25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

12 TRABZON Arife Kalender rabzon sırtını dağa yaslamış, yüzünü de KaradeT niz’e dönmüş. Nüfusu bir milyona yaklaşan ve antik adı Trapezos, yani masa olan bu kent; milattan önce 8. yüzyılda da Sinop’un kolonisi olarak kurulmuş. 1204’ten 1461’e dek Pontus İmparatorluğu’nun gösterişli başkenti olmuş. Kentin girişinde mimarisi ve solgun renkleriyle gelenleri “eski kent” karşılıyor. Ayasofya’da Karadeniz’e özgü “se rander” veya “serender” denilen yayla evine ve yanındaki mısır kurutmaya yarayan çötene bakarak; mıhlama, kaygana, guymak yiyebilir, çayınızı içerken kara mavi denizi seyredebilirsiniz. Ayasofya’ya girince sol uçtaki Çan Kulesi zakkum ve incir kokularıyla karşılıyor sizi. Kilise, Fatih döneminde camiye dönüştürülmüş. Yavuz Sultan Selim’in valilik yaptığı bu kentte, Kanuni on beş yaşına dek yaşamış. Komnenoslar döneminde yapılmış olan surlar bugün yeniden ortaya çıkartılmaya çalışılıyor. Buradaki Kanuni Evi ve dar sokağa karşılıklı dizilmiş iki katlı Rum evleri görülmeye değer. Yeni Trabzon’a doğru giderken eski bir taş köprüden geçiliyor. Köprünün tam ortasından bakınca, derince bir vadinin kıyılarında ve ortasında eski şehri tüm yönleriyle görmek mümkün. Eski bir hapishane olan ve hala üst katlarında idam mahkumlarının odaları bulunan, Hüseyin Kazaz Kültür Merkezi ve çevresindeki taş binalar geçmişi günümüze taşıyor. Pontus döneminde de, Osmanlı döneminde de oldukça önemli olan Trabzon’da tüm yollar “meydan”a çıkıyor. Uzun Sokak, buna paralel olan Maraş Caddesi ve yeni yapılmış olan Tanjant Yolu önemli yollar. İki yanında karşılıklı dükkanların sıralandığı bu sokaklar, dar ve trafik ışıkları yok Karadeniz’in hırçın uşağı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle