Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
== iJumhuriyet Bilmem kimin bilmem neden «Asil san'at» ismini verdiği boksun, vahşi ve keskin heyecanmdan pek hoşlanmam. Vefa bozacısı Kalın eldivenle de olsa, birbirini yumŞişli'den, .Kadıköy'den, Boğaruklıyan, yüzünü gözünü patlatan fkt ziçi'nden yalnız bir iki bardak bogenci, bir çift Hint horozu gibi döğüştüza içmek için ta Vefa'ya kadar giren, bere, çürük, yara ve kan içinde denler var. Bir misali de biziz: boğuşturan bir sporun asalet neresinde Maçka'dan bir aile ile birlikte haolduğunu, bir türlü, anlıyamıyorum. Radikal sosyalistler yeni Kambiyo işlerinde en ııfak reket ettik, Vefa'va gittik, Hseni" Asalet denilen şey, döğüşten sonra öda var ya, kendini vereceği erkekle iCürkü fırlattım, şimdi çönlüne kabinede ekseriyeli teşkil sııi niyet şiddetle tecziye karşısmdaki leblebiciden leble^ püşmede ?se, bu hayatımızda ekseriya, sinema ilânı gibi memleket ortakulak kabartmalıyım. Muhaltkak, ediyorlar aldık ve meşhur bozacıya girdik. olagan şeylerdendir. Boks bilmediğimis edilecektir eörünemezdi ya.. ergeç muhakkak bir ses verecek ve Eskisi gibi dasdaracık bir dü bu ses hiç şüphesiz tatlı bir ses ola O gece sabaha kadar sevıncim ve yapmadığımız halde her gün birbiriParls 21 (A.A.) Sol cenah CumhuAnkara 22 (Telefonla) Spekülâriyetçileri grubu M. Pietri, M. Flandin törler nakkındaki kanunun sureti tat kân degil. Koskoca bir mağaz" den uyuyamadım. Bununla ikinci mizi öperken ısırmıyor mıyız ve ısırırcak. ken öpmiyor mıyız? ve M. Riccolif'nin yeni kabineye iştirak bikını mübeyyin talimatname Maliye Hanımlarla erkeklerin ayrı a y o Fettah Beyi gene ziyaret ediyo defa kimsesizlikten bahsediyordu. etmelerine muvafakat etmediğinden M. Veküi Saraç oğlu Şükrü B. Mürakaba turmak mecburiyetleri istisnp Boksun asil tarafı neresi olduğunu; anlaşılmıvacak hiç bir sev voktu. anhyamamakla beraber, şedit bir heyeChautemps istişarelerine devam etmiş encümeni müdürü Faik ve muamelâtl lirse tamamile asrî bir maçaza Be rum. ^ . ^.. „.. „„„.». „... uzak Ben zengindim, gençtim. O fakirdi, canı ve vahşî bir güzelliği olduğunda ve kabinesini kat'î surete atideki şekilv naktive müdürü Sırrı B. ler tarafından yğ öter'den bir dakika bile yoğlu'ndaki Tokath'nın biraz kü bulunmamak de vücude getirmiştir: ateşile tutuşuyordum. kimsesizdi. Kendini olgun ve dol şüphem yok! İnsanın daima kuvvetin hazırlanmaktadır. Kanunda kambiyo r M. Chautemps Başvekil ve Dahiliye çüğü. Fakat hıncahınç Ayakt duKarşılaştıkça İtonuşmaktan çe gun bir hayat vasıtalarıle bana va meclubu olan vahşî ve iptidaî ruhu dÖmes'elesinde tedabir ittihazına hükunazırı, M. Steeg Adliye nazırı ve Başvegelracak yer yok. Dirsek l kinmiyordu. Fakat tavrı, sesi da marsa hem o yasıyacaktı hem ben.. veni takdir ediyor. incelmiş ve medenikil muavini, M. Briand Hariciye nazırı, mete salâhiyet verildiğinden talimatmeden bardağı ağıza götürmek namede çok mühim esasat bulunacakima ilk tanıştığımız günkü kadar Pek müsrife de benzemıyordu. ha leşmiş suur ve vicdanı da, dayak M. Charles Dumont Maliye nazırı,, M. Palmade Bütçe nazırı, M. Ren6 Besnard tır. Bu hususta kambiyo işlerinde ola mümkün değil. fstanbul'un ^ski tabiî idi. Haİ>erdar olduğu aşkımı kat ne malum, kadın ruhu bılın acıyor. Bu yekdiğerine zıt hisler içinde dersi ibret tılsımlı ayazmalan gibi, yahut Sa hiç bir fevkalâde'ikle Harbiye nazırı, M. Albert Sarruat Bah cak en ufak sui niyet bir kars.lamamez. Ertesi gün pırlanta pantantıf bir asabiyet ve heyecan dalgası riye nazırı, M. Jean Durand Maarif na olmak üzere şiddetle tecziye edilecektir. rıyâr suları gibi. Vefa bozası da şi mıstı. Servet, kürkten daha sıcakjten hemen tutturur. Adam sen de, alıp götürüyor, maçlardan sonra şenler kadar seyredenler de yorgun ve zın, M. Georges Bonnet Ticaret nazırı. ! Hariciye VekHi rahtası? falı ' i su imiş gibi herkesi nıermer tır, kadın kalbini çabuk eritir. Öter askımın büyüklüeü, ıhtırasımın a bitap kalıyor. Aradaki fark, boksörWin M. Queille Ziraat nazırı, M. Loucheur Mesai nazırı, M. P. Daladier Nafıa nazıAnkara 22 (Telefonla) Hariciye kaynaklarının etrafına tophyor. t de bir gün bu hararetle kollarımın teşi başkasınm değİl ya, varsın ken gözü şişmiş. kaşı patlamış, yüzü morarrı, M. Lamoureux Müstemlekât nazırı, Vekili soğuk aldığından tekrar rahat çimizden biri dedi ki: arnsında eriyip kalacak... d» saadetim için kendi servetım mış olmasına mukabil seyredenlerln baM. Eynac Hava işleri nazın, M. Gallet «ızlanmıstır. Harbi umumide halk, vesika şı ağrımış, içi ezilmiş ve sinirleri bo^ılBir cuma aksamı sinemaya da gıtsin... Tekaüt nazırı, M. Julien Durand P.T.T. ekmepine bu kadar tehacüm gös vet ettim, tereddütsüz kabul etti. m.iş olmasından ibarettir. Bu, belki, Ertesi cuma aksamı için gene sınazırı, ,M. Danielou Ticareti bahriye benim gibi, arasıra boks maçı seyredentermedi. Emil Yanings«Babaların günahı»nı nemaya davet ettim. nazırı, boks müptelâlarına o şedit Bir romancı arkadaşırnız içini evnuyordu. Bütün seans müddeç Olmaz, dedi. Sonra bu bir ın ler içindhv Paris 21 (A.A.) Yeni kabinede on heyecanın keskin bir icki gibi, zevkll çekti: tince aşka dair bir tek kelime söy |tizam»a îtMratla "elıs «unhe biri müsteşar olmak üzere 21 meb'us ve 7 âyan azası vardır. Bunlardan 12 si j Ah! dedi, benim eserlerim de lemedim. Daima havaî şeyler ko dırır. Daima sizinle gelmek.. Insan başdönmesi ve sarhoşluk vermesi de muhtemeldir. radikal sosyalist grubuna; beşi sol ceM. Venizelos Yavuz'un tamiri Vefa bozası kadar meşhur olsa ve nuştuk, bundan memnun olduğunu lar tuhaftır. nah radikallerine mensup bulunmakta görüyordum ve ayni zamanda his Tesadüfe bırakalım. bize müteveccih değildir rağbet bulsa... olup bir tane sol cenah müstakillerinHaydi itiraf edeyim: Bu kıskançsediyordum ki henüz bana karsı Kabildir. den bir tane Fransız sosyalisti bir tane diyor hğı gösteren bendim. Ve meşhur bir hissi yok, sadece zengin ve genç Koltuk num^ralarımız vanvaCumhuriyetçi sosyalist ve bir tane de Atina 22 (Hususî) Dün meclisi hiç bir fırkaya mukayyet olmıyan bir ir â«.W bulduğurİ^n müstekî degil na ihtiyar bozacıya baktım: Tıpkı ıhtıyar bozacıya baktım: lıpkı h i r â^W buMuğurİ™ müstek'değıl na olur. olur. Ben » e n s'zden s'zaen sonra sonra tgelırım, zat vardır. Yedi âyan azasının cümlesi meb'usanda halk fırkası lideri M. Çalsol cenah demokratlarile radikal sos daris ve ayni fırkaya mensup meb'us Tolstoi'a benziyor ve «Anna Kare Günahkâr baba, Itdr ettiği oijlunun isiz benden evvel çıkarsınız. Mümkündür. kadar eseıinden , vüzünü gözünü ok'arken. öt^r mevzu nine» müellifi yalistlerinden mürekkeptir. Bunlardan lardan M. Strados tarafından Bn aramızda bir nevi mahremibirisi müsteşardır. hvordu. öter h'ckırıyordu. Teselli bahsedilen bahri teslihat mes'elesinin mağrur görünüyor. M. Chautemps arkadaşlarını M. Dou müzakeresine devam edilmiştir. Hakkı var. İyi bir boza da, iyi eVmekicin o İcitmın' bitmesini is î vet başlangicı olmuşt'i. Coşkun aşkım kolay bir mecrada akıp mergue'e takdim etmiştir. Yeni BaşveM. Stratos'un ısrarına rağmen M. Ve )ir roman gibi muhayyele mahsulü tedim. LâmHalar acıldığı vakit herkil Elize sarayından çıkarken matbuat «ridiyordu. O kadar giizel bir kanizelos hükumetin bahrî teslihat hak dür. Netekim bozanın nasıl kes ağlıyordumümessillerine gerek Londrada'ki ve dm. rWxna zor kadındır. İyi ve gerek Cenevrede'ki Fransız hey'etleri kında çizdiği hattı hareketten inhiraf dığını bir çok insanlar bildikleri j Çok müteessir oldunuî. Deterb'yeli bi»â^ık, bu zorluğu aşmak nin mesaisinin devamını temin için edemiyeceğini bir defa daha beyan et halde iyi boza yapanlar nadifdir; dim. hükumetin icap eden tedbirleri ittihaz miş, ve lüzumsuz masraflardan tevakki nasıl kitap yazılacağını Düşündü, ^üsündü. kaşla^n kal icin hic müskülât çekmez. bilenler edeceğini beyan etmiştir. Nazırlar pa ederek memleketin müdafaasmı temin çok olduğu halde iyi kitap yazan dırdi, mendiüni ıs'rdı ve dedi ki: : Nerelerde bulunacağını evvelce zartesi günü bir içtima aktettikten son etmekle iktifa edeceğini söylemiştir. Keske benim babam da bunıhaber vermeğe basladı. Ben de olar nadir olduğu gibi, ki bunun sera Elize sarayına giderek ReisicumhuM. Venizelos Yavuz zırhlısının tamiri dan fazla «ünahkâr olaydı, keşke raîarda guya tesadüfmüş gıbı sebebi de zekâ ve muhayyele farkınrun riyaseti altında toplanacaktır. ve Türkiye'nin Adalar denizinde bahri o da b«ni kör etsydi de ^m^ı s^c; j lâm "erir, yanına gıder, bir kaç kedan başka bir şey değüdir. tefevvuku hakkında Yavuz'un tamirinin SERVER BEDİ bulunspvd) VP saclarırrtı bövle bir |lime konu«urdum. asla Yunanistan'ı istihdaf etmediğini, el Ue ok^asayc!. j Co!c defa yamnda bir iki meslek Ankara 22 (Telefonla) İktisat Ve Türkiye'nin bir sulh siyaseti takip ettiBaba hasretinin bu acı feryadı «rkadaşı ile tesadüf ederdim. O kilinin bugün iktisadî proçramı tama ğini ve hücum edecek bir vaziyette bubenim de kalbimi dağîadı. Bir defa jMnımlarî bu iste hiç bir sezintıle Deniz Gedikli talebesinden genç men bitirmesi mukarrerdir. Çarsamba lunmadığmı beyan etmiştir. daha sordum : ! ri voktu. Bununla beraber gonul boksör Hüsamettin Rasim siitu* güngü Hev'eti Vekilede müzakeresi Fırka reisi M. Zavitziyanos söz alarak Demek D^dpr'nîy v^fat etti. islerinde kadınlari" sezış kuvvetle na nğ:*n diye boksörün koltı ha* muhtemeldir. Türkiye ile bahrî müsavat tesisine dair ri müthistir. İki aruadaşı da bir vada bir vaziyette konulmuştur . üç vasmda iken. Na~ırı mart olan itilâfı tenkit etmiştir. Ben, cuma günü, Galatasaray kulörnüdde* sonra b«z konusurken maDnalca kims'n'i. . . r<tıt<»t ın.venızrnra m. csrıtzıyanos ı n bünün salonunda döğüşen boksörlerj nah, manalı bakıvorlardı. GittikOmuziarı asabiyetle oynadı: seyrederken yorucu ve üzücü bir heye» Rnkara 22 (TeHonla) Mscar Ha söziinü keserek bu hususta hiç bir teks!«m»mileşiyorduk. Bir gün yeni Dünvada TII? Dünvada Bugün, yarın şehrimize gelecek riciye Nazırı mart nihayetinde şehriraize lif vaki olmadıeını ve iki komşu hükucan duydum. Deniz Gedikli mektebl polis teşkilâtı kimsem yok. Yahut tek başıma ben | bir hedive vermek lüzumunu hıs talebesinden Hüsamettin ile genç Amemetin sulhun muhafazasını arzu ettik olan Ingiliz kadın gelecektir. settim. Zorluktpn ko'vhğa cabuk rikan Hristiyanlar cemiyetinin boksolerlııi söylemiştir. müdürü Madar Meri Allen , ayni varım. tnviltere fısıldapeçmek istiyordum. Kuyumcudan rü Kapos dö^üsürken, yekdiğerine u t Madam Ankara 22 (Telefonla) Türk'ye ile Yunanistan'da yaçımurların teşkilât müfettişlerinden Hayır, diye yavasça Tangart'ın refakatile geçen pazar dım, hayır, artık bir kimseniz var üc ceşit elmas yüzükle bir altın hal hisler, boksörlerin yumrukları lngiltere arasmda ak»edi'e«*ek t'caret mukadar yaptığı tahribat ahedesi müzakeresi bitmiştir. Yeni muagünü tayyare ile İskenderiye'den dır ki o size babadır, annedir, her ka emanet aldım. Marmara bahçe sür'at ve şiddetle dımağıma hücum e t Atina 22 (AJ1.) Yunanistan'ın hehede bu günlerde imza edilecektir. sinde, erkenden tesadüflestik. ti. Uzun boyu, güzel ve mevzun endamı, Atina'ya gitmiştir. Atina'dan İs şeydir, her şeydir... men hemen her tarafına yağan ve bir Ben gene bir kürk mes'elesi biraz bati hareketlerile tam bir Türk Seyrisefain memurlarına buçuk gün süren gayet siddetli yağmur tanbul'a gelerek Türk Kadın Bir öylesini bulmak kabil mi? genci olan bu yağız delikanlı demir ff İşte sol tarafınızda oturuvor. yaptım. zam lar bütün memlekette ve Atina'da bü liği ile kadının Türkiye'deki vazibi yumruklarile ince belli, geniş. omuzlu, Anlıyamadım. Ankara 22 (Telefonla) Seyr'sefain yük hasar ve zarara sebep Diye parmağımla göğsrme işaret olmuştur yeti hakkındaki tetkikatta bulnakısaca boylu, fakat çok çevik hasmını Idaresinin barem kanununa göre hazırla İki kadın su altında kalarak boğulmuş cağını Atina gazetecilerine sö '!i ettim. Başını çevirdi, Avucumu açarak gösterdim: gözlerimin yerden yere yuvarlarken denizci ırkdar nan yeni bütçeslnde ( 100) bin Lra faz tur. *îaşka bir kadına da vıldınm isabet yen Madam Allen kadın polis teş bebeklerine baktı, baktı. Bunlardan hangisini beğenir şımın zaferini istiyor, ayni zamanda Sonra lahk vardır. etmiştir. Tramvay seferleri, eyaletlerle kilâtı hakkında da şunları ilâve et birdenbire: siniz onu size hediye edeceğim. da, bu mütevali yumruklann altında Bn bfitçeye gört idarenin bütün memiştir: Hiç birini. telgaf ve telefon muhabereleri kesilbayılmak üzere olan rakibinin, başka Haydi, çıkalım, dedi. Taze nrarlan bareme göre zam göreceklerdir. Ya, bunu? miştir. « Kadın polis, şimdiki halde, havaya çok ihtiyacım var. bir âleme bakar gibi bebekleri kaybolYeni Evkaf lâyihası çıkıyor Atina 22 (Hususî) Siddetli yağmur intihar etmek istiyen kadın \e k?z Çıktık. Ses cıkarmadan itaat e Diye altın halkayı gösterdim. Bi muş, baygın gözlerini gördükçe yüreğiAnkara 22 ( Telefonla ) Şurayı Devlet ve fırtınadan dolayı Atina Polozonez larla , hafif meşrep kadınların yo!bir merhamet hissl diyordum. Heykelin önünde durdu. lirdim ki, bir genç kız parma^ında min gayrlihtiyarî Tanzimat dairesinde ikmal edilen Evkaf demiryolu üzerinde dağdan pek büyiik ile ürperdiğini duyuyordum. îardaki hal ve vaziyetleri ile mev ki altın nişan halkasından duydu Etrafına akındı. Elektrik lâmbalalâyihası Hey'eti Umumiyeye sevkediibir kaya düştüğünden şimendifer mü kuf kadınlara müteallik bütün po Irınm ışıkları kirpiklerinde hâlâ du ğu zevki, saadeti büyük bir servet Fakat o yağız Türk delikanlısının yamiştir Bn hafta müzakeresine başlanması pıştığı yeri çürüten ve indiği vücudü ln' nakalâtı kesilmiştir. ran nemleri elmaslıyordu. İstasyolis işlerile kadınların arasında ve ten, evlendiği günden daha çok muhtemeldir. diren yumruklarından heyecanlanmana doğru yürüdü. Serin gecenin hakan koca aralarında vuku bulan tur. Evkafı zürrinin eshabına temliki snreti mak ve onun zaferini istememek mfimnmnmiyede takarrür etmiştr Bu Evkafm kavgalarla, zabıtai sıhhiyeye ait vasını ciğerlerine doldura doldura Genç kız parmağındaki nisan kün mü idi? Yalnız gördüm ki bir boks 150 kadar ve 1 milyon lira kıymetinde Tııtankamen'in kabirini tâli işlerle iki defa teehhül eden ka teneffüs ediyordu. Ben bir gölge halkası, onun son hülyalarının dü maçında, bu sporun müptelâlan ve olduğu tahmin edilmektedir. dınlarla ve ıskatı cinin gibi cıVüm gibi yanında yürüyordum. Mecli ğümüdür. Bunu da o hulyaların için başka hisler ve Bankalar hakkında tedabir açanlardan 12 incisi de lerin tahkikatile meşguldür. Harp sin köşesinden sola saptık, banka zevkine atmak için almıştım. Yok mütehassısları zevkler de hâkim imiş... Meselâ, o mttintihar ederek öldii Ankara 22 ( Telefonla ) Kambiyo vaesnasında casusluğu takip, harp lar caddesine döndük ve Maarif sa bir daktilo kızı ile nişanlanacal sabakada Hüsamettin'in rakibl olan ziyeti hakkında tetkikat yapılırken bazı Vekâletinin köşesinden Karaoğmühimmatı imalâthanelerini muhakadar ahmak değildim. îsterse gencin kendi gibi Türk olmıyan Idman Londra 22 (A.A.) Tutanka: bankalar hesabatmın ehemmiyetli bir dünya güzeli olsun, isterse aşkım cısı, hakemlerin hilâfına, Hüsamettin 'e çıkaran faza hidematında istihdam edilir. lan'a yürüdük. surette kontrola tabi tutulması da muh menin kabrini meydana Şimdilik Amerika, Lehistan, HoEvinin kapısı Önünde elini uzattı. son haddine varsın. Zaten aşk ne hak verdi. Usulsüz bir yumruk vurduğa temeldir. lardan olup iki ay evvel yatağında landa, Almanya, Isviçre, Norveç Serin havaya rağmen eli ateş gi dir ki? Biraz belkemiği. biraz et için hükmen meğlup edilen bahriyeliDiğer taraftan bankalardan birisinin ölü olarak bulunan yüzbaşı BetBorsa mensuplarmdan birisine seksen bin hell'in kayınpederi Lort Westbury memleketlerinde kadın polisieri biydi. Yavaşça öptüm, içime bir a ve bir çok buse... Yeter ki onu zevk, nin, kendi boksörüne usulü dairesinde söylemek dürüstlüğünfl lira kredi açması hakkında da tahkikat hayal ve bir çok şiir içinde geçir vurduğunu iev aktı. evinin dördüncü katından kendini vardır.» • • i • yapılmaktadır. gösterdi. Hüsamettin'in güzel, faik ve meli. Lutfen müsaade.. Bnndan maada memleketin mali, iktisadî atarak intihar etmiştir. Bununla kudretli döğüşmesi onu da bu derece Fuhııda miicadele Açılacak kapının önünde yalnız Halkayı gösterip tekrar ettim: vaziyeti hakkında harice yanlış işaatta mezarı meydana çıkaranlardan öteshir etmiştir. Ankara 22 (Telefon'a ) Fuhuşla mü Ya bunu? bnlunan müesseseler hakkında da takibat lenlerin adedi on ikiye baliğ ol | cadele ta'imatnamesi Hey'eti Vekileye görünmesini istiyordu. Hemen ayBütün boksla meşgul olanlann, her yapılması mukarrerdir. rıldım. Ne zeki, ne ihtiyat... Hakkı Bitmedi maktadır. sevkedi'mek üzeredir zaman, bn kadar bitaraf, ve dürüst ol Vah, Sabiş: Ben, senin hakkında, duklarına emin olsaydım, boksun asaj sete hacet yoktu. Ayaklann yere basmı Neye şaştın? Sabbek, gözlerini kapadı: Tefrika numarası : 73 ne kadar yanlış düşünmüşüm! Meğer, leti bu cepheden olduğuna inanırduo Benim tahlil edemediğim, keşfede yordu, uçuyordun... Hıh! Dedi. ne aldanmışım? Sabbek, tasdik etti: mediğim şeyi, sen, nasıl bilebilirsin? Nuran, gözlerini açmıştı: Sabbek, Nuran'ın elini kuvvetle tuttu: Bir şey sorayım, Sabiş? Fakat bana, Yoksa bıktın mı? Hayalin söndü Ama bilmezsin, Nora, o gece dünya Muammayı bırak... Üzülüyorum... doğrusunu söyliyeceksin! mü, kırıldı mı? nın rengi değişivermişti. Durup dururken Zaten harabım... Buzlar arasında kalan Sana, ne zaman yalan söyledim? Hiç biri değil, Nora! kahkahalar atıyordum. Sonra, Naim Na Sen, çok safmışsın, Sabiş! Balo gecesi, Naim Naci ile sandalda, Ya, ne? ci iîe o kadar pervasız, serbest konuştum tayyareciler Hâlâ devam mı ediyorsun? Bilmiyorum! Günüm, günüme, sa neler hissettin? Nevyork 22 (A.A.) Tayyareci Eielki... Şimdi hatırladıkça, kendi kendime Dur, anlayım. Biraz sabret... Val son ile makinist Borland'nin naaşları bnzSabbek, bütün kanı donmuş gibi bem şaşıyorum. Mehtap, o gece, pek parlakitim saatime uymuyor... Garip bir kaI lahi, günlerce senin günahına girmişim. lar arasında kalmış olan Nanuk ismindeki "arsızhk içindeyim ve bunun sebepleri, beyaz olmuştu: tı. Rüzgâr, koku saçıyordu.. O kadar ağzını aradım. beni atlattığına gemiye bir Rus tayyaresi ile nakledilmiş Yalnız, bunu sorma... ne? Onu da bilmiyorum! Bazan durup Sabahısı, boğazın kurumuş, genzinhükmettim Demek, senin bir şeyden tir Oradan hava tarikile Alaska'da kâifl Yalvararak bakıyordu: lururken neş'eleniyorum, gözlerimin. öde, bir yanma, başın ağrıyarak uyandın, Nome'ye götürülecekrir. Cenazeler bnrahaberin yok! Bunu sorma... Sana, sonra söyliyemnde renkler, ışıklar uçuşuyor, Güldeğil mi? dan Amerika'ya gönderilecektir. Neden haberim olacaktı? nek. kahkahalarla gülmek, konuşmak ceğimi vadetmiştim. Nuran, yarı gülerek cevap bekliyordu. Hayır, hayır... Sana, tafsilât sorstiyorum! Sana, «Koko» verdiler, anladın mı? Yeni Fransız profesörlet Sabbek'in gözleri büyümüş, elleri titrimuyorum. Anlamak istediğim, büsbütün Nuran'ın ellerini tutmuş, sıkıyordu: Nuran, tek gözünü kapayıp esrarlı Ankara 22 ( Telefonla ) Fransız tebsyordu: Hayır... Konuşmak değil... Söyle başka... O gece, neş'en nasıldı? bir gülüşle cevap bekliyordu. Sabbek, asından M Mişel ile M. Debes Yflksek Mahmut Yesar Sen nereden biliyorsun? Ben, bunu Sabbek, meçhul bir korku ile irkilmişnek, yalnız söylemek istiyorum... Dinağzı açık kalmıştı: Mfihendis mektebinde demiryol ve nsakimseve söylemedim. Ben bir şeyin farkında değilim! Si ven clsun olmasın, mütemadiyen söy ti: «Koko» mu? O da, ne? lfi umumiye ile mimari dersleri müderrisDurdu, elini alnından geçirdi: nirlerim, çok yorgun ! Hava tebdilini Ne münasebetle bunu soruyorsun? mek istiyorum: Dana. ne oldu? Vah, çocuğum, senin daha ağzın liklerinde istihdamları Hey'eti Vekllece tesiri olmalı... Yok .. Belki de söyledim... Fakat Dudaklarını büzerek durmuştu. Nuran, Benim içimi, benden iyi bildiğine inanasüt kokuyor... ; takarrür etmiştir. Hakikaten, sesi çok yorgun, çok be> bu, fazla dikkat edilecek, ehemmiyet vecağım geliyor. zile, onun gözlerini aradı: Sabbek, titiz titiz kıpırdandı: Muğla mektupçuluğu rilecek, bilhassa hatırda tutulacak bir Nuran, dudaklarımn ucile güldü: gindi. Nuran, Sabbek'in kulağı dibinö Ben, biliyorum, Sabiş! Sözlerinden bir şey anlamıyorum, Ankara 22 (Telefonla) Sabık Balıkşey değildi... Sen, ne rMv~ "^una dikkat «Tango» yu oynavışından, halindeki mırıldandı: >anki bir alev narlamış, Sabbek'in yü.Nora! esir mektupçusu Sırrı B. Muğla'ya tayin ettin, eîemmiyet ver^'n? jimdi ne müfevkal^Heliği, daha doğrusu gayri tabi>ü yakıvermişti: Kalbin, çok çarptı, çok yoruldu Mabadi var edilmiştir. Ne!?.. .. Bu, aşk, heyecan yorgunluğn... iliği keşfeimek icin fazla zekâvete, fera nasebetle hatırhyorsun / SON TELĞRAFL AR ICBLERr Spekülosyon Fransa'da ROMAN TEFRiKAMIZ: 27 Boks macında! Yeni kabinenin Ka unu hakkında talimatname son kat'î şekli Yunan meb'uslan endişe ediyor İktisadî prosrram Kadım po ider Ingiliz kadın polis müdürü ge iyor Şeamet J