17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
IKJ CUMHURIYET 80 Araltk 19til) Denizcilik Bahisleri ıııı=ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuıııı=ıııı Hamidiye'nin deniz harb verdiği dersler Yazan: Amiral Afif BÜYÜKTUĞRUL 1 GÜNÜN KONUSU | HEM Kime anlatırsm assıadadaki Yüce Divan otorumları bittikten sonra, muha kemeler karara bağlandıktan, amaml ekfir sükunete ka vuştuktan sonra, hafızalar yoklandığı Eaman, uğultolarla dola zihinlerde, blr takım sBzlerin kllşeleşlp kaldıfını, orada ver ettiğini görecegiz. Dâvalar birer birer görflldükçe, kendiliğinden Tassıada söz lüğü adı verebileceğimiz bir vokabüler vücut buluyor. Tassıadadaki tarih sahnesinde oynanan trajikomediye im reneeek bir piyes mubarriri çıkar da, ondan alacsğı ilhamla bir tiyatro eseri yazmak isterse, eserine ba vokabülerden rahat rahat isim seçebilir, yazdığı piyes bir trajedi de olsa, bir melodram da olsa, bir vodvil, bir komedi de olsa, ba isimleıi ona pek güzel yakıştırabiiir. Meselâ: «Hatırlamıyorum, reis beyefendi!» ne mavaffakıyetli bir vodvil »dı olor, değil mi? Meselâ: «Bana bSyle intikal ettirmediler!» piyes adı »larak, daha mı az başanlı netice verir? Hele: «Müsaade huyrulursa, reis bey endi!» en zayıf tiyatro eserini bile, aylarca sabnede tvtmsfa yeteeek ksdar hSrika lar vaadeden, Muammer Karaca'nın «Etnan bey duymasın»»ı ka dar tantanalı bir piyes adı oimaz mı? Doğrusunu söyliyelim, Yassıada celselerinde söylenen sözle riıı en mânalıları, bütün mânâsızlıklanna rağmen, yine de bun lardan ibaret. Hiç değtlse menfilikleriyle, yersizlikleriyle, inkâr eı bövivetlerivle bir şey ifade ediyorlar. Talnız yalana daya nan, temelinden harcına kadar yalandan ibaret olan on senelik iktidarın, sahneden çekildikten s«nra. tfikenmig inşa mslzeme sinden, elinde kalabileni elbette o yalanların, o redlerin. o inkârların kırıntılan olacaktı. Savanma binasinı şimdi bonlarla kurmağa çahşan sanıklar, söal Gklerinjn dışına çıkrp bir şeyler söylemek zoranda kaldıklan zaman, kınntı dökontn halindeki ba malzeme bâkıyesinl, harç yetiştiremedikleri İçin yapıştınp tutturamayınca. şık sık, nekre ve muzip bir dostumun bir şakasını hatırlıyorum. Kelime dagarctgı zengin bir aydındı. Bir gün, kalabalık bir meeliste, karışıkça geeen o günlerin siyas! olaylanna dair, bilir bilmez. ileri geri söz eden birkac eahili susturmak için bir konssma yapmıştı. lîu koııuşma bir deli saçmasıydı. Arapça ve Farsça bir sü rü kelimeyi yan yana getirip, içine fikir ve mantık harcı ilâve etmeden bir halita yaptıktan sonra yığın halinde ortaya dö kiinee, şişkin bir lâf kalabalığt meydana relmisti. Slnıdi kelimesi kelimesine hatırlamıyorum ama, ba deli saçması şöyle bir şeydi: «Afakı siyasiyenin ba keşmekesi dursdâra içinde, tat vili kelâmın yeri yoksa da, felâsifei kadimenin nazariyatı hendesiye ve gayrı hendesiyesine göre, âmakı bahirden lirvei cibale kadar bilcümle mahlnkat vt ni'kevvenat...» Böyle baslayan ba deli saçması yanm saat kadar sürmüştü. Bu mânâsız ama insieamlı, ovdurma ama ölçülü ba zırva lâf kalabalıgını. yeytliğe gölge düsiirmemek için, sanki bir mâ na çıkarıyormas gibi başlannı sallayarak bllgie bilgiç dinleyen lerden bir tanesinin, içini çekerek ş«yle mnkavele ettiğini hatırlı yoram: «Dofra söylayorsnn. Kemal beycigim, ama kime anlatır sın! Bir bakıma, ba sözân. hiç degilsr vansı büsbfitün de yanlış defildi. öyle ya, bu up uzun deli saçmasını, kime anlatırsm, kime dinletirsin; Hamdi VAROGLD Türkiye'nin sakin, durgun ve kü Bir defa adalar arasmdaki geçit çüklere hiç söz hakkı verilmiyen ler onun harekâtını lahdi* ediyoreski devrinde, o günkü görüş ve du. Adalardaki Rum ıaıkı da düş kanaatlerle sadece «Deli» denebile mana iyi bir istihbarat hizmeti cek genç bir teğmen vardı. Gemi sağlıyabilirdi. Fakat Hüseyin Ragiderken, canı sıkıhrsa, pusla ıle uf bunlardan herh^npi bir şekilbirdirbir oynar, arkadaşlarını gül de ürkmüş değildi Bi'fikis Rum dürür; âmirlerinin de canını sıkar halkı Hamidivenin Çankkale Bodı. Onu tutmak ve yerinde oturt eazmdan çok acılmış nldugunu ha 0 Gazeteler, mak mümkün değildi. Bu teğmenin ber vermeli idiler M. Averof pesve karar mevzua îşçi Sigortalan 500 sanayiciye oflu, Yetkin,FeyziY A Z A N adı Hüseyin Rauf idi. Cumhuriyet lerine düssün. En rinemli aıesele. Taholabilecek d â v a kredi verecek devrinde de Orbay soyadı aldı. tahılıç, Aksoy, ve 1 a r ı kül halinde Canakkaleden çıkıliıktan sonra G»nç teğmenin hususiyeti atla Yunan üssünün önünden geçebilKspani'nin yeni ve tek kona olaîşçi Sigortalanndan sanayicilere Kurucn yıp sıçraır.asmda değildi. O, vsk mekte idi. Bu mesele 'e kurnazca Meclisin rak müzakere verilecek 100 milyon lira kredi ke iç 'üzüğünü hazırtıni îngilrtce kitap okuyup kendınt e t m e k imkânın halledildi. Hamidive \'e Mecidiye sinleşmiş bulunmaktadır. yetiştirmekle de geçirirdi. O delamakta oldnklarını haber verdi karak, mebus disiplinsizlifi özeri temin etmek lâzımdır. Tahminen 500 sanayiciye yapılavirde okuyup yazam değilse bile kruvazörleri aksam.i doŞru denize çıkip, Beşikeye demirledıler. O cak olan kredilerde bilhassa şu hu ler. Bu komisyonn teşkıl eden beş ne cesaretle yürüvememektedirler. IV kendini deniz meselelerine verenl iiyenin bu vazifeyi, ilmı ve tatbi Komisyonlar toplanamamakta, ek Ba arad3 mebuslann, tesrii v ieri parznakla gösterirlerdi. Hüse gece Hamidive *nr»%st »derek en tuslar gözönünde tutulacaktır: katı birbirine katarık e r mükem s.'rıyet temin edilememekte, me zifelerden gayrî, hasasî seçmen yin Rauf, mizaç itibariyle ne kadar ginlere açılırken .IncHiye giirer1 tnsa halinde olan sanayi temel tarzda hasaracaklarmdan e. buslar. tesrii vazife İle meşgul o işleri ile meşgnl olmaları mcseateşli ise kültür bakımmdan da teşinde sante bir vaneTT» çiVarıl sisleri. miniz. Büyök Millet Meclisinde lacaklarına, parti işleri ile ve se lesinin de önüne, adaletsizligi be pahalı bir subaydı. Geniş maluma mıs ve böylece düsmınT, kruvazör 2 Istihsal ve imalât gücünü '/« vazife görmüs olan Feyzi«ğln, Yet çim bölgelerinde ıledikadnlar ile taraf edebilmek için geçmek lâ tın verdiği hız ile rütbesine bakma lerden birinin bat'ıSı Vanaati ve 50 nin üstüne çıkartmak, kin gibi, ark3dasUr iç tüzSh o mesgul olmaktadırlar. dan muhitini aydmlatmağa uğraşir rilmisti. zımdır. Tanıdığına iltimas yaptı 3 Malî kriz içinde olan fakat yunları ile bir demokrasınin nasıl ve yeniliklerin peşinden koşardı. Riyaset, isi sıkı tat»mayın«a, ko ran temsilcinin idare ve hüküme Düsman iki gün «onra Sira lima imalâtt memleket ihtiyacına ce seysnzlaştırılmı? olda|unv yakınBu itibarla onun deniz harbi sevki nmın bomhardiman edilmesu'le vap veren maddeleri istihsal eden misyon reisleri de hiç bir iş göre karşısında boynunun iğri olmas d»n görfip yaşadıkları icin, hie memekte ve kemisyon reisliği söz kadar tabii bir şey tasavvur oln idaresi ha&kındaki kanaatleri, hem aydı. Hamidive burada asker yük sanayî. donanma ve hem de karargâhı uşnphe yok yeni • tÜ7Üğü. dünkö istiyenlerl kaydetmekten { ibaret namaz. Nöfuz suiistimali olan ba lü üç ticaret ge.nisini bir çirpıda Ancak, yabancı sermaye ile kumumiden büsbütün başka idi. olayııı başka bir ifade ile tarifi şn batınnıştı. Bunu oir çck hadiseler rulmus olan sanayiciler bu kredi kötü misallerin ışıfı altında her baait bir vavife olmaktadır. • takip etti. Hamidive «a|a sola ko imkânlarından faydalanamıyacak türlü tereddüdü ortadan kaldıraKomisyonlar eski iç tüzttğe göre dnr: Mebustan tanıdığı olan tşin ca« tarzda harırlıyacaktardır. Hüseyin Rauf'un pek realist olan şuyor, rastladıfcı eemileri klh too lardır. üçte bir ekseriyetle içtima ederdi. yürütür, tanıdığı olmıyanın işi ise kanaatleri Balkan Harbi'nde naza Ia, kâh mahmuzlamak *** iltimaslılar lehine geri kalır. suretiyle Bu üçte bir ekserıyeti bulmak ri sahadan, harb meydanlarma intç tfizük diyip geçmemelidir, çin saatlerce beklendigi, kahveler batınyor ve fakat Averofun takiBir hafta içinde 11,507.438 tikal etti. Kumanda ettiği HamidiPsrlâmentonnn nasıl isliyecefini, içildiii vSkl olnrdu. Bir çok defaTörkiye artık metodla. hızla çaye Kruvazörü ile. sırf bu kanaatle bine bir türlü uğramıyordu. liralık ihracat yapıldı ekserivet ve ekalliyet huknkunun lar ba fiçte bir ekseriyet dahi ny lışma devrine girmek meebariyeBir defasmda gön'ı'en bir gemi rin tesiri altında olarak, hemen Ka1 Ticaret Odasından verilen men bu Meclis içinde nasıl korunacağıradenize çıkavak düşman aramağa Averof zanned'lerek Hamidiyp'" e şe şehadetnaoıelerine göre. geçen nı, müzakereleri memleket selâ darma idi, çünkfi mebns gelir, ira tindedir. Merdivenalt» dedikod» zasını atar ve çeker giderdi. cularının yaptıklan mebusluk vakoyuldu. Gerçi vazife Romanya' büyük b!r sevinç ııy%nd;rdı. Fahafta içinde, limanımızdan muhte meti namına en isabetli yola, band:tn Tiirkiyeye gelecek ve harb kat bi^hare gemiıin VHilli kru lif memleketlere fob 11,507.438 li gi usullerle tevcib etmek lâzıra Pek az mebns vardır ki, müza zifesiyle nerelere kadar geldiğim malzemesi getirecek ticaret gemi vazörü oldugu anlajııd; ve sevinç kere konusu olan meseleye vuUuf zi görmüş bulunuyoruz. Kendini ra lerini himaye etmekti. Fakat o böy böv1,îpe çok sürm^ii Gerçi Ha değerinde çeşitli mal ihraç e geldigini hep bu ic tÜ7uk tesbit e peyda ederek komisyon mesaisine Meelise vererek ealışan mebus deceji için, onun demokrasi hale bir vazifeyi pasif şekilde yap midive. Averof'u 'endi üzerine dilmiştir. katılsın, otuz kişilik komisyonda beş paralık teşriî kıymeti olmıyan Ihracatın en mühim kısmmı 3 yatında rolü pek büyüktür. mak istemiyordu. Gidip düşmanı çekmek olan gayesine u1a$amamı? buna mnkabil çantasındaki nıekmilyon 765,405 lira ile tütün teşkil Menderes, demokrı* ye en büyük müzakereye raeselâ pazartesi on tuplarla iş takip eden, seçim bölaramalı, bulmaJı ve batırmalı idi. tı. Takat buna karçı dü?.nanın etmektedir. Bunu, tiftik, taze ba darbeyi iç tüzfiğâ tâdil yoloyla kişiyle başlanır. Salı günü, o on gesi arkadaşının yanında zayıf kal Büyük bir cesaretle Varna limanı kara cephesine götürülen cephane Bölükbaşının kişinin yedisi gelmez, birinci iç maktadır. Çünkö seçim bölgesinönüne «tılmıştı. Talih ona yardırn Te takviye kıtalannı denize batır hk, ham bez, kuş yemi gibi mad vurmustu. Osman etmedi; gemi bir torpil isabeti ala mak eibi büsbütün başka bir ka deler takip etmektedir. hapse atılması olaymdan sonra, timaa gelmryenlerden sekizi ge deki şeçmenler, ekseriyetle kertdi rak ağır şekilde yaralandı. Hüseyin zanc elde edilmiçti. Bu harekSt ti Aftan istifade eden sabıkah Büyük Millet Meclismin kürsü ma lir.. Üçfincii içiimada ekseriyet ye işlerini takip eden mebusu, millet Rauf'un enerjiye dayanan disiplini caret harbi (yani düşmanın harb bir hırsız suçüstü yakalandı suniveti tamamivle ıhlâl edilmiş niden deiisir ve böyleee kimsenin işi vapana tereih etmektedirler. hiç bir seyden haberi olmadan ka olmasa gemi belki de oracıkta ba malzemesi vüklü ticaret gemileriUmumi afta.ı istfiade ederek ti. Artık mebos kürsüde istedifi nun çıkardı. Hükümetlerin komis Böyle olunca. bilfarz bir bütçe tacaktı. Gemi, bas topuna kadar gibi, dilediği gibi serbest konniulara gömülmüş ve fakat batma ni batırmak surptivle harb hede tahliye edilen sabıkah hırsızlardan şamaz olmuştu. Tine Menderes iç yonlardan kannn kaçırma osolle komişvonu öyesi, zaman zaman, asıl vazifesini terkederek seçmemıştı. Enerjik kumandanın emri al fine hizmet etmek) .liye harb »an Sadık Ç^şmeci dün Göztepe'de tüzüğü tâdil ederek, Türk milleti ri vardı. ne hoş görünmek maksadiyle kentındaki subay, astsubay ve erler kinci Dünva Harbinde bu sistem. Taşmektep sokağında Alberta Spor için en büyük temınat olan (Mecİç tüzüfü hazırlıyan arkadaşla dini verimsiz sahalarda harcamak ellerinde kovalar, sabahlar» kadar mi illve edecek ve Birinci ve tta'ya ait boş eve girip külliyetli lisin âleniliği prensipini) ihlfll rımızın, konisyon faaliyetlerini mecburiyetinde kalmakta ve bnniu bosaltmıslar ve gemilerini kur kinei Diiny» Hrbinde bu sistem.miktarda eşya çaldı?ı görülmüş emsali gibi, zaptü dan ds âmme hizmetleri zarar gör mücsdelenin e«as va«ıtası olacak ve kaçarken polis tarafından ya etti. Zabıtlarda oynanıyor, iktida Avmpadaki tarmışlardı. rın hosuna gitmiyen sözler ve ger rapt altına alacak hükümleri koy mektedir. kalanmıştır. tı. • Yapılan incelemede aynı şahsın çekler zabıtlardan çıkanlıvorda. malarını, komisyon, reislerini ittiChurchni fkinci Oünva HarbinMemleketi dışarıda. meselâ AvBalkan Harbi'nin belll başh ko de bu şekilde yapılan müeadele bir gün o.ıc; de yine Göztepe'de Cslelik mebuslara para cezaları bas mecbnr olaeaklan bir takım rupa Konseyinde tetnsil eden bir nusunu karşi tarafta bulunan AveNurettin Kerim Gökay'a ait eve da takdir ediliyorda, ekserivet ka mnrakabe yetkileri ile teçhiz eyve •Atiantik mevdjn amharebeji» delege, içeride dalavereli işler pe rof isimli bir ağır kruvazör teşkil ismini taktı. Rauf Bey ise bu cins girdiği anlasılmış ve hırsız suçunu rarıyle mebnsun teşriî faaliyette lemelerini temenni ederiz. Kurn şinde kosan arkadaşından seçim ediyordu. Bu gemi vaktiyle, ttalitiraf etmiştir. Sabıkah hırsızıa hnlnnmasının önüne, 12 celse, Mec cu Meeliste, vazedileeek garp mebölgesinde daima geri bir duramyanlar tarafmdan Türklere satıl mücadelenin muciii clmuştu. başka suçlan olup olmadığı araş listen ihraç suretiyle, geçilmek todlarırun, ikinei Cumhariyetin da kalınca, memlekete faydalı ismak istenmiş ve fakat pek iptidai tırılmaktadır. *** istenıyordn. Hatırlardadır, Sayın Parlimentorana sonradan intikal ler için kalifiye eleman balmak olan »evkülceyşi düşüncelerin sevBalkan Harbi mücadeleMne biInonfl bile böyH bir eezaya çsrp etmesi çok kolay olacafından bn zor olmaktadır. Çöp kamyonnnun kiyls «G«mi az kömür alıyor; uzak taraf kala devletler bile Hamidihns«sların ibmal edilmeraesi zatırılmıştı. n Komisyon Byesi arkadaşlarımıyaptığı kaza lara gidemez» diy« teklif reddedil yeve yâr olamıvorlar; bil*Vi« kn Yine hatırlardadır: Inötıünön ruridir. Şoför Mehmet T'îlli'nin idaresinzın ba sırtladıfımız mevıalar fimişti. O günlerde işte bu gemi çok mür, mı vermrmek suretiyle onun zerinde elbette belirli kanaatleri üstün güratiyle, donanmamınn kar istne «eVtp vuruyorlardı. Bir dedeki 2083 plâkah çöp kamyonu Meeliste vspiığı ikazlar, konnsmaII şısına çıkmıştı. Geminin üstün fssınd» tskenderiye rnüne demir Büyükdere caddesinden hızla ge lar zabıtlardan çıkarıldı, gazetevardır. Teni seçimlere gitmeden, tc tSrök hazırlanırken, flzerin ve yeni parti hayatına girişmeden lerde neşretlirilmedi, Artık De*sürati, ona büyük bir rnanevra ka liyen se.Tiive (»elen 'ııeilir suba çerken üzerinde bulunan çöpçü mokrat Parti ekseriyeti gemi azı de fineaıle dvrnlacak meseleler ba dertleri halletmek memlekete biliyeti sağhyordu. Btı manevra yı, devletler hukuk'i kaidesine gö Hüseyin Yiğit muvazenesini kaysayesinde Türk donanmasımn zayıf re limanda 24 saa»'en fazla kala bederek yere düşmüş ve muhtelif ya «Imış diktatörlük yolunda gi den bir tanesi de müzakere osulü bâvtk hiımet olaeaktır. tarafmı daima bulabilir ve zararh mıyacaSmı ihtar »tmiçtı 24 saat yerlerinden ağır surett* yaralan diyordo. Bnnan için her istibdat dür. Bize kalırsa Temsileiler Meemıştır. Olayla ilçili toruşturmaya idaresinde klâsik olan sn üç çareye lisinde, kürsüden yazıiı hitabet. olabilirdi. Rauf Bey kumaz bir ogectiîi halde Hımidlyenln kalk başlanmış. yarah tedavi altına basvurulmuşh». 1 Basını susyani makale okur gibi, nutok oyunla bu gemiyi Çanakkale Boğa: tnrmak, ? Toplantıları men et kumayı ortadan kaldırmak ve zı önünden uzaklaştırmak ve böy madıgını gören 'n"i' r subayı. ge alnmıstır. • nek, 3 Meelisi,Mrcln olmak Ingiliz metodunu almak lâzımdır. lece dönanmamıza muvaffakiyetli mivi 7orl» kaidi'minır. caTesini • in* Bev garet «gkindr Bir Alman aldığı ilâçtan Nüshası 25 Kuruş Bu saretle hem boş lâfların önusn çıkarmak. bir deniz muharebesi yapmak fır radı. Basan ve Yayan zehirlendi ne Me d'yorsun yü'bEşım, dedi: satını hazırlamak istedi. tşte iç tüzüğün tâdil) bu son geçilmiş,. hem de zamanla parCumhuriyet Matbaacılık ve Tepebaşı'ndaki bir otelde mis« merhsleye ulaşmak ben Uk""i'<Jeriye limrr.mda degi• maksadiyle lâmento adamı forme edilmiş o Gazetecilik TUrk Anonim Şirketi fir olarak ikamen eden Alman uylar. Cağaloğlu Halkevi Snkak No 3941 Plânını donanma kumandanına lim ki; Sana ihtarlard!» bulunuyor ruklu Diş Hekimi Erika Gerçefort yapılmıştı. sunur .. *** Tine iç tüzük hazırlanırken, anlatıyordu : Sahibi "Jayır kumandan burasi ls Frikola Hansel kendi odasında Ben Hamidiyt İle Akdenize KomisTonnn ynkarıda sıraladığı bâtçe müzakerelerinin bir iç boNÂZİME NADİ aldığı ilâçtan zehirlenmis ve tedadoğru açılıp, düşman limanlarını kenderîvedir. Yazı İşlerini fıııen ıdart eden vi si için llkyardım hastahanesine mız nektalar üzerinde urarla du saltma veya seçim bölgesine açık bombardıman edeyim ve rashyaca 1wr ben lin»») dısındayım. MesuJ Müdtr racağından, ve körsö masoniyeti istida yazılması mahiyetinden çıkaldırılmıştır. ğım ticaret gemileTİni batırayım. Buyurun kontrol ercım VECDİ KIZILDEMİR Polis Diş Hekiminin intihara te ile Meclis âleniliği prensiplerini karılması da şarttır. j Her halde Averof beni yakalsmak Her ikisi birden pııs'anın başıbir daha kıpırdamamak fizere yet Komisyonlardaki müzakereler de ^az( temıze gönderilcn evrab v üzere peşime düşecektir.. Siz de bu na gittiler. tngüit ?uTjyı bizzat şebbüs edip etmediği konusu üzeıslâha mabtactır. Tekrar edilen yazılar neîredil^ln edilmesin ıad< rind» önemle durmakta ve soruş rine otnrtaca^ından eminiz. fırsattan istifade edip düşmamn Hamidiyenin ı.Tievkiini tayin etti. edilmez tlânlardan mesulıyet Biz bu konnda tatbikata ait bir fikirleri, sırf konnşmnş olmak iturmasını bu yönden genişletmekkalan donanmasına taarruz edersikshul eriilmPz Rauf :ı;<'<lı idi; 5zur oiliyerek ge tedir. takım meseleler flzerinde dnraca çin tekrar eden mebuslann sözleniz. * ıtıiden ayrıldt. |M ve mümkfinse !leri sürdafSmüz rini başkan kesebilmeli, müzakePiyasada dıınım Rauf Beyin fikirlerl esasen doAbone ve llân işleri İçin. zarfir, Halb'Kİ seyir «ııb^Ti yüzbası Yılbaşı ve bilânço zamanının ba hnsaslarm iç tüzüfün hazırla relerin moayyen merhalelerinde [istüne «Abone» veya «llân Srrvısiı nanma kumandanı Ramiz Beyi rahatsız ederdi. Onun bu plânı, mu Tahri, peminin pusUnnı bozdugu yaklaşmasiyle ticaret hayatında nısı esnasında arkadaşlarımız ta bu konuşmalardan eıkan fikirleri kaydının ltonması lâzımdır vaffak olmasa da, Ramiz Bey mem içln netice böyle olmvştu. îngili görülen durgunlugun ocak ayı ya rafından itibar görmesini temenni reis derleyip toplayıp. konusma* ları kısaltıp bir neticeye nlaştıranun kalacaktı. Tek Hüseyin Rauf zin ark.ısından kuman<i»n ve serısmdan itibaren dagılacağına mu •deceğiz. BV GAZETE ^ASIN AHLAK yir suhsyı föluvjTİard.. bilmelidir. Bittabi ba işi yapacak uzaklaşsın da... Bu teklife karşı hakkak nazariyle bakılmaktadır. I UYMAY1 TAAHHÜT reisin veya komisyon raportörn YASASINA donanm» kumandanı su cevabı ver *** Büyük parti fındık satışları şim Mefsuh Büyük Millet Meclisi nün müzakere konasnna bâkim ol CTMlSTtR. di : Bunun «ibi R«»f Bey. Malta t dilik çok ağırd:r. Böyle olmakla ecrübesi göstermi»tir ki, Meclis Aman Rauf, dün gece bir rüya dasmda da bir eok *» k i l cambta beraber stoklar fazla değildir. Av Riyaset Divanı, hizmet disiplini ü ması da şarttır. görmüştüm, hayırdır insallah... lıklan yapmıştı Hakıkaten üsse rupa piyasalarmda mart teslim zerinde müessir olamamaktadır. m Goğsüme kapanan ve kalbimi ra malik olmıyan bır harb gemisinin iç fındık 109 dolardır. Reıs ve reis vekilleri, her yıl sehatsız eden kara bir kedi... Kedi, denizde çahsması çok zordur. Bun Borsada bu mal 875 890 kuruş çim« tâbi oldukUrı için mebnslaEskl Bfiyik Millet Meclisi, yalnihayet. beni serbest bıraktı ve dan dolayı Rauf Beye ne limanda, arasıdır. rı danltmak veya incitmekten kor nız kanon çıkanrdı. Meseleler hak kaçtı gitti... re de denizde dur dmlen yoktu. Diger kuru meyvelerde de satışkında umnmı müzakere açma ve tki taraf da memnundu. NeticeAlman donanması, Birinci Dünya arin canlanması beklenmektedir kanun konssn olmıyan hallerde d« Rauf Bey denizlere açıldı. YaHarbinde bu isi yapmıştı ama; bir karara olasma müessesesi yok nında iki kıymetli subay vardı. Bi dünyanın bütün denizlerinde hatn. Bnndan dolayı da bütçe müzaİNKlLÂP Kitabevi ri: seyir subayı Fahri (Eski Müna rekâtını kolaylaştıracak tertipler ARALIK 30 RECEP 11 kereleri bir nevi umumî müzakekalât Bakanı Amiral Fahri Engin) alınmış, programlar hazırlanmıştı. TENt KODAK COLOR re manzarası arzederdi. Halbuki diğeri müşavir Ali (Rahmetli do Hamidiye ise bu vazifesim hiç bir tstanbul manzara'.arı kart c yeni teşriî hayata girerken. millî nanma kumandanı Oramiral Ali destek görmeden yapıyordu. a postalları beheri 50 kuruştan bayatın kanun ile ifade edilemiye O Ülken). O I 5 raman gemi. Boğazdan geçip Istsnpiyasaya çıkroıştır. eek meselelerinde müzakere açılbul'a geldiği zaman bütün halk îstanbul, Ankara Cad. 155 ması s£Uİü kabnl edilmelidir. Ba V. ] 7.25 12.1«:i4J716.49 18.28 5.33 Ege denizinin adalarla dolu ol onu sevinçle bağrına bastı. Gemi, Tel: 273310 takdirde bütçe müzakerelerini de ması, daha fazla, Hamidiyenin a kahraman ismini almağı hak et • E. ] 2.37 7.2L! 9AV1Z.0O' 1.39 12.49 bir sürü bos lâflardan kartarmak leyhine bir durum yaratmakta idi. mışti. Sanayicilere 100 milyoıt lira kredi açılıyor Parlâmentonun iyi Y işliyebilmesi için Hazırianan iç tiizük ıttünasebetiyle bazı mülâhazalar Cihat Baban \ L V EFA T Merhum Mustafa Bev ve Zehra Hanımın oğlu, merhum Mehmet Ali Kunt'urı kardeşi ve merhum "''ahriye Erensel'in ağabeyisi. Mîiîbule Kunt'un kayınbiraderi, Burhan ve Adnan Kunfun amcalan, Orhan vc Doktor Ferhan Erensel'in dayıları, Devlet Demir Yolları İşlctme Müdürlüğünden emekli, ABOULLAH KUNT vefat etmiştir. Cenazesi 3^' 12/1960 cuma *ünü öğle namazmı mütaakıp Kadıköy Osmsnağa Camiinden alınarak Karacaahmet'teki Aile kabristanıra defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. NOT: Çelenk göndcrilmemesi rica olunur. CUMHURIYET SFKRETER ARANIYOR i İyi İngilizce ve daktilo bilen bir sekreter aranıyor. Müracaatlerin P.K. 293 Beyoğhı İstaı.tı i adresine yapılmcnnı ric» ederiz. Envestisman Sanayi Anonim Şirketinden: H İ S S E D A R L A R A İdare heyctimiz hisseaarlanmızın taahhütkrinden 31/3/1961 tarihinde <• 25 nispetmde tediyede buhınmalanna ksrar ver" < digini Türk Ticaret Kanununun 406 ncı madd«sine müsteniden arz ederiz. Ademi tediye halinde Türk Ticaret Kanınvmun 407 ve 408 inci maddeleri nin carî olduğunu bilgilerine «unarız. % YENİ YILDA İKİ BÜYUK ÇEKlÜŞ 196O yılının son 4 Ocak 1961 Z adel 4 adet 5 adel 1 adet O tOO adet t OOO adet 1 OOO adet O SOO.OOO 1OO.OOO 20.000 lO.OOO 1.OOO 300 tOO lira lira lira lira lira Nra lira ! = CLMHl KlVKTın edebi tetrikası: FAKIR DAYtiUKT Çeşmeyle çamaşırlığın arasındaki çamaru çeçtiler. Kar, çamura da bastırırnştı. tnsan batmıvordu. Hafif donmnştu. Osman Hafız'm eve vardılar. Mnhtar: «Çafır sunu!» dedi Bekçiye. Çağırdı. Osman Hafız, dışarı çıktı. «Gelin hayatta duralım, kar yasıyor.» dedi Mnhtar. Gerilere bakıldıfı zaman okul filân görünmüyordu. Muhtar: «Tavn Osman Hafız, bizim ögretmenden habarın olsa?» dedi. Osman Hafız: «Okolda yok mu?» dedi. Altıparmak öfkelendi: «Okulda olsa, gelir de sana sorar mıyız?» «Nerdedir, nere çider peki?» «Aksam dügün evinden EJitmenle çıkmış » «Çıktılar, berabar çıktılar.. » «Eğrtmenin eve kadar beraber çelmişler. Sonra ba tarafa yöriimiis. Efitmen. sabahleyin gelip bakmış, okulda yok! Kapıları kitli! Vatafeı da bozulmamısl..» «Allah Allah:.» dedi Osman Hafız. «Akıl alaeak iş değil...» «Sen düfün evinden geç döndün tabti?» «Geç döndüm.. Bir b*ei bortüye raslamasın?» «Geldifinde Meyrem yatmış mıymıs?» Meryem kapıda: «Tatmıştım emme uyumamıştını » «Heç köpek filân urmedi ml bir ara?» «Ürdü bir defa emme, eamdan baktım, bir şey göremedim.» «Çamaşırlığın oralarda bir savk filân?» «ÇH var, ora brze gerelti geli yor görünmez.» «Şöyle bir ışık ucu filân?» «Görmedim Hamdi a$a...» Altıparmak: «Molla Ali'nin ev, çeşmeye annaç düşer, onlardan soralım.» dedi. Osman Hafız, paltosunu istedi: «Ben de gideyim.» dedi. Meryem: «Ben de. » dedi. Molla Ali'nin eve vardılar. Muhtar: «Kezben'i çagır.» dedi Molla Ali'ye. Keziban geldi. «Ali'nin geldiğinde yattın mıy dı?» «Tattıydım emme, uyumadıy dım.» «Heç köpek filân nrdö mü ge. celeyin?» m ııııııııtıııiiiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı^ıııııııııııtııııııımııııımııınıııiMiııııııııifnrırtrrıtiıııııııııiMiıııııııııııııııııuıııııııııııııııııııııiMiııııiıiııııııiıtııııtııııııınıııııuv^ «Altıparmak, o tarafa koş! Gö tarıyarak gidiyorlardı. Ufacık rüyor musan, demin geçtik de bit kabartıyı ayaklarıyla yoklu bir şey duymadık! Eğer oysa, yorlar, karları eşip bakıyorlarçok bitkindir.» dı. Hep birden o tarafa yürüdüMuhtar: «Dikkat edin.» diyorIer. du. «Çıra kökünü bulahm.» Meryem: «Eşittiniz mi. eşittiüç bes adım gittiler, Altıparniz mi Hamdi afa? Bakın, bir mak: «tşte çıra kökü!» dedi. daha doyaldn.» dedi. Muhtar baktı: «Evet.. bu.. ta mam Tamam değil mi EğitAltıparmak, diken ardıçlığımen?» nın çevresinde koşayor, dört dö ESitmen, sapsarı: «Tamam.» nüyorda. Ardıçhğın girilecek ye dedi. ri yokta. Kar da her yakayı «Bir kere ürdü, kalktım bakMuhtar, çıra kökünü Ali Geiyice örtmüştü. tım.» de'ye verdi: «Mafaza et!» Bir inilti daha işitildi. «N egördün?» Kalabalık ilerledi. tki kadın «Tamam, tamam.. » dedi Muh«Çeşmeyle çamaşırlığın araarkadan geliyorlardı. Meryem tar. Eliyle bir yeri işaret etti: sında, eli çıralı bir karaltı. Emağlıyordu. Ezik ezik bir seyler «Şeklim süpem kalmadı!» me, kimdi, neciydi? seçemedim. boğazına gelip dügülüyordu. Altıparmak. dalları, koluyla Tek ardıca doğrn gitti...» Tek ardıcı geçtiler. Çalılık. gövdesiyle açıp sokuldu. «Hangi vakit oldu bu?» sıklaşa sıklaşa Dana Meraedin «Belki yassıdan sonra.. çok ol tpince blr inilti.. ince.. uıun... dereye iniyordu. muştu. » acı... Mnhtar: «Şöyle dağılın gene.» «Işık epey sürdü mü?» Ardıçlıfın ortasında dardu dedi. «Çalıların. diken ardışları «Bilmiyorum. Baktım, hemen nın diplerine, içlerine eyi ba Altıparmak: «Burda!» dedi. «Ge yattım.» lin bir gÖTan...» kın Eğitmen, sen yolun üstün«Köpek başka heç ürmedi Muhtar, yanaştı. deki bahçalara gİT. Ali Gede. mi?» «tşte burda!» dedi Altıparsen de dereye.. » «Crdüler emme, her zaman mak. ürer onlar. Kimbilir neye ürerDerenin iyice doldasına geller»? Karnı aşsgı kıvnltnıştı. Surdikleri zaman Mnhtar. yoldaki sfilüp gitmişti. Elleri, ardıçlann Muhtar döndü: «Gidip bakaüç dört taşa baktı: «(Bunlar lım.» dedi. «Çeşmeyle camasırtam el taşı!. Tam yumruk bö dibindeki ümiisleri avaçlamışlıktan sonra çıra kökünü de buvnklnğönde.)» dedi içinden. Dur tı. Parmak aralanna kar parçalursak mesele aydınlanır.» dn. Ayagıyla taşları topladı: ları düşmns, erimişti. Başında «Buralara eyi bakın. Bn iş kati şapkası yoktn. Goeağnmm üstü Molla Ali: «Şu benim esgiyi ver gız!» dedi karısına. «Ben de burda oldu!...» kaplama kardı. Saçları kar.. tngideyim.» Meryem, birden: «Herif!» deliyorda. Saçlarında, burmmda, Keziban, kocasımn «eski»sini di. «Bir inilti duyuyorum herif! yüzünde kan toplanmış, karnverip kapıyı çekti: «Ben de ge Bak. dereden, ilerden...» mas, ıslanmıştı. Ağzından çıkan livorum.» Muhtar. Meryem'e koştu: nefes, oralardaki karlan eritiMolla Ali: «Sen kal.» dedi. «N'erden ilerden?» yordu. «Çocuklar döğüşürler..» «Durun..» iedi Meryem. «Ba«Dalları açın.» dedi Muhtar. «Döğüşsünler, hele geleyim..» Uın..» Eliyle çösterdi: «Bakın. «Tntan. Vsulea çıkaralım burÇesmeyi geçtikten sonra yoluıı su sık diken ardıçlığtnın içindan. incitmeden » safına solnna a«ıldilar. Terleri den.. Bakın . » Arkası var Tasarruttt>pın ıxı t9Si tarlhln* kadar çakmeylnız 1961 yılının IIK çeklli^l 1 Mart 1961 5 i adet 1 adet 2 adet « adet • SO adet 3OO adet 9 OOO adet 28O.OOO lira 1OO.OOO lira SO.OOO lira as.ooo ıira S.OOO lira 1.OOÖ Hra 1OO lira d Tasarruflarınızı 13 Ocak 1961 tarlhln* kadar Zlraat •ankaıında teplayınıs CEMAN llhııııllf Vadell her SO Hraya /adesiz her tOO llraya bir kura numarası 5.000.000 LÎRA T.C. ZİRAAT BANKASI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear