Katalog

GÖRÜŞ Mehmet Ülküm Gümüşlük Belediye Başkanı 6 KAPAK BODRUM’DA BİR NOSTALJİ Bir an gözlerinizi kapatıp 1960’lı yılların Bodrum’unu hayal ederseniz; akşamüzeri hava serinliğinde büyük bahçe kapısının önünde oturmuş, sokağın karşısındaki aynı konumdaki komşusu ile günü değerlendiren sohbet eden oya yapan, Bodrumlu kadınları; aynı sokakta bahçesinden yeni topladığı sebzeleri eşeğinin sırtında satan bahçıvanı; çolukçocuk, konukomşunun yemyeşil bahçelerinden toplayıp İstanbul’a gönderilmek üzere birlikte hazırladıkları mandalina kasaları; daha yeni balıktan gelmiş balıkçının iskeledeki tezgahta sattığı balıkları; perşembe günleri tozlu toprakları yollarda kamyon sırtında ya da ciplerle veya develerle sıralavaz köylerinden (Turgutreis, Gümüşlük, Dereköy, Yalıkavak vs.)Bodrum pazarına giden insanları; kendi ürünü arpayı buğdayı ekmeklik un yaptırmak için yel değirmeninin gölgesinde sırada rüzgar bekleyen köylüleri; deniz kıyısındaki kahvede, ahşap masa başında on üç ajansını radyodan dikkatle dinleyen, sonrasında siyasi yorum yapan, bir gün sonra Bodrum’a ulaşan günlük gazeteleri almak için kuyrukta bekleyen Bodrumluları görürsünüz… Devam ederseniz, evinin bir odasını yaz aylarında pansiyon olarak kiraya verip misafirleriyle, aynı sofrada beraber kahvaltı yapan Bodrumlularla; kendisi için değil pazar için mal ve hizmet üreten Bodrumluları görmeye başlarsınız. İşte tam bu noktada Bodrum değişmektedir. Şimdi gözlerinizi açınız ve bugünkü Bodrum’a bakınız. Yani herkesin orasından burasından eleştirdiği bir dünya kenti, bir dünya turizm merkezi Bodrum’a… Eğer siz bugünkü Bodrum’da, gözleriniz kapalı iken gördüğünüz Bodrum kalıntılarını ararsanız; bir gün, bir akşam eşinizle dostunuzla ya da çok özel birisi ile dalgaların şarkısını dinlemek isterseniz, sizin aradığınız yerin adı Gümüşlük’tür. leri belde çevresinde gözlemlenebiliyor. Gümüşlük’ün tepe noktalarına kurulan değirmenler geleni, geçeni selamlıyor. Yöre halkı, değirmenlerden söz açıldığı sırada, “Eski insanlar, bu değirmenler sayesinde yiyecek ihtiyaçlarının temel maddesini karşılıyorlarmış. Tarlada ürettikleri arpa, buğday burada öğütülüyormuş” diyorlar. Gümüşlük’ün kış nüfusu 3 bin 500. Yörede yaşayanlar, kış aylarını daha fazla sevdiklerini vurguluyor. Daha sakin ve sessiz olduğunu dile getiriyorlar. “Gümüşlük sadece bize kalıyor” diyerek, beldelerine olan sevgilerini vurguluyorlar bir anlamda. Balık lokantaları Yaz döneminde özellikle akşam saatlerine doğru binlerce kişinin ayak oynattığı belde tam bir şenlik alanına dönüşüyor. Bordum Yarımadası‘nın neresinde olursa olsun bir tatilci, Gümüşlük’e gelerek, balık lokantasına uğramadan ayrılmıyor. Beldede yaşayanlar, sahilde sıra sıra dizili lokantalarda çatal, kaşık oynatmadan, kadeh tokuşturmadan Bodrum’dan ayrılanları, yarımadaya gelmiş saymıyor. Burada günün hangi saati giderseniz gidin taze balık bulmak olası. Buna en büyük etken, hemen her bir lokanta işletmesinin aynı zamanda bir balıkçı teknesinin olması. Evet buradaki balık lokantacıları, balığı kendileri tutuyor. Bu nedenle balık her an taze. Balığın da, çeşit çeşidi. Lokantalar günün hemen her saati dolu desek yeridir. Ancak akşam saatlerinde yer bulmak neredeyse imkansız. Bu nedenle niyetlenenler olacaksa Gümüşlük’te balık yemeğe gün batımından önce beldede olmaları tavsiye olunur. Antik dönemden günümüze Arkaik dönemlerden bu yana yerleşim yeri olan Gümüşlük’ün antik kenti Myndos. Milattan önce iki ?