26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Ortaköyde Taşmerdiven sokağmda oturan Nazlı, Timonayi, Zirabonni, Vahram admdaki çocuklar, dün civardaki ar oktan kapanıp gitmiş olan Ossada oynarlarken Vahram yerde içi kar manlı tarihinin aramızda kal Elâziz (Husu pit dolu bir konserve kutusu bulmuştur. mış son kelimesi de dün top Vahram derhal evine koşarak mangal sî) Yurdumuz rağa düştü. Mütekaid Mareşal Ahmed daki ekalliyetler a dan ateş almış ve tekrar arsaya gelmiş İzzetin şahsmda hayat bulan bu kelime tir. Çocuğun ne yapacağını merak eden rasında güzel türk o tarihin birçok safhalarını ayakta tutu arkadaşları kutunun başına toplanmışlar çemıze asırlardan yor gibiydi. Mütekaid mareşalın ölmesile dır. Vahram elindeki ateşi, karpit dolu beri bağlı kalaral artık o tarihe taalluk eden bütün canlı izöz dillerinder kutunun üstüne koyar koymaz müthiş bir onu ler sönüp gitmiş oldu. daha ilerıde tutmu" infilâk olmuş ve Vahram başından tehliolan tek bir mües 1896 daki Osmanlı Yunan harbinde keli surette yaralanmıştır. îyj bir tesadüf muvaffak bir plân şöhreti alan, Yemenneticesi diğer çocuklara birşey olmamıştır. sese vardır. O d? deki kanlı medler ve cezirler arasında şeİnfilâk sesi üzerine polisler arsaya koş Elâziz Süryanii ka dim kilisesidir. Ge refli bir sima olarak beliren, siyasî iha muş ve cankurtaran otomobilini çağırarak şehrimi/ netleri kılavuz yapıp Çatalcaya kadar geyaralı çocuğu ölüm halinde hastaneye çenlerde mabedinde yapılar lebilmiş düşman orduları karşısında ge sevketmişlerdir. dinî toplantıya gitrilere emniyet telkin edici bir kumandan Cankurtaran otomobili büyük bir sü tim ve ruhanî âyini' rolü oynıyan, Büyük Harbin son günleratle Beşiktaştan geçerken cadde üstünen hararetli devre rinde Sadnazam diye anılıp kara bir de otomobilin çanını duyduğu halde kesinde, herkes huşı Mütareke devrinin açılma törenini yapan nare çekilmiyen Beşiktaşta Kaymakam içindeyken rahibin Mareşal îzzet, hatta o devri açtığı gün cık bekçisi Mehmede çarpmış ve bekçiyi Türkçe konuşan ve küiselerinde türkçe dua eden türkçe olarak oku ölseydi mes'ud fanilerden biri olurdu. yaralamıştır. Süryanilerden tir grup duğu dualar arasınMütareke yıllarında İstanbul hükumetiBekçi de ayni otomobile konarak hasda: bu derenin sağ ve sol içerisine dökülmek nin Hariciye Nazırlığım yaparak uzun taneye götürülmüstür. «Sulh ve selâmeti ve Cumhuriyeti ber tedir. hizmet yıllarında kazandığı tarihî haklaDün mahkemelerde mahkum devam eyle. Biz günahkârlarm kusur Köy ihtiyar heyeti keyfiyeti vilâyçt rın hepsinden kendini mahrum etti. Ce larını affedip aziz tut! Bizim Tanrımız, makamı nezdinde şikâyet etti. Vilâyet nazesinde bulunanlar, nefsine gadreden olanlar bunu rahmetinden isteriz.» belediyeye emir verdi. Belediye işi dok bu iyi adamın o gafletine ağlıyorlardı. Beşiktaşta bir bakkal dükkâmnı soyŞeklindeki niyazlannı dinleyince cid tora havale etti. Doktor da tanzifatçılara muş olan İsmail dördüncü asliye ceza Derin bilgili, temiz kalbli, çok hassas Ona, artık; basamakta ne işin vardı! Sokak ortasında tabancayı kafasına mahkemesinde bir sene hapse mahkum den mütehassis oldum ve âyinden sonra tenbihlerde bulunduğu halde bu zincirle ruhlu kâmil bir insan olan Mareşa! îzzet, dayıyan bahtsız, kundaktaki çocuğunu demenin faydası yok. Fakat o, anlamış olmuştur. kendilerile görüşerek türkçemizi kullan me muameleye rağmen ayni vaziyet de Osmanlı devletinin son Hariciye Nazı viraneye bırakan kalbsizın, bir tutam gibi anlatıyor: malanna teşekkür edecek oldum. Fakat vam edip gelmektedir. * Beşiktaşta Bekirin kahvesinde kârıydı. Bu haysiyetle de o devlet tarihinin Basamakta idim. Nasıl oldu bil ğıd oynarken partiyikaybettiği için si onlar: aktozdan keyif dilenen budalanın, bii Elâzizde spor faaliyeti unutulmaz simalarından biri olmuştur. araba bir sarsılış sarsıldı. Boş bu nirlenerek arkadaşı İsmaile tokat atan tiin bunların ve bunlar gibılerin yakaları mem, « Bu ötedenberi böyledir. Hatta Elâzizin spor hayatı, Halkevi spor şu Hariciye Nazırlığı Osmanlılarda nis lundum, bir anda tekerleklerin altına git ve polise de «beni karakola götürmek yirmi dört sene evvel Patrik Abdülmesıh na yapışan eller vardır. Cemiyet, sezdıği herhangi cinayet te tim. Ondan sonra ne oldu bilmıyorum. için senin gibi sekiz tane lâzım» diyen buraya gelmişti, rütbe itibarile bir derece besinde yapılan yeni seçme ile yeniden beten yeni bir makam ve yeni bir un Tevfik 21 lira 60 kuruş para cezasma dunünde olan Mitran bir cemıle olarak canlanacak demektir. Emniyet müdürü vandı. (1835) yılmda ihdas edilmiş olşebbüsünü vaktinde önlemek vazifesinı Gözlerimi açtım ki. bacaklanm yok. mahkum olmuştur. Mektebli misiniz? Süryani lisanile bir dua okumak istedi. Kadri, Galib Uslu ve muallim Seraced duğuna göre yüz senelik bir ömrü bile omuzlarında bilir ve tereddüd etmeden din, spor komitesine seçildikleri gibi eski yoktur. İlk devirlerde bu vazifeyi «Emi* Boşanmakta olduğu karısına haka Patrik âmirane ve asabî bir tavırla: Hayır.. Marangoz çırağıydım. bahtsızların, kalbsızlerin ve budalaların, ret etmekten suçlu Selâmi admda biri, sporculardan olan Tunceli vali ve kuman niahkâm» denilen adamlara gördürürlerAldığım üç lira haftalıkla anama da olmaz! diye karşılarına çıkar. cürmü meşhud mahkemesince 3 gün Dua türkçe.. Süryanice yok.. dedi danınm yaveri binbaşı İhsanın da yardı di. Daha doğrusu haricî işleri Veziri Fakat bu şehre her sene bir kolsuz ve bakıyordum. Şimdi bize kim bakacak? ve türkçeyi Süryanii kadime kalb için yahapse mahkum olmuştur. mı temin edilmiştir. Komite derhal faa azamlara bırakıp muahedeleri, siyasî Ve gözleri derinlerde, kendi kendine pılan teşebbüs bu suretle suya düştü. Bu bacaksızlar alayı ve bir yeni çocuklar me* Galatada bir meyhanede sarhoş olliyete geçmiş, sahanın ikmali, sporcu mektubları Eminiahkâm olanlar kaleme söylüyor: zarlığı veren derdi benimsiyen yoktur. duktan sonra önüne çıkan bir adamı dö hâdiseden sonra Mitran, Süryani cemaa genclerin tensık ve bir disiplin altına alınalırlardı. Kanunî Süleyman devrinde el Aklım başıma geldi amma, kaç pa ven Ahmed Sami sarhoşluk ve dayak :ini teşkil eden bütün ferdlerin Türk isim• Günün birinde bir hastane koğuşun ması, her bir şubenin bir kadroya tâbi çilerle temas etmek, haricî işlere taalluk dan ya mezara, ya sakat, alil bir zavalh ra eder. Zaten bundan sonra basamakla suçlarmdan bir ay hapse mahkum edil erini almak ve manen de onlara yaklaşve noksansız olarak çalışmalan işin; tan eden evrakı hazırlamak, divanda oku mak için beyannameler neşretti, nutuklar halinde kaldırımlara sürüklenecek olan ra asılacak halim mi kaldı ki.. Görün mistir. zim etmiştir. mak ve küçük mikyasta Hariciye Nazırverdi. Onun için içimizden pek çoklarınm tramvaya asılan çocuk niçin karşısmda mez kaza işte... lığı yapmak vazifesile mükellef olmak ü Basamağa asılmaktan daha görü tında kanlar içinde yatan kardeşim. Ba Türk adları vardır» dediler. (yapma!) diyen kimseyi bulamıyor? zere Reisülküttablık makamı teskil o caklan testere ile biçilmiş gibi gövdesinYurdumuzun diğer azlıklarının bu gü Gureba hastanesinde şüpheli Tramvaya asılan çocuğun, intıhara te nür kaza olur mu ki?.. lundu ve Haydar adlı biri de ilk olarak den ayrılmıştı. Başmın ucuna çömeldim; zel ve samimî harekete uymalannı ten..n bir ölüm Doğru ağabey.. Doğru söylüyor jebbüs eden şuursuzdan ne farkı vardır? Reisülküttab seçildi. sun amma, sokaklarda görmüyor musun, acıyor mu Veli? dedim. Gözleri faltaşı çin yapılan neşriyat ve teşebbüslere buNe fark görüyoruz ki, birinin koiuni Yüzündeki kanseri tedavi ettirmek üBu adam zeki ve ehliyetli olmakla bemoda oldu artık.. Beş yaşındaki çocuk gibi açılmıştı, rengi bembeyazdı: Hayır, adaki müsbet tablo ile iştiraki lüzumlu zere taşradan şehrimize gelen ve Guyapışırken ötekine seyirci kalıyoruz. dedi, acımıyor, sade bana bir yudum su buldum. reba hastanesine yatmış olan Şefik a raber talihsizdi, 1525 te Yenıçerileri Hemen hemen hergün kaldırımlara a lar bıle basamaklardan inmiyorlar. Ne dında bir köylü, ıstırabmın dindirilmesi fitneye tahrik etmek töhmetile öldürül kan çocuk kanının günahı; tekerleklerin olurdu yasak etselerdi, bizi korkutsalar, verin!. Köylünün vaziyeti tesbit ediliyor için bir asistan tarafından yapılan mor dü. Fakat Reisülküttablık 1835 yılına Zaten etraftan limon, portakal, gazoz altına giden yolun başında, basamakta dövseler, öldürselerdi de... Burada valinin riyasetinde kaymakam fin tatbıkatı neticesinde ölmüştür. kadar önemli memuriyetlerden sayıldı. O Kapının eşiğınde son sözlerini dinliyo getiriyorlardı. Biraz sonra ikimizi de o duran çocuğa seyirci kalan cemiyetin nahiye müdürlerinin iştiraklerile bir Şefiğin bu tarzda ölmesi zabıtanın na adı taşıyanlar içinde Celâlzade Mustafa, tomobüe koydular, hastaneye götürdü toplantı yapılarak köyün ve köylünün rum: dir. zan dıkkatini celbetmiş ve cesed dün Işte şu bembeyaz örtiiler altında, ba Ağabey, resmimi gazeteye baiar ler. Yolda ona bu işin nasıl olduğunu sor kalkınması için açılacak anket üzerinde otopsi yapılmak üzere Morga kaldırıl Ramazanzade Mehmed gibi müverrih «Ters taraftan basamağa atladım. konuşulmuştur. Ankette köylünün umuler, Eğri Abdi oğlu Mehmed Bey gibi caklan kopmuş mecalsiz vücudünü sak san, kuzum altına şöyle yaz: «Akı'sız dum. mıştır. kanun tedvin etmiş kimseler, Feridun Ahbaşın cezasını ayaklar çeker. Allah bü Karşıdan başka tramvay geldi. Vaktin mî vaziyetini en küçük teferrüatına kalıyan on dört yaşındaki Hüsameddin de, Şefiğe radyumla kanser tedavisi tatde kaçamadım, çarptı, beni altına aldı, dar tesbit edebilmek için elzem görülen tün çocuklara akıl fikir versin de tram bu kaza kurbanlarından biridir. bik edecek olan profesör Dessamer'i dün med Bey gibi yüksek kalem sahibi edibler Hastabakıcı hemşirenin yavaşça ka! vay basamak'arından umacı görmüş gibi dedi. Ve biraz sonra hastanede öldü. ıer türlü sualler vardır. geç vakit talefonla bularak keyfiyeti yetişmiştir. Gene onlardan Ahmed Resmi Teyzeleri şöyle diyor: Efendi kendi meslektaşlarının hal tercüdırdığı örtünün altında, biri diz kapağm kaçsınlar. Çünkü ona yapışanlann encasorduk, bıze şunları söyledi: Vahşiyane bir hareket « Biz, bütün mahalle halkı, çocukmelerini toplayıp Tezkiretürrüesa adlı mı, iste böyle genc yaşta perişan, sakat dan yukarıda, öteki biraz aşağıdan kop« Evet, dün böyle bir hasta geldi. Buraya tâbi köylerin birinde hazin ve ara tramvaylara asılmamaları ıçın bağı muş iki bacak. Kansız yüzündeki, öm olmaktır.» Kendisini muayene ettik. Normal bir bir eser kaleme almıştı. Onun almanca ve acıklı bir cinayet olmuştur. Mehmed abünye idı. Fakat morfmden sonra ölü fransızcaya tercüme olunmuş eserleri de rünün artık kapkaranlık yollarına dal Gene bu haftanın kurbanlarından on •a çağıra dilimizde tüy bitti. Gelgelelim dında mutaassıb bir adamın Sabriye a verdi. Kendisine morfin veren asisrtanm vardır. mış gibi cansız ve elem dolu bakıslarmı bir yaşındaki Veli, ikı bacağı da kasık'a ;ocuk değil mi, lâkırdı kâr etmiyor.» dındaki kızı, hizmetkârlarından Baki ile hiç kabahati yoktur. Bu bin hastada anVe küçüğe dönüyor: gözlerime çeviren çocuğa uzun uzun ba nndan kesildikten sonra son nefesini verReisülküttablık 1835 te Hariciye Na Kardeşinin nasıl parçalandığını ievişmesinin mahsulü bir yavruyu hava cak bir kere olabilen hâdıselerdir. Ben zırhğma çevrildi, meşhur Tabsıra sahibi diği hastaneden mezara gitmiştir. kıyorum. ız yerde bırakarak, boğazını sıkıp öldür ömrümde ilk defa böyle bir vak'aya Edirnekapıda Sarmaşık caddesinde gözlerinle gördün. Bir daha tramvaya at Ne oldu? mek istemış, muvaffak olamayınca bir raslıyorum. Hâdisede hiçbir ihmal yok Akif Paşa da Reisülküttabken nazır yaGöğsii bir balon gibi şişip sönerken ki evinin kapısında kardeşı Aliyi dinli ar mısın.J ukur kazarak çocuğu diri diri gömmüş tur. Ancak nadir vukua gelir bir haldir.> pıldı ve bu suretle yeni bir hariciye mesyorum: derin bir ah... çekiyor: Yaman bir şamarla sarsılır gibi: leği kurulmuş oldu. Mareşal Ahmed İzür. Vak'ayı haber alan köylüler derhal Olan oldu ağabey... diyor, yan O gün evden beraber çıkmıstık. « Töbe, diyor yedi ceddime tö hükumete haber vermişler ve hâdiseyi Aklından zoru mu varmış? zet, iste o nazırlar silsilesinin sonuncusuHapisanedeki babamıza çamaşır götürü be..» dım işte. dur. Kendisile arkadaşlık edip geçenleresbit etmişlerdir. Bundan birkaç gün evvel Receb admyorduk: Dilimin ucuna gelen, beylik teselîilerin de ölen Tevfik Paşanın sadrıazâmlar süTramvay tekerlekleri altında paramElâzizde de çöp ve çöplük derdi da küstah bir adam kenarlan siyah şe silesinde son olması gibi! Fakat bu akı Ananız da beraber miydi? cn bayatı: parça olmuş kardeşinin feci ölümünü göridli ölü ilânlarmdan birini bir duvarŞehrimizle bin nüfuslu ve merkeze on Yoo... Babam katilden, anam da ren çocuk elbette yedi yüz bin ceddine Geçmiş olsun, canın sağ ya.. dan sökerek Taksimde Cumhuriyet abi bet ne ona, ne buna lâyık değildi. Tari>eş dakika mesafede bulunan Sürsürü desinin üzerine yapıştırırken yakalan hin de hükmü, belki böyle olacaktır. hırsızlıktan hapisanede yatıyor. Yorgun, incecik, titriyen bir ses: öbe edecektir. köyü arasında bir dere vardır. Belediye mıştır. Recebin akıl muvazenesinin bo Eh.. Sonra? Bu yarım vücudün canı sağ olur Fakat bundan ne çıkar? M. TURHAN TAN anzifat arabalarının çöpleri ve pislikleri, zukluğundan şüphe edilmiş ve dün mu Yolda, ben etrafıma dalmışım. Birmu ki.. Şimdi ben bu yataktan nasıl kalAsıl, çocuklann tramvaylara asılıslakacağım. Daha üç gün evvel herkes gibi den bir çığlıktır koptu. Duran tramvay rına seyirci kalmamağa bızim töbe etme umumî hıfzıssıhha kanunıle nızamata tev ayene edilmek üzere Müddeiumumilik23 Nisan ikan imha edilmesi, gömülmesi lâzımge ce Adlî Tıb müessesesine sevkedilmişyürüyen bir çocuktum. Şimdi nasıl yii lara doğru koşuşuyorlardı. Ben de koş miz gerek. Çocuk Haftasının başlangıcıdır. irken tanbihata rağmen caddenin geçtıği tir. tum. Bir de baktım ki tekerleklerin al rüyeceğim? KANDEMÎR Akılsız başın cezasını ayaklar çeker Tramvay altmda ayağı kesilen bedbaht Yaşanıtmış kanlı bir macera «Daha üç gün evvel herkes gibi yürüyen bir çocuktum, şimdi nasıl yürüyeceğim, bu yataktan nasıl kalkacağım» 2 Nisan 1937 CUMHURİYET çocuk Karpit ve ateşle oynarken fena halde yaralandı Türkçe konuşmak istemiyenlere bir ders! Elâzizdeki Süryanii kadim kilisesi, bütün dualarını ve vaizlerini öz türkçe ile yapıyor Son kelimesi Cumhuriyetin edebî tefrikası: 36 BİZ İNSANLAR Yazan: Peyami Safa Necati bir sandalye çekerek Süleyma«Bu harb Avrupa milletleri tarafın nın karşısma oturmuştu; Orhan da aya dan yapıldı; şark milletlerinin bu harbde ğa kalktı ve onun daha yakınında yer a nisbî olarak ehemmiyetsiz bir hisseleri radı, pencerenin yanındaki koltuğa yer vardır. Yalnız, Alman kapitalistleri taleşti ve bir sigara yaktı. rafından satın alınmış Türk hükumeti taSüleyman elindeki kâğıdlara bakar rafından aldatılan birkaç yüz bin Türk ken onlara doğru yalnız gözlerini kaldı köylüsile İngiliz ve Fransız kapitalistleri tarafından esir gibi satın ahnarak, Franrarak: Okuyup bitireyim de, bir itirazınız sız ve Ingılız bankacılarile kapitalistleriolursa ondan sonra söyleyiniz. Bir de... nin menfaatleri hesabına Fransa cephe Seciyenize güveniyorum, bu münakaşa lerinde ölüme sevkedilen iki üç milyon Hindli ve zenci bu harbe iştirak etmiş lar filân hep aramızda kalacak. Necati ve Orhan temin ettiler. Süley lerdi. man, alçak sesle okumağa başladı: «Fakat, her nekadar şark milletleri bu «Şark milletlerine hitab canavarca harbden uzak kalmışlarsa da, «Otuz beş milyon insanı öldüren, yüz her nekadar ona pek küçük bir mikyasta lerce büyük şehri ve binlerce köyü harab istirak etmislerse de, bu harb, Avrupa eden, Avrupa memleketlerini mahveden milletleri için değil, ?arb milletleri ve ve bütün milletleri açlığa, sefalete mah memleketleri icin deği1. sark milletleri ve Ttum eden büyük, canavarca, korkunc memleketleri icin vapılmıştır. Dünya Harbinin başlangıcındanberi al«Bu harb bütün dünyanın, bilhassa tı sene peçti. Asyanın, sarkm talcsimi icin yapılmıstır. «Bu koskoca harb Avrupada cereyan A^va memleketlerinin kime aid olacağmı etmiş, Asyaya bir ucundan sürünüp geç ve hangi sark milletlerinin esir edilecek mişti. lerini tayin etmek için. ğe düşen Hind köylüsünün ve işçisinin rın yardımile Adanayı aldılar; müstem«Bu harb İngiliz ve Alman kapitalist biliyorsunuz» her talebi İngilizler tarafından sürü sürü leke ordularının yardımile Bursaya ve İzNecati sordu: lerinden hangisinin Türk, İranlı, Hindli Süleyman, dur, pardon, bu okudu idamlarla karşılanır. İsyan eden Hindli mite girdiler. Türkleri her tarafta boğazve Mısırlı köylülerini mahvetmeğe muktedir olduğu meselesini halletmek için ya ğun şey bir makale midir? Sen mi yaz mahallelerinde kurşuna dizilmiş yüzlerce lıyor ve memleketin içerilerine doğru yoHindli kadavrası göze çarpar; sağ kalan rulmadan ilerliyorlar. İstanbulda İngilizpılmıştır. Dört sene süren canavarca harb dın? Yoksa tercüme mi? îngilterenin ve Fransanın galebesile ni Süleyman gözlerini kâğıddan ayırma lara gelince, İngiliz zabitleri onları yü ler bütün mektebleri, medreseleri ve da zükoyun yerlere yatırarak hepsine çiz rülfünunları işgal ederek kendi kışlalan hayetlendi. Alman kapitalistleri ezildi dan mırıldandı: ler ve onlarm mağlubiyetleri bütün Al haline getirdiler; türkçe tedrisatı yasak et Müsaade et, bitireyim, anlataca melerini yalatırlar. man kavmini açlığa, ölüme attı. Harbde ğım. «Şark milletleri! İngilterenin Türki tiler, bütün Türk gazetelerini kapadılar, nüfusunun en olgun kısmını kaybeden ve Pek güzel. yede ne yaptığını da biliyorsunuz. Ona bütün amele teşekküllerini ilga ettiler, büyük sanayi merkezleri harab olan muSüleyman okumağa devam etti: öyle bir sulh teklif etti ki maddelerine hapisaneleri Türk vatanperverlerile dol zaffer Fransa hâlâ kan içindedir ve «Hind köylÜ5Ü İngiliz hükumetine nazaran Anadolunun halis Türklerle durdular ve bütün halkı İngiliz zabıtasızaferden eskisine göre çok daha zayıf bir mahsulünün o kadar büyük bir kısmını meskun dörtte üçü ve büyük sanayi mer nın emri altına aldılar. İstanbul sokaklahalde çıkmıştır. Harb denilen bu vahsi verir ki geriye kalanı kendisini birkaç ay kezleri Fransanın, İngilterenin, İtalyanın rında fes giyenlere güpegündüz, herkekasablık İngiUereyi Avrupanm ve Asya dan fazla beslemez. Hind işçisi, İngiliz ve Yunanistanın hakimiyeti altına geçe sin gözü önünde sopa çekiyorlar. İngiliznın bir tek yüksek hâkimi yapmakla ne kapitalistinin fabrikasmda o kadar sefil cekti. ler nazannda Türk olmak, asağı bir ırka ticelendi. Bütün AvTupada yalnız İn bir yevmiye ile çalışır ki doyabilmek için mensub olmak demekti; köpek gibi mu«Türkler bu ezici sulhu kabul etmeğe giltere ku\rvetini muhafaza etti, çünkü o muhtac olduğu bir avuç pirinci tedarik yanaşmaymca İngilizler, Türklerin payı amele edilmesi lâzım gelen bir parya, bir nun hesabına başkaları döğüştüler; onun ten âcizdir. Her sene milyonlarca Hindli tahtını, müslümanlann mukaddes şehri o esir olmak demekti. hesabına onun esir ettiği kavimler, Hind aclıktan ölür. Her sene milyonlarca lan İstanbulu işgal ettiler, Millet Mec«Şark milletleri! İngiltere İranda ne liler ve zenciler harbe girdiler. İngiltere Hindli cengellerde, İngiliz kapitalistleri lisini dağıttılar, münevverlerini ve halkın yaptı? Köylülerin Şaha ve maiyetine harbi yalnız müstemlekelerinin ziyanma nin zengin olmalan için ölesiye çalışarak şeflerini yakaladılar, en ileri gelenlerini karşı isyanını bastırarak, binlerce ve binyaph. mahvolurlar. kurşuna dizdiler, yüzlercesini de Malta lerce İran köylüsünü kurşuna dizdirerek, «îngiltere için çalışan, aç kalan, harb adasma sürdüler. Şimdi İngilizler İstan ingiliz kapitalistleri, halkın devirdiği Şa«İngiliz devletini idare eden ve hiç kimseden pervası olmıyan yırtıcı İngiliz de canmı veren Hindlinin onunla ayni bulda saltanat sürüyorlar. Türklerin ban hı ve maiyetini tekrar iktidar mevkiine bankacıları ve kapitalistleri, şark millet sofrada oturmak hakkı yoktur. Ayni ev kalarını, paralanm. fabrikalarını, şimen getirdiler; köylünün elinden toprağînı allerinin iscılerini ve kövlülerini esir bir ha de de oturamaz, ayni vagonda seyahat diferlerini ve gemilerini aldılar, onların dılar, onu tekrar esarete attılar. Sonra, le getirdiler. Şark milletleri! Siz İngilte edemez, ayni mektebde tahsil göremez. bütün nefes deliklerini tıkadılar. Bugün İngiliz kapitalistleri, Şah hükumetini sarenin Hindistanda ne yaptığını biliyor İngiliz burjuvasmm nazarında her Hindiı Türkıyede bir kumaş, bir maden parçası tın alarak alçakca bir muahede ile bütün sunuz, haklarından mahrum edilmiş mil bir parya, bir esir, bir mezbaha hayva yoktur. îranı ve bütün îran milletini ele geçirdiyonlarca Hind köylüsünü ve isçisini na nıdır ki hiçbir şey istemeğe, hirbir bese«İngilizler Yunan ordusunun yardımi ler. sıl mezbaha hay\'anlan haline getirdiğini l rî his duymağa hakkı yoktur. Umidsizli le lzmir vilâyetini işgal ettiler; Fransızla(Arkası var)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear