Catalog

Teknık kitaplar MOTÖR • Fikri Tevfik Kardej IOOO MOTÖR v e O T O M E K A N İ Ğ İ 1500 PATLAMAL1 v e YANMALI MOTÖR 2 5 0 E L E K T R İ K P R A T İ Ğ İ CUtll 1250 ELEKTRONtK ESASLAR 350 TORNACIUK Cevdet Pamlp 750 KAYNAK Oksljen. ocak. elektrik 750 TRANSJSTÖR L Hayri Yelman 1250 ve di£er teknik yayınımız Için katalog isteyiniz. tNKILAP ve AKA KİTABEVLERİ t â n c ı h k 90403169 umhuriye 43. yı! soyı 15321 KURUCUSU: YtJNTJS NADİ Telgraf v e m e k t u p adresi: C u m h u r i y e t İstanbul Posta Kutusu: İstanbul No. 246 Telefonlar: 2 2 4 2 9 0 2 2 4 2 9 6 2 2 4 2 97 2 2 4 2 9 8 2 2 4 2 9 9 Sabri Tophane, Boğazk Tel: 55174175 Yıldız: 200/3161 Salı 28 Mart 1967 Personel Kanunundaki gecikme protestolara sebep oldu BASKIGRUPLARI,, konusımdaki tartışma devam ediyor Demirel: hkk var, hakkım |er ne konuşacağım, ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) aşbakan Sülcyraan Demirel, dün İzmirden döndükten sonra, kısa bir süre, evinin öniinde gazetecüerle konuşmuş ve «baskı gruplan tartışması» ile ilgili olarak, «Türkiyede herkesin söz hakkı varsa, benim de söz hakkım var» demiştir. Suleyman Demirel, «Demokratik rejimde baskı gruplan olamaz seklindeki görüsünüz çeşitli çevrelerde tepki uyandırdj ve baskı gruplan daima vardır deniyor, bu konudaki tartışma da devam ediyor» sorusuna, şu cevabı vermıştır: «Tartışma daba çok devam edecek. Beni lüzumsuz polemik lere çekmeye çalışmayın, Türkiye'de herkesin söz hakkı varsa, benim de söz hakkım var Düşündüğüm, bildiğim gibi konuşmaya devam edeceğim, biz bir dâvanın adamıyız, bizi kimse yolumuzdan döndüremcz, bunu da bir tarafa böylece koyun.» Benim de SÖZ "Egeli, Başbakanla Katsayının 5 olması için 3 milyar liraya ihtiyaç var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) nayasa Mahkemesinin bazı maddelerini iptâl ettiği 657 sayılı devlet memurları kanun tasarısı üzerinde çalışmalar yapan komisyondan bir yetkili üye: •Tasannm Millet Meclisine sevkedilmesinden sonra katsayı 5 olarak tesbit edilirse, kanunun uygulanması için yılda yaklasık olarak 3 milyar liraya ihtiyaç olacaktır» demiştir. Devlet Personel Dairesi ilgilileri, Personel Kanunu üzerindeki çalışmalann tamamlandığını. redaksiyonun yapılmasından sonra üzerinde tekrar tartışılacağını belirünekte, Başbakanlığa sevkedilir duruma gelmesi için en az 3 aylık bir zaman süresine ihtiyaç olduğunu ileri sürmektedirler. İEİNCt 5 YILLIK PLâNDAKİ KONÜLARI TARTIŞILDI ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Plânlama Teşkilâtında dün, Plânlama yetkilileriyle işçi temsilcileri arasında yapılan toplantıda, İkinci Beş Yıllık Plânda yer alan işçi meseleleri görüşüljnüştür. Türkİş Genel Başkanı Seyfi Demirsoy, Genel Sekreter Halil Tunç ile diğer bazı Sendika Başkanlarınuı katüdığı toplantıda işçi temsilcileri, özellikle tarım işçilerinin sorunlarına çözüm yolu bulacak olan tarım iş kanunun bir an önce çıkarüması için ilgili bakanlıklara tavsiyelerde bulunulmasını istemişlerdir. Tunç, Türkiye'de asgarî ücretl» rin gerçekçi açıdan ele alınmadığmı ileri sürmüş, özellikle tanm sektöründe asgari ücretlerin uygu lanmadığmı belirterek, plânlama cılara hitaben, şunları söylemişür: «Tanm sektöründe asgarî ücretlerin uygulanmamasınm müeyyidesi, 10 lira cezadan ibarettir. Bunun için İşverenler, asgarî ücreti uygulamayarak, 10 lira ceza ver me yoluna gitmektedirler. Tarım alanında çalışan işçiler, Sosyal Sigortalar kapsamma almmalıdırlar.» İşçi temsilcileri, ayrıca, Sosyal Sigortalara bağlı hastanelerin Sağ lık Bakanhğına devredilmesini on leyecek hükümlerin tkinci Bej Yıllık Plâna alınmasını istemiş, Sosyal Sigortaların yatırım projelerinin Plânlama Teşkilâtı tara fmdan geri döndürülmesinden ya kınmışlardır. m açıklamalıdır,, A B ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) nkara Üniversite sine mensup öğre tim üyeleri, Başbakan Demirel'in baskı grup ları konusundaki sözlerine dün cevap vermiş ler ve demokrasilerde baskı gruplan bulunmasının normal olduğunu belirtmişlerdir. A Katsayıya göre ihtiyaç Komisyon üyesi bir yetkili, Per sonel Kanunu tasansının 1967 yılı içinde uygulanmasının imkânsız olduğunu belirtmiş ve mali hüküm ler konusunda şu bilgiyi vermiştir: 1967 yılı Bütçe Personel Kanununun uygulanması için konulan 470 milyon lira ancak avansları karşılayacak miktardadır. Tasarı. Millet Meclisine sevkedildikten sonra maaş ve ücretlere uygulanacak olan katsayı 3 olarak tesbit edildiği tak dirde yaklaşık olarak 600 milyon 1 1 rava ihtiyaç olacaktır. 3 katsaymın üzerinde bir katsayı kabul edildiği takdirde ise her fazla katsayı Için bir milyar lira gerekecektir. Örneğin Mecliste katsayı r olarak kabul edilirse kanunun uygulanabilmesi için yaklaşık olarak 2 milyar 6M milyon lira paraya ihtiyaç olacaktır. Bu arada Meclislerde kabul edilecek katsayının da hâlen verilmekte olan avanslann üzerinde bir malî olanağı sağlayacak mik tarda olması gcrekmektedir.Devlet Personel Dairesi yetkilileri, Devlet Memurları Personel Ka nunundaki mali hükümlerin, As(Arkası Sa. 7. Sü. 6 da) Profesorler ayrıca, İstanbul Ünıversitesı Rektörü Prof Egeh'nin tutumunu tcnkid etmişlerdır. Ankara Ünıversıtesıne mensup bazı öğretım uyelerının bu konuda gazetemıze verdiği demeçler şoyledır: "Kabine sızin işiniz" Demırel, bundan sonra. gazetecüerın, «Sağlık Bakanının istifa ettifi yolunda söylentiler dolaştıgı» yolundaki sorularına, «Daha haberim yok benim. Bana intikal etmiş bir şey yok» cevabını vermiştir. Başbakan Demırel, kabine değısikliği konusunda da, «Benim işim değil, sizin işiniz» demıstır. DEMİREL, İZMİR DÖNÜŞÜ EVİNİN ÖNÜNDE . Prof. Bahrı Savcı O Baskı gruplan menfaat grupları plüralist toplum ve siyaset yapısının ürünleridir. Böy le bir toplum yapısında «Karar farazi bir toplum iradesi merkezinin, mücerret bir toplum iradesi gibi kabul edilen tek ve kişisel kararı olarak alınmaz «siyasal tercib» de, böyle tek bir merkenn tek irade belirmesiyle yapılmaz. Vakıa hukukça karar verme ve tercihte bulunma merkezi tek bir organdır, fakat karara, tercihe giden ve varan irade tek değildir, türlü baskı gruplarının, ve Türkiyede olduğu üzere, serbest fikir mihraklarının, iradelerinin o tek merkezi etkilemesi, önlemcsi, durdurması vardır. Demokrasi ancak o zaman mevcut olur. 1937 de Chamberlaio Hariciye Nâzırı sıfatıyla Millî Savunma Merkezinde bir arttırma teklif etmiştir, bu teklif. tngiliz Malive ve endüstri çevrelerine men sup baskı gruplarının muhalefe tiyle karşılastı. Bu muhalefete, tktisad Profesörleri de katıldı ve o zaman kanun, ikinci müza keresinin son dakikasında geri alındı. Q Oniversite Rektörlerınin üniversite ile, Üniversitelilerle ilgili bfitün meseleleri kapalı kapılar arkasında gizli fiskoslarla çözdükleri devre çeçmi»tir. Bütfin meseleler artık gün (Arkası Sa. 7. Sü. 3 de) Bakanlarla konuştu Demırel, uçakla Ankara'ya dondukten sonra, önce evınde, Devlet Bakanı Refet Sezgın, Dışişlerı Bakanı thsan Sabri Çağlayangıl ve mılletvekillen Ismet Sezgın, Cevat Önder, Tur han Bılgın'le görüşmüştür. Başbakan daha sonra, makamında da, Maliye Bakanı Cihat Bılgehan, Içişleri Bakanı Faruk Sukan'la birlikte bir süre çalışmıştır. Başbakanlıktan aynlırken de gazetecilerler yeniden görüşmüş ve ikinci beş yıllık kalkınma plânınm hazır olduğunu söyleyerek sözlerine şöyle devarn etmistir: «ikinci beş yıllık plân son şeklini Vüksek Plânlama Kurulu, Bakanlar Kurulu ve Meclislerden geçtikten sonra alacaktır.» Başbakan, ayrıca önümüzdekı gunlerde bir basın toplantısı ya pacağını sözlerine eklemış ve «Talnız bn hnsusta tstanbal'a söziim var» demistir. ıkiye bölünen dev tanker Dünya Ticaret Filosu, tarOıinin en büyük kaybını dün vırmiş, 118 bin tonluk dev tanker «Torrey Canyon», Ingiltre'nin Penzance kayalıklarına bindirmiştir. Ikiye bölünen ve kıç tarafı kayalıklardan aşağı doğru kayan tankerin batmakta oldugu bildirilmiştir. Denize dökülen 120 bin ton ham petrol. İngiliz sahillerinin 160 kilometre uzunluğundaki kısmını kirletmiş olup, hızla diğer kıyılara yayılmaktadır. Dev tekne, 165 milyon, hamulesi ise 16 milyon liraya sigortalıdır. Olaydan biraz sonra a!ıan yukardaki resimde «Torrey Canyoıuın ikiye bolünmüş hali görülüyor. (GENİŞ HABERIMIZ, 3' ÜNCÜ SAYFADADIR.) (Radyofoto (AP), Londra İstanbul) Bir italyan ailesinden S kişi trafik kazasında öldü ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Dünya Sağlık Teşkilâtı doktorlarından İtalyan uyruklu Dr. Irpino Francasso, eşi ve bir çocuğu Sereflikoçhisar civarmdaki bir trafik kazası sonucu ölmüştür. Dünya Sağlık Teşkilâtı, Türkiye misyonunda görevli Dr. trpino Francasso, eşi ve çocuklan bayram tâtilinden istifade ederek Beyruta gezmeye gitmişlerdir. Ancak Ankaraya dönüşlerinde Dr. lrpino Francasso yönetimindeki otomobil Sereflikoçhisar'a 5 kilometre mesa fede 06 AD 191 plâkalı Ali Ayerin kullandığı tankerle çar~=ruştır. l l gililer kazanın karlı yolda ,otomo bilin kayması sonucunda meydana geldiğini belirtmişlerdir. Kaza sonucunda. Dr. trpino Fran casso, eşi Incvor Francasso, 12 ya şmdaki oğlu Paolo derhal ölmüş, 9 yaşındaki kızı Elena koma halinde hastahaneye kaldmlmış, 3 yaşmdaki Carlo'mın da kolu kırılmıştır. Tanker şoförü Ali Ayer, nezaret altında bulundurulmaktadır. Demîre/'în yüzünden doçenffîk tezî Ankara'da ofobüs ücret/enne zam yapı/dı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Belediye Meclisının Ocak 1966 da otobüs fıyatlarında yaptığı «ayarlama» Enerjı ve Tabıi Kaynaklar Bakanlığı tarafından 1 Nısan'dan itibaren uygulanmak üzere onaylanmıştır. «Ayarlama» adı altında yapılan zama en çok halkın gıdip geldiğı mesafelerde olmuş, 40 kuruşluk biletler 50 kuruşa. öğrencı biletlerı de 20 kuruştan 25 kuruşa çıkanlmıştır. Bu zamma gerekçe olarak da «Tedavüldeki bozuk para darlıfi» gösterilmiştir. Halkın. pahalı oldugu için rağbet etmediği Ulus Merkezin den geçen hattaki otobüs ücretı ise 75 kuruşa ındirilmıştir. Bu hatlarda halk dolmuşu tercih etmekte ve otobüsler zarar etmekteydi. tehlikeye girdî ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) «Baskı gruplan» konusunda bır doçentlık tezı hazırlamakta olan Hukuk Fakultesı öğretım üyesı yardımcılanndan Dr. Yahya Kâzım Zabunoğlu, Başbakan Demırel'ın «Demokratık rejimde baskı gruplan yoktur» sozlerı uzerıne muşkul dunımda kalmış ve Basbakana bır mektup yazarak kendısinı aydınlatmasını istemıştır. Dr. Zabunoğlu'nun 24 mart 1967 tarıhınde Başbakan Demırel'e yazdığı mektup şoyledır: «22 mart 1967 tarıhİi Ankara Bayram gazetesıne (35 kişinin sabip çıktıgını) ılerı sürduğunuz ünıversitemn henuz öğretım üyesı olmadığım ıçın, her halde o (35 kişı) arasında bulunmayan bır mensubuyum. Gazetenın yazdığına bakılırsa, (Demokratik rejimlerde baskı grupları hakkında ne düşünüyorsunuz?) sorusuna cevaben, önunüzdeki masadan bir sıyah ciltli 1961 Anayasası alarak şunları söylemıssınız : (Bizim demokratik rejimde baskı grupları yoktur. Neresinde bunun baskı srupu?.) (Arkası Sa. 7. Sü. 3 de) Bahkesir'de Ecevit'i karşılayan halk, 8'Ier için «ihraç» diye bagırdı ÇANAKKALE CHP Genel Sekreteri Bulent Ecevit'ten Bahkesir Çanakkale yolu uzerındeki Pazarköy'luler, boşanma dâvalarının kolaylaştırılmasını istemişlerdır. Bu arada, Bahkesir'de CHP Genel Sekreterini karşıhyan halk, 8'ler için, «ihraç» dıye bağırmıştır. Dün gece Çanakkaleye gelen Ecevıt, Bahkesir'de bır sınemada konuşurken, Türkıye'nin Amerika'dan buğday almasma değınınce «Kahrolsun Amerika» seslen duyulmus, bunun uzerine CHP Genel Sekreten, «Bizi Amerika'nın karşısında bu durumda bırakanlann kabrolmaları lâzım» demıştır. Ecevıt konuşmasına söyle devam etmiştir: «Türk halkı kurtuluş savaşını da, dıstan oldugu kadar içinden de kendisine vönelen teh likelere karsı basarmıstır. Biz içimizdeki engelleri yene yene basanya ulaşacağız. Halk bizim le beraber oldukça hiç bir seyden korkumuz yoktur. Halk düş manları muh'akkak surette ye(Arkası Sa. 7. Sü. 3 te) Kordiplomatik plâkalı arabayla kaçan Kara Mehmet" Matıisa dağlarında sıkıştırıldı ,İZMİR, (Cumhuriyet Bürosu) Bütün Türkiye polisinin aradığı arabalı ve silâhlı soyguncu Kara Mehmet (Mehmet Yılmaz), Manisa'nuı Kula İlçesi dağlarında jandarmanın çemberine girmiştir. Kıbrıs sorununun crsfcerı yön/erî gözden geçirildi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Dışışlerı Bakanlığında, dun öğleden sonra yapılan toplantıda. Kıbrıs sorununun askerî yon lerı ile 30 Martta Ada'ya gıdecek değıstırme Bırlığinın durumu, gozden geçmlmistır. Toplantıya Dışışlerı Bakanı Çağlayangıl, Genel Sekreter Kuneıalp, Genel Kurmay Ikıncı Başkanı Org. Tulga, Kara, Denız ve Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanları ile Kolordu Komutanı Korg. Eşref Akmcı katılmışlardır. • Kordiplomatik plâkalı bır araba içinde iki arkadaşıyla Kula'ya gelen Kara Mehmet, Jandarmanın peşinde olduğunu anlayınca, bır şoförü, «Ava gidecegiz» diye kandınp, jıpini kiralamıştır. Jipin de takip edilmesi üzerine şosede, Jandarmalarla silâhlı müsademe yapan Kara Mehmet ve iki arkadaşı, bu defa taşıtı terkederek. yalınayak dağlara kaçmışlardır. CD 691 Kordiplomatik plâkalı arabanın içinde 3 çıft ayakkabı ile bır otomatik tabanca ve 2 çifte bulunmuştur. Hakkında «Vur» emri çıkarılan Kara Mehmet'in yakalanmasını takip için Manisa Valisi Abdullah tğneciler, Kula'ya gitmiştir. Vali, Kula şosesi üzerindekı bir benzin istasyonundan takip işinı yönetmeye başlamıs ve Kara Mehmet'in yakalanmasının çok yakın olduğunu söylemiştir. (Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) Vergilerin taksit aylan açıklandı Bına, Arazi, Temizleme, Aydınlatma vergı ve resimlerinin 1967 taksit ayları açıklanmıştır. Buna göre, Bina, Buhran, Milli Mudafaa vergıleri ve Temizleme, Aydmlatma resmi Mayıs ile Kasım, Arazi ve Arsa vergileri de Temmuz ve Kasım aylannda alınacaktır. Vergilerini ödemeyip geciktirenler gecikme zammına tâbi tu tulacaklardır. Kıbrısta bir casus daha tutuklandı LEFKOŞE Sovyetler Birliği hesabına casusluk yapmaktan sanık olarak, bir Kıbrıslı daha tutuklanmıştır. Bir kahveci olan Yannakis Pelekanos'un sorgusu devam etmektedir. Hindistan, atom bombası yapacak duruma geldi TENİ DELHİ (a.a.) Hindistanın, atom bombası yapabilecek duruma geldiği açıklanmıştır. Dışişleri Bakanı M. C. Çagla, Parlâmentoda, nükleer gücün, sadece barışçı amaçlarla kullanılacağmı belirtmiştir. 101 YILDIR EVÜLER! Azerbaycanlı Orujev çifti, evlenmelerinin 101. yıldönümünü kut lamışlardır. 130 yaşındaki Balakaşi ile eşi Emine, Kasmisk'in İlkiç köyünde oturmaktadırlar. Balakaşi. hayatını kazanmak için hâlâ çalışmaktadır. 115 yıldır çobanlık yapau Balakaşi. son zamanlarda meslek olarak balıkçılığı seçmiştir. 50 kadar çocuğu bulunan Orujev'ler torunlarının torunlarını görmüşlerdir. Yabana kaynak fht/yacımız 1970 yı/ında yözde î#5 oranma inecek ANKARA, (a a.) tkinci beş yıllık plân dönemi sonunda Türkiye'nin yabancı kavnaklara olan ihtiyacında dörtte bir nisbetinde bir azalma olacak ve 1967 programında yüzde 2 oranında olan bu kaynak ihtiyacı, 1972 yılı sonunda yüzde 1 5 , oranına inecektir. Bu konuda Anadolu Ajansı'na bilgi veren Devlet Plânlama Teşkilâtı Iktisadi Plânlama Da iresi Başkanı Günal Kansu, «Çalışmalanmızdaki son gelişmelerde memleketimizin ikinci beş yıllık plân dönemi sonunda yabancı kaynaklara olan ibtiyacının azaltılması öngörülmüştür» demiştir. Tiyatrolar, dün akşam parasızdı «Dünya Tiyatro Günü» dolayısiyle dun İstanbul. Ankara ve îzmir'deki resmî ve özel tiyatrolar perdelerını, çeşıtli halk topluluklarına, ücretsız açmışlardır. Ankara'da karakol polisleri, mahkumlar, PTT muvezzüeri, askerlık daırelerı erlerı, çopçuler ve itfaıyecıler; îzmirde ıse. mahalle bekçilerının dağıt o ı bedava büetle birçok fakir vatandaş ilk Nerden de bulurlar? Diyarbakırda, bir cami avlusunda, iki hasım taraf, birbirleriyle, âdeta, bir mini muharebe yapmışlar. Ölenler, yaralananlar filân... Ve gazetede bir resim: Bir düzine kadar vatandaş. Ellerinde tüfekleri. Gazete bunların «Kırıkkale yapısı» olduğunu tasrih ediyor. Allah. Allah. Bizim bildiğuniz Kırıkkale orduya çalışır. Ayrıca toptancı, perakendeci vesaire gibi aracılarla piyasaya silâh sürdüğünden doğrusu haberimiz yoktu! D. N. Yüzlerce yolcu, dün donma tehlikesi geçirdi • KAR YÜZÜNDEN BAZI TÜRK HACILARI ÜRDÜNDE GÜÇLÜKLERLE KARŞILAŞTI (YURT HABERLERİ SERVİSİ) Anadolu'da karakış, dun de bütün şıddetiyle devam etrruştir. Bu arada, Ürdün'deki şiddetli kış yüzünden de, Suudi Arabistan' dan dönmekte olan Türk Hac'arının güçlüklerle karşüaştığı haber verilmektedir. Amman Radyosu, Türk Hacılarına yardımda bulunuldu= K:ı^;. m ; c l ;, (Arkası Sa. 1. SU. b da) abinenin değisikliği üı zerindeki spekülâsyonlar devam edip gidiyor. tş ' o hale geldi ki, ciddiyetini gerçekten kaybetti. Aklına esen, şu ya da bu Bakanı degiştiriyor, yerine münasip gördügunün geleceğinden sözediyor. Sayın Başbakan bile bu gayriciddî havaya kendini kaptırmış, sorulan sorulara karşı, «Onu ancak gazeteciler bilir. diye pek nükteli cevaplar veriyor. Kısacası, çıkan söylentiler, haberler, esprili, esprisiz demeçler karşısında herkeste bir umursamazhk, bir hafife alma» Oysa ortada konuşulan konu, Türkiyeyi idare etmekte olan hükumetin bugünkü durumudur. ve hattâ yannıdır. Bu hükumet Türkiyenin islerini yürütecek, yürütebilmek için Bakanlar emir verecek ve verilen emirler en küçük ünitelere kadar yayılıp dinlenecek. Tatınmlar biyerarşik düzene göre yapılacak, idarenin otoritesi yine hiyerarsik düzenin işleyişine göre normal çizgisin Kabine kolay değil OLAYLARIN ARDINDAKİ de devam edecek ya da etmiyecek. Bir Bakanın günlerden, aylardanberi «yürütüleceğinden» söz edilirse, o Bakanın verdiği emirler, elbette ya hasıraltı olacak veya onun adına çeşitli kararlara gidilecektir. Kararların yerinde olması, olmaması ise artık maiyettekilerin sütüne havale edilmiş bir hnsustur. Şimdi akla şöyle bir soru gelir: Neden acaba Başbakan 1,5 yıldanberi hükumette değişiklik yapmamaktadır? Bazılannın söylediği gibi, Grnptaki Bakan adaylarını ümitli tutmak ve etrafın zayıflamasım önlemek için mi? Yoksa zayıf kabul edilen Bakanlarla çalısırken kişiliği daha fazla kuvvet kazanıyor da, o yüzden mi, değisikliğe gitmiyor? Bu soru ya da soruların içindeki cevajf'ilk bakışta akla yakın gçlebilir. Gerçekten, kabine^ifeğteiklijini canl; tutmak, ctf&â gün dgğisiklik düşünülüyd*rmus gibi davranmakta, taktik Jbakımından isabet vardır. Anbak, böylep'iç.fâktik IJi yıla yakın bir süre devam etmez. Zira taktik geriye de tepebilir ve bir gün Grup da hükumeti alaşağı edebilir. O halde başka nedeni ya da nedenleri olmak gerektir bu durumunBirin'ci neden, Sayın Başbakanın sızjltı çıkarmıyan ve doğ,.ru yanlış zayıflıkları deşifre edilmiş bir fcısım Bakanlarla çalışmağı, liderliğini yerleştirmesi bakımından, nygun görmesidir. Gerçekten Sayın Demirel hükumette rahattır, âdeta tek başına iktidarda gibidir ve bu yüzden kişiliği kendl çevresinde de gittikçe ktfvvetlenmektedir. tkinci ve daha önemli neden ise ştfdur : Sayın Başbakan bugün kabinedeki Bakanlardan bir kısmı(Arkası Sa. 7, Sü 7 de)