01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TRABZON 13 GÖRÜŞ Yusuf Hacısüleyman Turizm Uzmanı [email protected] GÖKYÜZÜ KAÇ YILDIZ denecek kadar az. Kent içinde ulaşım dolmuşlarla sağlanıyor. En büyük eksikliği ise; bir iki yerin dışında kentte taksi yok. Yayalar ve arabalar el kol işaretleriyle anlaşıyor. En tanınmış yerlerinden biri olan Boztepe’den şehre ve denize kuşbakışı bakabilirsiniz. Büyük bir tepenin eteğinde, denize bakan yamaçta kurulmuş olan Trabzon, üç büyük ve birbirine paralel caddelerle enine kesilirken; dikine ara yollarla da birinden diğerine geçiliyor. Yokuş aşağı olması nedeniyle her yolun sonu deniz. Kent içinde Atatürk Köşkü, Beodesten binası ve bazı eski sokaklar görülmeye değer. Ganita, tepenin denize ulaştığı yer. Eskiden doğal basamaklar halinde denize inen bu yerde, bugün betonla yapılmış setler ve üstünde çay bahçeleri var. Yabancılara çok ilginç görünmese de, “Ganita” yöre insanı için çocukluğunun, gençliğinin geçtiği yer olması açısından önemli. Yeni Liman ve kıyı dolguları kentin sahilini değiştirmiş. Bir çok yerde olduğu gibi burada da eski doku, özensiz ve dikkatsiz kent planlaması yüzünden bozulmuş. Çağdaş görüntülü bu kentin insanları sıcak, doğal ve ilgili. Şehir içinde çok az araba kullanıldığından, insanlar sürekli hareket halinde. Horonlarındaki canlılık genel görüntüye yansıyor. Trabzon’un, başta Sümela Manastır’ı olmak üzere görülecek bir çok yeri var. Gidilecek yerlere meydandan minibüsler kalkıyor. Dağlarındaki “vargit” çiçeği sonbaharda açıyor ve beyaz renkli. Bir bakıma yayla göçerlerini dağdan uğurlama vaktinin geldiğini bildiriyor. Zigana Dağları’nın “zifin” ve “komar” çiçekleri çok ünlü. Zigana’nın tepesinde yazın bile kar görmek, rüzgardan kar kokusu almak mümkün. Suyunun hafifliğini, sütünün lezzetini söylemeye gerek yok. Mısır önemli bir yiyecek. Özel mayalanarak, taş fırınlarda pişirilen Trabzon ekmeğini bir çok yerde yemek mümkün olsa da, yerinde tatmak gerekir. “Karayemiş”in yararları saymakla bitmiyor. Beton helva beton şırası, laz böreği, pide çeşitleri tadılması gereken yiyeceklerden bazıları. Bir çok yiyecek Trabzon tereyağı kullanılarak yapılıyor. Hamsikuşu, mıhlama, kaygana, guymak, karalahana çorbası, sarması, kavurması, pazı, fasulye turşusu, ısırgan yemeği, tırnaklı pide, un helvası ve fındıklı sütlaç bu şehrin lezzetli yemeklerinden. Nazım Hikmet’in dediği gibi “Konuşmayı şehvetle seven” bu insanlar, son dönemlerde sevimsiz olaylarla anılsa da, “Kıyı edebiyat ve sanat dergisi” gibi dergiler aracılığı ile; miras aldığı kültür savaşımını sürdürüyor. Türkiye’de belki de en çok şair, yazar, ressam, müzisyen yetiştiren, antik adı masa olan Trabzon’da, Edip Cansever’in dizelerinden yola çıkarak; “Masa da masaymış ha” demek geliyor insanın içinden, ya da türküye öykünerek, Trabzon böyük şehir/ Doyamadım tadına/ Uzaktan sevmek olmaz/ Gel yakına yakına.” Antalya’da bir ağustos akşamı, rutubetli havalar yerini hafif esintili ve rahat nefes alabileceğiniz havalara bırakmışken, yanıma yabancı bir turist yaklaşarak gökyüzünü gösterdi; “Dünyanın birçok yerini gezdim. Tatil yaptım ama bu kadar güzel bir yıldız manzarası gökyüzünde hiçbir yerde görmedim” dedi. Gökyüzünde parıldayan milyonlarca yıldıza bakınca bu müthiş görüntü karşısında bir dinginlik içinize yayılıyor, kusursuzluğa karşı belki de bir hayranlık duygusu kaplıyor tüm bedeninizi. Çok mutlu oluyor insan çünkü yabancı turistin beğendiği gökyüzü ‘bizim’ gökyüzümüz, dolayısıyla yıldızlar da ‘bizim.’ Türkiye’nin hiçbir tanıtım öğesinde, ne posterlerde, ne broşürlerde, ne de fuar standlarında gökyüzünün, gece güzelliğinin bir tema olarak işlendiğine hiç rastladım. Doğaldır, eleştirmiyorum. Çünkü her gün yeni bir şeyler öğreniyoruz. Gökyüzünü bana gösteren turistten çok şey öğrendim. Yalnızca gündüzü değil, geceyi de tanıtımda kullanmalıyız. Yıldızlara bakınca meslek gereği şunlardan birkaç tane daha koparsam dememek elde değil. Öyle ya “isteyen istediği kadar yıldızı oteline takıveriyor” dönemine girdik nasıl olsa. Otelin üç yıldız mı? Çık yukarıya birkaç tane kopartarak otelin kapısına, broşürüne, web sayfasına as. Otelin beş yıldız mı? Yetmedi mi? Git iki tane daha al yeni moda kervanına sen de katıl, yedi yıldızlı olsun. Nasıl olsa gökyüzünde bolca var birkaç tane eksildiğinden kimsenin haberi olmaz... Gökyüzünden yıldızları aşıranlardan bazıları, söz konusu otelde kalan bazı turistlerin yeterince hizmet alamamaları üzerine tüketici hakları çerçevesinde Ticaret ve Sanayi Bakanlığı’na başvurmaları neticesinde ortaya çıkmış. 48 otele yıldız ihlalinden dolayı, 20 otele ise belgesiz faaliyet yürüttükleri için ceza kesilmiş. “Yıldız ihlali” derken tabi ki yanlış anlaşılmasın. Hani daha fazla yıldızım var ama bunları yastık altı edeyim kimse bunların bende olduğunu bilmesin mantığı bu konuda çalışmıyor... Peki bir otelin yıldızı kim tarafından, neye göre veriliyor? Bazı ülkelerde turizm bakanlığı, kimisinde ticaret odası, kimisinde otelci birlikleri veriyor. Yıldızlar konaklama tesisinin fiziki özelliklerine göre veriliyor. Her ülkede bununla ilgili yönetmelikler vardır ve bizim ülkemizdeki yönetmelikler bunların içersinde gerçekten son derece tiziz ve misafir haklarını koruyacak nitelikte hazırlanmıştır. Tabii ki bu niteliklerin yerine getirilip, getirilmediğini kontrol etmek, misafire düşmemelidir. Bazı ülkeler ise yıldızlama yerine sınıf ayırırlar. Otellerini birinci, ikinci sınıf diye… Ancak ulusal sınıflandırma değerleri farklı da olsa dünyadaki tüm oteller, misafirlerine kıyaslama olanağı verebilmek amacıyla “yıldızlarını” isimlerinin altına veya üstüne koymaktadırlar ki misafirler otelin standartlarını gelmeden önce aşağı yukarı bilsin ve geldiğinde umduğu standartlarda bir otel bulsun karşısında. Dünyada, en yüksek sınıftaki otele maksimum beş yıldız verilir. Daha üstü yoktur. Ancak bence asıl olan bu kapıdaki yıldızlar değildir. Biliyor musunuz hangi yıldız önemli olmalı bir otel için. Otelde kalan misafirin gönlünden verdiği yıldız önemlidir. Çünkü o yıldız hizmet standardının yıldızıdır ve işletme ekonomisine, dönüp dolaşıp her yıl yeniden katkıda bulunur. Çünkü o misafir her zaman aynı oteli tercih eder. Gökyüzündeki kusursuzluğu yakalamak elbetteki olası değildir. Ama onu örnek almak bile Türkiye’yi dünya turizminde daha da ileri götürür.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle