Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Binncikânun'3*! Amerika hükumetile yaptığımız anlaşma Amefika tebaasmın taleblerinin tamamen tesviyesi için bir milyon 300 bin dolar verilecek Ankara 19 (A.A.) Amerikan tebaasmın talepleri hakkında aü kumetimizle Birleşik Amerika devletleri hükumeti arasında hasıl olan anlaşmanın metni asağıdadır : Türkiye Cumhuriyeti hükumetile Amerika Birleşik hükumeti, 24 kâunuevvel 1923 tarihinde notalar teatisi suretile akteyledikleri ve 17 şubat 1927 tarihinde notalar tea tisi neticesînde hasıl ola itilâf ile teyid ettikleri alaşmada dahil olan talebleri dostane, çabuk ve tasar • ruflu surette halletnaek arzusile işbu itilâfnameyi akde karar vermiş ler ve bu maksatla: mamen tesviyesini tazammun etmek üzere faizsiz olarak bir milyon üç yüz bin dolar Amerika Birleçik doları verecektir. Bu meblâğ, her senelik taksiti yüz bin dolar olmak üzere on üç senede ödenecektir. İlk taksit işbu itilâfnamenin Türkiye B. M. Meclisince tasdikinden sonra bir haziran 1936 tarihinde tediye olunacaktır. TELGRAF HABEPLERİ Bir kahramanlığtn yıidönümü Plevne savaşları Napoleonun aşk mektubları ransa hükumeti, İmparator Birinci Napoleonun, ikinci kansı, Avusturya pren»eslerinden Mariluize yazmış ol * duğu 300 kadar mektubu, 15,000 İngiliz lirası verip bir yabancının elinden eatın almış. Bu mektublara muhatab olan kadını, Nepoleon, siyasal ihtirasla* nnın tahakkukuna faide olur diye almıştı. Emsalsiz talihinin yardımile Fransız tahtına kadar yükselen Korsikalı zabitin, dünyanın hemen yarısını kendi hükmüne ramettikten sonra, gönlünde bir hanedan tesis etmek arzusu uyanmıştı. Senelerce evvel evlendiği Jozefin dö Boharne bu hanedanm temeli olacak kadar, onun indinde, asil değildi. Napoleon, kendinden üreyecek dölün, damarlannda cedbeced kral kanı akmasını istiyordu. Ta payitahtına kadar girerek mağlub ettiği Avusturya imparatorunun kızını hepsinden münasib buldu. Habsburglar Avrupada belki on kuşaktanberi hükümdarhk ediyorlardı. Fransanın hiçten yetişmiç imparatoru, Avusturyanın bu mertebe asil padışahından, Mariluizin kendine kan olarak verilmesini istedi. Mağlub hükümdar, bu ağır teklifi fidyei necat kabilinden olarak kabul etmek zâruretinde kaldı. Kendisinden, ağlıya aglıya ayrılan Jozefinin yerine, Napoleon, Mariluizi nikâh etti. Avusturyah prenses, soyunun düşmanı bulunan Nepoleonu sevemezdi ve sevmedi. Zaten onu ken* dine lâyık görmüyordu. Gözü, Viyana sarayında tanıdığı genc, züppe zabitlerde kalmıştı. Bu izdivaca kail oluşu, memleketini Fransız akınlarından kurtarmak içindi. Başına giydiği imparatoriçelik tacmın da, ilk muhalif esecek rüzgârla yıkılmağa çok müstaid ol dut^unu biliyordu. Buna mukabil, Napoleon bu sarı saçlı, mavi gözlü Tuna dilberine vurulmuştu. Avrupayı tirtir titreten bu pars, Mariluizin yanmda kuzu ke8İliyordu. Zaten bu, tabiatin ezelî cilvelerinden biri değil miydi? Ve on dan biraz evvel, şarkta hükümdarlık eden gene böyle bir Yavuz: <Şirler pençei kahrımda olurken lerzan, Beni bir gözlerl âhuya zebun etti felek!» Dememiş miydi?. Mariluiz nefretini belli ettikçe, onun üzerine düşen zavallı Napoleon, ona her gittiği yerden âşıkane mektublar, niyaz, feryad ve figan dolu nameler uçuruyordu. Ingilizlere tfA'lim olup ta Sentelen adasında hapsedilir edilmez, kendisine, babasının yaverlerinden Kont Neipperg ile hiyanet etmeği ilk is bilen bu zalim kadına, Napoleon menfasından bile sönmez aşkmı teyid eden sfhife doluları mektublan gönderdi. Işte bugün satın alınan mektublar bunlardır. Fransa hükumeti bunlar îçin 1 5,000 İngiliz lirası vermiş. Bu parayı bazılan çoğunsiyorlar.. Bence, hiç te çok değildir. Zira bununla satın alınan şey, sevmis, ıstırab çekmiş, elem duvmuş, bedbaht olmuş bir insanın bütün gönlüdür!. Ercümend F.krem TALU NALINA MİH1NA Mikrob pazarı! asımpaşada Yeniçeşmede 26 numarada oturan malul zabitlerden Necati, bana gönderdiği bir mektubda, Kasımpaşa yolu ustünde halkın sağlığı için çok fena ve tehlikeli bir alısveriç yapıldığını bildiriyor. Okuyucum diyor ki: « Beyoğlunda Perapalasın yanındaki yokuştan aşağıya doğru inince, karşmıza bir çeşme çıkar. Bu çeşmenin karşısında büyük bahçeli bir kahve vardır. Bu bahçeli kahveye «Yahudiler pazarı» derler. Satıcıları Yahudi, alıcılan Türk olan bu pazarda her cuma ve pazar günleri kullanılmış e?ya satıhr. «Eskiler alayım» diye «o kaklarda dolaşanların evlerden topladıkları pis, mikroblu iç çamaşırları, kullanılmış eski elbiselerin her türlüsü pazarın en değerli mallandır. Bu pazar, başta verem olmak, üzere, birçok sarî hastalık mikroblarının satış yeridir. Böyle bir pazar kurmak için Belediyeden müsaade alınması lâzım gelirken bu yapılmadan o mikroblu eşya satılıp duruyor. Işin garibi kimse de bu satışa ses çıkarmıyor. Halkın sıhhati namına bunu yazınız ve lâzım gelenlerin dikkatini celbedi niz.n Okuyucumuzun hakkı var. Bu binbir hastalık mikrobunu tasıyan kullanılmış çamaşır ve elbiselerin tebhirhanede temizlenmeden satılmasına nasıl müsaade edilir? Sarî hastalıklar talimatnamesi müstamel çamaşır ve elbiselerin tebhirhane damgası olmadıkça sa' tılmasını menetmiştir. «Idarei Vilâyat» kanununun 78 inci maddesi pazar yerleri açmak hakkını belediye meclislerine vermiştir. Bizim belediyemiz, orada böyle bir mikrob pazarı açılmasına müsaade etmiş midir? Elbette etmemiştir. Öyle ise nasıl oluyor da cuma ve pazar günleri burada satışlar yapılıyor? Belediyenin müsaadesiz açılan bu mikrob pazarını kapatması, yahud da müsaade ediyorsa satılan eşyanın tebhirhaneden geçmesini sıkl bir kontrola tâbi tutması, sonra da, şimdiye kadar bu mikrob pazarının müsaadesiz ve murakabesiz devamma göz yumanlar varsa, onlan cezalandırması lâzımdır. Halkın saglığı, bir iki eskiler alayımcınm kârına feda edilemez. Bugün yıidönümü münasebetile Bulgarların bir takım merasim yaptıkları Plevnede çarpışan ve ölen Bulgar yoktu Tam elli yedi yıl oldu, gene böyle bir kânunuevvel günii bütün dünyanın gözü faırka ve sarkm ktiçük bir ka sabasına dikilmis bulumıyordu. Bu kasabanm adı «Pilevoe» dir dünyanın gozu nü oraya çeke sebeb de orada bir avuç Tür kiin kendinden Pilevne kahravıam on kat fazla kuv Gazi Osman Paşa vette bulunan merhum ol biır orchı ile yapmakta duğu savaştır. Tarih bu yaman sa vasa «Pilevne muharebesi> diyor. Fakat o, sade bir muharebe değil, Türk azminin, Türk celâdetinin yarattığı bir harikadır. Pilevne üze rinden esip geçen rüzgârlar, elli yıldanberi, o destanı terennüm eder ve bütün Bulgaristan, ister istemez, o sönmiyecek teraneyi dinler. Pilevne muharebeleri, 1877 de baslıyan Osmanh • Rus harbinin en kanlı sahnelerini teskil eder. Çarlık Rusyası, Emperyalizm emellerile ve fakat görünüste Bulgarlan TUrk hâkimiyetinden kurtarmak azmile 24 nisan 1877 de Osmanh hükumetin« harb ilân «ttnisti. Mümtaz bir eyalet olmak itibarile Osmanlı cephesinde yer alması icab eden Ro manya, Rus ordulannın kendi topraklarından serbestçe geçmesine muvafakat ettiği ve üstelik Osmanh hükumeti aleyhine harb de açtığı için Rusların Tuna boyuna inme • leri pek kolaylasmıstı. O derecede ki temmuz ayı baslannda Rusların hafif süvarileri bütün Bulgaristana yayılcnif v« en mühim noktalar, mevkiler onların eline geçmis bu • lunuyordu. Pilevne de onlardan biriydi. yecek bulunmadığı, istirahate de imkân olmadığı için o elli bin kişilik ocdunun da hemen yarısı hasta bulunuyordu. Hemen hergün bir hücuma goğüs geren Türk ordusunun 27 tesrinisanide erzakı tükenmek üzere idi. Soğuklar da, insafsız bir yük • selişle askerleri titretiyordu. Odun yoktu, yaralılar için sargı buluna mıyordu. Askere birer avuç bulgur dağıtılabiliyordu, Bu vaziyet, Pilevne önünde o güne kadar elli bine yakın düşman ölüsü saymış ve saydırmış olan Osman Paşaya ağır bir karar aldırdı: Pilevneden çıkmak!.. Cesur asker, kânunuevvelin yedi • sinden itibaren bu karara uygun tedbirler almaya basladı. Ağır toplan kullanılmaz bir hale getirdi, erzakın son kırıntılannı askere dağıttı ve her nefere yüz elliser fi şek verdi. 10 kânunuevvel 1877 de gün doğarken yorgun ordu ikiye aynldı. Birinci kısım, öne geçti, Vid suyunu aşdı, düşmanın makasvari atesi alhnda Rus mevzilerine yanaşt), Siberya grenadları üzerine atıldı, boğaz boğaza yapılan savaştan sonra istihkâmı zaptetti. Hatta dört de top ele geçirdi. Arkadaki kısım, öndekileri takib etmis olsaydı bu kazancm hududu genifliyecekti ve Türkler, muhasara çemberini kır • maya muvaffak olacaklardı. Fakat Romanyalılrın kendi mevzilerinden ilerlemeye bslamaları o kuvveri yerinde mıhlamif ve çetin bir savaşa soktnuştu. Ayni zamanda bütün Rus fırkaları, Osman P.aşanın ilerlediği istikamcte doğru harekete geçmis • ti, zaptolunan istihkâmlara karşı mukabil taarruzlar baslamıstı. İste bu snada Osman Pasanın ilkin atı vuruldu, arkasından kendi de ayağından yara!and.ı Te Ruslara gün doğdu. Yarah Osman P«sanın elinden kılıcı ahnmıstı. (20 kânunuevvel 1877). Bu serefi ka zanan Jeneral Ganeteski, şanlı esirin yarasmı sardırarak kendisini bir araba ile Pilevneye yollarken Prens Şarl (sonra Kral oldu) tesadüf etti, hemen elini uzattı, «tebrik ederim. Galib sayılacak bir mağlub«unuz» dedi. Ayni zamanda Grandük Ni • kola da oraya geldi, arabaya yaklaştı, Osman Psanın elini tuttu ve o eli bırakmadan şu sözleri söyledi: «Pilevneyi müdafaa yolunda gös terdiğiniz iktidar, bir harika sayı • Iabilh*. Bu müdafaa tarihin en parlak askerî vakıalanndan biri sayı • lacaktır.> Jeneral Skobelef: «Tes • lim oldunuz, fakat mağlub olma dmız> sözlerile Osman Paşayı se • lâmladı, sahneyi seyreden yüzlerce Rus zabiti, «bravo, bravo» diye bağırarak yarah kumandana hürmet gösterdi. Bir müddet sonra İmpa rator Aleksandr, onu ziyarete geldi, kılıcını geri verdi, «bunu sizden daha liyakatle kim taşıyabilir» dedi ve askerî elbise ile gezmeğe de mezun olduğunu tebliğ etti. Pilevne muharebeleri 144 gün sürdü. Türkler bu uzun günler ;çinde elliden fazla hücum püskürttü •e düşroana kendi mevcudlan kadar telefat verdirdi. Yüz elli bin kişi • den fazla mevcudu olan Rus Rumen ordusunun yan aç ve yarı çıplak olarak esir ettiği Osman Paşa ordusu topu topu kırk bin askerden ibaretti. Pilevnenin düştüğü gün İngtltere Hariciye Nazırı: Pilevne düstü, lâkin Türklerin serefi yükseldi» de • miş ve bütün dünya, bu sukutu bîr yiiceliş olarak kabul ettnişti. 144 günün hemen her birinde bir cesaret ve hamaset harikası gösteren Pilevne ordusunun her ferdi, tari hin hayretini ve takdirini kazan mıştir ve buna lâyıktır. Bu büyük savaşın serefli hatıraIarını canlandırırken bir noktayı araştırmamak ta mümkün olmuyor. 1877 harbi, Bulgaristamn itiklâli için Ruslar tarafından açılmıştı. Pilevne de o emeli tahakkuk ettirmek uğrunda yaşatılmı» sahneler den biridir. Ne gariptir ki orada öIen Bulgar yok!.. Af. TURHAN TAN Madde 2 Her iki hükumet yukanda zikredilen meblâğın tediyesi «uretile Türkiye Cumhuriyeti hü kumetinin kendisine karsı denne • yan edilen yukarıda mezkur ta • leplere aid bütün borçlardan ibra edilmiş olacağını ve kezalik 24 kâTürkiye Cumhuriyeti Reisi Haznunuevvel 1923 anlasmasına dahil retleri, tzmir meb'usu ve Türkiye bütün taleblerin de kat'î surette hal Cumhuriyeti Hariciye Vekili dok ledilebilmif ad ve telâkki edileceğini tor Tevfik Rüştü Beyefendiyi, ve kararlastırmtflardır. Amerika Birleşik devlefleri reisi Madde 3 İşbu itilâfname Tür • Hazretleri Freckenelm Nielseni kiye Büyiik Millet Mecüsi tarafından murahhas tayin cylemişlerdir. tasdik edilnvk şartile imzasuıdan iti • Bu murahhaslar salâhiyetnamele* barn meriyete girecektir. rini yekdiğerine teblijf ile usul ve Ankarada 25 tîfrinievrvel 1934 takaidesine muvafık bularak atideki hü • rihinde her ikisi de ayni kıymeti haiz kiimleri kararlaştırmışlardır: ohnak üzere türkçc ve ingilizce iki nü%Madde 1 Türkiye Cumhuriyeti ha olarak tanzim edilmîştir. hükumeti Amerika Birleşik devletNOT: Bu anlarma lâkap ve ünvan* leri hükumetine 24 kânunuevvel lan kalduan kanundan önce yapıldığ 1923 tarihli anlaşmada dahil olan İçin anlafma metninde geçen bu gibi Amerikan tebaalan taleblerinin te kelimeler olduğu gibi bırakılmiftır. • ""'•»•»™»iWin«lltlıttll|«ııı|i|i||||iuııiH)||ıııııııııtııırımıiH Trakyaya yerleşen göçmenler Yumurtalarımız ve İngiltere Ziraat Bankası 4500 ton Avam Kamarasında bir buğday dağıtacak kadın meb'usun suali Tekirdağ 19 (A.A.) Bu yd Trakya'.İine kavuşan soydaşlanmızın ço • ğrnun evleri, barkkn yapılmış, tar laları »ürülmüştür. Göcmenlerin (muhacirlerin) kimi tohumu atmif ve e kime baçlamışlardtr. /iraat Bankası tra hafta tytude güvmenlere OÖ ton 1/ugday dağıtmıstır. Hcmanyadan gelrrek ülkemize kavuçan gÖçmenlere bu ay • larda 1590 ton tolıumluk ve 3000 ton yemeklik buğday dağıt.Iacaktır. Buğday dağıtma isi devanı etmektedir. Göçmenîer kendilen'ne verilen bu buğday lan arabalarüe köylerino taşunak tadırlar. Londra 19 (A.A.) Avam Kamarasında düşes athoîlun bir sorgusuna cevab vrren Runciman, ekonomi itilâf nameleri yapmak için Türkiye ve Lebistan ile yapılan konuşmalarda tngi • lîz tavukçulan mümtssillerile müşa verede bulunulmamış olduğunu söy lemis ve şSyle deraistir: « Bununla beraber, mesrleye tamamile vâkıf oian Ziraat Bakanı ve îskoçya müstetarile daimî surette isti • sare etmekteyim. Bundan sonra düşes, bu iki ülk'den ve bilhassa Tiırkiyeden yumurta 30 kulmasınm nkmti vermekte olduğu • nu söylemiştir. M. Runciman soyıe drmiştir: c Ziraat Bakanüe Iskoçya mUs • Ankara 19 (Telefonla) Say • teşannın bundan ta mamile haberdar ollav seçimi faaliyeti devam ediyor. duğundan şüphem yoktur. Kalan bir iki vilâyetin cevabları da yann gelecektir. Bütün vilâyetler bir iki gün zar • fında defterleri ikmal etmiş ola • caklardır. Ayın 22 sinde defterle • rin asılmasına başlanacak, defter • ler 15 gün askıda duracaktır. Seçim faaliyetleri Fransa Sovyet gizli anlaşması tntihab kantınundaki tadilât Ankara 19 (Telefonla) İn tihabı meb'usan kanununun mün tehibisaniye aid olan kısmının ta • dili ve müntehibisani adedinin 200 den 400 e iblâğı hakkındaki kanun lâyihası dahiliye encümenince ka bul edilmiştir. Cumartesi gOnü Mecliste müzakere edilecektir. İki taraf daimî temas halinde bulunacakmış! Kadtnlann meclisi umumi azaltğı Ankara 19 (Telefonla) Ka • dınlann meclisi umutnî azası seçilmeleri lâyihası Meclise gelmiş, Dahiliye Encümeninde müzakere •• kabul olunmuştur. Meclisin cumar tesi içtimaında müzakere oiuna • caktır. tttanbulda defterhrln ietkiki uzadı Saylav seçimi için hazırlık faaliyetine devam edilmektedir. İctan* bulda seçime istirak edecek nüfus adedi bugün belli olacaktı. Fakat Seçim defterlerinde bazı isimlerin tekrar edilmis bulunması ve diğer birçok isimlerin de yanlış kayde, dilmiş olmasından seçim teftiş heyeti defterleri yeniden tetkik etmek mecburiyetinde kalmıştır. Bu sebeb» le defterlerin tetkiki ancak cuma aksamına kadar bitecektir. Londra 19 (A.A.) Star gazetesî, gizli Sovyet Fran&ız askerlik mu • ahed^si hakkındakı ifşaai üzerine yaphğı tahkikattn netıcelermi bi.dirmek • tedir. Bu gazete, nıuahedenin 22 sonteşrinde Cenevrede Laval ve Lıtvinof tarafından katf oiarak kabul edildiğini yazarak diyor ki: « Birinci maddesmde yaînız mudafaa için olduğu yazılan bu muahdeye göre Fransız ve Sovyet Biiyük Er • kânıharbiyeleri telsizle daimî temas halinde bulunacakler ve bunun :çin şifre kullanacaklard.'i. Sovyet Rusya Japonyanın taarru • zuna uğrarsa Fransa hemen Rusyaya dört milyar frangi kviar harb leva • zımı vcrecek ve bir Fransız Alman harbi takdirinde de Sovyet Rusya Fransaya bu kıymette zahıre gönderecektir. Rusya ve Fransa Almanya ile ayrı ayrı muahede yapmıyacakiardır.» Londra 19 (A.A.) Londradaki Fransız ve Sovyft raehafili iki mem leket arasında bir gizli askerlik mua hedesi olduğu hakkıiıdaki haberleri Röyter ajansına beyanatta bulunarak tekzib etmislerdir. 9 teşrinievvel suikasdi ve Fransadaki tahkikat Marsilya 19 (A.A.) 9 teşrinievvel suikasdine müteallik tahkika bilkuvve sona ermistir. Birçok memleketlerden ve bil • hassa İtalya, Yugoslavya, Çekos lovakya, tsveç, Avusturya ve Danzigden Hırvat tethifçileri hakkında istinabe yolile istenilmis malu^ıat gelir gelmez dosya adliyeye verilecektir. Ankara hukukunda devam mecburiyeti Ankara 19 (Telefonla) İstanbul Üniversitesinde olduğu gibi Ankara Hukuk Fakültesine de devam mecburiyeti konmustur. Bir yıl içinde 105 günü doldurmıyan talebe inv tihana kabul edilmiyecektir. Şimdiye kadar geçen 50 gün vam edilmif sayılacaktır. Ankarada resim sergisi açıldı Ankara 19 (A.A.) Bugün öğleden sonra saat on dörtte An ra Sergi Evinde Sovyet san'atkârlannın resim sergisinin açılma resmi yapılmıstır. Bir Türk eseri olan Sergi evi ve salonu bu güzel eserler için çok yakısıklı bir dekor halini almıştı. Açılma merasiminde Başbakan lsmet tnönü, tç ve Kültür Bakanları C. H. Fırkası genel kitibi Receb Pekerle birçok saylavlar, Sovyet elçisi Karahan ve diğer sefaretler erkftnı hazır bulunmuşlardır. Bükreş Elç'miz Romanya kralile görüştü Bükres 19 (A.A.) Ramanya Kralı Karol Hazretleri bugün Türkiye elçisi Hamdullah Suphlyi kabul ederek kendisile uzun müddet görüsmüştür. Rıhtım şirketi anlasması imzalandı Ankara 19 (A.A.) tstanbul rıhtımının satın alınması için hü • kumetimizle şirket murahhasları arasmda yapılmakta olan konuşmalar bir uzlasma ile bitmis, anıkla • nan anlasma dün Adliye Bakanı Saracoğlu Şükrü ile şirket mümes* sili arasında imzalanmıstır. Soyadı nizamnamesi Ankara 19 (Telefonla) Soy •dı nizamnamesi yarraki (bugünkii) Resmî gazetede nejrolunacaktir. Harbin idarestni elinde bulun duran Yıldız sarayı, birçok hatalar arasında (Vidin) de bulunan Os man Pa*a ordusunu da âtıl bırakmak suçunu islemis bulunuyordu. Ancak 18 temmuz 1877 de bu orduya yürüyüs emri verdi. Osman Pasa, 25 tabur piyade, 12 bölük süvari, 48 sahra ve 6 dağ topile Pilevne üzerine yürüdü. Oradaki Rus kuvvetini püskürttü, kasabaya girdi. Üç mil ötede büyük bir Rus ordusu mevzi almif bulunuyordu. Işte bu ordu, 29 temmuzda Türklerin üzerine saldırdı ve yaman bir savas basladı. Otuz altı saat süren ve Rusların yedi bin ölü bırakarak Osma suyu gerilerine kadar panik halinde kaçmalarile nihayet bulan bu harb, Pilevne savaslannın birincisidir ve ilk tesîri, Tırnovada bulunan Rus umumî karargâhının çok gerilere çekilmesi olmustur. Çeki lenlerin basmda bizzat İmparator ve Baskumandan Grandük Nikola bulunuyordu. Grandük, geri çekilmeden evvel Romanya Prensi Şarle *u telgrafı çekmişri: Tırnova 31 temmuz: 1877 Romanya Prensi Şarle Türkler Pilevnede büyük kuvvetler topladılar, bizi mahvediyorlar. Kuvvetli bir nümayiş yapmanı ri ca ederim. Hareketimizi kolaylas • tırmak için bu nümayiş pek Iâzımdır. Nikola Işte bu yalvarış üzerine Romanya ordusu da Tunayı geçti, Ruslarla birleşti, Plevne önüne geldi. İki bayraklı orduda (65) bin asker ve (390) top vardı. 1 eylulde taarruza başhyan 13 eylule kadar Türklerin elinde bulunan noktalardan birini bile zaptedemedi. (21) bin ölü vererek kendi müstahkem mevzilerine çekildi. Şimdi İmparator Aleksandır, Grandük Nikola ve Prens Şarl, Türk aslanlarını yuvalarından çıkarma nın imkânsız olduğuna inanmışlardı, aslanı yuvasmda aç bırakmak yolunu aramaya koyulmuşlardı. Artık muhasara başhyacaktı. Yeni kuvvetler ve toplar getirtilmek suretile vücude getirilen mu • hasara çemberi içinde Türkler, gene vaziyete hâkim görünüyorîardı. İmparator Grandük, bir avuç Türkün • koca bir orduyır Pilevne önünde mıhlayıp bırakmalarından sinirIendikleri îçin ara sıra hücumlar Hull 19 (A.A.) 42 yaşında otertib ediyorlardj ve her atılışta lan Madam Major bu sabah saat ağır zayiat vererek püskürtülü • 9 da asılmıstır. İdam hükmünün yorlardı. Istihkâmlarm içinde ve dı«affedilmesi için yapılan bütün te şında binlerce ölü yatıyordu, kokusebbüsler netice vermemiştir. Ma • dan istihkânılara yanaşılamıyordu. dam Major kocasını zehirlemişti. 17 tesrinievvelde yapılan yeni bir Yedi seneden fazla bir zaman hücum da menfi netice verince İmparator, Petersburgdaki hassa alay danberi ilk defa olarak Ingilterede bir kadın asılmaktadır. larını da getirtti, ordusuna kattı Bu suretle muhasara ordusu, hepsi harBiLiYOR MUSÜNUZ Ki be girecek kabiliyette olmak üzere, (125) bin kisilik bir kuvvet teskil Havagazi ütüsü iyi kullanılırsa etmiş oldu. Türk ordusu, nihayet bu kuvvetin üçte biri kadardı ve y> saatts 70 paradan iazia sarfetmez. îtalyan ulusunun fevkalâde silâhlı olması gerektir Musolini top sesleri arasında bir nutuk söyledi Roma 19 (A.A.) İstefani a jansı bildiriyor: Basbakan Musolini sendikal faşist kurumlanna aid palitorianın açılma merasimine g*derken halkın top Ee^lerme kanşan te zahürlerile karşılanmıştır. Muso lini palitoriayı açarken demiştir kiı « Islah edilmez gö«rünen tabiate, yanlış düşüncelere korkaklığa ve bir mücadeleye girişmeden önce muvaffakiyetten bilhesab emin olmak istiyenlere karşı açılan mücadele çok güçtür. Biz faşistler için savaş utkudan «tnuvaffakiyet» daha mühimdir. Çünkü azim ve inanla girişilen savaşın utku ile biteceği muhakkak tır. Samyorum ki, agropotinoda daha on yıl sürecek işimiz vardır. Bu isin bozulmaması ve durmamaeı için İtalyan ulusunun inalmaz (fev kalâde) silâhlı olması gerektir. Çünkü tarlayı kazan sapandır, fakat onu koruyan da kılıçtır. Sapan demiri de silâh demiri de kalblerimizin inanı gibi çeliktendir. Şimdi top seslerini niçin benim seslerimle birlikte işittiğinizi tnlıyorsunuz.» : Ingilterede kocasını zehirliyen kadın asıldı 13 Ramazan 1353 Esaai İmsak Güne? Ögle İkindî Aksam Yataı Vaaati S.34 7,a* «T" 1 P«rşemb«20 Birincikânıın 1934 i j ! »,39 7^9 9,48 12 1,39 14,31 16t43 18^2 , |