Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
NİĞDE 17 Aladağlar’da transtoros Yazı ve fotoğraflar Nuri Dokuzoğlu emirkazık köyünden D dağcıların ana kamp yeri olan Sokulupınar’a sırt çantalarımızla bir buçuk saatte ulaşmanın yorgunluğu ile biraz soluklandık. Kamp yerinde onlarca yerli ve yabancı dağcı ve yürüyüşçü yarınki etkinlikleri için hazırlık yapıyorlar. Toros sıradağlarının en önemli yükseltilerinin bulunduğu Aladağlar’da her mevsimde bu tür manzaraları görmek mümkün. Sokulupınar iki bin metre yükseklikte çimenlerle bezenmiş, su, duş ve tuvaleti olan gün batımıyla ünlü ve güzel bir kamp yeri. Aladağlarda birçok zirve için son hazırlıkların ve son dinlenmenin yapıldığı bir alan. Kızıl gün batımıyla birlikte insanlar yavaş yavaş çadırlarına çekildi. Kimileri saat üçte kalkıp tırmanışa başlamak zorunda. Ben ve Ömer Faruk, Aladağları batıdoğu yönlerinde enlemesine geçip Kapuzbaşı Şelaleleri’ne ulaşmaya çalışacağız. Dağcılık deyimiyle transtoros yapacağız. Rotamız Karayalak Vadisi’nden Çelik Buyduran Pınarı ve Yedigöller Platosu ve Hacer Boğazı’ndan Kapuzbaşı Şelaleleri’ne varış. Beş günlük bir etkinlik. Dağlarda kat edilen yolun uzunluğu pek önemsenmez. Rotanın zorluk derecesi ve koşullar daha önemlidir. Saat dörtte uyanıp saat beşte yürüyüşe başlamaya karar verdik ve çadırlarımızda uyku tulumlarına girdik. Hem yükseklikten hem de heyecandan uyumak zor oldu. Gün doğmadan bizden önce yola koyulan grupların sesleriyle erkenden uyanıp çadırları toplayıp çantaları hazırladık. Akşamdan hazırladığımız termostaki sıcak suyla çayımızı içtik. Sabah saat tam beşte yürüyüşe başladık. Karayalak vadisinde saat yedide ancak güneşin sıcaklığını hissettik. Çelik Buyduran Pınarı’nın suyu gerçekten de çeliği bile donduracak kadar soğuk. 3 bin 400 metreye çıktığımızda yürüyüşe başladığımız yerden bin 400 metre daha yüksekteyiz. Aladağların en yüksek zirvesi olarak tespit edilen 3 bin 771 metre yükseklikteki Kızılkaya Zirvesi ve Aladağlar’da yitirdiğimiz Engin Kongar’ın adının verildiği 3 bin 723 metredeki Engin Te pe eteklerindeyiz. Saat 11.00 olmasına ve güneşin yakıcılığına rağmen zirvelerin gölgesi üşütecek kadar serin. Anadolu’nun damı Yedigöller Platosu. Karların eridiği açıklıklarda çiçekler açmış, irili ufaklı onlarca gölün maviliğini yansımakta. Uzaklarda Yörüklere ait kıl çadırlardan dumanlar tütüyor. 3 bin 100 metre civarındaki bu düzlükte yaz aylarında gündüzleri hava sıcaklığı 30 derece olmasına karşın geceleri göllerin üzeri buzlanmakta. Yani gece ve gündüz ısı farkı 40 dereceyi bulmakta. 3 bin 510 metre yüksekliğinde olan Direktaşı Zirvesi’nin eteğindeki Büyük Gölde yüzmek bütün yorgunluklardan ve tozdan arındırdı. Akşam yemeği için Musiroğulları ? Kapuzbaşı Şelaleleri