23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE İKt CÜMHÜRIYET 26 Mayıs 1965 TARIM EMDÜSTRİ DENGESİ Doç. Dr. Osman N. KOÇTÜRK firkiyemizde 1964 yılında, 1963 yılına kıyasla endüstriel üretimde • 20.3 oranınds bir yfik• ' selme ve tarımsal üretimde ise % 8.9 nispetinde bir gerileme olduğu gazeteler tarafından •oıklannus bnlnnmaktadır. Bu arada larım gektSrfinde sinaî nebatlar ürctimi belirli bir gelisme kaydetmiş ve hububat istibsali 't 17.3, bakliyat ' . 3.6 bir gerileme göstermiştir. Taçlı tohumlar üretiminde • 13.2, tütünde • ' '/• 33. pamukta ' . 4.9, seker panearında '• 42.6, iç fındıkta ise % 104.5 bir artıs olduğunn ayni kaynaklardan öğrenmis bulunnyoruz. Endüstriel toprak ürünlerindeki bu artış tahıl ve baklagillerin kaydettigi gerilemeyi topvekun tarım sektörü Icinde karşılayamadıgı için tarım sektöründeki gelir gerilemesi • 1.6 olarak ortaya çıkmıstır. • ' Bu suretle tarımdan sağlanan milli gelirin topvekun gelir içindeki oranı • 40.7 den, '• 38.7 « ye düsmüs ve imalâttan sağlanan gelir ise belirli bir nispete çöre yükselmis bulunuyor. Bn artıs *t 17.5 ile • 183 rakamları arasındaki farkla • ifade edilebilir (1). Filhakika Türkivemizde endüslrinin gelismesi yeknazarda memnun olmamızı gerektirecek mutlu bir olaydır. Fakat eııdüstri saîlam olmıyan bir zemin üzerinde gelisirken tarım sektöründe vaki olan gerilemeler ve gerilemenin Türk halkının ana besin maddelerini teskil eden tahıl ve baklagillerde olıısu, toplumumuzun uzaktan kontrol edilebilir bir memleket haline eelmeye basladığını ve bundan sonraki devre içinde daha güç sartlar içine düseceğimizi gösteriyor. Bir süredenberi, vatırımlarını ve calısmalarını belirli bir plâna göre \apmakta olan Türkiyemizde. tartısma konusu haline eetirilen topvekun kalkınma hızı yanında, cesitli sektörde vaki olan gelismelerin âhengi ve uvarlığı da ayrı bir tartısma konusu haline eelebilecpktir. Şu konuda anlaşalım! Tüksek öğretmen Okulunda bir konuşmam vardı. Gençler yazılı sorular sordular. Şimdi hepsi tomar halinde masamın üstünde... Saydım: Tanı 55 soru. Ço|n petrol ve madenler üstüne. Bn dâvalar yalnız Üniversite gençlifinin deiil, artık halkın da malı olmustur. Böyle konusmalarda ben daha çok aykın düşüncede olanlara dikkat ederim. Eger anıacımız fikir özçürlüğünden faydalanıp ^erçekleri beraberce aramak ise, k3rsıt düsünceyi savunan vatandaslanmız bizim için daha önemli olmalı. Sorulan bu dikkatle bir daha elden geçirirken birine takıldım. Diyor ki, bir genç arkada? : Kapitalist ülkelerı yerıyorsunuz, evet hak veriyoruz. Lâkin komünist ülkelerı yermiyorsunuz. Yoksa ben mi yamlıyorum? Bn soruya pek açık bir cevap vermek isterim. Gizli kapaklı hiçbir düsüncemiz olmamalı. Nasıl isek öyle görünmeliyiz. Bir dogn bilgesi; Ya oldujun gıbı gorun, ya görundüğün gibi ol!.. diyor. Kendisine karsı dUrüst olmıyan kisi, okuyncnsuna inanç ve güven veremez. Kapitalist ülkeleri komünist ülkelerden daha çok yerdiğimiz dofrndur. Ama hiçbir kapitalist ülkevi dnrnp durnrken tenkid etmis deçiliz. Amerika e<"zisine çittijimiz zaman Amerikan refahını ve disiplinini tarafsız bir çb'zle anlattıtımızı okuyucularımız bilirler. Amerikayı : Kendi topraklarına «ahip çıkmış in^anların ülkesi... diye niteledik. Amerikayı kendi iç dünyası bakımından ele almak bize düsmez. Injiltere veva Belçika, veya benzerleri de bizi ancak bizim dâvalarımız yönünden ilsilendirir. Bn zengin kapitalist ülkeler kendi insanlarına ve kendi topraklarına sahip çıkmıg sanayi ülkeleridir. Peki zaman zaman nicin tenkidlerimize hedef olnvorlar? Bu konuyu bir iyice anlamak, dâvamızı anlamaktır: Ne Amerikavı kapitalist ülkedir diye yereriz, ne de Çin'i komünist ülkedir dive yereriz. Bn ülkelerin statüleri birer tarihi olgn'dnr. Tersini düsunmek hamlık olur. Ve milletler kendi rejimlerini kendileri bilmelidirler. 1965 yılında millet gerçeğinden hareket etmivenler daima yanılmalara düseceklerdir. Bunun içindir ki. biz Amerika, Güney Vietnama 75.000 Mker çıkarırsa baslarız Amerikavı tenkide... Amerika Dominik'e 20.000 asker çıkarırsa başlanz Amerikayı tenkide Amerikan uçakları Belçikalı askerleri Kongova Indlrirse başlarız hem Amerikayı ve hem de Belcikayt tenkide .. Bn tenkidlerimiz tıpkı Macar ihtilâlini tanklarla bastırmata çiden Sovyetleri tenkidimize benzer. Hiçbir büyük devletin kalkıp bir baska milletin içislerine karısmasını istemeyiz. Çünkü: Size özgürlük fetirivornz. demokrasi getiriyoruz. medeniyet getirivoruz .. dive bir bask3 milletin sınırlarını asan yabancı knvvetlerden havır yoktur. özgürlük de, demokrasi de, medeniyet de, vtrilmez . alınız. Ve arık sövliyelim. bu neden ile komünist Çin'i de, Küba'yı da vermeçe diiimiz varnıaz. Bn ülkelerden Çin bir afyon sömürgesiyken ve köleler iilkesıyken tenkid etmezdik de simdi dünvada söz sahibi bir devlet durumuna geçip açlık tehlikesini yendigi zaman mı tenkid edecejiz? Küba. Amrrikan kapitalizminin üömfirgesl iken seı çıkarmazdık da simdi millet olmak havsiyetini bnlunca mı tenkid edeceçiz? Her millet kendi rejimini kendi kosnllarına göre kendfsi tajin eder. Biz bngün Türkiyedeki petrollerimizle madenlerimize el atmıs olanları tenkid edivor ve dost iseler dostlnk sınırlanna çekilmelerini istivoruz. Amerikalıları tenkid deçildir bn Amerika'nın dün\aya ve bize karsı aldıfı tntuma tenkiddir. Eğer Rusya, Türkiyenin petrol ve madenlerine el atmıs olsa idi avnı tepkiyi ona karsı göstermiyecek bir Türk düsünülebilir mivdik? Bizim dâvamız Türkive dâvasıdır. Türkiyenin millî cıkarları dâvasıdır. Eger bu dâvavı elimize aldıgımızda karşımıza dikilenler AneloAmerikan kapitalizmi ise ne yapalım? Onları bırakıp halkımızın gözlerini baska taraflara çekmeğe mi çalısalım? Halkımızın kafasını yıllardan beri nynstumcn propagandayla yıkamaya çalısanlar, insanlarımızı yanlıs yollara sürüklemislerdir Otnrnp kendi millî dâvamızı acık secik ve pesin hükümsüz tartmasını öğrenmeliyiz. Adam çıkmıs : Petrnllrriniri millilestirmek isterseniz pişman olur^unuz.. diyor. "Bilmem'ki, sözlerimizin acılması Için daha baska ne »övlemeli? O K RASI ••«• T sini beklemek zornndadır. Bu ıkı onemli kaynagı memlekette kontrol altına alıp, dış imkânları da elinde bnlondnranlar fındığınuzı ve ıtytinyaflanmızı alıp almamak veya istediklerl fiyatla almakta kendilerini pek serbest bissediyorlar. Mahsullerimizi baska pazarlarda satmamız anlaşmalarla kısıtlandığı için buğday gelraediği zaman tütünö yiyemiyor, ne yapacajımızı şaşırıyornz. Kooperatif leşme yolu ile iktisadi demokrasi S. K. DEY Hindistanın Toplum Kalkındırma Bakanı doğruya bu gibi kararların etkısı altında kalan kuçuk toplumlara verilmesi lâzımdır. Demokratık değerlerın korunması için, muhtariyet sahaları belirli teşekkül çokluğu zaruridir. Böyle ademi merkeziyst usulü ile idare olunan ünıteler, demokratik lıderhğın yetistirilmesi ıçın okul vazifesıni de görebilirler Böyle teşekküllerın karakter itibariyle kooperatif olmaları lâzımdır, zira açık üyelik ve «bir kisiye bir oy» prensıplerine dayanan «Kooperatif*, iktisadî demokrasınin en hayatî sektorunu temsil etmektedır. ooperatif, küçük adama, hürriyet ve imkânı birlestirerek büyük çaptaki idare ve teşekkülün menfaatlerini temin eder. Birlesik bünyesı saiskân ve imarda ve mah«llî toplumların zaruri islâhatı ıçın gereken şartların temınınde, tesekkullerın ana temeh hâhne gelmehdir. ınal temeüeri zayıf ve imkânları az olan bir memleket, zarurî olan sanayi ve ticaret işlerinde hukumetın mudahale etmemesi prensibinden (liberalizmden) yararlanmama durumunda değıldır. Hayat standartlarının yukselmesı ve halk topluluğu için ımkânların arttırılması ancak plânlı bir kalkınraa ile temin edilebilir Hindistanın bes yıllık plânlarındaki amaç, ber vatandasa esit fırsatlar temin ederek, süratle inkişaf eden ve teknoloji bakımından gelismiş bir ekonomi ve âdil bir sosyal düzen sağlamaktır. Amaç kısaca, sıyasî demokrasınin elzem dayanağı olarak iktisadî demokrasınin ku IMALÂT NASIL GELIŞİYOR Türkiyede imalâtta •. 30.9 bir gelisme vardır. Mensncat endüstrigindeki gelişme »ayesinde kadınlanmız daha iyi giyinip, erkeklerimiı daha iyl siislenebiliyorlar. Çimento sanayii gökdelenlere ve dünyada mekân, ahrette lman deyip basını sokacak bir ev sabibi olma derdine düsmüs ve bofazından keserek bankaya para yatırmakta olan dar gelirli vatandas meskenine harç yetistirmekle çok mesguldür. Ipleri ve parçalan baskalarınm elinde olan traktör ve montaj sanayii ve bunun belirli aracıları gerçekten çok para kazanıyor. Rahat koltnklar, abajurlar, avizeler imal ediyoruz. Türk traktörü olarak tammladıgimız traktörün üzerinde bizden olan çok az şey var. Istanbal da kurulmns olan iiâç sanayii Avrupa ve Amerikadan ithal ettifi müessir maddeleri nişasta İle kanstınp hap imal ediyor. Sağlık Bakanlığımıı da bu hap ve ilâçları satın alarak doğn illerinde açlıktan kızamı|ın pençesine düşen masum çocuklanmızı sosyalizasyon metodlan ile iyileştirme çabası içinde. Ne mensncat endüstrisindeki gelişme. ne çimento sanayiindeki üretim artışı, ne de abajurlar ile yaylı koltnk imalâtı dojndaki ortamı detistiremiyor. Doğndaki insan, tohnmlnk buj dayı, ölecetfni bile bile yeme olanagı İçinde. Kendi ve havvanı sç. S Hindistanda Kooperatifleşme 195060 arasındaki on yılda Hind'standaki kooperatif cemıyetlerın sayısı 181 000 den 332.000 e ve üyelerinin adedı de 14 mılyondan 34 mılyona yuk'elmıştir. Hindistanın nüfusunun °°80 den fazlası köylerde yaşamakta olup esas geçım yollan ziraattır. Zıraatçılere hizmet etmek üzere, kredi, lüzumlu malzemeler ve dığer ihtıyaçları sağlayan, memlekette 212.000 köy cemıyeti mevcuttur. Bugun koylulerm takriben °i>75 i «hizmet kooperatifleri» nin hizmetlerınden faydalanmaktadır. Çiftçilere daha iyi fiatlar sağlamak amacıyla. alım satım kooperatıfleri kurmak ıçın faal bir program ele alınmıştır. Zırai ürünlerin ıslenmesı de yavaş yavas kooperatif sektorünce ele alınmaktadır. Bunlardan baska Hindistanda 30.000 kadar sanavı kooperatif mevcuttur. ütün bn köy seviyesindeki kooperatifler, muhtelif kooperatiflesme sektörleri için kurulan federal bünyeler içinde birlestirilmektedir. Her eyalette ılk alım satım cemıyetlerınin federasvonları olan yuk"ek alım satım cemıvetlerı bulunmaktadır. Milli seviyede halıhazırda 4 önemli tesekkul mevcuttur Hindistanın Milli Kooperatif Birliği, Millî Kooperatif Alım Satım Federasyonu. Mılli Kooperatif Şeker Fabrikaları Federasyonu ve Butün Hındi'=tan Toprak Kefalet Bankası Birli • ••• • >•• • ••• • ••« • ••• • •«• • ••« • ••• • ••• • ••• K TEMEL İHTİYAÇLAR lânı hazırlayanlar \e uvgulavanlar ile gerçekleri yasa>anların deSer ölçüleri farklı olduğu ve kendi insanlarımızdan cok. yabancı uzmanlara inanma alıskanlıjı içinde bulunduSumuz için hiz hu hakikati eöremi\or, kendi çocufcumurun ekmek ve pevnırındeıı cok A\rupanın pastasına katacaeı tındıeı. Amerikanın pipo tütününü düsünüvoruz. tste hızi kendi imkânlarımızı sırtüstü \ere \atırıp Amerikadan ithal edilen huedav ve ya£Ia beslenmpve. fındık iiretimini ' . 104. tütün üretimini de *ı :« çelistirirken tahıl üretiminde "'< 17.3 szaltmaıa itekleyen gerçek sebep budur. Münasebette bulundujumuz ileri memleketler ise üretim artıfı haline gelen bugday ile sova ya|ını bize satıp, kendi memleketlerinde yetistirilmesi mümküıı olmıyan zeytinvaçı, tütün, fındık. afyon ve çay gibi ürünlerimizi vok pahasına elimizden almavı \e daha sonra da size yardım ediyoruz divc kasılmavı gavet iyi basarıvorlar. Bu değerli ürünler eıılar için temcl ihtivaç maddeleri olmadı&ından bunları satın alıp almamak ve fiyat verip vermemek suretiyle Türkiyede hükiimetleri sıkıntıya sokmak, üretipiyi güç sartlar altında hirnalamak mümkün olmustur. P TEHUKELİ GELİŞMELER Türkivenın kalkınma hızı üzerinde yerli ve yabancı otoriteler fikirlerini söylemis bnlunuyorlar. Biz bu konuya ycter bilçiye sahip olmadıgımız \e esasen kalkınma hızı konumuz dısında kaldığı için değinmeyeceğiz. Fakat hir tarım mem leketi olan Türkiyede ipleri baskalarının elinde olan imalât sanayii • 30.9 bir ilerleme ve tarım • ise '• 1.6 bir gerileme kaydetmiş ve tarım sektorü içinde tahıl ve bakliyat üretiminde önetnli bir gerileme dikkati çekerken, endüstriel toprak ürünleri bütün fiyat sarsıntılarına rajmen belirli bir artış kaydetmis ise tehlike çanları çalmaya baslamıs demektir. ürk halkı artık midesinden yakalanmış ve temel ihtiyaçlarını karşılama bakımından uzaktan beslenen bir memleket haline girmis bulunoyor. Buna karsılık yetistirdigimiz ve ihraç ettitimlz birkaç kalem tâli ihtiysç maddeıini de avni tnemleketlere ve temel kaynaklanmızı kontrol ii altına almıs toplumlara satma zomninga içinde bulunuyornz. Bütün bu şartlan değistirmek ve artık maddelerini satmak için geniş malî imkânlarla pazar aravan sova ve buğday satıcılarmın elinden kurtularak, kendi kaynaklarımızla yetinmek ve yagımızla kavrulabilecegimiz günlere ulasmak çok zor olacaktır. Gerçeği ve işin zorlnğnnn anlayarak ikinci beü yıllık plânda temel ihtiyaçlanmızı öne almak. hiç değilse memleket çocuklarının se«ine yabanrı uzmanın raporu kadar deger vermek umutlu hir baslansıç olacak, belk) de bizi kurtaracaktır. B ijj Hindistan Farlâmentosunda Kurucu Meclisin çalışması rulması şeklind» ızah edilebıhr. İktisadi demokrasi, gerek anlam gerekse muhteva bakımından sosyalist duzenli bir cemiyet ile müsavidir. : Sosyalist duzenli bir cemiyetı .plânlarken Hintli plâncılaf," nazari olmaktan ziyade mutehakkım bir tutum takınmışlardır. Gaye, gerek umumî sektörün, gerekse özel ve kooperatif sektörün üzerlerine düşen rolü yerine getirecekleri karma bir ekonomi kurmaktır. eni plânlama kavramı gereğince, temel ve stratejik önemi haız bütün sanayılerin umumî sektörde bulunması kaçınılmaz bir sonuçtu. Zaruri olan ve ancak Devletin temin edebileceğı çapta bir yatınmı gerektıren sanayilerın de umumi sektörde olması gerekıvordu. Mamafih özel sektore, gelıştirip genişletebıleceği çok geniş bir saha bırakılmıştır. Plânlı bir ekonomi gereğınce özel sektöre, sosyal gaye mefhumu ve topluma tüm olarak taahhüdlerini yenne getirmesi gerektığinı ıdrak ederek hareket etmesı lâ zım geldiği fikri aşılanmalı ıdi özel sektörün intizamsız bir sekilde genıslemesı. iktisadi gucün birkaç şahsın elinde toplanmasına yol açabılir ve sivasî hurrıveti tehhkeve sokabilir. yesinde kooperatif hareketi her ortak yeni üniteye, taraflann muhtarıyetinı veya bütün bunyenın elâstikıyetini zedelemeden binkmış imkânlarının avantajlarını sağlar. Kooperatıf «ektorde, ıstihsal ve müstehUk teşekküller gibi. çeşitli tiplerde kooperatif tesekkuller arasında yakın bir munasebet kurulur. Böylece, her ıkı tarafın menfaatıne, istihsal edenlerle müstehlıkler arasında doğrudan doğruya bir bağ kurulmaktadır. Mal ve hizmet mubadelesıne insani bir unsur gırer, köy ile şehir bölgeleri arasında karsılıklı münasebetler te^ıs olunmaktadır. osyalizm ile demokrasi değerlerine bağlı bir plânlı ekonomide, kooperalıf git gıde iktisadi hayatın, ri/.ellikle zıraat ve küçük sulamalarda, kücuk sanayi ve ısçılikte, alım satımda, dağıtımda, tahsısatta, knvlerin elektrıklendirilmesinde, T ği TÜTÜN YENMEZ Kİ On, onbeş yıl öncesıne kadar hugday ihraç eden Türkive bugün dünyanın en cok tahıl ithal eden bir toplumu baline gelmis bulunnyor. Dünya literatürüne aç memleket örneçi olarak geçmiş olan Hindistan 400 milvona vaklasık bir nüfusu ile yılda 4 milvnn ton. 90 milvonluk Pakistan 1.5 milyon ton bugday ithal ederken. Türkiyemiz 30 tnilyon nüfusu ile her vıl bir milvnn ton buğday İthal etmekte ve bazı yıllar bu miktarın da asıldığı görülmektedir (3). Türkiyemiz bugünkü hali ile makinelerini harekete getirmek için petrol tankerlerinin, insanIsnnı çalıştırmak için buîdav «emilerinin gelrae •••• •••• Y S Çe'itli sektdrlerdeki kooperatif hareketinin ınkisafı henüz son derece ölçüsüzdür. Halihazırdaki ducumu tavin etınell «ve ekonominirr her sektöröntie ulasılması gereken amaçlar hususunda tavsiyelerde bulunmak üzere bir takım çalışma gruplan kurulmustur. Grupların raporları incelenip bir araya getirilince, Mosvalist duzenli bir cemiyette kooperatif hareketin rolü hakkında daha bariz bir fikre sahip olunacağı umulmakta dır. Bu da, kooperatif gelisme için Dördüncü Bes Yıllık Plânın hazırlanmasındaki temeli teşki! edecektir. SAYIN DOKTOR VE ECZACILARA MODERN ZAYIFLATICI * Tahlet Phendimctrazine 25 mg. Thidmine 3 mg. Pyridoxine 1 mg. Formülü ile tekrar piyssaya arzedilmiştir. AKSU Lâboratuvarı Çemberlitas IST. YARIN Toplum Kalkınması ve Sosval Demokrasi PLATS (1) Cumhuriyet gazetesi, 22 Nısan 1965. (2) National Development Efforts, United Nation. 1963. (3) Baade, Fritz, Dunya Gıda Kongresıne sunulmuş rapor, 1963. SANAYİDE VERİHIN ÖLÇÜLMESİ Engin ÜNSAL ISTANBUL TICARET ODASINDAN Anlaşmah memleketlerden. amyant (Asbestos>, pık, ham çinko vc alaşımlan talep erîen mensuplarımızın 28 Mıyıs akşamına kadar Sanayi Şubemize müracaatları rica olunur. (Basın 7884'5898) ••^•••••••••••••••••••••••••2 Reklâmcılık 2045/5908 Kooperatif Sektörün rolü Teklif İsteme İlâıtı Tiirkiye Selüioz ve Kâğıl Fab. Işletmesi Genel Müdürlüğiinden İZMİT 1 Bolu, Adapazarı. Kastamonu. Ankara, Amasya, Giresun ve Trabzon Orman Baş Müdürlükleri mıntakalarından 1965 yılı tahsisi olarak mübayaa edilecek kâğıtlık Göknar Lâdin oduniannın İzmite nakli için 7'6 1965 günü saat 17.00 ye kadar kapalı teklif alınacakür 2 Şartnameler Tzmitte İsletmemizden. ayrıca Tstanbul; Ankara, Bolu, Kastamonu. Giresun ve Hopa İrtibat Bürolarımız ve ilgili Orman Başmüdürlüklerinden bedelsiz olarak temin edilebilir. 3 Işletmemiz ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. (Basın 8524'5912) ••«••••••BBBaBHEBBP^BBBaBaaaaBBaaBaaBaaBBBB» S endikaların ücret politikaları ile çok yakından ilgisi olan bir konu sanayide verimin ölçülmesi meselesidir. Bagün gelismis ülkelerin •endikaları topln sözlesme masasında ücretlerle ilgili isteklerini belirli bir i* kolunun yıllık verim satışına dayandırmak yoluna gitmektedirler. Ellerinde kesin bilgi ve istatistiklerle işkoln veya isyerl verimini ortaya koyan sendikalar karsısında işverenin körükörüne direnmesi ortadan kalkmaktadır. Ço|u kez istatistiklerin sıhhati konusnnda münakasa yapılır ve ortaya dökülen bilçilerin doğruluiu kabul edildikten sonra bn verim srtışının isçiye nasıl aktarılapağı konusn tartıfilır. Ortaya konulamıyor Sanayide verim artışı ya da ışçi verimi ile ne snlatılmak istenir? Son zamanlara kadar verimi tanımlayan ölçü olarak işgücünün saat başına verimi esas alınıyordu. Fakat bn ölçü bugün değisen teknoloji karsısında önemini kaybetmiştir. Çünkü Işyerinde üretim çalısmalarına katılan ve işçi niteliğine sahip olmıyan kişilerin sayısı artmaktadır. tşyerinde beyaz yaka isçilerinin, a'astırma nzmanlannın sayısı üretim çalısmalarına bedenlerl ile katılan işçi sayısma oranla daha hızlı artmaktadır. Ayrıca bedeni ile üretim çalısmalarına katılanların oranı üretim sonncnndaki artıslara kıyasla devamlı bir düşme çöstermektedir. i ütün bunlann dısında üretime bedeni ile katıI lanlann saat basıns verimi, teknik gelisme, teknik egitime önem verme gibi sebeplerden devamlı olarak yükselen bir eğri manzarası arzettiğinden, üretime katılanların toplamının verimi gerçek bir doğrnlukla ortaya konulamamaktadır. Bazı iktisatçılann da belirttiSi gibi işgücünün saat basına verimi sadece sınırlı bir verim ölçüsü olabilmektedir. Gerçek verim ve artışını dogrn olarak hesap edebilmek için üretim çalısmalanna •ablt vey» döner sermaye katmalarını da eklemek terekir. Böyle bir yol genel olarak verim artıslannda çeşitH unsurlann oynadığı rol ve artışa etki •rsnlannı ortaya kıyacaktır. Herhangi bir isyerindeki verim endeksi çesitli iebeplerden ynkanya doçru bir kayma gösterebllir. Bu sebepleri söyle sıralayabiliriz: A tşyerinde teknik değişiklik yapma ve ser Teksif Araştırma Burosu Müdürü maye miktarını fazlalaştırma, Q tşyeri idaresini ve isçinin çalışma metodlarını geliştirme, Q Kullanılan ham madde kalitesinin pazarlama metodlarının değistirilmesi, Q Verimi düsük olan isyerinden veya iş kolundan verimi yüksek olan is verine veya is koluna aktarma vapmak, Q Verim seviyeleri farklı olan sanayi kolları mâmullerine karsı olan talep seviyesindeki değismeler. Sanayide verim artısının hesaplanması hem isvereni, hem isçi sendikalarmı ve hem de devleti ilgilendiren bir konudur. tşveren yıllık isyeri projeksiyonlannı işyerinin verim dnrnnrona göre ayarlayacaktır. tsçi sendikalan verim artışı eiasma dayanar«k üyelerinin üeretlerinde bir fazlalık elde »tmeye gayret edeeeklerdir. Devlet ise plSnlı kalkınma çabası içinde degişik lektSrlerin ülkenin ekonomik ğelismesine ne derece yararlı oidnta konnsunda bilgi sahibi olacak, plânda on» göre deîisiklik yapacak ve verimi yüksek sahalara yatınmı fazlalaştırmak ya da yatınm potansiyelini baska sahalara kaydırmak firsatını elde edecektir. mumî sektör bundan baska, merkeziyetleştırme>e, gıuplasmaya ve iktisadî mekanızmasının kontrolüne de yol açabıhr. Umumi ile özel sektörler arasmda muvazene unsurunu ancak toplumun iktisadî ve | sosyal refahına önem veren ge ' niş bir kooperatif sektör sağlayabılir ' Demokratik ve esıtlık esasına gore ıktisadi gelisme tek tipte bır tesekkul ile sağlanamaz Siyasi ve iktisadî gücün genış bır sekilde yayılmıs olması. iktisadi ve siyasi kararlara varma hakk'nın. buyük ölçüde, doğrudan Ü KULELİ ASKERILISESI Komutanlığutdan Bildirilmiştir 1. 1965 • 1966 öğretim yılı için Kuleli Askeri Lisesınin her Uç sınıfına da ortaokul mezunlariyle lise veya muadeleti tasdikli özel lise ve kolej öğrencileri arasında yapılacak müsabaka sınaCT ile öğrenci aılnacaktır. 2. Aday kaydına mesai saatleri içinde 1 Haziran 1965 tarihinde başlanacak ve 20 Temmuz 1965 günü akşamı son verilecektir. Dilekçe ve lüzumlu belgelerin en geç bu tarihte Çengelköy Kuleli Askerî Lisesi Komutanlıgı kayıt ve kabul Başkanlığında bulundurulması şarttır. Posta gecikmeleri gözönüne alınmaz. 3. tsteklilerin bulunduklan yerlerdeki Askerlik Şube Baskanlıklarma veya doğruca Okul Kayıt ve Kabul Komisyon Başkanlığına başvurarak daha iazla bilgi fthnaları mümkündür. ADAYLAKIN: ÖgTenime ara vermemiş olmalan, Gireceği sınıfta kalmış olmaması, Bütünlemeli bulunmaması, Fikrî. ruhl ve bedeni yapısı sağlam olmak, askert ve sivil okullardan sağlık sebebi ile ayrümamış buluna mak. bu hususu askeri hastane sağlık kurulu raporu ile tevsik etmek, e Lise I e 1949. Lise II ye 1948 ve lise III e 1947 dogumlular kaydedilır. Yaş düzeltmesi yaptırmamış olmak lâzımdır, yaptıranlann düzeltmeden eri'elki yaşlarına göre islem yapılır. 5. Seçme imtihanları 5 10 Agustos tarihleri arasında yalnız Çengelköy Kuleli Askeri Lisesinde aşağıda gösterildiği sekilde yapılacaktır. a 5, 6, 7 Ağustos 1965 günleri mülakat ve beden eğitiml b 9 Ağustos 1965 pazartesi edebiyat saat 09.00 • 12.00 (yazılı), 9 Ağustos 1965 pazartesi yabancı dll 14.0017.00 (yazılı), c 10 Afustos 1965 salı matematik 09.00 12.00 (yazılı) 6. Adaylann gelis gidiş ve tstanbuldaki masrafları kenrlilerine aittir. 7. ADAY KAYDI İÇİN GÖNDERİLECEK BELGELER: a örneğine uygun dilekçe, b Nüfus hüviyet cüzdanı veya (noterden tasdikli surofi) c 6 adet vesikalık fotoğraf. d Aşı kâğıdı e lyihal kâğıdı, t Okul belgesi, g Veli muvafakat kâğıdı (Muhtarlıktan tasdlklO h 8 adet (50 kuruşluk posta pulu) (465 Basın: 8536 5910) 4. a b c d Eczacı NTJB KÖPEÜLÜ ile Asistan Dr. Jur. SAMİ ONURSAL Nişanlandılar Istanbul 23 5 1965 J Cumhuriyet 5919 ••••••••••«•••••>«••• SOSYAL SiGORTALAR KURUMÜ 1 Kurumumuz Istanbul Sağhk Tesislerınin ıhtiiaeı bulunan; 22860 Kilo Beyaz Sabun 8005 Yeşil Sabun 17680 Arap Sabunu 18510 Soda 6300 Toz Sabun Idarî ve evsaf şartnameleri esasları dahilinde kapalı zarf usulü ile satın alınacaktır. 2 Satınalma işi 11. Haziran. 1965 cuma günü saat 15.00 de Beyoğlu Balıkpazan Kalyoncu Kulluk Caddesi Mallı Handaki Müdürlüğümüz 2 No. lu Satınalma Komisyonunda yapılacaktır. 3 Mevzubahis ihtiyaçlara ait idari ve evsaf şartnamesi, her gün mesai saatleri dahilinde bedelsiz olarak 2 No. lu Satınalma Komisyon Başkanlığından temin edilebilinir. 4 tdarî şartnameye göre hazırlanacak kapalı zarfların engeç ihale saatinden bir saat evveline (Saat 14.00 de) kadar makbuz mukabili 2 No. lu Satınalma Komisyon Başkanlığına verilmesi veya belirtilen gün ve saatte Komisyonda bulunacak sekilde posta ile iadeli taahhütlü olarak gönderilmesi, 5 Postada vâki gecikmeier kabul edilmez. S Kurumumuz artırma, eksilhne ve ihale kanununa tâbi olmadığmdan ihaleyi yapıp j'apmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. (Basın 8250/5901) m Istanbul Satınalma Nüdürlüğünden B I Syle önemli bir konnda ülkemizde hemen heI men hiç bir olumlu çalısma yapılmamaktadır. Bn konnda ça,lısmalar yapmak üzere bir Bakanlıklararası prodüktivite merkezi knrnlmnstur. Merkezin çalısmaları henüz hazırlık safhasındadır. tstatistikî bilgiler verememektedir. Bn merkezde Türkts'i ve tsverenler Konfederasyonnnn temsil eden elemanların da katılması ile is kollarında verimi ölçen özel bir büronnn knrnlması çok yerinde bir davranış olur, kanaatindeyira. Bugün verim artısına dair çalısmaları ne isverenler, ne de sendikalar kendi başlanna yapabilecek güçtedirler. Bn knrnluslann topln cözleşme masasında münakasa konnsn edebilecekleri ve aynı zaraanda ekonomik kalkınmayı düzenlemekle «ornmln knrnllara ısık tntacak bilgilerl karsılıklı dayanışma içinde hzzırlayabilmeleri Türkiyede isçi ve işveren münasebetlerinl daha rasyonel bir duruma getiren Snemli bir adım olacaktır. B Sonuç ÇOCUK \ PUBRÂSI, ertev İlâncıhk: 6770/5907 PIYANGO TEHIRI 19 Mayıs 1965 tarihinde çekilecek olan, Zar« Orta Derecell Okulları Yaptırma Demeğince tertiplenen Eşya Piyangosu ceki11si 29 Ekim 1M5 tarihine ertelenmıştir ••••••••••••••••••••••«•«••••••••••••••IB' ::::::::::::::::.:: Cumhuriyet 5903 ••••••••••••••»••••••••••••••••••a»»»!»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear