26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Binicilik Camhariyet 15 1930 Değilsen bile oldun! vrnd' nicı.lum ya ... Mahmut Pa gösterdi. Titrek bir sesle: şa'daki tapon malları satmanm Peki, dedi, fakat bunu yalnız kloayı bulundu. sizin bilmeniz ve kimseye söyleBeyoğlu'ndaki her hangi mağa <nemeniz şartile... zadan biri «kat'î terki ticaret müTuhaf şey... Genç kızı bu kadar nasebetile» diye camekânına bir kolaylıkla elde edeceğimi kat'iylevha yapıştırdı mı, köşede bucak yen zannetmiyordum. ta kalmış ne kadar kamlot eşya O önde ben arkada dışarı çıkvarsa hepsini ver yansın satıyor. tık. Saat beşle altı arası olduğu için Zavallı halk ta kelepir, ucuz zan caddenin kaldırımları bir şimennederek kapışıyor... difer istasyonu, bir vapur iskelesi Geçen gün merak ederek bu ma gibi omuz omuzaydı. ğazalardan birine girdim. Kapı Galatasaray'a doğru yürüyorduk. dan itibaren her katı tıklım tıklım Benden iki üç adım ilerde giden doluydu. genç kızın halü etvan burada maHer yaşta kadın erkek, şık, za ğazadakinden daha şüpheliydi. rif, orta halli, fakir, çocuklu, çoHer an benden kurtlmak için cuksuz bir sürü halk itişe kakışa daima en kalabahk noktalan sealış veriş ediyordu. çip oralardan geçiyordu. Fakat etrafıma baktım, ekseriDoğrudan doğruya ret cevabı yeti kadınlar teşkil ediyordu. verse tabiî ısrar etmiyecek, derhal Bir aralık kendi kendime: peşini bırakacaktım. Burada benim ne işim var! Fakat böyle hileli bir tarzda atDiye düşündürn ve çıkmıya ka lamıya gönlüm bir türlü razı olmırar verdim. yordu. O anda gözüme baştan aşağı kırArtık o derece yüz bulduktan mızılar giyinmiş bir genç kız iliş sonra sırf cesaretsizliğimden do ti. Sarışın, tath bakışlı ve çok ca layı yakalanmış bir avı elden kazip... çırmak pek ayıp olacaktı. Tesadüf, en büyük saadet ve feDerhal aşırı bir teklifsizlikle kolâketleri hazırlıyan bir kör kuvvet luna girdim. O, birden silkinip çedeğil mi? kilmek istedi. E... Eh, dedim, zaar buraya Bu hareketile beraber cart diye bu çıtı pıtı küçük hanıma ras gel korsesi yırtılmasm mı? Paltomun mek için girmişim!... kolunun düğmesi ilmiklerden biArtık kaybolan vaktime acımı rine takılmıştı. yordum. Sağdan, soldan manevraO anda bütün bu hâdiseyi göllar yaparak ilerledim, geriledim. gede bırakacak harikulâde bir Lâkin izdihamdan bir tiirlü yanıvak'a daha cereyan etti. Genç kına sokutamadım. zın göğsündeki yuvarlaklık bir saMübarek gezmekten, dolaşmakniye içinde zail olmuş yere sayısız tan bıkmıyordu da... Buna rağmen mendiller, havlular dökülmüştü. bir şey aldığını, kasaya gidip paDerhal etrafımızda kadınlı, er ra verdiğini de görmedim. kekli bir çember çevrildi. BunlaBiraz sonra o da benim kendisini takip ettiğimin farkına varmış rın içinde bir de polis vardı. Mes'ele artık zabıtaya intikal tı. Ne z»man aramızdaki mesafe etmiş, bu genç kız sanarak peşine azaldıysa yüzüme dik dik bakarak takıldığım kırmızı mantolu dilbekaçıyor ve kalabalığa karışıp izini rin kıyafetini değiştirmiş bir Rum kaybetmeğe çalışıyordu. çocuğu olduğu anlaşılmıştı. Fakat nafile... Benim gibi bu işMağazada tezgâhtan tezgâha te oldukça pişmiş bir adama lololo dolaştıkça, bir havlu, bir mendil, olur mu? ne bulduysa aşırmıştı. 0nun böyle muhteriz davran Bana susmamı, kimseye söyle ması ve her vesile ile benden kurtulmasının çaresini araması büs mememi teklif ettiği de meğerse bu marifetiymiş... Kim bilir beni bütün alâkamı fazlalaştırdı. Nihayet kapıya yakın bir yerde sivil polis müfettişi mi ne zannetti. Karakolda ifadesi alımrken ben göğüs göğse gelmemize mâni olamadı. Volter'in lisanile fakat Ho de oradaydım. Her sözün başında, zamanın karnaval olmasından ismer'in şi vesile: Beyefendi, dedi, niçin beni tifade ederek: takip ediyor sunuz? Efendim, ben maskarayım! Cümlesini tekrarlıyordu. Tavrunda derin bir şefkat ve Nihayet dayanamadım, komisegözlerimde ateşli bir muhabbetle rin masasında duran çahnmış eşcevap verdim: Bunu ayrıca söylemeğe lü yayı göstererek: Merak etme, dedim, değilsen zum avr mı, Matmazel, siz onu pebile oldun!... kâlâ bilirsiniz... Nakleden Şu bir çift lâkırdı üzerinde hiç ümıt etmediğim dehşetli bir tesir AHMET HİDAYET Sipahi Ocağında müsabakalar Süvari Binicilik Mektebi tarafmdan tertip edilen binicilik talimleri ve mâni müsabakaları dün saat (14) buçukta Sipahi Ocağı'nda yapümıştır. Müsabakalarda ordu müfettisleri AH Sait ve İzzettin, Kolordu K. Şukrü Naili, Süvari müfettiş vekili Emin, Harp akademlsi kumandanı Basri, Sami Sabit ve Akif Paşalarla, meb'uslardan bazıları ve bir çok zabitan ile halk ve sporcular hazır bulnnmuşlardır. Seyirci halk o kadar çoktu ki, müsabakaların yapıldığı büyük talimhane meydanı taraçalara kadar hmcahmç dolmuştu. Evvelâ birinci «Karozel» talimleri ile hayvan terbiyesine ait manej harekâtı yapümış ve (12) zabit iştirak etmiştir. Sonra at üzerinde iskirim müsabakaları icra edilmiş, bu musabakalara (8) zabit iştirak eylemiş ve birinciliği mülâzım tsmail B. kazanmıştır. Kılıçlı vuruşlar ve kılıç kesme müsabakasma (12) zabit iştirak etmiş, birinciliğri yüzbaşı Arslan Bey kazanmıştır. Su dolu bardakla dört nal müsabakasma (4) zabit iştirak etmiş birinciliği mülâzım Ahmet B. kazanmıştır. Bundan sonra içinde yumurta bulunan kaşık ile dört nal müsabakası yapılarak (4) zabit iştirak etmiş ve birinciliği mulâzım Ali Tekin Bey kazanmıştır. Müteakıben yapılan küçük mâni talimine (21) ve büyük mâni talimine de (12) zabit iştirak etmiştir. Ayrıca rozet dikme müsabakaları da yapümış ve bu müsabaka da mülâzım Ali Sami Bey bir buket kazanarak kazandığı buketi, kendisine rozet diken sabık İktisat vekili Ali Cenani Beyin kerimesine hediye etmiştir. Müsabakalarda kazanan zabitana, ordu müfettişi Ali Sait Paşa tarafından süvari kırbaçı ve sair muhtelif mukâfatlar tevzi edilmistir. Bundan sonra zabitanunız hararetle alkışlanmış ve musabakalara nihayet verilmiştir. İLMI MUSAHABELER Gene kış mes'eiesi VüKUAT Bir çocuk Devam edip giden mfinakaşaların mahiyeti nedir Rasatane bültenlerinde 400 senede iki deği), 360 günde belki 270 isabetsizlik vardır Annesinin ihmali yüzünden cayır cayır yandı Bir annenin ihmal ve tekâsülü yözünden feci bir vak'a olmuş, dört yaşmda bir kızcağız yanarak ölmüştür. Dolapdere'de oturan Gülizar H. dün komşuya gitmek üzere kimse bulunmıyan evine bir yaşındaki çocuğu Süleyman ile dört yaşında kızı Sıdıka'yı bırakmıştır. Küçücük kız, bir yaşındaki kardeşini oyalamakla uğraşırken mangala giren etekleri tutusmuş ve söndürmesini bilmediğinden alevlenen ateşler arasında bağıra, bağıra yanmağa başlamıştır. Yetişenler bedbaht yavruyu Etfal hastahanesine götürmüşlerse de ölmüştür. Alman tüccarı bizden tiftik, palamııt ve S. olacaklar Mühim Alman ticarî müesseselerinden bazıları memeleketimizden geniş mikyasta mubayaatta bulunmağa karâr vermişlerdir. Bu müesseseler Ankara Ticaret Odasına müracaat ettikleri gibi sehrimizdeki alâkadarlarla temasa ve malumat almağa başlamışlardır. Bunlar bilhassa tiftik, bağırsak ve palamut üzerinden muameleye girişeceklerini bildirmişlerdir. Bir haftalık borsa hareketleri İngiliz lirası dün sabah 1031 de açılmış, bir aralık 1033 e kadar yükselmiş ve akşam 1032 de kapanmıştır İngiliz lirasınuı geçen perşembe akşam ı 1042 de kapanmış olduğuna bakılırsa bir hafta içinde 10 kuruş kaybettiğinî anlarız. Esham ve tahvilât üzerinde ciiz'î muamele olmuştur. Efendiler biraz sabır, biraz te dır. 400 senede iki değil 360 günde belki 270 isabetsizlik vardır. ennı... İlmî münakaşalara hiç ihtiras Maamafih amelî meteoroloji ilmikarıştırlmaz, hele o nevi yazılarda nin avama çok görülen bu ademi şahsî iğbirarlar bir iskelet sırıt isabetleri, erbabı çok görmez. Alâilmi adabının şimganlığile kendini gösterirse çok a imi cevviye yıp olur. Kemal sahibi memleket diki seviyesi ancak bu kadar bir lerin ağırbaşlı münazaralarından isabet gösterebilir. ibret alalım, kime, neye, ne için Böyle hatalar yalnız bizim mahAdana'lı Kâmil Ef. üç gün~ tariz ettiğimizi bilelim. rumiyetler içinde çalışan rasat merBir kere (1930) kışı mes'elesinin kezlerimizde değil, en mükemmel diir meydanda yok! müddeisi yalnız ben değilim. Bu aletlerle mücehhez Avrupa ve APolis beşinci şube müdiriyetine Zehra iki senedenberi münakaşası devam merika istasyonlarında da tesadüf H. isminde bir kadın müracaat ederek eden cihanşümul bir mes'eledir. edilen hadiselerdendir. Fakat hiç Adana'lı Kâmil Efendinin kaybolduğunu Garbin en büyük âmill erı bu işe bir münevver kimsenin meteorolo haber vermiştir. karışmış, en mühim mecmualarda jî mütevaggillerini tahtıe etmek Yapılan tahkikatta, Kâmil Efendinin denizde bir sandalla kaybolduğu meydayüzlerce yazılar yazılmıştır. hatırlarından bile geçmediği gibi na çıkmıştır. Kâmil Efendi çarşamba Halbuki bu seneki kışın gayri bazı mizah gazetelerinin lâtife ol günu Çubuklu iskelesinden bir sandala tabiî neviden olacağını söyliyen sun diye ortaya attıkları tarizler de binmiş, sonra ne kendisi ne de sandah ler yalnız garbî Anadolu ve İstan erbabının şevk ve gayretini kesret bulunmuştur. Kâmil Efendinin boğulduğu zannedilbul civarını değil arzın bütün şi mez. mektedir. malî nısıf kürresini kale almışlarHer ne olursa olsun, hatta bu se dır. Şarkî Asya'dan geçip on binlerce Çin'li ve Mançuri'li insanla ne İstanbul ve garbî Anadolu'da Son 24 saatte müteaddit . nn hayatına mal olan ve balkanla hiç soğuk yüzü bile görülmese gerı (12) dereceye kadar düşen ne bu hal 1930 senesini faaliyeti sirkatler oldu hararetlerile donduran, Apenen şemsiye devrelerinin bir azamisini Son 24 saat zarfında şehrimizin mnbdağlarını karlara boğan, Atlantik takip eden üçüncü sene olmaktan telif yerlerinde şu hırsızlıklar olmuştur: Okyanosu'nu geçen transatlantik yani kışı ve yazı gayri tabiî ve gay Üsküdar'da Baytar Kâmil Beyin vapurlannı şekillerini kaybettire ri mutat neviden bulunmaktan çı evinden su borularını çalan . Mehmet cek derecede buzlarala kaplıyan karamaz. İşte son günlerde Fran tutulmuştur. Meçhul bir hırsız, Galata'da bir şiddetli soğuk dalgalarını ne ça sız'ları matemlere boğan feyezan depo önünden yeni bir bisiklet çalmıştır. buk unutuyoruz! Hep bu hâdiseler lar da gene bu gayri tabiiliğin alâ Sabıkalı Ekrem Karaköy'de Ferdi[Birinci sahifeden mabait] 1930 kışının gayri tabiî kışlardan metlerindendir. nand isminde birinin mantarcılık suresahip olduktan sonra gemiyi işlet olacağını tahmin edenlere kanaat j Yirminci asrın ilk faaliyeti şem tile 140 lirasını çalmış, yakalanmıştır. Fener'de koltukçu Nesim Efendinin meğe başlamışlardır. Bu iki kardeş lerinin doğruluğunu isbat etmiştir. siye azamî senesi (1905) olduğuevine bir hırsız girmiş, 1 dikiş makinesi gayet idaresiz ve müsrif olduklaHatta İstanbul ve civarının, kış na göre 1927 senesinin bir azamî 8 takım elbise calmıstır. nndan hesaplarını daima ziyan o mevsiminin hemen emsali görül senesi olması lâzım gelirken bazı Sabıkalı Felek Mustafa. Sirkeci'de larak göstermişlerdir. memiş derecede ılık bir hava de meçhul âmillerin tesirile o sene kış hafız Ahmet Efendinin mantarcılık suHalbuki bu gemi geçen sene yal runünde geçirmesi bile muarızla tabiî geçmiş, şiddetini iki sene retile 20 lirasını çalmış ve yakayı ele vernız beş ay zarfında «150» bin lira rımızın zihapları gibi aleyhimize teahhurla (1929) da göstermiştir. miştir. hasılat yapmıştır. Bütün bu hasıla değil, bilâkis lehimize delildir. (1930) da şiddetini bir veya bir ta nazaran daima ziyan göstermiş Çünkü iddianın ruhu bu kışın gay kaç sene teahhurla gösterebilirdi. ler ve bu suretle Marko isminde ri tabiîliğindedir. Eğer (1930) kı Eski rasatanelerin tuttukları ka Tramvaydan atlarken düştii bir Musevi'ye ve diğer bazı kimse şı karlarile, soğuklarile mutedil sa yıtlar meydandadır. 400 senede Zeynel isminde bir hizmetçi. Kabataş lere ceman yekun «200» bin lira yılacak bir mahiyette geçse idi ancak iki istisna görülmüştür. Bu Lisesi önünde tramvaydan atlarken düşborçlanmışlardır. Gemi sahipleri muanzlarımız o zaman belki biraz i kadarcık bir tehalüf tabiî ilm ve müş, basıridan yaralanmıştır. Yunan,lı çarkçıbaşı 1800, Rus söz söylemek hakkını kazanırlar müşahedeler için hiç bir zaıf teşkil Bir sakaya otomobil çarptı Şehzadebaşı'ndan geçen saka Hasan'a dalgıcına 3000, lostromo Ahmet dı. Halbuki öyle olmadı. Mutat hi etmez. şoför Salâhattin'in idaresindeki 1542 nudayıya 1800, yağcı Hüseyn'e 900, lâfına gayri tabiî bir kış oldu. TaBundan sonra gelecek senelermotörcüye de 900 lira borçlu bu biî olmıyan kışlar ya fevkalâde ( d e n m e s e ı â . 1 9 3 8 > 1 9 4 9 > 1 9 6 0 , maralı otomobil çarpmış ve sağ baca?ından yaralamıştır. Şoför yakalanmış lunmaktadırlar. karh soğuklar ve yahut yaz havası j 1 9 7 1 Senelerinin de gayri tabiî Hasan hastaneye kaldırılmıştır. Nanl kaçtılar? gibi görülmemiş sıcaklarla tebarüz seneler olduğunu ayni kaideye Kaynar sııya düşen bir yavru İngiliz bandıralı Semperparatos eder. tatbikan söyliyebiliriz. Artık o seSamatya'da amele Hasan Efendinin gemisinde eskiden, ve son defa 22 İşte İstanbul ve civarile garbî A nelerde kış şiddetli yüzünü ister kızı 6 yaşında Pakize, kaynar suya duşkânunusanide kaptanhk yapan nadolu da böyle oldu. Alelâde degöstersin, ister göstermesin onu müş, yarıbelinden aşağısı yanmıştır. bahriye binbaşılığından mütekait ğil, bütün manasile gayri tabiî bir düşünmek bana değil, bu kaideyi Cemil B. bu geminin limanımız kış hüküm sürdü. koyan âlimlere teveccüh eder. dan nasıl kaçtığını bütün tafsilâtı İşin en tuhaf ciheti şahsıma karBiçakla yaralamış! ABDÜLFEYYAZ TEVFİK ile anlatmaktadır: şı hücum gösterilmesindedir. Samatya'da Emirler mahallesinde « O gece geminin nereye haAlâimi cevviyede Alman'ların >EHREMANETi bahcıvan Eşref'le Halit Efendi alış, vetıya reket edeceğini sorduğum zaman, en mütebahhir âlimi olan Müller, rosunda bu ak riş ederken kavgaya tutuşmuşlardır. O Almanya'ya ne kadar kuru Izmir Karaburn'u açıklarında bir Fransız'larm en sahibi salâhiyet şam saat 21/30da sırada asabiyetine mağlup olan Eşref, İngiliz şilebinin tahlisine gidilece mütehassıslarından (Charles Rabiçakla Halit Efendi'yi yaralayıp kaçüzüm ihraç ettik G0L6ELEHIN ği cevabını aldım. M. Cim poliste mıştır. Mecruh hastanededir. bot), (E. Roger) gibi beynelmilel Hamburg bahrî konsolosumuzun yapılması lâzım olan muamelenin YARiŞ! alâkadar makamata gqnderdiği ve kontrolun ikmal edildiğini söy kıymet sahibi zatların idare ettiği 3 perde ,.>ATM*ZfcL AıAKI bELL bu kanaatlere daha kimse itiraz etbir rapora nazaran 1929 senesinde ledi.» i eCHARLES BOYER MATMAZEL YULi memişken bizim cür'et göstermeAlmanya'ya 344 bin 877 kental kuCemil B. saat 23 de Kmanımız mize ben bir şey diyemem, ne lâtah'i .dores nde^i hey tı t msil • 1 perde ru üzüm ithal edilmistir. Hamburg dan hareket ettiklerini , Kabataş Tercüme eden : yenin verece i bütin piyesler n zim gelirse karilerim söylesin. istatistiğine göre bu miktarın yüz önünde anafor olduğu için FelePlraye Fual H. proğram nı yannki bu ün v a z t e | Bu işte benim günahım, daha Bu akşam için menk bandıralı Helene vapuru ile de ellisinden fazlasını Türk üzümleroe uk ycaksıpu müsademe ettiklerini, küçük bir doğrusu hizmetin âlemşümul mes'e f st'ard* «"nzi "t ^apılmıştır. leri teşkil etmektedir. yara aldıktan sonra yola devam e lelerden memleketimi haberdar etZeytinyağı fiatı düşüyor derek 24 kânunusanide mahalli mekten ibarettir. Hilâfı farz olamatınelerden ıtıbaren Ticaret ve Zahire borsasına ge maksuda vardıklarını, fakat İngi rak işin içinde hicabı icap ettiren len malumata göre bu sene (1929 liz şilebinden eser olmadığını, Sığ bir şey olsa bile benden evvel bir çok salâhiyet sahiplerinin bu hi1930) cihan zeytinyağı istihsalâtı n limanına iltica ettiklerini, 22 captan hissement olmaları lâzım bir milyon 7 bin ton olarak tahmin şubata kadar burada kaldıklarını, gelmez mi? Memleketimizde bile bunu müteakıp Midilli limanına edilmistir. Bu miktar geçen seneSESLI v.i ŞARKILI f im gittiklerini söylemekte ve sözleri bu kanaatin tek kalmış bir ferdi den 300 bin ton kadar fazladır. Is ne şöyle devam etmektedir: değilim, Millî Müdafaa tarassudatı tihsalâtın bu kadar fazlalığı fiat« Midilli'de yaptığım tahki cevviye şubeleri umum müdürü ve ların düşmesini mucip olmuş, hem katta gemide kömür olmadığını, Türkiye'de bu gibi ilim işlerinin zeytinlik sahiplerini, hem de aliv mürettebat bulunmadığını ve ge salâhiyet sahibi Sadık Ali Bey de re muamele yapan tüccarları bü minin gayri meşru surette kaçırıl bu kanaatin taraftarı olduğunu yük zararlara sokmuştur. Bunun dığını öğrendim. Gayri meşru su Cumhuriyet'te intişar eden kıymetli yazılarile isbat ettiler. tesiri memleketimizde de görül rette tstanbul limanından kaçırıTalih muanzlanmızın lehinde müş, halen 2 milyon kilo yağın el lan gemiyi, tayfa ve kömür bularak bir rol oynasa ve kış ta alelâde tatekrar İstanbul'a getirmek teşebde kalmasını mucip olmuştur. büsünde bulundum. Teşebbüsüm biî kışlardan birinin evsafını ibraz akim kalınca Midilli konsolosluğu ederek geçse idi gene aktivite sona müracaat ederek izahat verdim. ler bahsine istinat eden kaideye 4 şubat tarihinde Kiril vapuru ile zerre kadar halel gelmezdi. Zira İstanbul'a hareket ettim. Beni iğ tabiî ilimlerin kanunlarında hiç bir fal ederek memleketim aleyhine vakit riyazî kat'iyyet aranmaz. Heböyle bir hareket yapmağa mec nüz meçhul olan bir takım amilleA L. J L So temsili bur eden bu adamlar aleyhine rin araya karışması bazı istisnalar maddî ve manevî dava ikame et yapabilir. Bu nevi zuhurat ilmî prensipleri sarsmaz. Bahusus ististim.» Ch^^teur de Jazz j Aldığımız malumata göre bu fi nalar (400) senede bir nihayet iki seneye münhasır kalırsa kale bile Filmi b>?ünkü 15 mart cumartesı günü matinelerden it'baren I rar hâdisesinin tahkikatı ile İstanalınmaz. E L H A M R A S I N E M A S I N D A I bul birinci ticaret mahkemesi Foğuldumu? Semperparatos hadisesi UÇURUM CAZ MU6ANNİSİ Sİpahi ocağında dünkü binicilikmüsabakalarına edenlerden bir grup iştirak meşgul olmaktadır. Mahkeme son celsesinde Cim ve Alber biraderler aleyhine 200 bin liralık iflâs kararı vermiştir. Ayni zamanda ala caklılar da mahkemeye davet edilmişlerdir. Kandilli rasatanesinin pek muhterem müdürü, Darülfünunumuzun fazil müderrisi bulunan Fatin Beyin bu hakikatı her kesten evvel teslim buyurması icap eder. Çünkü rastanenin bultenleri meydanda | iraesîne baflanacak ır. BitUn danyada ihraz ettiği âzi*n muzafferi I yetlcrle s " ena ahminde büyük bir inkitâp vücttde g«tiren bu filimdel dehflâr AL JOLSON Nevyork'iaki h y eti mugan iyenin İştirak le I çok mıiessir rautteür dinl duaiar t&ganni edecektir. Y nrki paza r I ^ sa«ı> 13 ata ılibaran m a t t a e j
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear