Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAHİFEİKİ CUMHURİYET 9 Aralık 1964 Siyah • Beyaz AMERİKA MEKTUPLARI Amerikaya ayak bastığunızm ilk haftası Washingtonda idik. Bize verilen bir siirü harita, plâa, broşür arasında, bir küçük rehber ilgimizi çekti. Dünyamn büjük şehirlerinde turısüer böyle bilgi kitapçıklanyla yollarını yordamlanm bulurfar; hamallara verilecek paradan, şoföre garsona verilecek bahşişe kadar türlü bilgileri oradan öğrenirler. Birleşik Devletler başkentine gelen yabancılara kolaylık için bastırılmış bu küçük kitapta neşeli öğiitler de vardı. Meselâ: Dd şahıs tanıştırıldıklan zaman hafîf bir bas işaretiyle selâmlaşırlar ve birbirlerine «How do you do?» derler... Beyler çok sıcaklarda dahi iş randevularına giderken eeket giymek, kravat takmak zorundadırlar... Lokantada garson yardnn etmezse, erkek, kadın otunmcaya kadar iskemlesini yavaşça altına sürer... Ama bu medenî davranıslan öğreten sayfalann hemen ardında bir bölüm gözüme çarptı ki, adı: Irk iliskileri!... Tuhaf oluyor tabii... Sen kalk insanlık, nezaket, mnaşeret kaideleri hakkında ders ver. Ve sonra da hemen ardından ırk aynlığı konvsunda tavsiyelerde bulun! Washington'a adım atar atmaz gözümüze çarpan bu durum, iki ay boyunca devam etti. Şurada burada «Beyazlara mahsushır» ihtarını görünce çarpılryor insan... Ve Amerikanm büyük zenginliği, üstün tekniği düşüncelerde küçülüveriyor. Çevrenize bakıyorsunuz: Ayakkabı boyacısı, garson, hamal, asansörcü zenciler... Kölelik prangası çıkanlmıs ayaklanndan; ama katı demirin izi sanki siyah derilerinde silinmez bir miihür gibi kalnuş. Güney eyaletlerini gezdiğimizde, özellikle Georgia'nın merkezi Atlanta'da, zenci tneselesi üstiine araştırma ve düşünme hrsatı buldum. Yazilanmın sonunda varacaeım yargıyı şimdiden açıklıyayım: Birleşik Devletlerde medenî haklar kanunu gerçi kabul edilmiştir, ama siyahbeyaz dâvasının çözühnesi için ya çok nzun zaman (bir iki nesil daha) gecmesi lâzım... Veya Amerikan toplum hayatında beklenmiyen bir düşünce devrimi lâzım... Açıkçası, bu dâva bana şimdilik umutsuz göründü. Çiinkü iki taraflıdır.. Bir ucunda siyah, öte ucunda beyaz. Kafalarda ve inançlarda değisiklik yalnız beyazlarda beklenirse hatâ olur. Amerikada yepyeni bir karaderili insan doğmazsa, zenciler mutsuzluğu nasıl yenecekler, bilemem. Çünkii köleliğin sonuçlan olan «yabancılaşma» durumundan topyekun annması gerek karaderilinin... Bunun için o kadar az yarduncısı var kü... Amerikalı siyah, okyanuslarm ortasında yalnız kalmışeasma dünyadan kopmus ve yüz yetmiş milyon Amerikalı beyazın muhasarasına düşmüs Bu kadar kapalı toplumda, ve bu loplumun kendisine yüklediği deeer yargılannm çıkmazında ne yapsın siyahçık? Ne yapsın? Durmadan vak'a çıkarıyor!... Belki bu davranıg da mücadelenin faydalı bir kesimi. Çünkii zenciler Medenî Haklar Kanununun verdiklerini kâğıt üstünden toplum hayatına geçirmek için mücadele etmek zorundalar. Ama ben Atlanta'da başka bir soru attım ortaya: Peki, diyelim yalnız beyazlara mahsus bir lokanta kanun zoru ve mücadele ile kapılarını siyahlara açtı. Bir zenci içeri girdi, masaya oturdu, yemek ısmarladı. Mesele bitmis midir? Karaderili, çevresindeki beyazlann kendisini hakir gördüğünü hissetmez mi Öteki masalarda oturan beyazlar da bilinen duygular içindeler .. Bu durumda siyah insanın da beyaz insanın da kurtuluşuna imkân var mı? Hak verdiler bu sözlerime... Zencilerden biri: Siyah doğmak bir kâbus burada... diyordu, insanı beşiğinden mezarına kadar kovalıyan bir kâbus! Amerikalı siyahın bu kâbusu bence yeryüzündeki en büyük açmazlardan biri... Çünkü bir Ameriklı zenci, bir Afrikalı zenciye göre Karun gibi yaşar. Ama Afrika dağlarmda hürriyeö için savasan, ya da hürriyetini kazandıktan sonra toplumunu medeniyete kavuşturmak için çalışan bir zenci Amerikalı zenciden. çok daha mutlu bir insandır. Kendi memleketinin topTaklannda çıplak ayakla savaşan bir Afrikalı. çifter çifter otomobillere sahip bir Amerikalı zenciden çok daha fazla kurtarmıstır kendismr.!. Kafaca, ruhça, fikirce, inançça kurtarmıştır. Çünkü Ç«vresindeki beyazlann değer yargüanna ihtiyacı yoktur aşagıhk bir varbk olmadığını idrak etmek için... VAKKO'da, Yılbaşı için hazırlanan hususi ambalâjlarda satışlar başladı. 1xMco t delıl yetersızlıği sebebiyle, firma aleyhine bir neti OÎ istihsali mumkün olmamaktaTicaret Bakanlığı Müfettişi dır. ukanda izahına çauştığunız, Madde hükmüne göre, düşük ihraç fiyatlarının kontrol merfiyatla ihracat yaptığı anlaşılan cileri yetkilerini uzun zaman finnalar, normal fiyatla düşük fikullanmamış, kısmî sekilde tatbiyat arasındaki farkı Birliğe ödemeye ve bu şekilde ihracata de kat ise gerekli neticeyi vennemişvam ettiği takdirde Birlikten çı tir. Bilhassa paravan firmaların kartılmaya kadar varan c « a ve bir defaya mahsus olmak üzere piyasaya çıkıp kaybolmaları, adrebümektedirler. Ancak bu müey yidelerin uygulanması tatbikatta reslerinin dahi bulunmaması, kon trol yönünden en esaslı mahzuru mümkün olamamıştır. Maddenin yürütülmesi Birlik Genel Kurul teşkil etmiştir. Yeni usullerin getirilmesi ise, güdulen gayeye larında kabul edilse bile, tesbit eaykın olarak ihracat formahteledilen ihraç fiyatı (Baz fiyat) bir rîni yeniden arttırmıştır. pazarhk veya anlaşma fiyatı olarak teşekkül etmektedır. Zira; Yeni tedbirlerin başmda «BorBirlik üyeleri, karar aldıkları mal sada muamele gören ihraç mallaüzerinde bizzat kendileri ihracatrının, ortalama fiyatlarının gümcı bulunmaktadırlar. rüklere bildiribnesi ve gümrüklerin de, Gümrük Kanununun 118 Nihayet 38 inci maddenin uygulanmasına ragmen, ihracat yapıl ve 120. maddeleri gercğince. ihraç mallarının fiyatlannı, ortalama dığı takdirde, dövizin yurda gelAlmanlara İstanbul Belcdifiyatlara göre kontrol etmesi» Tescil ve lisansın kaldırılması mesi yine mümkün olmıyacak, ihyesi hakkında konferans şekilnde olmuştur. Bilhassa Güfikri, Ticaret Bakanlığı tarafından racatçı farkı Türk lirası şeklinde ney bölgesi için, yeni tedbirlerin verilecek da benimsenince, 4/7/1964 tarihinödemek suretiyle cezalandınlmış getirilmesi ve bazı maddeler için Bir müddetten beri şehrimizde de yayınlanan dış ticaret rejiminolacaktır. thracatçının Birlikten bulunan 9 Alman idarecisi bugün de ıfadesini bularak tatbikata in çıkarılması ise, mevcut mevzuat yine tescile dönülmesi, serbest rejimin gereken neticeyi vermedisaat 16.30 da Ticaret Odasını ziyaret tikal etmiştir. muvacehesinde netice temın edeğıni göstermektedir. Bu durumun edeceklerdir. Dış ticaret rejiminde sadece an cek bir hal şekli olmamaktadır. nedenleri arasmda bilhassa, muh Cumartesi gününe kadar şehrimiz laşmah memleketlere yapılacak Ticaret Odaları: Ticaret Odalatar veya yarı muhtar meslekl kude kalacak olan Alman idarecileri, ihracat ile. konvertibl APA dönnın, ihraç mallarının fıyatla ruluşların kendi bünyeleri içinde 11 aralık günü Belediye Sarayında vızleri dışında kalan paralarla yarının tesbit ve kontrolunda dı mensuplarını yeter şekilde takip Belediye Reis Muavinlerinden Burpılacak ihracatın lisansa tâbi turek bir görevleri yoktur. Bununedememeleri, serbesti rejiminin han Güngör tarafından «Bizde Bele tulacağı kaydedilmiş, tescile tâbi la beraber, ihracat ruhsatnamelebir kısım tacir tarafından iyi nidiye Mevzuatı» konusunda verilecek mallar Hstesınde ise çekirdeksiz rinin nüvesini teşkil eden «Vukuf yetle kullanılmaması ve nihayet bir konferansta hazır bulunacakları kuru üzüm ve tütün gösterUnüs belgeleri* 3018 numaraü kanunuihraç edilen mala mukabil icabeöğrenilmiştir. tir. nun 2 nci maddesi uyannca Ticaden dövizin yurda getirilmemesi Yol ve elektrik için köylere Dış ticaret rejiminde .yukanda ret Odaları taratından verıldiğın halinde, lüzumlu müeyyidelerin kısaca açıklandığı üzere, çok mah 405 bin Iira yardım yapıldı den, dolayısiyle vasıfU ihracatçıtatbiki için delil kifayetsizliği, sedut sayıda mallar dışında, mem nın seçilmesinde başhca rolü oyYol, su ve elektrik tesislerinin ger bep olarak söylenebilir. Maamafih leketin başhca üıraç maddeleriçekleştirilmesi için projelerini hazır namaktadırlar. 3018 numaralı ka ihracat ruhsatnamelerinin, ihralayarak Vilâyete başvuran 10 köye nin, fiyat kontrolları serbest bı nunla, Odalara verilen görev, sub catçı vasfmı haiz tacire verilmerakılmış ve bu durumun, forma jektif mahiyet taşıdığından ve be si; merkezi idare dışındaki mes405 bin liralık yardım yapılmıştır. Müracaatlar, Vilâyet Köy Kalkın liteleri azaltmak suretiyle, ihracalekl kuruluşlann mensuplannın lirli olmadığından, Odalar gerçek tı müspet yönde etkiliyeceği ümit ma Komitesinin 15 günde bir yaptı ihracat faaliyetlerini takip ve kon ihracatçının seçilmesinde müessir edilmiştir. ğı toplantılarda incelenmekte ve detrol etmeleri ve aralannda işbirolamamaktadırlar. Bu yönden 3018 ncak, ihracat serbestisinin ğerlendirilmektedır. liği yapmalan gibi tedbirler, ihnumaralı kanunda değişiklik yamahdut mallar üzerinde, 1962 Projesini ibraz etmeden yardım is racat serbestisinin mahzurlannı pılması ve yeni hükümlerin getiyuından itibaren kısmen tatteyen köylerin müracaatları dikkate kısmen giderebilirse de, bir mikrilmesi lüzumlu görülmektedir. bikiyle ortaya çıkan «Düşük fiyatalınmamaktadır. Bu suretle hem tar döviz kaybı daima ihtimal da(1). la ihracat» meselesi, son rejimle yardımın sarf şekli kontrol edilebil hilindedir. Bu bakımdan, baz fiKambiyo mercileri: Gümrük ida mekte, hem de yardımın boşa gitme kendini büsbütün hissettirir vaziyat tesbitleri bölgelerin ve mallayete gelmiştir. Lisans ve tescile relerinden bildirilen, düşük fiyatsi önlenmektdır. rın hususiyetine göre, hassasiyetle tâbi tutulmıvan mallar üzerinde la ıhracat yapan firmaların isimyapılmak şartiyle, tescile dönülyapılan düşük fiyatla ihracat, leri, kambiyo mercilerince kara mesi, formalitelerinin azlığı ve lısteye alınıp açıklanmakat ve memleketin döviz pelirinde hissekontrolunun sağlamlığı bakımındilir bir artış sağlamadığı gibi, Türk Parasmm Kıymetini Korudan, gerçek ıhracatçı ve yurt yama mevzuatına gore, bu gibi firçok miktarda memleket ürününün ranna olacaktır yurt dışına çıkmasına sebep ol malar hakkında dâva açabilmek(1) 24 10 1964 tarilıli Cumhuriyet. tedırler. Fakat açılan dâvalarda muştur. Kar bekleniyor Düşük liyatla ihracat, genellıkle serbest döviz sahalanna ve hu Ege bölgesinin sahil kesimleri İle susiyle komşu Arap ülkelerine Iğdır. Van, Kars cevreleri parçalı bulutlu, diğer yerler çok bulutlu, yapılmıştır. Bu durumıın başhca sebebi, paravan firmaların ekseBolu, Kastamonu. Afyon. Eskişerıyetle ıhracatçılık vasfını haiz hir ve Ankara çevreleri karla kaolmamaları, APA memleketleri ve rışık yağmurlu. Akdeniz bölgesi yer yer gök gürültülü sağanak ya diğer serbest döviz sahası memğışlı. diğer yerler yağmurlu geçe leketlerle irtıbat kuramamalan cektir. Hava sıcaklıkları bütün veya bu irtibatı sağlıyacak gerekyurtta azalraasına devam edecek, li bilgılerden mahrum bulunmarüzgârlar Ege. Marmara ve Batı ları soylenebilir. Buna mukabil Karadenizde Knzey yönlerden kuv komşu Arap tacirlennin finanse vetli, zaman zaman fırtına şeklinettiği düşük fiyatla ihracat, daima de, diğer bölgelerde Güney ve Ba rizikosuz ve kolay kazanç sağlatı yönlerden orta kuvvettr esecekma imkânmı temin ettigi için, ihtir. racatm bu memleketlere yönelme sini kolaylaştırmıştır. Serbesti rejiminin düşük fiyatla ARALIK 9 SABAN 5 ihracat yapılmasına sebep olması, tescil ve lisans koymaya yetkili Ticaret Bakanlığı dışında, bazı teşekkül ve müesseselerin kontro luna onem kazandırmıştır. Bu te• 12 12 06 14 27 16.40 18 19ı 5.23 şekkül ve müesseseleri aşağıdaki sekilde sıralamak mümkündür. E. 1 2 32 7 26 9 47 12.001 138ıl2.42 irınci Beş Yıl lık Kalkınma Plânının 1964 yılı programında «Dış ticaret politi kasiyle UgUi 4edbirler» bölUmünde ihracatı engelliyen önemli bir formalıte olması bakımından lisans Te tescil usuGeç öğrenen çocuklar için şeh lünün tamamiyle kaldırılması tav rünizdeki ilkokullardan 16 smda özel smıflar kurulmustur. 10 âmâ siye olunmaktadır. Keza 1964 yılı öğrenci de gezici bir öğretmenin icra plânının «Dıs iktisadi münanezaretinde değişik normal okul sebetler» bölümünde «İhracatta lisans ve tescil usulünün kaldınllarda okumaktadır. llkokul çağında olan, fakat tür masına çalışılacağı» belirtilmiş, so lü sebeplerle topluma uzak du rumlu daire olarak Ticaret Bakan ran çocuklann durumlarmı tes hğı, koordinasyon veya işbirliği bakımından ilgili daire olarak da bit için faaliyete geçirilen prob lem çocuklar rehberlik ve araş Maliye Bakanhğı gösterilmiştir. Aynca Türkiye Ticaret Odaları, tırma merkezi de bugüne kadar Sanayi Odaları ve Borsalan Bir1250 çocukla ilgilenmiî ve veliliği de, kalkınma plânına muvazi lerini uyarmıştır. olarak, tescil ve lisansın kaldırılProblem çocuklann topluma ka zandırılması çalışmalanna bu yıl masını ve üıraç mallan fiyatlarıdaha geni; bir şekilde yer veri nın kontrola tâbi tutulmamasım benimsemis ve yurt yaranna görlecektir. müştür. =haberlerı Ihracatta fiat kontrolü Geç öğrenen çocuklar için IIItHllllllllllllIlllll lllllflIIIIIMIIIIIlflllllllIlllllllllllllllllllllllllIIIMIIIMlllllllt lllllllllllBlll | EKONOMİK KONULAR | Bugünkü Başyazısı: özel sınıflar açıldı B Yazan: Ydmaz ULUSOY DEMIREL Yasnf Ziya ORTAÇ Cumhuriyet 14997 Y YENİ GELEN ve DERHAL TESLİME HAZIR INTERNATIONAL' İIOİ orta ağırlıktaki traktörlerin önderidir. Tarnamcn jrenl bir model olan INTERNATIONAL TOISS SULLGP.ADER ktndı ıınıf.nın fampıjronudur 4 Silindirl, Oıi€İ Motoru 115 HP tıkatındedır Pow«r Shıft. v,t«t de|ı|tırm<ll( «anııınana >• Tsrk Convartar'» ııhlptlr Oonü) kumandalarK mod.rn. ttk kadrmell Plan«t lllttmındjdır H.drolik kumandıl.1 •ULLGRADEP. b,(»j.. •• ajır (artlarda «• i»ta« randımanl. çalıfmayı faflar A INTI«N»TIONAL HİLMİ ı. ««I > BAYINDIRLI Cumhuriyet 14094 •«•vıırn T.l.f.» « » « Ttlfrafı •ATIHTM . lıtmntal KURŞUN İZABE MÜHENDiS'i VE USTALARI ALINACAKTIR. Şahsen müracaat: Mutlu Akıimiilâtor Fabrikası. KARTAL t ı1 I», l», i Reklimcdık 4565/14985 Büyük Rağbet gören yanında Şimdi de CROSLEY BUZ Doiapian BEYOGLU Faal 11126/15011 TEŞEKKÜR Kıymetli eşlm ağabeylmlz, Ankara Nümune Hastanesl Oöz Kllniğl Şefl BÜYÜK FELSEFE LUGATI taraamlandı Her üç cildin başhca satış yerl KANAAT ve ÎNKILÂP Kitabevleri Cumhuriyet 14999 BEHER CİLDİ 40 T.L. alana, bir PLÂK BEDAVA. Lutfen faturanızı gönderimz, Plâğınızı isteyiniz. GÜR Tic. Ltd. Şti. Ulus Ankara Heriş 833215014 Bir Minik Supurgesi Dr. MUZAFFER SANDER'in ellm vefatı sebeblyle blzzat zlyaretle. telgraf, telefon re mektupla tazlyette bulunan yakınlarımıza ayrı ayrı teşekküre teessılrumüz mânl olduğundan şükranlarımızm Uetilmeslne gazetenizln tavassutunu rica ederlz. 8ANDER. ÖRS Te CETİZ ailelert Cunıhuriyet 149%> • hracatçı Birlikleri: 3018 numaI ralı kanunun 7 nci maddesine gore kurulan ve ihracatçılardan meydana gelen bu taşekküllerin başhca görevi, bünyelerine dahil ve dış ticaret rejimlerinin tescıle tâbi tuttugu maddelerin tescil ve fiyat kontrolunu yapmaktır. Halen tescile tâbi mallarm nıiktarı çok azaltılmış olduğundan, birliklerin tescil görevleri, başka bir ifadeyle, ihraç fiyatlarının iç ve dış rayiçlere göre uygunluğunu arama yetkisi kalmamış bulun maktadır. Bu durumda, bir ihracatçı düşük fiyatla ihracat yaptığı takdirde, Birlik kendi üyesi hakkında herhangi bir karar alabilecek midir? Birlik Tip Statülerintn 38 inci maddelerinde bu konuda hüküm mevcuttur. CUMHUKrYETtD refrikaaı Piyasaya Arzedilmistir. 116 Cumhuriyet'e Bir acı şarkı ' Yaıan: A. J. Cronin 398 BÎR ACI SAKK1 «Yo, çok kötü yazdım. Hep ters karşılıklar verdim. Sınavcıya da bunu böylece söyledim.» «Sınavcı mı? Tanrıbilim profesörünün tâ kendisi o yahu!» «Vallahi, kim olursa olsun. Doğrusunu söyledim.» «Hasta mısın sen, Laurence?» «Yo, sanmam. Talnız, basım ağrıyor. Kendimde değiiim pek.» «Ah, yavrum, ne yaptın kendine? Dün geceyi nerede geçirdin?» «Simdi hatırlıyorum: Kodeste.» «Ne diyorsun, oflnm!» «Yo, sabah olunca bıraktılar. Benim snçum yokmns; Syle söylediler. Komiser bana kabvaltı bile getirtti. Ama. o zamana geiinceye kadar neler çektim! Benmisim sanmıslardı bütün bu olup bitenlerin. . Nora'nın . benmişim . benmisim benmisim » Daha çok sallanmaya başladı. Gittikçe büyfldü, büyüdü, acayip bir su canavan gibi bir biçim aldı. En sonunda. dünyayı kaplıyan karanlığın içinde eridi gittî. Gökten yere inen bu karanlık, o kapkara dalçasiyle beni de kavrayıp yutuverdi XXXV Aradan birbuçuk ay kadar çermisti, bir gün öğleden sonra saat dörtbuçuktu. Hasta yatmıştım ama, şimdi ayağa kalkmış, annemin tuttugu, benim bi' türlü alısamadifim o apartman dairesinde dolasıyordnm. Yavas yavas kendimi daha iyi hissetmeve baslamıstım. Belli belirsiz, farkmdaydım, biliyordum ki, uzerime gelen çöküntü üzerine uznn zaman kapalı kaldığım > karanlık görüntüler ülkesinden kurtulmuş, dönüş yoluna koyulmuştum. Kafamın büzülüp biizülüp nfacıcık bir tek odak olarak sancılı bir uyuşukluk içinde kapanıp kaldıgı o karanlık süre boyunca duydnfum korkuyu, ürküntüyü kolay kolay nnntamıyordum. Dönüş yolu da çok sıkmtüı, çok zor olmuştu ama, hekim o sabah bana: «Artık ormandan dışan çıktın, oğlum, çok geçmeden çimenlik düzlüklere ulaşacaksın» demişti. Kurtuluşumun en sevinç veren belirtisi, o kapanık, düşünceli benliğimden uzaklaşıp, dışan dogru bakabilmem, çevremdeki şeyleri içinde bir ilgi kıvılcımı beliren bir gözle görebilmemdi. Böylece, oturduğumuz evi yeniden bir gözden geçirdim. Pek ufacıktı, pek de boştu; bir mutfak, önde bir oda, ikisinin arasmda minicik bir banyo; hepsi bu kadardı ama, benim hoşuma gidiyordu. Öndeki odada ben yatıyordum. İçinde eşya olarak bir demir karyolayla bir iskemleden, bir de açılır kapanır kırık dökük bir yazı masasmdan başka bir şey yoktu ama, duvar kâğıtlan yeniydi, rengi de canlı bir kırmızı; aksam güneşi vurdu mu, şimdi vurduğu gibi, odayı pembe bir ışık bürüyor, boşluğunu kapatıyordu. Mutfakta şimdi oraya girmiştim her mut fakta bulunan şeyler vardı: Musluktaşı, gömme dolap, tabaklık; perdeyle aynlmış bir girintide de, İskoçlara özgü tek şey, giz!i bir kerevet vardı, üzerine yatak yapılırdı. Ama, bizim katın en büyük güzelliği yüksek oluşuydu. VVinton Yapı Birliği'nin Oark Tepesl üzerine yakınlarda kurduğu bir işçi konutunun en üst katıydı; damlann üzerinden tâ uzaklara kadar görürdü, açık havalard» batıdakj Ochil mektuplar Bakırköy Kalk Kütüphanesi İstanbulun kütüphane bulunmıyan semtlerinde birer kütüphane kurmak gayesiyle çalışan İ) Halk Kütüphanesi, geçen yıl, Bakırköyde Belediyeye ait bir bina bularak burasını modem bir şekilde tan zim ettikten sonra 15.XI.1964 tarihinde halkın bizmetine aç mıştır. Kiitüphaneve halkın ve öçrencilerin seviyesine göre her konuda (Felsefe din, ahlâk, sosyoloji Hcaret, dilbilim. fizik, matematık, sağhk, ormancılık, ziraat. roman, gü zel sanatlar şiir. tiyatro, tarih, cografya ve biyofrafya) kitap koyuunuştur. Bu kitaplar, bedelsiz olarak, halka ve öğrencilere evde okumak üzere ,15 gün süre ile verilmektedir. Eldeki imkânlarla bugün ancak bu vapılabilnıiştir. Eğer, şikâyet sahibi Bay Adil Yıldız, önayak olur. «Halk Kütüphanesine Yardım Derneği» veya «Bakırköyde bir kütüphane yaptırma derneği» adı ile bir dernek kurulmasını sağlarsa; yakın bir gelecekte 100 bin kişUik Bakırköyde halkın ve devletin elele vermesiyle bizim ve kendisinin has retini çektiği modem bir kütüphane uışa edilebilir. Bav Adil Yıldız'dan ve Bakırköylülerden cavret bekliyoruz. derilen bütün mektuplarımız postanede alıkonulmakta ve biz leri çağırtarak zarf açtırılmakta ve içinde para varsa müsadere edilmektedir. Bizler para kacakçısı değiliz, sırf paranın eli mize geçebilmesi için tek çare olan bu şekli kabullenmek zorunda kalısımızdan baska bir su çumuz yoktur. tlerisi için bükümetimizin actığı yollardan istifade edilecekse de fakir bütçemizde açılmıs bulunan bu rahneyi hangi gelirle kapatacafız, zaten dnrum bozuk, iki aylık kira borcu dolavısiyle ev sahibi evden atmak tehdidivle karsımızda bekliyor. Elektri|imiz kesilmek üzeredir bakkal borcu minarenin tepesinde. bu kritik dnrumda hançisinin hakkından gelebileceğimizi bir türlü aklım almıyor. Her türlü vatan borcunn şerefiyle ve cephelerde kan dökmek suretiyle ifa etmiş bir vatandaşın bu sefaletine hükümetimizin razı olmıyacağı kanaatindeyim. Bu hazin durumu büyüklerimizin şefkat duygulanna böylece arz ile müsadere edilen paralarımızın bir defaya mahsuı (adesi için alSka bekliyorum. BtR ACI ŞARKJ 399 400 tepeleri bile görünürdü. Sonradan öğrendim: Annemin bu katı tutabilmesine şehirde aldığı yeni görevin büyük yardımı olmuştu. Ocağın tablası iizerindeki nikel saat annemin gelmesinin pek uzak olmadığını bildiriyordu. Artık keyfim yeniden yerine gelmişti ya, içimden «Akşam yemeğimizi hazırlıyamaz mıyım?» diyordum. Koyulduğum yün işleri bendeki düzen kavramını hayli geliştirmişti ama, bütün bütün yerine getirememişti: bir şey düşünür de kıranm diye korkuyordum. Tabakçanağunız da pek yoktu. Gene de, cesaretimi topladım, işe koyuldum. Ağır ağır, dikkatle, ibriği doldurdum, öyle ağır geldi ki şaştım. fırının üzerine koydum. Sonra, masanın örtüsünü yaydım, çay fincanlarını dizmeye başladım. Dolaptan ekmeği buldum, çekmeceden de ekmek bıçagını. Söylemesi ne kadar acı olursa olsun, ne sakhyayım, ağzı testere gibi bu kocaman bıçak korkutuyordu beni. Ancak benim gibi bitkinlik geçinniş bir kimse anlıyabilir böyle bir bıçafın uyandırabileceği korkuyu. Hastahğımın ilk sıralarında öyle korkuyordum ki .. Neden, biliyor musunuz? Odamdaki o küçük taht» yazı masasından! Ne kadar uğursuzluk varsa onun üzerine topUnmış, bana ürpertiler vennişti. Basımı çevirip bakamıyordum. Bu benim ne gibi baller geçirdiğimi, ne korkunç bir duruma düştüğümü gösteren bir şeydi elbette. Ama, şimdi, böyle bir şey duymak benim için ayıp olurdu: artık iyüeştiğimi göstermek isteyişim bıçağı kavrayıp etonekten bir kaç dilim kesmeye zorladı beni. öyleyken, dilimleri, kızartmak üzere, havagazı ateşinin altına koyarken yüregim gene hızlı hızlı çarpıyordu. (Arsası 397 Geien son defa verilse ne oiur Yetmiş bir yaşında emekli bir memurum. Hizmet kifayetsizliği yüzünden emeklilik maaşımı da alamamaktayım. Kira evlerinde her çesit çelirden ve çalısabilmek kndretinden mahrum olarak muayyen âkıbeti bekliyen bir vatandaşım. Geçimirniıi temin maksadiyle Avrupaya gitmis bulunan, iki oğlumun orada binbir zahmetle kazanarak bize ayırabildikleri mütevazi maddî yardım la hayatımızı. idameye çalışıyoruz. Son zamana kadar dısardan para göndermek imkânsızlıgı yü zünden ofullarım tek çare olan mektup ioerisine koymak suretiyle nafakamızı teşkil eden pa rayı göndermekteydiler. Hükümetimiz bu sakat durumu önlemek için dış memleketlerle anlaşmalar yaparak kolaylıklar ihdası suretiyle yeni bir çıgır açmış ve böyle mektup içerisinde para göndermeyi men etmiştir. Fakat bu memnuiyetin taammümüne mebil verecek bir zaman baddi konulmadığı için bu memnuiyetten haberleri olmıyan evlâtlanmız tarafından gön