Catalog

Lumhurıyet ' i , » fc Meşhur Casusla Yazan: BERNDORFf Türhçeye çeviren: ABÎDİN DAVER w Şehir ve memleket haberleri Türk Fransız Mahkemesi... Mesaisini bitirerek veniden tatile basladı Bir kaç gün evvel faaliyete geçen muhtelit Turk Fransız mahkemesi üç gün üstüste üç celse aktederek elde mevcut davalann mürafaa.«ını yapmış ve bunlan talik etmiştir. Fu suretle mahkemenin mesaisi tamam olmus ve yeniden tatil devresine sirmiştir. Mahkeme nisanda tekrar işe baslıyarak mürafaası yapılan davalardan bir kismmın kararlannı tefhim edecektir. Bu mahkemede esasen yirrni sekiz dava kal mıstır. Bunlar da bitince mahkeme kapanacaktır. Muhtelit Türk Yunan mahkemesi bu ayın virmi ikisinde faaliyete geçecektir. Yunan mahkemesinde mevcut davalardan mühim bir kıımı Ankara itilâfnamesi mucibînce ta^fiye edilmisti. Hali hazırda üç bine yslun dava dos yası vardır. Bunlardan iki bin kadartnın dava harçlan vaktinde verilmedigi için müddeilere son bir tebliğ yapılmıştır. Bu tebligata rağmen harçlar srene verilmezse bu davalar da iotal edilecek ve elde bin kadar dosya kalacaktn*. Siyasî icmal Beşler îçti tngiltere île Amerika sflâhlan bi rakma konferansında şimdiki çatalli mes'elelerin karşuında iş görmenin im« kânı olmadığı kanaatindedirler. Fraasa ise silâhlann bırakdmasma ait her i?m mutlaka konferansta bitîrlmesini ilti • zam ediyor. tngiltere Başvekfli geçen» lerde Londra'da dört büyük devlet ricalinin istiraki ile Almanya'nın müsa* vat talebi ve emsali mes'elelerin sureti huMJsiyede halledilmesmi tekuf etmişti. Fransa bu teklifi açık bir surette reddedememiş ise de Cenevre'de topla n'masında ısrar ederek suya düşürmüş idi. Bu defa da Amerika'nın fevkalâde müm»ssili Mister Norman Davis bes büyük devletin Cenevre'de bir içtima vaproasım teklif etmişti. Fransa gene bu teklifi açık bir surette reddedeme di. Maahaza burada iotidaî hazırlık yapılsa bile esas kararlann konferansta verilmesi kaydinı ileriye sürmüştür. Filvaki bir cok dahilî mes'elelerin çıkardtğı müşkuttta rağmen bes devletin büvük ricali Cenevre'de toplandılar ve temasa basladılar. Lâkİn tema» çok devam edemedî. Cünkü Amerika'ya olan harp borçlannın birinci taksitî zamanı hulul etmek üzere oidupundan Fransa Başvekfli Paris'e frelen tngiliz Maliye Nazın ile gorüsmek irin alelâcele payıtahta don • mek mecburiyetinde kalmıştır. tngilia Basvekili dahi cihan ürtisadiyatı ve siyasiyatı içîn gayet buySk ehemmyeti olan harp borçlan ftakkında Fransa Basvekili ile aynca gorBşmek üzere PariiV gitmeğe lüzum gormüştür. Besier içtimaınîn uzîyacağım gören Amrika murahhasî silâhlan birakma konferansında şimdiye kadar verilen kararlann bir mukaveleye raptedflmesini ve emnîyet ve müsavat gibî mühim mes'elelerin tetkik ve mfizakeresinm konferannn daimî komisyonuna birakılmasını teklif etmişse de bu teklif diğer devletler tarafından terviç edil • memişth*. B" suretle B<»*Ier îçttmama T»îr mîiddet tngiliz ve Fransız Başvekîîleri îstirak edenuyeeeklerdfr. Maahaza ictima Almanya Hariciye Nazın ve diğer devletlerin ikinci derecedeki murah haslanntn istiraki ile devam ediyor. Son zamaninrda Almanya beş »ene müddetle askeri bütçesini arttırmamak ve mevcut bütçe cereevesi dahüinde tensikatta bulunmak ile îktifa evlemek diğinden Besler içtimaınîn vazifesmi kolaylaştırmışhr. Şimdi de Fransa emnivet ve selâ met sahasmda trrrrum için müsavi bak verilmesini teklif ederek uzUsmağa doğru yeni bir adım atmıştır. Maahaza Fransa'nm teklifi Almanya tarafından miinhem görülmüs ve daha açık bîr şekil bulunması için mütehassıslar komisyonuna havalesmi teklif etmiştir. Bu suretle konferansm yeniden canlanması için her iki taraf dahi hayli mahim rmîsaade göstermiş oluyor. MUHARREM FEYZİ kim 30 Paris'te Alman casus teşkilâtı mühim bir zaman da meydana çıkarıldı! Mensupları tevkif olundu! Küçükzabit memnuniyetle baş» nı uzattı. Anne Marie Lesser, onun boynuna sarıld*ı. Gözlerinde, garip ve mıhzun bir bakış vardı. Fakat Fransız genci bu bakıştaki ba:kalığı göremedi. Kadın, delikanlıyı u zun bir buse ile şimdiye kadar öp mediği bir şekilde öptü. Genç kadının bu busesmde sevgi, mmnec ve şükran hisleri birbirine karışıvor du. tçinden «yavrum, dedi, senin sayende ölümden kurtuldum. Ne yazık ki vazifem, bend«n o kadar beklediğin ve i*tediğin saadeti san* vermeme mâni!» Sonra, sesinde saklıyamadığı bir teessürle ona, he~ zamankinin aksine olarak: Adiyö dedi! Küçükzabit, bu busenin Mn ve bu vedaın ebedî olduğunu farket meden: Yarın görüşürüz sevgilim, dedi ve acele gitti. Anne Marie Lesser gözleri Vulanmif, onun arkaıından bakarak: Adiyö yavrum, Adiyö, diyordu. îşte, şimdi, küçükzabit, bir gün «vvel sözleştikleri gibi, lokantaya gehniş, onu bekliyordu. Fakat nisanlı»i, vakit geçtiği halde gelmiyordu. Acaba bastalandı mı, diye merak «derken lokantaya bir çocuk girdi ve katadaki genç kıza bir mektup verdikten »onra çıkıp gitti. Kız, küçükzabite hizmet eden garsonu cağırdı ve gelen mektubu ona yolladı. Fransız, zarfı açarak mektubu okudu: Sevgilim, Yarın evlenmeğe karar vermistik. Fakat hayatt bir mecburiyet beni alelâcele Berlin'e gitmeğe mecbtır etti. Bu anî ayrıhkla sizi üzdiiğiim ı'çin pek müteessirim. Bir daha Paris'e döneceğim şüphelidir. Onun için izdivacımız ebediyen geri kal mı», demektir. Esasen, bir Fransız hüçük zabitinin bir Alman casusile i evlenmetine imkân da yoktur. Beni unutunuz ve bir Fransız kızıla evtenereh mefF&tiffanaz. Bilmiyerek te olsa hayatımt kurtadtğtniz 'çin *ize müteşekkir ve minntttartm. Bin bir macera ile dolu hayatıntn bir tatlı hatırast olarak sizi vn ton öpüşmemizi unutmıyacağım. Mektubuma, on bin frank leffettim. Bunu, beni anutup ta bir Fransız feıxtla evlenirken izdivaç masrafı olarak kullamrsımz. Adiyö sevgilim. Almanya tmparatorunun Bascasusu Matmazel Doktbr Küçük zabit, imzayı okuyunca acele mektubu cebine soktu ve hemen lokantadan fırladı Zavallı gencin başı ateşler içinde yanıyor, hayret, dehset ve hicran hisleri birbirine kanşıyordu... Ertesi gün, Franaiz casuslukla mücadele teşkilâtı âmirliğine isviçre'den taahhütlü ve makine ile yazılmış bir mektup geldi. Fransız Büyük Erkâni Harbiyesi tkinci dairesi casuslukla mücadele şubesi âmiri yüzbaşı Ladoux'a Yüzbaşı efendi, Fransa'daki kısa ikametim esna•ında, başunı beş yüz bin franga müzayedeye koymak suretile hakkımda gösterdiğiniz teveccühe te«ekkür ederim. Yunan'lı Conslantin Goudoyanis lâyık olmadığı halde büyük bir kıymet verdiğiniz bu '>aşı, size teslim edecekti. Fakat ben, benimkinin yerine onun bafinı size takdim ettim. Beş yüz bin frank edip etmiyeceğini bilmem ama, ber halde besbedava elinize geçtiği için çok memnun olduğunuza şüphe etmiyordum. tcap ederse tekrar görü. şürüz. Hürmetler... Almanya tmparatorunun Başcasusu Matmazel Doktör Yüzbası Ladoux, bu müstehzi mektubu okuduğu zaman ağzı açık kalmiftı. O da, matyyetindeki küçük zabit gibi hayret ve dehşet içinde mektubu cebine soktu. *** 1917 senesinde, bütün muharip devletler, birbirlerine son darbeyi indirmek için, yüz binlerce askeri daha silâh altına çağırdılar. OrduIarın boşluğunu doldurmak için azim miktarda insan malzemesine ihtiyaç vardı. Harbi bitirmek için yapılan bu gayretler, istihbarat teşkilâtına da yeni vazifeler tahmli etmişti. Emrc amade bulunan ihtiyat sınıflar daha evvel çağrılmış mıydı? Davet edilen yeni efrat, hangi sınıflar a, piyadeye mi, topçuya mı ilâ.. tevzi edilecekti ve bu tevzi nisbeti ne olacaktı? En mühim. nokta şu idi: Depo kıt'alartna verilecek olan acemi efradın talim ve terbiyeleri ne vakit ikmal edilebilecek ve bunIar düsman ordularını ne vakit takviye edeceklerdi? Bunlara ve emsali suallere ne Matthesius, ne de Anne Marie Lesser cevap verecek vaziyette degrldiler. Erkâni harbiyenin alâkadar daireleri ise, onlara mütemadtyen bu sualleri soruyor, müstacelen cevap istiyorlardı. Silâh altına davet <*dilen efradın depo alaylanna sevkedilmelerini beklemek lâzımdı Bunun için de bir kaç haftahk bir zamana ihtiyaç vardı. Ancak ondan sonra dır ki, casuslar, düşman memleketlerinm muhtelif garaizonalrmda araştırmalar yapmak için faaliyete geçebilirlerdi. Henüz bu hususta Paris'teki Alman casus teskilâtınm âmirine emir ve talimat verilmeden günün birinde, hiç beklenmiyen bir hâdise oldu. İsviçre tarikile gelen bir kuriye yani haberci Paris'ten müthiş bir havadis getirdi. Paris'teki Alman ieşkiIâtı, Fransız casuslukla mücadele şubesinin Fransa'nm büyük şehirlerindeki baslıca Alman casuslarınm kimler olduğunu öğrendiğinî an~ lamıştı. Vaktile M. Pissard'ın hizmetinde bulunmuş olan adamlardan biri, bir ihtiyatsızlrk ederek Fransız'Iarm elin« geçmişti. Fransız labıtası, bu ıdtmm Alman casusu olduğunu bütün delâili ile meydana çıkarmıstı. 6ere inebolu'da kayık ücretleri Japon Ticarî münasebatî Japonya'nm Türkiye'den ithalâtı artıyor Mezbehanm yeni tesisatı Mezbahada yapılmakta olan havaî hat bir kaç güne kadar bitecektir. Avrupa'ya ısmarlanan otomatik kantarlar ancak şubata doğru şehrimize gelecek ve şubat iptidasından itibaren Mezbaha resmi kilo üzerinden alınacaktır, Belediye kooperatifinin faaliyeti Belediye kooperatifinin intihap edilen meclisi idaresi onümüzdeki hafta sah gunii toplanarak memurlar* erzak tevzii hususunda tedbirler almağa başIıyacaktır. Odun, kömür tevziatı devam etmektedir. Terhos komisyonu çalışıyor Terkos hakkında tetkikatta bulun makta olan komisyon dün de Belediye riairesinde toplanmıştır. Şirkeün demirbaş esyasının tesbiti muamelesi ikmal edilmek üzeredir. Komisyon on güne kadar mesaisini ikmal edecektir. I Yeni itfaiye arabaları Avrupa'dan yeni getirilen ve yirmi altı parçadan ibaret bulunan itfaiye arabalan bir aydanberi tecrübe ediliyordn. Arabaların tecröbeleri bitmiştir. Şimdi tecrübe neticesi hakkındaki fen raporu hazırlanmaktadır. Bu rapor daimî encümence tetkik ve tasvio olunduktan sonra makinelerin kabulü kat'isi yapılacaktır. Geçenlerde Kastamonu'lu Kâmil Beyin tstanbul'dan tnebolu'ya vapur navlunu 240 kuruş olduğu halde gemilerden İnebolu iskelesine kadar Son günlerde Pengo Ajansının mukayık ve motörcülerin insan başına habiri olarak memleket'mize gelen M. 80100 kuruş ücret aldıklanndan Komimora Türkiye ile Japonya ara sikâyet eden bir mektubunu neşretsındaki münasebat hakkında demiştir mi*tik. tnebolu Kayıkcılar ve Motörki: cüler Cemiyetinden şu mektubu aldık: « Japonva'da ötedenberi Türk'lere «İnebolu'da yolcu kayıkçı ve mokarsı büyük bîr muhabbet ve dostluk törcüleri birleşerek viıcude getirdıkhisleri duyulmaktadır. leri nizamnamenin 25 inci maddesi mucibince halkın zarardan vikayesi Memleketimîzde Türkiye ile dostluk maksadile deniz üzerınde ucret tahmünasebetlerinin takviyesî gayesile te». silini menetmiştir. Para rıhtımda poşekkül etmiş iki cemiyet vardır. Bun • lis, liman. belediye memurlannın nelardan biri geçen sene Türkiye'yi ziyazareti altında kayık ücreti cemiyetiret eden İmparatorun küçük kardeşi miz heyeti idaresi tarafından alınır. Prens Takamatsu'nun reisliği altında Şimdive kadar tarifeden fazla ücret bulunan Türk Japon dostluk cemi . ahndığı görulmediği gibi noksan veyetidir. Bu cemiyetin fahrî retsi Türrildiğme her zaman bu memurlar da kiye'nin Tokyo masiahatgüzarı Nebil «ahit olmaktadır. Tarife\i cemiyet Beydir. Merkezi Azaka'da bulunan diyapmaz Beledi>e reisinin riyase ğer cemiyet te Türk Jaoon Ticaret tinde mütesekkil komisyon yapar. Bir'iöi unvanını tasımaktaHır. Istanbul. Tarife hilâfında hareket edenler tecdaki Janon ticaret müzesini idare eden ziye olunur. Yaz tarifesi kayıkla 80 bu cemiyettir. motörle 100 kuruştur. Fevkalâde havalarda 150 kuruştur Me\sim itiJaponya'da diğer vabancı memle barile fevkalâde havalara tesadüf A ı ketlr hakkında bu iki cemiyete mü olunuyorsa da fevkalâde hava ta masil baska bir cemiyet yoktur. Bu da rifesi gene tatbik olunmamaktadır.» Japonlann Türk'lere karşı duydukları tnebolu Evrenye köyünden Dağsamimî hisleri gösterir. lıoğlu tbrahim Efendi de bize şu kâTürkiye'nin Tokyo sefareti ataşemîğıdı yoliuyor: literi Rüstü Bey, Japonya askerî aka • «Size bu hususta malumat veren Hemsini son zamanlarda ikmal etmiş ve Kâmil Bey çok haklıdır. Kayıkcılar imparatorun muhafız alayına fahrî zayazıldığı kadar yüksek para aldıklan bit tavin olunmuştur. Rüştü Bey bu sı. gibi bir kayığa 1015 kişi doldurarak fatla bizzat İmparatorun nezareti alhalkı tehlikeye de sokmaktadırlar. tında yanıl^n büvük snnbahar manevGazetenizin bu alâkası bizleri çok müteşekkir etti. Çünkü 240 millik ralarına iştirak etmiştir. Istanbul volu için 240 kuruş ile giTicarî münasebata ge'ince, bu müdilirken tnebolu'da gemiden sahile npsebetle Japonya'nın Türkiye've bir 100 kuruş verilmesi de haksızlık deçok mal sattığı halde buradan hiç mal. ğil de nedir? Bu vü^den Kastamonu almad'n hakkındaki şikâyetlere temas ve sekiz kazası ile İnebolu köyleri etmek isterim. iskeleleri olan İnebolu yolunu bırak931 senesinde Türkiye've Jaoonvamaea mecbur olmuşlardır.» . dan ( 5 ) milyon liralık mal ithal edilHakikat meydanda. Cemîyet te miş, buna mukabil Japonya Türkiyeinsan başına 80100150 kurus alınden ( 5 0 ) bin liralık afyon almışttr. dığını saklamıyor. tnebolu İstan bul navlunlanna nisbetle alabildiğine 932 senesinde ise Japonya Türkiye'ye yüksek olan bu ücret meydanda iken 3 milyon liralık mal satmtş ve 550 bin alâkadar makamlara hatırlatıyoruz; liral'k mal almıstır. Bu rakamlardan anlaşıldığı veçhile Japonya'nın Türkiyem rl<»n îthaîâtı s*n<><fon seneye artmakta dır. Bu miktarın çoğaîması için de çalısılmaktadır. Bu maksatla Japonya'da takas esasile hareket edecek yeni bir cemiyet kunılmaktadır.» 1 ^ 9 ^ • Acaba kim haklı? Gaip kamarot... Müddeiumumiye yeni bir MaaHfte ve ihbar vaki oldu ilk tedrisat mOfettişleri Dumlupınar vapurunun Karadeniz seferlerinin birinde Feyzi isminkongresi deki kamarot kaybolmuş, yapılan tahkikat Feyzi'nin vapurda öldürüldüğü neticesine varmış, asıl fail sıfatile maznun olarak kumanyacı Süleyman tevkif edilmiş, gemi mensupları da maznun sıfatile Ağırcezada muhakeme altına alınmıştı. Davanın maznunlarmdan bir kısmı da hakikati biidikleri halde gizlemek ve cürüm delâilini imha etmekle suçludurlar. Geçen haziranda ilk tedrisat müfettişleri tarafından bir kongre aktedilerek ilk mektepler hakkında bazı kararlar verilmiş, mesaisi tamam olmadığt için kongre talik olunmuştu. Bu kongrenin ayın on beşinde tekrar toplanması kararlaşmıştır. Üç gün devam edecek olan kongre neticesinde mesai raporu ha zırlanacaktır. Amerika taksiti istiyor! [Bırinci sahifeden mabaıt] borçlar mes'elesi hakkındaki vaziyeti çoktan teayyün etmiştir. Dün parlâmento kolislerinde hararetli münakaşalar olmuştu*. HüIrumet, baska türlü hareket etmesi imkânı olmad'ığından, tediye usulü hususunda itimat mes'elesini ileri sürecek ve 500 den fazla tahmm olunan bir ekseriyet tarafından düşürülecektir. M. Herriot, tekrar iş başma gelebilecek ve tediye arzusunda Sulunduğu halde parlâmentonun muhalif kararı karşısında kalmış olduğunu beyan edebilecektir. Fakat başka bir temayül daha vardır. Hükumet, 15 kânunuevvel vadesi için 500 milyon franga Bank de Frans'a ayrı bir hesap açmak suretile tediye eylemek formülü üzerinde bir ekseriyet toplaması da muh. temeldir. Fransız'Iar, diğer arkadaşlarını Münhal bulunan Belediye muhas'"ıeteslim etmek şartile kendini Idamciliğine henüz kimse tayin edilmemiş • dan kurtaracaklarını ve üste bir mütir. Bu işi vekâleten görmekte olan muhim para da verec*eklerini bu adama hasebeci muavini Kemal Beyin asale vadetmifler, casus, canını kurtarmak için, öteki arkadaşlarını söyleten tayininin kararlaştırıldığı haber vemekte tereddüt bile etmemişti. rilmektedir. Anne Marie Lesser, daha Constantin Goudoyanis hayatta iken, bir Alman zabitini, Paris'teki Alman istihbarat teşkilâtuıa şef tayin etmişti. Harbiye mektebi karşısuidaki eski tste hâdiseyi Berlin'e bildiren, bu za 1 Rus kilisesinin bulunduğu mahal Ibrabhti. Zabit, ihbaratına mühim bir nokta daha ilâve etmişti kî o da, | him Nuri Bey tarafından satın alınarak yakalanan herifin kimleri haber , ortasında asrî bir sinema inşa edilmek verdiğînin malum olmaması idi. Son l suretinde tanzime başlanmıştır. Sine • ra, Fransız'Iarın eline düşen adamın, ma binası hakikaten her konforu haiz Paris'te ve Fransa'daki Alman cabir »ekilde olacaktır. Etrafmda yeni bisuslarmdan kimleri şahsan tanıdığı nalar yapılmakta ve şehrin bir kısmı ve Fransa'daki Alman istihbarat şçdaha güzellestirilmektedir. bekesinin teşkilâtını, ve çalışma seklini, ne dereceye kadar bildiği de malum değildi. Yalnız muhakkak oOn iki kânunuevvelde başlıyacak o lan bir nokta varsa o da, casuslarm lan millî îktısat ve tasarruf haftası et • âmiri olan zabitin, Fransız'lara ihrafındaki hazırhklar tamam olmak ü bar edilmiş olduğu idi. zeredir. Kânunuevvelin yirmi dokuzun(Mabadi var'ı da da Darülfünun konferans salonunda yüksek mektepler talebesi tarafından bir tasarruf mitingi aktedilecektir. Talebe cemiyetleri murahhasları dün bir içtima yaparak miting hazırlıklarına başbeyin nezlesinden muztarip o'dulamışlardır. ğundan Herriot'dan tngiltere sefaretine gelmesini rica etmiştir. Herriot, bu davete icabet ederek saat 10 da sefarethaneye gitmiştir. RinaGeçenlerde toplanan diş tabiçleri konenaleyh İngiliz . Fransız görüjmegresinde kongre mukarreratı hakkında leri, evvelce tahmin olunduğu veçSıhhiye Vekâletile temasta bulunmak hile Fransız Hariciye Nezaretinde üzere Ankara'y* bir heyet gönderilmedeğil, tngiliz sefarethanesinde ceresine karar verilmişti. Bu heyet bugün giyan etmistir. decektir. Heyet meyanmda muallim Belediye muhasebeciliği Mötefeırrlk Yeni bir sinema Tevhit olunan inhisar müdOrlOkleri fnhisar idarelermm tevhidi faa liyeti devam etmektedir. Son hafta içinde Malatya tütun ve Elâziz mü» kirat Başmüdürlükleri ilga edilerek bu mmtaka dahilinde Malatya >n hisarlar Başmüdürlüğü tesis olun . muştur. Tokat mıntakasmdakî muskirat ve tütün inhîsarlan da, Tokat tnhisarlar Başmtidürlüğü unvanı altın da birleştirilmiştir. tnhisarlar umum müdür muavin lerinden Münür Husrev Bey bîr îkî güne kadar Adana'ya giderek o ha. valîde tevhit faaliyetile meşgul olacalctır. Tasarruf mitingi Muhtelif celseleri görüldüğü halde esrarengiz mahiyetini muhafaza eden bu dava hakkında Müddeiumumiliğe yeniden bir ihbar yapılmış ve bu ihbar mektubu dünkü Ağırcezada okunmuştur. Mektup Kasımpaşa'da Lâz Rıza isminde birinden gelmektedir. Mektubu yazan sarih adresini de bildirmi» ve kamarot Feyti'yi kimlerin öldürdüğünü Meto Süleyman'la, gemi kâtibinin bilmekte olduklarını iddia etmiştir. Bu zatın şahit olarak dinlenmesi takarrür etmiştir. Diğer taraftan müddei tarafı teşkil eden kamarot Feyzi'nin validesi bazı şahitler göstermiştir. Dünkü celsede Dumlupmarın lostromosu Murat ta şahit olarak dinlenecekti. Fakat Murad'ın seferde olduğu ve bugünlerde tstanbul'a geleceği anlaşıldığından dinlenmesi gelecek celseye bırakılmıştır. Maznun vekilleri, mevkuf k<ımanyacı Süleyman'm tahliyesini istcmislerse de mahkeme bu talebi kabul etmemiş ve muhakemenin devamtnı ba«ka bir güne bırakmıştır. Heybeliada orta mektebi Heybeliada'da yeni yapılan orta mektebin bir kânunusaniden itibaren ted risata başlaması kararlasmıs, mektep müdürlüğüne lise muallimlerinden Tevfik Bey tayin olunmuştur. HOseyin Hâmit B. Mshkemeî Temyiz azalığindan mütekait Hüseyîn Hâmit Bey Karaköy Palas hanının üçüncü katında bir yazıhane açmış ve avukatlığa başlamıstır. Hü seyin Hâmit Bsy evvelce Istanbul'da mahkemei ajliye ikinci ceza rivasetînde uzun müddet bulunmuştu. Muvaffa kiyet temenni ederiz. Anadolu'da yo yo salgını tzmit'te çikolata ve şeker satan Ah met Efendi isminde birisi tstanbul'dan 1000 tane YoYo almış ve tzmit'e gotürmüştür. Bu bin adet YoYo bîr günde tamamen satılmıştır. Bu açıkgöz tacir tstanbul'dan bes kurusa aldığı tahta YoYolan, tzmit'te on kurusa satrnış ve bir günde elli lira kazanmışhr. Komünist muhakemesi Diş tab.pleri Ankara'ya heyet gönderiyorlar Evve'ce, komünistlikten dört buçuk sençye mahkum edi'en Celâl hakkındaki hüküm temyizce nakzedildiğinden, dün Ağırcezada Hav?nın nakzen rüvetine baslanmıstır. Muhakeme hafi ola rak yapılmaktadır. Yangın davası Çamlıca civarmdaki çifte kö$Mei sîgorta bedeline tamaan kasten yakmakla maznun Feride Hanımla Yakup Beyin muhekemelerine dün devam edilmiş • tir. Muhakeme, Üskiidar itfaiye grup aminnin sahit olarak dinlenmesi için başka güne bırakılmıştır. Uzun Mehmed'in ailesineyardın Türkiye'de ilk defa madenkömürünü keşfeden Uzun Mehmet içm Zongnldak Halkevi tarafından büyük bir ihtifal yapılrmştı. Halkevi, Uzun Mehmet için sadece manevî bir ihtifal yapmakla kalmamış, muave nete muhtaç olan ailesine de tnad1 dî yardımda bulunmustur. Uzun Mehmed'in ailesine yardım olmak ü zere bir sene evvel madeneiier ta « rafından teberru edilen 68 lira, hal kın yardımile 452 lira 95 kurusa baliğ olmuş ve bu para, fırka reisi Mithat Akıl Beyin riyasetinde Ereğli'ye giden heyet atrafından Uzun Mehmed'in muavenete muhtaç aîleshıe tevdi edilmiştir. Amerika bütçesine harp borçları ithal edildi Vaşington 8 (A.A.) Reisicumhur M. Hoover'in parlâmentoya tevdi ettiği bütçeye gerek bu sene ve gerek gelecek seney» ait harp bnrçları tediyatı da ithal edilmiştir. lerden Doktor Ziya Cema] Bey de vardır. Ziraat işleri hakkında iki tamim Ziraat müdiriyeti umumiyesi vilâyete gönderdiği bir tamimde köylülerin hastalıklı ağaçlarla müca . deleye sevk ve teşvik edilmesi bil dirilmiştir. Bundan maada emlâki milliye den olan arazinin teşciri takdirinde bu arazinin köylülere temliki hak kındaki kanunun tatbikine geçilme. si de bildirilmiştir. Fotografçıların bir müracaatleri Şehrimizde Fotografhane ve fotoğraf levazımı satan mağazaların sahipleri Tîcaret Odasına müracaat ederek 933 senesi kânunusanisi kontenjanına fotograf camı konmadığını ve gümrükte külliyetli miktarda bulunan fotograf camlarının kışın bozulmadan çıkarılmasına müsaade edilmesini rica etmişlerdir. Oda bu hususta tetkikata başlamıs • tır. ttalya borçlarını veriyor Vaşington 8 (A.A.) Amerika'daki resmî mehafiller, İtalya'mn 15 kânunuevvel taksitini ödeyiceğine dair olan haberi, büyük bir memnuniyetle karsılamıslardır. Vilâyet kongresi hazırlıkları Dün Şile Halk Fırkası kongresi toplanmıştır. Bu münasebetle Vilâyet idare heyeti reisi Cevdet Kerim Bey Şile'ye gitmiştir. Ayın on altısında toplanacak olan Vilâyet'kongresi için hazırlıklara devam olunmaktadır. Herriot Makdonald mülâhatı Paris 8 (A.A.) M Makdonald,