Catalog

Cumhurfyet * BAS1N AHLAK YASASINA ÜYMAYI TAAHHÜT EDER ^ Sah'bi : NAZİME NADÎ • Genel Yaym Müdürü: ECVET GÖRESİN Soruralu Yazı İşleri Müdürii: KAVHAN SAÖLAMER Basan ve Yayan CUMHURTYET MATBAACHJK v» Gazetecilik T. A. Ş. Cağaloğhı Halkevl sokak No. 3941 tLLERI: KOçüksaât Meydanı Edirne Hanı Adana Telefon: *5S0 * AN'KARA: Atatürk Bulvarı ' T « l * ı Ap Venlsehlr Telefon: 12 Q9 20 12 09 68 12 95 44 17 57 35 0 İZMİR: Fev2ipaşa Bulvarı. Afşaıoğlu tşhanı, 104105. Tel: 31230 IROLAR ABONE Senettk < aylık 3 ajlık ve İ L  N Türkiye 75.00 40.00 22.00 Harid 198.00 99.00 49.50 Baftık (Mmktu) *00 U n J 3 4 5 Incl sahifelerd. (saotlml) 45 « 7 o d «ahifelo 40 Nişan. Nikth. Evlenme, Dojuro (MaJrta) 8S Ölüm. Mevlit Teşekküı ve fcayıp arama 5 cro 100 Ölüm. KlevUt Teşekfcür (23 cü) S em 150 SAY1S1 25 KUKUŞ Odalar Birliği (Baştarafı 1 inci sahifede) Türkiyede fırsat eşitliği vardır. Tollar herkese açıktır. İsteyen herkes çahşmak, istediği işe buyursun. Her Türk vatandaşına açık olan bu sistemde. muvaffak olanı yıkma gayretleri affedilecek bir şey değil dir. Açık ve net konuşuyorum: Biz Türkiyede meşru olan herşeyin mü dafiiyiz. Serbest teşebbüsü, yâni Tiirk vatandaşının istediği işi tutabilme hakkım koruyoruz. Bu haklar kanunun ve Anayasanın gü venliği altındadır.» Her geçen yıl Türkiyenin «ümitli bir gelişmeye» doğru ilerleyeceğini belirten Demirel; «Her Türk vatan daşını mesut ve saadet içinde görmek için memur ve müreffeh Türkiye yaratmak istiyoruz» demiştir. «İŞ ADAMI MUHTEREMDİR» «İş adamı olan herkes mutcberdir. muhteremdir. Bir doktrin. bütün sanayici ve iş çevrcleri ile ser best ticareti liizumsuz addeder. İlk olarak serbest teşebbüsü yıkma he defini önüne alır» sözleriyle konuş masına devam eden Demirel, Türki yedeki kanuniarın ve Anayasanın serbest tesebbüsü Türk vatandaşının en tabii hakkı olarak tesbit et tiğini belirtmiş ve konuşmasına şöy le devam etmiştir: «Herkes busrün büyük bir gayret içindedir. Dünyada 54 yıldan beri bunun nası! gerçekleştirileceğinin münakaşası yapılıyor. Bu münakaşalar hürriyet ve haysiyeti muhafa za edici bir ortam içinde yapılrr. Türkiyede herkesin istediği isl seç nıekte, istediği işi tutmakta hakkı vardır. Vergi kaçakçılıfı, ihtikâr, aşın kârlar, işçi haklarma riayetsizlik mi vardır? Bunlar ortaya çıkarılmadıkça hlç kimse Türk vatandaşını töhmet altında bulunduramaz. Bunu çıkarmak bükümetin işidir. Her Tiirk vatandaşma açık olan srsterode, muvaffak olanı yık ma gayretleri affedilecek bir şey değildir. «HÜKÜMET DEDİĞİMİZ BİR AVTJÇ İNSAN» Hükümet dediğimiz zir avuç ln «an bu memleketi kalkındıramaz. Daha çok kazanma arzusu içinde olan insanlar bu ülkeyi çok kısa zamanda geliştireceklerdir. Demokrasi de hükümet denen bir avuç insanın ayakta tutacaği bir rr.jim değildir. Demokrasiyi avakta tutma mecburiyeti bütün millete. bütün vatandaşlara aittir. Biz bu memleketin ticaret ve sanayiini makbul inan addetmiyen bir zihniyetin müdaffii değiliz. Türk tüccarı, Türk serbest iş adamı kanunun suç saymadığı işleri yapttğı sürece bizden her türlü destek ve müdafaayı görecektir.» Başbakan Demirel ikincl beş yıllık plân döneminde Türkiyenin çok mühim iktisadî ve sosyal hayatın içine gireceğinl, kalkmma İle sulh ve sükunun gerçekleştirüeceğini belirtmiş ve: «Kalkınmanın alternatifi «Tiarşi ve sefalettir. Hiç kiıose sefalet ve anarşiyi seçemez. Her halde bu yolu seçecek, basiretsizliği gösterecek kimse yoktnr» demiştir. Demirel, konuşmasımn sonunda birincl beş yılhk plân dönemin du özel teşebbüsün kendi payına düşen yatınmlan fazlasiyle gerçekleştirdiğini, iş adamlannın özellikle sanayi maraul ihracına yö nelmelerinin zorunh' bulunduğunu belirtmiş ve Türkiyede anonim şirketlerin geliştirilmesi için yoğun bir faaliyete girişueceğird söylemiştir. Başbakan Süleyman Demirel, konuşmasını bitirdikten sonra, delegeler salonu terketmiş ve ken di aralannda yapüklan konuşmalarda Başbakanın sözlerini tartısmışlardır. AP GENEL MERKEZt ODACISI MEHMET EFENDt, LİSTE DAGITIYOR Öğleden sonraki oturumda, özellikle AP'liler, seçim için yo ğun bir kulis faaliyetine girişmiş ve Adalet Partisi Genel Mer kezinin odacısı Mehmet, AP yö neticilerinin seçiîmesini istediği isimlcri kapsayan listeler, dağıtmıştır. Bu arada, AP'liler tarafından, Yönetim Kuruluna, ortanın solunda olanlann seçilmemeleri konıısunda bastırılan beyanname ler de, delegelere dağıtılmıştır. AP'LtLERlN DAGlTTlGl BETAN'NAMELERDE NELER TAZILITDI? Bu beyannamelerde, özetle şöyle denilraektedir: «Mensup bulundukları parti kongrelerinde, Kurultaylarında ortanın solnnn savınan ve kabnl edenler, özel sektörii devlet çilik adı altında tek elden idareyi arzulnyanlar, yarın sizlerden her ne bahasına olursa olsun. sırf seçilmek için, biç çekinmeden reyleriniıi talep ede ceklerdir. Bu hareketlerini ahlâk kurallarıyla ölçmenizi ve Sayın Başbakan Süleyman Demirel'in, (Özel teşebbüssüz bir demokratik düzen düşünmeye imkân yoktur) sözünü unutmamanınıu istiyoruz. özel teşebbüse geniş faaliyet ve iş sahaları tanıyan, her seçen rün yeni veni hamlclerle ekono mik yatınmlarda bulunarak mem leket kalkınması için çalışan bir iktidarın karsısına, ortanın solunu ıkabul etmiş delegeleri, Odalar Birliği tdare heyetine ve Komisyonlarına seçmek, memlekete hizmet mi, yoks» özel sektöre ihanet mi olacafcını, delegelerimizin aklı selimine bırakıyoruz.» CHP LİLER DE KARŞI BROŞtR DAGITTI AP'lilerin bu şekilde beyanna me dağıtmalar'ı üzerine CHP'liler de Inönü'nün ve Genel Sekreter Ecevit'in, özel sektör hak kındaki görüşünü kapsayan broşürü. delegelere dağıtmışlardır. Bu broşürde, Inönü'nün özel sek tör konusundaki görüşü, «Bizim sis temimiz, halk yararına işliyen özel sektöre de Jtenis imkânlar ve sahalar tanır» şeklinde belirtilmektedir. Bu cümle, Inönü'nün 14 şubat 1967 tarihinde yaptığı bütçe konuşmasm dan alınmıştır. Ecevit'in ise, ortanın solu biUbmda özel sektör görüşünü yansıtan §u cümleler yer almıştır: •Ortanın solunda bir CHP, özel teşebbüse dcğil, özel teşebbüs adına haiktn ve devletin soyulmasına karşıdır. CHP. memleketin kalkın masına hız katan. sosyal adalet an layışı içinde çalışan bir özel teşebbüse AP'den daha çok yakın ve yar dımcı olacaktır.» AP LÎSTESİ Görüşmeler devam ederken, Adalet Partisi Genel Merkezinin odacısı Mehmet, Türkiye Ticaret Odaları, Sanayi Odalan ve Ticaret Bor saları Birliği yönetim kuruluna AP lilertarafmdan seçilmesi istenen ve şu isimleri kapsayan turuncu renkteki listeyi dağıtmıştır: Sırn Enver Batur (îstanbuO, Hay ri Terzioğlu (Bursa). Şakip Saban cı (Adana), Yusuf Tanık lİzmir», Feridun Alpat (Denizli), Ferhat Nu ri Yıldırım CAnkara), Enver Ak (Antalya), Ertujrul Soysal ftstanbul), Nlhat Sözmen (Mersin). AP Genel Merkezi odacısınm lis teleri daptırkeng»r*?fecil«r ^|ra» na yol acmışsa da odacı, listeieri dağıtmaya devam etmiştir. CHP LtSTESt Bu arada, bazı CHP li delegeler de, başka bir liste ortaya çıkarmış lardır. Bu listede, ?u isimlerin yer aldığı görülmüştür: Mu«tnfa Kopuz. Sinası Ertan, Or han Işık, Nurl Orito*lu, Sıtkı Arpacı, Lutfi Hınçel, Osman Çilingir oğlu. Kâzun Kahvecioğlu, Halit Zi ya Ozkan. Anayasa konusundaki tartışma devam ediyor ANKARA, (Cumhoriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Cevdet Sunaym 27 Mayıs devrimi yıldönümünde yaptığı konuşmada, (Anayasanın sosyabzme kapalı olduğu) yolundaki sözleri bilim adamları ve eeşitli kuruluşlardan sonra bir parti örgütü tarafından da tenkid edilmiş, TİP Ankara ll Yönetim Kuru lu, Sunayın sözlerini «esef verici» bulmuştur. TİP Ankara İl Yönetim Kurulunun, dün bu konu ile ilgili olarak yayınladığı bildiri şöyledir: •Cumhurbaşkanıraız sayın Cevdet Sunayın 27 Mayıs devriminin yıldönümünde Türk ulusuna yayın ladığı mesajı üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Emekçi halkımız yararına birçok eörevi deviete yükliyen ve yetkili bilim adamlarınca sosyalizme tamamen açık oldnğu. fakat sadece sağa kapalı olduğu ka bul edilen 1961 Anayasasının, sosyalizme kapalı olduğu şeklindeki bir görüşün tarafsız ve partiler üstü bulunan Devlet Baskanından ge\ mesini kurulumuz Türk demokrasisi adına gerçekten esef verici bul muştur. Bu demecin faşiztn hayranı demokrasi düşmanlanna ccsaret ve umut verici olmasından endişe ederiz. Yurdumuzda demokratik sosyalizmln biricik savunucnsu olaıı Türkiye İsçi Partisi, emekçi halkımızı bilinçlendirmek ve devlet yönetimmde söz ve karar sahibi kılmak yolundaki çabasma clbette sbndiye kadar olduğu gibi bundan sonra da yılmadan devam edccektir. Bu vesile ile kurulumuz 1961 Anayasasına Içten bağlılığmı ve onu bütün gücüyle savunma azmini aziz milletimize duyurmayı gorev bl lir.» Ekonomimiz (Baştarafı 1 inci sahifede) te geçirecek güçten mahrunıdur. Bu trunkü istikrarsızlıklar daha da artacaktır. Başbakan kalkın mayı siyasî ve iktisadî istikrara bağladı. Kendileri iki buçnk yıl dır iktidardadır, dameasını vur muştur. Bugün iktisadî istikrar »ızlık varsa bunun sebebini daha önceki iktidarda aramamalıv dı. Siyasi ve iktisadî istikrar ık tidarların tutumu ile olur ya da olmaz. Bu plân tasarısında!ci tedbirleri Türkiyeyi 1975 de de dış ekononıi lerin sultasından kurtaracak nite likte oldueunu sanmıyorum. Tür kiyenin en zayıf noktası dış eko nomik münasebatıdır. Son giinieı de devalüasyon lâfı ediliyor. Ates olmıyan yerden duman çıkmaz Türk ekonomisinin dış münase betleri kritik bir noktadadır. Tür kiyenin döviz rezervleri sıfır altı seyretiiyor. Çok kritik bir dönem. Bu dönemi ciddî tedbirlerle atlatamaz.sak. sosyal huzursuzluklar alıp yürür. Son yıllarda ağır şartlarla Avrupa para sandığından krcdi alındı. Bu Türkiyenin son yedi yılda aldığı en ağır şartlı kre didir.» Seçkin, ikinci beş yıllık plânın, yatınm artış hızını, yüzde 2530 oranmda kısıtladığını öne sürmüş iç kaynaklar bakımından vergiye mi, yoksa istikraza mı gidileceğiSeçkin, özetle şöyle devam etmiştir«Bu plân tasarrufları arttırıcı tedbirler almakta yetersizdir. Ge !ir dacılımı adaletsizliğinin sebebi toprak dağılımmdaki adalrtsiz liktir. Toprak reformu yapılmalıdır. Bu plânla ne gelir dağılımı adaletsizlifi, ne bölgeler arası adaletsizlik kaldırabilir, ne de yapısal değişiklikle. sağlanabilir. Beş yıl sonunda daha ciddî tedbirler almak zorunda kalacaeız.» EKMEGt OLMIYANA PtLÂV Söz alan A.P. li Celâl Ertuğ, «Plfinı, doktriner açıdan mütalâa etmek dogru değildir. Biz hiç bir zaman plâna karşı değildik, pilâv esprisi de, ekmeği olmıyana pil&v yedirme gibi olumlu bir anlamda kullanılmıştır» demiştir. AREN'İN KONUŞMASI TİP'li Sadun Aren. özetle şun ları söylemiştir: «Merkezi ve emredıci plânın demokrasiye aykırı jlduğu kanaatı var, bu kökünden yanlış bir göriiştür. Kelimelerin çaşırı «ımından geliyor. Plân tabiatı gereğt merkeıîdir. Turk nlinı da merkezîdir. Merkeıîlik vasfı demokratik olmakla çatışmaz. Emredici olmak ise fteyfi olmamak mânasınadır. Oemokrasi başka seydir, plân düzeni baska bir seydir. özel sek«6rcülük, de mokrasinin garantisi değildir. Başbakan (siyasî istikrar şarttır) dedi, siyasî istikrarın şartı ise. sisterai eleştiren emel mubalefete tahanftnüi etmeıHir. ISn mn^alefçt s,ustoralursa siyasi is tikrar kafkar. 6u arada, cömhur baskanının, sosyalizmi anayasa dısı bırakan sözlerini protesto ederim. Bundan iktidarı sorumln tutarım^ ihtiyaç olduğunu belirten Aren, özetle şöyle devam etmiştir: «Ekonomimizde köşe başlarını niye yabancılara .captırnlım. j Bunları bir daha vapamaviz. Ya bancılar memlekette köşe başlarını kapatıyorlar, imkânları elimizden alıyorlar. Vurt aışında ki işçilerimizin çok tasarruf et j meleri Türk gibi vaşayıp Alman sribi kazanmalarından ileri gelivor. Zamanla Alman gibi vaşamaya baslarlarsa bu 'asarruf a > zalacaktır. : Bir kaç sene sonra Jevalüasyo na zarnret olacaktır. Ama bo ya oılsa bile çeşitli kurlar sisteroin ' ien vazgeçmemek gerekir. özetlemek gerekirse, karşımı» da bir plân yoktur. Kendi raantıçı içinde de basarıya uıaşamıvacaktır.» AREN'I TEBRİK Saat 13'e geldiği için toplantı ıa saat 15'e kadar ara veıümiş'ir. Başbakan Demirel kr.ınisyondan çıkarken. Aren'i konuşmasından ötürü tebrık etmış an cak. tutarsızlıklar olduğunu be ! lirterek cevap verecegini bitdır miştir «PLÂN, BEKLFNEN PLÂVI GETİRMEDt» öğleden sonraki oturumda AP'li Kadri Eroğan, «Tedi yıldır aktflalitesini kaybetmiyen plân felsefesini izaha çalısacağım» diye söze başlamış, plâna fazla önem verilmemesi gerektiğini büdirmiş, özetle şunları ', söylemiştir: | «Bizim pilâv lâfımız, düşme bir lâf sanıhyor. Maksat, Türk i halkının tenceresine gireni art | tırmak.. Ama Birinci Beş Yıllık Plân beklenilen pilâvı getirememiştir.> Bir Komisyon üyesi «Buleur eetirdi!» diye söz atmış, Eroğan İkinci Plânın tatbiki için en baş ta yasama meclisi üyelerinin fe dakârhk göstermesini. bunun için de maaşlarm yüzde 25 indirilmesini istemiştir. Kendisine, Iskender Cenap Ege (AP) «Allah razı olsnn» diye müdahale etmiştir. «ORTANIN SOLUNDA MISIN?» Aile plânlamasının Türk milletinin hürriyetini kesmek için | icat edilmiş bir komünist takti ( ği olduğunu söyleyen Eroğan, : piyasada aracılardan yakınmış, ; bunun üzerine bir AP'li üye E j rogan'a «Ortanın solunda mısın?» diye sormuştur. Eroğan ay j rıca, Sadun Aren'in sosyalizm , konusundaki sözlerini tenkid et j miştir. 100 YIL SONRA 500 MİLYON OLVYORUZ: CHP'li Cevdet Aykan, Başbakanın konuşmasında AP den bah setmemesini ve plânı, bir övgü vasıtası yapmamasını olumlu karşıladıâını söylemiş. «Kalkınma olmazsa. politik İstikrar olamaz» demiştir. ni sormuştur. Şampiyon (Baştarafı Spor Sahifesinde) muştu. Almanyadaki kursta o bize gösterdi. Hiç birimiz şutun nasıl atılacağını dahıl bilmiyormusuz meger. Bunun gibi daha neler... lşte ben bana öğretilenleri kendi memleketimde, memleketimin çocuklarına ögretmek istiyorum. Ancak ben sihirbaı değilim. Elimde sibirli detnek yok. Zamana ihtiyacımız olduj(a Kİbi bazı şartların da temini lâzımdır. Meselâ sn topçular nor> mal bir sicaklıkta hattada »n as 6 saat çalışmak zorundadır.» Karlsruhe takımını çalıştırdığı 2 yıl süre içinde 1000 marka yak4a.jıara alan Yılmaz özüak, son sözlerini de şöyie bitiriyor» du: «Kendi memleketimde bu «porun biraz daha yükselmesi için elimden gelen gayreti KÖs.terecegim. Kim olursa ol.îun çalıstırırım, kiminle olsa çalışınnı. Ga yem spora hizmettir.» nın târifinin yapılmış olduğunu söylemiş ve tarifi, kanun maddelerinden okuduktan sonra, «Ba hâ le göre, ormanlar daraltılamaz, an cak genisletilebtlir» demiştir. Anayasanın orman hakkındaki maddelerini de yorumhyan Bekata, özetle şöyle demiştir: «Anayasa, açıktır. Kimseye orman verilemez. Kimseye de ürait vermiyelim. Yeni orman tahribatına yol acraayalım. Bakan, eğer bir mccburiyet karşısında böyle bir tasarı getirmek durumunda 1se. istifa ctmeslni temennl ederlm. Bu haldc kcndl'i sayeı İle amlar=ıktır. Bakan. özel komisyondan vazgecsin. Bakanın her halukârda böyle bir tasarı getirmek teşeb j büsündcn vazgeçmelidir. kendisine tavnive ederim.» (Baştarafı 1. ind ıhifedei Ankaradaki' ;ıgililer, Sovyet sa vaş gemilerinin, Akdenize açılmalannın, doğrudan doğruya Ortadoğudaki çatışma ile ilgili olANKARA (Cumhnriyet Bürosu) duğunu belirtmişlerdir. Ankara 6831 sayıh orman kanununun daki siyasi gözlemcilere göre, Abirinci maddesine karşı olan merika Birleşik Devletlerinin Almeslek teşekküllerıle Tarım tmcı filosunun Akdenizde tsrael Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlehine bozduğu askeri denge, lıklar temsilcileri, dün sabah Sovyet savaş gemilerinin Akdeniiki saat süren bir toplantı vapze çıkması Ue Arap ülkeleri lehimışlar, bu toplantıda kanunun 1 inci maddesi için yeni bir tas | ne bir oranda düzelmiş olacaktır. GÜDÜMLt FtZELER lak hazırlanması kararlastınlöğrenildiğine göre, Sovyet domiştir. nanmasma mensup gemilerden Enerji ve Tabiî Kaynaklar Ba ilki, bugün tstan ıl Boğazından kanlığı. tmar ve Iskân Bakanlıgeçerek Akdenize açılacaktır. Buğı, Köy tşleri Bakanlığı, Ankagün geçecek olan gcmı bir dora Ziraat Fakültesi. Türkiye Tananma ikmal gemisidir. Diğer biatını Koruma Derneği. Ziraat savaş gemileri de, Haziranın 3 Mühendisleri Odası, Orrnan Mühendisleri Odası, Türkiye Or ! ünden itibaren neyderpey Boğazgeçerek, Doğu Akdeniz mancılar Cemiyeti, Yeşı] Türki j lardan bölgesine gideceklerdir. ye Ormancılar Cemiyeti. Türkiye Ziraat Odalan Biriiği temsıiSovyetlerin ılldirdiğine göre. cilerinin katıldığı toplantıda n o Sovyet donanmasına mensup 10 lek teşekküllerinin tebliğleri ogeminin yarısı nakliye ve kimai kunmuştur. gemileri olup, diğer yarısı da, güdUmlü füzeler taşıyan son sistem savaş gemileridir. BAŞKALARI İZLİYEBILİR Haziranın İlk haftası içinde Ak denize açılacak Sovyet savaş ge(Baştarafı 1 inci sahifede) milerinl, Haziranın ikinci haftaGörüşmeler sında başkalannın izliyeceği tahBekata'nın sorusuna çok uzun min edilmektfcdir. Sovyetler hecevap veren Tarım Bakanı Bahri nüz bu konuda bir ihbarda bulun marmşlarsa da, Akdenize açılacak Dağdaş, Ne bir kanun tasansı ta gemilerin sayısmm 20 yi aşacağı rafımizdan hazirlanmış. ne de tahmin edümektedir. Meclislere sevkedilmiştir» demiş• tir. Dağdaş, Orman Kanununun 1 in Güvenlik Konseyi ci maddesi üzerinde bir yıldır çabşmalara girişildiğini belirttikRUSLAR. AMERIKAN ten sonra. bu çahşmaların be'ge6. FİLOSVNVN lcrle uzun bir tarihçesini yapmışÇEKİLMESİNt ISTEDt ür. BtRLEŞMİŞ MtLLETLER (New Bakan, bilim adamlarmın da gö rüşlerinin alınması için gerekli York) (Dış Haberler Servisi) çağrımn yapıldığmı, ancak hiçbir Güvenlik Konseyi, Amerikan ve zaman olumlu cevap alamadıklaSovyet delegelerintn sert ve zarından yakınmış, rakamlarla göman zaman tebditkftr ifadeler arüşünü açıklamıştır. lan taroşrnasmdan sonra, Arap • Soru sahibi Bekata, bütün kuîsrael uyuşmazlığı üzerinde hiç ruluşların tasarı taslağı aleyhinbir ilerteme kaydedemeden çade görüşler öne sürdüklerini, billısmalanna yarma kadar ara verdiriler yaymladıklarını, orman tâmiştir. Konsey, bugün Türkiye rifinin olmadığını ileri süren Basaatiyle 21 de verüden toplanacak kanın bunda yanıldığmı, orma Orman tarifi için yeni ' bir tcıslak hazırlanacak Boğazdan Ortadoğuya bildirdiğine göre. Tiran So&azın daki ablukayı yürüten Mısır sa vaş gemileri. Akabe körfezine doğru yol alan Liberva bandratı bir tankeri «ihtat te«i* ile yolundan çevirmişıerdir. Tankerin bır Amerikan sırKetine ait olduğunu söyleyen fakat adını belirtmiyen «EJ Ahram». olayın dün meydan* ceidığinı açıkiamıştır. *K1 Abıam» ın verdiği bilgiye göre. Mısn ta vaş gemileri, Kızıi Üemzdeu A. kabe körfezine dogru yol almakta olan tankerin vılunu k«serek «ihtar ateşia le Jeıbal rotasını değıştirmesini bildirmişlerdir. Tanker, ilk önce bu emn dinlememek ıstemişse de, Mısır savaş gemilerinin, «gayet ciddi olduğunu ve tereddütsüa ateş acacağını ıdraR edınce» rotasını değiştirerek «Um bızla> tekrardan Kızıl Denue dönuıuştür. AMERİKA, İSRAEL'E MERMİ SEVKETTt Öte yandan AmeriKa Savunma Bakaniığında bir özcü uirt ay evvel verilen bır sıparıç gereğınce Pazartesi günü Israile 0,50 çapında makınalı tülek mer mısı sevkedildiğinı oıldirınıçtir. İSRAEL. «TtRAN BOGAZI IÇtN HER FEDEKARLlGA tsrail Dışişleri Bakanı Abba Eban da, dün Kudüste dü^.enlediği bir basın toplantısmda ülkesınin Tiran boğazını tek'ar açmak için büyük batılı devlctlerin yardımıyla veya tefc başına «her fedakârlığa katlanacafını» sövlemiştir. Eban «lsrail gemilerinin naricinde bütün çfmilerin reçebılrae sini öntoren herhangj hir trklit veya anlaşmayı» tsrailin kabul etmiveceğini bildirmıştir. Dağdaş ile Bekata KATLANACAK...» RUSYA, FRANSAYA RED CEVABI VERDt Moskovadaki diplomatik çevrelerde ısrarla dolasan söylentiye göre, Sovyetler Birliği hüiümetl, Fransanın Orta Doğu ile ilgili «dörtlü» konferans teklifini cevaplandırmıştır. Cevap olumsuzdur. BAC UZLAŞMA KABUL ETMEYECEK Yetkili kaynaklara göre Mısır, Israel'e mal götüren yabancı gemilerin Tiran Boğazından geçmelerini mümkün kılacak bir uzlaşmayı kabul etmeyecektir. tır. todaB tanınm* AP Jiieri» .^eİİsı Trabzon (Baştarafı Spor Sahifesinde) lübün 15 yıllık başkanı Rifat Dedeoğhı, Trabzon sporuna indirilen darbeyi heyecanh ve göz leri yaşararak özetledikten fonra: «42 yıllık şerefli bir tarihi, 2 milyon liraya yakın emlâkı ve malî kudreti olan Trabzonun % 70 sporseverini bafrında toplayan Idmanocağı'na bu yapılan, unutulmıyacak niteliktedir. Btiyük suçln, Futbol Federasyonn Başkanı Orhan Şeref Apak ile politik baskılara âlet olan Devlet Bakanı Kâmil Ocak'tırj Bütün bu yapılanlara kanun cevap vermiş, Danıştay Idman O cağını haklı bulmuş, Futbol Fe derasyonunun davranışını iptâl etmiştir. Biz buna rağmen birleşme taraftarıyız. Trabzonlu sporseverler Idman Ocağı için canlarını bile vermişlerdir. Geçen yılın sonunda Ocak'ın bayrağını asarken boynuna ip dolamp ölen, iki çocuğunu öksüz bırakan Emmoğiu Lütfı Kaptan Yüngül bunların arasmdadır. Idman Ocağı ve taraftarlarının onore edilmeleri gerekmektedir. Bu dâvayı iyi niyetle hâl letmek ve Trabzon'u güçlü hâle koymak istiyoruz. Bu kadar şerefli bir mazisi, imkânlan ve taraftarı olan bir kuruluşun da mazisini alelâde bir kulüp gibi terketmesine kimse razı olmaz.» BUâhare birleştirme veya uzlaş tırma çabası gösteren Kenan Akalın. Hfizım Nazifoglu, Kemal Clker. Izzet Ergüney, Lütfi Hamami, Mesut Duman, Bahrf Iıldız, Refik Karaağaçlı. Şeflk Keskin, Uasan Ataç, Nizamettin Algan, Necmi Durman' dan kurulu komite ile konuştuk. Komitede tarafsızlar .e 2 sulübün temsilcileri görev almışlardı. Genel kanaat bazı yetkisizlerin bu birleşmeyi önledikleri, fakat maksada yaklaşıldığı merkezinde idi. Tek üzerinde durdukları nokta, formalite nok sanlarından ötürü gelecekte çıkacak problemlerdi. Bunun için de teşkilât sorumlularınm bu işe el koymasını istiyorlardı. Vali, Belediye Başkanı. yetkililer, Trabzon basını mensup ları hep aynı seyi söylüyor «Bir leşme olmadan tek Trabzonspor olamaz» diyorlar. geçen bir yılı kayıp sayıyorlardı. Halk Eğitim Merkezinde yaptığımız açık oturumda heyecandan göz yaşlarmı tutamayanlan gördük. Cumhuriyet'in iki kulüp başkanına ortadan kırılarak verdiği (Birleşin bir kalp olun) sloganını taşıyan yanm madalyalar Trabzonlu sporsever lerin hakiki hlslerinin tercüma nı idi. Yul Brynner (Baştarafı 1. inci sahifede) söylüyor.. Mel Ferrer ise, genç karısı Audrey Hepburntin kendisiyle gelemeyip 12 yıldan berl jrasadıklan îsviçre'deki villâlarında, ktiçük çocuklanyle kalışından üzgün görUnüyor. «Oğlumdan sabah aynldım. fakat daha şimdiden özledim. Belki bu akşam telefonla görüşürüm» diyor. Yul Brynner de, yeni eşi Doris Brynner'in koluna sıkıca girmiş, «Türkler, senl pek beğendiler, çok memnun oldum» diyerek, sevinlyordu. Mel Ferrer, bu arada, pek vakmda Julie Christie ve ömer Şerif ile «Mayerling Faciası» nı çevireceklerini açıklayıverdi. Yul Brynner'in gözü ise, uzun sarı saçh, muntazam vücutlu genç karısından başka hiç birşeyi görmüyor gibiydi. Komando (Bastarsh 1. inci sanifede) Daha sonra komandolar eğiıım gösterileri yapmışlar, bu da yarım saat kadar sürmüştür. Bu arada komandoların boş bir arazıde kendi kendilerine vaşamalan göstenlmış ve dağda bulduklan yüan v e kaplumbağalar pışirîlmiş ve bun lar Genel Kurmay Saşkanı Cemal Tural'a da ikrana edil miştir. Tural pi.şirilmiş bir kaplumbağa etini yemiş ve gayet lezzetli oldugnnu söylemiştir. «Atatürk Filmi» ve Yul Brynner.. Türkiye'ye bir kaç defa geldiğini belirten Jul Brynner, bir sure önce çekıimesi düşünülen Atatür k'ün hayatı ile ilgili filmin ertelen] diğini söyledi. Arkasından, hemen ekiedi: Ertclenme sebebini.bende bilmivorum. Ben, o filmde sadece büyük türk önderini canlandıraj caktım. Bugünde aynı teklif hana ! yapıl»B. o büyük asker ve devlet adamının beyaz perdede canlandırj nıak. benim içinde büyük bir şeref olacağı için. derhal kabul ederim. On bir yabancı dil konuştuğu bilinen HollvTVood'un «çıplak kafalı aktörü» şimdi, sadece 5 dil konuşabiliyorum. Ötekilerini unuttum» diyor. îstanbul'a ilk defa geldiğini söyleyen Mel Ferrer'e, otomobil de yol boyunca şehrimizi anlatan istanbul'lular, kendisine sevgi gösterisi de yaptı. Bu arada, Otelindede hayranları tarafından etrafları çevrilen ünlü sanatçılar, çok yorgun olduklarını belirterek, Krallar Dairesi'ne çekildiler... Jljjjİ takdirde, Türkiye'rjin 1 i'iT'siJrtra "00 mi'lyon riüftfsa : mandanberi tanırım» diyerek iöasahip olacağ'.Ti! öne sürmüş, plân ' lerine başlayan Bakan Dağdaş, ıusda sosyal adalet tedbirlerine da ' manlara gerekli çağnnın yapıldıha çok önem verilmesini istemiş ğını ancak her zaman mehil istetir. diklerinden yakınmış, Anayasa"yı SUNAY'IN SON Aren, plândaki karma ekunoBekata kadar bildiğinl belirttikDEMECİNE DEĞtNİLDt mi görüşüne değinmış, scarmî eten sonra, çalışmalar hakkında daSöz alan CHP'li Senatör Aklf konomiden maksadın. üretim iha önce söylediği hususlan, yenlItyidoğan, Cumhurbaşkanı Sunay'lç ilgili alanlarda. özel sektörle den izah etmiştir. ın 27 Mayıs'ta verdlği demece dekamu sektörünün yan yana çaBEKATA: «BAKAN ğinerek, «Türkiye, asla sosyalist lışması demek olduğunu, buna ÇELtŞMELER İÇİNDE» bir halk cumhuriyeti olmayacakkarşılık plânda imalât saııayiiTekrar söz alan Bekata, Bakanın tır» demiştir. nin uzun sürede, özel sektöre çelişmeler içinde olduğunu, kendevretmek tedbirlerinden bah«eNihat Diler (YTP1. plânda böldisinin samimiyetinden şüphesl diîdiğini belirtmiş, »hükumet, gelerarası dengesizlik olduğunu olmadığını İleri sürmüş, «Bir karma ekonomiden uzalkaâraaköne sürmüştür. Muhittin Güven Amerikalının eğer ormanlar özel tadır. Karm s ekonomi tarattarı (APl, plân için yeni kaynaklar arateşebbüse devredilirse, TOrkrye'değildir» demiştir. nılmasınm, icap ederse vergi kaynin kereste bile ihraç edebOeceğl naklarmın değerlendirilmesinin Aren. ikinci plânın kanna tesözlerini okumuştum. Şimdi bu normal olduğunu belirtmiş, «Kalşebbüsler kurmak suretiyle kasöz yüz sene sonra değil, bogün kınmamız, daima dış kaynaklara mu sektörünü özelleştirme yolu bu vatanı vatan olmaktan çıkaradayanarak yürümeyecektir!» dena gittiği belirtmiş, «bu ç*sit öcak kadar tehlikelidir. Ormanlar miştir. zel sektörcülük, özel sektörün özel teşebbüse devredilemez. Bu ciddiyetiyle bafdaşmaz, özel tetasarı taslağı Amerikalının ff&rüİSTANBUL KÖPRÜSÜ şebbüsün meşruiyetini yıkar, şü ile bağdaşır durumdadır. BaCHP'li Muammer Erten İse, böyle bir özel sektörii devletkanın radyoya kadar geçmiş bir plân hazırlanırken, hükıımetin geleştirmek çok kolaydı» demiştir. sözü var. Bakan. demişti ki; (Bir lir dağüımı raporunu dikkate alTİP sözcüsü. devamla Türkimadığını söyîemiş, «Yanlış teme» i insanı öldüreni affediyoruz da, blr ye'de gelişmiş güçlü kapıtalist agaç kesenı neden affetmiyelim?) le bina edilen planla karşı karşımüteşebbis bir sınıf bulunmadıBakanın bu sözü de anayasaya ayyayız» demiştir. ğını, böyle bir sınıfı yetiştırmekındır» demiştir. Erten, plânda televizyon ve îsnin yersiz ve zahmetli olacağını tanbtıl köprüsü şnhi gösterişll yaBekata, konuşmasını şöyle bl j T öne sürmüş. merkezî '. e emreriitırimld*a yer verilmesinden yakıntirmiştir: • ci kamu sektöriine dayanan bir mışür. •Türkiye ormanlan özel teşeb | plân gerektiğini bildirmiştir. Toplantı, bugün saat 10'a bırabüse devredilemez. Bu tasarı. gel ; kılmıştır. diii takdirde mahkum olacaktır.» { «TCZDE 7 HIZ DÜSÜKTÜK» BAKANIN HEYECAN1 , Toprak reformu yapılmayınAmerikalılarm sözlerinin Bekaca, tarım sektöründe gelir d&ğı ta tarafından belirtildiği anda söz lımının kötüleşeceğini ve topistiyen Bakan, yeniden kürsuye raksızlaşmanın artacağını söyh(Baştarafı 1 inri sahifede) gelmiş. heyecanh bir şekilde «Bu j yen TÎP sözcüsü. yüzdç 7 kaltnemleket. ne Amerikanın, ne şu , kınma hızını düşük bulmuş, { malin altında olduğunun tesbit •• nun ne de bunun müstemlekesi Türk ekonomisinin biraz gay ! dildigini açıklamıştır. Dr. Kökdejrildir. Biz, vatan haiui miyiz? sal bu bölgelerdeki aüelerin %'t retle yüzde 7,5 8 bir hıza ulaBen, orman için canunı bile veri : sabileceğini ifade etmiştir. &o ; 20 sınin normalin altında besin tim, biliyor musunuz? Bir karış gecekondularda nüllü tasarrufların plânda öngö < alabildiklerini, orman ziyan olmayacak. Milletl i yetersiz beslenen aile sayısımn rüldüğü şekilde yüzde 20 oranımiz, gelecek nesiller bizim muhana ulaşamıyacağını, lüksü ön!*» • '/<, 60 a yükseldiğlni, köylerde ise faza edeceğimlz ormanlardan fay mek suretiyle az geMşmış ülke j bu oranın "/> 30 olduğunu bellrtj dalanacaklardır» demiştir. lerin temel refah sevivelerinde [ miştir. Görüş çarpışması böylece sona Avrupa ve Amerika seviyesine Ankara Üniversitesi Biokim j varabileceğini, ancak bu arada '•, ya Enstitüsü uzmanı Doç. : ermiştir. Halk Sağhğı gelir dağılımmın düzeltümesine TEŞEKKIİR Görev sırasında geçirdiğim âni rahatsızık üzerine kaldırıldığım Cerrahpaşa Hastahanesinde ilk müdahaleyi yapan Sayın Prof. Dr. îki kardeş öğrenci \ gaz ocağından zehirlenip öldü İZMİR Ortaokul öğrencisi 1 ki kardeş, yemek yapmak İçin >raktıklan gazocağmdan zehirlene rek ölmüşlerdir. 27 Mayıs Ortaokulunun birincl ve ikinci sınıflarında öğrenci olan j ve Gürçeşmede oturan Nevzat ve | Mesut Akakın Kardeşler, okuldan eve geldikleri zaman yemek pi I şirmek için gazocagını yakmışlar j ve bu arada yatağa uzanmışlardır. ; Uykuya dalan iki kardeş, sönen , gazocagından gıkan gazdan zehirlenmişlerdir. Anneleri bir süre önce ölen ve babalarının da akll muvazenelerinin bozuklugu sebe ' biyle hem çalışıp hem okuyan iki kardeşin feci ölümü semtte büjiik bir üzzüntü yaratmıştır. AYHÂN SONGAR ile. uzun süre devam eden tedavim sırasında bizzat ve yakın ilgi gösteren Sayın Prof. Dr. HAKKIOGAN ile asietanı Dr. Ayten Kaymaz, ilgllerini esirgemeyen Doç. Dr. Muzaffer Gürakar. Dr. Orhan Demircan. Dr. Ekrem Erek ile diğer doktor, başhemşire, hetnşire, hastabakıcı ve hastanenin bütün personeline teşekkürlerimi sunarım. Şevki Arat Cumhuriyet 6123 Hareket bu gece «Şöhretler Tatı», yarın saat 22 de İstanbul'dan aynlacak, Pire üzerinden geçecek, Sean Conıiery'. yi alacak, Verıedik'e doğru yoluna devam edecek. Ünlü konuklar ise, bu arada, fırsat bulduklan kadar İstanbul'u tanımaya çalışacaklar.. Osman Nuri Koçtürk ise • Türkiyede bir insanın günde ortalama 17 gr. hayvansal protein | aldığını, bu rakamın îngilterede 56 gr., Amerikada 66 gr. olduğunu i belirterek, bir toplumda yenilen j tahıl miktan azalıp, et mlktan j arttıkça halkın zekâ seviyesinde ; büyük bir artış olacağını söyle : miş, «Türkiyede bir insan yılda , ortalama 268 kilo tahıl yemektedir. Bu, dünyada bir rekordur. , Türkiyenin tarım p lilikası kendi ihtiyacına göre değil, yabancıların arzulanna göre a» •lanıyor. Hay vansa] besinlerin halkın ihtivacını karşılıyacak şekilde elde edilebilmesi için süratle bugünkü politikayı değiştirmemiz gereklidir.» j İsrael'dc bir inekten yılda 4.300, bizde İse 400 kilo süt; bir tavuktan İsrael ile Amerikada 375, bizde 65 Tumurta ahnmaktadır. Türkiye'de bir koyun ortalama 12 kilo, Amerika'dan ithal edilen hindiler ise 15 kilo felmektedir. Bunlar, geri olan hayvancıuğımızın islâhı gerektiğini göstermektedir» demiştir. ÖĞLEDEN SONRA Öğleden sonraki oturumda, «Sağlık personelinin yurt dışına gitmesine sebep olan faktörlerin ortadan kaldınlması» istenmlş, «Istanbul'da yeter derecede hekim AFŞAROĞLU L TIN Cumhurlyd Reşat Hamit Azix 195.00 105.25 166.00 167.00 120.00 131.00 10«.00 107.00 107.00 108 00 AALI YIKAMA FABRÎKASİ HALILARINIZI YIKATMAK İÇİN BİR TELEFON KÂFİ ; 21 23 18 YARIN N E T Î C E VE GÖRÜŞÜMÜZ İlAncılık; 623/6115 Nıpolyon Uade ORTA DOĞU OLAYLAR1 | Dışişleri Bakan vekili Sükan, i son Ortadoğu olaylarıyle ilgili o | larak dün, Senato üyelerine de bilgi vermiş. önceki gün Millet Meclisinde yaptığı konuşmayı, tek rarlamıştır. SEÇİM ! • Aynca, dün bir idare âmiri ve MISIRLILAR, BtR iki divan üyesi seçimi yapılmış, AMERİKAN GEMİSÎNE İdare Âmirliğine Necip Seyhan, ATEŞ AÇTILAR (GP), Divan Kâtipliğine Sadık Ar tukmaç (CHP'> seçilmişlerdir. î Mısır hükumetinin van reimî hinci Divan Kâtipliğine aday gös sözcüsü «El Ahram» gazetesmin terilen Hüseyin Atmaca ise (CHP) : yeterli oy alamamıştır. ATATÜRK VE SOSYALİZM Bir"Kabadayi,, tevkif tzmir AP Senatörü Hilmi Onatm 22 23 Nisan tarihlerinde Istan edildikten yanm saat \ bul TİP milletvekili Çetin Altanın ! îzmir'de verdiği konferansa dair, sonra dtşarda dolaştı! \ Içişleri Bakanından sorduğu soru ; Beşiktaş'ta tabancayla ateş eder ; ya Sükan, şu cevabı vermiştir: ] ken, yoldan geçmekte olan bir I «Konuşma inceleıuniş, suç unemekli Albayı yaralıyan «kabada , suru tesbit edilmiş ve durum, Cum huriyct Savcılığına intikal ettiril ! yı» Mehmet Seker, 6. Asliye Ce j za Mahkemesi tarafmdan tevkif • miştir.» Soru sahibi Onat, Altanın ko ; edildikten yarım saat sonra, teknuîmasından örnekler vermij, i rar Beşiktaş'ta gövde gösterisi | yapmıştır. , •Milletvekili. AmerikalıUr ve Mor Polislerce himaye gördügü iddia ! risondan söze başladı Başbakana ; geçti. Bunun, koiıuşma konusu o ' edilen kabadayı Mehmet'in; 34 EE lan Atatürk ve Sosyalizmle ne H ' 108 plâkalı otomobil içinde korgisi var? Konferansta, meşhur te ' na çalarak dolaşması semtte hayret uyandınmştır. Saat 20.30'da lefoncu Ayten de bulundu» deyskalanarak andarmaya teslim miı, çıkan olaylar «ırasında Emniyet Kuvvetlerinin zor anlar y» ı edilen sanık, cezaevine konuimus , Konseyin dun dört saat süren oturumu, blr yanda Amerikanın kesin ve kararlı, öte yanda Sovyetlerin «her şeyt İsraele yükleyen» tutumuna tanık olmuştur. Sovyet başdelegesi Nikolai Fedorenko, bazı belirll teklifler ihtiva eden Genel Sekreterlik rapo runun tasvip edilmesi yönUnde Amerikan delegesi Arthur Goldberg tarafmdan öne sürülen tngiliz delegesi Lord Caradon tarafından desteklenen görüşe katılmayı reddetmiş, Ortadoğuda, ger ginliğin artmasından baş sorumlunun tsrael olduğunu ileri sürerek, «tsrael, Araplara a!t topraklan vesayetleri altına almak istiyen baaı emperyalist ülkelerden •maıtalı ve vasıtasn yardun f örtnektedir» demlştir. " " " t; ^Consey toplantısında, Amerlka, Tlran boğazından serbestçe geçiş hakkım savunurken Sovyetler Birliği, boğazı : bluka altına alan Mısır ve diğer Arap Ulkelerini bütünüyle desteklediğini yeniden 1lan etmiştir. VİETNAM /E ORTADOGC Fedorenko, konuşması sırasında Amerikanın Vietnam ve Ortadoğu siyasetleri arasında blr lllski kurmaya çalışmış, Washington un «Vietnamda yaptıklaruu Ortadoğuda tekrarlamaya hazırlandıfi nu ileri sürerek, özellikle Altıncı filonun «Akdenizdeki varlıfını» [ barısa karşı bir tehlike olarak göstermeye gayret etmiştir. Fedorenko, Goldberg'in konuşmasuıı ele alarak şunlan söylemiş tir: «Birleşik Devletler temsilcisi artik alısık elduğumu* Amerikan propagandasuıa pek uyan bir tavır İa bugün de duruma dram hivası vermeye çalıştı. Bu demeç. VVashington'un kimi sorduğunu ve kimi suçladığını ispata yeter.» Sovyet delegesine göre, Ortadoğuda. gerginliğin giderilmesine yar dımcı olacak tedbirlerden biri de «Arnerlkan ve İngiliz filolaruun Akdenlzden eekibnesidir.» Cevap hakkım kullanan Goldberg ise, Amerikanın buhranda ta raf tuttuğundan yakınan Fedorenko'ya hitaben «Hangimizln konu|masının daha tarafsız olduğuna hük mermeyi Konseyin takdirine bırakı yorum» demiştir. «Zabıtiara bakılınca görülecektlr ki, ben konuşmamda, bölîedcki bü tün ülkelerln toprak bütünlüğü ve bağımsızlığına saygı gösterilmesinden söz ettim» diyen Goldbcrg, Amerikanın arzusunun, bütün Orta doğu ülkeleriyle iyi geçinmek olduğunu belirtmiş ve: «Biz, Ideolojlk ve siyasi bağlan hesaba katmadan bütün Ortadoğu ülkelerlne karsı dostça bir politika güdüyoruz. Biz, Ortadoğu iilkelerinln slyasi tttlfaklara girme veya siyasi bağlılıklar kurma hakkına saygı gösteriyoruz. Biz, gergtnllği arttınci bütUn hareketlerden kaçmıuna» yolundaki genel sekreterlik çağnsmı destekliyor vc meseleye bir çözüm aranmaaını Konseye bırakıyoruz. Acaba Sovyet delegesi, aynı şeyleri söyliycbilir mi?» demijtir. Cezaevi İşyurtları gelişiyor: Adalet Bakanı da 22 parça eşyayı taksitle yaptırmış AMvARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Savcısı Fazıl Alp, dün yaptığı basın toplantısmda, cezaevi iş yurtlarının geüştiğini söyleyerek*, bütün vatandaglarm sipariş verebileceklerini bildirmiştir. Savcı, «En fazla iş, matbaacüık ve marangozluk alanlarında yapılmaktadır. Satıslar, peşin veya taksiüidir. İmal edilen mallar, maliyete °o2O kâr konularaic teslim olunmaktacır. En ufak memurdan Bakana kadar herkese, ücret karşıhğında hizmet sağlanmaktadır» demiş; bu arada, mobilya yap tiran bazı kisilerin isimlerini açıklamıştır. Açıklanan isimlerden Adalet Bakaru Hasan Dinçer'in, yeni cezaevi atölyelerinde 22 parça mobilyayı taksitle yaptırdığı öğrenilmiştir. Çalışma Bakanı Erdem: "Kamyon şoförlerinden korkuyorum,, ANKARA Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Genel Kurul toplantısmda konuşan Çahşma Bakanı Ali Naili Erdem, bir «vatandaş» olarak, «Ben», otoraobille gece yolculuğu yaparken, kamyon şoförleriyle karşılaşmaktan korkuyorum; zira farlannı söndflrmüyorlar» demiştir. Bakan, bu arada, soförlerin donatım kredisinden istifade edeceklerini söylemiştir. Erdem. daha sonra, İkinci Beş Yılhk Plânda, İskendenın İstanbul sür'at yolunun e'.e almacağını, ayrıca İsUnbul • Marmara • Ege • Akdeniz sahillerini dolasan turistik yolun da, bu plânda yer aldığını belirtmiştir. Bakan aynca. «Belçika'da ehliyet diye bir seyin olmadığını, Türklye'de de vakında, böyle bir yola gidileceğini» bildirmiştir. Daha sonra .tonuşan îçişleri Bakanı Stlkan, «Bu yıl polis kadrosuna 6 bin kişinin almacağını, Trafik Kanun Tasarısının hazırlık safhasında olduğunu, ehliyetname verme işinin polis'ten almacağını. onların sâdece kontrol görevlerini yapacaklarını» söylemiştir. »» lngiltere'nin Ortak Pazar üyeliği için karar alınamadı (Dış Haberler Servisi) OMA Avrupa Ortak Pazarı liderleri salı günü, fngilterenin Pazara girmesiyle ilgili bir mutabakata varamamışlar, fakat Dışışleri Bakanlarının 6 Haziranda Brükselde top lanması hakkında mutabakat ha«ıl etmişlerdir. Dört saat süren görüşmede Belçikanm Fransız Reisicumhuru Charles De Gaulle'e karşı bir tavır takındığı ve Ingilterenin bir an evvel Ortak Pazara âlın tnasını istediği bildirilmiştir. Neticede mesele, önümüzdeki hafta Brükselde yapılacak konferansa bırakılmıştır. Ortak Pazar üyelerl, teşkilâtın kuruluşunun onuncu yıldönümü dolayısıyla Romada bir zlrve toplantısı yaDmıslardır. R , üerl sürmüatur. ' tur. I