26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 2 Nisan 1937 Uçok takımı geldi Izmirli f utbolcular yarın Fenerbahçe ile, pazar günü de Beşiktaşla birer maç yapacaklar Hindistanm yeni temel yasası mer'iyete gîrdi [Baştarafı 1 incl sahifese] Yakacıktan mektublar Çaprazın romanı 2 İngilterenin malî vaziyeti Millî Müdafaa işlerine 186,072,000 lira harcanmış graf Hindistan ve Aden halkına refah ve saadetler temenni etmiştir. Yeni kanunu esasî ediliyor protesto Bombay 1 (A.A.) Bugün Kartal ismi verilen dinî matem günüddr. Hindistanm yeni kanunu esasî rejiminde eyalet muhtariyeti bugün teessüs etmiştir. Kongre kanunu esasiye karşı bugün Hartal'i tertib etmiştir. Saat on dörde kadar nümayişçiler sükunetle sokaklardan geçmişlerdir. Yol ları kapamak cürmile Bombayda altı, Delhi'de yirmi beş kişi tevkif edilmiştir. Borsa, mahsulât piyasalan, birçok mağazalar, milliyetperver gazeteler ve birkaç iplik fabrikası bugün kapılarını kapamışlardır. Bankalar muntazaman çalışmağa devam etmektedirler. Kongre mensublarınm teşkil ettikleri alaylar Bombaym iş mahallesinden geçerek Avrupalılara aid mağazalann ve bankalann Dun şehrimize gelen Uçok oyuncuları önünde durarak «kanunu esasiyi boykot Cumartesi günü Fenerbahçe ile Tak Millî küme maçlarına aid mukarrerat ediniz» diye bağırmışlardır. Sukutu hayal sim stadında, pazar günü de Beşiktaşla mucıbince Izmirde yapılan Doğanspor Bombay 1 (A.A.) Kongrenin liŞeref stadında karşılaşacak olan İzmirin Beşiktaş maçında hakem tarafından o derleri inkisarı hayale uğramışlardır. Uçok takımı dün sabah Bandırma yolile yundan çıkanlan Beşiktaş kulübü futbolÇünkü ekalliyet hükumetleri, kütlelerin şehrimize gelmiştir. culanndan Enverin ilk müteakıb maç hayat şartlannı iyileştirmek için yakın Eski Altaylı kaleci Fehmi ve Altınorolan 4/4/1937 tarihindeki Üçok Be da yeni plânlar tatbik edeceklerini va dulu Mehmedin idaresinde bulunan Uçşiktaş maçında oynamıyacağı Futbol Fe dederek muhtelif eyaletlerde liderleri ok takımı en kuvvetli şeklile on altı oyunderasyonu tarafından bildirilmiştir. Alâ itibardan düşürmüşlerdir. Bu şekilde cu ile gelmiştir. propaganda yapılması çoktanberi kon kadar kulüblere tebliğ olunur. İzmirli idareciler, İstanbul maçlannda greler tarafından tavsiye edılmiştı. iyi derece alacaklarını soylemektedirler. 4/4/937 pazar günü yapılaBununla beraber kongre henüz mü * * * cak lik maçı cadele plânını tesbit etmemiş olduğun dan istikbalde vaziyetin ne şekil alaca T . S. K. istanbul Bölgesi Futfcol A Taksim stadı: ğı meşkuktur. janlığından: Kasımpaşa Galata Gencler saat 13. Diğer cihetten 10 nisanda yapılacak 1 İzmirin Uçok kulübü birinci maHakem Galib Ezgü. içtimaa büyük bir ehemmiyet atfedil çııu 3/4/1937 cumartesi günü Taksim * * * mektedir. Çünkü bu toplantıda Gandi stadında Fenerbahçe kulübile saat 16 da yapacakür. İkinci küme kulüblerinin lik maçları zannedildiğine göre yeni plânını izah e decektir. 2 Ayni kulüb ikinci maçını 4/4/ bu hafta nihayetlenecektir. îyi bir mev namzed 1937 pazar günü Be§iktaş kulübile saat simde bu kulüblerin âtıl kalmaması için Gandi, Nobel mükâfatına gösterildi 16 da Şeref stadında yapacaktır. bir devrelik lik usulünde bir program haOslo 1 (A.A.) Gandi bu sene 3 Uçok Fenerbahçe maçını Şazi zırlanmıştır. İkinci kümeye dahil olan Nobel mükâfatı için gösterilen namzedTezcan idare edecektir. Bu maçın yan kulüblerin kur'alannı çekmek üzere 7/ ler arasındadır. hakemleri Feridun Kılıcla Samim Ta / 4 1937 çarşamba günü saat 18 de bölHalk, memnun değil ludur. Rangoon 1 (A.A.) Yeni kanunu ge merkezine birer salâhiyetli murahhas 4 Uçok Beşiktaş maçını Nihad esasî mucıbince Birmanya'nın Hindistan Bekdık idare edecektir. Bu maçın da yan göndermeleri tebliğ olunur. Murahhas İmparatorluğundan ayrılması bu günlük hakemleri Bürhan Atak ve Muammer göndermiyen kulübler iştirak etmiyecek umumî bir tatil ile tes'id edilmiştir. Fa addolunacakbr. dir. kat halk bu hâdiseye ehemmiyet vermemiştir. Izmirli Vahabla İspanyol Zamora karşıkarşıya Paskalya müna sebetile Rasing'le Nre takımlan Pariste bir dostluk maçı yap mışlardır. Rasing'de Hiden, Nis takı mında da Zamora kaleci durmuşlardır. Biri Avusturya diğeri de İspanya millî takımının ve futbol un en parlak iki kalecisi olan Hiden'le Zamora nın en küçük hareketleri bile halk ta rafından şiddetle alkışlanmıştır. Rasing'liler bir gün evvel oynadıkları çok sert bir o yunda sakatlanan oyuncularının yerlerine ihtıyatlarile çıkmışlar ve netıcede Nis takımına 1 0 mağlub olmuşlardır. Rasing takımında İzmirli Vahab da oynamıştır. Vahabın birinci devrede yerden çektiği çok sıkı bir şüt Zamora'nın yerinden kıpırdamasına meydan verme mişse de top sol direği sıyırarak avta çık Hırsız yakalandı, fakat soyulan bulunamadı Dün Beyoğlunda garib bir yankesicilık vak'ası olmuştur. Bir Harbıye Fatih tramvayı Tepebaşını geçtiğı sıralarda Hamayak ismmde biri, kendı oturduğu yerin bıraz ilerisinde vaziyeti şüphelı bir adamın elıni yolculardan bırısınm cebıne sokarak bir şeyler aşırdığını görmüştür. Hamayak keyfıyetten parası çalman adamı haberdar etmeği düşünürken meçhul adam İngiliz sefarethanesi önünde tramvaydan atlamış ve kaçmağa başlamıştır. Hamayak hemen 0 adamın peşinden atlayıp yankesiciyi polise tutturmuştur. Fakat o zamana kadar tramvay gıttıği için parası çalınan adam bulunamamıştır. Receb ismmdeki yankesici dün bu yüzden cürmü meşhud mahkemesme sevkedilememiş ve şimdiye kadar polis daima parayı çalanı ararken bu sefer çalmanı aramağa koyulmuştur. mış, bu yüzden Vahab dünyanın en me§Yugoslavya Hariciye Nezareti kâtibhur kalecisine Fransada ilk golü atama liğine tayin edılen Yugoslavya elçilıği Başkâtibi Marinkoviç yeni vazifesine mak talihsizliğine uğramıştır. başlamak üzere Belgrada gitmiştir. Dört Yukanki resim Zamora ile Vahabı asenedenberi memleketimizde bulunan çıklardan birinin ortaladığı topu kapmak Marinkoviç çok sevdiği Tiırkiyeden istemiyerek ayrıldığını söylemiştir. için mücadele halinde göstermektedir. Vay, o neden? Belki sana yardımım olur. Böyle tehlikeli bir vaziyette belki bir gözetleyicinin bile sana faydası dokunabilir. Sonra bir de yann benim kanm olacak za vallıya karşı o kadar mel'unane hareket eden ve ikimizi birden imhaya karar veren herifin yakalanışını seyretmek bir zevk değil mi?.. Ferdi, Nurinin omzuna elile vurarak: Koca aslan, fikrini anlıyorum. Maksadm burada beni yalnız bırakma maktır. Fakat şunu bil ki bu düşmana karşı iki kişi olmamız kendisile açık açık boğuştuğumuz takdirde belki lâzım oîur. Amma bu mücadele pek gizli olacak. Bir zekâ oyunu... Evet, fakat bu oyunun hemen boğuşmağa dönmiyeceğini kim temin edebilir? Pek az ihtimal var. Maamafih, düşünülecek ikinci nokta da benden sonra senin sağ kalman lüzumudur. Bu herif sizi değil, beni öldürmeğe karar vermiş. Şimdi bu akşam benimle boğuşurken bir kazaya uğrayıp sen de tehlikeli bir suette yaralansan, yahud ölsen, ne olur? Hasret yalnız kalır, muhakkak gene Samoilofun eline geçer. O maksadına Yugoslavya elçiliği başkâtibi | Köşe minderinin esrarı Zabıta romanı : 88 Murad Ferdi, oturduğu iskemleden misafirine bir sigara ikram ederek: Korkmuyorum, dedi. Belki bu sana inanılmıyacak bir lâkırdı gibi gelir. Bununla beraber çekindiğimi gizlemeğe de mahal yok. Çünkü Samoilof gibı hem doktor ve profesör olduğunu iddia eden, hem bu yoldaki ilminden istifade ederek her kötülü&ü etmeğe hazır bulunan bir adamla mücadele etmek kolay değildir. Ona karşı çok makul ve basi retli olmak lâzım. Doğru... Ah Nuri... Böyle vaziyetlerde insanın muvaffakiyeti nekadar zevkli olur, bilmez misin?.. Kaldı ki bizim için Samoilof'u yakalamak, derhal mücrim oiarak mahkum ettirmek bu vaziyette ka bildir. Hınzır herifin muhtelif kıyafetlerde, muhtelif şahsiyetler altmda görün mekten hâkim huzurunda da nasıl istifade edeceğini tahmin etmiyor musun? Pekâlâ... Şimdi ne yapmak niyetindesin? Anlat bakalım. Şimdi efendim, mükemmel karnımı doyurdum. Vakitsiz oldu amma biraz da uyudum. Çünkü anlıyorum ki bu gece sabahlığız. Böyle zamanlarda insan hazırlıklı olmah. Sonra silâhımı da doldurdum. Kulağım da kirişte. Bundan sonraki işlerim daha kolay... Lâmbayı söndürüp yatacağım. Yatacağım amma tabü uyku yok. Şu bir iki saat içinde tam beş fincan kahve içtim. Seni başımdan savdıktan sonra bir iki tane daha içerim... Bununla beraber Samoilof'a karşı ben müteveffik mevkideyim şimdi. Çün kü meselâ bu gece ben onun geleceğinı biliyorum. Beni öldürmek istdiğini bili yorum. Halbuki o bundan haberim ol duğunu bilmiyor. Çok isterdim ki hâlâ hiçbir şeyden şüphelenmemiş olsun... Bekliyecek misin? Tabiî... Neden böyle tehlikeli bir teşebbüse Evet, amma benim gitmeğe niye girmeğe lüzum görüyorsun? tim yok. Londra 1 (A.A.) Malî sene, dün 5,597,191 İngiliz lirası açıkla nihayete etmiştir. Masarif umumî yekunu, borçlann amortismanına tahsis edılen 13,127,000 İngiliz lirası dahil olmak üzere, 902 milyon 193,385 İngiliz lirasıdır. Umumî varidat yekunu ise, 896 mil yon 596,194 İngiliz lirasıdır. Müdafaa işlerine, bütçe tahminlerin den 7,821,000 İngiliz lirası fazla ola rak, 186,072,000 ingiliz lirası sarfedilÇapraz; Yakacık sanatonjomu bahçesmde... miştır. Evvelce çıkan kısmın hulâsası daki satırlann acılığına bağışlıyalım: Dalgalı borçlar, geçen sene 782 mil«Hayatın garib cilvesine bak ki, bun yon 170,000 İngiliz lirası iken, bu sene (Yahacık sanatoryomunda Çapraz Ali isminde, kalorifercilik, elektrik dan üç sene evvel bu ayni evde annemin 698,130,000 İngiliz lirasma inmiştir. çilik eden bir gene vardır. Bir kaza öldüğü gün bir perşembe sabahı idı. Ve gçirmiş olan bir gözü ve altındaki o evden gene o gün bir kızın gelin olması şarbon hastalığı lekesile ve çocublu hayatta misli nadir görülen vak'alardan ğundan kaltna şımarık hareketlerile değil mi?» Tek noktasını bile değiştirmeden yazÇapraz Ali Yakactğm meşhur sima Üniversite Fen larındandır. Ali, derdli bir adamdır. dığım şu birkaç satırdaki faciaya dıkkat Fakültesi hayvanat Onun bütün derdi ve ıstırabı da (ro ettiniz mi? Annesinin öldüğü evden o gün ordinaryüs profesö manım) dediği ve hatıratını yazdığı gelın çıkmış! rü Navil, bir müd Böyle bir vak'ayı, bir tesadüfî uydur dettenberi tedavi edefterde toplanmıştır. Deftere göz atmca onun bedbahtlığının ta çocuk mağa, benim tanıdığım Çaprazın muhay dilmekte olduğu Aluğunda başladığını görüyoruz. A • yılesi müsaid değıldır. merıkan hastanesın nast babasından ayrılıyor. Kısa bir «Hayatın bana bedbaht günlerimin de dün vefat etmış miiddet sonra öliim bu çocuğu ana başlansıcı olan bu evin kapısı önüne gel tir. sından ayırıyor. Bundan sonra Çap dim. Zaten akşam olmuştu. Gün kavu Profesör Navil raz Ali, iki çocuklu bir üvey anne e suyor. Etrafa gurubun kızılliğı yayılır îsviçrede dört fa line düşüyor. Çok çekiyor ve kaçmak ken benim kederime ortak oluyor.» külteyi ikmal etmiş, Pro]esor Navıl istiyor.) Batan jüneş, kederime ortak olmuştu! memleketimizde en gibilerden (!) demek istiyor! Edebiyat fazla sevılen otoriter bir şahsiyettir. KenVe Çaprazın benden istediği, dörtgözhevesine bağışlayın. disi bundan 15 gün evvel tifoya yakalale beklediği de buydu. Fakat acaba onun «Evin kapısını çaldım. Ne yazık ki narak Amerikan hastanesine nakledilmişromanını yazarken, şimdıki kadar samimî evde hiç kimse yok. Nerede yatacaktım. ti. Son günlerde başka hastalıklarla ihtiolabilecek, samimî görünebilecek miy Buralarda başka hiçbir tanıdık kimsem lât yaptığından yapılan tedaviden bir dim? Ve onun hayatının en derin izlerine de yoktu. Üstümde, mektebe giderken f ayda hasıl olmamış ve dün saat ikide veve duygularma bu kadar sadık kalabilegiydiğim kısa pantalonla bir ceket bir fat etmiştir. Profesörün vefatı, Üniversicek mıydım? pelerinimle ayağımda eski bir sandal te profesörlerini, talebelerini teessür için«Bu arada çocuğun annesınden kalan vardı.» de bırakmışhr. Ölüm haberi dün Üni emlâki de yenıp bitiyor. Tabıî çocuk «İyice gün karardı. Her yere bir sesversiteye gelir gelmez Üniversite bina * mektebe gidemiyor. Fakat on bir, on iki siz çökerken evin bahçe kapısından içeri sındaki bayrak, matem alâmeti olmak üyaşına girdiği için aklı eriyor.» girdim. Henüz yeni meyvası bitmiş asma«Diyor ki, behemehal bu evden kaç nın altında üç beş kalın çıtadan bahçe zere yanya indınlmiştir. malıyım. Çünkü, babam bana hiç bak icin yapılmış kanape üstüne uzandım. mıyor. Ben ise başka bir yerde kendıme Üzerime de örtecek hiçbir şeyim olma geldiğim vakit öğle olmuş.» göre bir iş aramalıyım. Hem üvey anne dığı için pelerinimi üstüme örterek saba«Oralarda dolasırken Kartalda bana elinden kurtulur, hem de böylelıkle ha hın olmasını beklemeğe koyuldum.» ayağında çarıklar benim kadar bir ço yatrmı kazanırım.» «Bir aralık içim geçmiş uyuya kalmı cuk, ne geziyorsun sana bir iş bulsam «1337 bir sonbahar sabahı erken şa şım. Bir de uyandım ki sabah olmuş. Bu gelir misin.» fakla kalkıyor. Kendi kendıme haydı bahceden kimse görmeden çıkmam lâ Görüyor musunuz? Çocuk, çocuğun çocuk, Allah yardımcm olsun diyip yola zımdı. H e m e n pelerinimi alarak gene halinden anlıyor! çıkıyorum.» «Ben de hemen hiç düşünmeden, gegirdığim kamdan çıkarak ayni yolla is «Haydarpaşadan trenyolu yaya ile tasyona geldim.» lirim amma ne iş yapacağım.» tam beş saat sonra Maltepeye geliyo Ve «hemen hiç düşünmeden» verilen «Kartala gidecektim. Lâkin trene verum.» recek param da yok! İstasyonda dolaşır kararlar, Çaprazın hayatında daima bü«Zaten Maltepe bana o kadar ya ken bana birisi: Çocuk işin yoksa gel şu yük bir rol oynıyacaktır. bancı değil cünkü, annem bundan üç se benim bavulu trene at ta sana birkaç pa«Bizim köye gideriz, orada bir ağanm ne evvel Maltepede bir akrabamızın yanına aylıkla girersin. Sonra yapacağın ra veririm.» evinde hastalandı ve b'ldü.» iş kolay. Çocukla bu kadar konuştuktan «Ben de zaten böyle bir iş olsun da Şimdi otuzuna yaklaşmış olan Çapraz sonra ileride duran bir çift öküzleri gösbeş on kuruş alsam diye düşünüyordum Ali, çocukluğundaki duygularının acı tererek benim işim bu diyip bana da, bu ve peki diyerek bavulu kucakladım. O sını, bize, bu sade, ve mütereddid anla aksam Yakacığa gel diyerek benden ayaralık tren de gelmişti bavulun sahibi tışla da duyurabiliyor: rıldı.» trene bindi, bavulu elimden aldı. Bana «Asıl şimdi benim acıklı bir zamanım. «Ben de Yakacığa gitmek üzere yoln da o zaman bir kâğıd yirmi beş kuruşluk Bu uzun yorgunluktan sonra biran irkiltuttum. Lâkin nereden gidıldiğini bilmiuzatarak al bunu harçlık edersin.» dim. Annemin ölüşünü hatırladım. Kenyordum. Tesadüf olacak ki Yakacıkh «Zaten yirmi dört saattenberi açtım. dime ne bedbahtsın Hayri dedim.» bir zat bana çocuğum nereye gidiyor Çapraz Alinin tam adı Ali Hayridir. Yorgunluk bir taraftan uykusuzluk bir sun.» Herkesin, ona: Ali! Demesine rağmen, taraftan. Gözlerim karanyordu. Çarşıya «Ben de Yakacığa gideceğim amma, gidip ekmek biraz da peynir aldım. Karo, kendi âlemınde «Hayri» dir. nereden gıdılir diyecektim. Lâfım ağ * Fakat, 1337 sonbaharının bir sabahın nımı doyurdum.» zımda kaldı.» «Kartala tren kaç kuruş alıyor diye da Haydarpaşadan yürüye yürüye Mal«Yakacığa mı gidiyorsun, orada ki * tepeye gelen on bir on iki yaşında bir ço sordum. On yedi kuruş.» min var, dedi. Ben de gayriihtiyarî boycuk, kendi kendisile konuşur ve: «Zaten bende on beş kuruş vardı. numu büktüm, hiç.» Trene binmek için daha iki kuruş lâzım Ne bedbahtsın Hayri! «Ya ne iş yapacaksın orada.» Der mi, demez mi?.. On bir on iki dedim. Karadan gideyim.» «Bir iş bulup çalışacağım.» yaşındaki küçük Ali Hayri, bunu deme«Sordum. Kartal buraya bir buçuk «Ne iş yaparsın.» miştir, bu, otuzuna yaklaşan Çapraz A saat çeker. Ben beş saat yürüdükten son«Hiç. Bir bağcı yanında aylıkla ça •* linin ukalâlığı olacak! ra bir buçuk saat daha yürürüm. Hem bu lışacağım.» Çaprazın «edebiyat hevesi» ni aşağı parayı iş bulana kadar idare ile yerim. «Bu bağcı kim.» Diyerek yaya gene tren yolile Kartala «Yakacıklıymış. Bugün Kartalda bir •] nk yazı 31 mart tarihli sayımızdadu:. çocuk söyledi. Onun yanında çalışaca nail olur. Bunu ister misin? Halbuki ben haber vereyim ki benim yatağım da yok cağım.» ölsem de sen sağ kalıp bu heriften intikam tur. Vakıâ şurada bir minder var, belki «Bu konuşma ile epey yürümüştük* bir yastıkla bir de yorgan uydurabilirim Ben sordum, daha uzak mı.» almalısın... Ferdi, masal anlatma... Samoilof amma zannetmem ki bu iş senin orada «Yarı yola geldik. Daha Hayratku • ismmdeki haydudun seni öldürmeğe ge yerleşmene müsaid olsun... yudayız. İşte Yakacık ta gözüküyor.» leceği gece ben seni yalnız bırakamam. Nuri hayretle Ferdinin yüzüne bakı«Yol da gitmekle bitmek bilmiyordu. Vakıâ senin gıbi zeki, her türlü mücade yordu: Nihayet bir mezarlık başına gelmiştik. leye hazır, son derece kuvvetli bir adamın Allahallah, dedi. Sözlerinden hiç Dik bir yokuşun altbaşında epey büyük: beni hiçe sayması da tabiidir. Amma seni birşey anlıyamıyorum Ferdi... Şu min bir çeşme var. Bu çeşmenin suyu içilir mi yalnız bırakmak elimde değil, vesselâm. derde neden yatılamazmış. Biz, Hasretle diye sordum. Yanındaki kulübeden orta Haydi kuvvetli olduğumu kabul birer köstebek gibi toprak altında yatma boylu bir ihtiyar içilir evlâd dedi. Biraz edeyim. Fakat zekâmı nereden buldun? dık mı? Beni mahallebici mi sanıyorsun? su içtıkten sonra benimle arkadaş olan Nuri güldü, başmı salladı: Ferdi sesini çıkarmadı, ayağa kalka adam Allaha ısmarladık, Allah işini ras Bızi mahzenden çıkaran yalruz se rak odasının etrahnı araştırdı. Sonra yan getirsin oğlum diyerek benden aynldı.» nin zekân olduğu gibi Samoilofu Ahmed daki odaya geçti. Her yanı o kadar dık«Ben de biraz daha yürüdükten sonra Fıkret Paşanın apartımanında bulan da katle araştırdı ki Nuri nihayet merak e köye girdim. İkindi olmuştu. Herkes casenin zekândır. Köşe minderinde buldu derek sormıya mecbur oldu: miden çıkıyor. Birkaç köylü de büyük; ğun molaj kutularından ve boş kutunun bir kahvenin önünde oturuyorlardı. Bun Sen birşeyler anyorsun galiba Ahmed Fıkret Paşaya aid olmasından Ferdi!.. lardan bir tanesi beni yanına çağırdı. şüphelenerek bu apartrmanı nasıl buldun? Nerelisin oğlum diye sorarken diğer biri, Evet amma bulamıyorum. Bir bekçi gibi onun girdiği kata nasıl girtamam bizim aradığımız çocuk diyor.» Nedir aradığın?.. din? Hizmetçi kızı faka bastırarak kapı «Oğlum bizim yanımızda çalışır mıFerdi bu suale cevab vermiyerek durarkasmdan onları nasıl dınledin? Şaşıla du. Nurinin gözlerine gözlerini dıkerek sm. Sana üç dört lira aylık veririz. Evi< cak şey. Eğer bunları Samoilof işitse ya kaşîarını çattı: mizde yer içer yatarsın. Soruyorum ya • * düşer bayıhr, yahud senin karşında pes pacağım iş ne.» Nuri, dedi. Sen bu gece mutlaka derdi. «Bizim bir çift beygirimiz var. Bizimbenim yanımda kalacaksın? Şimdi bu iltifatlan bir tarafa bı le beraber çifte gider, bizimle beraber Evet... rak. Fakat azizim, sen hakikaten bu gegelirsin.» Ya seni koğarsam? ceyi burada geçirmek istiyorsan şunu da (Arkası öbür gün) . (.Arkası var) Üniversite profesörlerinden biri vefat etti
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear