28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

14 FETHİYE Saklı cennette milli park Yazı ve fotoğraflar Seher Aybek azın en güzel zamanını Y yaşadığımız günlerde yolumuz Saklıkent’te düştü. Fethiye’ye uzun bir aradan sonra tekrar gitmek ve “saklı cenneti” görmek buraların özlemiyle dolu olduğumu gösterdi. Opet’in Saklıkent’teki “örnek köy” projesi açılışının çağrısıyla başlayan gezimiz Fethiye’den Kaş kara yoluna doğru yol almamızla başladı. KalkanYeşilova yol ayırımına saparak ilerledik. Kayadibi köyüne varıp ormanın nemli, ok sijen dolu, kekik kokulu havasını hissettiğimizde, Saklıkent Kanyonu’na ulaştığımızı fark ettik. Kanyonun giriş bölgesindeki, “Saklı Kent Milli Parkı“ ismini kayaların içinden çıkan soğuk suyu, eşsiz doğal güzelliği ve vahşi yapısıyla yerli yabancı turistlerin yoğun ilgisini çeken Saklıkent Kanyonu’ndan almış. Akdağın eteklerinde kayalar içinde Türkiye’nin en uzun ve derin kanyonu, görülmeye değer bir doğa harikası. Bütünün her parçası ayrı bir güzellik. Milli Park alanı Opet’in açtığı üçün cü örnek köy olarak Orman Bakanlığı işbirliğiyle karşılama sanatının en güzel örneği olmuş. Opet Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk, açılışta yaptığı konuşmada çalışmalarıyla örnek key projesi kapsamı her geçen gün gelişiyor. Öztürk; “Turizmde karşılama, ağırlama ve uğurlama” kalitesinin çok önemli olduğunu ve bu kaliteni her gçen gün yükseltilmesi gerektiğini vurguluyordu. Bölgenin kalkınmasına, tarihi, coğrafi, kültürel potansiyelin değerlendirilmesi adına önemli bir proje gerçekleştirilmiş. Eğitim düzeyinin yükselmesi çevre bilincinin gelişmesine yönelik açılan meslek eğitim kurslarında esnaf ve çalışanlar eğitilmiş. Hizmet kalitesinin yükselmesiyle gelen ziyaretçiler eksiksiz bir şekilde ağırlanıyor. Fiziki alt yapısı tamamlanan alandaki, Türkiye’de ilk olarak rastladığım modern tuvaletler, duş alınabilen soyunma odaları da var. Ayrıca satış reyonu gölgelik kamelyalar, kontrol binası otopark alanı, peyzaj düzenlemesi de yapılmış. Kanyondan fırlarcasına çıkan, çayın üzerinde kurulu, sedirli teraslarda alabalık yemenin, çayın içinde oynaşan balıklarla arkadaş olmanın zevkine vardıran bu güzel karşılamadan sonra kanyonu gezmek istediğimizde rehberlerin nezaketi tüm anlattıklarımı tamamlıyordu. Kanyondan nefis bir çağıltıyla akan su içeri geçit vermiyor. Kanyonun duvarına tutturulmuş tahta iskeleden tek sıra ilerleyerek 200 metre kadar gidince nehrin doğduğu yere, kocaman bir kaya kütlesinin içinden kaynayan deli bir su görüntüsüne vardık. Burada nehir üzerine kurulu restoranda, kaynağından fışkıran suları izleyerek çay içmenin keyfine diyecek yok. Saklıkent 18 kilometre uzunluğunda ve 90 metre yüksekliğinde, ilerledikçe daralan ve yürünmesi zorlu rengarenk kayalıklar ve şelalelerle bezenmiş.Kanyonu baştan başa kat edebilmek için gerekli malzemelerle birlikte, profesyonel dağcılar eşliğinde bir ekiple yola çıkmalıymış. Tepeden seyretmek için Akdağların 461 metre yüksekliğine tırmanırken zeytin ağaçları ve kekik tarlalarının içinden geçip kanyon yarığının muhteşemliğini görmek herkese nasip olmazmış. Zirvede kamp kurup gece yıldızları ve mehtabı seyretmek ise doyumsuz bir keyif olsa gerek. Saklıkent’te kalmak isteyenler için kamp alanları, çok güzel ağaç evler bulunuyor. Fethiye ve Antalya’nın merkezinde konaklayalar için ise çok fazla sayıda transfer olanağı var... Ne yenilir derseniz; ağaçların altında gürül gürül akan suların üstüne kurulu kaliteli yemek ve hizmet sunan restoranlarda alabalık, közde patlıcan, gözleme yeyip, kaya barların üzerine oturtup serinlettiğiniz soğuk içkilerinizi, şırıl şırıl akan çayın müziği eşliğinde yudumlayabilirsiniz...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle