17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bir külah dondurma için ne kadar sıra beklenir? Bir pazarım var diye kendini Moda’ya atacak olanlara sesleniyorum. Kuyrukta dondurma gibi eriyip gitmeden, hipster garsonun ukalalığını çekmeden, park yeri için kimselerle dalaşmadan bu semtin tadını çıkarmak mümkün. kafe çalışanı tarafından düzeltilecek fakat ismini anlamadığınız yemeğin içinde ne olduğunu, mutfaktan sofraya gelene kadar kimsecikler bilmeyecektir. Öte yandan giyim eşyası alırken de eleştiriye açık olmalı, Berlin standartlarında stil sahibi insanlardan tavsiye aldığınızı bilmelisiniz. Pazarlık etmeye kalkışmanız ise tasarım üründen anlamadığınıza ve sanatın değerini bilmediğinize yorulabilir. Aman dikkat! lir. Mehtaplı yaz gecelerine özel, GBT aldırma olanaklarımız ise elbete mevcutur. Acele edin, birazdan buralar hipster dolacak. İstanbul sadece Türkiye’nin değil, büyük ihtimalle dünyanın da yaşaması en zor kentlerinden biri. Şairin de dediği gibi kendisine biraz yüksekten, misal iniş sırası bekleyen bir uçağın penceresinden baktığınızda, şehrin çevre ve mimari esaslarına göre değil, yumuşak doku kanseri esaslarına göre büyümüş olduğunu kolaylıkla gözlemleyebilirsiniz. Üstelik ortasından geçen Boğaz bile, bu insan ve traik yoğuşmasını haifletmeye yetmiyor. Özetle şehri İstanbul, bir hata sonu azıcık hava almak, rahatlamak isteyen insanlara, insancıl açık alanlar sunmakta çok ama çok zorlanıyor. Tüm bu keşmekeş içinde, İstanbulluların keyili vakit geçirmek için kendilerini bir vapur yardımıyla atabildikleri Moda, hata sonu için muhteşem bir tercih gibi görünmekte. Fakat gerçekten öyle mi? Bir pazar sabahı, Van kahvaltısı yahut yaş maya ekmeği arzusuyla yollara dökülmüş binlerce kişiyle birlikte ulaştığımız Moda, bize aradığımız huzuru verebilecek mi? Yoksa bizde ‘yeşermeye başlayan bir Cihangir ve yok olan mahalle kültürü’ hissi mi uyandıracak? Peki Moda’dan bir hata sonu maksimum verim almak için neler yapılabilir ve dahası nelerden zinhar kaçınmak gereklidir? Ve son olarak, bir dondurma için kaç dakika sırada beklemeyi göze alabiliyorsunuz? İşte bu yazımızda, büyük ihtimalle şimdiye kadar 10 MAYIS 2015 aklınıza gelmediği için sormadığınız, tüm bu soruların cevaplarını alacaksınız. YÖRESEL KAHVALTIDA KİMLİK BUNALIMI Yarım saat yürüdükten ve en az yarım saat de sıra bekledikten sonra nihayet kahvaltı masasına oturduğunuzda, sadece size önerilen ürün yelpazesini değil, o ürünlerin geldiği yöreleri, hata o yörelerde yaşayan insanları falan komple yemek isteyeceksiniz. Sizi anlıyorum. Lakin kendinize hakim olun. Zira şimdiye dek o tabakların hepsini boşaltmış halde kahvaltıcıdan ayrılan olmadı. Tüm o sucuk sahanları, zıtnap kavurmaları hep ziyan oldu. “Biz yemesek masa altından kediye köpeğe veririz” de Moda için geçerli bir ikir değil çünkü gelince göreceksiniz ki sokaktaki her üç hayvandan ikisi varil formunda. İş bu sebeple, kahvaltıdan önce kimlik bunalımınızı aşın ve kendinize ‘Ben obur değilim’ diye üç defa fısıldayın. Hem hesapta hem de kahvaltı sonrası yürüyüşte hayrını göreceksiniz. ŞEKER KOMASINA SOKMAKTA BİR MARKA Moda’nın az bilinen bir diğer özelliği de Türkiye genelinde, birim zamanda en sık şeker komasına girilen yerlerden biri olması. Dört tarafı butik pastacılar, çikolatacılar, wale, pancake, dondurma ve kek tarafından ele geçirilmiş bir bölgeden bahsediyoruz. Üstelik bu seçeneklerin her biri kendi klasmanında lider niteliklere sahip. Rejim yapan insanların aklını çelmeye yemin etmiş Moda sokakları, bir yandan da insanın kendisiyle barışmasına olanak sunuyor. Daha geçenlerde, bir büyük beden giyim mağazasının yarısının butik çikolatacıya dönüştüğünü gördü bu gözler... Adeta mağaza yan iş kolu doğurmuş, insanlığa bir seçenek sunmuştu. İşte ben buna gerçek demokrasi derim. Traik kilit, sahilden bisikletle ulaşın: Gerçekten, yapın bunu. Bu vesileyle şeker komasına girmeden önce bir miktar kalori yakabilir, üstelik Kadıköy sahilinden Bostancı’ya dek uzanan bisiklet yolunun keyini çıkarabilirsiniz. Otoparka para vermemek ve / veya geleneksel park yeri kavgalarından birine taraf olmamak da, bu sağlıklı yaşam tarzının bonus ikramiyesi olacaktır. 11 ÇİMENLERDE ASLA YALNIZ DEĞİLSİNİZ Piknik yaparken en büyük stratejik hamlenin yer seçimi olduğunu her Türk bilir. Genlerimiz suya ve helaya eşit uzaklıkta bir gölgelik bulmak hususunda, yüzyıllardır evrimleşmiş ve keskinleşmiştir. Fakat maalesef Moda sahilinde, bu DNA bilginize yeni eklentiler yapmanız gerekecek. Her şeyden evvel çimenlerde yalnız olmadığınızı, cici köpeklerden kalan dev hatıraların, sahipleri tarafından çok da dikkatle toplanmadığını fark edeceksiniz. Bu mayın tarlasından hasarsız çıkarsanız, bir diğer engel de, çitlenmiş çekirdek halılarından sakınmak olacaktır. Lodos zamanı Fenerbahçe Stadı’nın kenarından denize ılgıt ılgıt dökülen Kurbağalıdere’nin kokusu içinizi yaksa da, sahil güzeldir. Özellikle akşamları telefonla çimlere alkol söylenebilir, etrataki gençlerle festival tadı yaşanılabi MEKANLARDAKİ HİPSTER PERSONELLE ANLAŞMAK Öncelikle menüde yazan yabancı dillerde, yahut ‘Kitmik köyünün yerel ağzında kullanılan ismiyle’ sunulan yemekleri doğru bir telafuz ile şaşırmadan sipariş etmelisiniz. Yanlış telafuzunuz @yanilgi Deniz Özturhan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle