejısorlerını usandırmıştı, ama durumu ıdare etmeyı tercıh edıvorlardı. ltal>an yonetmen tam aksıne bır tutumla, Venedıkh dılber Paola R ssı ıle filme tekrar başlamıs ve belkı de olumlu netıce alacağına ınanç beslerse; Ursula1 ya GO Home dıyebılecektır Pekı o zaman da Ursula yıne gayet kendınden emın «Aşk başansı Sahne kışılerıne yaramaz» dıy e cevap vererek Belmondocugu ile mazbut bir hayata çekıleceğını afıse edebılecek kadar, guzellığıne oranla tutumu, kışılığı ve bılhassa zekâsı oJan bır ınsaa mı? Zaman gosterecek. Londra dakı Ascot at yarışiannda bugunedek gorulmemış irilıkte bır şapka dıkkatı çekti. Arkadan bakınca bır dev papatya gıbi, sahıbmın jalnız başını değil, omuzlannı bıle gızleyen bu ganp modelı bır modacı, o gun ılk defa annesının başında teşhır edıyordu. Kendı de bır ganp giMnmıştı: Pantalonu, kravıtı, ;apkası hep ajnı çızgılı kumaştandı EDER GÜNEŞTEH CJLDİ BRONZLAŞTIBIR ..CflRMEl İN6İ1İZ FDRMÜLLÜDÛR. 8ÜLTAWLAR İTRİYAT Sâtuucu H«jı cadSücukTıl< TEZtş ITHIYAT DEFOSU . . .. Çlf«Jc P«,ssrı V&k3fh«.tt oad.No.18 üâncüık. U80/8M3