23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE ÎKİ CUMHÜRtYEl 1 Mart 1965 A6IAMA DUVARI «Türk milleti, hakikaten büyük meziyetleri olan millettir» ::İ: ÖnceM yazılardan yılında var olacak 6.5 milyar insandan 1,3 milyaıının işçi olacağı; sıda sıkıntısının Batıda ve Sosyalıst htnkta kalmı>acağı: enerjı ka>nakları bakımından Avr ııpanııı yetersiz olduğu bclirtilmekteydi. özetlıyerek çe\rıren: İSMAIL CEM Ord. Prof H. V. VELİDEDEOĞLU ürk vatanı, gerek ioprak altı. gerek toprak üstü, gerek deniz ve sular içi servetleri bakımından, çoğu milletlerin gıpta ile baktığı zengin bir vatandır. Bu servetlerin hepsini saymaya bnrada imkân olmadığı gibi lüzum da yok. Güzel vatanın bu servetleri kimin için, ne için? Elbette biz Türkler için. Bu yurdıı vatan bilen, varlığını ve gönlünü ona bağlıyan Türk halkı için. Tabiî servetlerimizin sadece bır kaç sene tam Mndımanla işletilmesi ve henüz bîlinmiyenlerin aranıp bulunarak işletmeye açılması, Türk halkını birdenbire ihya eder; bu millet refaha, saadete, huzura kavuşur. Buna karşılık, bütün tabiî servetlerimizden Tey» hiç değilse işlettiklerimizden tam randıman •lınmadıkça ve bunlann verimi bütün Türk mllletince, çahşmalan oranında, adaletli bir sekilde refah sağlamadıkça, millî geür sayüı ellerde veya •ayılı ailelerde yerde yuvarlanan bir kar topu gibi hızla toplanıp büyüdüfcçe, bu durum, haklı rnhi isyanlar doğurur ve servet Türk halkına saadet ve huzur verecek yerde bir huzursuzluk kaynağı olur. T lar değillerdl. Tamamen gerçeği söylüvorlardı. A radan otuz yıllık bir zaman geçtiği halde o günkü mutluluk ve heyecanımı hâlâ hatırlıyorum. E^et, yabancı üniversite hocalannı hayran bırakan o sonuç, Türk zekâsumt, Türk istidadının bir kaç yıllık işlenmesiyle elde edilmişti. Bu işleme yurdun her yanında, her yönde, aynı hızla bugüne kadar sürseydi, şimdi Türkiyenin ne halde olacağını bir düşününüz. • ••• • ••• Islâm dininin prensibi IV * nsan, tabiat kuvvetlerinl hükmü «ltına almıs, bunlan birer birer tâbiri caizse ehlî hale getinneye kovulmuştur. Bütün ulastırma vasıtalarım makinelestirmiş, elektrik kuvvetine hâkim olarak bugün her tarafta gördüğümüz hârikaları, sonra havadaki çeşitli dalgalara hâkim olarak radyo ve televizyomı meydana getirmiştir. Şimdi bitip tükenmek bilmiyen günes enerjisi ve atom gücü islenmekte ve bunlar da İnsan zekâsuun hâkimiyeti altına girerek «ehlileşmektedir». İnsan pek yakında ötelri gezegenlere de gidecek. Softaya göre bu alanlarda çabşmak, «AUahın isine kanşmak» tır. «Kıyamet alâmeti» dir. Softa, yüzyıllardanberi Türk zekâsına bunu aşılamış, buII nu telkin etmiştir. Türkün geri kalması, kabiliyetunun önüne nasıl geçilebilir? Bütün tabiî sersizliğinden değil, kendislni afyonlıyan ve bir kanvetlerimizin tam randıman vermesi ve Türk ser uru gibi bütün iliklerine yayılan bu telkinmületine saadet ve huzur sağlaması ne ile lerin, onu ilimden, tabiî hâdiseleri araştırma yolundan, hür düşüncedcn, aklın kudretine inanmakmümkün olabilir? Bu sorunun tek bir cevabı vardır ki o da, bu tan uzak tntmasındandır. Dinin yeri ile llmin yerini ayırt edememesindendir. Kendisine daima mm, Türkivede her şeyden önce insan madeninl «Düşünmeden inanacaksın; etrafındakl tabit hâdilslemek ve işletmek ve bu madenden tam randıseleri incelemiyecek, sadece anlamadığın bir dilman almakla mümkün olduğudur. deki din hükümlerini ezberliyeceksin. Âhireti böyİnsan madenini işlemek ve işletmek demek, le kazanabilirsin» denümiş olmasmdandır. Bu, halher Türk vatandaşını hürriyet içinde düşünebilir, hürriyet içinde çalışabilir hale getirmek, ve her kı sömürenlerin ve onlann uşaklannın telkinidir. Islâm dininin böyle emrettiğini söylemek, bu dine Türk ferdinin zekâsından, kendi çapında, tam ranen büyük iftiradır. Islâm dininin prensipi «düşiinednnanı almak demektir. Bu olmadıkça, öğretmenceksin» dir. liğe kabiliyeti olan kişiyi memurlukta; mühendis veya mimarlığa kabiliyeti olan zekâyı şoförlükte veya amelelikte; müziğe, güzel sanatlara kabiliyeti olan Türk ferdini çobanlıkta çürüttükçe ve hiç V bir şeye kabiliyeti olmıyan bazı kişileri de bu * şie aziı okuyucularım; Türkiyedeki insan zememleekti idare etsin diye kendi oylarımızla şu kâsı yüzyıllardan beri böylece uyutulmuş, yer veya bu meclise seçtikçe, bu memleketin kurtulaltına gömülen ve sonra unutulan altın hazimasına ve bu millctin, uygar milletler topluluğunneleri gibi faydasız bir halde kalmıştır. da lâyık olduğu yeri almasına hiç bir zaman imAtatürk, Türkün akıl, zekâ ve enerjisi madekân olmıyacaktır. nini bilen ve onu Türkiyenin artık battı samldığı en umutsuı zamanlarda işliyerek amacına ulaştıran büyük adamdır. Islâmlık onun devrinde sofIII talıktan knrtulmus ve gerçek kutsal yerinl bul» »tanbul Üniversitesi 1933 yüında yeniden or mnştur. Bu memlekette üniversitesinden köy ensganize edildiği zaman, ber Fakülteye Almanyatitüsüne, konservatuarından halkevlerine kadar, da Hitler'in zulmünden kaçan bir çok bilginTürk zekisını en genis çapta işliyen ve parlatan ler, profesör olarak tâyin edilmişlerdi. Bunlann devir Atatürk devri olmuştur. Ne yazık Iri ondan hepsi Yahudi değildi. Meseia Hukuk Fakültesine sonra eserleri devam ettirllmedi. telenlerden Profesör Kessler ve Röpke, halis CerVatan, millet duygusnndan yoksun iç sömüriimen soynndan idiler. Fakat fikir hürriyetine âsık cüler, Türk zekâsının işlenip aydınhğa kavuşturullnsanlar olduklan için, Nasyonal Sosyalizmin tek masmda kendi çıkarlan için tehlike görmektediryönlü fikir köleliğini kabul etmemişler ve Umî a ler. Böylece dışandan gelen yıkıcılann islni de raştırmalarına devam etmek için Türkiyenin dâ kolaylaştırmaktadırlar. Bugün iktisattan, «refah yetini kabul ederek Üniversitemizde kürsü sahibi devleti» nden, «sosyal adalet» ten, «millî gelirin olmuşlardı. Sapancanın yakınındaki Arifiye Köy dağıhs oranı» ndan bahsedenlere bazı çevreler süpEnstitüsü 1935 de bir tatil günü, yabancı hocaları, heci, hattâ düsman gözlerle bakmaktadırlar. Oyrünü birliğine dâvet etmişti. Gittiler ve döndüler. saki bütün dünya düşünürleri artık hep bunlarla Ikl gün sonra rastladığım Profesör Kessler'e ve uğraşmaktadır. Bugün iktisat, tıpkı elektronik e «nnaniar Doçent sıfatiyle kürsüde derslerini Türkçeye çevirdiğim Profesör Schwarz'a bu gezi, gibi çok ince bir bilim dalı haline gelmiştir. Biz nin izlenimlerini sordum. Her ikisi birden ve tek ise hâlâ politika palavraları, gizli polis raporlan ile iş görmeye çahşıyoruz. ağızdan, olağanüstü şeylerle karşılaşmış insanların hayranhğı içinde bu Enstitüden takdirle bahsettiler. Ben Arifiye Köy Enstitüsunü görmediğim İçin, onlann bu ilk hayranlık ifadelerinden, EnsVI titünün çok modern binalara ve tesislere sahip una karşı Atatürkçü geçinenlerin, Atatürkçü olduğunu zannederek sorumu bu yönde devam etolması gerekenlerin veya gerçekten Atatürkçü Urdim. Her ikisi birden: olanlann haline bakınız; onlar ne yapıyorlar? Ne ile meşguldürler? Ya uyumakla, ya susmakla, «Ne münasebet; binalar ve bütün tesisler, Batı Olçülerine göre çok iptidaî. Fakat hocalar çok u ya sinmis olarak bir köseye çekilmekle, yahut da yanık ve kültürlü. Kız ve erkek öğrenciler bir a birbirini yemekle, birbirini yıpratmakla meşguldür ler. Ne hazin! rada okuyor ve gözlerinde öğrenme aşkı ve zevki Atatürkten sonra korkaklık, tâviz yüzflnden panldıyor. Müdür ve öğretmen odalannın eşyası veya menfaat ve çıkar sağlamak için Türkiyeyi bubasit; fakat Enstitünün kitaplığı oldukça zengin. günkü hale getiren aydm kîşilerin ve politikacı Zaten en önemlisi bu. Hele kız ve erkek öğreneikadrosunun rakasma tarih en affetmiyen lânet lerin teşkil ettiği bir müzik topluluğundan mandolin Ue Batı müziği konseri dinledik. Beethoven ve halkasını geçirecektir. Bir vakitler «Bizde neden Mozart'tan bazı parçaları bu çocuklar hep bir a demokrasi yok» diye hicabından odasının duvarlanna bakamıyanlar, şimdi yüzde yetmişi hâlâ rada ve hatasız çaldılar. Bir kısmı Anadolu bozokuryazar olmıyan, cehalet ve din taassubunun kırlanndan gelmiş ve kafalan, ruhları o zamana kadar Türk halk müziğiyle beslenmiş olan bu ço afyonu ile afyorüanarak iç ve dış gömürücülere hizmet eden «u zavallı Türk halkınm büyük çoğuncuklann klâsik Batı müziği alanında gösterdikleri luğunun durumuna bakıp, bakıp da, o duvarlara bu başarı ve icra kudreti bizi hayretlere düşürdü. başlarını vura vura ağlamalıdırlar. Türk milleti hakikaten büyük meziyetleri olan bir millet» dediler. Türk zekâsı, fazilet, akıl, vatanseverlik, hür Bu iki hoca yalnız Almanyada değil bütün Av düşünce fabrikalannda işlenmedikçe ve bu zekâdan, verebileceği bütün randıman alınmadıkça bu rupada bilgileriyle haklı şöhret kazanmış insanlar vatan için yükselme çaresi yoktur. Birbirimizle uğdı. Ben ise o tarihte henüz genç bir doçenttim. raşmaya, birbirimizi yiyip yok etmeye değil, hep Bunlan bana söylemekte, milletimi ve dolayısiyle beraber Türk zekâ madenini işletmeye bakalım. beni pohpohlamakta hiç bir menfaatleri yoktu ve Sonra ağlama duvarlan imdada yetişmez. •aten buna tenezzül edecek tipte yaratılmış insan Bati' eğitimde Doğuya göre geri kalıyor Bundan ötürü Amerika pet rol ithal etmekte ve kendi kaynaklannı ancak kısmen kullanarak ülkesinin petrol rezerriıü azaltmamaya çalışmaktadır. Bununla beraber, tüketimin artmıyacağını kabul etsek Amerikanın petrol kaynaklan dışandan ithal edilmeden ülkeye 1520 yıl yetecek çaptadır. 2000 yılına dogru yapılan yanşta Amerikanın klftsik enerjl kaynaklan, (kömur petrol gaz) artan ihtiyacı farlasiyle kar şılıyacftk niteliktedir. b) Sovyetler Birliğl Bu tilkenin petrol üretinü 1940 da kes fedılen ve «Yenl Bakti» diye adlandırılan havzanın genlşletilm»sıyle son yıllarda çok artmıştır. 1965 sonunda 400 mllyon tona ulaşacak uretimın °» 80 i bu böl geden saslanacaktır. Tabü gaz üretimi ise 1960 • 66 arasında 5 mislı artmış olacak ve 150 milyar metrekupe ulaşacak. Ancak, bu miktar Amenkanın gaz üretiminin yansıdır. Sovyetlerin klftsik enerji kaynaklan bu ulkenın 2000 yılında gerektiğinden fazla bır enerjıye sahip olacağını gostermektedır. Ote yandan bu enerji, dığer ülkelere oranla daha ucuza mal edılmektedir. c) Çin Çin'ın ancak Ikl üç mılyon tona kadar olan petrol uretımi ülkenin enerji üitıyacının karşılanmasında bir rol oynamamakta ve Çin bu eksikliği komürle kapatmaktadır. Ayrıca, Çin'in büyük nehirlerinden de enerji Uretilmektedir. d) Avrupa Avrupanın petrol üretimi yetersizdir ve lhtiyacmın ancak 'a 8 ini karşılıyabılmektedir. tngılız t e ' Transız şırketlgrüıın yabancı tilkşlerdekı kaynaklardan fayââîanmalan bu memleketlerın ıhtiyaçlarına şımdılik yetmekteyse de, değişen dunyanuı sıyasi durumu bu kay nakların geleeeğini FTansa ve Ingıltere için tehlikeye düşürmuştür. Tabıl gaz üretimi bakımından da yetersiz olan Batı Avrupanın klâsik enerji kaynaklan 2000 yılının Ihtıyaçlanm karşılamaktan uzaktır ATOM ENERJİSİ: Atom enerjisınden yararlanmak uzere Amerıka, Rusya, Ingıltere, ve Fransada çeşıtlı deneyler yapılmaktadır. Bu enerjinın pahalıya mal olması Amerika ve Sovyetler gibi klasık enerjı kaynaklan bol olan ülkeleri I bu tür yatınmlardan uzaklaştırmaktadır. Komür enerjısi yetersız olmaya başlıyan Ingiltere ise bu alanda büyük bir çaba gostermektedır. I Nasıl gerçekleşebilir B Deıen: A. ARAT Politika palavraları I Hocalar çok uyanık I bu konuda bir kampanya açan Rickover, yaptığı çeşitli konuşmalarda eğitimde sosyalist dünyanın bizi fazlasıyla geçmekte olduğunu belirtmış ve su korkunç gerçeği açıklamıstı: Rusya'da 1 milyon 600 bin öğrencinm başanyla verdiği Use bitirme sınavlannı, Amerika'da liseyi bitıren öğrencilerden ancak % 2 si başaracak bilgiye sahiptır . Önümüzdeki 100 yılda dünyanm göstereceği gelişmeyi incelemek üzere Kalifornia Teknolojı Enstitüsünün hazırlattığı çalış ,malar da bu konuda aynı sonuca vanyor: «Eğitim alanındaki böyük çahsmalarımn sonucunda Sovyetler Birliği, Amerikayı hız la geçmekte olup halen blzim ye tiştirdigimiz mühendis ve bilim sel araştıncılardan iki misli fazlssını yetiştirmektedir. tki ülkenin arasındaki fark büyük bir ibtimalle önümüzdeki yıllard« artacaktır. YetiştirdiğimİE mühendislerden ancak üçte iki si ve araştıncılardan ancak üçte biri hayata atıldıklannda ken di alanlarında iş bubnaktadır. Rusyada ise hemen hepsi gördükleri eğitimin gerektirdiği bir işte çalışmaktadırlar. Şunu da eklemek gerekir ki, Sovyetler Birliginde teknologlann üçte biri kadındır » Öğretmenin kalıtesi Amerika'da lıseyi bitıren oğrencilerin Ruslardan geri olmalarının başhca sebebi, Sovyet li selerinde matematik ve fizık gtbi derslere çok onem venlırken Amerika'da bu derslerin gerektiği kadar önemsenmemesidir. Hükümet programı üstüne ilerı sürülen düsüncelerde bir görüs beraberliği \ar: Program, Inönü kabinesinin programından ajnlmıyor. Birçok konularda özellikle dıs politika \e toprak reformu konularında Trgüplü kabinesi, eski hükümetin zıddına bir tutum alnıaktan dikkatle kaçınmıstır. Bu davranısın anlamı nedir? 1 Koalisyon partileri muhalefette iken ileri sürdüklerl düşüncelerın tersine bır prosramın altına imza atmıslardır. Oysa muhalefette iken birbirinden a>rılan düsünceleri yok gibiydi. Şn halde prograra kendi aralarmda bir uzlasma sonncundan doğmuvor. Ve anlasılıyor ki. dörtlü koalisyon, kendi içlerinde değil, kendi dıslarında bazı kuv\etlerle uzlasma zemini yaratacak bir programa razı olmuslardır. 2 Muhalefette iken ileri sürdükleri fikirleri, httkümet programı olarak kamuo>u karsısına çıkarmak cesaretini gösterememis bir iktidar karsısında olduşumuzu bö>lece görüyoruz. Ancak bu davranısın altında baska düsünceler de bulunabilir : Seçimlere kadar vürütülecek bir ıktidar denemesi seçimlerden sonra atılacak adımlara simdiden hazırlık mıdır? Yoksa dört siyasi parti hükümet sorumunu yüklenince iç ve dıs politikada geriye dönüsün imkânsız olduğunu mu görmüşlerdir? tç ve dış gerçeklerin zorladığı bir noktads bulunmaktadır Türkiye... Muhalefette iken ağızdan dolma politikacılariyle atıp tatanlann, iktidara geçince ayakları suya mı ermiştir? 3 Sebep ne olursa olsun, sonuç ortadadır : Kifit üıtflnde de olsa, dört koalisvon partisi, solculukla itham ettikleri eski hükümetin programını kabul etmisler. Tani kendi eski düffineelerine göre aşırı bır bıçımde sola kaymışlardır. 4 Ve bngünkü iktidar dün «olculukla itham ettiği CJRJ>. proeramını kabul ettiğine göre, Halk Partisi bugün muhalefetlni daha da sola kaydırmak zorunda kalacaktır. Seçimlere ba*ka çeşit bir muhalefetle girmeye imkân yoktur. • Ancak bütün bu söyledikleriraiz kâğıt üstündeki bir pregramın tahminleridir. Türkiyede kâğıt üstündeki sözler kâğıt üstünde kalraaya mahkum olduğundan, olayların gelismeıini beklemek gerekir. Bugün toplutn hayatının dikkatleri petrol, ithalât, ihracat. madenler, vabancı sermaye, Ereğli Demir • Çelik, 49 + 51 = 100 sirketleri, toprak reformu, Kıbrıs, Amerikayla ilişkiler gibi ells tutulur olayların üstündedir. Kövlüler gerçek bir taprak reformn için yürüyüş tertiplemektedir. üniversite gençliği millı çıkarlanmız açısında sağlam bir görüş sahibi olarak her htdisede fikrini belirtmeye hazırlıklıdır. tsçi nyanısı hızlanmaktadır. Basın bayatımızda olan bitenlerin anlamı geniş çevrelere kadar yayılmaktadır. Sornmsnzlok devrinin gün geçtikçe kısalmakta oldnğunn görmemek için kör olmak gerekir. tsmet Pasa kabinesi Ege tütün piyasasını açmadan çekihnlştlr. Yeni hükümetin tesbit ettiği fiyat. eğer yeni hükümetin ilk enemli kararı savılıvorsa, kötü bir baslangıçtır. Nitekim Kırkağaç'ta iki bine yakın tütün Greticisi vatandaş, Adalet Partisi milletvekiiini susturmus ve söyle bağırmıstır : Bızı tuccara sattmız, biz mahvolduk, üç gün içinde bizi mahvettınız Bir iktidarın halktan yana olup olmadığı aldığı kararlaria belli olur. Tütün fiyatları balkın değil, sayısı ax bir tüccar grnpunun çıkarlanna göre tesbit edilmiştir. Buna benzer kararlar birbirini izliyecek midir? Türkiyenin busünkii dnrumona bilenler, anlıyabilenler, çekilen tsmet Pasa kabinesinin programını da yetersiz bulmakta idiler. Bn fikirde olanlar. valnız dısarda defil C.H.P. içinde ve sorumlu kademelerde de bulnnuvordu. Türkiyenin dâvalarına aklı erenler çok daha köklü tedbirleri almadan Türkivenin knrtulacağına inanmakta zorluk çekmektedirler. Yalnız avdınlann detil, halkın da sivası partilerden sıtkı sıvrılmıs gibidir. Güvenliği tekrar yaratmak, gövenligi varatacak bir ileri görüsle halkın ve avdınlann karsısına çıkmakla mümkün olacaktır. Yabancı sermaye propagandası, özel tesebbüs edebivatı, muhafazakâr eğilimin saksakçılıjı geçer akçe olraaktan çıkmıstır .. Ve daha da çıkacaktır. Halk Partisi muhalefetinin Türkivenin yarınlarına hanrlıklı bir muhalefet olması ancak bu noktalan iyiee kavramakla mümkündür. Durum YARIN TEKNİSYENLlfR BU GECE 21,15 DEN İTİBAREN Resimli Bilgi • Bugün 62. sayısı çıktı. • Eski sayıları azalmakta olduğundan eksiklerinizi süratle tamamlayınız. İSTEME YERİ Batt* Bayilik Ttjkilitı Cjjıloğlu İslınbul. Atatürkçü geçinenler B ... Ve Çelik Üretimi Dunyamızın yılda 260 milyon ton olan çellk üretimi degışık ülkeler arasında eşit olmıyan bir şekilde paylaşılmaktadır. Amerıkada fert başına düsen yıllık ortalama çelik üretimi 568 kıloyu, Almanya ve Ingilterede 400, Sovyetler Birliginde 260 kiloyu bulurken, Yunanistanda 33, YAZAN: Hidayet Sayın SAHNEYE KOYAN: Musfik Kenter Türkiyede 12, Hindistanda 9 klloyu aşmamaktadır. MÜZİK: Nedim Otyam DEKOR, KOSTÜM: Doğan Aksel 1900 den bu yana dunya çelik üretiminin dev adımlarla ılerlemesi, 1975 te üretimin 500 milReklâmcüık 789/238» yon tona ulaşacağını, göstermek tedir. 1900 de 28 mllyon ton olan üretimin 16 sını Avrupa, 10 unu •••••••••••••••»••••••••»•••••••••••••••••••• Amerika ve 2 sini Rusya üret• mekteydi. 1950 de dünya Üretimi • 188 milyon tona ulaşırken, Amerikanın payı 89 milyona, Batı • Avrupamn 60, Sovyetlerin payı Kapah zarf usulü ile 950000 metre parkalık bez satın 27 milyon tona yükseldi. 1959 da almacakbr. Tahmin bedeli 7 628:500: lira olup geçici teise 260 milyon ton olan Uretimın • • 102 sini Amerika, 80 ini sosyalist minatı 242605. liradır. İhalesi 20/3 '1965 cumartesi günü • ülkeler, 60 ını Batı Avrupa ve saat 11 de Komisyonda yapılacaktır. Nümune ve sartnamegeriye kalanı az gelişmlsler ler her gün öğleden «wel Komisyonda ve İstanbul Lv. Ameydana getinniştir. de görülebilir: Tamamı bir istekliye ihale edilebileceği gibi Bu ülkelenn günumUzdeki ge250.000 metreden aşağı olmamak üzere partiler halinde ayn • llşmesi incelendiğinde, Ameriıstekliler» de ihale edilebilir. kanın çelik üretimini 1975 e kadar 160 milyon tona, Avrupanın 250.000 metresinin geçici teminatı 73975: liradır: 90, sosyalist ülkelerin ise 240 50000 metresinin geçici teminatı 134.200. liradır: Taliple• milyon tona yükselteceği anlaşıl rin 2490 sayılı kanun hükümleri dahilinde haarlıyacakları maktadır. Bu incelemede dikkateklü* zarflanru ihale saatinden bir saat evvel makbuz ti çeken dığer bir nokta, her yıl mukabilinde Komisyon Başkanlığına vermeleri. Postada bir bncekınden iki misli fazla demir ve çelik üreten Çin'in, geciken mektuplar kabul edilmez. Teklif mektuplannda • çok muhtemelen 2000 yılında teslim yerleri yazılacaktır(2 Basın 2807/2402) • dünyada en fazla çelik üreten ülke olacagıdır. • • •• •• • • • • • • • • • • • • • • » • • ••»•»••••••••••••••» • • Çelik sanayii ekonomlnin bel kemiği olduğundan, 2000 yılına doğru yapılan yanşta Batı olarak yeTimizi korumak lıtiyorsak bu sanayinin Doguâaklne yakın bır tempoyla gelişmesini sağiaraamız gerekir. R. Niıon'un Başkan Yardımcısı olduğu sıralarda Sovyetler Birliginde yaptığı geziye Amiral Rickover de katılmıştı. Nükleer denizaltılannın yapınunda önem li bir rol oynayan Amiral, Rusya izlenimlerini New York TiSaym Dr. Lebid Yurdoğlu tarafından 2 mart 1965 sah mes gazetesine şöyle anlatmıştı: günü saat 17.30 da Üniversitemizin Merkez binasındaki «Sovyetler Birliğiyle vaptığımız (Taşkısla) 111 numaralı anfide «Türkiyede Köy Kalkınması mücadele asıl eğitim alanında ol ve Üniversitelerimiz» mevzulu bir konferans verilecektir. maktadır. Eğitim yansını kazanan ülke Tannın dünvasına hâGirig »erbesttir. (Basın 2848/2398) kim olacaktır.» Gayrimenkul Satış llânı İstanbul Dokuzuncu İcra Memurluğundan 964/453 Eminönü Çarşı mahallesinin Tacirler sokağında 25 kapı, 6 pafta, 2747 ada ve 14 parsel sayılı 12 m2 miktannda kârgir dükkânın şüyuunun izalesi suretile satılmasına karar verilmistir. GAYRİMENKULÜN EVSAFI : Kapahçarşı dahilinde Tığcılar ve Mercan cihetine açılan kapıdan evvelki güney cihetindeki Perdahcılar sokağındaki ayrılan, zemini beton, üstü tonos kemerli, kapah, Tacirler sokağı üzerinde 25 kapı sayılldır. Elektrik tesisatı vardır. Önü, camekân ve sürgülü çift kanatlı çelik kapılıdır. Zemini ahşap döşemeli, tavanı tonos kemerli olup, ortasmdan hava ve ışık alan menfezi vardır. Dükkanın tekmil duvarlan ve tavanı tamamen drolit kaplamalıdır. Kapalıçarsrnın kenar sokaklanndandır. Çok hareketli değildir. İMAR DDRUMU: Yer 1/500 mikyaslı fstanbul imar plânında eski eser olarak muhafaza edilen Kapahçarşı dahilinde kalmaktadır Yeni inşaat yapılamaz. Ancak mevcutta eski eser karakterini bozmadan talimatnamenin 7 inci maddesine göre Anıtlar Kurulundan karar ahnarak adî tamirat yapılabilir. KIYMETİ : Tamamı (90 000) doksan bin liıa muhammen kıymetindedir. İlk açık artarmas! 29/3/1965 pazartesi günü saat 1415 de İstanbul Sultanahmette Adliye Sarayında satış mahallinde yapılacaktır. Artırma şartnamesi herkesin görebilmesi için 14/3/1965 gününden itibaren dairede açıktır. Artırmaya iştirak için muhammen kıymetin % 7,5 nispetinde pey veya Millî bir bankanın teminat mektubu tevdi edilecektir İpotek sahibi alacaklılarla diğer alâkadarlann ve irtifak hakkı sahiplerinin gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususile faiz ve masrafa dair olan iddialannı isbu ilân tarihinden itibaren on beş gün içinde evrakı müsbitelerile birlikte memuriyetimize bildirmeleri icap eder. Aksi halde haklan tapu sicilile sabit olmadıkça satış bedelinin paylaşmasından hariç kalırlar. Gösterilen günde artırmaya iştirak edenler artırma şartnamesini okumuş, lüzumlu malumat almış ve bunlan tamamen kabul etmiş ad ve itibar olunurlar. Tâyin edilen zamanda gavrimenkul üç defa bağınldıktan sonra en çok artırana ihale edilir. Ancak artırma bedeli muhammen kıymetin yüzde yetmiş beşini bulmazsa en cok artıranuı taahhüdü bâki kalmak üzere artırma on gün daha temdit ve onuncu 8'4/1965 perşembe günü ayni yer ve saatte yapılacak artırmada, bedeli parava çevirme ve paralarıp pavlaştınlması masraflan mecmuundan fazlaya çıkmak şartile en çok artırana ihale edilir. Böyle bir bedel elde edilmezse ihale yapılamaz ve sabş talebi düşer Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse derhal veya verilen mühlet içinde parayı vermezse ihale karan fesholunarak kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kimse arzetmiş olduğu bedelle almağa razı olursa ona, razı olmaz veya bulunmazsa hemen yedi gün müddetle artırmaya çıkanlıp en çc't artırana ihale edileceği ve iki ihale arasındaki fark ve geçen günler için % 5 den hesap olunacak faiz ve diğer zararlar ayrıca hükme hacet katmaksızın memuriyetimizce alıcıdan tahsil olunacağı ve fazla bilgi edinmek istiyenlenn 964/453 dosya No. sile memurivetimize müracaatlan ilân olunur. (3asm 2826/2404) •••!••••••••ıa••»••••••••>•••••••••••••••• •••••••••••••••••••«••(••••••••••••••••••••ııt •••••••••••••••••••••••••••»•••»•••,^ • g^ g : ^ *^M a • • » • • • • • • •• • • • • •••••••' BUGÜN MATVNELERDEN İTIBAREN Seyircilerin daima gdrmek istediği S T E E V E R E E V E S ' i n Renkli Türkçe Sinemaskop • • • | | | : • mS/ftematl 1 B a r r y MORE Juli ette MAYNIEL Lydia ALFONSİ • J o h n p R E W •••••••••••••••••••••••«•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• nâncılık: 5375/2393 2 Mart SALI Akşamından İtibaren ÎNTİKAM ORDULARI • Ankara Lv. A. 2 No. lu Sat. Al. Kom. Bşk. dan: t * * t t * Smemasında RENKLİ GİZLİ HAYAT l «La Vie Privee Artistlerı: Brigitte BARDOT Marcello MASTROİANNİ Bu fılmın Turkçe kopyası Çarşambadan itibaren Smemasında gostenlecektir. Bütün BOYA işlerinizde ı I mamullerini kullanınız Daha lyisl yoktur^ ÇAVUŞOĞLU BOYA SANAYİİ İSTANBUL uunbui lılata Fmw«cfi« 685P ŞEHZADEBAŞI YENİ Üâncüık: 5376'2394 KONFERANS Rektöriüğünden: Balıkesir Çimento Fabrikası . . . . Müdürlüğünden: 1965 yılında BEYAZ ÇİMENTO alacak müşterilerin satış şartları nızı öğrenmek üzere Türkiye Çimento Sanayii T.A Ş. Genel Müdürlüğü KavakhdereAnkara, Alrm Satım Müdürlüğü, Perşembe Pazarı Güzel Izmir Han No: 3034 Galataİstanbul ve>a Fabrikamız Müdürlüğüne müracaatları rica olunur. (Basın 2847 2399) İstanbnl Teknik Üniversitesi v. Ttt U 13 1144 14 11 ^ Mİ MIMmillHtlllHI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear