Catalog

i^ i. •&• # i s SAHİFE İKİ CUMHURİYET 25 Mart 1965 "MUCAHIDIEKBER HABİB BOURGUİBA artaca'daki Cnmhurbaşkanlıgı sarayında, yeşil rengin bâkim olduğn orta büyüklükte güzel blr çalışma odası vardır. Peneerelerinin denize baktığı bn odadaki şöminenin üstünde, Szel surette çerçevelenmiş bir belge görürsünüz. 28 Nisan 1937 günü Fransız polisi tarafından düzenlenen bu polis fişinde, yüzünde maddi ve mânevi ıstırabın bütün işaretlerini tasıyan bir resim bnlnnmakta ve altında da, Habib Bourgniba adındaki şenç bir avnkatın işlemiş oldufu sayısız ve birbiriyle ilgisi bnlnnmayan «nçlar sayılmaktadtr. Bn suçlar, bir insanı en kısa lamanda idam Behpasına çötürecek niteliktedir re esasında da, bu polis fisi de bn amaçla dülenlenmistir. Nitekim, bn genç avnkat bir hafta süre ile her an idam sebpasının altına çagnlmavı beklemiştir. Bn olay, töraürgeciliğe karşı açılan millî mücadelelerin tipik trajedisidir. Zafer her zaman millî mücadelelerin olmuştnr. Tnnustaki Fransız sömüreccilifi de bnnun istisnasını teşkil etmedi ve bn olajdan asagı yukan yirmi yıl sonra, bngün milleti tarafından kendisine «Müeahidi Ekber» adı verilen bn genç avukatın liderliğinde Tnnna millî bagımsızlığına kavuştu. Do£n Afrika memleketlerinl «iyaret eden Türk iyi niyet heyetinin bir üyesi olarak 13 subat gabahı kendisiyle karsı karsıya geldiğimiz laman, Başkan Bourçniba'nın beyetimize ifade ettiği ilk nokta, Büvük Atatürk'e karşı dnydnğn derin ve sanıimî taavranlıktı. Millî baçımsızlık ve sömürgeciliŞe karsı savaş yolnnda ilk mücadele bayragını Atatürk'ün ve Türk Milletinin açmış olduğunu ve Türk millî hareketinin de kendisi için ilk ümit ve cesaret kaynağını teşkil ettiçini söylerken, ifadesi, samimiyetin bütün İşaretlerini tasımaktaydı. Dost ve kardeş Tunng Milletinin «Mücahidi Ekber* i, daha öğrencilik yıllarıııda milli tnücadelemizin çetin safhalarını ve ondan sonra da Atatürk reformlarını büyük bir ilçi ve heyecanla izlemiştir. İyi niyet heyeti olarak geçen ocak ve snbat svlarında Doğu Afrikanın 12 memleketinde temaslar yaptık ve birçok resmi kişilerle görüstük. Genç Afrika memleketlerinin dinamik liderleri ile tanıstık. Sanırız ki, bu önderlerden Czellikle üçü. hemen istisnasız herkesin dikkatini çeken üstün vasıflara sahip bnlunmaktadır. Bunlar, Malawi Basbakanı Dr. Kamnzn Banda, Kenya Cnmhnrbaskanı Jomo Kenyatta ve Tnnns'nn «Mücahidi Ekber» i Habib Bourgniba'dır. Bnfiçlider birbirinden farklı karakterlere sahip olduklan ve gerek kendi iç meselelerine, %«tek çesitli dünya meselelerine farklı açılarla baktıkları halde, her üçünün de belirli ortak noktaları, gerçek devlet adamlıği niteliğine sahlp bulunmaları ve meselelere üstün bir seviyede ve milletlerine yararlı olacak bir gerçekçilikle bakmasmı bilmeleridir. Tnnus Cnmnurbaskanı Habib Bourguiba, bu realist, gerçekçi devlet adaralıgının «on örnegini, Kahire Bonn münasebetlerinden dogan bnhranda gösterraiştir. Gerek Tnnus, gerek Kabire, îsrael ve Filistin meselesinin bir noktaya kadar olan kısmmda birleşmektedirler. Tnnns'a göre, f m e l meselesinin temel noktası, herhançi bir devletin bn memlekete silâh sevketmesi ve onn •il&hlandırmamdır. Arap dâvası için önemli olan, Israel'in silâhlanmasını önlemektir. Bn sağlanırM, tsrael meselesi «erçekçi metotlarla, adım »dım bir çözüme jrötürülebilir. Son Kahire Bonn bnhramnda Batı Almanvanın tsraele silâh •evkinin dnrdnrnlması, Arap dâvası için ve bütün Arap dünyası için bir zafer olmnstnr. Fakat Kabire'nin, isin bn safhasından sonra bn bnhrana vfrmiş oldnğn birım, Arap dâvasının dısma çıkmts ve meseleyi tamamivle Kahire ile Bonn arasındakl ikili miinasebetlerin dar çerçevesi Içlne sokmnştnr. Baskan Nâsır, Batı Almanvanın Îsrael ile diplomatik münascbetler knrmasını bir mesele haline getirmis ve bn meseleyi bütün Arap dünyasının bir dâtası şekline sokarak, bü Prof. Dr. FAHIR H. ARMAOĞLU tün Arap memleketlerini de kendi arkasından sürüklemek istemiştir. Işte Tnnns'nn ve onnnla birlikte Libya'nın ve bir dereceye kadar da Fas'ın paylaşmadıklan görüş bndnr. Çünkü fsrael'in baska devletlerce tanınmasımn Filistin meselesi üzerinde etkili bir rolü yoktnr. Dofn Blokn memleketleri ile bizatihi Afrika memleketlerinin pek çogu tsraeli tammışlardır. Arap memleketleri bnnn şimdiye kadar bir mesele haline getirmedikleri halde, Batı Almanyanın tanımasını bir bnhran haline getirme yolnna gitmektedirler. Böyle bir tntnm realist olmadığı gibi, eğer her Israeli tanıyan devletle münasebetler kcsilirse, Arap dünyası kendisini yalnıı bırakmaktan ve tsrael karşısında kendisini izole etmekten baska bir şey yapmamış olnr. Şn halde Kahire, Arap dâvasına yararlı olmıyan bir yoln seçerek Bonn ile mfinasebetlerinl bozarss, difer Arap devletlerini arkasından sürüklemeye hakkı yoktnr. Kendi ikili mflnasebetlerini, bütün Arap dünyasınm dâvası İle kanştırmamalıdır. tsrael konnsnnda Türkiye ile Tunuı arasında bazı esaslı noktalards görüş syrılığı olsa bile, Tnnns'nn, Kahire'nln bn tntnmn karşısında benimsedi|i görüşün, tüm anlamı ile gerçekçi ve gcrçekten diplomatik InceliŞe sahip blr görüş oldnğnna süphe yoktnr. Başkan Bonrgniba'nın dış politikasının Szelliklerinden biri de, ban Afrika ve Arap liderlerinde görSldüğündn aksine, lüzumsm heyecanlardan ve zararlı sabırsızlıklardan nzak kalışı ve meselelere, kıs» vfideli yararlar yerine. nznn bir perspektif içinde bakışıdır. Tnnns bngfin baglantısız bir devlet oldnğn halde, bn baçlantısızlık, blr menfilik ve çatısma politikası seklinde gelismemiş, her şeyden önce Tnnns Milletinin yaranna olarak, yspıeı ve pozitif bir davranış seklini almıştır. Sanırız ki, baçımsızlıgını yeni almış olan birçok Afrika ve Asya memleketlerinin basını saran heyecan dnmanı içinde, açık ve seçik olarak takdir edilemiven gerçekçi Tnnns politikasının esası bndnr. Her seyden önce meselelerin derinine inerek, esası kavramak «mretiyle nihaî yareıva varmavı prensip edinen Tunns politikası, Kıbrıs meselesine de avnı acıdan bakmaktadır. «Mücahidi Ekber» in 13 subat eiinlü konnsmamızda Kıbrıs konnsnnda bize belirttigi görüşü bnrada açıklamaya yetkili deŞiliz. Yalnız şn kadarını sövlemekle yetinelim ki, bn jörüs, Kıbrıs anlaşmazhgını bütün nnsnrlan ve tüm gerçekleri ile kavrayan, tahlii eden ve bnnnn sonnnda da gerçek radikal çSzfim yolnnn görmüs olan degerll bir gSrüştfir. Türkiye İle Tnnns arasındakl her eeşlt münasebetlerin simdiye kadar arzn edilen sevlyeye nlasmamıs olması Uzücüdür. Halbnkl Türklyeye ::: ve Türk Milletine bir kardes ve dost olarak bakan Tnnns ile memleketfmTz arasındaki müna . sebetlerin eelîsmeslni ve vakınlasmamn, yfirek;'^ lerdeki mânevi alandan çıkarak fiiliyatta daha da artmasını sajlıvacak pek çok ortak unsnrlara sahip bnlnnmaktayız. Memleketlerimizln Szel dnrnmlan dolayısiyle mevcnt hirkaç görös aynIıfı yerine, sayısi çok daha fazla olan ortak noktalanmız fızerine egilirsek, verimll bir gelişmenln kapılarmı daha kolaylıkla açmış olnrnz. Afrlkaya dofrn açılmanın ilk adımlannı atmaya baslıyan yeni dış politikamızda Tnnns'nn ve Baskan Bonrçuiba'nın önemli ve özel bir yeri olacaktır ve olmalıdır. Tnnns Türkiye yakınlasmasının bir «rerçek haline eelmesi, bizim bakımımızdan, sadece Afrika politikamız için deSil. lâkin flzellikle Arap dünvası karsısındaki politikamız icin de eayet önemlidir. Bunnn dısında, ortak bir kültür çeçmisine sahip bnlnnan memleketlerimiz arasındaki kültürel mübadele ve temasların buçünkünden çok daha yukan bir seviyeye çıkarılması da, hem Tunns ve hem bi7İm için gereklidir. Baskan Bonrgniba'nın Türkiyeye yaptıçı bu ilk liyaretin yeni bir devri nrması, yörekten dilek ve ümidimizdir. K • ••l «tWWWBVV**VV«l^««'"' H H B V««^w^^v« 1 1 1 1 1 1 IIIIIHIIIIIIIO"" *!" ! " •••••••••••«••«a** ••••«!••••>•••• • 1 r Ihracafçısı A CHIMIMPORT Bucarest Roumanıe 10, Bd. Republıcii B. P. 525 Tel. 16 06 36. Telex: 184 et 185 Telegr: CHIMIMPORT • Bucarest Deterjan ve sabunların terkibine jfiren . üstün kaliteli bir aktif madde: ROMANYA MALI TRIPOLYPHOSPHATE DE SOUDE min 90 % Na5 P 3 0 1 0 ( 5 6 % P 2 0 5 Çabuk fa/fgrf edinmek içm muracaat: f?OMANYA TİCARÇT ATE5ELİĞI Sıras»tvil«K Caddesi M3/147 rrtihadi Milli Han Kat: 4 tstanbul Beyogiu (Telefon. 44 82*1) (Basın 4221/330) TRAŞTAN SONRA... TARR TARR kullanmakta ertesl gDn daha* tahat traj olur. sunuz. TARR ile slvllcaler usturanın ate?l V8 cilt gerginlikleri tamaman kaybolur iOM/ Kaâıkfiy vapurunun lüks mevkii. Gemi palaman yeni ç8«müş. Haydarpasa dalgakıranı yanından süzülüyor. Hava yüzde altmıs beş flkbaharla dolu. Salon sigara dumanı. Bir köşede iki kisi, sıtma görmemis sesle suradan buradan konnşnyor. Çevredekiler onlan dinlemek zorunda. Sismancası : Eh, Kadıköyün safası baslıyor... Simdi nerede ikamet bnynrnyorsnnnz beyefendi? Memuriyeti bıraktıktan sonra Kalamıs'ta söyle basrmm sokacak bir kösk aldık. Sonra da tiryakisi oldnk Gerçi Topafacında da bir apartımancık var ama bizim hanım da ben de yerimizden kımıldanmaya niyetli degiliı. Sigara? Tesekkür ederim knllanmam. Arasıra yemekten sonra blr ISMAIL CEM tane vakanm. Ne divordum? Bendeniı Ankarada memnriyette iken tstanbula çelis bir Tevk olnrdn. Şimdi KadıkByden geçiş «yni ferahlıfı yaratıvor. Bueün bir arsa meselesi için Lâleli'ye fitmek icabetti de Komisyoncum telefon etti. kelepir düsmüş. Pivasa nasıl? Dü«iik. Miliet parasını saklıyor. Enayi mi herkes!en fazla kârı yapmak ister. 2. maddelennin yapımıdır: Mutfak «Gelismiş» ülkelerin «Geliştiren» Elindeki çazetcyi açıp bir fıkra gösterir : Dünya Savaşından önce az gelişeşyası, giyecek, içecek v.s. gıbi. ülkeler olması gerektiği, bunla Okudunuz mn? miş ülkelerde bu şartlar fazlaYabancı sermaye, yukanda sırın vereceği yardımlarla fakır sıyle vardı. Yabancı sermaye, az ralamaya çalıştığımız şartlardan memleketlerin kalkmacağı çeşitli Komünist eazetesi! gelişmişlerin kaynağından istifaötürü az gelişmiş ülkelere pek iktisatçılar ve politikacılar tara Ben her çün inat için hakalım ne vazmıs dive oknrnm. de etmek; ürünleri diğer ül faydalı olmamakta, bir çeşıt söfmdan ileri surülmüştür. «Dış Ama buçün kanım tepeme çıktı. Olnr iş değil, hOkflmet bnnlara kelere, veya bizzat kendi memlemürgecilik anlayışı içinde, vakit yardım» ve «Yabancı sermaye» müsaade ediyor. ketinde »atmak için buralara gecikmeden kazanç sağlamaya az gelişmişlerin kalkınması konu tsçivi tepemlze çıkaracaklar. yerleşti. bakmaktadır. Nitekim «Milletlersunda üzerinde çok tartışılan bir Bizim Modada hir insaatımız var. Nerede o eskl Isçller? arası Hayat» dergisı, nısan 1962 meseledir. Bir görüşe göre, kalBu tur yatınmlar az gelişmişHepsi h>rer havdnt olmus. Bana sorarsanız Knzlu'da ates edensayısında, Amerikan istatistıklekmmanın «müteharrik nnsnrn» lerin guçsuz pazarlannı değıl, lerin elleri dert «örmesin Hâdise biiyüyebilirdi. Ders olor! rine dayanarak. yatırılan sermaancak yabancıların vereceği para dunya piyasalarını hedef tutuyenin azamî amortisman süresinı olabilir. Beriki basını sallar : yordu. Sömürge, üretiminin belir sektorler itıbariyle şöyle gösterZannımızca az gelişmiş ülkeleli bir ürüne yöneltilmesinden Ders olnr. ders olur. Simdiden biraz hacamat olmazsa Ilemektedir: (4). rin, sermaye biriktirmek için (Brezilyada kahve, Kübada şeride daha kötü olabilir. Amortisman süresi ileri sürülen bu çareyi de dık ker, Cezayirde üzüm v.s.), kayVapur Saraybnrnn açıklarında. Balıkçı kayıklanna bakarlar. Yatırım Düşük Yüksek katle incelemeleri gerekir. Zira, naklannın tükenmesinden ve Balıfa çıkar mısınız arasıra? konusu riziko riziko yabaneıların vereceği para kalkârdan aldığı payın küçüklüğün Acırım havvanlara Bizim bir balıkçı Röstem var. tyi çokmmayı sağlamıyacak bile olsa, den ötürü zarar görürken, yabanrnktnr. Canlı canlı eetirir. Bakamam. Hemen mntfata yollanm. yerine göre yardımcı ya da yıkıcı Büyuk kimya cı şirketler bu yatmmlardan asbir unsur olabilmektedir. 2 yıl tronomik kazançlar sağladılar. Bizim hanım da havvanlara diiskün. tnan olsnn yirmt tane sanayiı 5 yıl 2 yıl Petrol sanayii 4 yıl kedi beslivor. Her eün kasantan ciSer vetistiremivornz . Ha elYabancı sermaye, yukanda sö2 yıl Kâğıt sanayii 4 yıl ter dedim de aklıma jeldi. Et fivatiarı ;ene artacak diyorlar. zünü ettiğimiz amacından ötürü 2 yıl llâç sanayii 4 yıl tkinci Dünya Savaşından sonra Et yüzü eörmemisler et yfmeSe baslanıa elbette fiyatlar ış yardımın ne derece mute3 yıl Metalürji 6 yıl yön değiştirdi ve az gelişmiş ülartar efendim Arz talep meselesi. Bize ticaret mektebinde okntber bir şey olduğu ülkemiz2 yıl Bova 5 vıl keler yerine gelişmişlere gitmeye tnlardı de çok iyi bilinir. Amerikadan Gorüldüğü gibi, yabancı serbaşladı. Bunun belirli bir kaç seveya Konsorsiyum'dan aldığımız Bir Arap bacı elinde beşaltı yaşlarında bir çocnkla ftçtr. maye gücümüzün az gelişmişlebebi vardır: her yardım âdeta milli bir zafer Göz kırpısırlar : rine çok küçük çapta gelmekte, Az gelişmiş ülkelerdeki yatıgibi halk oyuna sunulur, bunu Q Gündüz feneri! gelen en kısa zamanda kazanç rım alanları îkinci Dünya Savaalabilmek için dostlarımızın aya Pek severim. Bizde bir tane ortalıga gelen var, arasıra tasağlamak amacı ile çoklukla ülşına doğru artık tükenmeye başğına kadar giden ilgililer dönuşkenin gerçek menfaatlerine aykılırım; bnnların çözü beyazdadır. lamıştı. Yabancı sermaye, yeni lerinde kıvançla başarılarını ankırı şekilde işletilmektedir. Yani, Amerikada yörüyflse eecmisler .. yatınmlar yapmaktansa, eski yalatırlar. Bu tür haberlerde ve dışarıdan gelen para az gelişmiştırımlarını muhafaza etmeyi, aydemeçlerde yardımın sartların Birader onlar da otnrdnkları yerde oturmnyorlar kl... Ben lerin sermaye bırikimınde ve kal nı kazancı devam ettirmeyi uydan asla söz edilmez. Türkiyenin levazım müdürü iken bir hevetle Amerikaya (itmiştim. Bnrakınmalannda önemli bir unsur gun gördü. 1965 yılında ödemesi gereken dan konusması kolav Sokaklar Arap dolu. Bir tüne iki tane... olmamaktadır. horçların tutarı (213 milyon do Q Ikınci Dünya Savası sonrası, Fh. olnr. Ya müvonlarcası? Bir kere hıı harılar nis pis kokar. Bu yabancı sermayenin siyasî lar ve 120 milyon T.L.) ile bu pasömürgelerin uyanmaya başlaBilmem ne isterler? Dünva tersine döndü. Afrikadaki yamyam bir baskı aracı olma tehlikesi ise ranın faız olan bölümü (27 m. dodıklan donemdir. O günden bu başımıza cıkaeak neredeyse... daima vardır. lar ve 81 m. T.L.) acıklanmamıs yana çeşitli az gelişmişler ülkele Mo«kova kıskırtıvor. olsaydı, yardımın iktisadî şart'arındekı yabancı sermayeyi mılH Ticaret anlasmasına ne dersiniz? rı daha bir süre dikkati çekmilestırdi ve imtiyazlarını sınırladı. Daha pek belli defil. Tatlı isler çıkabilir. Bizim Hayrl var yecekti. İlk taksitin bu yıl öde Bu eğılım sömürgelerin bağımya .. Kırımlı Hayri. Onnnla nivetliviz. necek olması meselenin Türkiyesızlıklarını kazanmaları ile doğde de tartısılmasına yol açtı. Ticaret iyi de költürünü almasak... muş, her yıl biraz daha artmış; \ z gelişmişlere dışarıdan giren Ucnz malzeme varmıs. Ben biriki temas yaptıra. Bizim yabancı sermayenin aradığı «em* » v e dışanya çıkan tüm paraHayri Kızıl Çinden dolmakalem eetirtmiş . İyi vnrdn. niyet» e zarar vermistir. nın dökümü yapılmıştır. örnek Sismancası çeyirlr : Q Kapitalizmin uluslaratası bir olarak, 30/3/1964 tarihli Newsşekilde büyümesi ve gelişmiş ülweek dergisinin Lâtin Amerika Bizimkiler nmaldufn flbi çıkmadı. keler arasında iktisaden birleşile ilgili olarak verdiği rakam Beklemek lâzım. Benim de Ankarada birkaç lsim var. ış yardımı veren ve alanın mek fikrinin doğması, (Ortak Pa lan alalım: Vapnr yanasır. Kalkarlar. Sismancası : yaptığı tanımlama ile, Birle?zar, v.s.) sermayenin kendisi için 19501961 yılları arasında Lâtın SofSr beni bn tarafta bekliyor. Senl de bırakayım. mış Mılletlerinki birbirine uymaiyi bir pa/ar pulacağını tahmin .»..Arahava binerler. Aırverika ülkelerinın tümüj^ dıö»ktadır. B. 1İ,. dış yardınu çöyettjği oirr dîŞer çelijniiş ülkeye Hnanü Ankarada İken bizim dairede çalışırdı. tyi çocukşandan, her yıl ortalama olarek le anlatıy«9£<* «Dış yardım, dev yöneimesînVyToîfSıçYmştır. Bu serr tur. Cıkınca'yanıma aldım. Ne var ne yok Hfisnü? 2,3 miiyar dolar gırmiştir. (Asletler ve devletlerarası knrnmmaye akımı daha çok AmerikaSoför : keri yardım, hibe, kredi ve serlar tarafından verilen; askeri a dan Avrupaya; küçük ölçüde ise maye seklinde.) Aynı süre ıçın Satlıjhmz beyefendi. Bizin» gecekonduya gene karakoldan maçların hizmetinde knllanılmıbir Avrupa ülkesinden diğerine de, bu ülkelerden yardımı yapanmani olmaya çalışıyorlar. Bitiremiyoruı... yacak olan, çok nznn v&deli ve olmuştur. örneğin, Amerikan olara her yıl 1,3 milyar dolar Brn telefon ederim. çok düşük faizli kredilerle hibe tomobil lanayii; Taunus, Opel (borç taksiti, faiz, kâr olarak) Ve araba hareket eder. olarak verilen paralardır.» gibi isimler altında Avrupada geri gitmiştir. Bunun yanı sır» «Yardımı» veren ülkeler iıe kıyerleşmiştir. Bu »enmaye akımı Lâtin Amerik» ülkeleri, her yıl sa vâdeli, yüksek faizli kredileri, son yıllarda öylesine hızlanmışgelişmişlerle yaptıkları dıs ticabelirli bazı malların ahnması tır ki, Gn. De Gaulle bile Franrette 1,1 milyar dolar kayba uğşartiyle verilen borcu (Ihracat sız ekonomisinin Amerikan hâkirayarak, 10 yılın dıs iliskilerini garantisi); özel şirketlerın yatımıyetine gireceğinden korkarak 1 milyar dolarlık bir ziyanla karımlarını ve askeri yardımları bunu önlemenin çarelerini arapamıslardır. hep bu «yardım» anlayışınm içimaya başlamıştır. Dıs yardım ve yabancı sermane sokmaktadırlar. Yardımı a yenın en fazla ıtibar ettiği Lâtin lan ülkenin ilgilileri de başarılaAmerika ülkelerinın bu durumu rını golgelememek için bu parada, bu iki unsurun az gelişmişleu şartlar altında, yabancı serlardan aynı anlayışın içinde soz rin kalkınmasında pek etkili olamaye artık «doln» olan ve ederler. mıyacaklarını gostermektedir. siyasl eğilimi tehlikeli görülen Gelişmiş ülkelerden az gelişAz gelişmiş ülkeler, kendi sermişlere 195061 arası her yıl or az gelişmişlere gitmekten vazgeçmaye birikimlerini ancak kendi miş, diğer gelişmişlere yönetmiştalama olarak 4.7 milyar dolar öz kaynaklanndan yaratabiletir. OCDE nin yabancı sermaye gıtmıştir. Borç, kredi, hibe, özel ceklerdir. yatınmları hakkında verdiği son yatırım olarak. Bu paranın saderakamlar da bu hızlı gelişimi ce yarısına yakın bir bölümü gostermektedir (3). (1) F. Benham «Economic aid B. M. lerin anladıgı mânada dış to underde veloped countries». Gelişmişlerden az gelişmişlere yardımdır. Yani, 2,4 mılyan. (1). (2) Y. Locoste, «Les pays sousgiden tüm paranın içinde şirketŞımdi. bu miktarın az gelismisdeveleppes». lerin götürdüğü sermayenin oralerin sermaye birikiminde ve (3) «Az gelişmiş ülkeler ve yanı 195159 döneminde ",'o45 ken, kalkrnmasında ne derece yardımbancı sermaye. Milliyet gazete1961 de bu pay daha da azalarak cı olduğunu ineelemeye çalısa0 si, 8 nisan 1964. ol5 e duşmüştür. lım : (4) Yön dergisi, Sayı 80, 3/X/ Bırleşmiş Mılletler uzmanlarıAz gelişmişlere bu yeni dönem 1964. na gore (2), yıllık ortalama gede gelen yabancı sermaye iki öTARIN: lıri 100 dolardan asağı olan 16 zellik taşımaktadır: . milyar insanın hayat düzeyini 35 Kaybolan değerler ve 1) AZ OLMASI. Yabancı «eryılda iki misline yükseltmek için, sermaye birikimi maye, »rtık az gelişmişlert karşı bu insanlann yaşadığı Ülkelerin çok çekimser davranmakta, bu tümüne her yıl 20 milyar dolar çeşit ülkelere yaptığı yatırım, «gerçek» yardımın verilmesi geher yıl biraz daha azalmaktadır. rekmektedir. Hâlen az gelişmişNitekim 1951 1963 yılları »raıınlere yapılmakta olan 2,4 milyarda Yabancı Sermay» Kanununa İ Hajatt» yeg&ne lık yardım, bu rakamın yanında göre Türkiyeye giren yabancı ser komik kalmakta ve yabancıların maye ancak 281 milyon liradır. X «eTglll oğlum, «ev kalkınmadaki payınm ancak çok Bu sermayenin önemli bölümü î glll k»rde«lm: küçük olabileceğini göstermekteaynl olup, sadece 39,7 milyon li : KENAN dir. rası dövlz seklinde yurdumuza SERT'in Dış yardımın ekonomik yetergirmiştir. Türkiye gibi yabancı ölümünün 40. gu «izliğinin yanı sıra bir de siyasi sermayey» en geniı yetkileri tanüne tesadüf esakıncalan vardır. Yardımı venıyan blr filkeye bu kadar az yaden 28.m.1965 pa ren ülke bunu çoklukla bir bas tınm yapılması, sermay* akışınzar günü ögle kı aracı olarak kullanmakta; daki degiaimln güçia bir Srnegi namazını müta; »krp Küçük Ayayardım, çeşitli «iyasî ve iktisadi dir. ]; «ofy» C&mllnde H. Celal î ı l m u smırlamaUrla beraber gelmekteH. Hüseylo Top, H. Hüseyin S«Z) ACELBCt OLMASI: tkinci dir. bUd, H. Ahmet Kökten re H. 1BDünya Harbi sonrasının liyaıl m»t Aydın t*r»fmdan UeTlldl şartlan yabaneı »trm»ytnin ara(tertf okun»c»Jından, akraba, dıgı emniyeti aı f«Ujmlş fllkeler * dost T» arau «den bütün dlnda»d* bulamamaıına yol açmıştı. Bu ; lann teçrlfinl rle* edertn. durumda, Mrmay*, önemsis yatıAnneM: ZKHRA SBKT D l r ülked* sermay* birik*medırımlar yapmaya v» mümkün o | Ablan: BEŞtB» 8ERT : *^ tin* för«, dış ülkelerdeki ö lan «n kısa lamanda, «n ax riskl* ! zel lirketlerin elindt birikmiş kazanç lağlamaya ySnelmiştir. olan lermayeyi buraya (etirmek, Bu, şöyl» bir yolun izlenmaıi yabancı »irketin yatırım yapmt ile mümkün olmakttdır: Yabıncı »ını lağlamak ve böylece kalkınşirketlerin kendi ülkelerinde kul ' mak az gelişmi? ülkeler için ileri landıklan teknik araçlar zamansürülen çözüm yollarından biriC«rr&hpa«a Hastaneslnln Cerla yetersiz kalmakta; rekabet, Reklâmcılık 1144/3305 dir. üretimde kullandıkları bu »r»ç ; rahl Kllnlglnde yaptıgı başanlı ülser ftmellystı Ue benl, kısa saYabancı özel sermayenin sahib: lan devamlı olarak yenilemeye manda ıstırabımdan Irurtararak her zaman gelişmiş veya sömüronlan zorlamaktadır. Şirketler, hay&t» k»ru«tur»n kıymetU lztged durumundaki bir ülkenin eski olmamasma rağmen kullana ı stl, ^irketidir. Yabancı sermayeyi çemadıklan araçlan ıennay« olaAüemizin değerli büyüğü, eşim, babamız Prof. Dr. ken ise ya az gelişmiş, ya da rak az gelişmişlere götürmekte ADNAN Ord. Prof. Ahmet MALİK SAYAR'm Selişmiş bir ülkedir. ve onlardan faydalanmaktadır , SALEPÇtOĞLU'na lar. Ancak, sermaye değer bakıKapitalizmin tarihl, yabancı re yakın »lâkslannı jördügüm inî vefab dolayısiyle, cenazesine gelerek, çiçek göndererek, mından az olmasına rağmen, ya«ermayenin akışından önemli bir kllnik dlrektörü sayın. mektup, telgraf v» telefonla tâziyetlerini bildirmek surebancı şirket en kısa zamanda ka'leğişimin olduğunu göstermekOrd. Prof. Dr. Pahrl Arel'« 7anç sağlamaya ve bu şekilde tiyl» acrmıa paylaşan, sayın dost, akraba ve talebelerine, 'edir: özel şirketler, dış ülkeleOp. Dr. AU Akdiğ, ıleride meydana gelebilecek bir mensup bulunduğu İstanbul Teknik Üniversitesi ile diğer Dr. Hamdi Soluoğlu re yapacaklan yatırımlan tkincı Dr. Erdem AIICÜÇ İle «millileştirme» hareketinden zikurum ve müesseselere ayn ayn teşekküre acımız mâni olDünya Harbıne kadgr az gelisbakım re yardımlarını eslrgemlvan görmemeye çalışmaktadır. •nişlere, tkinci Dünya Savaşınduğundan, bu vazifemizin yerir» getirilmesi hususunda gayen eerrls hemştresl Bedrlye HaBu sebeplerden ötürü yabancı ian lonra ise diğer gelişmiş ü' zetenizin tavassutunu rica ederiz. EŞİ: CAZtBE SAYAR nım Onbası Tahsln Koçak ve sermave, ülke için pek gerekli kelere yöneltmislerdir. diğer hastane personelme tes«kOĞLU: KAYA SAYAR olmıyan ve en kısa sürede kâr ktir eder, şülcranlanını %r% edeBunun sebebini, sermayenir 'agl»y»n alanlar» yönelmı^"r rim. T. Mtth. ?. amscında ?ramak aerfk. Serma Bu »l»n, hemen her zam»n o vıl ve, en kı*? 7ampri'!a. en emnivetCumhuriyet 32G9 AZ GELİŞMİŞ ÜLKELERDE BIRIKIMI Yabancı sermaye kalkındırmıyor Pastel Az gelişmişler, gelişmişlerle olan iktisadî ilişkilenn sonucundo zararlı çıkıyor/ar "DIŞ YARDIM,, D KÂR ZIYAN HESABI DIŞ YARDIM NEDİR? D YENİ DÖNEM B mecmuasında bu hafta ŞAHANE BİR İLÂVE MEVLİDİ ŞERİF 1789 tarihinde Osmanlt Sarayı için hazırlcuuuı kıymetli bir Delâil kitabından aynen alınmtş 50 x 68 ebadında MEKKE VE MEDİNE TASVİRLERİ TABLOSU 48 sayfalık mecmuadan ayrı YABANCI SERMAYE olarak verilen bu ilâve {JUSTın okuyucularına bir hediyesidir. TESEKKÜR j TESEKKÜR