Catalog

ÎKÎ CUMHUKIYET 8 Mayıs 1964 Suavi aibi Muhalif partisinin sezcvsu, Metliste : Ayasofya minareleriode müezzSıri görmek istlyoruz... diyor. Bazı gazeteler : 39 Mayıs mtibarek tetia gücü Ayasolyada cuma namazı kılmtnalı... diye yanyorh»r. Tek üyeli Hür Sosyalist Partisî Hderi fıstıkçı Çahit de, bize yasdiğı fnoktnpta r Türkiyeyi kalfcındırmak için bütün camileri fabrika yapmalı: hazır minareieıri de feaea «ear... * y e yany*rrim. Fıstıkçı Cahit'in parlâmentoya girmesi mi lâzım? Kimbilir? Yakında seçim de var. Bir vatandaş : Hükümet fabrika açacağına lokaota açmalı, herkes gidip karnını doyurdu mu mestle kaltaz. Zaien fabrika dumanları memleketin havasını bozuyor. Başka biri : Suriye hududuadan gelip geçeo kaçak eşyaya verji koymasını becersek, memleket kalkınır. Nasıl yapacaksuı bu îsi? Duvar çekmeli... Duvarın üstüne cam kınklan dökmeli. Muhalif parti.sinin SÖZCÜSH Meelis kârsösünde : Hev Türk? Kükre ve kertdinc M a ! Bir başkası : Türkiyenin dıs politikasıads değişîUik istiyraler kmuatsttir. Atacağtmtz her adımın boyu "5 santira *îmtxiı. Piyazcı : Muhabbetiniz yumurta.li olsun. Ciddî milletvekili MecIİB kürsüsündc : Biz banşçıyız ! Bir başkaAi : SOUM korumak için her vatandaş güvereiıılere r e a ataalı! Bir Halk Partili : Ismet Paşa ne yaptığını bilir. Ne msta satraaç • v n K t n d u o. Biz snsup oturalım. Terzi Hikmet : Elbise tersyüz edilir ! Meelis kürsüsünde : Dikkatle bekliyoruz ! Gece bekçisi : Korknlu rüya gönnek tstemiyen ayaaık dnrur. D Ü Ş Ü N C E L E R Beynelmilel Portreler Inösü : Mfidafcale bakktauz devaaı etaaektetfir. Arsiroet : Bana bir kibrit çSyrâ rerin, disâai kanftırayuN. Bir Adalet Partiti : Efcseriyete dayaaan hük&atet isterir. Raiılı d«stlarınuza daba da yakınlasmalıyır. Halk Partisinin annitk bikümeti bu işleri çıkmaza soknyor. Kix başa gecsek fealuo neler »Inr? Paeabahçe Şişe ve Cam Fabrikasındaa biri : Eski camlar bardak oldo. Bir ırkçı : OrU Asyadaki k&rdeşlennuz.. bo£atıriar!.. Altaydaa attığımız ok... F«4o Venüs : BJraz daba gfllünSs ! Bir profesör : Vergileri indirmeli, kazançlar gizli kaimalı, töecar kazancını kanstndan bile gizler, refonn ne demek, ben Büyuk adanum, ilim, âlim. kapitalim, alçaklar, ataskelilcr... Dilesci : Allab kimseyi düsürmesin ! Hacı Kaaun : Ben Arafatta şeytan taşladım. K*r Taiih : B*eagi k t n l * an? Bir tedbirli : Slyasi hava gene bornlfln .. Meteoroloji raporu: tyi gün dostu kötiı bavada «okaga çıkmaz. DEFİLEYE ÇAĞRI Bahann 9ürpriz dokı günlerirtin biza yaget|r«ce0i b«lin«n bir Sıcak r«nkK ^ n f e r ö t*t tofâş aldı. MOda evleri koloksiyonl«nm • peşpe«e halka sunarken, h«r k«dın gardrobuna bir iki tazelik ilâve etmek için vitrinlerin önünde saatlerini harcıyor. Bizde' bu yıl. yaptığımız yaz ve kış defileleriıyanı sıra herkesin kolayca satın alıp pratik bir modeli tatbik edeceği Akfit yeniliklerini. koleksiyonumuza ilâve ettik. Bu kunnaçlardaki renk zanginliği ve güzelliği çalı»malarımızda bize yardımcı olrnuş kumaçlardaki suples. plaj elbiselerinden tayyörlere kadar yaz modasmın yumufak hatlarını tatbike imkan sağlamıştır. GUnün favorisi penbenin her tonu. tayyörlük prensdegal ve pötikareler Şömiziye roplar için birebir güzellikteki reyeli kumaşlar Akfil'in çeşitleri arasındadır. 1964 yaz modası bize boi çiçek ve nakış esprisi getirdi Okulumuzun bir Bzelliği olan modern« nakış çalışmaları vo moda atelyesinde hazırlanan çiçeklerimiz. bu modayı benimseyip lanse etmeğe bizi ade»« zorladı. Bazen bir elbisenin koHarında. bftzen oir plâj takımının tüniğinde, yakada. göğüste, şapkada çiçek çiçek, bol bol çiçek. işte bu gUzellik ve yenilikieri toplu bir halde 9 Mayısta Hilton salonlarında tertip•enen Olgunlaşma Enstitüsü defilesinde görüp. beğenip alabilirsiniz. çalışmaktadır. Bir tkıncı Dünya SaYazan: ulkede aynı ye. vaşindan sonraki Şehrımızdekı 19 Mayıs Gençlik dönemde, az geliştişme seviyesinde ve Spor bayramı gösterilerinin dâ miş ülkelerin sana olan yabancı ile vetiyelerını Kızılay, teberrü mak yilesraesi ve gelısyerli uzmandan buzu karçjlığmda halka dağıtacak melerin bu sanayiı ^ ^ ^ « ^ ^ 5 yerlisi daha yave elde edilecek hasılat Kıbrıs yabancı ] rarlı olacağma göre, böyle bir ej leşmeye yardımlan meselesi, u sağlamaktadırlar. Ayrıca Türklerıne gönderilecektır. luslararası ilişkilerin üzerinde ö i^çilerin so>yal maliyetlerı m e s ğ i h m , kaynaklann kötü dağılımın Teberru mskbatu tarşılığında zellikle odakla=tığı konulardan bi|ken sigorta v.b. daha düşük o l ^ d a n başka bir şey değıldır. dağıtılatak düvetıyeler balka 5 ri olmu«tur Meselenin bilinen. duğundan, üretimde toplumun ma Gerçi teknık yardımdan az gelış10 15 lira mukabilinde rerilecekolmaktadır mışlere gönderılen uzmanlann uc, tir. llgililer, 19 Mayıs gösterilerin propaganda^ı yapılan yanı şudur: liyetleri düşürülmüş Bu da az gelismis ülkelerin ucuz ı retlerini uluslararası kuruluşlar, den 360 bin iiraya yaklaşık bir ge Çesitli bloklardan az gelişmiş üla d a > d sehşmış ulkeler odemekte h ş demekte lir sağlsnacağını ifade etmişlerdir. kelerin «üçüncü dünya» sına ya insan gücünden yararlanmak su1 i r l e r r a k am ıa z ulkele d t ülkelerin h Her yıl 17 Mayısta yapılmakta pılan geçici yardım teklifleri ve retiyle, emeğin daha ucuz olduğu gelişmişlere gonderdikleri uzman bölgelerle (özellikle az gelişmiş clan provaJar bu sene kaldırılmış onların ekonomileri üzerin.ie 5 lar:n, teknik yardımdan gönderi tır. Gençlik ve Spor bayramı gös nemli tepkiieri olan fiili bir yar ülkelerle) rekabet imkânlarını art lenlere kıyasla şu üstünlükleri terileri bu yıl yalnız 19 Mayısta dim akımı. Oysa son yıilarda git tırmaktadır. İnsan ihraç etmekle var: Az gelismişlerin uzmanları Mithatpaça ve Fenerbahçe stadla tikçe hızlanan yeni bir dalga pek az gelişmiş ülkelerin de bazı ka daha uzun zaman kaldıkları için rında yapılacaktır. dikkati çekmemektedir. A7 geliş zançları olmuyor değil; işsiz sa ekonomi içinde daha yararlı olabimiş ülkelerin, asırlar boyunca sö yısı azalıyor, bu gidenlerin yolla liyorlar, ayrıca gelişmiş ülkeler j için mürge ekonomı olarak Batı iilke dıkları havaleler ekonomi seviye bakı j Hırkaişerif İlkokulunun lerinde «anayi devriminin gelişme bir döviz kaynağı oluyor. Fakat, den gelen uzmanlar en iyileri ol ı mından ülkelerinin bu arada en becerikli isçiler, yemüsameresi madıkları halde, az gelişmiş ülkeı sinde çok önemli bir rol oynadık tiştirildikten sonra ekonomi için lerden çıkanlar. çoğu kere en iyi Hırkaişerif İlkokulunun 23 Nilarını biliyorıız. Bu tarihî rol dekaybedilmiş oluyor. nitelikle olanlardır. | &an Çoeuk Bayramı dolaytsiyle ğişik ölçülerde devam ededursun. Biz burada, daha çok, az gelişOkul Konferims salontında duzen az ?elismis ekonomilerden çelisAz gelişmiş ülkelerin büyuk mas ledigi müsamere. dün kalabaliK Uir fni?lere Ho^ru yeni bir «ermavf a mişlerden gelişmişlere doğru git raflar yaparak yetiştirdiklerı tek veli topluluğu larafından tâkip kımı doğmaya ba<;!amıştır: tnsan tikçe hızlanan uzmanlar akını ü/e nisyen ve uzmanlarını bu şek'lde rinde durmak istiyoruz. Hu bakım edilmiş, basarı pösteren yavnılar sermayesi. kaybetmelerı, onların ekonomiledan az gelişmiş ülkelerin kayıpta, dâvetliler tarafından sevgi ile alrini daha kötüye gotürecek bir oBu akımı iki büyiik grupa ayır gelismişlerin ise kazançta olduk kışlanmıştır. laydır. Oysa uzmanlarını ekonomi [ mak mümkünr Yetişkin insan gü lan açıktır. Adam oasına rrillî geleri içinde tutabilmek için üstün Kasaplar eti 14 İiraya kadar cü akjnı. U7man akını. Bu olay, lirin beş kere, on kere daha yük bir verim sevivesine ulaşmaları, , SPİi<;miş ülkelerin bütünü için sek olduğu bir ülkede uzmanlara bunun için de çok sayıda uzman ; çıkardtlar seçerüdir. Ancak kurumlardan. bes kere, on kere daha fazla üc çalıştırmalan serekhdir. Bu, az , Şehrimiz kasapları et fiyatlarını dil. gelenek farklarından ileri pp ret öderimesi (gelir Dölüsümürde gelişmiş ülkelenn içinde bulundüşüreceklerı yerde her gün biraz mesleklerin nisbî yerleriiin aynı dukları kısır döngülerden sadece daha artırma suretiyle 14 liraya len enşellempler üikeden ülkeye oîduğu farazije^iyle) çok normal bir tanesidır. Yukarıda da söyledıkadar çıkarmışlardır. Borsada can değişik ofmaktadır. O halde, sebedir. Uzmanlann yabancı ülkelere ğimiz gıbi, gelişmiş ülkelerden tek ı hayvan fiyatlannda ise hiç bir bi az felişmis ekonominin özellikdeğişiklik olmamış beyaz karaman leri ile gelişmi? pkonominin özel doğru akımını desteklıyen bu ikti nik yardım adı altında gelen uz j 530, kıvırcık 2«M70 arasında. sı likleri arasindaki farktan doğan sadı sebeplere karşı, bir takım ku manların sayısı ve niteliği yerli uz I ğır 240 dan 4 0 kuruşa kadar mu genel bir iktisadî olay karşısında rumsal sebeplerin de köstekleyici maniarırt çıkışını telâfi edecek ye O araele görmüştür. Toptan et fiyat yız. Bu fark ffiderilmedikçe, ya da durumda olduğuna işaret edelim. terlikte değildir Piyasa ekonomilan ise sâbit seviyesini muhafara siddetlendikçe. az »elismif ülke Bunlar, yabancı dil engeli. geliş si, düzeninde, bu kısır döngü su miş ülkelerdeki yüksek tahsilli rüp gidecek, az gelişmiş ülkeler, etmistir. erden gelismislere doğru yetişkin meslek sahiplerinin serdikaların yetiştırdikleri en ıyi beyinleri ihtşletme İktisadı Enstitüsü nüfus akımı sürüp »idecektir. Bu dan gelen direnmeler ve bunların raç edecekler, bunları yetiştirmek fark. az Relismiş ekonomllerde ça meslek kazançlannır> yabancı re için yaptıkları çaba da Mitolojikursiverlcri gazettmhi ı<an nüfu« başma verimlilifin dü kabete karşı kanunlarla korunma deki Sisyphus'un çabasından farklı ziyaret ettiler ük o'u?udur. sı yolundaki başarı dereceleridir. olmıyacak. Bazılan, yetişmiş uz Ifletme İktisadı Enstitüsünün 16. Yetişkin lüfus akımında. ?eli« Bununla beraber, gelişmiş pek çok manlar için mecburi hizmet konma devre kursiyerleri ders hâricindemis ülkelerin elde ettikleri net ülke, yabancı uzmanları çekebil sını bir çıkış yolu olarak gösterJci tatbikatlanna dün de devam et vardım şudur: Çalışabilir yaşa ge mek için bu çeşit kurumsal enge;. mek istiyeceklerdir. Az gelişmiş mişler ve gece matbaamıza gpleinceye karlar nüfusun vetiştirme len kaldırmak yolunu tutmakta ülkelerde, yalnızca yetişmiş uzrefc «bir gazetenin nasıl hazırianıp manlar için konacak bir çalışma maliyetlerinden kurtulmak. Bu dırlar. basıldığını» yerinde görmüşlerdir. nun yanısıra iktisadı verimniiğin Gelişmiş ülkelerden az gelişmiş mükellefıyetinin hukukî dayanağı16 devre, 15 mayıs günü sona ere nı bulmak çok zordur. Bır ülkede Siremedigi kesimler için ucuz iş lere yapılan yardımlar arasında cek ve kursta başarı gösterenlere bütün mesiek gruplarına eşitlikle CÜcü bulabilmek, kendi nüfusunu teknik yardım, bu arada uzman yaygın olmıyan bir iş mükellefiye diplomalan verilecektir. da*ıa verimli çalışma kesimlerine yollanması, geniş bir yer tutmaktinin a.sıl adı angaryadır, bunun doğru çekmek gibi fcazançlar da tadır. Hiç aşınlığa kaçmadan diyeŞıp Sevdi hastalara ç da hukuk devletinde yeri olmamabiliriz ki, az gelişmiş ülkelerin ge lıdır. Az gelişmiş ülkelerde yaygın gösterilecek lişmişlere bu bakımdan yaptıkları bir uzman vetiştirme programı, ya Büyük bir ilgı toplayan «Şıp yardım, gelismişlerin uzman yar pılırken, sonunda ekonominin bunevdi» piyesi bugün saat 15 de dımından çok daha önemli miktar ları gerçekten kendi bünyesinde Çapadaki psikiyatri kliniğinde has ,OTA »e CELAL ALTUNTAÇ "1 laraulaşmıştır. Türkiyenin bugün kullariıj) kullanamıyacağıni dik'öoft ve akrabalanna VW talara özel surette jösterilecektir. oguttin Must'kfa 'Cevlfln j * yurt jdifipda buluoan uzmanlan) kate almak şarttır. Hintli uzman«ayı ve qitelik hakımından Türki ların gittikçe artan sayıda dünya' imm müjdelerler. ^ teknik yardımdan yollanmış nın dört tarafına yayılmış olması, uzmanlardan kat kat üstündür. Az Hindistanda adam başına milli gegelişmiş ülkelerde, yerli uzmanla lirin altmış doları aşmaması olgu nn içinde bulundukları çelişmeli sunu pek değiştirmemektedir. Bidurum şudur. Yerli ödeme norm reyciliği esas alan bir toplumda, lanna göre, aldığı paranın on mis uzman bir kimsenin yurt içinde ve Yağış devam edecek li, kendisi ile aynı işi gören yaban ya dışında çalışacağı yeri seçmesiIzmir, Mufla, Bodrmn, Aydın, cı uzmana (belki de daha düşük ne ise hiç kimsenin söyliyecek sö/ rtLİZ OKURER \ Diyarbakır, Siirt, Van, ve Hakseviyeli olduğu halde) uluslararası zü olmamak gerekir. kâri çevreleri parealı bulatlo, di kurumlar tarafından teknik yarFİKSİ DtKMEN ger bSlgeler çek bnlntln ve yer dım adı altmda ödenmektedir. Bu . (^) Nlsanlandılar ^ ) nun yarattığı sonuç, yerli uzmanın yer sağanak ysğifli.seçeeek, hava sıcaklıkları düne naıarın Gü* ANKARA 7.5.1944 da milletlerarası kurumlar kanalı »eyd»fu Anadola bölge«inde deile teknik yardım fashndan yabantişmiyeeektir. cı ülkelere kapağı atması oluyor. Sonunda Türkiyede Hıntii uzmanŞEHRİMtZDE Cumhuriyet 5051 lar, Afrikada da Türk uzmanlar bugün hava parçah ulutiu geçecek, rüzgârlar poyraz an orta kuvvette esecektir Günün en yüksek sıcaklığı 9, en düük 0 derece olacaktır. Yag:s bek 9 mayıs 1964 cumartesi saat 9 da Çapa Hastanesi Amfisinde enmemtktedir. misafir Prof. Dr K. Lundbaek (Danimarka) tarafından: «Diabette Damar Hastahğının Gelişimi» MAYIS 8 ZİLHtCCE 25 Türk Diabetikler Cemiyeti, Tel: 47 51 20 Davetiyeler halka, 51015 TL karşıliğında verilecek Az gelişmiş ülkelerin gelişmişlere yardımı r Doç. Dr. Kenan Bulutoğlu Senatör VVîllıam Fulbright Yazan: Nüzhet BABA Amerikan Senatosunun bir çok komisyonlara aynlarak çalıştığı malumdur. Akhmda kaldığına göre 16, 17 Senato komisyonu vardır. Bunlardan en mühimleri Silâhh Kuvvetler, Dış Münasebetler, Maliye ve Tansisat Komisyonlandır. Dışişleri Komisyonunun Başkanı ise; dış politika (buna dış yardım da dahildir) alanında en sahibi salâhiyet kişilefden biridir. Şu halde VVilliam Fulbrigbt hakkında biraz malumat; Kıbn» meselesiyle malî yardım konuları bakırnından şu sıralarda favdalı olaeaktır. tngilizce yaşılışı başka, fakat okunması Arkanso olan eyalet senatörü Fulbriçht, tngilterenin Oxford Üniversitesinden 1931 de mezun olmns ve 1934 yılına kadar da Amerika başkentindeki George Washinçton üniversitesinde hu kuk doktorasını yaparak baroya avukat kaydolnnmuştur. "8 inci Kongreye nebus seçilen Fulbright, 1943 45 devresinl ikmal ederek 1945 ocak ayındanberi senatör olarak hizmet etmektedir. Senato Komisyon Başkanlıklan kıdeme göre seçildiklerinden Dısisleri Komisyonunnn da en kıdemli fiyesi demektir. Senatör Fnlbriyhfin, zekâ ve entelektüel kapasitesi en yüksek Amerikalılardan biri olduinna asla nüphe yoktur. Bu cihetle de Baskan Johnson nezdinde prestijinin birinci derecrde oldntnndan keza kimsenin şüphesi olmaması gerekir. Amerika Senatosunun saiâhivetleri çok çeniş tutulmustur. Bundan dniayı mfizakereleri çok uzun sürmekte ve herhangi bir m»"'*" ! n •ürüncemede •*'ması vâkidir. Senato. elçilerin ve kabine 4zasının tâyinlerini taadik yetkisine sahiptir. Bazan bn yetki hökümrttı I»TÎS edilmekte ve böylece bir tâyin urnn zaman sOrüncemede kalmaktadır. Bunlar bir fikrl veya bölgeyi tenuil etmeyip Birleşik Amerika Devletleri Senatosunu temsil ederler. Çünkü onlar için mühim olan şey; Senatonnn şeref ve prestijini korumaktır. Mahviyet derecesine varan nezaket ve alçak jönüllülük havası içinde çalışan ve çoğn eski ekolden yetişmiş senatörler arasında Fulbright belki de yeni neılin en mflsahhas temsilcisidlr. Bn da kendi kendine mühim olan bir cihettir. Senatonun kodamanlar grupu 35 kadar senatörden ibarettir. Fnlbright'in de bunlar arasmda oldugnna şüphe yoktur. Amerikan Senatosunun ağır işliyen, herhangi bir meselevi ince eleyip, sık dokuyan bir teşri kolu olduğuna göre Kıbrıs meselesinde anî kararlara intizar beyhudedir. Aynı veçhile malî yardım işlerinde de birdenbire bir değişiklik olaca*ına da inanmak zordnr. Bütün bunlara rağmen Senatör Fulbrighfin Türkiyeyi ziyaret etraesini ve devlet adamlanmızla görüşmesini de küçümsemek dogru değildir. Hattâ bunn temine mnvaffak olanları da tcbrik etmek lâzımdır. Çünkü bu zatın Başkan Johnson'a verecegi rapor yahut yapacağı tavsiyeler yalnız icra kuvvetleri üzerinde değil; Senato Dışişleri Komisyon üyeleri üzerinde mübim etkiler yaratacaktır. J fr Şeker Hastalığı Hakkında Konferans Cumhuriyet 5047 V. ] 4.43 12.10 16J)4il9.13l21,00 2.47 E. J 9.?.T 4.59 8.53112 00 1.47 7.35 Senatör Fulbright yalnız Dıs Miinasebetler Komisyonn Baskanı değil, aynı zamanda S?natonun bankacılık ve diğer bir başka komisyonunda da üyedir. Bu eihetle sözleri o komisyonlarda da dikkatle izlenecek ve meraleketimizden müs pet intibalarla aynldığı takdirde Türkiyemiz için bn ziyaret çok faydalı olacaktır. Dünyayı çok iyi tanıyan fngiltereden bir Rhodes Scholar olarak mezun olan ve bir müd det Viyanada üniversite tahsili gören Fulbright'in dâvalarımıza yakından nüfuz edebildi^i Yardım teklif tasarıları esas takdirde buna Hariciye Vekiitibarivle Temsilciler Meclisinlimizin muvaffak olacafında den çıkmakla beraber, Senatoşahsen benim şüphem yoktur da aylarca geri btrakılabilir. Ankarayı zlyareti memleketiBu gecikmeden komisyon başmiz için hayırlı olacaktır. Ankanları sorumludur. Çünkü kacak su ciheti de rözönündep unnn tasarılannı bir komisyon zak tııtmamak gerekir ki Sayın baskanı aylarca, hattâ senelerSenatörün NATO'nun iki mütce heyeti umumiyeye sevketmi tefiki arasında kavga ve niza yebilir. çıkmaması için taraflardan uzSenato komisyonları hükülaşma meyilleri görmesi, tarafmet tasarıları hakkındaki kabiların bazı güna fedakârlıklar ne âzaunı günlerce, hattâ hafistemesi mfimkündür. tçinde ya talarca sorguya çekmek ve on şadı£ımız senelerin şiddet ve lara ter döktürmek hakkma da sertlikten ziyade itidal ve tiasfsahiptirler. Senatörlerin ç o | u r*t yılIaTr olduÇunn nnutmayaşlı adamlaıdır. Zannederim mak lâzımdır. SenatSriin bu ki ortalama yaş altmış beştir. hususta Tunanlı dostlanmızdan Senato muahedeleri üçte iki ziyade Türklerden anlay» göçoğunlukla tasdik veya redderecegıne şüphe yoktur. Sabır der. ve itidali Kıbrıs dâvası patlak Senato bugün ekseriyetle ve verdiği günlerdenberi Türklcr genellikle denilebilir ki daha göstermiş bnlunuyor. Sayet Seziyade muhafazakârdır. Fakat natör Fulbright sadece Amerigitgide daha liberal elemanlarkalıların tâbirince bir hakgbr la takviye olunmaktadır. Şimdi maksadiyle memTeketimizi ziçotunluk Demokrat Parti lehiyaret ediyorsa ona karşı bir nedir. Fakat bu da büyük bir diyeceğimiz yok. hğer Bnskan mâna ifade etmez. Çünkü senaJohnson ve Senato Dış Münatörler parti adına degil; hesebetleri Komisyonu adınn hamen daima şahsi kanılanna görcket ediyorsa bizdeıı mfispct re oy kullanmaktadırlar. intibalarla ayrılacagına şüphe yoktur. Senatör, bir sosyete aSenatonun bir iç ve bir de damı değildir. İki kızı vardır dış âlemi vardır. Bn itibarla ve Washington sosyetesindr. az çok exclusive bir topluluktur. görülen şahsiyetlcrdcndir. SuAmerikan Senatosunda hâkim nu ilâve edeyim ki VVashinston sükun( vakar ve davranışı bir da bulunduğum yıllar Türkiye deyimle eski tstanbul terbiyesi Büyük Elçiliğinin divetlerine ne benzetmek dogrudnr. Birdefalarca icabct ctmistir. birlerine karşı âzamî hürmet ve disiplin hâkimdir. Genç üyelerin yüksek sesle konuştuk lan vâki değildir. Hattâ ayak uçlarına basarak yürürler. Amerikan Senatosunun müza kerelerinde, kararlarında ve içtihadında nâfiz ve sözü geçen bir grup vardır ki buna oniar Inner Circle derler. Bence biraz kaba düşerse de artık onlara kodaraanlar grupu demek doğrudur. Bunların ekserisi yaşlı Cenuplu senatörlerdir. SEVtM SARIYAZGAN" ile MUHLtS BAYRAK Evlendllcr îstanbul 7.5.1964 Artezyen Kuyusu Açtırılacak Tâliplerin aşağıdaki adrese müracaatları: Her yaşta senç, zınüt; sıhhatli kalmanız için. Türkiye U. satıcısı: CEVAT EKAL İst. Galata Arslan Han 6/11 T e l : 44 92 22 P. K. 229 Galata Amili: ARI S Ü T ü Sanayıı P. K. 39 Kadıköy İst. 4 i Reklâmcılık (1655) 5042 Kendi IST. OLGUNLAŞMA ENSTtTÜSÜ Küçük tşi Büyük, Nedirî MINIK Halı Şüpürgesi Heri? 2983 5021 Altınyıldız Mens ucat Fabrikası A. Ş. Eyüp, Defterdar Tel: 21 11 48 21 49 32 Faal 3597/5038 CVMBUKtirriB Ietrik»n; 51 4 Cumhuriyet 5023 BAY OSCAR: Melih Cevdet ANDAY 130 AYLÂKLAR ATLAKLAR 151 152 AYLÂKLAR Ne olursuu . hcm açık açık anlat bans. şiikrti bir an diisiindükten «onra: Seni luskandı Nesime, dedi . Anlıyor ransuıı'.' KısKandı seııı .. Uen de yatıştırmak için... Bunları sövlrrkctı, «Amnıa da aptalcs şeyler u.Miııruvarum» dıye düşünüyordu. FaKat Müı>lde'nin gözleri parladı. ya dempk kıskandı beni... Kısktndığı için de sen .. Sükrü, Miirşfde'ye sarıldı birden, «Otreğini ı erıne çetırnıeli her süzün» diye geçirdi içinden. lio.vle \»ptım. dedi. Mürşide: O Kadar değıl ki... diye sırıttı. !>ukrü. sarhoş kadını iyice kendine çekti, jdzleriııi üapayıp nptü. Böyle yaptım. Daha daha .. Bu kadar vallahi Bir daha yap bakayım! 8nyle tiivfrek kadın, Şükrü'yü az önce Nesime'nin oturdueu kanapeye dofru sürükledi, oturdu kanapeye, Şükrü'yü kendine dogru çekerek: Böyle öir şeyler yapıyordunnz, dedi. Iyi tarif etsene bakayım! O gırada Galıp beyin boşazından bırıltılı bir ses çıkmıştı. Şükrü bnnu fırsat biierek yerind«n kalktı. butaaın vanına koştu. vere düşmüş olan kolonva çlscsini alıp adunın »açlannı, aU nını kolonvalamaSa Oâşladı. Bır yandan: Siı de %t\\n, yardım edin. diyordu. Kadın şaşkın saşkın yerinden kalktı. onnn yanına çeldi: Başka sefer tamamlarım, diye cevap verdi. Ne zaman? Şükrü aklına celdiği ffbi: Gece beni bekle, dedi. Nerede? Odana jelirim. Söz mü? SSz. Bunan üzerine kadın, Galip beyin bıleklenni nfaftnrmaya başladı. Bir yandan da: Gene şaşırıp Nesime'nin odasına gitmiye kalkma, diyordu. Odalarımız yan yanadır çünkü. Şaaırmam, dedi Şükrü. Yalnız sen dilini iot, kim»eye bir şvy söyleme. Oteki aptal aptal: Nestme'yi öptüfünü de sSylemiyeyim mi? Söyleme ya... Sözünü tntarıan söylemem. Anlaşmıslardı. Aşagıda Argo gemisi hikiyesinden bir şey anlamıyan kaptan. Davnt beye: Bn iş için Deniz Yollanna müracaat etseniz. diyordu. Onlann yollu vapurları var... Davnt bey de: Anlamıyorsun Kaptan, diye cevap veriyordu. Bak, masalı dinle... Dinledim ya... Şeye aklıra yatmadı... Koyunun postu altından olnr mn? Homeros'nn anlattıklarma da inanmıyorlardı kaptan... Kaptan sıkıştıgını aniayınca rakıya «anhyor, arka arkaya yuvarlıyordn. Otede Aktör ağlıyordu: Anam hain bir kadındır. Nesime de öy1«... Anamdan ncfret cttiğim çibi Nesime'den de nelret ediyorum. Kaçacagını ilk görüşümde anlamıştım. O bir günahkârdı, hanımefendi, kaçmasaydı daha çok günab işliyeeekti. Bn sırada, Nesime salona sirdi. Tnkarda olanı biteni Leman banıma anlatmağa karar vermişti. Oyle ya, onnn bu işte bir suçu olamazdı. Galip beyi ayıltmağa nğraşırlarken, Şükrü ona saldırmıştı. (Böyle söylemem, «Birden beni tuttu» derim, diye düşünüyordu kadın.) Belki de sarhoşlukla yapmıstı bn işi çocuk. Şikâyet etmiyordu. Nitekim ona iyi davranmıştı, nazik davranmıştı, yaptıfı işin âoğrn olmadıfını ona kibarca anlatmak istemişti. Fakat o sırada Mürşide hanımın içeri firmesi, ona hakaret etmesi... To . artık durştmazdi bu evde, «Gidiyorum efendim.» diyecekti, «hemen şimdi çıkıp fidiyornm.» Bnnları aklından geçiren genç kadın, önce aktörü gördü, aptallaştı. Ne işi vardı onun burada? Mendille gözyaşlarını silmekte olan Naci de onu görmüştü. Müthiş bir andı o an. Aktörün yüzü, zavalhlıktan zalimliğe doğrn öylesine hızlı bir değişme çeç'irdi ki, karşısında dnran Leman hanım birden kendisinı tiyatroda sandı. Adamın iki knlagi da, oldnğu yerden üç santim kadar geriye gitmiş, kaşlarının nçları yılan gib! yukarı kalkmış, dndakları içeri kaçmıştı. Nesime büyülenmiş çibi kaldı oldnfu yerde. O zaman Naci, aŞır agır, kadına yaklaştı. Dnrumun önemini herkes sezmis olacak ki, dans edenler dansı, konuşanlar konnsmalarını bıraktılar ve onlara bakmıya başladılar. Artık ok yaydan çıkmıştı, dananın knyrnÇn şimdi kopacaktı. Aktör Naci. yüzünün biçimini deçiştirmedrn Nrsime'nin yanına eeldi, onu kolundan tuttu, ortaya doğru savurdn. Manastıra k.pan! (Arkam var) PROF. NİMBUS'UN MACERALARI: NAZtME NADİ * ECVET GÜRESİN * Yaa Gene! Yayın MüdOrtl Sahibl CumhuriYet Sayısı 25 Kuruş Türklye Hartcî Ura Kr. Lira Kr SeneUlc ft »ylık 3 aylık 75.00 40.00 Î2.00 150.00 80.00 44.00 ANKARA BOKOSU I Atatürk BuHarı ynneı Ap. YENİŞLIÖB Telefoo t 12 85 «4. 12 09 20, 12 < 6(1, 17 57 35 N DOGU tLLERl Fatlh Pa?a Mahallen Sokağl No. 9 Dlyarbaku Telefon: tosi * VECUİ KIZILDEMtK * tslsnnl flllen tdare eden Sıırumlu Müdür: Gazptemlze gönderllen yazılar knnulsun. fconulma^ın tade edllmpz. * IlSnlarflMn cntFullvet Kabul olunmat Ahonf w UâD tslcrl IçlD zarp flD (!»tüne fAhnnp» veya tllân Sprv1«n kariının lennmnM ISzırndır GÜNEY tLLEKt BÜRO.SO î Basan ve Yayan CUMHURİYET Gazetpcllik Balkevt Matbaacılık Ş. ve T A Cagaloğlu Küçüktast Meydanı Kdlrnr danı ADANA TVİpfoD ı 4550 •k Soksk No. 3941 Bu gazetP, BASIN AHUkK YASASINA uymayı caahhOt etmlçUr.