Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURÎYET 12 Ocak 1947 R E S IM JL.I [HEff Sokak ortasında patlıyan tabanca NALINA, M1HINA •zetelerda okuduğnm blr babere göre, Devlet Deniıyollan Idaresi, Ingiltereden fikarma gemilerİ alnıak üzere muzakerelere giripnişür. Ulastınna Bakanlığı, Devlet Denizjollan İdaresinin ilkönce 50 Ruh hastabğı debir adalet prensipl çıkarma botn almasım münasib gdrmüşw^i diğimiz zaman gönin naaıl yaşamakt* tür. Bunlar geldikten sonra, idarece aynx Dün Bahçekapıda bir htrsız, zümüzün öntine çok devam «tüğkü gös cinsten bir miktar gemi daha saün alınacaktır. Bu çıkarma gemileri, tasıt iskendini yakalamak istiyen kere «deîilik, ada terir. lerlnde ve könıür nakliyatında kullanıaltında topladığımız I Bu imtiyaiLılar ayzabtta memuruna ateş etti, yanhş lacaktar. inanclara ni zamanda kenUisaplanmış oesidli şekillerl geliyor; manHarb içinde, InKİItere ve Amerika, on devam etmekte olduğudur.> Onlan alkurçunlar iki kişiyi yaraladı lerüıe lıaksa imtiyazlar bagı$lıya.n Hmt k ve muhakiMTie k^bul etmez oldukları datmak, verilen sözde durmamak onları binlerce çıkarma gemisi yaptılar. Aralakarşı da çok kere derin. bir kin Düıı öğle uzeri, Bahçekapıda bütün için de bu yanlıs İnanclara chezeyan» büebütün çileden çıkartıyor. "Tîbbl M baglarlar. Mantığa ayiın olan bu hall rında 3500 tonluk, 76 metre uzunluğuncivarı heyecana düşüren bir hâdise ol diyor;, sonra da onlardaki bir çok ha ruretler dışında her türlü imtiyazdan tevüd eden de gene ahl&kl vlcdandır. da, 12 mil süratli 3040 tank taşıjan, bir yük gemisi kadar büy ükleri olduğu glbi, muş, eli silâhlı bir hırsız, kendlslni ya reket, düşünce, hayal ve hialerin bu he kuduruyorlar. ÇOnkU bu haksıslıklardaa çöplenenler kalamak istiyen zabıta memuruna ateş zeyanlarla boyandıkbrını görerek söz Doktor H. Baruk, vicdan dediğimlz blr iğnell fıçı içine dü$tüklerini büir ve ttir tek hafif tank veya bir takım asker pdfrk«^ı or«dan geçenekte olan iki kişiyi lerine ehenimiyet vermemek, çikâyetle »hlâkî duygunıın ruh hastalıklarmdaki nilıay,et kendilerini bu fiçıya düşüren alan küçükleri de vardır. Bunlarm herine aldırmamak Ifizım geldiğine hüküın ehenuniyetini anlamak için «me!ânkoli> men hepsi motörlü ve çift uskurludur. ı yaralamıştır. lerl nefretle görmeğe başlarlar. Bunun , Hırsızlık ve dolandırıcüık suçlarından veriyor, ve bu hükmü verdikten son deki en basit belirtilerınden başlamak İçin topluluklan idarede en iyi ve sag Sekiz kadar muhtelif tipe ayrılnuş olan ahlâkî Lîzım geldiğini söylüyor. Bu hastalığın bu çıkarma gemilerinden şimal! Afrikamuteaddid sabıkalan 'bulunan Ali adın ra da onlarm zapt ve rapttnda : Lam yol ne oebir r« şlddet, n« de anar da 852, Sicilya'da 3.200, Normandiya'da da bir şahıs, dun öğle üzeri Yenicami ve manevî endişeleri b r tarafa bıra karakterist'ği suçlu olmak intibaını anîlya yol veren Wr hürrlyet, belki dogru, 4.000 büyük ve 15.000 küçük, cenub kemerinden geçerken bir müddettenberi karak .deli gömleği> glydirinceye k dıran son derecede ezalı bir vicdan âdü ve aynl samartda bunlardan kendisini takib eden zabıta memuru Hü dar deTeee d«rece cezalann •rcı'ilmesini burkulmasında toplanıyor. Vücudün şa$mıyacak kadar metin blr İdare oloıak Fransa cıkarmasında ise 800 tane kullamlnuftı. seyinla karşılaşmlftlr. Zabıta memuru cahil gErdiyanlara bırakıyoruz. Oysa ki zayıf düştüğü blr zamanda vicdan azalâzım geliyor. A.'il otorite de bu idareöen tarafından yakalanacağını anlıyan curet lnce ve devamh bir dikkat ve müşahede bı verecek çok çiddetli bir darbe yiHarb blttürten sonra, çıkarma gemflekâr hırsız, cebinden tabancasını çıkara bunlarm arasında da hak v« hakkani yenlçrde başlayan bu hastalık suçunu şaşısamakla elde edlleblliyor. HUrriyete rindcn büyük bir kısmı satılığa çıkarıllak memura dort ei ateş etmiştir. Hu yet duygularmn kaynaçtığmı, imtivaz vicdan azablarile ödemek, hattâ daha nd olan da bu otorite değil, keyft tndl iu Ingiltere ve Amerikada bunları satın seyin derhal yere yatarak kurçunlardan lılıklara karşı nefret ve kinlerin bes ileri giderek bu uğurda hayatını feda olau Maredir kl, burada otorite değil, alanlar, limanlarda motörlü mavna, yakendisini muhafaza etmişs« de namlu lendiğini gostermlş bulunuyor. Nitekim etmek, yiyip lçmemek gibl aşırı vicdan saıiece zaltoıllftln bir jekli vardır. Ha kın kıyılar ve iskeleler arasında nakliye dan çıkan mernulerden iki tanesi, o a Pariste «MaiBon nationale d« Charen baskıları altında kıVTanır. Hattâ dokto kikt emnlj'et r e asayişln yagâne kaynagı vasıtası olarak kul!an<hkt?n başka, ne> İllusrration mecmuasımn ressamlannuzdan bahscden sahifelerinden biri vardan geçmekte olan Şevket oğlu Fu&d ton^ da on dört sene başhekimlik et ra göre verem ve kanser gibi uzvî has da küçü, büyük herkesln müşterefc bir blrlerde ve sakin koylarda bu botlan ev, Tala adında bir tüccarla 16 yaşmda Asım miş olan H. Baruk'un bu humutaki talıklar bile vfıcudün «ayıf anlarında Uıkiyadla' tAbi olacaklan âdil bir kanu gazino, banyo kabini, dansing gibi hlz{ Un«sco ve Paris belediyesinin Cer ta.ma.nda Fransız fnefciebJerim» v« ve şiddetle, daha eiddetli manevî îftırablar net'cesinde nun ytrleşmeaindedlr. Hakikl nüfue ve metlere de tahsis ettiler. Ingiliz ve Ameisnünde bir gazeM müvezuine Isabet et uzun tecrübeleri ceblr nushi^müaesindeki sergilerile Tiirk res at&lyelerinin tesirlerinden kurtularak doğrusu maddî kuv\retlerle idare edilen hıısule gelsbiliyorlar. HattH bu hasta Itibar da böyle blr kanunu yaşatan hü rlkan gazetelerinde eski harb vasıtalarıParis sanat muhitierinde ve kendi berdiklerinden jahst bir ö* elde hastanesind« devam edea anarşinm lıkları yapmasa dahi tedricen vücııdü kflmette görülür ve ancak böyle blr hü nın sulhta ne gibl işlerc yaradtklaruu Hadiieyi müteakıb kaçan All, Çiçekımatbuat.% âleminde uyandırmış olduğu ttmeleri lâzımdt > 5nüne ancak hastalarda sönmüj, yok zayıf düşürerek ölüme götüreblllyor. kumet ammenln büyük güven kuvvetln reslmlerinden gördükçe birim de bu tekpazarında bir hanm medhalinde Hüseyin !aîâkadan( bu sutunlarda bahsetmiçük. Müharrtr, Türk ressamlannın bunda olmuş sanılan vicdanm tanınma3i ve d.en yardım görür. Zaten böyle blr otoMelânkoli hastası bu müthiş vlcdan rite dogru blr örnek olmaktan gelen nelerden bir miktar tedarik ederek çe(İlk milteÜ€Tası tezahüründe genc muvaffak olduklarını yazarak. en betarafından yakaianmı?tır. bundan istifade edilmcsi savesinde ge•Idli nakliye tşlerinde kullanmamızın Yaralılar, derhal celbedilen bir can1 szabmdan kurtulmayı istemlyor değllLTürk reâm sanastının böyle bir muvaf ğendikleri arasında şu isimlerl zikredlçilebildiğini g6sterm ştir. Bütün toplumanevl bir otorite olacağı İçin maddl faydah olacağını dü;iiniiyordum. Bu d ü . kurtaran otomobilile Gureba hastanesifekıyet göîtermiç^oimaa tebrike v* ıf yor: Turgud Zaim. Cemal Tollu, Zeki luklarda olduğu gibi bu hasta topluluk dir, fakat nasıl kurtulsun? îstirahat ve kuvvetlere pek az muhtac olur. süncemi bugün yarın yazaynn derken, ne kaldırılmışlardır. Yaraları ağır delarmın arasında da eşıtlik hakları ara müsekkin ilâclarile bir derecey« kadar ,*ihara lâyıkj iken, zümrecilik ihtirasma Faik tzer, Eren Eyüboglu, Nurullah Hulasa, gCrUHtyor kl ahl&k prenMpi Devlet Denizyollan İdarcsile Ulaştırma ğildir. tâdil edebilen bu azabın «sası, beşer nıyor, imtiyaz müsaadeleri verenlere kapılan bazıt kiınseler, bu muvaffakıyeti Berk, Bedri Rahmi Eyüboghı ve muTahkikata Cumhuriyet Savcı Yardımtabiatında son derece derin ve kökleş müsbet vSkıalarla derinliğ'ne tahlil edi Bakanlığı benden tetik davrandıîar. Meçekememektedirietr. Pariste alâka uyan harrire gore müstekbei Turk resmlnde cılarmdan Hilmi Davashgil elkoymuf, karşı kin hMeri besleniyor, \nnumim!ş bir fikre dayanlyor. O da bir IUÇ lerefc •hlâkl hareketlerin mekantemala •elo ya7mak değil yapmak oldu^una gödıran resim, her iki sergide klâsikkrrin müesslr olacak bulunan Fahrünnisa adalet doktoru Izaet Işcan da'hastane yetl« gözüken ilk şikâyeü«i hiç din yahud kabahntin ancak yeni blr kahır nna nüfua »dlldlkçe sadece bir Omld, re, çıkarma gemilerinden satın almnmızı lenmemek, ne «öy'erîers« blr duvara tzinde yörüyen Turk resmidir. Bu sa Zeit, Avni Arbaş ve Nejad. ye gtöerek yaralıları muayene etmiştir. sbyleniyormuş gibl karşılanmak oluyor. rekmekle silineblleceğidir. Hettâ bu fl hem,en hemen otopik bîr ldeal olmayıp takdir ve memnunlukla karşılarım. Bu satırlan yukanya nakletükten 'natı temril edetn muhtelif mektebler Bu çıkarma gemilerinden birkaç tlpin, Tam öğle üzeri çehrin en kalabalık H3İbuld zahirî înslcaınsızhk ve heze kir haııgi ırk, din ve milletten olursa blr reRİİte, bir gerçek olduğu meydana ecn?bi meyanında £alh İbrahimdetı Avni Ar sonra, Türk resmi hakkınd» bir noktasmda atılan tabanca sesleri et yanİ3rı arasında ayni muameleyi gbr oİTun bütün insanlarda bulunuyor, İp çıkıyor. öyle bir gerçek kl her günlük baş taraflannda bizim araba vapurlarınhayatimızı kaplıyor, yugnruyar ve »u«ba;a kadar yaş bakımından > iki uç varmatbuatta sltayişkâr makaleler ve alâ rafı büyük bir heyecana boğırruştur. memek, birbirlne diğerinin zaranna im tidaî lnsanlarda da çok slk v« köklü turulmaz, ezilmez, yok edilmez bır kuv da olduğu gibi inip kalkan bir raınpa djr. Klâsik tçmayüller harkunde kaian ka, uyandırmış olan sanatkârlanmıza yahud blr iskeleköprü vardır. Bu ramolarak görürüyor. Vidan borcumuzu tiyaz vermek, ylyeceklerl, giyeceklert, vet hallnde yaşıyor. Bunca ahlâk naza pa kıyılarda, n ğ jerlerde denize indiribazı akademik1 ressamlar ise Pariste ancai teşekkür edetoilecegimlzl kaydetmutlaka kendimlz ödemeliylz. Onu ne Ete nark konulacak temizlikleri vesair» unütuimak veya mek isterlm. elde edilen muuaffakıyeti bu resim anDOn blr&a fazla mlktarda koyun «eldl. suretle avutmak Istesek vicdanı ger riye ve slstemlerinln yayılmasın» rag lir. Bot, yiıkünii baştan çıkanr veya alır. ' Fikret ADlL glnden t« oelotderl» toptancüar Beledlyt lhmal edilmak gibl gerçekler bulunu çekten ve tamamile susturmak imkân men lnsanlığın ahlâklılafnıasında hanüa Küçüklerine L.C.A, büyüklerine L.C.T. layışındaki ihtilSf yÜ2Ürtden küçültn\n %t» nftrk Xoyac«6ını h!s»ett!lclerlnaen yor: Yalnız bu kadar da değîl; alay yızdır. Bir sese karşı kuleğımra kapa rapılacak §eyl«rin pek çoîc bulunması denilen bu vasıtalar, bizlm lskelesiz kummeğe çalışırlarken, en son olarak, eliBir tavzih blr kısım et flsUuında dUfOUUk olmu«, edilmoden aileleri tarafından t«rkemize Fransada ,çıkan «Hlustration> Ankara 10 (a.a.) M5111 E$tUTn Ba 270 . 800 «r»gın<l» satı» yBpılmıçtıf. Be dilmlş olmaktan, taMız şakaiar ya mkla ortadan kaldırılmış olmadıüa gi ahlâkl ricdamn kanunlara müncier ola sal kıydarımızda çok işe yarar. Baş'ia tîplerde bu rampa yoktur; fatnecmuası geldi. Mecmiıa, iki sahifesini kaıilığından blldirflmiîtir: lfdly» tu* Ittb&rll» «te nark koymaga k> pılmaktan, izzeti nefislerl yaralanmak bi vicdanıımzı dinlemcmekle tesirinl de cak t a » d a prattk, klinik, içümal, tecrübl Vatan gazeteslnln 9 ocak 947 tarihU rar Termlfltlr, Yalnıa konulacak narkın he tan, haksız kabahklardan, tehdidlerden, yok etmiş olmıyacağti, aksine şuur al bir tarada inceUmmemiş oîma«ı, blr ke kat teknenin bordalarında, yolcu vapurgenc Türk resmine \tahsis etmiştir. •abları yapümaktadır Bu hesablar yarın becer'kslzlık hallerinden haklı olarak tına itilecek, fakat daha şlddet peyda llme ile Insanın manevt ruhl hüvlyetinl larındaki gibl iskeleler, yani merdivenSahifelerinde «Genc' Türk resmi> ser sayısında cDevIet reataı ve heykel ser ualml komlsyona Terilecekttr. şikâyet etmokte oldukları anlaçılıyor. edecektir. O suretle ki haberi olmadan tamtacak ilimlerln madde lllmlerine ler vardır. Piyade birliklerini çıkarmak levhalı bir makale rfe Türk ressamla glsinde blr hâdise» baçlığı »Hında çikaa kendini temlze çıkararak başkalerının rJstoetüe çok az llerlemiş bulunmasıdır. için kullanılan bu gemileri de ban taSular Umum Müdürü, şimdi d« \*e ressam Eren Eyüboglunun bu sergiHalbuki bunların önün« g*çlldlkçe ta riTidan on sanatkânn tabloSannın re kendine karşı kötülükler tasarladığı Bunun İçin de ruhivat, içMmalyat ve dilâtla yolcu ve ytik taşıyan küçuk vakınlıkların sükunete döndüŞü gbrülüdeki bir eserinin mllll hlssi rencide eder fen müsaviri oldu simleri vardrr. vehmine düşecfk, melânkoll itisafı he jnaPMt ruhlyRtm elele vererek, ferffl ve purlar halinde knllanmak mümkündür. Rmekllye aynlan Beledlye, Bular Idarvsl yor. Çünkü bütün mesele zah!re aldanmahiyette görülerek Üniversite fl?ren€ Makale muharrfri «Jeannin* Auboyer» bildiren Umum müdürü Ztya Eremln yerlne Umum mamak, üstünkörü tedbirlerle kalmıya zeyanlara veya saldırmalara münkalib lçtimal hayatlar urerinde çalışarak blr Izmlt, Izmir ve Gemlik körfezlerinde, Cermjshi müzesinde açüan sergiden eileri tarafmdan yjrtıldıgım yürümeletl lftzımaır. Marmarada, Çanakkale Boğannda, Ege haber tamanj«ı «alsıssdîr. Esaaen Jürl mCklOr muavlnl thsan a o » tayln edUmlj. rr.k bütün reaksiyonlara kumanda edan olarak etrafa karşı kin ve nefret saçabahsederken, bu serginin sıklet merketlr Mumalleyh on be« »enedlr îdarenln ruhun sırlarına nüfuz edip anlatmakta» caktır; nitekim bunlar çok kere önce nin kontrolundan geçen reslmlerie meyM. Şekib TUNÇ kıyılanndaki kasabalarımız arasında Kinin «D» grupu ressamlan oldugunu mlidür muaTlnllğlnl T» Teknlk OniversUemelânkoliy» tutulmuş eski «uçlulardır. bunlardan bol bol faydalanmak kibildlr. toplanıyor. dana gehni* olan sergidıe bu mahlyett» de m lalerl proftsöriugünü yapnuatır, Eakl soyliyerek diyor, ki: Nasıl kl aşağılık duygusu görülmemiş Ula?(ırma Bakenlığı ile Devlet Denitblr eser mevoud degildlr. Umum müdur Zly» Erem d» ücretl» ldartArtünlan ktmtenjan «Bu ressamlar; •memlefcctlerftıin geçyolları İdaresinin tngiltereden alacağı 50 nln len müsaTirUgln» »»Tln kıünmı»tır. Bu uzun mügahede v« tecrübeleri bir gurur reaksiyonile kapatılıyorsa Tttnlü mensucat fabrikalanna Bttmef. mi| zamanlarda büyük bir alâka ve Lise mezunlarının konseri POMPADCB Sabık Sakârya geçiren ba?hekim H. Baruk: .ahlâkî, suçluluk duygusu da teskin •dilemez bank tarafıudan »on aylardft Terllen onaf çıkarma gemisinin hangi tiplerden oldutemayül göstermiş bulttnduğu re»mi ihPangalt» Lisesl Mezunlar DsmeSl tara ferdî ve Içtimaî Psişiyatri» namile bir şHdetli kin reaksiyonlarüe kapatılıyon ton İLamrarn lpilfl iontenjanı tnı ayditt ğunu bilmijorsam da ber iki tipten al'.aBeyoğlunun en şık ıtriyat mağazası ya için çahşmağa başladılar. Ilhamla Abdullah Lokantası ittisalinda açılrmş fmdftn tettiU*nen koro koıuerl bu »abalı eser d« hazırladığuu ve yakmda çıkaca Her İki halin birleşmesil* vücude ge ltlbaren oturar tona çıkanlacaktır. ması yerinde olacağı Uananlîndeyim. Lirtnt Türkiyenin larakteristık manzara tır. En iyi kadın gürellik müstahzar »aat 10.30 da Inel stnemasında vertlecektlr, ğını müjdcliyor. Bütün bu teerübeler len canavarlar da cemiyet için tükenman hlımetlerlnde ve küçük kabotaj i?larile milli jolklordan alarak, eskl an lan Avrupanın ve Amerikanın en §on Kızamık hastal:ği lerinde kullanılacak olan bu gemileri n den «dindıği ilk f!Vir: «Ruh hastalann mez bir dinamizm ve ir.san üstü bir anelerle garbâan ahnan tekniği birleş kreasyonlan. İyl tanınmiB kadın perüŞehrtmlrdekı okullarda kızamık hastalı da çok kuvvetii bir adalet duygusunun tedariki çok faydah oİlirağına çüphe gösteren mfithiş bir felâket olutirmeğe gayret ettiler. Bu güç bir ifti. kân Harry personelile beraber salonu gmın çoğalma« uzerins, Saglık müdürlOyoktur. Bir an evvel satın atınraalannı yor, kinlerini başkalarına da aşılayabive önüraüzdek! ya» mevslminde getirllZira, bu tekniğin kendilerine geHreceği nu buraya naklettiğini muht«rem müş gtlne bağlı eklpler faallyete geçmljlerdlr. liyor; ve hattft arkalarından sürükleyeEv sahibi ile kiracı arasında melerini dilerim. tenqinUklorden istifade ederken ayn\ terüertne anseder. biliyorlar. (2614) Ökokul 2 nci ve 3 üncü sınrf K«cOkayasofyada, GUngOr «ekaŞında 13 Küçük, büyük bütün topluluklarda numaraü etın aahlbl Kasm > sartıo» blr Haftahk Ders Derçiıi yalna haklılarm değil, daha çok açıkİHSAN K O Z A nın hal<1« «Tine gltmlf Te kendlslne kapıyı geo alman romanı göz olan ve vlcdarlarını susturmuş saKış ve kış eğlenceleri ünitesile nçan tlracısı lamaill bıç*Wa y&ralamıştır. nan imtiyazlıların yaygaraları duyulur. Klfacı da alln» geçirdljl kesort eT »ab.lblnln 2 nci sayı bugün çıktı Halbuki bütün bu yaygaralar kendi baçına lndlrerek o da onu yaralamıgtır. suçluluklannı kapatmak, onlann azaBîr isim benterliği 3 renkli kapak içinde 20 sahlfe bmdan kurtulmak için yapılan manevToroı »iapreel baftaj metnurlann<Jan 8aNUahasa 1* korugror. 10 kurus. TfirHyeye muhaclr geleh bir ailenin gönüller acısı romanı. l&haddln adında blrlnln. kaçakçılık suçun. ralardan başka bir şey değildlr. Yalnız Bu mecmuayı müfcttiş ve öğretAbone Şevaiti ^tJ' içtn Bir kere 6İnemasım görmeden ve bir kere de gördükten Sonra okuyunuz. dan yakalandıftı yazılmıstı, Toro» ekspresl bunlardald vicdan azabı yolunu değişmenler hazırlamaktadır. Çocukbsğaj memurlanndan Balâhaddln GöTsa, Blr ayuk gou O . *Xı Sı. Göz yaşlarile takib edeceğiniz bu içli roman 125 kuruştur. tirerek başkalanm kötülemekle kendigMftatnl» gönderdiğı blr mektubdaı bu Oç ayıık eof) » l«no > larmızın yetişmesini bu dergi ile lerini temize çıkarmak yolunu arıyorAHMED HALİD KİTABEVİ Alb aylık 16<IO » 8900 » Balahaddlnln kendlsi olmadıgını blldlrsağlar, derslerinl buna göre lar demektir. Bu da gösteriyor ld, vic28O0 » 64O0 • mektedtr. hazırlatur ve kontrol edebilirsidan azabını boğmak kabil değildir. Hmızlık maksadüe gîrmemis D i k k a t ÇOCUKLARA HEDİYE niz. Bir kere görünüz. Bir çok tarihçîler, euiistimallere karfemltt» «Oarlb blr b&d!se> baçlıjı alüntöaderUen ı m t m Ellerd© re dillerde Okul Kooperatiflerine 8 kuruftnr. ihtilâllerden evvel en çok yaygara da yaalan haberde l»mı geçen Mehmed OrleyMiden aldığımjz blr telgraft», glrdljl koparanların bunlardan en çok istifade dolaşan roman BİR Y A Y I N E V İ TB yakalandıgı ev» hirsıöık maksadlle glr Verem şifa bulan bir hastaiıktır. edenler olduğunu kaydettiklerine göre VASFİ MAHİR KOCATÜRK tarafından hazırlanmıştır. mediglnln mahkem* kararU* aablt oldugu Vaktinde teşlıis edilirse hasta normal Posta kutusu 11 istanbuL bunlarm kendi blndikleri dala hficum James Hîlton Vahded Gültekla Renkli kapak içinde bol resimli. Flatı 50 kuruf. bUdlrllmeStedlr. KeyflyeU. telgTaf eahlblseğhğmı bulur. etmeleri alttan alta lşleyen görünmez ARİF BOLAT KİUbevi, S lira. nln istetl tteeıine kaydediyorua. Parisfefci Türk ressamları uh hastalîklarmda ahlâk duyğusu Must&fa Sekih Yazan: Prof. Çıkarma botlarından faydalanma İ. Tunc EJ HAYAT BİLGİSİ SENEDE BİR CÜN ANASf Cü^^lîRSYET BİR YARAMAZIN BAŞINA GELENLER Hâlâ halecandan yüreğim çarpıyor. Dort gün ilâc aldım. Ne bellergal kaldı, ne lominal. Muzaffer Şevkiden Lokman Hekime kadar hepsine baş\n:rdum. Hâdisenin tesiri olarak kalb sinirlerinde husule gelen intlbah devam edıyor, geçecsk dediler. Dediler ama hâlâ çarpıntı berdevam. Neyse size ça:pmtımı ptılatacak yerde şu vakayı föjlersem dnha iyi olacak. Çünkü bu bizim gazeie de tr?mvaya döndü. Yer bulrrak kabil değil. Uzun yazı istemir j ovlar. serek adamı tanıtti; Efendim, Zülfü Bey. Meşhuur şey ailesi... Dur bakayım... Adam kendini tanıtti: Beyti Şebab eşrafından ZOlfikar Mumci... Teşekkür ederim.. ben içeri geçe Evet, şimdi çayın gelir. tçlneiye kadar ben gelirim.. hadi şekerim.. Üçüncü adamı tanıtmağa lüzum gör bastı. G5zlerini kapadi: mediklerine nazaran herifln lrabdan ma Ne ise halim, o çıksın falım, ne ise halli yok hesabca. Geçtim öteki odaya.. halhn, e çıksın falım, ne ise halim, o kapıyı kapattım.. beş dakika sonra çay çıksm fahm» diye üç defa söylendl ve Efendim, bi'im mekteb arkad'işlarnı g>eldi. Onu Içmeğe başlarken, telefon Zülfü Bey«: drn bir FerMun vardır. Biz ona Câcep çaldı.. ben haber vermeğe kalmadan Fe Efendim, blzlm Felek, Hlndistana Feridun d^rdık. Yazı dersinde yalnız ridun içeri girdi. Telefonla konuştu. Bi gitmlştlr. Orada malum ya bir gok fa Bu yakm yol, nasıl yok? Karanlık mı, aydınlık mı? Câcep yazardı Oteki harfleri iyî yaza tirdikten gonra hafif sesle: kirler var. Kahve falını öğrenmiş. DeBu suali işitince yangözle Feriduna mndı Bu çocıık, ttirlü '•îlere girdi. Ga Aman Felekçiğim, senden bir ricam dlği yüzde yüz çıkıyor. Geçende bir ar baktim. (Blmem) ifadeli bir kaş kaldırhha Avrupaya da gitti. Konsolos mu, var. kadaşm falına bakarken «Su yolundan dı. Ben bira* düşündükten sonra flncana kpnçıISr mı poyle bir sey de oldu. NihaBen yüksek sesle; aana bir tehlike var» dedi Ister miam bakrp oevab verdim; yet şimdi (müteahhid komisyoncu) adamcağııa Sular idaresinin kamyoneö Ne g*.bl? dedlğim zaman: Çok aydınlık değfl. Tanl güneşli denJen ve ne alıp sattığı belli olmıyan Yavaş konuş. Dînle! Bu içerideki oarpsın.. defil, şöyle hafif îşık. Hanl fener ışığı bir ticarî iş tuttıı. Kendine göre tgeçinip herif para babası. Hep altın üzerine koîçhnden gülüyorum. Herif uyduruyor, gibi.. dedim. Zülfü Bey, derln derln: gidiyor. muş. Her zaman şurada burada nuşuyor. ama ne çare?. Bir kere suç ortağı olmayı Yaa? öyle mi? (dedlkten sonra) rasladıkça konuşUruz: Eyy? kabul ettik. Feridunun sözünü duyan bak bakalım bizimkine! diye kendi fin Bir iş yapacağız beraber. Blr ta Zülfü Bey d« kahvesini bitirip flncanı canrnı uzattı.. ona da şöyle dedim: Haii gelecektin? ahhüd işi. Sermayeyi bu koyacak. Herifi kapadi. Kslın ve küt parmağını bastı. S'zin de önce sıkılacak şeylerinizi Gelmiyorsun. Yalan söylüyorsun! bir türlü ikna edemedim. Şeyhi mi var Kendi şivesile o da halini ve faluıı istedl. anîatayım; Bir kere sizin blr düşmanıniz Dive serzeniş eder Gecen salı günü mış, hocası mı ona soracakmış. O da tes Nihayet Feridun fincanmı uzattı. Ben mı, rakibiniz mi diyeyim, hulâsa bir işımizin hafıfliğinden istifade ederek ak bih falı açarmış. Canım işte cahil bir de profesyonel blr falcı gibi fincanı kul adam var. Belki şerlklniz, o sizinle uğrapundan tutup açtrm. Suyunu tabağa şıyor. şamüzeri onun Galatadaki yazıhanesine adam. damlattım. Evirdim, çevirdim. Baçladım Ben ne yapayım? uğıadım. iki odpdan ibaret olan büroda Nasıl adam?. Bak ne düşündüm. Birazdan »eni konusmağa: birkaç fersude masa, oportünlst polltikacı Orta yaşta blr adam.. Feridun, guıel Wr falın var. Svvelft gıbi rengi lelli oîmıyan bir hah ve »u çağırayım. Lâf arasında senin kahve fa Bıylklı mı? Bıyıksız mı? rada burada maden parçaları, çuval nü lma pek iyi baktığını söyleyim. Herifin kötü tarafları söyliyeyim. Sen yakınla Bıyıksız, kır saçlı. Zayıfea.. (Aklıma falına bak. Yakmda bîr iyi iş yapacakrından biri için üzüntüdesin, lâkin korkmuneleıi falan filân. Yani biraz perişan bir azizllk geldi. Muhayyel rakibi Ferisrn falan diye.. Canım. sen zeki adamsm. ma, ilerisi aydınlık. Ya bir lş, ya bir duna benzettim) Uzun boylu.. lâkin sonb:r yazıhine. Iceri giıınce Feridunu iki kişile konu Yani biçareyi kafese koyacaksın. hastalık falan böyle bir şey var mı? radan bu adamla bir lg yapacaksınız. Yeğenimin kocasile aram açık. çurken gördüm Beni gördü, birdenbire Ben de sana yardım edeceğim öyle mi? Hayîinı göreceksiniz. Çok fayda var. Ne ise.. sonra sen bir yerden bir Oo! gonunda ferahlık. Sizin başınızda verinden fırladı Onun gibi bir çey, mektub alacaksm. Biraı canın «kılacak. bh* çeyler dolaşıyor.. bir servet var. Vay Felekçığim, hoş geldin. Aman Ben öyle şey yapamam.. ne iyi ettin çeldiğine. Geç içeri odaya. Yahu! dolandıracak değillm be! Blr kalabalık yerde kurd kafalı, yani Ne gibi? Sana bir kahve ısmarlayım. Bizim kah Mukavele yapacağız, Bir mezbaha inşası yüzu kurda benziyen blr adam sana fe Vallahi kan görüyorum.. ama insan \emİ7 de, çayımız da iyıdür. işine girişeceğiz.. hadi gözünü seveyim.. nalık etmek isHyecek. Ama üstesinden kanı değil.. boynuzlar var» İcroem. ben gidiyorum. Şimdi çağırırnn dedi ve Sîeleceksin. Boynuz mu var? Bırak nRzlanmayı da . ha bak sana çıktı gitti. Yahu, şu lyllikleri söyle! Öyle» işte çu kenarda.. sonra size tnnıtavını Efeıdtm (beni göstererek) Kendi kendime güldüm. Yahu, beni Acele etme! Sana yakm yoldan bir bîr yolculuk görünüyor. Hem pek yakınBuıhan Felek Hani gazetelerde yazı ya arkadaşlarım bile cidd! bir adam diye nimet geliyor. Dört zaman var. Dört haf da.. bu yoldan dönüşte ferahlı bir haber zar.. ya, evet! Pazar günleri... almıyorlar. Alsalar böyle acayib şeyler ta mı, dört ay mı alacaknnız.. falan fUân.. Kar?ı?ıııdaki bıyıkları boyalı, iri yan, teklif ederler mi? diye de hayıflandım. Çok uzak değfl mi? Bunlarl işîttikten sonra Zülfü Bey hetıraşı gelmiş tıkız giyinmiş adam, elin O sıra Feridun kapıyı açtı ve yüksek Belki de dört gün sonra. «îvet, yakm men kalktı.. dcki kehlibar ağızhğı sıkı sıkı emdik»en sesle: yoldan bir nimet geliyor, Bize musaade! dedl. Feridun bu sonra• Gel, î"elek Sen yabancı değllsin. Zülfü Bey sordu: an! hareketten şaşırdı: Biraz oturahm. Kime geliyor? Cumhuriyet sazatası degil mi? Aman Zülfü Beyciğim' Hani bu Evet Artık ben nazlanmadım Üçünün ol Tabiî Feriduna. pek yakm yol akşam beraber gazinoya g'decektik Komik yazar degil mi? duğu odaya airdim. Bu sıraâa ikfsi kah dan. Feridun bu nimeti kullanmasmî yal Hayır, evet, yam rrizah deriz biz ve içiyorlardı.. anladım ki; hazırlık var. bilirse çok ittifade edecek. Yok başka zaman.. ona... Feridun çabucak kahvesini bitirdl ve Ne zaman görü^c'eğiz.. (Ben hep herifin altınlarmı düşünüÇocuk biraz sıkıldı ve lâft kısa ke üncanı ters çevirip prrmağını üstün? yojum) Zülfü Bey soruyorj Yarın, öbür gün. FenJun Beg, sen ZÜLFÜ BEYİN Yazan: Burhan Felek Yanlışını2 var hanımefendi! Ben diyor? (Ben şaşalama taklidi yaptım..) •izi ömrümde birinci defa olarak görü Bene bak beyefendi! Bizim taraflarda yorum. Ne kim olduğunuzu, ne kiminle kan işi namus işidir. Bu benim karım Ni miınasebetmiz olduğunu kat'iyyen bU mct var. Bunu sen nereden bilirsen ki mtm. Bu lâf nereden çıktı? Feriduna gider?. Öyle ise Zülfü Beye nasıl »fiyledl Ne münasebet Zillfü Beyefendi. Ben nfc? Bİzhı ne karının tanırım, ne de efendime Zülfü Bey de kim?Böyleyîm; Ferldunla münasebetinl.. Kim Tüccar Zülfü Bey. Feridun Beyin çıkardı bu lâft kuium. yazıhane " Bak bene! Şunu gördün mü? (Ta Haa hatırladrm.. ey ne demişim? merak etme. Ben senin yakonî koley kobanca gösteriyor) Hepinize yetecek filey bırakmem diyip çekti gitti.. Feridun Nhnet Feriduna geliyor, demislniz.. çek var. Bene haklkat nedir, söyleeekgüldum: da : Ne olmuş demlssem.. Herif ortaçağ adamı. Görüşmek kaBaktım kl iş sah'den kStüleşiyor. îşi bil değil ki.. işte gördün. Şu şirketi blr Beyefendi, aman yüreglm afnma olduğu gibi EÖJ lemekten başka çare yok. yapsam. Tamara 500 bîn llra koyacak geliyor halecandan. Benim adım Nimet Ben de oturdum,* Feridunun tekliflni birader. O zaman sen bende otomobü Ben Zülfü Beyle lmam nikâhile ya?ryomin evvel ilâ âblr anlattım. Kendisile iş mi Jstersm, motör mü?.. Beraber çıka rum. yapmak iç!n fala baktırdığmı, benim de lım... • Haa! Amma da fena tesadflf. Sonra.. uydurup uydurup söylediğimi anlattım. Siz Feridun Beyin falına bakarken Tereddüd içinde sordu Tünelîe beraber eıktık. Löbonda bl: Feneryolundan Nimet «ana geliyor.. deraz oturduk ve ayrıldık. Ya «Nimet> i nereden çıkardm? mlşslnii. (Ağhyarak) Dün aksam geldi. Nimet yani Allahm nimeti, kazanc. Ertesl gfln saat on buçuk, &n blrd« eve Beni dövdü. Azkalsm öldürecekti. (Ba malum ya! tan şu halime, bacağını açtı, çürükleri telefon.. bir kadın sesi: Pekl fenerli yola ne uyduracaksm? Beyefendi! Slr herkeshı hayatfle gösterdl.) Aman Zülfü Bey. Kısa yoldan r>l Vah, vah, vah! Vallah' haberlm yok oynamaktan zevk ml alıyorsunuz? Ben size ne yaptım?.. Size ayıp değil mi? Ne hanımcığım! Hani falda lâf olsun diye met Yani yakm zamanda para kazanacaksm dedim. Siz de nasıl yol dediniz. diye âleme iftlra ediyorsunuz?. Şantaj söyledirn.. mı yapıyorsunuz? Yakışır mı size? Ve Çok rica ederim beyefendi! Bu işi Aydınlık mı? Ben de sizin son ad'nız daha bir sürü kötü lâf.. diizeltin! Adam kıskanc. Bana bir fena «Mumcu» ya! Ona bakarak, fenerli bir yol diyiverdim işte.. Hanrm! Bir yanlıslık var galiba! lık yapmasm dtye korkuyorum. Ya bana boynuz dedin o nedir? Burası Burhan tFelek» in evi, ben Bur Nasıl düzelteyim? derken telefon Onu hatırlıyamıyorum.. dur bakahan.. çaldı.. Biliyorum, yanhshk falan yok! Siz Evet... H a ! Sen misin Feridun?. yım.. haa tamam tamam.. Siz bir mezbabenim kanıma girecektlniz.. glzi nerede Ayol... biliyorum, biliyorum.. Nimet Ha ha işine girecekmişsiniz. de hanl ondan görebilirlm? nımdan öğrendim... Burada... Ne?. Geli para kazanacağınızı guya anlatmak istedim.. Bu şekilde konuşan blr kadmı eve na yor mu?.. Hay Allah cczanı versin... Allah beîSnı versin. Vatlah elimden Ulan ba?ıma iş açtın». Ben bh" yerlere sıl çağırırım?^ kan çıkacaktı.. Bu Feridun ne delavaracı kaçamam. Herif sonra suçlu sanır.. peki, Gazetede görüşelim... herif.. fözü körola... dedi. Çekti kapryı peki.. Kanadım ve kadına: Müsaid midir? gitti. Ben de b'r geniş nefes aldım.. Hanımefendi! Zülfü Bey şimdi bu Müsaiddir, saat dörtten sonra oraDün Ferldun telefon etti olan biteni raya g«liyormuş... Sizi burada görmesi dayım.. öğrendi. O da ferahladı. Yalnız bana PeH; rlca ederim bekleyinL Te te doğru değil.. hadi bnkalım. Güle güle.. sordu: merak etmeyin. Ben isi... lefon kapandı.. Herif bîr daha gelmedl mi? Kadın çıktı gitÜ.. Hnyır.. Acayib şey. Bu da nedlr yahu? Acaba On dakika geçmeden gBzlerî kançanaŞı Vasfinin bir sakası mı?. Böyle melodram çibi bizim Zülfü pehlivan çıkageldi.. Gitti bizim iki yüz elli îira.. şakayı da sevmem... Neyse gazeteye git Bende bir dil, bir <Jil kl sormayın! Ne oldu? tim... Odama kapandım ve bekledim.. Sa Vay beyim. Hoş geldin. Bu ne ş« BabaTıdan kalma bir tabanca varat dördü biraz geçe kapı vuruldu ve içe ref.. dı. îki yüz elîi liraya ona sattım. Parasıri güzelce; fakat müthiş boyalı, oksinı vermeden kayboldu? Lâkîn yutmadı: jenli saçh, sırtmda bedbaht bir kaç yaşh Polise haber ver yahu? Hele blr otur da senlnle îki çift lâtilki posrundan yapılmıs bir manto.. göz kırdım var.. şu kapıyı da kapa.. kimse Deli misin? Mavzer tabancası. Yalerinden hiddet ve hüzün akan bir kadın gelmesîn.. sak silâh.. bsşıma belâ mı alayım. Caglrdi. Oturur oturmaz başladi; Karşıdald koltuğa oturdu. Paltonun nma karim olsun. Allah belâsmı versin Siz benim Feridun Bey admda bl ve ceketin göğsünü açtı.. sağ tarafında Nereden de tanıd'm. rile münasebetim olduğunu nereden uy köca bir mavzer tabancasrnm ucu görüVe işte bu halecanh falcıhk bu kadar durdunuz? nüyor. Vay anam vay. Kelimei şehad'et Ş mdi böyle bir şev olur.ca Saadet, SerŞaşırdım.. vet, Nimet gibi kadın isimlerini fala ka< geüreyîm mi? Ve başladi: Ben mi?., Ey Felek Bey! söyle bakalım Kısa rıştıranyoıvın, NB «Jurf ne oirr.az? Evetl i FALI